Advanced English Conversation: Vocabulary, Grammar, Pronunciation

Vanessa: Guess what? We are going to have a baby,  

Vanessa: Bil bakalım ne oldu? Bir bebeğimiz daha olacak,

another baby. Dan: 

başka bir bebeğimiz. Dan:

Yay. Vanessa: 

Today I am here with my husband, Dan. Dan: 

Yaşasın. Vanessa:

Bugün kocam Dan ile buradayım. Dan:

Hello. Vanessa: 

Merhaba. Vanessa:

And we are going to give you a real English  conversation. I know that a lot of you love  

Size gerçek bir İngilizce sohbeti sunacağız. Çoğunuzun

these conversations. It's a great way to level  up your listening skills and just have a good  

bu sohbetleri sevdiğini biliyorum. Dinleme becerilerinizin seviyesini yükseltmenin ve

time with English. And we have something  special Today. We asked you what questions  

İngilizce ile iyi vakit geçirmenin harika bir yoludur. Ve Bugün özel bir şeyimiz var . Üç

you have for us about baby number three.  And boy oh boy, did you deliver? Ha ha ha. 

numaralı bebek hakkında bize ne gibi sorularınız olduğunu sorduk. Ve oğlum oh oğlum, teslim ettin mi? Ha ha ha.

Dan: Boy oh boy. I don't know about that. 

Dan: Oğlum oğlum. Bunu bilmiyorum.

Vanessa: Girl oh girl. Did you deliver? We have- 

Vanessa: Kızım ah kızım. teslim ettin mi Biz-

Dan: Hello girl. 

Dan: Merhaba kızım.

Vanessa: 12 questions that you asked  

Vanessa:

us about our third baby and our lives. And we're  going to answer them, starting with the category  

Üçüncü bebeğimiz ve hayatımız hakkında bize sorduğunuz 12 soru. Biz de gebelik kategorisi ile başlayıp

of pregnancy, then going on to birth, and then  going on to life with three children. So I hope  

doğuma devam ederek üç çocuklu hayata devam ederek cevaplayacağız. Umarım

you enjoy this lesson. Like always, I have created  a free PDF worksheet, which is now covering Dan's  

bu dersten keyif alırsınız. Her zaman olduğu gibi, artık Dan'in yüzünü kaplayan ücretsiz bir PDF çalışma sayfası oluşturdum

face. That includes all of today's questions.  Some of the key vocabulary that you're going  

. Bu, bugünün tüm sorularını içerir. Göreceğiniz bazı temel kelimeler

to see come up on the screen here, and that will  help you to be able to follow our conversation. 

burada ekranda belirecek ve bu, sohbetimizi takip edebilmenize yardımcı olacaktır.

You can click on the link in the description to  download that free PDF worksheet today. It is  

Bu ücretsiz PDF çalışma sayfasını bugün indirmek için açıklamadaki bağlantıya tıklayabilirsiniz. Size

our gift to you. You are also welcome to click  CC so that you can view the full subtitles for  

hediyemizdir. Sohbetimizin tam altyazılarını   görüntüleyebilmek için CC'ye de tıklayabilirsiniz

our conversation. I have these questions, but we  haven't chatted about it at all. This is all just  

. Bu sorularım var, ancak bu konuda hiç sohbet etmedik. Bunların hepsi sadece

spontaneous. Dan: 

spontane. Dan:

Going in fresh. Vanessa: 

Yeni giriyor. Vanessa:

Yeah, just off the cuff. So I don't know what's  going to happen. I hope it will be interesting and  

Evet, hemen hemen. Yani ne olacağını bilmiyorum. Umarım ilginç ve

useful to you, but if there's any vocabulary or  anything that might be new for you, you can click  

sizin için yararlı olur, ancak herhangi bir kelime veya sizin için yeni olabilecek herhangi bir şey varsa

CC and view the full subtitles. All right. Are  you ready to get started with the first category,  

CC'ye tıklayıp tüm altyazıları görüntüleyebilirsiniz. Elbette. İlk kategori olan hamilelikle başlamaya hazır mısınız

pregnancy? Dan: 

? Dan:

I'm so ready. Vanessa: 

Çok hazırım. Vanessa:

Okay. Well, I got a big old belly that's ready to  talk about pregnancy. Let's talk about the first  

Tamam. Hamilelik hakkında konuşmaya hazır koca koca bir göbeğim var .

question, which comes from Olga. Dan: 

Olga'dan gelen ilk soru hakkında konuşalım. Dan:

Olga. Vanessa: 

Well, you might or might not know that we  have a name for our baby. First of all,  

Olga. Vanessa: Bebeğimize bir isim

verdiğimizi biliyor veya bilmiyor olabilirsiniz . Öncelikle,

is our baby a boy or a girl? Dan: 

bebeğimiz kız mı erkek mi? Dan:

She's a girl. Vanessa: 

O bir kız. Vanessa:

Yes. So we have a five-year-old boy, a  three-year-old boy, and now we're going to have  

Evet. Beş yaşında, üç yaşında bir erkek çocuğumuz var ve şimdi

a third child who's a girl. Very exciting. Dan: 

üçüncü bir kız çocuğumuz olacak. Çok heyecan verici. Dan:

Yay. Vanessa: 

And she has a name. Dan: 

Yaşasın. Vanessa:

Ve onun bir adı var. Dan:

Yes. What is it? Vanessa: 

Evet. Nedir? Vanessa:

Well, Olga's question is about that. Dan: 

Olga'nın sorusu bununla ilgili. Dan:

Oh. Vanessa: 

Ah. Vanessa:

She says, I love the name you chose, Matilda. Dan: 

Seçtiğin isme bayıldım Matilda diyor. Dan:

Matilda. Vanessa: 

Matilda. Vanessa:

She said Matilda is my favorite Roald Dahl  book for children. Did you have any specific  

Matilda'nın çocuklar için en sevdiğim Roald Dahl kitabı olduğunu söyledi .

inspiration when choosing this beautiful name?  Thank you, Olga. So yeah, what do you think? Did  

Bu güzel adı seçerken özel bir ilham aldınız mı? Teşekkürler Olga. Yani evet, ne düşünüyorsun?

we have any inspiration for choosing this name? Dan: 

Bu adı seçerken ilham aldık mı? Dan:

No, not really. I don't know if you did, but so  my process was to look at the most popular names,  

Hayır, gerçekten değil. Yaptınız mı bilmiyorum ama benim sürecim temelde en popüler isimlere,

the top 1000, basically. Vanessa: 

ilk 1000'e bakmaktı. Vanessa:

1000? Dan: 

Yes. I scrolled through all of them and I just  wrote down the ones that I liked. And I saw  

1000 mi? Dan:

Evet. Hepsini gözden geçirdim ve beğendiklerimi yazdım.

Matilda and I thought, "Hmm, that's a pretty  cool name, but I don't think Vanessa will like  

Matilda'yı gördüm ve "Hmm, bu oldukça havalı bir isim ama Vanessa'nın bundan hoşlanacağını sanmıyorum

it." So I wrote down, I don't know, 25 names and  that Vanessa does the same thing and she writes  

" diye düşündüm. Ben de, bilmiyorum, 25 isim yazdım ve Vanessa da aynı şeyi yapıyor ve

down two names. Vanessa: 

iki isim yazıyor. Vanessa:

I said no to a lot of names. Dan: 

Pek çok isme hayır dedim. Dan:

She wrote down two names. One was  Louise and the other one was Matilda. 

İki isim yazdı. Biri Louise, diğeri ise Matilda'ydı.

Vanessa: Yep. 

Dan: And I was like,  

Vanessa: Evet.

Dan: Ben de

"Matilda, really?" Vanessa: 

"Matilda, gerçekten mi?" Vanessa:

Yeah. Dan: 

Evet. Dan:

And I was like, "Why?" And I don't even know if  you had a good answer. Well, I mean, there is no  

Ben de "Neden?" Ve iyi bir cevabınız olup olmadığını bile bilmiyorum. Demek istediğim,

good answer. What is your answer? Because- Vanessa: 

iyi bir cevap yok. Cevabınız nedir? Çünkü- Vanessa:

I don't know. Dan: 

I didn't even decide it. Vanessa: 

Bilmiyorum. Dan: Buna ben

karar vermedim bile. Vanessa:

I think what sold me on the name was not so much  the full name, but I really like the nickname,  

Sanırım bu ad konusunda beni satan şey tam ad değildi, ancak takma adı   gerçekten beğendim,

which is Tilly. I think Matilda  in English, it sounds very strong.  

yani Tilly. Bence Matilda İngilizce'de kulağa çok güçlü geliyor.

It's not an extremely feminine name, but I feel  like the nickname Tilly is very cute. This is  

Çok kadınsı bir isim değil ama Tilly takma adının çok şirin olduğunu düşünüyorum. Bu

a absolutely unknown in the US. It  is so unusual in the US. But it's- 

ABD'de kesinlikle bilinmeyen bir durumdur. ABD'de çok sıra dışı. Ama bu-

Dan: To be called Matilda. 

Dan: Matilda olarak adlandırılacak.

Vanessa: To be called Matilda or Tilly. I think  

Vanessa: Matilda veya Tilly olarak adlandırılacak. Sanırım

in the US on those lists, it was like... Dan: 

ABD'de bu listelerde şöyle bir şey vardı... Dan:

It's in 400s. Vanessa: 

400'lerde. Vanessa:

Number, 400. It was not popular at all. But in  the UK, Australia, a bunch of Nordic countries,  

Numara, 400. Hiç popüler değildi. Ancak Birleşik Krallık'ta, Avustralya'da, bir grup İskandinav ülkesinde

it was top 20. I was so surprised. So I don't know  why the US is lagging behind, but we are here- 

ilk 20'deydi. Çok şaşırdım. Bu yüzden ABD'nin neden geride kaldığını bilmiyorum ama biz buradayız-

Dan: We always are. 

Dan: Biz her zaman buradayız.

Vanessa: Bring back Matilda and it's a old-fashioned name,  

Vanessa: Matilda'yı geri getirin, bu eski moda bir isim

and our other kids' names are old-fashioned names. Dan: 

ve diğer çocuklarımızın isimleri de eski moda isimler. Dan:

Yeah. It definitely fits in with the other names. Vanessa: 

Evet. Kesinlikle diğer isimlerle uyumludur. Vanessa:

Theodore, Frederick, Matilda. And each name has a  shortened version, Theo, Freddie Tilly. So it fit  

Theodore, Frederick, Matilda. Ve her ismin kısaltılmış bir versiyonu vardır: Theo, Freddie Tilly. Yani

the theme of our family. Dan: 

ailemizin temasına uyuyor. Dan:

We like to have big, bold names and then we  chop them up into smaller names that sound cute?  

Büyük, cesur isimlere sahip olmayı seviyoruz ve sonra onları sevimli görünen daha küçük isimlere bölüyoruz, öyle mi?

Although I think I might call her Matilda a lot. Vanessa: 

Yine de ona Matilda diyebileceğimi düşünüyorum. Vanessa:

Yeah. We've been calling her Matilda so far. Dan: 

Evet. Şimdiye kadar ona Matilda adını verdik. Dan:

That that name has grown on me quite a bit  because at first I was like, it's really strong  

Bu ismin bende biraz büyüdüğünü çünkü ilk başta Amerikalılar için gerçekten güçlü gibiydim

to Americans. It sounds really strong, I think. Vanessa: 

. Kulağa gerçekten güçlü geliyor, bence. Vanessa:

Yeah. Dan: 

Although most people we've talked to, they've  been like, "Matilda's so cute. I love it." 

Evet. Dan:

Konuştuğumuz çoğu insan "Matilda çok tatlı. Onu seviyorum" dediler.

Vanessa: Yeah. It's really- 

Dan: We've gotten really  

Vanessa: Evet. Bu gerçekten-

Dan:

good reactions about it, but the more I say it  and the more I hear my kids say it, especially. 

Bununla ilgili gerçekten   güzel tepkiler aldık, ancak bunu ne kadar çok söylersem ve özellikle çocuklarımın daha çok söylediğini duyarsam.

Vanessa: Oh, it's so cute when they say it. 

Vanessa: Ah, söylemeleri çok tatlı.

Dan: Say it when Theo and Freddy say,  

Dan: Theo ve Freddy

"Oh, how's Matilda in there?" It's very cute.  I think I'm just going to call her Matilda. 

"Oh, Matilda orada nasıl?" çok tatlı Sanırım ona Matilda diyeceğim.

Vanessa: Yeah, we'll see. 

Vanessa: Evet, göreceğiz.

Dan: Or actually her middle name is May. So  

Dan: Ya da aslında göbek adı May. Yani

that's actually my grandma's middle name. And so  we decided to take that and call her Matilda May. 

bu aslında büyükannemin ikinci adı. Biz de bunu alıp ona Matilda May adını vermeye karar verdik.

Vanessa: Or Tilly May. 

Vanessa: Veya Tilly May.

Dan: Or Tilly May. Yeah. So I'll probably  

Dan: Veya Tilly May. Evet. Bu yüzden muhtemelen

call her all of those things. Vanessa: 

ona tüm bu şeyleri diyeceğim. Vanessa:

All right. Let's go on to our next question.  Waffa has a question about deciding to have a  

Pekala. Bir sonraki sorumuza geçelim. Waffa'nın üçüncü bir çocuğa sahip olmaya karar vermeyle ilgili bir sorusu var

third child. She said- Dan: 

. Dan:

Oh dear. Vanessa: 

Many families hesitate before deciding to  have a third child. So was it your case,  

Ah canım. Vanessa:

Birçok aile üçüncü bir çocuğa sahip olmaya karar vermeden önce tereddüt eder . Sizin durumunuz bu muydu,   üçüncü bir çocuk

did you have any concerns about deciding to have  a third child? This is a deeper question. Did we  

sahibi olmaya karar verme konusunda herhangi bir endişeniz var mıydı ? Bu daha derin bir soru.

have any concerns about having a third child? Dan: 

Üçüncü bir çocuk sahibi olmakla ilgili endişelerimiz var mıydı? Dan:

Well, yes, for sure. Both of us hesitated quite a  bit. I hesitated less because in my family growing  

Şey, evet, kesinlikle. İkimiz de biraz tereddüt ettik . Daha az tereddüt ettim çünkü büyüyen ailemde

up, there were three of us. So actually it's  exactly the same as my family's going to be.  

üç kişiydik. Yani aslında ailemin olacağıyla tamamen aynı.

So I have one brother and one sister, older  brother, older sister. I'm in the middle. 

Yani bir erkek kardeşim ve bir kız kardeşim, abim, ablam var. Ortadayım.

Vanessa: Younger sister. 

Vanessa: Küçük kız kardeş.

Dan: Younger sister. And so  

Dan: Küçük kız kardeş. Ve bu yüzden, ailede

it just seemed natural to me to have three  kids in the family. And so I was into the  

üç çocuğa sahip olmak bana doğal göründü . Ben de bu

idea. And I would've probably been somewhat  disappointed if we didn't shoot for three. 

fikre kapıldım. Üç için atış yapmasaydık muhtemelen biraz hayal kırıklığına uğrardım.

Vanessa: Sure. Yeah, we talked about that. 

Vanessa: Elbette. Evet, bunun hakkında konuştuk.

Dan: But I would've ultimately  

Dan: Ama nihayetinde

been okay with it because yeah, when you take  out a piece of paper and you start writing down,  

buna razı olurdum çünkü evet, bir parça kağıt alıp yazmaya başladığında,

why do I want a third kid? And you're like,  "I don't even know, this is going to be a lot  

neden üçüncü bir çocuk istiyorum? Ve siz, "Bilmiyorum bile, bu çok

more work and we're going to have to have  a minivan forever and stuff like that." 

daha fazla iş olacak ve sonsuza kadar bir minibüsümüz olmak zorunda kalacak ve bunun gibi şeyler."

Vanessa: And you don't have to deal with  

Vanessa: Ve bununla   iyi başa çıkmak zorunda değilsin

this well, so it's a lot easier for- Dan: 

, bu yüzden senin için çok daha kolay... Dan:

That's another thing altogether. Vanessa: 

Bu tamamen başka bir şey. Vanessa:

The man to say, "Oh sure, let's have three kids."  And for me, I think there is a lot more hesitation  

"Ah tabii, hadi üç çocuğumuz olsun" diyen adam. Ve benim için çok daha fazla tereddüt olduğunu düşünüyorum

and I think rightly so. I want to make sure that  it's a good decision for our family. I definitely  

ve haklı olarak da öyle düşünüyorum. Bunun ailemiz için iyi bir karar olduğundan emin olmak istiyorum. Kesinlikle

hesitate more. And I think that that's very normal  considering I have to be pregnant. I have to give  

daha fazla tereddüt ediyorum. Hamile olmam gerektiğini düşünürsek bunun çok normal olduğunu düşünüyorum. Doğum yapmak zorundayım

birth. I have to breastfeed our child. There's  a lot more duties on me and run this business  

. Çocuğumuzu emzirmek zorundayım. Bu işi yürütmek

and take care of our other children. So there's a  lot of hesitation. But in the end, I think it came  

ve diğer çocuklarımızla ilgilenmek  üzerinde daha çok görev var. Yani çok tereddüt var. Ama sonunda, ya

down to the question of what if we chose not to? Would I feel like I was missing out on the  

yapmamayı seçersek sorusuna gelindiğini düşünüyorum. Bilinmeyeni kaçırıyormuş gibi hisseder miydim

unknown? And I think a lot of women  feel this, that when they have  

? Ve bence pek çok kadın

one kid, maybe they expect that they'll have a  second kid. And then the question of, "Am I done?  

bir çocukları olduğunda belki ikinci bir çocukları olmasını bekliyorlar . Ve sonra "Bitirdim mi?

Am I done having children?" That's a big question.  I think a lot of moms that I know feel that really  

Çocuk sahibi olmayı bitirdim mi?" Bu büyük bir soru. Sanırım tanıdığım birçok anne bunu gerçekten

strongly, am I done? Can I be okay with being  done having children? How do I feel about that?  

güçlü hissediyor, işim bitti mi? Çocuk sahibi olmaktan vazgeçebilir miyim ? Bu konuda ne hissediyorum?

And it's a really tricky question to answer and  very personal. So if you have only two children,  

Yanıtlaması gerçekten zor ve çok kişisel bir soru. Dolayısıyla, yalnızca iki çocuğunuz varsa

that can be okay for your family. Our family's  choice doesn't have to be the same for everyone.  

bu, aileniz için uygun olabilir. Ailemizin seçimi herkes için aynı olmak zorunda değildir.

So yeah, it came down to, well, are we missing  out on something? I don't know. Let's see. 

Yani evet, bir şey mi kaçırıyoruz? Bilmiyorum. Görelim.

Dan: Were you shooting for a girl  

Dan: Hiç bir kız için çekim yapıyor muydun

at all? Did you think about that? Vanessa: 

? Bunun hakkında düşündün mü? Vanessa:

I did not think about the gender because I feel  like when you decide to have a third child,  

Cinsiyet hakkında düşünmedim çünkü üçüncü bir çocuk sahibi olmaya karar verdiğinizde,

especially if you have two of the same gender  like us. We have two boys. You have to want a  

özellikle bizim gibi aynı cinsiyetten iki tane varsa hissediyorum . İki oğlumuz var.

third child because you're going to get a third  child. It can't be about just boy or just girl. 

Üçüncü bir çocuğa sahip olacağınız için üçüncü bir çocuk istemelisiniz . Sadece erkek ya da sadece kız hakkında olamaz.

Dan: Boy or girl. 

Vanessa: For us,  

Dan: Erkek ya da kız.

Vanessa: Bizim için

it was a very great, happy surprise to have a  girl. But I think I would have been just as happy,  

bir kıza sahip olmak çok güzel, mutlu bir sürprizdi . Ama sanırım aynı derecede mutlu olurdum,

less surprised. But I think I would've been just  as happy to have a boy because the idea for us was  

daha az şaşırırdım. Ama sanırım bir erkek çocuğum olduğu için aynı derecede mutlu olurdum çünkü bizim için fikir şuydu:

will this third child complete our family?  Instead of will this girl complete our  

bu üçüncü çocuk ailemizi tamamlayacak mı? Bunun yerine bu kız ailemizi tamamlayacak mı

family? So we'll see what Matilda's  like. I have no idea. I don't know  

? Matilda'nın nasıl biri olduğunu göreceğiz. Hiçbir fikrim yok.

if my idea of this completing our family will  be correct if we made a good decision or not. 

İyi bir karar verip vermediğimizi düşünürsek, bunun ailemizi tamamlayacağına dair fikrimin doğru olup olmayacağını bilmiyorum.

Dan: I think it will. That's just me. 

Dan: Bence olacak. Sadece ben.

Vanessa: Yeah, we try. 

Vanessa: Evet, deniyoruz.

Dan: Cherry on top. 

Vanessa: Try to have some high  

Dan: Üstte kiraz.

Vanessa: Biraz büyük umutlar beslemeye çalışın

hopes. All right. Let's go to the next question.  This question's mainly for me, but you're welcome  

. Elbette. Bir sonraki soruya geçelim. Bu soru esas olarak benim için, ancak

to have any input. Dan: 

herhangi bir görüşte bulunabilirsiniz. Dan:

I'll listen. Vanessa: 

It is from Chelsea and she says, is this pregnancy  different from your pregnancy with the boys?  

Dinleyeceğim. Vanessa:

Chelsea'den ve bu hamilelik sizin erkeklerle hamileliğinizden farklı mı?

Well, you were not pregnant  with any of them, unfortunately. 

Ne yazık ki hiçbirine hamile değildiniz.

Dan: Yes. Very different. 

Dan: Evet. Çok farklı.

Vanessa: I would say this  

Vanessa: Bu

pregnancy is different, but not because she's a  girl. That's my guess. This pregnancy is different  

hamileliğin farklı olduğunu söyleyebilirim ama kız olduğu için değil . Bu benim tahminim. Bu hamilelik farklı

because it's my third pregnancy, and that makes  it a lot harder. So my body hurts more. My belly's  

çünkü benim üçüncü hamileliğim ve bu durumu çok daha zorlaştırıyor. Bu yüzden vücudum daha çok ağrıyor. Karnım

a lot bigger than with them. Just everything  is harder because it's the third pregnancy.  

onlardan çok daha büyük. Üçüncü hamilelik olduğu için her şey daha zor.

I don't know if it's the same for everyone. I know  some people have a very smooth, easy pregnancy.  

Herkeste aynı mı bilmiyorum. Bazı kişilerin çok sorunsuz ve kolay bir hamilelik geçirdiğini biliyorum.

For me, this pregnancy is very difficult  and I'm very ready for it to be finished.  

Benim için bu hamilelik çok zor ve bunun bitmesine çok hazırım.

So that's pretty much it. Dan: 

Yani hemen hemen bu kadar. Dan:

Was the morning sickness about the same though? Vanessa: 

Sabah bulantısı da aşağı yukarı aynı mıydı? Vanessa:

Yeah, I'd say morning sickness, which is when  you feel nauseous during the first trimester.  

Evet, ilk üç aylık dönemde mide bulantısı hissettiğiniz sabah bulantısı derdim.

That was pretty similar. 

Bu oldukça benzerdi.

Dan: Yeah. 

Evet.

Vanessa: I think it's just that everything happened  

Vanessa: Bence her şey

sooner and my body hurts more in general. Dan: 

daha erken oldu ve genel olarak vücudum daha çok ağrıyor. Dan:

I have noted that with every child,  she complains about her body earlier. 

Her çocuğun vücudundan daha önce şikayet ettiğini fark ettim.

Vanessa: Yes. And I think that that's  

Vanessa: Evet. Ve bunun

very possible. My body is having a  harder time this time, and that's normal.  

çok mümkün olduğunu düşünüyorum. Vücudum bu sefer daha zor durumda ve bu normal.

So yeah, anyway, it's different. It's harder,  but not because she's a girl, I think. All right,  

Yani evet, her neyse, farklı. Daha zor ama bence kız olduğu için değil. Pekala,

let's go to the next question. Now, this was one  of our most asked questions, and sometimes this  

sonraki soruya geçelim. Şimdi, bu en sorduğumuz sorulardan biriydi ve bazen bu

question can be perceived as rude. But because  I asked my students directly to ask me anything,  

soru kaba olarak algılanabilir. Ancak öğrencilerime doğrudan bana herhangi bir şey sormalarını istediğim için,

it's okay that they ask this, but I want  you to be careful when you're talking with  

bunu sormalarında sorun yoktur, ancak

a random person who's pregnant. Do not ask  this, but now it's okay. So for those of  

hamile olan rastgele biriyle konuşurken dikkatli olmanızı istiyorum. Bunu sormayın, ama şimdi sorun yok. Yani

you who asked me this question, it's okay.  The question is, can you guess what it is? 

bana bu soruyu soranlarınız için sorun yok. Soru şu ki, ne olduğunu tahmin edebiliyor musunuz?

Dan: Was she an accident or on purpose? 

Dan: O bir kaza mıydı yoksa kasten mi?

Vanessa: That's it. That's one of the... 

Vanessa: İşte bu. Bu...

Dan: That's the rude way to say it. 

Dan: Bunu söylemenin kaba yolu bu.

Vanessa: Yeah. So Gloria asked us in a very nice way,  

Vanessa: Evet. Gloria bize çok güzel bir şekilde sordu

she said, "Did you plan this baby or was it  a surprise?" Surprise is very positive words. 

,   "Bu bebeği sen mi planladın yoksa sürpriz mi?" dedi. Sürpriz çok olumlu sözlerdir.

Dan: That's a nice way to say it is a surprise. 

Dan: Sürpriz olduğunu söylemenin güzel bir yolu.

Vanessa: So I'd like to explain really quick before  

Vanessa:

we answer this, why it can be considered rude.  And it's not really because it's too personal.  

Bu soruyu yanıtlamadan önce, bunun neden kaba olarak kabul edilebileceğini kısaca açıklamak istiyorum. Ve gerçekten çok kişisel olduğu için değil.

It's more because if you did not plan your  pregnancy and you just got pregnant by accident,  

Daha çok, hamileliğinizi planlamadıysanız ve kazara hamile kaldıysanız,

there's a concern. Maybe for me,  if I got pregnant by accident  

bir endişe vardır. Belki benim için kazara hamile kalırsam

then and someone said, "Is this an accidental  pregnancy?" And I said, "Yes." I might feel like,  

ve birisi "Bu kazara  bir gebelik mi?" Ben de "Evet" dedim.

"Oh, they might think I don't love my child." Dan: 

"Ah, çocuğumu sevmediğimi düşünebilirler." Dan:

It puts you on the spot. Vanessa: 

Sizi olay yerine koyar. Vanessa:

It feels like maybe you don't care about  your child as much as someone who plans  

Çocuğunuzu, hamileliğini planlayan biri kadar önemsemiyormuşsunuz gibi geliyor

their pregnancy. So I think it can make,  especially the mother feel uncomfortable. But  

. Bu yüzden özellikle annenin rahatsız hissetmesine neden olabileceğini düşünüyorum. Ancak

for those of you who asked this to us, no  problem. I allowed you to ask any question. 

bunu bize soranlarınız için sorun yok. Herhangi bir soru sormana izin verdim.

Dan: 

We don't have a problem with it. Vanessa: 

Dan:

Bununla bir sorunumuz yok. Vanessa:

Answer- Dan: 

Especially because- Vanessa: 

Cevap- Dan:

Özellikle çünkü- Vanessa:

Did we plan this baby? Dan: 

Bu bebeği biz mi planladık? Dan:

We always plan all children. You cannot be  married to this woman and not have a plan. 

Her zaman tüm çocukları planlıyoruz. Bu kadınla evli olup bir planınız olmadan olamazsınız.

Vanessa: So generally, I'm very careful about... I know  

Vanessa: Yani genel olarak şu konularda çok dikkatliyimdir... Biliyorum

things could always happen, but I try to be very  careful about planning when we have a baby and  

her zaman olabilir, ancak bir bebeğimiz olduğunda planlama ve

all of those types of things. I think that that's  important for the family unit. It's Important for  

tüm bu tür şeyler konusunda çok  dikkatli olmaya çalışıyorum. Bunun aile birimi için önemli olduğunu düşünüyorum. Benim için Önemli

me. I know that your body and your life is often  unpredictable, but that's just how it went for us.  

. Vücudunuzun ve hayatınızın çoğu zaman tahmin edilemez olduğunu biliyorum, ancak bizim için tam da böyle oldu. Bir

The next category is questions about birth and  around the birth time. So our first question is  

sonraki kategori, doğum ve doğum zamanıyla ilgili sorulardır. İlk sorumuz

from Lucas and he says, "Will you give birth  at home like you did with Theo and Freddie?"  

Lucas'tan geliyor ve " Theo ve Freddie'ye yaptığınız gibi evde doğum yapacak mısınız?"

Quick correction. I gave birth in a birth  center for Theo and Freddie. So it's like  

Hızlı düzeltme. Theo ve Freddie için bir doğum merkezinde doğum yaptım. Yani

a home environment, but they have all of the  emergency supplies. Should your baby need oxygen,  

ev ortamı gibi ama tüm acil durum malzemelerine sahipler. Bebeğinizin oksijene ihtiyacı varsa,

if you hemorrhage and you can't stop bleeding,  they can help you with all of that. And it's  

kanamanız varsa ve kanamayı durduramıyorsanız, bu konuda size yardımcı olabilirler. Ve

a very comforting environment. It's not the  hospital, but it's beside the hospital. Anyway,  

çok rahatlatıcı bir ortam. Hastane  değil , hastanenin yanında. Her neyse,

it was a beautiful experience. Dan: 

güzel bir deneyimdi. Dan:

Feels like a bedroom. Vanessa: 

Bir yatak odası gibi hissettiriyor. Vanessa:

Yeah, it's like a bedroom, a really  nice hotel room. I feel extremely  

Evet, yatak odası gibi, gerçekten güzel bir otel odası.

lucky that we had that available in our  city, but about a year and a half ago- 

Şehrimizde buna sahip olduğumuz için kendimi son derece şanslı hissediyorum , ancak yaklaşık bir buçuk yıl önce-

Dan: Now we don't. 

Vanessa: The birth center had to close. There was just  

Dan: Şimdi yok.

Vanessa: Doğum merkezi kapanmak zorunda kaldı. Sadece

insurance problems. It was really a big  shame. I know the US doesn't have a good  

sigorta sorunları vardı. Gerçekten büyük bir utançtı. ABD'nin sağlık alanında iyi bir üne sahip olmadığını biliyorum

healthcare reputation, and this is one of the  problems. So the birth center closed down and  

ve sorunlardan biri de bu . Böylece doğum merkezi kapandı ve

I needed to find an alternative. And we had two  options. One was to go to the hospital and one  

bir alternatif bulmam gerekiyordu. Ve iki seçeneğimiz vardı. Biri hastaneye gitmekti ve biri

was to have a home birth because I already  had two very smooth, pretty straightforward- 

evde doğum yapmaktı çünkü zaten iki tane çok sorunsuz, oldukça basit-

Dan: Successful. 

Dan: Başarılı.

Vanessa: Successful, simple births. And I  

Vanessa: Başarılı, basit doğumlar. Ve

feel very lucky about that. I know a lot of people  have scary birth stories, but for me it was really  

bu konuda kendimi çok şanslı hissediyorum. Pek çok insanın korkutucu doğum hikayeleri olduğunu biliyorum, ancak benim için gerçekten

empowering and great, not fun, but certainly a  positive experience, overall. I felt comfortable  

güçlendirici ve harikaydı, eğlenceli değildi ama genel olarak kesinlikle olumlu bir deneyimdi.

not giving birth in the hospital. So I interviewed  a couple midwives who come to your house and help  

Hastanede doğum yapmadığım için kendimi rahat hissettim. Bu yüzden, evinize gelip doğum yaparken size yardımcı olan birkaç ebeyle görüştüm

you as you're giving birth. And we found one that  we really liked. So I've been having appointments  

. Ve gerçekten sevdiğimiz birini bulduk. Bu yüzden

with her. It's just like normal, really. She takes  my blood, she does various tests, all of those  

onunla randevularım var. Gerçekten normal gibi. Kanımı alıyor, çeşitli testler yapıyor, tüm bu

types of things. And when she comes to the house  when I'm in labor, she said she has three gigantic  

tür şeyler. Ve ben doğum sancısı çekerken eve geldiğinde, içinde

bags of all of the emergency supplies and anything  that she might need to help me or the baby.  

tüm acil durum malzemelerinin ve bana veya bebeğe yardım etmek için ihtiyaç duyabileceği her şeyin bulunduğu üç devasa çantası olduğunu söyledi.

And yeah, we'll see what happens. Dan: 

Ve evet, ne olacağını göreceğiz. Dan:

She seems very capable. Vanessa: 

Çok yetenekli görünüyor. Vanessa:

Yeah, very capable, very- Dan: 

Evet, çok yetenekli, çok- Dan:

She's delivered thousands of babies. Vanessa: 

Binlerce bebek doğurdu. Vanessa:

And I think because I've given birth before,  

Ve daha önce doğum yaptığım için   genel olarak

I feel more comfortable with the experience  in general. So yeah, that's what we're  

bu deneyimden  daha rahat olduğumu düşünüyorum . Yani evet, yapacağımız şey bu

going to do. We'll let you know how it turns out.  

. Nasıl sonuçlanacağını size bildireceğiz.

All right, the next question could be more for  both of us. And a lot of people ask this. Carmen,  

Pekala, sıradaki soru ikimiz için de daha fazla olabilir . Ve birçok insan bunu soruyor. Carmen,

Michelle, Evangelina and Ophelia asked, "Do you  think Freddie and Theo will be jealous of their  

Michelle, Evangelina ve Ophelia, " Sence Freddie ve Theo

little sister?" What do you think? Dan: 

küçük kız kardeşlerini kıskanacak mı?" Ne düşünüyorsun? Dan:

I don't think so. No. Vanessa: 

Sanmıyorum. Hayır. Vanessa:

Okay. Dan: 

Tamam. Dan:

I think they're going to be just very excited to  see her and be with her. And I think they won't  

Bence onu görmek ve onunla birlikte olmak için çok heyecanlanacaklar. Ve kıskanmayacaklarını düşünüyorum

be jealous. I think they might get frustrated if  we're doing something with her and they want to  

. Bence onunla bir şey yapıyorsak ve

play with us or talk to us or something. Vanessa: 

bizimle oynamak veya bizimle konuşmak falan isterlerse hayal kırıklığına uğrayabilirler. Vanessa:

That's part of jealousy though. I think  that's how kids can express jealousy in a way. 

Bu da kıskançlığın bir parçası. Bence çocuklar bir şekilde kıskançlıklarını bu şekilde ifade edebilirler.

Dan: Oh, okay. 

Dan: Ah, tamam.

Vanessa: Is extra anger, extra frustration. 

Vanessa: Fazladan öfke, fazladan hüsran.

Dan: They're just like that now  

Dan: Artık tıpkı

anyways. If we're doing something and they want  our attention, they're going to be upset about it.  

böyleler   zaten. Bir şey yapıyorsak ve dikkatimizi çekmek istiyorlarsa buna üzüleceklerdir.

jealousy. I don't think so. Vanessa: 

kıskançlık. Öyle düşünmüyorum. Vanessa:

No, they've think so really positively to other  babies. And whenever we talk about Matilda, it's  

Hayır, diğer bebekler için çok olumlu düşünüyorlar . Ve ne zaman Matilda hakkında konuşsak,

funny because you know how as adults, whenever  we're near babies, your voice goes up like, "Oh,  

komik çünkü bilirsiniz, yetişkinler olarak ne zaman bebeklerin yanında olsak, sesiniz "Ah,

little baby." You create this baby voice.  Our kids do that too. They'll say, "Oh,  

küçük bebeğim" der. Bu bebek sesini sen yarat. Bizim çocuklar da bunu yapıyor. "Ah,

I wonder if Matilda's going to have little cute  fingers." And they have that voice too. So you  

Matilda'nın küçük sevimli parmakları olup olmayacağını merak ediyorum " diyecekler. Ve onlarda da o ses var. Yani

can tell that they are expecting her to be a cute  little play thing. I think it will become harder  

onun küçük sevimli bir oyun olmasını beklediklerini anlayabilirsiniz .

as she gets older and starts grabbing their  things. It's always growing pains. But yeah,  

Yaşlanıp eşyalarını kapmaya başladıkça daha da zorlaşacağını düşünüyorum . Hep büyüme sancıları. Ama evet,

I feel like in general it'll be okay. Dan: 

genel olarak iyi olacak gibi hissediyorum. Dan:

Yeah. And I associate jealousy behavior  with something like hitting the baby because  

Evet. Kıskançlık davranışını bebeğe üzgün oldukları için vurmak gibi bir şeyle ilişkilendiririm

they're upset. Vanessa: 

Aggressive? Dan: 

. Vanessa:

Agresif mi? Dan:

Mommy's holding the baby. I don't  think they're going to be like that. 

Anne bebeği tutuyor. Böyle olacaklarını sanmıyorum.

Vanessa: In general, what I've found is that  

Vanessa: Genel olarak,

having a newborn is okay. Having a three-year-old  is the problem. So I expect that the very age  

yeni doğmuş bir bebek sahibi olmanın sorun olmadığını buldum. Sorun üç yaşında bir çocuğa sahip olmaktır . Bu nedenle, üç

appropriate three-year-old tantrums that our  three-year-old is experiencing now will also  

yaşındaki çocuğumuzun şu anda yaşadığı yaşa uygun üç yaşındaki öfke nöbetlerinin daha

happen later. And it will just be harder for us  because we also will have a small baby to care  

sonra da yaşanacağını umuyorum. Ve bizim için daha zor olacak çünkü bakmamız gereken küçük bir bebeğimiz de olacak

for. So I don't really expect it will be that  much more, but it will just continue and we'll  

. Bu yüzden gerçekten daha fazla olmasını beklemiyorum, ancak devam edecek ve

have more responsibilities, which will make it  trickier for us. So yeah, that's the idea. We'll  

daha fazla sorumluluğumuz olacak, bu da bizim için işleri daha zor hale getirecek. Yani evet, fikir bu.

see. All right, Anna, [inaudible 00:17:27], and  Olindo had a similar type of question. Will you  

Göreceğiz. Pekala, Anna [duyulmuyor 00:17:27] ve Olindo'nun da benzer bir sorusu vardı. O

have some help with the kids after she's  born? Olinda specifically asked about the  

doğduktan sonra çocuklara yardım edecek misiniz ? Olinda,

role of grandparents because he's a grandfather.  So he helps to take care of his grandkids, takes  

büyükbaba olduğu için özellikle büyükanne ve büyükbabanın rolünü sordu. Bu yüzden torunlarına bakmaya yardım ediyor,

them to sports games. And this is specifically  about after birth, but they asked, "Is it normal  

onları spor maçlarına götürüyor. Ve bu özellikle doğum sonrası ile ilgili, ancak sordular, "Bebek doğduktan sonra

to have help with your kids, either paid help or  grandparent help after the baby's born?" So yeah,  

çocuklarınızla ilgili ücretli yardım veya büyükanne veya büyükbaba yardımı almanız normal mi?" Evet,

what will we do? Do we know? Dan: 

ne yapacağız? Biliyormuyuz? Dan:

I believe my mom will be here for a while. Vanessa: 

Annemin bir süre daha burada olacağına inanıyorum. Vanessa:

We'll see how long a while is. Dan: 

Bir sürenin ne kadar uzun olduğunu göreceğiz. Dan:

I don't think this is set in stone yet. Vanessa: 

Bunun henüz kesinleştiğini düşünmüyorum. Vanessa:

It's not. Dan: 

Değil. Dan:

Yeah. Vanessa: 

Evet. Vanessa:

So because we're going to be,  because we have other children,  

Yani olacağımız için, başka çocuklarımız olduğu için,

even if we weren't giving birth at home, even  if it were at a hospital or birth center,  

evde doğum yapmıyor olsak bile, bir hastanede veya doğum merkezinde olsak bile,

you still need someone to take care of your kids  while you're gone. So Dan's mom's going to come  

çocuklarınıza bakacak birine yine de ihtiyacınız var gittin Yani Dan'in annesi

during the birth and probably the next day. With  Theo and Freddy, with Theo, our oldest child,  

doğum sırasında ve muhtemelen ertesi gün gelecek. Theo ve Freddy ile, en büyük çocuğumuz Theo ile

she stayed for two weeks and then with Freddy, she  stayed less time. But in the end, I'm not exactly  

iki hafta kaldı ve ardından Freddy ile daha az kaldı. Ama sonunda,

sure what will happen this time. But we do have  several babysitters who help in our daily lives  

bu sefer tam olarak ne olacağından emin değilim. Ama artık günlük hayatımıza yardımcı olan birkaç bebek bakıcımız var

now so that I can film these videos and do my job- Dan: 

böylece bu videoları çekebilir ve işimi yapabilirim- Dan:

And be sane. Vanessa: 

And be sane. Everyone needs help in their life.  So they will also be coming to be with our oldest  

Ve aklı başında ol. Vanessa:

Ve aklı başında ol. Herkesin hayatında yardıma ihtiyacı vardır. Böylece onlar da en büyük   çocuklarımızın yanına gelecekler

children and we'll be with the baby. So it's  perfect timing because she'll be born at the  

ve biz de bebeğin yanında olacağız. Bu yüzden mükemmel bir zamanlama çünkü

beginning of June. We didn't mention she's  going to be born at the beginning of June. 

Haziran başında doğacak. Haziran başında doğacağından bahsetmedik.

Dan: Oh yeah. 

Vanessa: We don't know when,  

Dan: Ah evet.

Vanessa: Ne zaman olduğunu bilmiyoruz

but sometimes the beginning of June. Dan: 

ama bazen Haziran başı. Dan:

Maybe May. Vanessa: 

And Dan works at a school, so school will be  out, which is perfect because we will both be  

Belki Mayıs. Vanessa:

Ve Dan bir okulda çalışıyor, yani okul boş olacak, ki bu mükemmel çünkü ikimiz de

home all summer. So for me, I feel like we can  care for me and the baby. And then if someone  

tüm yaz boyunca evde olacağız. Bu yüzden bana ve bebeğe bakabileceğimizi hissediyorum. Ve biri

helps to care for Theo and Freddy, that would be  great. Obviously we'll still spend time with them,  

Theo ve Freddy'nin bakımına yardım ederse bu harika olur. Açıkçası onlarla hala zaman geçireceğiz,

but I think I am less worried about someone  caring for the baby. And if you can take  

ama sanırım bebeğe bakan biri için daha az endişeleniyorum . Ve sen

care of me and I take care of her and someone  else takes care of them, we'll be good. Right? 

bana bakabilirsen, ben ona bakarsam ve başkası onlara bakarsa, iyi oluruz. Sağ?

Dan: Right. 

Doğru.

Vanessa: We're basically asking  

Vanessa: Temelde

all of our friends and family to... We don't  really need baby stuff, so we're asking them,  

tüm arkadaşlarımızdan ve ailemizden şunu istiyoruz... Bebek eşyalarına gerçekten ihtiyacımız yok, bu yüzden onlara soruyoruz   "

"If you want to give us something, please give  us food. Please make a meal and we can put it in  

Bize bir şey vermek istiyorsanız, lütfen bize  yiyecek verin. Lütfen bir yemek yapın. yemek ve dondurucumuza koyabiliriz

our freezer." I think that's the perfect gift.  So I think we will be taken care of. I hope.  

." Bence bu mükemmel bir hediye. Bu yüzden ilgileneceğimizi düşünüyorum. Umarım.

Along with the idea of help and getting help,  Sharon and Valentina had an interesting question  

Yardım alma ve yardım alma fikrinin yanı sıra Sharon ve Valentina'nın ilginç bir sorusu   vardı ve

that shows how not American this is. Is it  expensive to have a baby in the US and will you  

bu da bunun ne kadar Amerikalı olmadığını gösteriyor. ABD'de bebek sahibi olmak pahalı mı ve

receive a government subsidy for a newborn baby? That's what I laughed at.  

yeni doğan bir bebek için devlet yardımı alacak mısınız? İşte buna güldüm.

So my first thought, and then you can say  something about this. My first thought was  

İlk düşüncem, sonra bu konuda bir şeyler söyleyebilirsiniz. İlk düşüncem,

if you are already receiving government subsidies,  maybe you are on welfare or you get food stamps  

zaten devlet sübvansiyonu alıyorsanız, belki sosyal yardım alıyorsunuzdur veya yemek kuponu

or something like that. You will receive some  care, some extra subsidy or something to help you  

veya buna benzer bir şey alıyorsunuzdur. Bebek maması veya buna benzer bir şey için ödeme yapmanıza yardımcı olacak bir bakım, biraz ekstra sübvansiyon veya başka bir şey alacaksınız

pay for baby food or something like that. Dan: 

. Dan:

You have to be under a certain income level. Vanessa: 

Belirli bir gelir seviyesinin altında olmanız gerekiyor. Vanessa:

Yeah, if you're already receiving that, you  might get something also for your baby. But for  

Evet, zaten alıyorsanız bebeğiniz için de bir şeyler alabilirsiniz. Ancak

most people, the government doesn't  care if you have a baby or not. 

çoğu insan için, bebek sahibi olup olmamanız devlet umurunda değildir.

Dan: Well, you count them on your taxes  

Dan: Bunları vergilerinize sayarsınız

and you probably pay less taxes. Vanessa: 

ve muhtemelen daha az vergi ödersiniz. Vanessa:

There's a little bit less taxes because you  have... For each child, but it's not much. Yeah,  

Biraz daha az vergi var çünkü ... Her çocuk için, ama fazla değil. Evet,

it's not worth it. Dan: 

The certainly don't give you money. Vanessa: 

buna değmez. Dan:

Size kesinlikle para vermiyorlar. Vanessa:

No. And they don't give... I know some countries- Dan: 

Hayır. Ve vermiyorlar... Bazı ülkeler biliyorum- Dan:

They don't give you a time  off or anything like that. 

Size izin veya benzeri bir şey vermiyorlar.

Vanessa: Yeah, no time off. They won't  

Vanessa: Evet, izin yok. Size

give you a package. I know some countries give a  baby package to every new family and you get...  

bir paket vermezler. Bazı ülkelerin her yeni aileye bir bebek paketi verdiğini biliyorum ve siz de...

It's kind of famous, I think in Norway where they  give you a baby box and the baby box is big enough  

Bu biraz ünlü, sanırım Norveç'te size bir bebek kutusu veriyorlar ve bebek kutusu

to be a crib for a newborn and they have towels  and swaddles and bottles and tons of stuff for a  

yeni doğmuş bir bebek için beşik olacak kadar büyük ve onlar bir bebek için havlular, kundaklar, biberonlar ve tonlarca malzeme var

baby. And I don't know, that would be amazing if  someone wants to send us that. But the government  

. Bilmiyorum, biri bunu bize göndermek isterse harika olur. Ancak hükümet

does not do that. Dan: 

bunu yapmaz. Dan:

No. Our government's more  interested in making bombs. 

Hayır. Hükümetimiz daha bomba yapmakla ilgileniyor.

Vanessa: That's the truth of the matter.  

Vanessa: İşin aslı bu.

So the first question was, is it  expensive to have a baby in the US?  

İlk soru şuydu: ABD'de bebek sahibi olmak pahalı mı?

It depends what you think about money. Dan: 

Para hakkında ne düşündüğünüze bağlı. Dan:

Yeah, it depends on... I don't know. We've just  always really worked into our budget, child stuff.  

Evet, duruma göre değişir... Bilmiyorum. Biz her zaman gerçekten bütçemiz üzerinde çalıştık, çocukça şeyler.

I don't think it's incredibly expensive. Vanessa: 

İnanılmaz pahalı olduğunu düşünmüyorum. Vanessa:

So I know a couple different costs. The first  one is Americans pay health insurance monthly.  

Birkaç farklı maliyet biliyorum. Birincisi, Amerikalılar aylık olarak sağlık sigortası ödüyor.

And that's around... I wouldn't say at the  moment, it's specifically a requirement,  

Ve bu yaklaşık... Şu anda bunun özel bir gereklilik olduğunu söyleyemem,

but almost everybody has some health  insurance. And usually your company,  

ancak neredeyse herkesin bir sağlık sigortası vardır. Ve genellikle şirketiniz,

if you work full-time, will pay 50% of the  healthcare or the health insurance monthly  

tam zamanlı çalışıyorsanız, sağlık veya sağlık sigortası aylık

costs. So if you work for a company, your health  insurance is much cheaper than someone like us. 

maliyetlerinin %50'sini ödeyecektir. Dolayısıyla, bir şirkette çalışıyorsanız sağlık sigortanız bizim gibi birine göre çok daha ucuzdur.

Dan: We're not the best people to  

Dan: Serbest meslek sahibi olduğumuz için sorulacak en iyi kişiler biz değiliz

ask because we're self-employed. Vanessa: 

. Vanessa:

Oh, and you get the short end of the stick.  Let me tell you why. Yeah. You got to pay the  

Oh, ve çubuğun kısa ucunu aldın. Nedenini söyleyeyim. Evet.

full price of health insurance. You have to find  your own health insurance independently. Not fun. 

Sağlık sigortasının   tam bedelini ödemeniz gerekir. Kendi sağlık sigortanızı bağımsız olarak bulmalısınız. Eğlenceli değil.

Dan: It's expensive. Yeah. I mean,  

Pahalı. Evet. Demek istediğim,

America is not known for cheap healthcare. Vanessa: 

Amerika ucuz sağlık hizmetleriyle tanınmaz. Vanessa:

No. Yeah, in general, I would say if you work  for a company, you might pay a hundred dollars  

Hayır. Evet, genel olarak, bir şirkette çalışıyorsanız ayda yüz dolar

a month in health insurance. If you work  for yourself, you might pay between 500 and  

sağlık sigortası ödeyebileceğinizi söyleyebilirim. Kendiniz için çalışıyorsanız,

a thousand dollars per month in health insurance.  So thinking about that, that is part of the cost.  

sağlık sigortası için ayda 500 ila  bin dolar ödeyebilirsiniz. Yani bunu düşünmek, maliyetin bir parçası.

When we went to the birth center and for  this home birth midwife that we're paying,  

Doğum merkezine gittiğimizde ve ödediğimiz bu evde doğum ebesi için

the cost is about $6,000. So our health insurance  we pay a lot for per month. We will get reimbursed  

maliyet yaklaşık 6.000 dolar. Yani sağlık sigortamız için ayda çok para ödüyoruz.

a big chunk of that, over 50% of that, we will  get reimbursed if you have a hospital birth... I  

Bunun büyük bir kısmını geri ödeyeceğiz, bunun %50'sinden fazlası, hastanede doğum yaparsanız geri ödeneceğiz...

know some friends have had a hospital birth, they  had a C-section and they did not have insurance,  

Biliyorum bazı arkadaşlar hastanede doğum yaptı, sezaryen oldular ve olmadılar sigorta,

and it cost $10,000, which is a lot of money. Dan: 

ve maliyeti 10.000 dolardır ki bu çok büyük bir paradır. Dan:

It's less than I would've expected. Vanessa: 

Beklediğimden daha az. Vanessa:

But that's what I thought. Yeah, I  thought it would be like a hundred  

Ama ben de öyle düşünmüştüm. Evet, yüz bin dolar gibi olacağını düşünmüştüm

thousand dollars. Dan: 

. Dan:

Well... Vanessa: 

Şey... Vanessa:

And usually the hospital gives you some kind  of payment plan, so you could pay a hundred  

Ve genellikle hastane size bir tür ödeme planı verir, böylece

dollars every month for the rest of your life  or something like that. So that's the cost that  

hayatınızın geri kalanında her ay yüz   dolar veya buna benzer bir şey ödeyebilirsiniz. Yani   bildiğim maliyet bu

I know. I know some people who have... I don't  know how expensive their insurance is monthly,  

. Bazı insanlar tanıyorum ki... Sigortalarının aylık ne kadar pahalı olduğunu bilmiyorum,

but their whole birth was like $25. But maybe  they're paying $500 a month in insurance. 

ancak tüm doğumları 25 dolar gibiydi. Ama belki sigorta için ayda 500 dolar ödüyorlardır.

Dan: Or more. 

Dan: Ya da daha fazlası.

Vanessa: They're more or more, so it's hard  

Vanessa: Az ya da çok, bu yüzden

to say exactly. It's a very complicated question.  But if you plan on having a baby in the US,  

tam olarak söylemek zor. Bu çok karmaşık bir soru. Ancak ABD'de bebek sahibi olmayı planlıyorsanız

save some money. Save some money, and yeah,  just check with your insurance company. I  

biraz tasarruf edin. Biraz tasarruf edin ve evet, sigorta şirketinize danışın.

know some insurance companies like ours,  you can't start a new insurance company  

Bizimki gibi bazı sigorta şirketleri biliyorum, hamileyseniz yeni bir sigorta şirketi açamazsınız

if you're already pregnant. Okay. Are we ready to move on to  

. Tamam aşkım. Bir sonraki sorumuza   geçmeye hazır mıyız

our next question? Dan: 

I think we should. Vanessa: 

? Dan:

Bence yapmalıyız. Vanessa:

Okay. The next question is also a  new category. We just talked about  

Tamam. Sonraki soru da yeni bir kategoridir. Az önce hamilelik hakkında konuştuk

pregnancy, then we talked about birth and  around the birth time. Next is our life with  

, ardından doğum ve yaklaşık doğum zamanı hakkında konuştuk. Sırada

three children. So we have a lot of people who  asked the same question. Maggie, Amery, Melody,  

üç çocuklu hayatımız var. Dolayısıyla, aynı soruyu soran pek çok kişi var . Maggie, Amery, Melody

and Lizzie all asked, dun, dun, duh. "Do you want  to have another baby after Matilda?" First of all,  

ve Lizzie'nin hepsi sordu, dun, dun, ıhh. " Matilda'dan sonra başka bir bebeğiniz olsun ister misiniz?" Her şeyden önce,

never ask a seven month, eight month pregnant  woman. If she wants another baby, that's okay.  

yedi aylık, sekiz aylık hamile bir kadına asla sormayın . Başka bir bebek istiyorsa, sorun değil.

I'm just saying that as a joke. But yeah. Dan: 

Bunu sadece şaka olarak söylüyorum. Ama evet. Dan:

Don't ask her to her face. Vanessa: 

Yüzüne sorma. Vanessa:

Oh, let's answer together on three. Are you ready? Dan: 

Ah, üçü birlikte cevaplayalım. Hazır mısın? Dan:

Okay. Vanessa: 

Tamam. Vanessa:

Three, two, one. No. Dan: 

Üç, iki, bir. Hayır. Dan:

No. Vanessa: 

Hayır. Vanessa:

So this is it. I think I will do everything in my  power and so will Dan to make sure that this is  

Demek bu kadar. Sanırım elimden gelen her şeyi yapacağım ve bunun bu olduğundan emin olmak için Dan de yapacak

it. Our family is done. Dan: 

. Ailemiz bitti. Dan:

Yeah, three feels perfect to me. I mean,  obviously I grew up with two siblings, so  

Evet, üç bana mükemmel geliyor. Demek istediğim, açıkçası ben iki kardeşle büyüdüm, bu yüzden

it makes sense. And I know it was already quite a  push for you to go with three. So four is a bit... 

mantıklı. Ve biliyorum ki, üç kişiyle devam etmek senin için oldukça zorlayıcıydı. Yani dört biraz...

Vanessa: If we- 

Dan: As close to out of the  

Vanessa: Eğer biz-

Dan:

question as possible. Vanessa: 

Mümkün olduğunca soru   dışı. Vanessa:

So the underlying feature here is if I said in  the future that, "Oh, guess what, we're having a  

Yani buradaki temel özellik, gelecekte "Oh, bil bakalım ne oldu,

fourth baby." You'll know it was not planned. Dan: 

dördüncü bir bebeğimiz oluyor." Planlı olmadığını bileceksin. Dan:

That one is next. Vanessa: 

Sıradaki o. Vanessa:

Yes. So I think three is good.  My baby, my belly and my body  

Evet. Bu yüzden üçün iyi olduğunu düşünüyorum. Bebeğim, karnım ve vücudum

is suffering a lot. So we'll stop it here. Dan: 

çok acı çekiyor. O yüzden burada keseceğiz. Dan:

She can finally recuperate after this. Vanessa: 

Bundan sonra nihayet iyileşebilir. Vanessa:

Yes, it would be great to say, "Okay, now my body  is mine, kind of. I still have at least another  

Evet, "Tamam, şimdi vücudum benim, bir bakıma.

year of taking care of a baby with my body. But  the idea that I can go to the gym, I can work out,  

Vücudumla bir bebeğe bakmak için en az bir yılım daha var. Ama spor salonuna gidebileceğim fikri harika olurdu. , Çalışabilirim,

I can try to repair my body, all of these things,  and that's it. I'm not going to get pregnant again  

Vücudumu, tüm bunları onarmaya çalışabilirim, ve hepsi bu. Tekrar hamile kalmayacağım

and then have to go through all that again. All  right, the next one is also a big question and a  

ve sonra tüm bunları tekrar yaşamak zorunda kalmayacağım. Pekala, bir sonraki de büyük bir soru ve   pek

lot of people asked it, Ella Eleanora, Jeff, Anna  and Claudia all asked, "How in the world will you  

çok kişi sordu, Ella Eleanora, Jeff, Anna ve Claudia sordu: "

arrange your day between your professional duties,  housekeeping, and your three beautiful children?"  

Gününüzü mesleki görevleriniz, temizlik ve üç güzel çocuğunuz arasında nasıl ayarlayacaksınız?"

I don't know. Dan: 

Bilmiyorum Dan:

Lots of... Well, babysitters are pretty key. We  could have a nanny, honestly, but we have good  

Pek çok... Bebek bakıcıları oldukça önemli. Dürüst olmak gerekirse  bir dadımız olabilir, ancak

babysitters already. Vanessa: 

zaten iyi    bebek bakıcılarımız var. Vanessa:

As far as childcare, our oldest will be going  to first grade. He's in kindergarten this year.  

Çocuk bakımı açısından, en büyüğümüz birinci sınıfa gidecek. O anaokuluna gidiyor bu yıl.

He'll be going to first grade. Our second,  he's three, he will be going to preschool  

Birinci sınıfa gidecek. İkincimiz, o üç yaşında, anaokuluna gidecek

and that's nine o'clock to  one o'clock, four days a week.  

ve bu saat dokuzdan bire, haftanın dört günü.

And the baby will be with me and Dan  will be working at our oldest's school. 

Ve bebek benimle olacak ve Dan büyüklerimizin okulunda çalışıyor olacak.

Dan: Our oldest son's school. 

Dan: En büyük oğlumuzun okulu.

Vanessa: So he has the same hours, the same vacations. 

Vanessa: Yani aynı saatlere, aynı tatillere sahip.

Dan: I take him to school, all that. 

Dan: Onu okula götürüyorum, hepsi bu.

Vanessa: You help to commute  

Vanessa: Onun   okula gitmesine yardım ediyorsun

him to school. So that's a good puzzle  piece in our life. As far as childcare,  

. Yani bu, hayatımızda iyi bir yapboz parçası. Çocuk bakımına gelince,

I think the hard time comes when children are  sick. You just have mad chaos no matter what. But  

bence çocuklar hasta olduğunda zor anlar yaşanıyor . Ne olursa olsun çılgın bir kaos içindesin. Ama

so that's for childcare, I feel like when- Dan: 

yani bu çocuk bakımı için, bence ne zaman- Dan:

That's also the time you work. Vanessa: 

Bu aynı zamanda senin çalışma zamanın. Vanessa:

Yeah. When Matilda is young, really young,  she'll nap a lot. And I plan to just  

Evet. Matilda gençken, gerçekten gençken, sık sık kestirir. Ve sadece

lower my standards. I'll still film YouTube  videos. I'll still be active in my business,  

standartlarımı düşürmeyi planlıyorum. YouTube videoları çekmeye devam edeceğim . İşimde hâlâ aktif olacağım,

but I'm not going to be making a ton of new  courses and lots of new stuff over the next year. 

ancak önümüzdeki yıl bir ton yeni kurs ve pek çok yeni şey yapmayacağım.

Dan: She always does that. 

Dan: Bunu her zaman yapar.

Vanessa: I always do, that's  

Vanessa: Her zaman yaparım, bu

true. But I do have a lot of help in my business,  in Speak English with Vanessa. There's about 10  

doğru. Ancak Speak English with Vanessa'da işimde çok yardımcı oluyorum.

or so people who participate in helping make this  business run. Help to edit videos, help to answer- 

Bu işletmenin yürümesine katkıda bulunan yaklaşık 10   kişi var. Videoları düzenlemek için yardım, yanıt için yardım-

Dan: She's got a real team now. 

Dan: Artık gerçek bir ekibi var.

Vanessa: Student questions. All of this, whether  

Vanessa: Öğrenci soruları. Tüm bunlar,

you know it or not, there's a lot of work that  goes into making this run. So it's not just me.  

bilseniz de bilmeseniz de, bu koşuyu yapmak için çok iş var. Yani sadece ben değilim.

And I think that due to other people helping, it  will continue. Right now, I am working very hard  

Ve diğer insanların yardım etmesi nedeniyle bunun devam edeceğini düşünüyorum. Şu anda

to prepare for the next six months. So I would  love to... I'm filming a lot of YouTube videos,  

önümüzdeki altı aya hazırlanmak için çok sıkı çalışıyorum. Bu yüzden çok isterim... Çok sayıda YouTube videosu çekiyorum,

like four months worth of YouTube videos.  I have a lot of things prepared in advance,  

dört aylık YouTube videoları gibi. Önceden hazırlanmış pek çok şeyim var

and a lot of the people who are working for the  business are also preparing for a maternity leave. 

ve işletmede çalışan birçok kişi de doğum iznine hazırlanıyor.

I'm still going to be doing something,  but it's not going to be as busy. And  

Yine de bir şeyler yapacağım, ancak o kadar yoğun olmayacak. Ve

it's a good thing when you get pregnant, you have  nine months to prepare. So I'm using this time to  

hamile kaldığınızda hazırlanmak için dokuz ayınız olması iyi bir şeydir. Bu yüzden bu zamanı

prepare for the business. And I'm sure at some  point Matilda will be taking less naps, she'll  

işe hazırlanmak için kullanıyorum. Ve eminim bir noktada Matilda daha az kestirecek,

be sleeping less, and I'll need to have someone  come a couple mornings a week to watch her so that  

daha az uyuyacak ve haftada birkaç sabah birinin gelip onu izlemesi gerekecek, böylece

I can do my business, which is what we do now. But  I think at the beginning we'll just take it slow,  

işimi yapabilirim, ki bu da ne şimdi yapıyoruz Ama başlangıçta yavaştan alıp

see how it goes. Dan: 

nasıl gittiğini göreceğimizi düşünüyorum. Dan:

We'll have some time, especially early on,  to just be with our family. Build a new  

Özellikle ilk zamanlarda ailemizle birlikte olmak için biraz zamanımız olacak.

relationship with this child, and then  after that we'll have help via babysitters. 

Bu çocukla yeni bir ilişki kurun ve ardından  bebek bakıcıları aracılığıyla yardım alacağız.

Vanessa: Yeah. One of the parts  

Vanessa: Evet. Bunun bir kısmı da

of this is as I said professional duties,  three beautiful children and housekeeping. 

dediğim gibi mesleki görevler, üç güzel çocuk ve ev işleri.

Dan: Oh. 

Ah.

Vanessa: Yeah. That's why we have Dan. 

Vanessa: Evet. Bu yüzden Dan'imiz var.

Dan: Who does that. Yeah,  

right now I'm the housekeeper. Vanessa: 

Dan: Bunu kim yapıyor? Evet,

şu anda hizmetçi benim. Vanessa:

Yeah. So at the moment, Dan  does everything for the house,  

Evet. Yani şu anda Dan ev için her şeyi yapıyor

and that's a halfway through pregnancy into  the future. Who knows? Maybe Dan will always  

ve bu, hamileliğin geleceğe yarısıdır . Kim bilir? Belki Dan her zaman

do all the household chores, probably not. But  I think that's really useful to try to help each  

tüm ev işlerini yapar, muhtemelen yapmaz. Ancak  yapabildiğiniz zaman birbirinize   yardım etmeye çalışmanın gerçekten yararlı olduğunu düşünüyorum

other out when you can. Especially when having  a third child having a business. Both of us are  

. Özellikle üçüncü bir çocuğun bir işi varsa. İkimiz de

working part-time, but also full-time, and there's  a lot going on in our lives. You just need to be  

yarı zamanlı çalışıyoruz ama aynı zamanda tam zamanlı çalışıyoruz ve hayatımızda çok şey oluyor. Sadece

there for each other really. Which- Dan: 

gerçekten birbirinizin   yanında olmanız gerekiyor. Hangi- Dan:

At least we have the robot. Vanessa: 

En azından robotumuz var. Vanessa:

Oh yeah. And we have- Dan: 

Ah evet. Ve elimizde- Dan:

Robo vac, I mean. Vanessa: 

Robo vac, yani. Vanessa:

10 robots who also live in our house and do  everything. Just kidding. Talking about us though.  

Evimizde yaşayan ve her şeyi  yapan 10 robot . Şaka yapıyorum. Bizden bahsediyor ama.

We have one bonus question, but before we get to  the bonus question. Edita has a question about us.  

Bir bonus sorumuz var, ancak bonus soruya gelmeden önce. Edita'nın bizimle ilgili bir sorusu var. Üç çocuğunuz varken birbirinizle

She said, how can you keep up your relationship  with each other when you have three children? 

ilişkinizi nasıl sürdürebilirsiniz dedi.

Dan: We don't know yet. 

Dan: Henüz bilmiyoruz.

Vanessa: No. How do you do it when you  

Vanessa: Hayır.

have one child or two children? Dan: 

Bir veya iki çocuğunuz olduğunda bunu nasıl yaparsınız? Dan:

Well, anytime you have a toddler in the house,  it gets pretty difficult, let's put it that way. 

Evde yürümeye başlayan bir çocuğunuz olduğunda, bu oldukça zorlaşıyor, hadi bu şekilde ifade edelim.

Vanessa: Yeah. I feel like- 

Vanessa: Evet. Ben-

Dan: Because by the end of the day,  

Dan: Çünkü günün sonunda,

you're like, "I'm done." Vanessa: 

"Bitirdim" diyorsun. Vanessa:

I'm so tired. Dan: 

Çok yorgunum. Dan:

We don't have time to work out our problems.  It's like, "Can I just pass out now?" 

Sorunlarımızı çözmek için zamanımız yok. "Artık kendimden geçebilir miyim?" gibi.

Vanessa: Yeah. I think anyone who has kids period  

Vanessa: Evet. Bence çocuk regl dönemi yaşayan herkes, birbirinize enerji bulmak için ilişkinize

realizes that there's a big extra effort that you  have to put into your relationship to just find  

fazladan büyük bir çaba harcamanız gerektiğinin farkındadır

the energy for each other. And I think we try to  do that. We don't always succeed, but yeah. Trying  

. Ve sanırım bunu yapmaya çalışıyoruz. Her zaman başarılı olamayız ama evet.

to find some time for each other is good. Dan: 

Birbirinize biraz zaman ayırmaya çalışmak iyidir. Dan:

A big thing for us is that we have a  couple's therapist that we see every  

Bizim için önemli olan, her

week or every other week or so. And so that  really helps us check in with each other. And  

veya iki haftada bir gördüğümüz bir çift terapistimizin olmasıdır. Bu da birbirimizi kontrol etmemize gerçekten yardımcı oluyor. Ve

having a middle man there really helps being  like, "Hey, how do I really feel right now?" 

orada bir aracıya sahip olmak , "Hey, şu anda gerçekten nasıl hissediyorum?"

Vanessa: So highly recommend talking  

Vanessa: Bu nedenle,

with a couple's therapist for anyone who is in a  relationship. You don't have to be on the brink of  

bir ilişki içinde olan herkes için bir çift terapistiyle görüşmenizi şiddetle tavsiye ederiz .

divorce to go see a therapist. Dan: 

Bir terapiste gitmek için boşanmanın eşiğinde olmanıza gerek yok. Dan: O

You don't have to wait till then. Vanessa: 

zamana kadar beklemek zorunda değilsin. Vanessa:

No. Do not wait till then. I know when we  started meeting with him, we were like, "Yeah,  

Hayır. O zamana kadar bekleme. Onunla görüşmeye başladığımızda "Evet,

our relationship has normal problems, but it's not  disastrous." And it's been so helpful for us. You  

ilişkimizde normal sorunlar var ama bu felaket değil" dedik. Ve bizim için çok yardımcı oldu. Sen

don't have to be- Dan: 

olmana gerek yok... Dan:

It's very eye-opening. Vanessa: 

Çok ufuk açıcı. Vanessa:  Bunu

At the very end of your relationship to do  that. So I think that's been... It's helped  

ilişkinizin en sonunda  yapın . Bence bu...

us to understand each other better. And also  all of these big life changes. It's like a  

Birbirimizi daha iyi anlamamıza yardımcı oldu. Ve ayrıca tüm bu büyük yaşam değişiklikleri. Bir

teacher. You have a teacher guiding you through  that, because I don't know, we don't really live  

öğretmen gibi. Size bu konuda rehberlik eden bir öğretmeniniz var çünkü bilmiyorum

in a culture where you have great-grandparents  and grandparents and parents all living together  

büyük-büyük/büyük-büyük-büyük- ebeveynlerin ,/-///////////////////////////////////////////////////////////

helping with your life a lot and teaching you  about how to do different things. So having  

farklı şeyler yap Bu nedenle

a professional give you some insight and ask  the hard questions. Yeah, that's been really  

bir uzmana sahip olmak size fikir verebilir ve zor soruları sorabilirsiniz. Evet, bu

helpful for us. Dan: 

bizim için gerçekten   yardımcı oldu. Dan:

Yeah. Vanessa: 

So yeah, highly recommend. Dan: 

Evet. Vanessa:

Yani evet, kesinlikle tavsiye ederim. Dan:

We also occasionally go on a date. Vanessa: 

Ayrıca ara sıra bir randevuya çıkarız. Vanessa:

Yeah, I think whenever we get a chance  to go out to lunch or drop the children  

Evet, öğle yemeğine çıkmak veya çocukları

off at Dan's parent's house for a couple  days. We're going to do that next week. 

Dan'in ailesinin evine birkaç günlüğüne bırakmak için bir fırsat bulduğumuzda düşünüyorum . Onu önümüzdeki hafta yapacağız.

Dan: Yes. 

Dan: Evet.

Vanessa: And it feels so  

Vanessa: Ve çok

refreshing. And I think just try to take those  chances when you can. Don't feel guilty about  

ferahlatıcı hissettiriyor. Ve bence elinizden geldiğince bu şansları denemeye çalışın.

enjoying spending time away from your children.  First of all, your children need other people in  

Çocuklarınızdan ayrı vakit geçirmekten keyif aldığınız için kendinizi suçlu hissetmeyin. Her şeyden önce, çocuklarınızın hayatlarında sadece size değil, başka insanlara da ihtiyaçları vardır

their lives, not just you. They need grandparents.  They need babysitters. They need a community, not  

. Dedelere ihtiyaçları var. Bebek bakıcılarına ihtiyaçları var. Bir topluluğa ihtiyaçları var,

just their parents. So it's good for us, but it's  also good for them, I think, too. All right. We  

sadece ebeveynlerine değil. Yani bu bizim için iyi ama aynı zamanda onlar için de iyi bence. Elbette.

have one final question. It is a bonus question. Dan: 

Son bir sorumuz var. Bu bir bonus sorudur. Dan:

Ooh bonus. Vanessa: 

Are you ready? Yes. All right. Well, we've  talked a lot about our experiences and our  

Aaa bonus. Vanessa:

Hazır mısın? Evet. Elbette. Deneyimlerimiz ve hayatlarımız hakkında çok konuştuk

lives. But Ava has a great question. Ava says,  "Do you have any recommendations for someone  

. Ama Ava'nın harika bir sorusu var. Ava, "İlk kez hamile kalan biri için herhangi bir tavsiyen var mı

who's pregnant for the first time?" Well,  we are not the world's foremost experts, but  

?" Pekala, dünyanın önde gelen uzmanları değiliz, ancak

we've gone through this a couple times. Dan: 

bunu birkaç kez yaşadık. Dan:

Yeah. Vanessa: 

What would you say? Dan: 

Evet. Vanessa:

Ne dersin? Dan:

I think you're an expert. Vanessa: 

Bence sen bir uzmansın. Vanessa:

At this point. If you've gone through  pregnancy one time, all of a sudden  

Bu noktada. Bir kez hamile kaldıysanız, birdenbire

you have so much more experience. And  then two times, and then three times. 

çok daha fazla deneyime sahip olursunuz. Ve sonra iki kez ve ardından üç kez.

Dan: Well, does she mean actually  

Dan: Aslında

the pregnancy part or? Vanessa: 

hamilelik kısmını mı kastediyor yoksa? Vanessa:

Yeah, I would say- Dan: 

Evet, derdim ki- Dan:

Because, you're a better person to answer- Vanessa: 

Çünkü, cevap vermek için daha iyi bir insansın- Vanessa:

Pregnancy. The mindset, your relationship, all of  that stuff. I think we could take this question  

Hamilelik. Zihniyet, ilişkiniz, tüm bu şeyler. Bence bu soruyu

in many directions. Dan: 

birçok yönden ele alabiliriz. Dan:

Yeah. Well, I hope that you have time to spend  with your partner for one. I hope the partner  

Evet. Pekala, umarım partnerinizle geçirecek vaktiniz vardır . Umarım iş ortağı

is there. That's pretty key. Having somebody  who's really your support person is extremely  

oradadır. Bu oldukça önemli. Gerçekten destekçiniz olan birine sahip olmak son derece

important. So even if the partner's not in the  picture, then you're going to need somebody. 

önemlidir. Dolayısıyla, ortak resimde olmasa bile birine ihtiyacınız olacak.

Vanessa: Yeah. 

Vanessa: Evet.

Dan: Who's super committed to  

Dan:

being with you during that time. Vanessa: 

Bu süre zarfında sizinle birlikte olmaya kim çok kararlı? Vanessa:

I think that's a good starting place is having...  Well, if you're already pregnant is too late.  

Bence bu iyi bir başlangıç ​​noktası... Halihazırda hamileyseniz çok geç.

But choosing- Dan: 

Ama seçme- Dan:

Let's turn the chapter back a little bit.  Find the right person to get pregnant with. 

Bölümü biraz geri çevirelim. Hamile kalmak için doğru kişiyi bulun.

Vanessa: Choosing someone who you  

Vanessa: Hoşlandığın birini seçmek

like and having kids with them. I know when one  of my friends was thinking about having a baby,  

ve ondan çocuk sahibi olmak. Arkadaşlarımdan biri bebek sahibi olmayı düşündüğünde

she's like, "I just don't know when the right  time is." And I was like, "Yeah, maybe there's  

"Doğru zamanın ne zaman olduğunu bilmiyorum" dediğini biliyorum. Ben de "Evet, belki

some times that are better than other times. But  the biggest question is. Is he the right person?" 

diğer zamanlardan daha iyi olan zamanlar vardır. Ama en büyük soru şu: O doğru kişi mi?

Dan: Yeah. 

Vanessa: Because it's never  

Evet.

Vanessa: Çünkü

going to be a perfect time to get pregnant, but if  you're with the person that you want to be with,  

hamile kalmak için asla mükemmel bir zaman olmayacak ama birlikte olmak istediğin kişiyle birlikteysen

in the end, it will work out. Yes.  Sometimes we'll be harder than others,  

sonunda her şey yoluna girecek. Evet. Bazen diğerlerinden daha zor olacağız,

but I think the first question is who?  And I would say the second thing is  

ama bence ilk soru kim? İkinci olarak şunu söyleyebilirim ki, ilk kez

a lot of people, a lot of women who are pregnant  for the first time, it's very normal. I was like  

hamile kalan birçok insan, birçok kadın için bu çok normal. Ben

this too. Do a lot of research and feel a lot more  anxious about their first child, especially for  

de böyleydim. Çok fazla araştırma yapın ve ilk çocukları için, özellikle

us, compared to number two and number three. It's not that they are neglected,  

bizim için, iki ve üç numaraya kıyasla çok daha endişeli hissedin. İhmal edilmiş olduklarından değil,

it's just you're more realistic about  what your life is going to be like.  

sadece hayatınızın nasıl olacağı konusunda daha gerçekçisiniz . Bu

So I would say talk to other people who have two  or three children or more when you're pregnant  

nedenle, ilk çocuğunuza hamileyken iki veya üç veya daha fazla çocuğu olan diğer insanlarla konuşun derim

with your first child. Because I think it helps to  give some perspective when you're worried about,  

. Çünkü endişe duyduğunuzda biraz perspektif vermenin yardımcı olduğunu düşünüyorum

well, is this type of dish or washing detergent? I  know new mothers sometimes think I need to wash my  

bu tür bir bulaşık veya çamaşır deterjanı mı? Yeni annelerin bazen

baby's clothes and this specific type of soap  or this, those little things that can really  

bebeğimin kıyafetlerini ve bu tür sabunları veya sizi gerçekten strese sokabilecek bu küçük şeyleri yıkamam gerektiğini düşündüklerini biliyorum

stress you out. Talking to someone who's had  more children just chit-chatting with them. Or  

. Daha fazla çocuğu olan biriyle konuşmak, onlarla sohbet etmek. Veya   11 çocuğu olan ebeveynlerin

even if I know there's some great YouTube channels  of parents who have 11 children, don't look at  

harika YouTube kanalları olduğunu bilsem bile ,

the crazy ones. Look at people who seem pretty  normal, still. And it can be really grounding  

çılgın olanlara bakmayın. Hala oldukça normal görünen insanlara bakın . Ve

to see their advice where we are thinking about,  "Oh, okay, we have two boys and then a baby girl." 

"Oh, tamam, iki oğlumuz ve sonra bir kızımız var."

Are they all going to sleep in the same room? What  are they going to do? We have three kids. So we  

Hepsi aynı odada mı yatacaklar? Ne yapacaklar? Üç çocuğumuz var. Dolayısıyla

have a lot of experience. But when you hear about  someone who has six or seven children and you see  

çok fazla deneyime sahibiz. Ancak altı veya yedi çocuğu olan birini duyduğunuzda ve

their life living situations, it helps give  you more perspective. So you feel not anxious  

onların yaşam koşullarını gördüğünüzde, bu size daha fazla perspektif kazandırır. Böylece

about everything. There's some things that are  worth spending a lot of time on, but in general,  

her şey için endişeli   hissetmezsiniz. Çok fazla zaman ayırmaya değer bazı şeyler var, ancak genel olarak

I think that can help give you good perspective.  A little tip that I am just learning now. 

bunun size iyi bir bakış açısı kazandırabileceğini düşünüyorum. Şimdi yeni öğrendiğim küçük bir ipucu.

Dan: Oh, is a little late. 

Dan: Ah, biraz geç oldu.

Vanessa: A little late, but it's not too late yet.  

Vanessa: Biraz geç oldu ama henüz çok geç değil.

There's a very interesting book called The Fourth  Trimester. And a lot of talk when you have a baby  

Dördüncü Üç Ay adlı çok ilginç bir kitap var . Ve bir bebeğiniz olduğunda

is how to take care of the baby. What do you do  with the baby? But a lot of the focus goes off  

bebeğe nasıl bakılacağı çokça konuşulur. Bebekle ne yaparsınız ? Ancak

of you when you're pregnant. It's like, "Oh,  your belly. Oh, the mom, mom, mom." But then  

hamileyken odak noktanızın çoğu kaybolur. "Oh, göbeğin. Oh, anne, anne, anne." Ancak

when you have the baby, a lot of the focus is on  the baby. So this book focuses on how to take care  

bebeğiniz olduğunda, çoğu bebeğe odaklanır . Dolayısıyla bu kitap, kendinize nasıl bakacağınıza odaklanmaktadır

of yourself. And I guess the spoiler is that you  don't take care of yourself. You have other people  

. Ve sanırım asıl spoiler, kendinize bakmamanız.

helping to take care of you, and you set up your- Dan: 

Seninle ilgilenmeye yardım eden başka insanlar var ve sen-- Dan:

You need your pamper people. Vanessa: 

Kendini şımartacak insanlara ihtiyacın var. Vanessa:

Yes. You set up your life so that the first  couple months after birth, you are taken care of  

Evet. Hayatınızı, doğumdan sonraki ilk birkaç ay sizinle ilgilenecek şekilde ayarlarsınız

because it can be a really big shock. It is going  to be a big shock starting your life as a mother.  

çünkü bu gerçekten büyük bir şok olabilir. Hayatınıza bir anne olarak başlamak büyük bir şok olacak.

And so I think this book would be extremely  helpful to a third time mother or a first  

Bu yüzden bu kitabın üçüncü kez anne olacak veya ilk

time mother. To help you be able to be your  best self so that you can come out of the  

kez anne olacak kişiler için son derece yararlı olacağını düşünüyorum.

first three months of having a baby and  you feel stronger. You feel more capable,  

Bebek sahibi olmanızın ilk üç ayından çıkabilmeniz ve kendinizi daha güçlü hissedebilmeniz için en iyi halinize ulaşmanıza yardımcı olmak için. Kendinizi daha yetenekli hissedersiniz

and you feel like ready for starting that new part  of your life. Or I feel like that book would've  

ve hayatınızın yeni bölümüne başlamak için kendinizi hazır hissedersiniz . Ya da o kitabın

been very helpful to me. Maybe you live in a  culture that really takes care of new mothers.  

bana çok yardımcı olacağını düşünüyorum. Belki de yeni annelerle gerçekten ilgilenen bir kültürde yaşıyorsunuz.

We don't. So I think the ideas in this book were  really helpful to me. So anyway, that's my advice. 

yapmıyoruz. Dolayısıyla, bu kitaptaki fikirlerin bana gerçekten yardımcı olduğunu düşünüyorum. Yani her neyse, bu benim tavsiyem.

Dan: I think I have another tip. 

Dan: Sanırım başka bir ipucum var.

Vanessa: Oh, okay. 

Dan: First time mother. Yeah. You  

Vanessa: Ah, tamam.

Dan: İlk kez anne. Evet.

should go to a birth class. Vanessa: 

Bir doğum kursuna gitmelisiniz. Vanessa:

Definitely. Dan: 

Kesinlikle. Dan:

Yeah. Because we went to a class together that- 

Evet. Çünkü birlikte bir sınıfa gittik-

Vanessa: Go together. Yes. 

Vanessa: Birlikte gidin. Evet.

Dan: Make sure you bring your partner,  

Dan: Partnerinizi,   destek kişinizi getirdiğinizden emin olun

your support person. Vanessa: 

. Vanessa:

Yes. Dan: 

And yeah, they just went over all the different  things you can do to not basically freak out and  

Evet. Dan:

Ve evet, temelde çıldırmamak ve

help the person through it. What all the different  signs are during the labor so you're not totally  

kişiye bu konuda yardımcı olmak için yapabileceğiniz tüm farklı  şeylerin üzerinden geçtiler. Doğum eylemi sırasında tüm farklı belirtiler nelerdir, yani tamamen

surprised. And I probably need a refresher last  time with Freddy, our second child, I just read  

şaşırmazsınız. Ve muhtemelen ikinci çocuğumuz Freddy ile geçen sefer bir hatırlatmaya ihtiyacım vardı,

the paper over and I was like, "Oh yeah, those are  the good tips." And so I was more prepared with- 

gazeteyi yeni okudum ve "Ah evet, bunlar iyi ipuçları" dedim.

Vanessa: And he just came so fast that  

Vanessa: Ve o kadar hızlı geldi ki

there's no time to think. Dan: 

düşünecek zaman kalmadı. Dan:

Yeah. But with your first, it will probably take  a lot longer. So it's good to be very prepared,  

Evet. Ancak ilkinizle, muhtemelen çok daha uzun sürecektir. Bu nedenle,

especially the husbands out there, or partners of  various shapes and sizes and forms. Take a birth  

özellikle dışarıdaki kocalar veya çeşitli şekil, boyut ve biçimlerdeki partnerler olmak üzere çok hazırlıklı olmak iyidir.

class with your wife or partner. Vanessa: 

Eşiniz veya partnerinizle bir doğum sınıfına katılın. Vanessa:

Yeah. Dan: 

And yeah, you need to be prepared too. Vanessa: 

Evet. Dan:

Ve evet, senin de hazırlıklı olman gerekiyor. Vanessa:

I think that sets you up for the birth, but it  sets you up for being parents together. Because  

Bence bu sizi doğuma hazırlıyor, ancak birlikte ebeveyn olmaya da hazırlıyor. Çünkü

a lot of moms will have a pregnancy app on their  phone. I remember the first day of that pregnancy  

pek çok annenin telefonunda hamilelik uygulaması olacaktır . O hamileliğin ilk gününü

or the birth class. The teacher asked us, "So  who has a pregnancy app on your phone? All  

veya doğum sınıfını hatırlıyorum. Öğretmen bize, "Peki, kimin telefonunda hamilelik uygulaması var?

of the women raise their hands." And they said,  "Okay guys, which one of you have a pregnancy app  

Tüm kadınlar ellerini kaldırsın" diye sordu. "Tamam çocuklar, hanginizin telefonunda hamilelik uygulaması var

on your phone?" And none of the men raise their  hands? So if you're the one who's not pregnant,  

?" dediler. Ve erkeklerden hiçbiri elini kaldırmıyor mu ? Yani hamile olmayan,

doing a birth class together, or just even having  a day where you go over some birth articles or  

birlikte doğum kursuna giden veya hatta bazı doğum makalelerini gözden geçirdiğiniz veya

watch a couple birth videos together, those types  of things. It sets you up to be partners with your  

birlikte birkaç doğum videosu izlediğiniz bir gün geçirmeyen kişi sizseniz, bu tür şeyler . Sizi bebeğinizle ortak olmaya hazırlar

baby. It's not just the mom's duty. There's a lot  that is on the mom that the mom has to do and the  

. Bu sadece annenin görevi değil. Annenin yapması gereken ve

other person can't do. But in general, that  mindset that you're in this together is really  

diğer kişinin yapamadığı birçok şey vardır. Ancak genel olarak, bu işte birlikte olduğunuza dair zihniyet gerçekten

important. So yeah, that was a good tip. Dan: 

önemlidir. Yani evet, bu iyi bir ipucuydu. Dan:

Thank you. Vanessa: 

Teşekkürler. Vanessa:

Thank you everyone. Well, thank you so  much for asking your pressing questions  

Herkese teşekkürler. Pekala, üçüncü bebeğimiz hakkında acil sorularınızı sorduğunuz için çok teşekkür ederiz

about our third baby. If you enjoyed this  conversation, we did have a conversation  

. Bu sohbeti beğendiyseniz, ben

about polite and rude questions that you  can ask someone who's pregnant when I was  

pregnant with my first child six years ago.  And you can watch that video up here. And  

altı yıl önce ilk çocuğuma hamileyken hamile olan birine sorabileceğiniz kibar ve kaba sorular hakkında bir sohbetimiz olmuştu. Ve o videoyu buradan izleyebilirsiniz. Ve

that will just expand your cultural  knowledge, but also vocabulary about  

bu hem kültürel bilginizi hem de

talking about babies in pregnancy in English.  Well, thank you so much, Dan, for joining me. 

hamilelikte bebekler hakkında İngilizce konuşmakla ilgili kelime dağarcığınızı genişletecektir. Bana katıldığın için çok teşekkür ederim Dan.

Dan: You're welcome. 

Dan: Rica ederim.

Vanessa: I really appreciate it. I hope you enjoyed  

Vanessa: Gerçekten minnettarım. Umarım

our spontaneous conversation. A lot came up a lot  of great vocabulary and ideas, and I hope that you  

spontan sohbetimiz   hoşunuza gitmiştir. Pek çok harika kelime dağarcığı ve fikir ortaya çıktı ve umarım

could expand your English knowledge, like always.  You are welcome to download the free PDF worksheet  

her zaman olduğu gibi İngilizce bilginizi genişletebilirsiniz. Bu görüşmeyle birlikte gelen ücretsiz PDF çalışma sayfasını   indirebilirsiniz

that goes along with this conversation. All of the  vocabulary, ideas, sample sentences, anything that  

. Tüm kelimeleri, fikirleri, örnek cümleleri ve aklınıza gelen her şeyi

came up, you can download in that free worksheet.  It is our gift to you to help you be able to  

bu ücretsiz çalışma sayfasından indirebilirsiniz.

empower yourself with English and birth. Dan: 

Kendinizi İngilizce ve doğumla güçlendirebilmenize yardımcı olmak için size hediyemizdir. Dan:

Yes. Vanessa: 

Well, thanks so much for  learning English with me and Dan. 

Evet. Vanessa:

Ben ve Dan ile İngilizce öğrendiğiniz için çok teşekkürler.

Dan: And me. 

Vanessa: And we'll see you again next Friday for a  

Ve ben.

Vanessa: Gelecek Cuma

new lesson here on my YouTube channel. Bye. Dan: 

YouTube kanalımda yeni bir ders için tekrar görüşürüz. Hoşçakal. Dan:

Bye. Vanessa: 

Hoşçakal. Vanessa:

But wait, do you want more? I recommend  watching this video next. Which is the  

Ama bekleyin, daha fazlasını ister misiniz? Bundan sonra bu videoyu izlemenizi öneririm. Hamile olan birine asla sormamanız gereken

one I just mentioned, where you will learn the  top polite and rude questions that you should  

en kibar ve kaba soruları öğreneceğiniz az önce bahsettiğim soru hangisidir?

never ask someone who's pregnant. Make sure  that you are polite and you are kind to the  

Kibar olduğunuzdan ve çevrenizdeki insanlara karşı nazik olduğunuzdan emin olun

people around you. Watch that video to find  out what they are and I'll see you there.

. Ne olduklarını öğrenmek için o videoyu izleyin, orada görüşürüz.