Building rapport with others - 6 Minute English

Hello. This is 6 Minute

Merhaba. Bu,

English from BBC Learning

BBC Learning English'ten 6 Dakikalık İngilizce

English. I'm Neil.

. Ben Neil.

And I'm Georgina.

Ben de Georgina'yım.

Georgina and I have got

Georgina ve ben, uzun süre

to know each other very

well after working together

birlikte çalıştıktan sonra birbirimizi çok iyi tanıdık

for so long.

.

I know what sandwiches

Neil has for lunch. Egg and

Neil'in öğle yemeğinde ne sandviç yediğini biliyorum. Yumurta ve

tomato right, Neil?

domates değil mi Neil?

Right! And I know it

Sağ! Ve

really annoys Georgina

when people don't wash

insanların personel

up their cups in

mutfağında fincanlarını yıkamamasının Georgina'yı gerçekten rahatsız ettiğini biliyorum

the staff kitchen.

.

So unhygienic!

Çok hijyenik değil!

But just as important

Ancak,

as getting to know

someone, socially or at

sosyal olarak veya işte birini tanımak kadar

work, is getting on

,

with people. To get on

insanlarla iyi geçinmek de önemlidir. Biriyle anlaşmak,

with someone is a useful

phrasal verb, meaning

to like someone and

birinden hoşlanmak ve onunla

enjoy a friendly

dostane bir ilişkinin tadını çıkarmak anlamına gelen kullanışlı bir öbek fiildir

relationship with them.

.

Which is really important

if you work with

them every day!

Onlarla her gün çalışıyorsanız, bu gerçekten önemlidir!

And there's another word

Ve iki arkadaş arasındaki

to describe the good

iyi

understanding and

anlayışı ve

communication between

iletişimi tarif edecek başka bir kelime daha var

two friends: rapport.

: Uyum.

Yes, how to build rapport

Evet, insanlarla nasıl yakınlık kurulacağı

and get on with people

ve iyi geçinileceği yıllar boyunca

has been the subject of

many self-help books

pek çok kendi kendine yardım kitabının konusu olmuştur

over the years, and is

ve

the topic of this programme.

bu programın da konusudur.

Well, you and I must

Pekala, seninle

have great rapport,

harika bir uyum içinde olmalıyız,

Georgina, because that

Georgina, çünkü bu

leads perfectly onto my

beni

quiz question. In 1936,

sınav soruma mükemmel bir şekilde götürüyor. 1936'da

American writer Dale

Amerikalı yazar Dale

Carnegie wrote a famous

Carnegie, yakınlık

self-help book on building

kurmak üzerine ünlü bir kendi kendine yardım kitabı yazdı

rapport. It sold over

.

30 million copies, making it

30 milyondan fazla kopya satarak tüm zamanların

one of the best-selling

en çok satan

books of all time - but

kitaplarından biri oldu - ama

what was it called? Is it:

adı neydi? Bu:

a) How to get rich quick?,

a) Nasıl çabuk zengin olunur?,

b) How to stop

b) Endişelenmeyi bırakıp nasıl

worrying and make

friends?, or

arkadaş olunur?, veya

c) How to win friends

c) Nasıl arkadaş kazanılır

and influence people?

ve insanları etkiler?

I think I know this, Neil.

Sanırım bunu biliyorum, Neil.

I'm going to say, c) How

Diyeceğim o ki, c) Nasıl

to win friends and

arkadaş kazanılır ve

influence people.

insanlar nasıl etkilenir.

OK, Georgina, we'll find

Tamam, Georgina, programın sonunda

out if that's the right

bunun doğru cevap olup olmadığını öğreneceğiz

answer at the end

of the programme.

.

When it comes to

getting on with people,

İnsanlarla iyi geçinmeye gelince,

psychologist Emily Alison

psikolog Emily Alison'ın

has a few ideas. She's built

birkaç fikri var. Suçlu zanlılarla yakınlık kurarken

a career working with

polisle çalışarak bir kariyer inşa etti

the police as they build

rapport with criminal suspects.

.

Emily is the author a new book,

Emily yeni bir kitabın yazarı,

'Rapport: the four ways to

'Rapport: İnsanları Okumanın Dört Yolu

read people' and, as she

' ve

told BBC Radio 4

BBC Radio 4

programme All In The

programında All In The

Mind it isn't easy to

Mind'a söylediği gibi,

get along with everyone:

herkesle iyi geçinmek kolay değildir:

I often describe

rapport-building in a

Uyum sağlamayı genellikle bir şekilde tanımlarım.

relationship as like

ilişki

walking a tightrope

bir ipte yürümek gibidir

because you really do

çünkü gerçekten

need to maintain that

balance of being

objective, treating

objektif olma,

people with compassion

insanlara şefkatle davranma dengesini korumanız gerekir

but that doesn't mean

ama bu

I'm sympathetic, I'm

benim sempatik olduğum anlamına gelmez,

collusive - it's that

işbirlikçiyim - bu,

balance between

judgement and

yargılama ve

avoidance.

kaçınma arasındaki dengedir.

Emily describes rapport

Emily, ilişki

building as like walking

kurmayı ip üzerinde yürümek gibi tanımlıyor

a tightrope, an idiom

; bu,

to describe being in

a difficult situation

which requires carefully

considering what to do.

ne yapılacağını dikkatlice düşünmeyi gerektiren zor bir durumda olmayı anlatan bir deyim.

Building rapport with

"terrorists" or violent

"Teröristler" veya şiddet yanlısı

criminals isn't easy. Emily

suçlularla ilişki kurmak kolay değildir. Emily yaptıklarına

doesn't sympathise with

sempati duymuyor

what they have done, but

ama tarafsız

she tries to remain

kalmaya çalışıyor

objective - to base her

- yargısını

judgement on the

facts, not personal feelings.

kişisel hislere değil gerçeklere dayandırmaya çalışıyor.

In her book, Emily identifies

Emily kitabında hayvanların adını verdiği

four main communication

dört ana iletişim

styles which she names

tarzını tanımlıyor

after animals. The best

. Uyum sağlamada en iyisi

at building rapport is

the friendly and

arkadaş canlısı ve

cooperative monkey.

işbirlikçi maymundur.

Then there's a pair of

Sonra bir çift

opposites: the bossy

karşıt var: kontrolü ele

lion, who wants to take

almak

charge and control

ve

things, and the more

şeyleri kontrol etmek isteyen otoriter aslan ve daha

passive mouse.

pasif fare.

Here's Emily talking

İşte Emily,

to BBC Radio 4 s,

BBC Radio 4 s,

All In The Mind, about

All In The Mind ile

the fourth animal, the

dördüncü hayvan olan

T-Rex. Try to listen out

T-Rex hakkında konuşuyor.

for the communication

style of this personality:

Bu kişiliğin iletişim tarzını dinlemeye çalışın: Çatışma olan

You've got the T-Rex

bir T-Rex'iniz var

which is conflict - so this

- bu,

is argument, whether

you're approaching it

ona mesajınız hakkında doğrudan, açık sözlü olabileceğiniz

from a positive position

olumlu bir konumdan yaklaşıp yaklaşmadığınıza bakılmaksızın bir tartışmadır.

where you can be direct,

frank about your

message or you

approach that in a

negative way by being...

attacking, judgemental,

Saldıran, yargılayıcı,

argumentative, sarcastic,

tartışmacı, alaycı olarak buna olumsuz bir şekilde yaklaşırsınız

and that actually breeds

ve bu aslında

the same behaviour back.

aynı davranışı geri getirir.

So anyone who has

Bu nedenle

teenagers will 100%

ergenlik çağındaki herkes bunu %100

recognise that - if you

anlayacaktır - alayla alayı

meet sarcasm with

bir araya getirirseniz

sarcasm, it's only

, bu yalnızca

going to go one way.

tek yönlü olacaktır.

All four communication

Dört iletişim

styles have good and

tarzının da iyi ve

bad points. On the positive

kötü noktaları vardır. Olumlu

side, T-Rex type people

tarafı, T-Rex tipi insanlar

are frank - they express

dürüsttür -

themselves in an

kendilerini

open, honest way.

açık ve dürüst bir şekilde ifade ederler.

But T-Rex types can

Ancak T-Rex türleri

also be sarcastic - say

alaycı da olabilir -

the opposite of what

they really mean, in

order to hurt someone's

birinin

feelings or criticise

duygularını incitmek veya

them in a funny way.

onları komik bir şekilde eleştirmek için gerçekte söylediklerinin tersini söyleyin.

Yes, sarcasm is a

Evet, iğneleme

strange thing - like

garip bir şey - aslında beğenmediğiniz halde

saying, "Oh, I really like

"Ah,

your haircut", when

saç kesiminizi gerçekten beğendim" demek gibi

in fact you don't!

!

Yes. There's an English

Evet.

saying that sarcasm

Alaycılığın en

is the lowest form

düşük

of humour, but I

mizah biçimi olduğunu söyleyen bir İngiliz sözü vardır, ama

think British people

bence İngilizler

can be quite

sarcastic at times.

bazen oldukça alaycı olabiliyorlar.

Well, I can't image

Pekala, insanlara kaba davranarak

you'd make many

pek çok arkadaş edinebileceğini hayal edemiyorum

friends being rude

to people. Maybe they

. Belki de

should read Dale

Dale

Carnegie's self-help book.

Carnegie'nin kişisel gelişim kitabını okumalılar.

Ah yes, your quiz

Ah evet, sınav

question, Neil. Was

sorunuz Neil.

my answer right?

Cevabım doğru muydu?

In my quiz question,

Sınav sorumda,

I asked Georgina for

Georgina'dan

the title of Dale

Dale

Carnegie's best-selling

Carnegie'nin yakınlık kurmakla ilgili en çok satan

self-help book about

kişisel gelişim kitabının başlığını sordum

building rapport.

. Ne

What did you say?

dedin?

I said the book is

Kitabın

called, c) How to win

adı dedim, c)

friends and influence people.

Dost kazanma ve insanları etkileme.

Which is the correct

Doğru

answer! And I guess

cevap hangisi! Ve sanırım

you've read it, Georgina,

okudun, Georgina,

because you have

çünkü

lots of friends.

bir sürü arkadaşın var.

I hope you're not

Umarım alay

being sarcastic, Neil!

etmiyorsundur, Neil!

Absolutely not! I'm

Kesinlikle hayır! Ben

not a sarcastic T-Rex

alaycı bir T-Rex

type, more of a

tipi değilim, daha çok

friendly monkey!

arkadaş canlısı bir maymunum!

OK, well, let's stay

Pekala, hadi

friends and recap

arkadaş kalalım ve uyumdan

the vocabulary from

this programme, starting

başlayarak bu programdaki kelimeleri özetleyelim

with rapport - a good

-

feeling between two

iki kişi arasında

people based on

understanding

anlayış

and communication.

ve iletişime dayalı iyi bir duygu.

If you get on with

Biriyle iyi geçinirseniz

someone, you like and

, onunla

enjoy a friendly

dostane bir

relationship with them.

ilişkiden hoşlanır ve bunun tadını çıkarırsınız.

Walking a tightrope

İpte yürümek, ne yapılacağını dikkatlice düşünmeyi gerektiren zor

means to be in a

bir durumda olmak demektir

difficult situation

which requires careful

consideration of

what to do.

.

To be objective is to

Objektif olmak,

base your actions on

eylemlerinizi

facts rather than

personal feelings.

kişisel duygulardan ziyade gerçeklere dayandırmaktır. Biriyle

When building rapport

ilişki kurarken

with someone, it's good

to be frank - to express

açık sözlü olmak,

yourself in an open,

kendinizi açık ve

honest way.

dürüst bir şekilde ifade etmek iyidir.

But not sarcastic - to

Ama alaycı değil -

say the opposite of

what you really mean,

in order to hurt

someone's feelings

birinin duygularını incitmek

or criticise them in

veya onları

a humorous way.

esprili bir şekilde eleştirmek için gerçekte kastettiğiniz şeyin tersini söylemek.

Well, Neil, if we run

Pekala Neil,

over six minutes

altı dakikayı aşarsak

we'll break our rapport

with the 6 Minute

6 Dakika

English producer, so

İngiliz yapımcıyla ilişkimizi bozarız, yani

that's all for this

bu

programme! Join us

program bu kadar!

again soon for more

Daha fazla

trending topics and

trend olan konu ve

useful vocabulary...

kullanışlı kelime dağarcığı için yakında tekrar bize katılın...

...and remember to

...ve

download the BBC

BBC

Learning English app

Learning English uygulamasını indirmeyi unutmayın

and stay friends by

ve

following us on

bizi

social media.

sosyal medyada takip ederekarkadaş kalın.

Bye for now!

Şimdilik hoşça kal!

Bye!

Hoşçakal!