Why You Feel Anxious Socializing (and What to Do about It) | Fallon Goodman | TED

Çeviri: Merve Sekmen Gözden geçirme: esra kurul

Each person who entered our therapy clinic

Terapi kliniğimize gelen herkes

answer a stack of questions before beginning treatment.

tedaviye başlamadan önce bir takım soruları cevaplar.

And during my years as a therapist there,

Ve orada terapistlik yaptığım yıllarda

there was one question I always reviewed before meeting with a new client.

yeni bir hastayla görüşmeden önce mutlaka gözden geçirdiğim bir soru vardı.

It asked this:

Soru şuydu:

What is your purpose in life?

Hayattaki amacınız nedir?

Defined as a central motivating life aim, something you're trying to accomplish.

Merkezi bir motive edici yaşam amacı, başarmaya çalıştığınız bir şey.

Now, to be fair, this is a difficult question.

Adil olmak gerekirse zor bir soru.

Identifying a single purpose in life feels really hard.

Hayatta tek bir amaç belirlemek gerçekten zor geliyor.

It also feels consequential.

Ayrıca önemli görünüyor.

Many people spend years searching for and developing their purposes,

Birçok insan bir amaç bulmak ve geliştirmek için yıllarını harcıyor

and some never find it.

ve bazılar hiç bulamıyor.

But typically we see responses like this:

Ama genelde şöyle cevaplar alıyoruz:

to be an engaged parent,

gayretli bir ebeveyn olmak,

to make meaningful change in my community,

topluluğumda önemli bir değişiklik yapmak,

to build a career I'm proud of,

gurur duyduğum bir kariyer inşa etmek,

to live for a long time, just keeping it simple.

uzun yaşamak, kısa ama öz.

But then there was the answer of one young woman

Ama sonra beraber çalıştığım genç bir kadının

who I worked with.

cevabı vardı.

Before meeting with her, as I always did,

Onunla tanışmadan önce, her zamanki gibi,

I flipped to see how she described her purpose.

amacını nasıl anlattığını görmek için sayfayı çevirdim.

And she wrote this:

Ve şunu yazdı:

"To avoid being noticed by other people."

“Diğer insanlar tarafından fark edilmekten kaçınmak.”

This young woman, a bright, witty, compassionate high schooler,

Bu akıllı, hazırcevap, merhametli liseli genç kadın

decided that her purpose in life

hayattaki amacının diğer insanların

was to make sure that other people did not know that she existed.

onun varlığından haberdar olmadığından emin olmak olduğuna karar vermişti.

This is the power of social anxiety.

Sosyal kaygının gücü bu.

At its core, social anxiety is about the fear of being rejected.

Sosyal kaygı, özünde, reddedilme korkusuyla ilgilidir.

When we feel socially anxious,

Sosyal yönden kaygılandığımızda

we become hyper-focused on how we are appearing to others.

başkalarına nasıl göründüğümüze aşırı odaklanırız.

We scan the room looking for signs of threat and disapproval,

Yanılmış olabileceğimiz ve reddedilme riski olan

signs we might have slipped up and are at risk for rejection.

tehdit ve onaylamama işaretlerini arayarak odayı iyice inceleriz.

And then we seek comfort in signs of approval,

Daha sonra onaylama işaretleri, gülüşler,

smiles, head nods, laughs and so on.

baş sallamalar, kahkahalar ve benzerinde rahatlık ararız.

And while social anxiety can be exhausting,

Ve sosyal kaygı yorucu olsa da,

it exists for a reason.

var olmasının bir sebebi var.

Social anxiety tries to protect us from rejection,

Sosyal kaygı bizi reddedilmekten korumaya çalışıyor

and it does that by tuning us in to the nuances and norms

ve bunu, bizi ayrıntılara, kurallara ve sosyal grubun dinamiklerine

and dynamics of a social group

göre ayarlayarak yapar ki

so we can match our behavior to fit in with them

onlara uymak için hareketlerimizi düzeltelim

and ultimately avoid being rejected.

ve nihayetinde reddedilmekten kaçınalım.

This is a good thing because humans are social.

Bu iyi bir şey çünkü insanlar sosyaldir.

We exist in social groups,

Sosyal gruplarda varız,

we rely on each other whether or not we like that,

istesek de istemesek de birbirimize bağlıyız

but also more simply because rejection is painful.

ama ayrıca reddedilmek sadece daha can sıkıcı.

Take a moment to think about your own rejection experiences,

Bir dakikalığına kendi reddedilme anılarınızı düşünün.

however cringeworthy, we all have them.

Ne kadar utanç verici olsa da, hepimizin var.

Maybe you were ghosted after a first date.

Belki ilk buluşmadan sonra yok sayıldınız.

Been there.

Ben de yaşadım.

Maybe you were rejected from your dream job.

Belki hayalinizdeki işe alınmadınız.

Maybe you were ousted from a friend group.

Belki bir arkadaş grubundan dışlandınız.

Rejection's unpleasant.

Reddedilmek tat kaçırıcı.

And social anxiety tries to protect us from it.

Ve sosyal kaygı bizi bundan korumaya çalışıyor.

But social anxiety becomes problematic

Ama sosyal kaygı

when it begins to interfere with the life you want to live.

yaşamak istediğin hayatla arana girince, sorunlu bir hal alır.

And this happens when your fear of rejection

Ve bu, reddedilme korkun kendine bakışınla iç içe geçerse olur.

becomes intertwined with your view of yourself.

When you believe you will be rejected

Özünde bir kusurun, yetersizliğin

because you think you have some inherent flaw,

veya karakter eksikliğin olduğunu düşündüğün için

deficiency or failing of character.

reddedileceğine inandığında.

You were ghosted after that first date,

İlk buluşmadan sonra yok sayıldın ve

and you believe it's because you were not lovable or attractive enough.

bunun yeterince sevilebilir veya çekici olmadığın için olduğuna inanıyorsun.

You were turned down from your dream job,

Hayalindeki işten reddedildin

and you believe it's because you were not intelligent or competent enough.

ve bunun yeterince zeki veya işinin ehli olmadığın için olduğuna inanıyorsun.

You were ousted from that friend group,

Arkadaş grubundan dışlandın

and you believe it’s because you were not interesting or funny enough.

ve bunun yeterince ilginç veya komik olmadığın için olduğuna inanıyorsun.

Our fear of rejection is really a fear of being less than.

Reddedilme korkumuz aslında daha az olma korkusu.

Less than we want to be,

Olmak istediğimizden daha az

less than we think we should be

olmamız gerektiğini düşündüğümüzden

or less than we believe society wants us to be.

veya toplumun bizim olmamızı istediğinden daha az.

Now, over time,

Şimdi, zamanla,

this belief system can develop into social anxiety disorder.

bu inanç sistemi, sosyal kaygı bozukluğuna dönüşebilir.

When a person has social anxiety disorder,

Birinin sosyal kaygı bozukluğu olduğunda,

they become overly concerned about other people scrutinizing them,

diğer insanların onları incelemesinden, kabaca değerlendirmesinden

evaluating them harshly and ultimately rejecting them.

ve nihayetinde reddetmesinden aşırı endişe duymaya başlarlar.

So much so that they begin to construct their lives around avoiding rejection.

Öyle ki, hayatlarını reddedilmekten uzak kalmaya göre şekillendirirler.

Because if you can avoid being noticed by other people,

Çünkü diğer insanalar tarafından fark edilmekten kaçınabilirsen,

then those people have fewer data points on which to reject you.

o zaman insanlar sizi reddetmek için daha az veriye sahip olur.

Now, social anxiety disorder

Artık sosyal kaygı bozukluğu

is one of the most common mental illnesses in the world.

dünyadaki en yaygın zihinsel hastalıklarından biri.

In the United States alone,

Sadece Birleşmiş Milletler’de,

more than 12 percent of Americans at some point in their lives

Amerikalıların yüzde 12′den fazlası hayatlarının bir döneminde

will have diagnosable social anxiety disorder.

teşhis edilebilir sosyal kaygı bozukluğu olacak.

That's roughly 40 million people.

Bu aşağı yukarı 40 milyon insan eder.

Now worldwide, the estimates are lower, they're four percent,

Dünya çapında varsayılan daha az, yüzde dört,

which in and of itself is interesting.

ki bu kendi içinde ilginç.

But based on current population estimates,

Ancak mevcut nüfus tahminlerine göre,

four percent of the world is roughly 300 million people

dünyanın yüzde dördü yaklaşık 300 milyon insanın

that will potentially have social anxiety disorder

hayatlarının bir döneminde sosyal kaygı bozukluğu

at some point in their lifetime.

yaşama ihtimali var.

And despite how prevalent it is, it's widely misunderstood,

Ve ne kadar yaygın olmasına rağmen, büyük ölçüde yanlış anlaşılıyor,

widely misdiagnosed

büyük ölçüde yanlış teşhis konuluyor

and often missed entirely.

ve genelde tamamen kaçırılıyor.

This is because several myths about social anxiety pervade our culture.

Bunun nedeni, sosyal anksiyeteyle ilgili birçok efsanenin kültürümüze yayılmasıdır.

The first myth is that people with social anxiety are happier alone.

İlk efsane, sosyal kaygısı olan insanların yalnız başına daha mutlu olduklarıdır.

The stereotype of someone with social anxiety as a recluse

Sosyal anksiyeteli bir münzevinin

who'd rather be hiding away alone in their bedroom

insanlarla etkileşime geçmektense odasında saklanmayı

than out interacting with the world.

tercih ettiği klişesi.

And this is simply not true.

Ve bu kesinlikle doğru değil.

In research conducted in my lab,

Laboratuvarımda yapılan araştırmalarda,

we find that people with social anxiety disorder

sosyal kaygı bozukluğu olan kişilerin,

desire strong, healthy, intimate relationships

zihinsel hastalığı olmayanlarla aynı derecede

to the same degree as those without mental illness.

güçlü, sağlıklı, yakın ilişkiler arzuladığını bulduk.

And they do socialize,

Ve onlar da sosyalleşiyorlar,

they’re not robotic aliens.

robotik uzaylılar değiller.

And when they socialize,

Ve sosyalleştiklerinde,

they often enjoy doing so.

genelde bundan zevk alıyorlar.

In fact, when we ask people with social anxiety

Hatta sosyal kaygılı birine

how happy they are,

ne kadar mutlu olduklarını sorduğumuzda

they report feeling happier when they are with other people

diğer insanlarla birlikteyken yalnızken olduklarından daha mutlu

than when they're alone.

olduklarını bildiriyorlar.

This is because not all social interactions are stressful.

Bunun nedeni, bütün sosyal etkileşimlerin stresli olmamasıdır.

Maybe someone feels socially anxious with friends

Belki biri arkadaşlarıyla sosyal açıdan kaygılı hissediyor

but not their romantic partner.

ama romantik partnerleriyle değil.

Or they feel anxious with strangers and acquaintances

Veya yabancılara ve tanıdıklara karşı kaygılı hissediyorlar

but not people like their neighbors or coworkers.

ama komşuları veya iş arkadaşları gibileriyle değil.

So even though some interactions are stressful,

Yani bazı etkileşimler stresli olsa da sosyal kaygılı insanlar,

people with social anxiety are not devoid of the basic desire for human connection.

insan ilişkilerine yönelik temel arzudan yoksun değillerdir.

They just have trouble obtaining it in certain situations with certain people.

Sadece bazı durumlarda, bazı insanlarla bunu sağlamakta zorluk çekiyorlar.

OK, so maybe then people with social anxiety do socialize,

Tamam, yani sosyal kaygılı insanlar da sosyalleşiyor ve

and when they do, they enjoy it.

bunun yaparken zevk alıyorlar.

But it's with a small, tight-knit group of people.

Ama birbirine sıkı sıkıya bağlı bir grupta.

And really, social anxiety is about avoiding the spotlight.

Ve aslında sosyal anksiyete sahne ışığından kaçınmakla ilgili.

And this is the second myth.

Ve ikinci efsane şu:

Social anxiety is not necessarily about a fear of public performance.

Sosyal kaygı, halka açık performans korkusuyla ilgili olmak zorunda değildir.

While this is true of some people,

Bazı insanlar için bu doğru olsa da,

other people with social anxiety find performing in front of others

sosyal kaygılı diğer insanlar başkalarının önünde performans göstermeyi

less anxiety-provoking

bire bir yürütmeleri gereken

than smaller, more intimate conversations,

küçük ve samimi konuşmalardan

like when they have to carry a conversation one on one.

daha az kaygı tetikleyici buluyorlar.

Many people with social anxiety excel in careers

Sosyal kaygılı birçok insan sosyal değerlendirme ve

that are intertwined with social evaluation and social performance.

sosyal performansla iç içe geçmiş kariyerlerde mükemmel.

Modeling, acting, sports.

Modellik, oyunculuk, spor.

In May of 2021,

2021′in Mayıs ayında,

Naomi Osaka declined to participate in press conferences of the French Open.

Naomi Osaka, Fransa Açık’taki basın toplantılarına katılmayı reddetti.

She courageously and preemptively shared

Cesurca ve tedbirli bir şekilde, bunların

that they exacerbated her social anxiety.

sosyal kaygısını kötüleştirdiğini anlattı.

Shortly thereafter, she received a wave of public backlash and scrutiny.

Kısa bir süre sonra, kamuoyundan güçü bir tepki ve inceleme dalgası aldı.

She goes on to play her first match,

İlk maçını oynamaya gidiyor,

of course, wins,

tabi ki kazanıyor,

and then she withdraws from the French Open.

ve daha sonra Fransa Açık’tan çekiliyor.

Many people were perplexed

Birçok insan, bir insanın nasıl hem sosyal kaygı sahibi

about how someone could have social anxiety

and also be the number one ranked tennis player in the world,

hem dünyanın bir numaralı tenis oyuncusu

lead a fashion campaign with Nike -- good choice --

hem Nike ile bir moda kampanyasının öncüsü ,iyi bir tercih,

and don the cover of Sports Illustrated in a swimsuit.

hem de Sports Illustraded’in kapağını giydiğine şaşırmışlardı.

In an interview the year prior discussing her social anxiety,

Sosyal kaygısını tartışmadan bir yıl önce bir röportajda

Osaka explained:

Osaka şöyle dedi:

"On the court is completely different.

“Sahada tamamen farklı.

I love playing at Arthur Ashe because it’s the biggest stadium,

Arthur Ashe’te oynamayı seviyorum çünkü o en büyük stadyum

and you feel the rumble of the crowd.

ve kalabalığın uğultusunu hissediyorsun.

You kind of feel like a gladiator because it’s super-big

Kendini gladyatör gibi hissediyorsun çünkü çok büyük

and there are so many people watching your match.

ve bir sürü insan senin maçını izliyor.

But off the court,

Ama sahanın dışında

if I was ever thrown into a situation

eğer 100 kişinin önünde

where I had to speak in front of 100 people,

konuşmam gereken bir durumda kalırsam titremeye başlayacak gibi hissediyorum.”

I feel like I would start shaking."

There is no one-size-fits-all profile of social anxiety.

Herkese uyan tek bir sosyal kaygı profili yoktur.

Just like people who are depressed have different collections of symptoms

Tıpkı depresyondaki insanların farklı zamanlarda, farklı sebeplerle

at different times for different reasons,

farklı semptomlara sahip olması gibi

social anxiety looks different in different people.

sosyal kaygı da farklı insanlarda farklı gözüküyor.

And last and maybe the most problematic myth.

Ve sonuncusu ve belki de en sorunlu olan efsane:

That social anxiety is fleeting and harmless.

Sosyal kaygının geçici ve zararsız olduğu.

Social anxiety is not just something you grow out of.

Sosyal kaygı büyüyüp atlattığın bir şey değildir.

It doesn't magically disappear

Ortaokul veya liseden

when you graduate middle school or high school.

mezun olduğunuzda sihirli bir şekilde kaybolmaz.

Without intervention, many people struggle with social anxiety for years,

Müdahale olmadan, birçok insan yıllarca, on yıllarca sosyal kaygı ile

for decades.

mücadele eder.

And social anxiety can influence every aspect of a person's life.

Ve sosyal kaygı, bir insanın hayatının her alanını etkileyebilir.

It can influence the hobbies they choose,

Seçtikleri hobileri etkileyebilir,

maybe opting for solo activities like reading, writing,

belki grup sporları yerine kitap okuma, yazma gibi

rather than things like team sports.

tek yapılan aktiviteleri seçebilirler.

It can influence the careers people pursue.

İnsanların kariyerlerini etkileyebilir.

Maybe opting for careers with more individual, like computer time,

Belki de satış veya müşteri hizmetleri gibi şeylere karşı

versus things like sales or customer service.

bilgisayarlı işler gibi daha bireysel kariyerleri seçebilirler.

And social anxiety could influence people's everyday lives.

Ve sosyal kaygı, insanların günlük yaşamlarını etkileyebilir.

Ricky Williams, star NFL running back,

NFL’in yıldız koşucusu Ricky Williams,

Heisman-winning running back,

Heisman ödüllü koşucu,

dazzled millions of people on the football field every week.

her hafta futbol sahasında milyonlarca insanın gözünü kamaştırdı.

And yet he shared that he struggled with social anxiety, and because of it,

Yine de sosyal kaygı ile mücadele ettiğini paylaştı, ve bu yüzden

he had difficulty interacting with teammates,

takım arkadaşlarıyla iletişim kurmakta,

running everyday errands

insanlarla iletişim kurması gereken yerlede günlük işlerini yürütmekte,

where he'd have to interact with people

and even interacting with his own daughter.

hatta kendi kızıyla etkileşimde zorlandı.

The real tragedy of social anxiety

Sosyal kaygının gerçek trajedisi de

is that it robs individuals of their greatest resource:

bireyleri en büyük kaynaklarından çalmasıdır:

other people.

diğer insanlar.

Other people help us overcome adversity,

Diğer insanlar, hastalıktan kurtulmak veya

like recovering from illness or after you bomb a job interview.

başarısız bir iş görüşmesi gibi sıkıntıları aşmamıza yardım eder.

Other people help us celebrate milestones

Diğer insanlar çocuğumuzun doğumuna,

like showing up to the birth of our child or a wedding or a graduation.

düğüne veya mezuniyete gelerek dönüm noktalarını kutlamamıza yardım eder.

And other people help us overcome loss,

Ve diğer insanlar, sevilen birinin ölümüne üzülmek gibi

like grieving the death of a loved one.

kayıplarımızın üstesinden gelmemize yardımcı olur.

Our fear of rejection gets in the way of obtaining and appreciating

Reddedilme korkumuz, kabul edilmenin ve diğer insanarın faydalarını edinmenin

the benefits of being accepted, the benefits of other people.

ve takdir etmenin önüne geçiyor.

And in our modern world,

Ve modern dünyamızda, sosyal kaygıyı yönetmek her zamankinden daha zor.

it is harder than ever to manage social anxiety.

We are more connected today than any time in human history,

Bugün birbirimize tarihteki herhangi bir zamandan daha bağlıyız

and yet we are lonelier,

fakat yine de daha yalnız,

more depressed

daha bunalımlı,

and more socially anxious than ever.

ve her zamankinden daha kaygılıyız.

We have endless tools to socialize,

Sosyalleşmek için sayısız araçlarımız var

and yet we're seeing a decaying social connection.

ve yine de çürüyen bir sosyal bağlantı görüyoruz.

In a rapid amount of time,

Hızlı bir süre içinde,

our social structures have been upended and rewritten.

sosyal yapılarımız alt üst edildi ve yeniden yazıldı.

Technology and social media have created new standards

Teknoloji ve sosyal medya, sosyal ilişki ve etkileşimler için yeni normlar yaptı.

for social relationships and interactions:

"Do I post it, do I share it, do I like it, do I love it?"

“Yayınlıyor muyum, paylaşıyor muyum, beğeniyor, seviyor muyum?”

We create these bizarre extensions of ourselves

Seçilmiş profiller ve şimdi de avatarlarla

through curated profiles and now avatars.

kendimizin uzantılarını oluşturuyoruz.

We try to make sense of unlimited feedback

Büyük ve görünmez izleyicilerden gelen

from a massive and often invisible audience.

sınırsız geri bildirimi anlamlandırmaya çalışıyoruz.

And the costs of social blunders are higher.

Ve sosyal hataların maliyeti daha yüksek.

Things you do and things you say can live online forever

Yaptığınız ve söylediğiniz şeyler internette sonsuza kadar yaşayabilir

and subject you to unforgiving scrutiny,

ve sizi acımasız bir incelemeye, itibar ve hatta iş kaybına tabi tutabilir.

reputation loss and even job loss.

It is a tough time to have social anxiety.

Sosyal kaygıya sahip olmak için zor bir zaman.

But the world will become more, not less, connected,

Ama dünya birbirine daha çok bağlanacak, daha az değil,

and the influence of technology and social media will grow,

teknolojinin ve sosyal medyanın etkisi büyüyecek,

not shrink.

küçülmeyecek.

Now is the time to address social anxiety.

Şimdi sosyal kaygıyı ele alma zamanı.

And here's how.

İşte nasıl yapılacağı:

The first and maybe easiest thing we can do is identify early.

Yapabileceğimiz ilk ve belki de en kolay şey erken teşhis etmektir.

Early detection is critical

Erken teşhis çok önemlidir

because of those who go on to develop social anxiety disorder,

çünkü sosyal kaygı bozukluğunu ilerletmeye devam edenlerin

more than half will have developed it before their 14th birthday.

yarıdan fazlası 14. doğum günlerinden önce ilerletmiş olacaklar.

More than half.

Yarıdan fazlası.

And social anxiety puts people at risk

Ve sosyal kaygı, insanları daha sonra

for developing other mental illnesses later on.

başka akıl hastalıkları geliştirme riskini arttıyor.

Of adults who were diagnosed with both social anxiety disorder

Hem sosyal kaygı hem de depresyon gibi bir ruh hali bozukluğu

and a mood disorder like depression,

teşhisi konulan yetişkinlerde

social anxiety came first 70 percent of the time.

sosyal kaygı yüzde 70′inde ilk sırada yer aldı.

Of adults who were diagnosed with both social anxiety disorder

Hem sosyal kaygı bozukluğu hem de alkol kullanım bozukluğu

and alcohol use disorder,

teşhisi konulan yetişkinlerde

social anxiety came first.

sosyal kaygı birinci geldi.

It was developed first approximately 80 percent of the time.

Zamanın yaklaşık yüzde 80′inde ilk geliştirilendi.

What these data suggests is that social anxiety starts early,

Bu verilerin öne sürdüğü şey, sosyal kaygının erkenden başladığı

and it puts people at risk for developing other mental illnesses.

ve insanları başka akıl hastalıkları geliştirme riski altına soktuğu.

But here's the incredible part.

Ama işte inanılmaz kısım:

Social anxiety can be reliably and accurately flagged

Sosyal kaygı, yalnızca birkaç basit soru sorarak

by asking just a few simple questions.

güvenilir ve doğru bir şekilde tespit edilebiir.

Questions like:

Şöyle sorular:

"Is your fear of rejection among one of your worst fears?"

“Reddedilme korkunuz en büyük korkularınızdan biri mi?”

And "Does your fear of rejection get in the way of doing things

Ve “Reddedilme korkunuz, normalde yapmak isteyeceğiniz

that you'd otherwise want to be or enjoy doing?"

veya keyif alacağınız şeyleri yapmanıza engel mi?”

The cost of asking these questions is like 30 seconds and zero dollars.

Bu soruları sormanın maliyeti 30 saniye ve sıfır dolar.

We don't have to create new infrastructures.

Yeni altyapılar oluşturmak zorunda değiliz.

We don't have to upend existing ones.

Mevcut olanları alt üst etmeye gerek yok.

We can embed early detection programs into our existing structures

Erken teşhis programlarını okullar, yeni yıl oryantasyonu,

like at schools, new year orientation,

bire bir psikolojik danışman toplantıları

one-on-one counselor meetings

ve birincil tedavi ortamları gibi

and in primary care settings.

mevcut yapılarımıza yerleştirebiliriz.

Because if a doctor can screen for depression,

Çünkü eğer bir doktor depresyon taraması yapabiliyorsa

then she can also screen for social anxiety.

sosyal kaygı taraması da yapabilir.

Early detection

Erken teşhis

and then appropriately intervening

ve daha sonra düzgünce müdahale etmek

can significantly alter the trajectories of young people.

gençlerin gidişatını önemli ölçüde değiştirebilir.

The second thing we can do is harness our platforms.

Yapabileceğimiz ikinci şey ise platformlarımızdan yararlanmaktır.

One of the benefits of living in this hyperconnected world

Bu hiper bağlantılı dünyada yaşamanın faydalarından biri de

is that a single person can have a ton of power.

tek bir kişinin bir ton güce sahip olabilmesidir.

They can use their platforms to create meaningful and lasting social change.

Platformlarını anlamlı ve kalıcı sosyal değişim için kullanabilirler.

I mentioned Ricky Williams and Osaka,

Ricky Williams ve Osaka’dan bahsetmiştim.

who have used their platforms to share about their social anxiety.

Platformlarını sosyal kaygılarını paylaşmak için kullanmışlardı.

And just from these two people, we’ve seen a ripple effect.

Ve sadece bu iki kişiden bir dalgalanma etkisi gördük.

In response to Osaka's announcement,

Osaka’nın açıklamasına karşılık,

Viola Davis,

Oscar, Emmy, Tony ödüllü aktris, Viyola Davis

Oscar, Emmy, Tony-award winning actress,

shared that she struggles with social anxiety.

sosyal kaygı ile mücadele ettiğini paylaştı.

A woman whose job it is as an actress

Oyuncu olarak işi, insanların karmaşıklıklarını çok savunmasız

to embody and express the complexities of people

ve çok kamusal yollarla somutlaştırmak

in very vulnerable and very public ways.

ve ifade etmek olan bir kadın.

But frankly, these celebrities are not the poster children for social anxiety.

Ama açıkçası, bu ünlüler sosyal kaygının poster çocukları değiller.

They're just three of the millions who suffer,

Onlar, bu konu hakkında konuşacak kadar cesur olan

who were brave enough to talk about it.

acı çeken milyonlardan sadece üçü.

And we can do the same with our platforms, however big or small.

Ne kadar büyük veya küçük olursa olsun aynısını platformlarımızda yapabiliriz.

In our schools,

Okullarımızda,

in our workplaces,

iş yerlerimizde,

in our communities and in our homes.

topluluklarımızda ve evlerimizde.

Because regular, candid and forthcoming conversations about mental illness

Çünkü akıl sağlığı hakkında düzenli, samimi ve cana yakın konuşmalar

ultimately reduce stigma,

eninde sonunda hastalık belirtilerini azaltır,

correct harmful myths

zararlı efsaneleri düzeltir,

and get people the help that they need.

ve insanlara gereken yardımı sağlar.

The last thing that we can do is foster social courage.

Yapabileceğimiz son şey ise sosyal cesareti teşviktir.

Addressing social anxiety is not about preventing or avoiding rejection.

Sosyal kaygıyı ele almak, reddedilmeyi önlemek veya kaçınmakla ilgili değildir.

Addressing social anxiety is about fostering social courage.

Sosyal kaygıyı ele almak, sosyal cesareti geliştirmekle ilgilidir.

Being socially courageous means pursuing experiences

Sosyal açıdan cesur olmak, deneyimlerin peşinden gitmek

and knowing that your chances of rejection are not zero.

ve reddedilme şansının sıfır olmadığını bilmek demektir.

In fact, the chances that you get rejected at some point in your life,

Hatta, hayatının bir noktasında, bu yıl bir noktada

at some point this year, are high.

reddilme ihtimalin yüksek.

And worse, you may be rejected as a function of who you are.

Daha da kötüsü, kim olduğunuza bağlı olarak reddedilebilirsiniz.

Things about yourself that you cannot change.

Kendiniz hakkında değiştiremeyeceğiniz şeyler.

Where you come from,

Nereden geldiğiniz,

what you look like or who you love.

nasıl göründüğünüz veya kime aşık olduğunuz.

Being socially courageous means pursuing experiences

Sosyal açıdan cesur olmak, sizin için önemli olduğundan

because they are important to you

ve bu arayışın başarılarının

and knowing that the successes of those pursuits

bir insan olarak değerinize bağlı olmadığını

are not contingent on your worth as a human being.

bilerek deneyimlerin peşinden koşmaktır.

Being socially courageous means knowing your worth

Sosyal açıdan cesur olmak, değerini bilmek

and finding people and social groups

ve o insanı kabul eden ve seven insanları

that love and accept that person.

ve sosyal grupları bulmak demektir.

And being socially courageous means asking that person out,

Ve sosyal açıdan cesur olmak, o kişiye çıkma teklifi etmek,

applying for that job,

o işe başvurmak,

speaking up at that meeting or that party

o partide veya buluşmada konuşmak,

or giving that big talk on that big stage,

veya reddedilmenin köşede pusuda beklediğini bilerek

knowing that rejection lurks around the corner.

o büyük sahnede o büyük konuşmayı yapmaktır.

But the opportunity for growth and for purpose shines brighter.

Ancak büyüme ve amaç edinme fırsatı daha parlaktır.

A purpose not defined by ensuring that you go unnoticed in this world,

Bu dünyada fark edilmeden gitmenizi sağlamakla tanımlanan değil,

but a purpose that makes you feel most alive, most present

sizi en canlı, en mevcut ve en gerçek

and most authentically you.

sen gibi hissettiren bir amaç.

Thank you.

Teşekkür ederim.