8 Common Mistakes | Quick Tips To Improve Your English & Help You Sound More Like A Native Speaker

hey guys what's up Stefanie the English coach here from EnglishFullTime.com

hey millet naber EnglishFullTime.com'dan İngilizce koçu Stefanie

in this video I'm gonna help you correct some of the most common mistakes that I

bu videoda şimdi yaptığınızı gördüğüm en yaygın hatalardan bazılarını düzeltmenize yardımcı olacağım,

see you making now these are mistakes that I have heard English learners make

bunlar İngilizce öğrenenlerin yaptığını duyduğum hatalar

but there are also mistakes that I have caught here in the comments section of

ama hatalar da var burada YouTube'un yorumlar bölümünde yakaladım,

YouTube so I'm sure that as soon as I give you guys these tips you won't make

bu yüzden eminim ki size bu ipuçlarını verir vermez

these mistakes ever again and if you don't make any of these mistakes

bu hataları bir daha yapmayacaksınız ve bu hataların hiçbirini yapmazsanız

seriously congratulations because that is just fantastic okay so the first one

cidden tebrikler çünkü bu harika tamam yani ilki

is when you guys say advices thank you for your advices we don't say it like

siz tavsiyeler dediğiniz zaman tavsiyeleriniz için teşekkürler tavsiyeleriniz için teşekkür ederiz öyle söylemiyoruz

that we just say hey thanks for your advice or that's excellent advice okay

sadece hey tavsiyeniz için teşekkürler diyoruz ya da bu mükemmel bir tavsiye tamam

the word is advice and it's always just advice we do not say advices so don't

kelime tavsiye ve her zaman sadece tavsiye biz tavsiyelerde bulunma o yüzden bir

ever spell it like that again okay the next one is when you guys say stuff like

daha asla böyle heceleme tamam bir sonraki tavsiye siz beyler oh bu harika gibi şeyler söylediğiniz zaman

oh this is awesome I understand almost all of what you say

söylediklerinizin neredeyse tamamını anlıyorum

that is a direct translation basically from Spanish because a lot of you guys

bu temelde ispanyolcadan doğrudan bir çeviri çünkü çoğunuz adamlar

are Spanish speakers and I think you might even say it like that in

İspanyolca konuşuyor ve bence bunu Portekizce'de bile böyle söyleyebilirsin

Portuguese but in English we can just say everything instead of saying all of

ama İngilizce'de her şeyi söyleyebiliriz,

what I understood almost all of what you say just say hey I understood almost

anladığımın neredeyse tamamını söylemek yerine sadece hey,

everything that you said okay almost everything okay now the next mistake is

söylediğin hemen hemen her şeyi anladım tamam neredeyse her şey yolunda şimdi bir sonraki hata

really funny I have to tell you guys about this because if you're making it

gerçekten komik Size bundan bahsetmem gerekiyor çocuklar çünkü

with me that's one thing because I know what you mean and I know you're learning

benimle yapıyorsanız bu bir şeydir çünkü ne demek istediğinizi anlıyorum ve

English and practicing so it's fine but if you write something like this I don't

İngilizce öğrenip pratik yaptığınızı biliyorum, bu yüzden sorun değil ama eğer Bunun gibi bir şey yazıyorsun,

know in like a business email or something like that it's just not good

bir iş e-postası gibi bir şey bilmiyorum ya da bunun gibi bir şey, bu hiç iyi değil, bu

okay so I have gotten so many emails where people are like Stefanie thank

yüzden insanların Stefanie gibi olduğu o kadar çok e-posta aldım ki

you so much for your videos thank you for this thank you for that and then at

videoların için çok teşekkür ederim bunun için teşekkür ederim bunu ve

the end they say thank you so much for wasting your time on us and when I read

sonunda bize zamanınızı harcadığınız için çok teşekkür ederim diyorlar ve

that it just makes me laugh because this is not a waste of time I love what I do

bunu okuduğumda beni güldürüyor çünkü bu bir zaman kaybı değil Burada yaptığım işi seviyorum

here I love this work I love helping people with their English when we say

Bu işi seviyorum insanlara yardım etmeyi seviyorum İngilizceleri ile bir

something wastes time it's like a negative thing like I don't want to play

şeyin zaman kaybettirdiğini söylediğimizde, bu olumsuz bir şey gibi,

video games cuz it's just a waste of time and I'd rather make youtube videos

video oyunları oynamak istemiyorum çünkü bu sadece zaman kaybı ve youtube videoları çekmeyi tercih ederim, size İngilizceniz konusunda

I'd rather help you guys your English okay so what I'm doing here

yardımcı olmayı tercih ederim çocuklar tamam öyleyse burada yaptığım şey

is not a waste of time and if you want to thank someone for using their time on

zaman kaybı değil ve eğer birine vaktini sizin için harcadığı için teşekkür etmek istiyorsanız, bana zaman

you you can say thank you for spending your time on me or thank you for helping

ayırdığınız için teşekkür ederim veya bana yardım ettiğiniz için teşekkür ederim

me thank you for using your time etc but again it's not a waste of time so a

zamanınızı kullandığınız için teşekkür ederim vs diyebilirsiniz ama yine zaman kaybı değil, bu yüzden

waste of time is something negative and spending time on something that's

zaman kaybı olumsuz bir şeydir ve genellikle olumlu olan bir şeye zaman harcamak,

something usually positive something you are excited to be doing or something

yapmaktan heyecan duyduğunuz veya

that you want to do so I spend time with you guys I do not waste time on you guys

yapmak istediğiniz bir şeye zaman harcamak, bu yüzden sizinle zaman geçiriyorum çocuklar, zaman kaybetmem aferin çocuklar

okay the next one is also pretty funny you guys sometimes send me emails and

tamam bir sonraki de oldukça komik siz çocuklar bazen bana e-posta gönderiyorsunuz ve

then you're like okay I'm impatiently waiting for your response and I don't

sonra tamam diyorsunuz sabırsızlıkla cevabınızı bekliyorum ve

know which language this comes from because I've seen it so many times so if

bunun hangi dilden geldiğini bilmiyorum çünkü gördüm o kadar Çoğu zaman,

you guys know like which language like whoever speaks the language where you

hangi dili sevdiğinizi, hangi dili konuştuğunu

guys say this and you're translating directly let me know in which language

ve bunu nerede konuştuğunuzu ve doğrudan çeviri yaptığınızı biliyorsanız, bunun hangi dilde

this is said in the comments hopefully that made sense but that's not how we

söylendiğini yorumlarda bana bildirin, umarım bu mantıklı olmuştur, ancak biz bu şekilde

say it in English okay I don't say I'm impatiently waiting for your response

söylemiyoruz. İngilizce tamam Sabırsızlıkla cevabınızı bekliyorum demiyorum

because impatience is considered a negative thing right now we have other

çünkü sabırsızlık şu anda olumsuz bir şey olarak kabul ediliyor

ways of saying this we could say I'm excited to hear from you or I'm looking

bunu söylemenin başka yollarımız var sizden haber almaktan heyecan duyduğumu veya

forward to hearing from you or I can't wait to hear from you I look forward to

duymayı dört gözle beklediğimi söyleyebiliriz Senden ya da senden

your reply etc okay or you could just say I'm patiently waiting for your

haber almak için sabırsızlanıyorum

response okay but even that is a little bit awkward in English but at least it's

Cevabını dört gözle bekliyorum vs.

better because it shows that you are being patient and not impatient because

sabırlı olduğunuzu ve sabırsız olmadığınızı gösterir çünkü

when you say you're impatiently waiting for something that sounds demanding it

sabırsızca beklediğinizi söylediğinizde, kulağa talepkar geliyor, hey

sounds like hey send it right away where is it what's going on next I've read

hemen gönderin nerede oluyor sırada ne oluyor

some comments from some of you guys for you use the word met in a way that we do

bazılarınızın bazı yorumlarını okudum beyler sizin için bir araya geldi kelimesini bizim İngilizcede kullanmadığımız bir şekilde kullanıyorsunuz,

not use it in English so one of the comments was yeah I met some cities in

bu yüzden yorumlardan biri evet, ABD'de bazı şehirlerle tanıştım,

the USA I went to LA New York etc the person said met cities we don't meet

LA New York'a gittim vs. gibi

cities it's not like hi how are you New York nice to meet you or hi Los Angeles

değil merhaba nasılsın New York seninle tanıştığıma memnun oldum veya merhaba Los Angeles

nice to meet you how are you right we meet people we don't meet cities and the

tanıştığıma memnun oldum nasılsın haklısın insanlarla tanışıyoruz şehirlerle tanışmayız ve

same goes for my YouTube channel because someone

aynısı benim YouTube kanalım için de geçerli çünkü biri

wrote hey I met your YouTube channel this week and I'm like no you didn't

hey senin YouTube kanalınla tanıştım diye yazdı bu hafta ve ben hayır

meet it it's not like hi Stefanie's YouTube channel nice to meet you right

tanışmadın gibi değil merhaba Stefanie'nin YouTube kanalı tanıştığıma memnun oldum doğru

you can meet me maybe if you meet me in real life or something like that but you

benimle tanışabilirsin belki gerçek hayatta tanışırsan falan ama

meet people you don't meet things and inanimate objects and stuff like that

tanımadığın insanlarla tanışırsın şeylerle ve cansız nesnelerle ve bunun gibi şeylerle tanışın

okay so hopefully that tip helps alright the next one is a very common mistake

tamam, umarım bu ipucu yardımcı olur, tamam bir sonraki çok yaygın bir hatadır

and I'm sure you guys have even heard teachers talk about it before it's the

ve eminim siz çocuklar,

difference between two like tea oh oh and so so someone commented on one of my

çay gibi ikisi arasındaki farktan önce öğretmenlerin bunun hakkında konuştuğunu bile duymuşsunuzdur oh oh falan biri videolarımdan birine yorum yaptı

videos Stefanie thank you you help me too much and then I got another

Stefanie, bana çok yardım ettiğin için teşekkür ederim ve sonra

comment on another video that said I like this too much and what you guys

başka bir videoya bunu çok sevdiğimi söyleyen başka bir yorum aldım ve siz ne

mean there is so Stefanie you help me so much or I like this so much okay it's

demek istiyorsunuz Stefanie bana çok yardımcı oluyorsunuz veya bunu beğendim o kadar çok tamam o kadar çok şey

that idea of a lot like so much I just love it so much okay too is too much

fikri o kadar çok ki onu çok seviyorum tamam da çok aşırı gibi sanki çok fazla

like it's excessive like I ate too much food and now I'm stuffed and I

yemek yedim ve şimdi karnım doydu ve kendimi

don't feel good or I watched too much TV today and so I felt lazy all day or I

iyi hissetmiyorum veya çok fazla izledim Bugün TV ve bu yüzden bütün gün tembel hissettim ya da

really want those shoes but they're too expensive so I can't get them okay the

o ayakkabıları gerçekten istiyorum ama çok pahalılar bu yüzden onları alamıyorum tamam

only time I use too meaning so is like I don't know with my niece and my nephew

sadece çok anlam kullandığımda yani yeğenim ve yeğenim ile bilmiyorum gibi

they're just too cute okay they're just they're so cute they're just it's too

onlar sadece çok tatlılar tamam onlar sadece çok tatlılar sadece çok

cute it's it's too much I can't handle it I love them so much and they're so

tatlılar bu çok fazla dayanamıyorum onları çok seviyorum ve çok tatlılar

adorable they're just too cute okay hopefully that explains the difference

çok tatlılar tamam, umarım bu farkı açıklar

because too is usually meant to mean excessive in a bad way or there's

çünkü çok genellikle kötü bir şekilde aşırı anlamına gelir veya

something negative associated with it unless you're using it in the way I used

onunla ilişkili olumsuz bir şey vardır, tabi

it with my niece and my nephew but that's very rare and I mean sometimes I

benim yeğenim ve yeğenimle kullandığım şekilde kullanmıyorsanız ama bu çok nadirdir ve demek istediğim bazen

say something like uh he is just too funny

şöyle bir şey söylüyorum, uh, o çok komik, çok

like too funny I can't even handle it he is too funny alright so you can use it

komik, başa çıkamıyorum bile, o çok komik, tamam,

like that but in the way that you guys were using it like I like this channel

bu şekilde kullanabilirsiniz ama sizin kullandığınız şekilde, bu kanalı

too much or you help me too much it just doesn't seem right okay so let me

çok seviyorum gibi ya da bana çok fazla yardım ediyorsun, bu doğru görünmüyor tamam o yüzden

know in the comments if that made sense okay the next one is when you guys say

eğer mantıklı geldiyse yorumlarda bana haber ver tamam bir sonraki

stuff like excellent your videos right in English we don't say it like

videonuz mükemmel gibi şeyler söylediğinizde tam olarak İngilizce olarak böyle söylemiyoruz

that we would say your videos are excellent now since I know Spanish I

İspanyolca bildiğim için videolarınızın mükemmel olduğunu söyleyebiliriz,

know that this is a direct translation from Spanish and possibly from other

bunun İspanyolca'dan ve muhtemelen diğer

languages as well okay so just remember that in sentences like this we would put

dillerden de doğrudan bir çeviri olduğunu biliyorum, tamam, bu tür cümlelerde

the subject first and then we would describe it okay your videos are

önce konuyu koyacağımızı ve sonra onu tarif edeceğimizi unutmayın. tamam videolarınız

excellent the kids are noisy the TV is big okay I sent an email today where I

mükemmel çocuklar gürültülü televizyon büyük tamam bugün bir hikaye anlattığım bir e-posta gönderdim

told a story if you guys are not on my email list you can jump on at

e-posta listemde değilseniz

EnglishFullTime.com but anyway in this email that I sent today it was about a story a

EnglishFullTime.com'da atlayabilirsiniz ama yine de bugün gönderdiğim bu e-postada bir hikaye hakkındaydı

funny and embarrassing story something that happened to me and someone replied

komik ve utanç verici bir hikaye başıma gelen bir şey ve birisi cevap verdi

and said that history was so funny thank you for sharing it and that's because

ve tarihin çok komik olduğunu söyledi paylaştığınız için teşekkürler ve bunun nedeni

that's again a direct translation from Spanish so remember that in English we

yine İspanyolca'dan doğrudan bir çeviri olduğu için İngilizce'de

use the word story okay that was a great story thanks for sharing it history is

hikaye kelimesini kullandığımızı unutmayın tamam bu harika bir hikayeydi paylaştığın için teşekkürler tarih

you know stuff that happened in the past like you know when you're in high school

geçmişte olan şeyleri biliyorsundur lisedeyken bildiğin gibi

you have to take history classes you learn about history okay history and

tarih dersleri alman gerekir tarih hakkında bilgi edinirsin tamam tarih ve

story are completely different and we never say that was an awesome history if

hikaye tamamen farklıdır ve biz asla bu harika bir hikayeydi diyelim eğer

we're talking about a story we say hey that was an awesome story okay the last

bir hikayeden bahsediyorsak hey bu harika bir hikayeydi tamam

one when you say something like today I went to the school of my son or today I

sonuncusu bugün gibi bir şey söylediğinde oğlumun okuluna gittim ya da bugün

went to the house of my friend that also is a direct translation from many

arkadaşımın evine gittim deriz bu aynı zamanda birçok Roman dilinden doğrudan bir çeviridir

Romance languages okay so in English we just say hey I went to my son's school

tamam yani İngilizce'de hey bugün oğlumun okuluna gittim

today or today I went to my friend's house so remember that you can use that

veya bugün arkadaşımın evine gittim deriz, bu yüzden

construction with the apostrophe s okay and then the place or the thing because

kesme işaretli yapıyı kullanabileceğinizi unutmayın tamam ve sonra yer ya da şey çünkü

it just makes it so much easier instead of that's the ball of the kid that's the

bu işi çok daha kolaylaştırıyor bunun yerine bu çocuğun topu bu çocuğun

kid's ball that's the dress of the girl that's the girl's dress okay and this

topu bu kızın elbisesi bu kızın elbisesi tamam ve bu

will help you sound more fluent more like a native speaker it'll help you

senin ana dili İngilizce olan biri gibi daha akıcı konuşmana yardımcı olacak

speak faster too because it's less words and it's just easier to understand

daha hızlı konuşmanıza da yardımcı olur, çünkü daha az kelimedir ve anlaşılması daha kolaydır,

native speakers aren't really used to making that construction it's a more

anadili İngilizce olan kişiler bu yapıyı yapmaya gerçekten alışık değildir, bu daha

formal construction sometimes we do use it like the principal of the school

resmi bir yapıdır bazen biz onu okul müdürü

instead the school's principal okay so sometimes

yerine okul müdürü gibi kullanırız tamam yani bazen

we do use that construction but in normal everyday conversation most of the

biz bu yapıyı kullanın ama normal günlük konuşmada çoğu

time we don't okay so that's it you guys I hope you found these advices helpful

zaman tamam değiliz yani bu kadar beyler umarım bu tavsiyeleri faydalı bulmuşsunuzdur evet

yeah I'm just kidding I hope you found this advice helpful please let us know

sadece şaka yapıyorum umarım bu tavsiyeyi faydalı bulmuşsunuzdur lütfen yorumlarda bize bildirin

in the comments what you would like to add okay common mistakes that English

eklemek istedikleriniz tamam İngilizce

learners make in English some of these might be mistakes that you used to make

öğrenenlerin İngilizce'de yaptıkları yaygın hatalar bunlardan bazıları eskiden yaptığınız ama artık

that you no longer make or you know maybe you can do a google search real

yapmadığınız hatalar olabilir veya belki çok hızlı bir şekilde google'da arama yapabilirsiniz

fast and whatever language you speak Google hey common mistakes that Arabic

ve hangi dili konuşursanız konuşun Google hey Arapça

speakers make in English or common mistakes that Russian speakers make in

konuşanların İngilizce'de yaptığı yaygın hatalar veya Rusça konuşanların İngilizce'de yaptığı yaygın hatalar,

English by doing this Google search and by doing the analysis and reading the

bu Google aramasını yaparak ve analiz yaparak ve makaleleri okuyarak

articles you are going to be blown away you're gonna be like oh my gosh yeah I'd

şaşıracaksınız, aman tanrım evet ben'

make that mistake all the time or oh thank God I don't make that mistake or

o hatayı her zaman yapıyorum ya da çok şükür o hatayı yapmıyorum ya

hey I learned about that years ago and now I don't do that perfect okay so

hey bunu yıllar önce öğrendim ve şimdi bunu mükemmel yapmıyorum tamam o yüzden

please share your thoughts on this in the comment area if you like this video

lütfen bu konudaki düşüncelerinizi isterseniz yorum alanında paylaşın bu video

let me know and of course I can make more like this I actually already made a

bana haber veriyor ve tabii ki bunun gibi daha fazlasını yapabilirim aslında

video about common mistakes in English a while back so you can go ahead and check

bir süre önce İngilizcede yaygın olarak yapılan hatalar hakkında bir video hazırladım, böylece devam edip yukarıyı kontrol edebilirsiniz

that out up there and what I want to say is that I really like making these

ve söylemek istediğim şey gerçekten hoşuma gittiği Bu

videos because I noticed that you guys improve like this is actually pretty

videoları yapıyorum çünkü sizin bu şekilde geliştiğinizi fark ettim videolarıma

crazy for those of you who are regularly commenting on my videos I can actually

düzenli olarak yorum yapanlarınız için gerçekten çılgınca

see the improvements because I recognize your name I recognize your face and I

Gelişmeleri gerçekten görebiliyorum çünkü adınızı tanıyorum yüzünüzü tanıyorum ve

remember sometimes how you used to write and I can actually see the improvements

bazen eskiden nasıl yaptığınızı hatırlıyorum yaz ve aslında gelişmeleri

and certain things like in one video I said hey we don't say keep going we

ve belirli şeyleri bir videoda görebiliyorum hey dedim ki hey devam et demiyoruz bundan

say keep it up after that nobody was making that mistake on my channel

sonra devam et diyoruz artık kimse kanalımda bu hatayı yapmıyordu

anymore and it was so so awesome to know that the tips that I'm giving you guys

ve bunu bilmek çok harika size verdiğim ipuçları

are actually helping okay so that's it don't forget to check the description

aslında yardımcı oluyor tamam o yüzden açıklamayı kontrol etmeyi unutmayın

because I leave lots of links there if you guys are wondering if I have online

çünkü orada çok fazla bağlantı bırakıyorum eğer çevrimiçi

courses and programs I absolutely do so again check the links if you want to

kurslarım ve programlarım olup olmadığını merak ediyorsanız kesinlikle tekrar kontrol edin bağlantılar,

learn more about them and don't forget to sign up on my website

onlar hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız ve web siteme

EnglishFullTime.com if you'd also like to get my daily emails with stories tips and

EnglishFullTime.com'a kaydolmayı unutmayın, ayrıca hikayeler ipuçları ve her türlü şey içeren günlük e-postalarımı almak istiyorsanız

all kinds of stuff okay that is it you guys take care and I'll see you in the

tamam bu kadar kendinize iyi bakın ve bir sonraki videoda görüşmek üzere hoşçakalın

next video bye