120 Kitchen Vocabulary Expressions: Advanced English Vocabulary Lesson

Hi.

MERHABA. Ben

I'm Vanessa from SpeakEnglishWithVanessa.com.

SpeakEnglishWithVanessa.com'dan Vanessa.

Today we're going to talk about kitchens.

Bugün mutfaklardan bahsedeceğiz. Hadi

Let's go.

gidelim.

No matter where you live around the world, all houses have something in common.

Dünyanın neresinde yaşarsanız yaşayın, tüm evlerin ortak bir yanı vardır.

They have a kitchen.

Bir mutfakları var.

Maybe your kitchen just has one pan and one burner or maybe you have a huge kitchen with

Belki mutfağınızda sadece bir tava ve bir brülör var ya da belki de

pots and pans passed down from your grandmother.

anneannenizden kalan tencere ve tavaların olduğu kocaman bir mutfağınız var.

Whatever the case may be, there are a lot of varieties of kitchens around the world

Durum ne olursa olsun, dünya çapında birçok mutfak çeşidi vardır

and there's a lot of varieties of kitchens in the US.

ve ABD'de birçok mutfak çeşidi vardır .

So I can't explain all US kitchens, but I can explain my kitchen.

Yani tüm ABD mutfaklarını anlatamam ama kendi mutfağımı anlatabilirim.

So that's what we're going to do.

Yani yapacağımız şey bu.

I'm going to take you on a little tour around my kitchen and explain all of the items that

Sizi mutfağımda küçük bir tura çıkaracağım ve gördüğüm tüm eşyaları

I see, all of the appliances.

, tüm aletleri açıklayacağım.

Maybe there's some things that are different in your country than what are in my house,

Belki sizin ülkenizde benim evimdekinden farklı bazı şeyler vardır,

but it's a good way to expand your vocabulary.

ancak bu, kelime dağarcığınızı genişletmenin iyi bir yoludur.

Because if you spend any time in your kitchen, it's a great chance to just talk about what

Çünkü mutfağınızda zaman geçirirseniz, ne yaptığınız hakkında İngilizce konuşmak için harika bir fırsat

you're doing in English.

.

I'm cooking an egg in my frying pan.

Tavada yumurta pişiriyorum.

I'm using a spatula.

Spatula kullanıyorum.

Talk about what you're doing.

Ne yaptığınız hakkında konuşun.

And I hope that today's lesson will give you the vocabulary to be able to do that.

Ve umarım bugünün dersi size bunu yapabilmeniz için gereken kelimeleri verir.

If you're interested in learning other household words not just the kitchen, you can check

Sadece mutfak değil, diğer ev kelimelerini de öğrenmekle ilgileniyorsanız, önceki dairemde

out this video that I made, 150 Household Items, and expressions, and verbs, in my previous

yaptığım 150 Ev Eşyası, ifadeler ve fiiller adlı bu videoya göz atabilirsiniz

apartment.

.

Now we're in our new house, which is great.

Şimdi yeni evimizdeyiz, bu harika.

Or if you want to learn more about cleaning expressions, because that's something that

Ya da temizlik ifadeleri hakkında daha çok şey öğrenmek istiyorsanız , çünkü bu

we all have to do and you want to describe it in English, I made a video at my mother-in-law's

hepimizin yapması gereken bir şey ve bunu İngilizce anlatmak istiyorsunuz, kayınvalidemin

house using a lot of cleaning expressions.

evinde bir çok temizlik ifadesi kullanarak bir video çektim.

I think there was 70 or 80 of them.

Sanırım 70-80 tane vardı. Kelime dağarcığınızı

You can watch that video up here to expand your vocabulary.

genişletmek için o videoyu buradan izleyebilirsiniz .

Let's start by talking about some common kitchen appliances.

Bazı yaygın mutfak aletleri hakkında konuşarak başlayalım .

One of the most common appliances is the fridge.

En yaygın kullanılan cihazlardan biri de buzdolabıdır.

Or you can say refrigerator, but this is a pretty big word so we often cut it down and

Veya buzdolabı diyebilirsiniz, ama bu oldukça büyük bir kelime, bu yüzden sık sık onu kesip

just say fridge.

sadece buzdolabı diyoruz.

Good news for you.

Senin için iyi haber.

In the US we have giant fridges.

ABD'de dev buzdolaplarımız var.

I've never been in any other country that had fridges as big as in the US.

ABD'deki kadar büyük buzdolapları olan başka bir ülkede hiç bulunmadım.

Maybe that's kind of typical.

Belki bu biraz tipiktir.

We like to make things super big.

İşleri süper büyütmeyi seviyoruz.

But on the top in my fridge we have the fridge part and on the bottom is the freezer.

Ama benim buzdolabımın üst kısmında buzdolabı kısmı var ve altta dondurucu kısmı var.

We'll take a look at that in just a second.

Birazdan buna bir göz atacağız.

It's pretty typical that in the fridge you have different shelves.

Buzdolabında farklı rafların olması oldukça tipiktir.

It's a little bit bright on my camera.

Kameramda biraz parlak.

I'm sorry.

Üzgünüm.

And then at the bottom we call these vegetable crispers, just a crisper.

Ve en altta bu sebzeliklere sebzelik diyoruz, sadece bir sebzelik.

We don't use that that often but it's the crisper bin.

Bunu çok sık kullanmayız ama daha sebzeliktir.

It's somewhere where you'll put your fresh vegetables, fresh fruit to keep them crisp,

Taze sebzelerinizi, taze meyvelerinizi çıtır çıtır olsun diye koyacağınız bir yerdir

and that is fresh, exactly the way you want them.

ve orası da tam istediğiniz gibi tazedir .

On the bottom of my fridge is the freezer.

Buzdolabımın alt kısmında dondurucu var.

Sometimes the freezer will be kind of split in half and will be on one side or the other

Bazen dondurucu ikiye bölünecek ve bir tarafta veya diğerinde olacak

but mine is a top and bottom type of deal.

ama benimki üst ve alt anlaşma türü.

So on the bottom is the freezer, which is where we keep some leftover soup, some frozen

Altta dondurucu var, burada biraz artık çorba, biraz donmuş

vegetables, frozen fruit, ice, ice cream.

sebze, donmuş meyve, buz, dondurma saklıyoruz.

Anything that you want to keep super cold you put in the freezer.

Süper soğuk tutmak istediğiniz her şeyi dondurucuya koyarsınız.

The second most common kitchen appliance is a stove and an oven.

İkinci en yaygın mutfak aleti ocak ve fırındır.

In the US we call the top of this the stove or you might say the stove top.

ABD'de bunun tepesine soba diyoruz ya da soba üstü diyebilirsiniz.

That's where you cook things with pots and pans.

Tencere ve tavalarla bir şeyler pişirdiğin yer burası .

Inside the oven is where you bake things.

Fırının içi, bir şeyler pişirdiğiniz yerdir.

So usually there's a door on the oven and inside here there are some racks.

Yani genellikle fırının üzerinde bir kapı vardır ve burada içeride bazı raflar vardır.

That's what we call these things.

Biz bunlara böyle deriz.

It's a little bit hot in there so I'm not going to grab them, but there are rack.

Orası biraz sıcak o yüzden onları almayacağım ama raflar var.

You might see a recipe that says, "Put this on the bottom rack," or, "Put this on the

"Bunu alt rafa koy" veya "

top rack when you're baking it," and that's referring to those kind of metal shelves inside

Pişirirken bunu üst rafa koy" yazan bir tarif görebilirsiniz ve bu, fırınınızın içindeki bu tür metal raflara atıfta bulunur

your oven.

.

You might here some Americans calling all of this, this whole device, the oven or call

Burada bazı Amerikalılar, bunların hepsine, tüm bu cihaza, fırın veya her

the whole thing the stove instead of separating the top is the stove, inside is the oven.

şeye ocak diyebilir, üst kısım ocak, içi fırın olarak ayırmak yerine ocak diyebilir.

Sometimes we just kind of use one of those words to talk about the whole device, so you

Bazen tüm cihaz hakkında konuşmak için bu kelimelerden birini kullanırız, bu yüzden

might hear that in movies and TV shows.

bunu filmlerde ve TV şovlarında duyabilirsiniz.

It's technically the stove and the oven, but you might kind of interchange those sometimes.

Teknik olarak soba ve fırın, ama bazen bunları değiştirebilirsiniz.

Some technical words about the stove top is we have the knobs.

Set üstü ocakla ilgili bazı teknik kelimeler, düğmelere sahip olduğumuzdur.

There are knobs to turn on the stove.

Ocağı yakmak için düğmeler var.

And when you are baking something in here, you need to set the temperature.

Ve burada bir şeyler pişirirken, sıcaklığı ayarlamanız gerekir.

In the US we use Fahrenheit.

ABD'de Fahrenheit kullanıyoruz.

So when I turn on the oven and I click bake, the first temperature is 350 degrees, and

Bu yüzden fırını açıp pişir'i tıkladığımda ilk sıcaklık 350 derece ve

that is in Fahrenheit.

bu da Fahrenheit cinsinden.

If you're cooking in the US, make sure that you know if your recipe is American, if your

ABD'de yemek yapıyorsanız, tarifinizin Amerikan olup olmadığını,

recipe is not from the US, if your stove is using Fahrenheit.

tarifinizin ABD'den olup olmadığını, ocağınızın Fahrenheit kullanıp kullanmadığını bildiğinizden emin olun.

I've never seen a stove in the US that didn't use Fahrenheit, but I know when I've baked

ABD'de Fahrenheit kullanmayan bir ocak görmedim ama

things in other countries I had to convert everything and it was a little complicated.

başka ülkelerde bir şeyler pişirdiğimde her şeyi dönüştürmek zorunda kaldığımı ve biraz karmaşık olduğunu biliyorum.

So don't mess up your food.

Bu yüzden yemeğinizi mahvetmeyin.

Just check on the temperature.

Sadece sıcaklığı kontrol et.

Check on what you're using for the recipe.

Tarif için ne kullandığınızı kontrol edin.

That's all really essential.

Bunların hepsi gerçekten gerekli.

One thing also, above the stove is the microwave.

Bir şey de, ocağın üstünde mikrodalga fırın var.

This is a really typical placement for a microwave in an American kitchen, maybe in your kitchen,

Bu, bir Amerikan mutfağında, belki sizin mutfağınızda

too.

da bir mikrodalga için gerçekten tipik bir yerleşimdir. Ocağın

The reason why they put a microwave above the stove is it's a convenient location.

üstüne mikrodalga koymalarının sebebi, elverişli bir yer olması.

But also, listen to this.

Ama şunu da dinle.

What do you think that whirring sound is?

Sizce bu uğultu sesi nedir?

It's a fan.

Bu bir hayran.

So underneath here there's a fan.

Yani bunun altında bir fan var.

I have a light on as well.

Bende de ışık var.

You can see that light.

O ışığı görebilirsin.

And that fan is going to help to suck up all of the smells, and steam, and anything that

Ve bu vantilatör, tüm kokuları, buharı ve

you're cooking here.

burada pişirdiğiniz her şeyi emmeye yardımcı olacak. Evin geri

It's going to help that not spread out throughout the rest of the house.

kalanına yayılmamasına yardımcı olacak .

So in my old apartment, we didn't have a microwave and there was no fan above our stove.

Yani eski dairemde mikrodalga fırınımız yoktu ve ocağımızın üzerinde vantilatör yoktu. Bu

So whenever we cooked something, our entire house got so hot and it smelled so strongly

yüzden ne zaman bir şey pişirsek, tüm evimiz o kadar ısınırdı ve ne pişiriyorsak o kadar güçlü kokardı

like whatever we were cooking.

.

Sometimes that's good, sometimes that's bad.

Bazen bu iyi, bazen bu kötü.

But, it's really nice to have a fan so that all the smells and all the steam can get sucked

Ancak, tüm kokuların ve tüm buharın

up and the rest of your house isn't completely humid from your cooking.

emilebilmesi ve evinizin geri kalanının yemek pişirmekten tamamen nem almaması için bir vantilatöre sahip olmak gerçekten güzel.

The last common item in an American kitchen is a dishwasher.

Bir Amerikan mutfağındaki en son ortak eşya bulaşık makinesidir.

I love the dishwasher so much.

Bulaşık makinesini çok seviyorum.

In our old apartment, we didn't have a dishwasher and we bought this tabletop dishwasher.

Eski apartmanımızda bulaşık makinemiz yoktu ve bu masa üstü bulaşık makinesini aldık.

It was so amazing.

Çok şaşırtıcıydı. Bulaşıkları

If you live in a place where you're always hand washing dishes, I respect you a lot because

her zaman elde yıkadığınız bir yerde yaşıyorsanız , size çok saygı duyuyorum çünkü

that is tough work, especially when you're cooking a lot.

bu zor bir iş, özellikle de çok yemek yapıyorsanız.

We cook a lot at home.

Evde çok yemek yaparız.

When you have kids, it is not easy to spend time doing the dishes by hand.

Çocuklarınız olduğunda, bulaşıkları elde yıkayarak vakit geçirmek kolay değildir.

So you can do the dishes by hand or you could use a dishwasher.

Böylece bulaşıkları elde yıkayabilir veya bulaşık makinesini kullanabilirsiniz.

Yes, thank you, dishwasher for existing.

Evet, teşekkürler bulaşık makinesi var olduğun için.

So inside the dishwasher there are racks.

Yani bulaşık makinesinin içinde raflar var.

You might recognize that word from the oven.

Bu kelimeyi fırından tanıyabilirsiniz.

Inside the oven there are oven racks and there are racks in here as well.

Fırının içinde fırın rafları var ve burada da raflar var.

Something you might notice is on some dishes, on the bottom ... This one doesn't say it.

Bazı tabaklarda, altta fark edebileceğiniz bir şey var ... Bu öyle demiyor.

It might just say dishwasher safe, but on some dishes they might say top rack safe only.

Sadece bulaşık makinesinde yıkanabilir diyebilir, ancak bazı bulaşıklarda sadece üst rafta yıkanabilir diyebilirler.

For example, we have these cool little bamboo bowls that we use for Theo, our two-year-old,

Örneğin, iki yaşındaki oğlumuz Theo için kullandığımız bu havalı küçük bambu kaselerimiz var

and we use them, too.

ve onları da kullanıyoruz.

There's some plates to go along with it.

Onunla birlikte gidecek bazı tabaklar var.

These are our dirty dishes.

Bunlar bizim kirli bulaşıklarımız.

But when I bought these, it said top rack safe only.

Ama bunları aldığımda sadece üst raf kasası yazıyordu.

That's because there's also a bottom rack.

Çünkü bir de alt raf var.

And this rack usually gets a little bit hotter, and it's going to have a little more pressure.

Ve bu raf genellikle biraz daha ısınır ve biraz daha fazla basınca sahip olur. Yıkadığınız şey için

It's just going to be a little bit more intense for whatever you're washing.

biraz daha yoğun olacak .

So some things might say top rack safe only.

Yani bazı şeyler sadece üst raf kasası diyebilir.

And if I'm not sure, sometimes I just put it on the top rack just to be careful with

Ve eğer emin değilsem, bazen dikkatli olmak için en üst rafa koyuyorum

it.

.

Next, I'd like to just simply go around the kitchen and talk about what's out on the counter,

Sonra, sadece mutfağa gidip tezgahın üzerinde ne olduğu,

the things that are visible, and then we're going to go into the cupboards and into to

görünen şeyler hakkında konuşmak istiyorum ve sonra dolaplara ve

drawers and discuss what's in there.

çekmecelere gidip orada ne olduğunu tartışacağız.

It could be appliances, could be things you eat with.

Aletler olabilir, yemek yediğiniz şeyler olabilir .

It could be food.

Yiyecek olabilir.

Let's start on the counter.

Tezgahtan başlayalım.

So this is the counter.

Yani bu sayaç.

Simple word.

Basit kelime.

Or you might call it the countertop.

Ya da tezgah diyebilirsin.

This is where we prepare food.

Burada yemek hazırlıyoruz.

It's where we set out food.

Yiyecekleri koyduğumuz yer orası.

This countertop is kind of unusual.

Bu tezgah biraz sıra dışı.

Usually you'll see laminate counters, which we'll take a look at over here.

Genellikle burada inceleyeceğimiz laminat tezgahları görürsünüz .

You might be able to see a little bit right here.

Burada biraz görebilirsiniz .

Kind of like a plastic-type surface.

Plastik benzeri bir yüzey gibi.

Or you might see granite countertops.

Veya granit tezgahı görebilirsiniz.

That's stone.

Bu taş.

It's really nice.

Gerçekten güzel.

But this is a wood block.

Ama bu tahta bir blok. Bizden

The family who lived in this house before us, the woman was a professional baker so

önce bu evde yaşayan aile , kadın profesyonel bir fırıncıydı, bu yüzden

she had this wooden block to replace the old countertop and now we get to use it, which

eski tezgahı değiştirmek için bu tahta bloğu aldı ve şimdi onu kullanabiliyoruz ki bu

is pretty cool.

oldukça havalı.

So it's kind of unusual to see a big wooden block like that but usually you'll have a

Bu yüzden böyle büyük bir tahta blok görmek biraz sıra dışı ama genellikle

big counter where you can prepare food.

yemek hazırlayabileceğiniz büyük bir tezgahınız olur.

And this is one is especially big, which is wonderful, because in our old apartment we

Ve bu özellikle büyük, bu harika çünkü eski dairemizde

had a small counter space for preparing food and now we can prepare everything, which is

yemek hazırlamak için küçük bir tezgah alanımız vardı ve şimdi her şeyi hazırlayabiliyoruz ki bu

great.

harika.

The next thing that you'll see on this counter is a fruit stand.

Bu tezgahta göreceğiniz bir sonraki şey bir meyve standı.

We have some fruit hanging out here and some fruit bowls.

Burada asılı duran meyvelerimiz ve meyve kaselerimiz var.

Then, Dan's precious coffee maker.

Ardından, Dan'in değerli kahve makinesi.

If you've been watching my channel for a while, you know that I don't drink coffee but Dan

Kanalımı bir süredir izliyorsanız kahve içmediğimi bilirsiniz ama Dan

loves it.

buna bayılır.

So we'll get to what I have over here.

Yani burada sahip olduğum şeye geleceğiz.

So we have the coffee maker.

Yani kahve makinemiz var.

Your coffee maker might look a little more traditional than this, but this is Dan's special

Kahve makineniz bundan biraz daha geleneksel görünebilir ama bu Dan'in özel

thing.

özelliği.

Then we have the paper towel stand.

Sonra kağıt havlu standımız var.

Sometimes this paper towel stand might be underneath a counter and it kind of attaches

Bazen bu kağıt havluluk bir tezgahın altında olabilir ve bir şekilde

to the bottom of the counter and you can roll it out underneath a shelf, something like

tezgahın altına takılır ve onu bir rafın altına yuvarlayabilirsiniz, bunun gibi bir şey

that, but ours just is a standalone paper towel rack.

, ama bizimki sadece bağımsız bir kağıt havlu askısı.

And at the sink we got a couple other things, so let's go take a look.

Lavaboda birkaç şey daha bulduk, gidip bir bakalım.

This is our sink where we wash things, where we fill up water.

Burası bir şeyler yıkadığımız, su doldurduğumuz lavabomuz.

All of those great things happen.

Bütün bu harika şeyler oluyor.

At most sinks you'll see dish soap.

Çoğu lavaboda bulaşık deterjanı görürsünüz.

It's quite clear.

Bu oldukça açık.

Liquid dish soap.

Sıvı bulaşık deterjanı.

It's easy to understand.

Anlaması kolay. Bulaşıkları elde yıkarken

This is what you're going to use when you're hand washing dishes.

kullanacağın şey bu . Bulaşık makinenize

You do not, do not, want to put dish soap into your dishwasher.

bulaşık deterjanı koymak istemiyorsunuz, istemiyorsunuz .

If you put dish soap, and it usually says something about ... Yes, dish soap for hand

Bulaşık sabunu koyarsanız ve genellikle hakkında bir şeyler söylerse ... Evet, elde

washing dishes that uses biodegradable, bio-based formula, blah, blah, blah.

bulaşık yıkamak için biyolojik olarak parçalanabilen, biyo-bazlı formül kullanan bulaşık sabunu, falan, falan, falan.

So it says hand washing.

Yani el yıkama diyor.

That's your key.

Bu senin anahtarın.

If I put this in my dishwasher, our house would be covered in bubbles.

Bunu bulaşık makineme koyarsam evimiz baloncuklarla kaplanır.

So please don't do this unless you want to have some fun experiment.

Bu yüzden, eğlenceli bir deney yapmak istemiyorsanız lütfen bunu yapmayın .

There is specific soap you put in the dishwasher.

Bulaşık makinesine koyduğunuz özel sabun var.

It might be a little pod like this or it's ... Usually we buy just powder that you put

Bunun gibi küçük bir bölme olabilir ya da ... Genellikle bulaşık makinesine koyduğun tozu alırız

in the dishwasher.

. İçinde

It's a little box that has dish washing soap.

bulaşık sabunu olan küçük bir kutu.

So make sure that you use dishwasher soap.

Bu yüzden bulaşık makinesi sabunu kullandığınızdan emin olun.

It's for washing your dishes in the dishwasher in the right place, and you use this in the

Bulaşıklarınızı bulaşık makinesinde doğru yerde yıkamanız için ve siz de bunu

right place.

doğru yerde kullanıyorsunuz.

Little friendly word of warning.

Küçük dostça bir uyarı sözü. Bu

So usually at the counter, when you're washing dishes, you'll find some kind of towel.

yüzden genellikle tezgâhta bulaşıkları yıkarken bir çeşit havlu bulursun.

We don't use sponges, but you might find a sponge.

Sünger kullanmıyoruz ama sünger bulabilirsiniz.

This is like a reusable, cool little microfiber towel.

Bu yeniden kullanılabilir, havalı küçük bir mikrofiber havlu gibidir.

We have a bunch of these, and that's what we use to hand wash dishes.

Bunlardan bir sürü var ve bulaşıkları elde yıkamak için kullandığımız şey bu.

You might also find ... This is called steel wool.

Ayrıca ... Buna çelik yünü denir.

It's just a little piece of metal mushed up together.

Sadece birbirine ezilmiş küçük bir metal parçası . Tava veya tencerelerdeki

You can use it to kind of scrape some hard spots on pans or pots.

bazı sert noktaları kazımak için kullanabilirsiniz .

You'll also see a faucet.

Ayrıca bir musluk göreceksiniz.

This is the faucet.

Bu musluk.

And hot water, cold water.

Ve sıcak su, soğuk su.

We're so lucky we're living in the 21st century we can just have hot and cold water whenever

21. yüzyılda yaşadığımız için çok şanslıyız, istediğimiz zaman sıcak ve soğuk su içebiliyoruz

we want.

.

It's amazing.

Bu harika.

Our sink also has this cool little thing.

Lavabomuzda da bu harika küçük şey var.

I wonder if this exists in your country.

Bu sizin ülkenizde var mı merak ediyorum.

I'm going to turn on the water, and then I'm going to turn this.

Suyu açacağım ve sonra bunu açacağım.

Whoa.

Vay canına.

Isn't that cool?

Bu harika değil mi?

I'm amazed.

Şaşırdım.

This is just like a little sprayer so you can spray the sink out or you can spray a

Bu tıpkı küçük bir püskürtücü gibidir, böylece lavaboya veya bir

dish.

tabağa püskürtebilirsiniz. Bir

I once played a terrible prank on my dad for April Fools' Day because if ... This has a

keresinde 1 Nisan'da babama korkunç bir şaka yapmıştım çünkü eğer... Bunun

little button on the side, and I put a rubber band around it so it was always pressed.

yanında küçük bir düğme var ve her zaman basılması için etrafına lastik bir bant taktım.

When you turn on the water, usually it comes out here, but if this button is pressed, it

Suyu açtığınızda genellikle buradan çıkar ama bu butona basılırsa

will come out of the sprayer automatically.

otomatik olarak püskürtücüden çıkacaktır. Bu

So I had a rubber band around it.

yüzden etrafında bir lastik bant vardı.

And in the morning, he went to the sink and he turned on the water.

Ve sabah lavaboya gitti ve suyu açtı.

You can imagine what happened.

Ne olduğunu tahmin edebilirsiniz.

It didn't come out here.

Buradan çıkmadı.

It came out here and went ... and sprayed him.

Buraya geldi ve gitti ... ve onu püskürttü.

It was a good prank.

İyi bir şakaydı.

And it was April Fools' Day, so it's all right.

Ve 1 Nisan Şakası Günüydü, yani sorun değil.

But, I thought that was a pretty clever moment when I was in high school, so watch out for

Ama lisedeyken bunun oldukça zekice bir an olduğunu düşündüm , bu yüzden

rubber bands around your sprayer.

püskürtücünüzün etrafındaki lastik bantlara dikkat edin. El

There's also hand soap.

sabunu da var.

This is for your hands.

Bu senin ellerin için.

That's quite obvious.

Bu oldukça açık.

Usually we use liquid hand soap.

Genellikle sıvı el sabunu kullanırız.

You might see people use a bar of soap, but that's pretty unusual.

İnsanların bir kalıp sabun kullandığını görebilirsiniz, ancak bu oldukça sıra dışı.

I am curious in your country if you use bar soap or liquid soap like that.

Ülkenizde kalıp sabun mu yoksa sıvı sabun mu kullanıyorsunuz merak ediyorum.

Let's continue on to the side and see some other things that are on the counter.

Kenardan devam edelim ve tezgahta olan diğer bazı şeyleri görelim.

You might be wondering what this giant metal tub is.

Bu dev metal küvetin ne olduğunu merak ediyor olabilirsiniz .

Well, this not common in most American households, but I'm a water snob and I love clean, pure

Pekala, bu çoğu Amerikan evinde yaygın değildir, ama ben bir su züppesiyim ve temiz, saf

water.

suyu severim.

In the US, it's totally fine to drink tap water.

ABD'de musluk suyu içmek tamamen sorun değil .

That's water that comes from the faucet.

Bu musluktan gelen su.

It's not a problem I'd say 98% of places in the US.

ABD'deki yerlerin %98'ini söyleyebilirim sorun değil .

You can drink the tap water.

Musluk suyunu içebilirsiniz.

And here, you can drink the tap water.

Ve burada musluk suyunu içebilirsiniz.

It's completely fine.

Tamamen iyi.

But I think it tastes very strongly like chlorine and just kind of chemicals.

Ama bence tadı çok güçlü bir şekilde klora ve bir tür kimyasala benziyor.

So we have this water filter, and we use this glass jar, take the tap water, and pour in

Bu su filtremiz var ve bu cam kavanozu kullanıyoruz, musluk suyunu alıyoruz ve

here.

buraya döküyoruz.

It has some huge filters.

Bazı büyük filtreleri var.

This is called like a gravitational long filter device.

Buna yerçekimi uzun filtre cihazı denir.

I forget the technical term for it.

Bunun teknik terimini unuttum.

But, it doesn't filter it automatically.

Ancak, otomatik olarak filtrelemez.

It takes maybe two hours to filter so we're always pouring water in there.

Süzmek belki iki saat sürüyor, bu yüzden oraya her zaman su döküyoruz.

It stores the water down here, and it tastes amazing.

Suyu burada depoluyor ve tadı harika.

So if you ever come to my house, drink some water.

Bu yüzden evime gelirsen, biraz su iç.

All right.

Elbette.

Another part of this counter is ... This is kind of a fancy, fancy-shmancy device, but

Bu tezgahın bir başka parçası da ... Bu biraz gösterişli, gösterişli, yapmacık bir alet, ama

I got for Dan one year for Christmas because he likes to drink sparkling water.

ben Dan'e Noel'de bir yıl aldım çünkü o maden suyu içmeyi seviyor. Bir

I felt like it was a little bit wasteful to buy cans of sparkling water so I bought this

kutu maden suyu almanın biraz savurgan olduğunu hissettim, bu yüzden bu

soda stream device.

soda akış cihazını satın aldım.

It's pretty nifty.

Oldukça şık.

So there's a bottle, a specific bottle, that goes with this machine.

Yani bu makineye uyan bir şişe, belirli bir şişe var .

And you fill the bottle with water.

Ve şişeyi suyla dolduruyorsun.

You put it in here, and it just carbonates the water, so it makes it sparkly.

Buraya koyarsın ve suyu karbonatlar, yani onu ışıltılı yapar.

You can do it as much as you want.

İstediğiniz kadar yapabilirsiniz.

You can use your own water, and it's kind of an endless thing.

Kendi suyunuzu kullanabilirsiniz ve bu sonsuz bir şeydir.

Then when your carbonation device is empty, you can just return it and they recycle it.

Ardından, karbonatlama cihazınız boşaldığında, onu iade edebilirsiniz ve geri dönüştürebilirler.

It's a really cool system.

Gerçekten harika bir sistem.

Anyway, if you drink a lot of sparkling water, check it out.

Her neyse, çok fazla maden suyu içiyorsanız, kontrol edin.

Well, the next thing is a toaster.

Sıradaki şey bir tost makinesi.

You might have this in your house or maybe you don't.

Bu evinizde olabilir veya olmayabilir.

In my other video, 150 Household Items, we had a toaster oven.

Diğer videom olan 150 Ev Eşyası videomuzda tost makinesi fırını yaptık.

That's with a door, and you have to lay everything flat.

Bu bir kapıyla ve her şeyi düz bir şekilde yatırmanız gerekiyor.

You can also use it like an oven.

Fırın gibi de kullanabilirsiniz.

It's kind of like a mini oven.

Bir çeşit mini fırın gibi.

But In this house we decided to get a toaster, just a regular toaster, that has slots at

Ama bu evde bir ekmek kızartma makinesi almaya karar verdik, üst kısmında yuvaları olan sıradan bir ekmek kızartma makinesi

the top.

.

Then we have Dan's coffee grinder, more coffee devices.

Sonra Dan'in kahve öğütücüsü, daha çok kahve aletimiz var.

And here is my section.

Ve işte benim bölümüm.

This is the tea section.

Burası çay bölümü.

I have a lovely teapot, some tea strainers, a couple things of tea right here.

Güzel bir çaydanlığım, birkaç çay süzgecim ve burada birkaç parça çayım var.

I have another drawer that's got lots of fun tea.

Bir sürü eğlenceli çayı olan başka bir çekmecem var .

If you drink tea in your country, I would love to try tea from your country.

Ülkenizde çay içiyorsanız, ülkenizden çayları tatmak isterim.

That's always the thing that I love to try.

Bu her zaman denemeyi sevdiğim şeydir.

I love to try lots of stuff when I travel.

Seyahat ederken pek çok şey denemeyi seviyorum.

But whenever I travel, I love to try the kind of traditional food and also the kinds of

Ama ne zaman seyahat etsem,

tea that people drink around the world.

dünya çapında insanların içtiği geleneksel yemekleri ve çay çeşitlerini denemeyi seviyorum.

So I'm always curious what kind of things that other people drink.

Bu yüzden diğer insanların ne tür şeyler içtiklerini hep merak etmişimdir . Bana göndermek

My PO Box is in the description if you want to send me any.

isterseniz Posta Kutum açıklama kısmında .

All right.

Elbette.

We are back at the stove top.

Ocak başına geri döndük.

But on the stove top there is something I didn't mention, and that's a tea kettle for

Ama ocağın üstünde bahsetmediğim bir şey var ve o da su ısıtmak için bir çaydanlık

heating water.

.

Pretty clear it's for my tea or for something else if you want to just heat up some water.

Çayım için ya da başka bir şey için olduğu çok açık, eğer sadece biraz su ısıtmak istersen. Yeşil çayınızı aşırı ısıtmak istemediğiniz için ne kadar sıcak olduğunu görebilmeniz

Got a cool little thermometer on the top so that you can see how hot it is because you

için tepede soğuk bir küçük termometre var

don't want to overheat your green tea.

.

It must be the perfect temperature.

Mükemmel sıcaklık olmalı.

Maybe some people don't care, but I do.

Belki bazı insanlar umursamıyor ama ben umursuyorum.

And finally, before we go into the cupboards and the drawers, I'd like to end at this piece

Ve son olarak, dolaplara ve çekmecelere geçmeden önce, yemek pişirmek için

of the counter which has some important elements for cooking.

bazı önemli unsurların bulunduğu tezgahın bu bölümünde bitirmek istiyorum .

We have some cutting boards.

Kesme tahtalarımız var.

These are wooden cutting boards that we have here, and this kind of laminate wood cutting

Bunlar burada sahip olduğumuz ahşap kesme tahtaları ve buradaki bu tür laminat ahşap kesme

board here, and some oven mitts.

tahtaları ve bazı fırın eldivenleri.

So this is a flat oven mitt and this is an actual mitt, like a mitten, that you can use

Yani bu düz bir fırın eldiveni ve bu gerçek bir eldiven, eldiven gibi,

to protect your hands.

ellerinizi korumak için kullanabilirsiniz.

On this little tray ... Not everybody has this.

Bu küçük tepside ... Bu herkeste yok .

This is just something that we do for convenience.

Bu sadece rahatlık için yaptığımız bir şey.

We have some common items that we use when we're cooking, like olive oil, or honey, or

Zeytinyağı veya bal veya

salt and paper, or my prenatal vitamin for our baby, some chopsticks, some knives, and

tuz ve kağıt veya bebeğimiz için doğum öncesi vitaminim gibi yemek yaparken kullandığımız bazı ortak öğelerimiz var, biraz yemek çubuğu, biraz bıçak ve

some kitchen scissors.

biraz mutfak makası.

I'm curious if you use scissors in the kitchen.

Mutfakta makas kullanıp kullanmadığınızı merak ediyorum.

We use scissors a lot, but I feel like growing up my parents didn't use scissors that much

Makası çok kullanırız ama büyürken annem ve babam mutfakta makası pek kullanmamış gibi hissediyorum

in the kitchen.

.

So maybe it's kind of a more modern thing.

Yani belki biraz daha modern bir şey.

I'm not sure.

Emin değilim.

Do you use scissors in the kitchen?

Mutfakta makas kullanıyor musunuz?

Next, let's take a look at some of the dry goods, some things in cupboards, some different

Ardından, bazı kuru ürünlere, dolaplardaki bazı şeylere, bazı farklı

appliances, and things that are put away.

cihazlara ve kaldırılan şeylere bir göz atalım.

These shelves are quite high, as you can see.

Bu raflar gördüğünüz gibi oldukça yüksek.

But up here we have some dry goods.

Ama burada biraz kuru malımız var.

Dry goods are any kind of food that doesn't need to be refrigerated.

Kuru mallar, soğutulması gerekmeyen her türlü yiyecektir .

So for us, that's pasta, or couscous, or quinoa, the types of things that don't need to be

Yani bizim için makarna, kuskus veya kinoa, soğutulması gerekmeyen şeyler

refrigerated.

.

We have some alcohol.

Biraz alkolümüz var.

I was actually using that to make some apple cider spiked with rum, not for me, unfortunately,

Bunu aslında rom eklenmiş elma şarabı yapmak için kullanıyordum, ne yazık ki hamile olduğum için benim için değil,

because I'm pregnant, but for our friends for our pumpkin party we had.

balkabağı partimiz için arkadaşlarımız için.

Here is a little bit messy, but it's all right.

Burası biraz dağınık ama sorun değil.

We have cookbooks.

Yemek kitaplarımız var.

A lot of kitchens have cookbooks.

Birçok mutfakta yemek kitabı vardır.

You probably do, too.

Muhtemelen sen de öylesin.

If you have any favorite cookbooks, please recommend them.

Favori yemek kitaplarınız varsa lütfen tavsiye edin.

I always love browsing through cookbooks.

Yemek kitaplarına göz atmayı her zaman sevmişimdir.

And at the end of every year for Christmas I usually buy a new cookbook.

Ve her yılın sonunda Noel için genellikle yeni bir yemek kitabı alırım.

We have just a couple here, but it's always nice to start the year with new recipes and

Burada sadece bir çiftimiz var, ancak yıla yeni tarifler ve

new ideas.

yeni fikirlerle başlamak her zaman güzeldir.

So if you have any recommendations, let me know.

Bu yüzden herhangi bir tavsiyeniz varsa, bana bildirin .

I have some cookbooks.

Yemek kitaplarım var.

This is my personal cookbook.

Bu benim kişisel yemek kitabım.

Not really my recipes but these are just recipes that I have written down in a little notebook.

Aslında benim tariflerim değil ama bunlar sadece küçük bir deftere yazdığım tarifler.

We also have some other ... These are mainly knickknacks, just kind of for display.

Ayrıca başka ürünlerimiz de var ... Bunlar çoğunlukla süs eşyaları, sadece teşhir amaçlı.

It's not really for the kitchen.

Gerçekten mutfak için değil.

But here we have other dry goods.

Ama burada başka kuru mallarımız var.

These dry goods are kind of our snacks goods.

Bu kuruyemişler bir nevi atıştırmalık ürünlerimiz. Bu

So we try to have healthy snacks, especially with a two-year-old who always wants snacks.

nedenle, özellikle her zaman atıştırmalık yemek isteyen iki yaşındaki bir çocukla sağlıklı atıştırmalıklar yemeye çalışıyoruz.

I don't want to give him something unhealthy all the time so we always try to have a lot

Ona her zaman sağlıksız bir şey vermek istemiyorum, bu yüzden her zaman bol

of nuts available.

miktarda fındık bulundurmaya çalışıyoruz.

So in these different jars ... These are usually called mason jars.

Yani bu farklı kavanozlarda ... Bunlara genellikle mason kavanozlar denir.

It's the brand of jar but we use it as just a name of it.

Kavanozun markası ama biz sadece isim olarak kullanıyoruz .

It's a mason jar or you could say it's a glass jar.

Bu bir mason kavanoz ya da cam kavanoz diyebilirsiniz.

It has this type of lid that's kind of two-piece.

Bu tür iki parçalı bir kapağa sahiptir.

It's got two pieces to it.

İçinde iki parça var.

So we usually store different peanuts, cashews, almonds, pistachios, Brazil nuts, popcorn

Bu yüzden genellikle farklı yer fıstığı, kaju fıstığı, badem, antep fıstığı, Brezilya fıstığı,

seeds, or sunflower seeds, or raisins, anything that's kind of a healthy snack we try to put

patlamış mısır tohumları veya ayçekirdeği veya kuru üzüm, bu rafa koymaya çalıştığımız sağlıklı bir atıştırmalık olan her şeyi saklarız

on this shelf.

.

All right.

Elbette.

Let's go back to the kitchen, which is just right here, and we're going to take a look

Hemen burada olan mutfağa geri dönelim ve diğer

inside some of the cupboards to look at some other appliances and things that might be

bazı cihazlara ve saklanmış olabilecek şeylere bakmak için bazı dolapların içine bir göz atacağız

hiding.

. Hemen

Pretty much every kitchen has something that you eat on, right?

hemen her mutfakta yediğiniz bir şeyler vardır , değil mi?

So we have some small plates.

Yani bazı küçük tabaklarımız var.

There's not really a fancy term for these.

Bunlar için gerçekten süslü bir terim yok. Tabaklar olarak adlandırılan

You might have really small plates that are called saucers.

gerçekten küçük tabaklarınız olabilir .

We don't have these, but you can use it to put like a teacup on.

Bunlar bizde yok ama çay fincanı gibi koymak için kullanabilirsiniz.

And it usually has a little rim on the inside, some place where you can safely set your teacup.

Ve genellikle iç tarafında küçük bir kenarı vardır, çay fincanınızı güvenle koyabileceğiniz bir yerde.

This is not a saucer.

Bu bir tabak değil.

This is just a small plate for small portions of food.

Bu, küçük porsiyon yiyecekler için sadece küçük bir tabak .

Then we also have some big plates, some larger plates.

Sonra bazı büyük tabaklarımız da var, bazı daha büyük tabaklarımız.

We do have bowls, but, as you saw, they are dirty.

Kaselerimiz var ama gördüğün gibi kirliler.

All of our bowls are dirty.

Tüm kaselerimiz kirli.

We usually go through bowls really quickly because, especially now, it's a little bit

Genellikle kaseleri çok hızlı bir şekilde gözden geçiriyoruz çünkü, özellikle şimdi,

colder outside so we eat a lot of soup in our house and we finish all of our bowls pretty

dışarısı biraz daha soğuk, bu yüzden evimizde çok fazla çorba yiyoruz ve tüm kaselerimizi oldukça

quickly.

çabuk bitiriyoruz.

So we do have bowls.

Yani kaselerimiz var.

I'm sure you know what bowls are, though, so no problem.

Eminim kaselerin ne olduğunu biliyorsunuzdur, bu yüzden sorun değil.

On this shelf as well we have some mugs, some more mugs in here.

Bu rafta da birkaç kupamız var, burada biraz daha kupa var.

I love mugs.

Kupaları severim.

And some glasses or just some cups.

Ve bazı bardaklar veya sadece birkaç bardak.

You can call this ... It is glass.

Buna ... Cam diyebilirsiniz.

It is made of glass, but you can also call it just a cup.

Camdan yapılmıştır ama sadece bir bardak da diyebilirsiniz. Daha

There's some smaller cups.

küçük bardaklar var.

There's some beer glasses.

Birkaç bira bardağı var. Dan'e

This is the right size for drinking beer according to Dan.

göre bira içmek için doğru beden bu .

I don't know.

Bilmiyorum.

I'm not a big fan of beer.

Ben büyük bir bira hayranı değilim.

But we also have up here a strainer.

Ama burada bir de süzgecimiz var.

Sorry.

Üzgünüm.

I'm a little bit low here because these shelves are really high.

Burada biraz aşağıdayım çünkü bu raflar gerçekten yüksek.

This is a strainer.

Bu bir süzgeç.

We put this in the sink to wash our fruit and vegetables.

Bunu meyve ve sebzelerimizi yıkamak için lavaboya koyuyoruz .

Super handy.

Süper kullanışlı.

You probably have something like that in your kitchen.

Mutfağınızda muhtemelen buna benzer bir şey vardır . El değirmeni gibi

And we just have some other coffee things, like a hand grinder.

başka kahve şeylerimiz de var .

Dan loves grinding coffee by hand, or a pour over for coffee.

Dan, kahveyi elle öğütmeyi veya üzerine kahve dökmeyi sever.

This is kind of the miscellaneous coffee supplies.

Bu, çeşitli kahve malzemeleri türüdür.

There's a French press up there, other little devices.

Yukarıda bir French press var, diğer küçük aletler.

All right.

Elbette.

Let's go to this shelf over here.

Buradaki rafa gidelim.

Okay, I'm just going to sit up on the counter because it's a little bit awkward to film

Tamam, tezgahın üzerine oturacağım çünkü

a high spot and I'm down here and I'm showing this.

yüksek bir noktayı çekmek biraz garip ve buradayım ve bunu gösteriyorum.

So, I'm siting on the counter.

Yani, tezgahın üzerine oturuyorum.

No judging.

Yargılamak yok.

All right.

Elbette.

Up here we have our wine glasses.

Burada şarap kadehlerimiz var.

Your wine glasses might have a stem.

Şarap kadehlerinizin sapı olabilir.

A stem is that part on the bottom.

Bir sap, alttaki kısımdır.

A stem is the word that you use with a flower.

Bir sap, bir çiçek için kullandığınız kelimedir.

There's a flower, and then under the flower is a stem and it looks like that.

Bir çiçek var ve çiçeğin altında bir sap var ve öyle görünüyor.

But, these wine glasses do not have a stem.

Ancak bu şarap bardaklarının sapı yoktur.

We have some little fancy glasses, too.

Bizim de biraz süslü gözlüklerimiz var.

And on this shelf is generally just knickknacks.

Ve bu rafta genellikle sadece biblolar bulunur.

This is a point of contention in our relationship.

Bu, ilişkimizde bir çekişme noktasıdır.

Whenever Dan has a really cool beer glass, he wants to keep it because it looks cool.

Dan gerçekten havalı bir bira bardağına sahip olduğunda, havalı göründüğü için onu saklamak istiyor.

But I feel like when you display too many beer glasses it kind of looks bad.

Ama çok fazla bira bardağı sergilediğin zaman kötü göründüğünü hissediyorum.

Kind of looks like you drink too much alcohol.

Çok fazla alkol alıyorsun gibi görünüyor.

And Dan doesn't drink that much alcohol, but when you display all of it, it's not that

Ve Dan o kadar çok alkol içmez, ama hepsini gösterdiğinde,

great, I think.

bence o kadar da iyi değil.

Anyway, so I'm always secretly recycling them.

Her neyse, bu yüzden onları her zaman gizlice geri dönüştürüyorum.

Shh.

Şşş.

Don't tell him.

Ona söyleme.

Actually, he knows.

Aslında biliyor.

He knows.

O bilir.

Sometimes he'll look up and say, "Hey, where'd that go?

Bazen başını kaldırıp "Hey, bu nereye gitti?

Oh.

Ah.

Okay.

Pekala.

I guess there were too many."

Sanırım çok fazla vardı."

So these are some glasses that Dan thinks are super cool.

Bunlar, Dan'in süper havalı olduğunu düşündüğü bazı gözlükler.

All right.

Elbette.

Now we're going to go around the kitchen drawer by drawer.

Şimdi mutfak çekmecesini çekmece dolaşacağız.

I'm going to pull some things out.

Bazı şeyleri çıkaracağım. Mutfak

You're going to see inside the drawers of kitchen.

çekmecelerinin içini göreceksiniz . O

Not so clean, but maybe yours is not so clean either.

kadar temiz değil ama belki seninki de o kadar temiz değil .

All right.

Elbette.

Inside this drawer there are all of our lids for our pots and pans.

Bu çekmecenin içinde tencere tavalarımızın hepsi için kapaklarımız var .

We haven't looked at our pots and pans yet.

Henüz tencere ve tavalarımıza bakmadık.

We'll take a look at those in a moment.

Bunlara birazdan göz atacağız. Film çekmek için

They're kind of hanging up in an awkward spot to film.

garip bir yerde takılıyorlar .

But we have like a lid rack so that you can hold all of the lids.

Ancak tüm kapakları tutabilmeniz için bir kapak rafımız var .

It's so convenient.

Çok uygun.

I really like having that.

Buna sahip olmayı gerçekten seviyorum.

Down here we have a lot of our baking things.

Burada bir sürü unlu mamulümüz var.

So there's cookie sheets or baking sheets.

Kurabiye kağıtları veya fırın tepsileri var.

You can use these for baking cookies, for baking french fries, whatever you want to

Bunları kurabiye pişirmek için, patates kızartması pişirmek için, ne

cook, baking vegetables.

pişirmek isterseniz, sebze pişirmek için kullanabilirsiniz.

We also have a ... This is technically called a cooling rack.

Ayrıca bir ... Buna teknik olarak soğutma rafı denir.

So you can bake cookies and set them here.

Böylece kurabiyeleri pişirebilir ve buraya yerleştirebilirsiniz.

And because there is some space, it will cool the cookies and they won't get too moist.

Ve biraz boşluk olduğu için kurabiyeler soğuyacak ve fazla ıslanmayacaklar.

It'll cool evenly.

Eşit şekilde soğuyacak.

But I also use this for baking.

Ama bunu pişirme için de kullanıyorum.

It fits on the sheet perfectly.

Levhaya mükemmel şekilde oturur.

I use it when maybe we're baking something that has a lot of grease, like chicken wings,

Tavuk kanadı gibi çok yağlı bir şey pişirirken,

something that has a lot of grease and I don't want my food cooking in the grease.

çok yağlı bir şey pişirirken kullanıyorum ve yemeğimin yağda pişmesini istemiyorum.

I'll put that up here and then the grease will fall down underneath onto the pan.

Bunu buraya koyacağım ve sonra yağ tavaya düşecek.

And it's a little bit healthier and also tastes good for some things to cook it like that.

Ve biraz daha sağlıklı ve ayrıca bazı şeylerin böyle pişirilmesi tadı güzel.

Some other baking items that are under here are different pans for baking different items.

Burada yer alan diğer bazı pişirme malzemeleri, farklı ürünleri pişirmek için kullanılan farklı tavalardır.

So this is a bread pan but we also have different casserole dishes.

Yani bu bir ekmek tavası ama farklı güveç yemeklerimiz de var.

This is a casserole dish.

Bu bir güveç yemeği.

It's pretty common in the US to eat casseroles.

ABD'de güveç yemek oldukça yaygındır.

I don't know if I've ever actually made one myself.

Aslında hiç kendim yaptım mı bilmiyorum .

Maybe that's more of my parent's generation making a casserole.

Belki de bu daha çok ailemin neslinin güveç yapmasıdır.

I don't know.

Bilmiyorum.

Maybe in colder places in the US they make casseroles.

Belki ABD'de daha soğuk yerlerde güveç yapıyorlar.

It's basically just throwing everything in, maybe some potatoes, maybe some paste, some

Temelde her şeyi atıyor, belki biraz patates, belki biraz salça, biraz

cheese, some broccoli, throwing maybe some meat and you just kind of bake it together.

peynir, biraz brokoli, belki biraz et atıyor ve birlikte pişiriyorsunuz.

It's kind of like a strange lasagna if you can imagine this kind of idea.

Bu tür bir fikri hayal edebiliyorsanız, garip bir lazanya gibi.

It's kind of an easy thing to make.

Yapması kolay bir şey.

So this is a casserole dish, but I use it for other things, maybe for brownies or for

Bu bir güveç yemeği ama ben onu başka şeyler için kullanıyorum, belki kek yapmak veya

baking vegetables.

sebze pişirmek için.

I use it for a lot of different things.

Birçok farklı şey için kullanıyorum.

This one is a glass baking dish.

Bu bir cam pişirme kabı.

Some people might actually call it by the brand name.

Bazı insanlar aslında onu marka adıyla arayabilir.

The brand name is Pyrex.

Marka adı Pyrex'tir.

That's a really common brand name for baking items.

Bu, fırın ürünleri için gerçekten yaygın bir marka adıdır .

Sometimes we use that to describe it.

Bazen bunu tarif etmek için kullanırız.

So instead of saying the glass dish we might say the Pyrex dish.

Yani cam tabak yerine Pyrex tabağı diyebiliriz.

Not everyone's going to use that.

Herkes bunu kullanmayacak.

They might just say the glass dish but you might occasionally hear that, and that's just

Sadece cam tabak diyebilirler ama bunu ara sıra duyabilirsiniz ve bu sadece

the brand name being used for the item.

ürün için kullanılan marka adıdır.

Even if it's not that brand name but it's that same idea, it's a glass dish, you might

O marka olmasa da aynı fikir olsa bile, bu bir cam tabak,

hear that used.

kullanıldığını duyabilirsiniz. Bu rafın

Something else that I dug out from the back of this shelf are two silicone muffin tins.

arkasından çıkardığım başka bir şey de iki silikon muffin kalıbı.

Now, you might have ... It's more likely to have metal muffin tins, but I like to make

Şimdi, sahip olabilirsiniz ... Metal kek kalıplarına sahip olma olasılığı daha yüksektir, ancak kek yapmayı severim

muffins and it's really annoying to get them out of the metal muffin tin, and this you

ve onları metal kek kalıbından çıkarmak gerçekten can sıkıcıdır ve bu,

can use less oil on it.

üzerinde daha az yağ kullanabilirsiniz.

It just comes out so easily.

Sadece çok kolay çıkıyor.

It's really great and it lasts for a long time.

Gerçekten harika ve uzun süre gidiyor.

It's very easy to clean.

Temizlemesi çok kolaydır.

So I have these silicone muffin tins.

Bende bu silikon muffin kalıpları var.

You might use that or just something to make muffins with.

Bunu veya sadece kek yapmak için başka bir şey kullanabilirsiniz .

Also in this drawer is a strainer.

Ayrıca bu çekmecede bir süzgeç bulunmaktadır.

Or, this is not a strainer.

Ya da bu bir süzgeç değil.

This is a steamer, a steamer.

Bu bir vapur, bir vapur. Dolaptaki

We already saw the strainer, which was up in the cupboard, and we use that to wash the

süzgeci zaten gördük ve sebzeleri yıkamak için kullanıyoruz

vegetables.

.

This steamer is going to fold up.

Bu vapur katlanacak.

It's supposed to fold up.

Katlanması gerekiyordu.

You can put that in a pan or a pot of steaming water and you can steam broccoli, you can

Bunu bir tavaya veya buharı kaynayan bir tencereye koyabilir ve brokoliyi buharda pişirebilirsiniz,

steam green beans, you can steam vegetables in this really easily, steam shrimp.

yeşil fasulyeyi buharda pişirebilirsiniz, sebzeleri bu suda gerçekten çok kolay buharda pişirebilirsiniz, karides buharda.

I use that for all of these things.

Bunu tüm bu şeyler için kullanıyorum.

I use this steamer basket.

Bu buhar sepetini kullanıyorum.

I think these steamer baskets, maybe they're pretty common around the world, but this folding

Bence bu buharlı sepetler, belki dünya çapında oldukça yaygınlar, ama bu katlanır

metal type, I've had a couple of them and they always fall apart.

metal tip, bende birkaç tane oldu ve her zaman dağılıyorlar.

The little leaves on them always fall off, even if it's a pretty good, brand name steamer

Oldukça iyi bir marka buharlı sepet olsa bile üzerlerindeki küçük yapraklar her zaman düşer

basket.

.

So I'm curious in your country if you use this type of thing and if you have better

Bu yüzden ülkenizde bu tür şeyler kullanıp kullanmadığınızı ve daha

quality ones.

kaliteli olanlara sahip olup olmadığınızı merak ediyorum.

It's cool that it can fold up, but sometimes the little leaves get stuck.

Katlanabilmesi harika ama bazen küçük yapraklar sıkışıyor.

Okay, that worked pretty well.

Tamam, bu oldukça iyi çalıştı.

But maybe it's just because I have a two-year-old.

Ama belki de sadece iki yaşında bir çocuğum olduğu içindir.

He likes to pull them off and then you find them around the house.

Onları çıkarmayı seviyor ve sonra onları evin etrafında buluyorsun.

Not very handy when you have a two-year-old.

İki yaşında bir çocuğunuz olduğunda pek kullanışlı değil.

Next, lets move on from this cabinet and go to these drawers.

Ardından bu dolaptan çıkıp bu çekmecelere geçelim.

A cabinet is going to open like this, like a door, and a drawer, it's a tricky word to

Bir dolap şöyle açılacak, bir kapı gibi ve bir çekmece, söylemesi zor bir kelime,

say, is going to open like this.

böyle açılacak.

Well, let's start at the top.

En baştan başlayalım.

At the top we have silverware.

En üstte gümüş eşyalarımız var.

Some people call this flatware.

Bazı insanlar buna sofra takımı diyor.

It's kind of a restaurant word.

Bir çeşit restoran sözü.

When we're talking about forks, spoons, butter knives, chopsticks, steak knives, children's

Çatal, kaşık, tereyağı bıçağı, yemek çubuğu, biftek bıçağı, çocuk

stuff, when we're talking about these items that you put on the table when you eat, the

eşyaları derken, yemek yerken sofraya koyduğunuz bu eşyalardan bahsederken

most common word is silverware.

en sık akla gelen kelime gümüştür.

It doesn't need to be actually made of silver.

Aslında gümüşten yapılmış olması gerekmez.

Usually they're not because that takes a lot of work to keep up.

Genellikle değiller çünkü buna ayak uydurmak çok iş gerektiriyor.

But we usually call that silverware.

Ama biz buna genellikle gümüş eşya deriz.

At a restaurant, you might hear the restaurant staff say flatware.

Bir restoranda, restoran personelinin sofra takımı dediğini duyabilirsiniz.

Or maybe if you work in a really fancy restaurant or ... Yeah, I don't think I've ever heard

Ya da belki gerçekten şık bir restoranda çalışıyorsanız veya ... Evet,

a family call it flatware at home.

bir ailenin buna evde sofra takımı dediğini hiç duymadım.

I just remember in my home ec class ... Home ec is home economics where you learn about

Ev ec sınıfımda hatırlıyorum ... Ev ec, lisede

baking, and sewing, and all those kinds of things in high school.

fırıncılık, dikiş ve tüm bu tür şeyleri öğrendiğiniz ev ekonomisidir.

In my home ec class, I remember our our home ec teacher said, "In this class you will not

Evde ek dersimde, evde ek öğretmenimizin "Bu derste

call it silverware, you will call it flatware," and everyone kind of laughed a little bit

gümüş eşya demeyeceksin, sofra takımı diyeceksin" dediğini hatırlıyorum ve herkes biraz

like, "Who says that?

gülerek, "Bunu kim söylüyor?

That's so fancy."

süslü."

But in her class we had to call it flatware, but I've never used that term since.

Ama onun sınıfında buna sofra takımı demek zorundaydık ama o zamandan beri bu terimi hiç kullanmadım.

So if you're from the US or you have American friends, I'm curious if you've ever heard

Yani, ABD'den iseniz veya Amerikalı arkadaşlarınız varsa,

flatware in that kind of casual situation.

bu tür gündelik durumlarda sofra takımını hiç duydunuz mu merak ediyorum.

All right.

Elbette. Bir

In the next drawer we have some other helpful items for baking and cooking.

sonraki çekmecede, pişirme ve pişirme için başka yardımcı öğelerimiz var.

This is kind of our random drawer.

Bu bizim rastgele çekmecemiz.

Everyone has stuff like that.

Herkesin böyle şeyleri vardır.

Here we have teaspoons and tablespoons.

Burada çay kaşığı ve yemek kaşığı var.

So as I mentioned, ovens use ... Maybe I didn't mention this but ovens use Fahrenheit in the

Bahsettiğim gibi fırınlar kullanır ... Belki bundan bahsetmedim ama ABD'de fırınlar Fahrenheit kullanıyor

US.

.

And instead of using milliliters, and liters, and these kind of easy measurements, we decided

Ve mililitre ve litre ve bu tür kolay ölçümler kullanmak yerine,

to do things the hard way in the US and use tablespoons, which is this measurement or

ABD'de işleri zor yoldan yapmaya ve yemek kaşığı kullanmaya karar verdik, bu ölçü veya

this one here, this big circle, or teaspoons, which are these.

buradaki, bu büyük daire veya çay kaşığı, bunlar bunlar .

There's various increments, half a teaspoon, a forth of a teaspoon, an eighth of a teaspoon.

Çeşitli artışlar var, yarım çay kaşığı, bir çay kaşığının dörtte biri, bir çay kaşığının sekizde biri.

Yeah.

Evet.

If you're using spices, or salt, or you're baking, that's really essential.

Baharat veya tuz kullanıyorsanız veya fırınlıyorsanız, bu gerçekten çok önemlidir. Çorba

If you're cooking something, like you're making a soup, I just throw stuff in.

yapıyormuşsun gibi bir şey pişiriyorsan , içine bir şeyler atarım.

I don't usually measure it, but that's a personal preference.

Genelde ölçmem ama bu kişisel bir tercih.

We also have some tongs.

Ayrıca bazı maşalarımız var. Mısır kaynatırken mısır gibi

Great for picking up out things when you're cooking them, like corn, when you're boiling

şeyleri pişirirken almak için harika

corn.

.

Great to have this.

Buna sahip olmak harika.

We also have a thermometer.

Termometremiz de var.

This is a meat thermometer.

Bu bir et termometresi.

I guess you could use it for water, too, or for soup, other things, but we usually use

Sanırım su için de kullanabilirsiniz, çorba veya başka şeyler için de ama biz

this for meat.

bunu genellikle et için kullanırız.

On the back of the thermometer it says C/F, and that's Celsius of Fahrenheit.

Termometrenin arkasında C/F yazıyor ve bu Celsius of Fahrenheit.

So if you buy a meat thermometer in the US, make sure that you have the right button clicked.

Bu nedenle, ABD'de bir et termometresi satın alırsanız, doğru düğmeye tıkladığınızdan emin olun.

And if you're thinking about the temperature, what temperature should pork be in Celsius,

Ve sıcaklığı, domuzun Celsius cinsinden hangi sıcaklıkta olması gerektiğini düşünüyorsanız,

make sure that you're showing the Celsius number.

Celsius sayısını gösterdiğinizden emin olun .

I've thought about that a lot because sometimes the wrong one is clicked and in my head I'm

Bunu çok düşündüm çünkü bazen yanlış olan tıklanıyor ve kafamda

thinking the Fahrenheit number but it's showing the Celsius number and it's just mixed up.

Fahrenheit sayısını düşünüyorum ama Celsius sayısını gösteriyor ve sadece karıştırıyor.

So make sure that don't get that wrong, especially with meat.

Bu yüzden, özellikle et söz konusu olduğunda bunu yanlış anlamadığınızdan emin olun .

We also have a meat pounder for pounding chicken, or steak, or whatever you want to get to be

Ayrıca tavuğu, bifteği ya da daha yumuşak olmasını istediğiniz her şeyi dövmek için bir et öğütücümüz var

more tender.

.

You might see this also called a tenderizer.

Bunun yumuşatıcı olarak da adlandırıldığını görebilirsiniz.

It has some knobs on the top, a tenderizer, but it's for pounding meat.

Üst kısmında bazı düğmeler var, yumuşatıcı ama eti dövmek için.

All right.

Elbette. Bir

Let's go to the next drawer.

sonraki çekmeceye geçelim.

In this drawer we have other random thing.

Bu çekmecede rastgele başka bir şeyimiz var.

This is a box of drink accessories.

Bu bir içecek aksesuarları kutusu.

So if you want to make yourself a shot of some alcohol, if you want to open some wine,

Yani kendinize biraz alkol yapmak isterseniz, biraz şarap açmak isterseniz,

we have a wine opener.

bir şarap açacağımız var. Bir

There's also a corkscrew.

de tirbuşon var.

That's this little device is a corkscrew.

İşte bu küçük cihaz bir tirbuşon.

So you need to put that into the cork, turn it, and then you can use the wine opener for

Yani bunu mantarın içine sokmalısın, çevirmelisin ve sonra bunun için şarap açacağını kullanabilirsin

this, or you could ... This is a really old one.

ya da yapabilirsin ... Bu gerçekten eski.

But you could use a bottle opener to open beer or cider, whatever you're drinking out

Ama şişeden ne içiyorsanız, bira veya elma şarabı açmak için bir şişe açacağı kullanabilirsiniz

of the bottle.

.

This is a bottle opener and this is a wine opener.

Bu bir şişe açacağı ve bu bir şarap açacağı.

I also have some wine stoppers because we don't drink that much wine.

Ben de biraz şarap tıpası var çünkü o kadar çok şarap içmiyoruz.

And if we have a bottle of wine, we don't finish it in one day.

Ve eğer bir şişe şarabımız varsa, onu bir günde bitirmiyoruz.

So it's nice to kind of pump the air out.

Bu yüzden havayı dışarı pompalamak güzel.

Our two-year-old likes to play with this a lot, likes to pump the air out.

İki yaşındaki çocuğumuz bununla oynamayı çok seviyor , havayı dışarı atmayı seviyor.

And you put the stopper in and it keeps your wine fresh for longer.

Ve tıpayı takarsınız ve şarabınızı daha uzun süre taze tutar.

Pretty handy little thing.

Oldukça kullanışlı küçük bir şey. Bir

We also have a knife sharpener.

de bıçak bileyicimiz var.

This is for our nice, sharp knives, not the steak knives.

Bu güzel, keskin bıçaklarımız için, biftek bıçakları için değil.

The steak knives, they are serrated.

Biftek bıçakları tırtıklıdır.

Serrated means they have little like U marks, little cuts in them.

Tırtıklı, U işaretleri gibi çok az, içlerinde küçük kesikler olduğu anlamına gelir.

Serrated knives are great for cutting tomatoes, or steak, things like this.

Tırtıklı bıçaklar, domates veya biftek gibi şeyleri kesmek için harikadır.

But you cannot sharpen, at least as far as I know.

Ama en azından bildiğim kadarıyla keskinleştiremezsiniz .

You can't sharpen serrated knives, so this is for our chopping knife or some other knives

Tırtıklı bıçakları bileyemezsiniz, bu yüzden bu bizim doğrama bıçağımız veya pürüzsüz bir ağzı olan diğer bazı bıçaklar içindir

that have a smooth blade.

.

I got this fun little device recently.

Son zamanlarda bu eğlenceli küçük cihazı aldım.

Do you know what this is?

bunun ne olduğunu biliyor musun?

Can you guess?

Tahmin edebilir misin?

You put a hard boiled egg inside this.

Bunun içine haşlanmış yumurta koyuyorsunuz.

And when you push it down, these little strings will cut the egg.

Ve aşağı ittiğinizde, bu küçük ipler yumurtayı kesecek.

I bought this because I saw a toddler using this to cut hard boiled eggs, and I thought,

Bunu, yeni yürümeye başlayan bir çocuğun sert haşlanmış yumurtaları kesmek için kullandığını gördüğüm için aldım ve

"My two-year-old is going to love this."

"İki yaşındaki çocuğum buna bayılacak" diye düşündüm. Bu

So I made a bunch of hard boiled eggs and I peeled them, and he helped me cut them with

yüzden bir sürü katı haşlanmış yumurta yaptım ve kabuklarını soydum ve bununla kesmeme yardım etti

this.

.

It was a hit.

Bu bir hit oldu.

It worked well.

İyi çalıştı.

All right.

Elbette.

In this final drawer we have not many options that you can actually see, but these are Tupperware.

Bu son çekmecede, aslında görebileceğiniz çok fazla seçeneğimiz yok , ancak bunlar Tupperware.

We have some glass Tupperware.

Biraz cam Tupperware'imiz var.

Again, you could say Pyrex dishes.

Yine Pyrex yemekleri diyebilirsiniz.

Technically you could bake, not with the lid, but you could bake something in this because

Teknik olarak kapakla değil, pişirebilirsin ama bunun içinde bir şeyler pişirebilirsin çünkü

it's glass and it's meant for baking.

o cam ve pişirme amaçlı.

Usually we have a full drawer of these Tupperware dishes but we don't have a full drawer of

Genellikle bu Tupperware tabaklarından dolu bir çekmecemiz var ama şu anda bunlardan dolu bir çekmecemiz yok

them right now because we've recently been making a lot of soup.

çünkü son zamanlarda çok fazla çorba yapıyoruz.

And as you saw in our freezer, we have a lot of leftover soup containers.

Ve dondurucumuzda gördüğünüz gibi, bir sürü artık çorba kabımız var.

So when we make soup, maybe chili, we make a lot, and then put some in the freezer, and

Yani çorba yaptığımızda, belki acı biber, çok şey yaparız ve sonra birazını dondurucuya koyarız ve

we use those Tupperware containers to store it.

saklamak için o Tupperware kaplarını kullanırız .

And then the next week when we want soup, we don't have to make it.

Ve sonraki hafta canımız çorba istediğinde yapmak zorunda değiliz.

You just pull it out of the freezer and bam!

Sadece dondurucudan çıkar ve bam! Akşam

You got dinner.

yemeğin var.

All right.

Elbette. Bir

Let's move on to the next drawer.

sonraki çekmeceye geçelim.

These cabinets are under our sink.

Bu dolaplar lavabomuzun altında.

So you can see kind of the sink basins are here.

Yani lavabo çeşitlerinin burada olduğunu görebilirsiniz .

And usually under the sink is where you keep extra soap, maybe some cleaning supplies.

Ve genellikle lavabonun altında fazladan sabun, belki biraz temizlik malzemesi bulundurursunuz.

We have trash bags, extra trash bags, extra little cleaning rags.

Çöp torbalarımız, ekstra çöp torbalarımız, ekstra küçük temizlik bezlerimiz var. Bir

It's kind of like a cleaning section.

nevi temizlik bölümü gibi. Mutfak lavabonuzun altına

I'm curious what are some things that you put underneath your kitchen sink.

koyduğunuz bazı şeyleri merak ediyorum .

This is usually where in the US you'll find cleaning supplies.

Burası genellikle ABD'de temizlik malzemelerini bulacağınız yerdir.

We also have a couple appliances.

Ayrıca birkaç cihaza sahibiz.

This is the blender.

Bu blender.

We can blend soups.

Çorbaları karıştırabiliriz.

We can blend smoothies.

Smoothieleri karıştırabiliriz. Orada

You can blend apple sauce, whatever you're making in there.

ne yapıyorsan, elma sosu karıştırabilirsin .

And also rice cooker.

Ve ayrıca pirinç pişirici.

Rice cookers are not common kitchen appliances in the US, but I don't know why not because

Pirinç pişiriciler ABD'de yaygın mutfak aletleri değildir , ancak neden olmasın bilmiyorum çünkü

they're so handy.

çok kullanışlılar.

It's so convenient.

Çok uygun.

We use ours for cooking rice.

Bizimkini pirinç pişirmek için kullanıyoruz.

We use it for steaming some potatoes, things that take a long time.

Patatesleri buharda pişirmek için kullanıyoruz, uzun zaman alan şeyler.

And it also doubles as a slow cooker.

Ayrıca yavaş pişirici olarak da iki katına çıkar.

So this is a special rice cooker that has a slow cooker button.

Yani bu, yavaş pişirme düğmesine sahip özel bir pirinç pişirici .

You can just put whatever you want to slow cook.

Yavaş pişirmek için ne istersen koyabilirsin .

I'm not sure if this is a type cuisine that common in other places but in the US it's

Bunun başka yerlerde yaygın olan bir mutfak olup olmadığından emin değilim ama ABD'de

really common to cook things in a slow cooker.

yavaş bir ocakta yemek pişirmek gerçekten yaygın.

A lot of Americans will not have a rice cooker but they will have a slow cooker.

Pek çok Amerikalının pirinç pişiricisi olmayacak ama yavaş pişiricileri olacak.

It looks pretty similar.

Oldukça benzer görünüyor.

Usually it has a glass lid that you can take off, but it's kind of heavy duty pot.

Genellikle çıkarabileceğiniz bir cam kapağı vardır , ancak bu bir tür ağır iş tenceresidir.

It's electric, and you can put usually soup ingredient.

Elektriklidir ve genellikle çorba malzemesi koyabilirsiniz.

You can put vegetables and broth and you just push the button.

Sebze ve et suyu koyabilir ve sadece düğmeye basabilirsiniz.

And after eight hours, usually you go to work, and you come home, and it's all finished,

Ve sekiz saat sonra genellikle işe gidersiniz ve eve gelirsiniz ve her şey biter

and you didn't have to do anything.

ve hiçbir şey yapmanıza gerek kalmaz. Bu

It's so great.

harika.

So you can use it as a slow cooker.

Böylece yavaş pişirici olarak kullanabilirsiniz.

If you've never heard of a slow cooker, I recommend looking up some recipes with it.

Yavaş pişiriciyi hiç duymadıysanız, bununla ilgili bazı tariflere bakmanızı tavsiye ederim.

It's really interesting because slow cookers have been around for a long time but the idea

Bu gerçekten ilginç çünkü yavaş pişiriciler uzun süredir var ama mutfakta

of having a good meal cooked without much time in the kitchen has always been popular.

fazla zaman harcamadan iyi bir yemek pişirme fikri her zaman popüler olmuştur. Bu

So a lot of people use slow cookers over all generations.

nedenle, birçok insan tüm nesiller boyunca yavaş pişiriciler kullanır . Sahip

It's a pretty cool device to have.

olmak için oldukça havalı bir cihaz.

And the next cabinet, pretty nifty.

Ve bir sonraki kabine, oldukça şık.

See how it works.

Nasıl çalıştığını gör.

This opens and, whoa!

Bu açılıyor ve, vay!

This spins.

Bu dönüyor.

When we first saw this house, I thought, "Oh, this so cool.

Bu evi ilk gördüğümüzde, "Ah, bu çok havalı.

I can't wait to use this."

Bunu kullanmak için sabırsızlanıyorum" diye düşündüm.

The bottom spins, too.

Alt da dönüyor.

This is just where we keep our dry goods.

Burası sadece kuru mallarımızı sakladığımız yer.

So you saw some of the dry goods up on the shelf.

Yani raftaki kuru gıdalardan bazılarını gördünüz .

Those are just kind of some pretty ones for display.

Bunlar sergilemek için güzel olanlardan sadece birkaçı .

We do eat those, but it just kind of looks cool.

Bunları yiyoruz ama çok havalı görünüyor.

In here is where we keep beans, and vinegar, and tomato paste, and rice, and all of those

Fasulyeyi, sirkeyi, salçayı , pirinci ve

things that we use for cooking but we don't need to keep them on the counter.

yemek pişirmek için kullandığımız her şeyi burada saklıyoruz ama onları tezgahta tutmamıza gerek yok.

A lot of people in the US will have a pantry.

ABD'deki birçok insanın bir kileri olacak.

This is like a closet in your kitchen where you can keep all of these types of things.

Bu, mutfağınızdaki tüm bu tür şeyleri saklayabileceğiniz bir dolap gibidir.

In this house we don't have a pantry so we have this lazy Susan is the term.

Bu evde kilerimiz yok, bu yüzden bu tembel Susan terimine sahibiz.

It's a rolling cabinet.

Bu bir tekerlekli dolap. Üzerine

It could just be a circle that you put a pot on and that circle spins.

bir tencere koyduğunuz ve o dairenin döndüğü bir daire olabilir.

That's called a lazy Susan.

Buna tembel Susan denir.

You might see this at restaurants.

Bunu restoranlarda görebilirsiniz.

You might have it on your kitchen table.

Mutfak masanızda olabilir.

But this is also called a lazy Susan.

Ancak buna tembel Susan da denir.

I don't know why.

Neden bilmiyorum.

Poor Susan.

Zavallı Susan.

I'm sorry if your name's Susan.

Adın Susan ise üzgünüm.

You're not lazy.

tembel değilsin

It's just a term for this type of cool spinning shelf, and it's really helpful for being able

Bu sadece bu tip havalı dönen raflar için kullanılan bir terimdir ve

to access a lot of stuff and make the most of your space.

pek çok şeye erişebilmek ve alanınızdan en iyi şekilde yararlanabilmek için gerçekten yararlıdır.

We're almost finished.

Neredeyse bitirdik.

Hurrah!

Yaşasın!

These are the last drawers in my kitchen.

Bunlar mutfağımdaki son çekmeceler.

In these drawers we have our most used kitchen utensils.

Bu çekmecelerde en çok kullandığımız mutfak gereçlerimiz bulunmaktadır.

I'd like to go through these because they might be similar to what you have in your

Bunları gözden geçirmek istiyorum çünkü evinizdekilere benzer olabilirler

house.

.

First we have a simple spoon.

İlk önce basit bir kaşığımız var.

This is for stirring things that we're cooking.

Bu, pişirdiğimiz şeyleri karıştırmak içindir.

This is a garlic press.

Bu bir sarımsak presi.

Put your garlic in here.

Sarımsağınızı buraya koyun.

When you press it down, the garlic comes out those holes and it's nice and fine and juicy.

Bastığınızda, sarımsak o deliklerden çıkar ve güzel, güzel ve sulu olur.

It's really great.

Gerçekten harika.

I hate cleaning this, but it's a really handy device.

Bunu temizlemekten nefret ediyorum ama gerçekten kullanışlı bir cihaz.

Then we have a whisk.

Sonra bir çırpıcımız var.

This is a plastic whisk.

Bu plastik bir çırpıcı.

If you can see it, it's a plastic whisk, but a lot of whisks are metal.

Görüyorsanız, plastik bir çırpıcıdır, ancak çırpıcıların çoğu metaldir.

They might have a metal part here to it.

Burada metal bir parçaları olabilir.

This is a soup ladle.

Bu bir çorba kepçesi.

You can ladle.

Kepçe yapabilirsin.

We can use it as a verb, too.

Fiil olarak da kullanabiliriz.

I'm ladling the soup with the soup ladle.

Çorbayı çorba kepçesiyle koyuyorum.

This is a soup ladle.

Bu bir çorba kepçesi.

You might call this too a soup spoon, but you most likely hear it called a ladle.

Buna çorba kaşığı da diyebilirsiniz ama büyük ihtimalle kepçe denildiğini duyarsınız.

Next, this is just a little scraper for our rice cooker.

Sonra, bu sadece pirinç pişiricimiz için küçük bir kazıyıcı .

This came with it, and I like to scoop up the rice with it.

Bu onunla geldi ve ben onunla pirinci toplamayı seviyorum.

This isn't so common in other American households.

Bu, diğer Amerikan evlerinde pek yaygın değildir.

But if you have a rice cooker, you probably have something like this.

Ama bir pilav pişiriciniz varsa, muhtemelen buna benzer bir şeye sahipsiniz.

We also have a can opener.

Konserve açacağımız da var.

This is a manual can opener, so you have to do this by hand.

Bu bir manuel konserve açacağıdır, bu yüzden bunu elle yapmanız gerekir.

When I was growing up, my parents had an electric can opener, and it was a little device that

Ben büyürken, ailemin elektrikli bir konserve açacağı vardı ve

stuck on one of our cupboards.

dolaplarımızdan birinin üzerine takılan küçük bir aletti.

They attached a can to it with a magnet and just pushed a button and it automatically

Ona bir mıknatısla bir kutu bağladılar ve sadece bir düğmeye bastılar ve kutu otomatik olarak

opened the can.

açıldı.

Pretty cool.

Oldukça havalı.

Actually, our cat, the cat that we don't have anymore, he's 18 years old.

Aslında artık sahip olmadığımız kedimiz 18 yaşında.

He passed away a couple years ago.

Birkaç yıl önce vefat etti.

But the cat that I grew up with, he loved that electric can opener because my dad would

Ama birlikte büyüdüğüm kedi elektrikli konserve açacağını severdi çünkü babam konserve açacağıyla

often open cans of tuna with the can opener.

sık sık ton balığı konserveleri açardı. Bu

So every time my cat heard the can opener he would run downstairs and wait.

yüzden kedim konserve açacağını her duyduğunda aşağı koşup beklerdi.

Please, please, I want tuna.

Lütfen, lütfen, ton balığı istiyorum.

Please.

Lütfen.

And usually my dad would give him some of the juice or a little piece or something.

Ve genellikle babam ona biraz meyve suyu ya da küçük bir parça falan verirdi.

But that sound that electric can opener was linked in the cat's mind with yummy food.

Ancak elektrikli konserve açacağı sesi, kedinin zihninde nefis yiyeceklerle bağlantılıydı.

All right.

Elbette.

Next we have some more tongs.

Sonra biraz daha maşamız var.

These are shorter tongs, and a vegetable peeler.

Bunlar daha kısa maşalar ve bir sebze soyucudur.

I like this kind of vegetable peeler that has this U shape and the peeler is across

Bu U şekline sahip olan ve soyucu

the top.

üstte olan bu tür sebze soyucularını seviyorum.

But in a lot of houses in the US, you're going to see a flat vegetable peeler and then the

Ancak ABD'deki pek çok evde düz bir sebze soyucu göreceksiniz ve ardından

blade kind of comes out like a knife.

bıçak bıçak gibi çıkıyor.

I like this kind better.

Bu türü daha çok seviyorum.

I think it's easier to use, but maybe you have something different in your house.

Bence kullanımı daha kolay ama belki sizin evinizde farklı bir şeyler vardır.

We have a spatula.

Bir spatulamız var.

Actually, we have two spatulas.

Aslında iki spatulamız var.

This is a silicone spatula and this is a metal spatula.

Bu bir silikon spatula ve bu bir metal spatula.

We have some more kitchen scissors.

Biraz daha mutfak makasımız var.

This is another spatula, but we could use it for stirring or scrapping.

Bu başka bir spatula, ama onu karıştırmak veya parçalamak için kullanabiliriz.

So you might call it a scraper.

Yani buna kazıyıcı diyebilirsin.

You might call it a spatula.

Buna spatula diyebilirsiniz.

I think most people would probably call it a spatula even though technically this, this

Teknik olarak bu,

device that's flat, it's flatter, you can flip eggs, you can flip things with this spatula,

düz olan bu cihaz, daha yassı, yumurtaları çevirebilirsiniz, bu spatula ile bir şeyleri çevirebilirsiniz

and this one is more for mixing, like if you're mixing some bread dough.

ve bu daha çok karıştırmak için, sanki karıştırıyormuşsunuz gibi biraz ekmek hamuru.

Or if you're mixing something, you might be more likely to use this, but we'd still call

Veya bir şeyi karıştırıyorsanız, bunu kullanmanız daha olası olabilir, ancak biz buna yine de

this a spatula.

spatula deriz.

If I think of another name for this I'll right it here, but I'm pretty sure we just call

Bunun için başka bir isim bulursam burada düzeltirim, ama eminim ki

this a spatula.

buna sadece spatula diyoruz.

I also have a lighter.

Çakmak da var.

Hurrah!

Yaşasın!

Great for lighting candles and whatnot.

Mum yakmak ve benzeri şeyler için harika. Bir

Let's go to the next drawer.

sonraki çekmeceye geçelim.

Here are all of our spices.

İşte tüm baharatlarımız. Birkaç kez bahsettiğim

If you watched our other video from our old apartment, 150 Household Items, that I mentioned

eski apartmanımız 150 Ev Eşyası'ndan diğer videomuzu izlediyseniz

a couple times, in our old apartment, we used to have all of our spices on a shelf.

eski apartmanımızda baharatlarımızın hepsi rafta olurdu.

Personally, I prefer that because you can see the names of all the spices and you don't

Şahsen ben bunu tercih ederim çünkü tüm baharatların isimlerini görebiliyorsunuz ve buna gerek kalmıyor

have to ... All of these, all I see is the black lid.

... Bunların hepsi, tek gördüğüm siyah kapak.

So I have to often pick up each one and see what is this, what is this, what is this.

Bu yüzden sık sık her birini alıp bu nedir, bu nedir, bu nedir görmem gerekiyor.

So I feel like in the future we'll probably have a more useful way to store our spices.

Bu yüzden gelecekte baharatlarımızı saklamak için muhtemelen daha kullanışlı bir yolumuz olacak gibi hissediyorum.

Maybe we'll put them on a shelf.

Belki onları bir rafa koyarız.

But for now, they are in this drawer with some tea and some other tea filters, other

Ama şimdilik, bu çekmecede biraz çay ve diğer çay filtreleri, diğer

types of drink things.

içecek türleri var.

But this is where we store our spices.

Ama burası baharatlarımızı sakladığımız yer.

Then in the bottom drawer ... This is kind of a weird angle to show you.

Sonra alt çekmecede... Bu size göstermek için biraz garip bir açı.

But in the bottom drawer are all of our other things that we need in the kitchen.

Ama en alttaki çekmecede mutfakta ihtiyacımız olan diğer şeyler var.

So there are small plastic bags.

Yani küçük plastik poşetler var.

Sometimes we use the brand name for this, this type of bag, and we'll call this a Ziploc

Bazen bu tür çantalar için marka adını kullanırız ve buna Ziploc

bag.

çanta deriz.

This is not a brand name Ziploc bag, but some people call it that, even though you might

Bu bir Ziploc çantası markası değil, ama aslında o markayı kullanmıyor olsanız bile bazı insanlar ona böyle diyor

not actually use that brand.

.

Ziploc is the brand.

Ziploc markadır.

But you might just use a generic or a store brand name type thing.

Ancak, yalnızca jenerik veya mağaza markası türü bir şey kullanabilirsiniz.

So we have some plastic bags.

Yani bazı plastik torbalarımız var.

I have some reusable cloth bags, some reusable, sealable plastic bags.

Bazı yeniden kullanılabilir bez torbalarım, bazı yeniden kullanılabilir, kapatılabilir plastik torbalarım var.

I like to use these for cheese because it's just nice to have something that you can use

Bunları peynir için kullanmayı seviyorum çünkü tekrar tekrar kullanabileceğiniz bir şeye sahip olmak güzel

again and again.

.

There's also some extra garbage bags in here.

Burada fazladan çöp torbaları da var.

I'm curious, what do you think this is called in English?

Merak ediyorum, bunun İngilizce'de ne dendiğini düşünüyorsunuz ? Bir

There are plenty of names.

sürü isim var.

But in the US we just call this plastic wrap.

Ancak ABD'de biz buna sadece plastik sargı diyoruz.

Some people might say cling wrap.

Bazıları streç film diyebilir.

I'm sure there are other names for this.

Eminim bunun için başka isimler de vardır.

But putting plastic wrap on something, I've tried a lot of different natural methods for

Ama bir şeyin üzerine streç film koyarak, plastik kaplama yerine kullanmak için pek çok farklı doğal yöntem denedim

using instead of plastic wrap, but really, plastic wrap is so handy.

, ama gerçekten plastik kaplama çok kullanışlı.

It's so handy to use.

Kullanımı çok kullanışlı.

We also have in here aluminum foil.

Ayrıca burada alüminyum folyo var.

Aluminum foil, and we use that whole name, aluminum foil.

Alüminyum folyo ve biz bu adın tamamını kullanıyoruz, alüminyum folyo.

Might put this on a dish when you're baking it.

Pişirirken bunu bir tabağa koyabilirsiniz . Sıcak

You might put it over the dish to keep it warm.

tutmak için yemeğin üzerine koyabilirsiniz .

It's a lot of different uses for that.

Bunun için birçok farklı kullanım var.

I also have some wax paper or parchment paper.

Ayrıca biraz yağlı kağıt veya parşömen kağıdım var.

Technically this is not wax paper.

Teknik olarak bu mumlu kağıt değil.

You'll see in the store a different item for wax paper but some people call it wax paper.

Mağazada mumlu kağıt için farklı bir ürün göreceksiniz, ancak bazı insanlar buna mumlu kağıt diyor.

It's technically parchment paper.

Teknik olarak parşömen kağıdı.

But this is what you can put down on your cookie sheet on your baking sheet so that

Ancak bu, fırın tepsinizdeki kurabiye tepsinize yazabileceğiniz şeydir, böylece

you don't have to clean it up that much.

onu çok fazla temizlemek zorunda kalmazsınız. Bu

So usually, I like to put this paper on my baking sheet to just lessen the mess afterwards.

yüzden genellikle, daha sonra dağınıklığı azaltmak için bu kağıdı fırın tepsime koymayı severim.

And last but not least are the pots and pans, essential for cooking.

Ve son olarak, yemek pişirmek için gerekli olan tencere ve tavalar.

Mine are hung up really high.

Benimkiler çok yüksekte asılı.

Right now I'm standing on a chair.

Şu anda bir sandalyenin üzerinde duruyorum.

These are up here but it's really nice to be able to have them hung up.

Bunlar burada ama asabilmeleri gerçekten çok güzel .

In our kitchen, we don't have a specific place where we want to put these.

Mutfağımızda bunları koymak istediğimiz belirli bir yer yok .

As you can see, all of our drawers are full of other things so it's really handy to have

Gördüğünüz gibi, tüm çekmecelerimiz başka şeylerle dolu, bu yüzden

these little hooks up here.

bu küçük kancaları buraya koymak gerçekten kullanışlı.

If somebody tall comes to our house, they just have to watch out and not hit their head.

Evimize uzun boylu biri gelirse dikkat etsin ve kafasını çarpmasın.

So we hang up our pots, little pots.

Bu yüzden saksılarımızı asıyoruz, küçük saksılar.

These are stainless steel pots, stainless steel pans, and we also have a nonstick pan.

Bunlar paslanmaz çelik tencereler, paslanmaz çelik tavalar ve bir de yapışmaz tavamız var.

That's the coating that's on here is going to help it to not stick.

Buradaki kaplama, yapışmamasına yardımcı olacak.

On this side, this type of ... I'll take it off so you can see.

Bu tarafta, bu tür... Görebilmeniz için çıkaracağım.

This is called a wok.

Buna wok denir.

You're maybe familiar with this type of item.

Bu tür öğelere aşina olabilirsiniz.

This is an old wok.

Bu eski bir wok.

It's supposed to be nonstick but it is quite old so it's not exactly nonstick anymore.

Yapışmaz olması gerekiyordu ama oldukça eski olduğu için artık tam olarak yapışmaz değil.

But, all of these are pots and pans.

Ancak, bunların hepsi tencere ve tavalardır. Küçük olduğu için

You might also hear something like this get called a sauce pan because it's small.

böyle bir şeye sos tavası denildiğini de duyabilirsiniz.

Some people call that a sauce pan.

Bazı insanlar buna sos tavası diyor.

I just call it a pot, a small pot, or a pan.

Ben ona sadece bir tencere, küçük bir tencere veya tava diyorum.

So there's simple words.

Yani basit kelimeler var.

There's more complex words.

Daha karmaşık kelimeler var.

I'm sure there's regional words for these types of things but I hope that it will help

Eminim bu tür şeyler için bölgesel kelimeler vardır ama umarım bunlar

give you kind of a base for your vocabulary.

sana kelime dağarcığın için bir tür temel oluşturmana yardımcı olur.

Thank you so much for joining me for this kitchen vocabulary lesson.

Bu mutfak kelime dersi için bana katıldığınız için çok teşekkür ederim .

It also helped me to have an excuse to clean the kitchen really well.

Ayrıca mutfağı gerçekten iyi temizlemek için bir bahane bulmama yardımcı oldu .

My kitchen doesn't usually look like this.

Mutfağım genellikle böyle görünmüyor.

So thank you for giving me that opportunity.

Bu yüzden bana bu fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim.

I hope that this lesson helped you to expand your vocabulary.

Umarım bu ders kelime dağarcığınızı geliştirmenize yardımcı olmuştur .

And now I want to ask you a question.

Ve şimdi size bir soru sormak istiyorum.

What are some kitchen items that I didn't mention?

Bahsetmediğim bazı mutfak eşyaları nelerdir ?

Or maybe you have some things in your kitchen that don't exist in American kitchens.

Ya da mutfağınızda Amerikan mutfaklarında olmayan bazı şeyler olabilir.

Let me know in the comments, and make sure that you read other students' comments as

Yorumlarda bana haber verin ve diğer öğrencilerin yorumlarını da okuduğunuzdan emin olun

well because you can just keep expanding your vocabulary.

çünkü kelime dağarcığınızı genişletmeye devam edebilirsiniz .

Thanks so much for joining me, and I'll see you again next Friday for a new lesson here

Bana katıldığınız için çok teşekkürler. Gelecek Cuma YouTube kanalımda yeni bir ders için tekrar görüşmek üzere

on my YouTube channel.

.

Bye.

Hoşçakal. Bir

The next step is to download my free ebook, Five Steps to Becoming a Confident English

sonraki adım, ücretsiz e-kitabım olan Kendine Güvenen Bir İngilizce Konuşmacısı Olmak İçin Beş Adım'ı indirmek

Speaker.

.

You'll learn what you need to do to speak confidently and fluently.

Kendinden emin ve akıcı bir şekilde konuşmak için ne yapman gerektiğini öğreneceksin.

Don't forget to subscribe to my YouTube channel for more free lessons.

Daha fazla ücretsiz ders için YouTube kanalıma abone olmayı unutmayın.

Thanks so much.

Çok teşekkürler.

Bye.

Hoşçakal.