10 Different Ways to Say "Thank you!" In English! - Learn English Vocabulary

And the winner of "Best Teacher Ever"

Ve "Şimdiye Kadarki En İyi Öğretmen" ödülünün sahibi

Aly Williams!

Aly Williams!

Wow!

Vay!

"Best teacher ever"

"Şimdiye kadarki en iyi öğretmen"

Thank you very much! So many people to thank

Çok teşekkür ederim! Aileme teşekkür edecek çok insan var

My parents! I really appreciate everything you've done for me

! Benim için yaptığın her şey için gerçekten minnettarım

who else?

başka kim var?

I don't have more time?

Daha fazla zamanım yok mu? Bana

I'm being told I have to hurry up

acele etmem gerektiği söyleniyor Ben

I'm okay I'm fine

iyiyim Ben iyiyim

Today we're doing vocabulary on ways to thank someone!

Bugün birine teşekkür etmenin yolları üzerine kelime dağarcığı yapıyoruz!

Thank you

Teşekkür ederim

In this lesson we're only doing useful vocabulary

Bu derste sadece

words we actually say

gerçekten söylediğimiz kelimeleri yapıyoruz. Birine

There are old-fashioned ways of thanking someone for example

teşekkür etmenin eski moda yolları var, örneğin

"Much obliged" or

"Çok teşekkür ederim" veya "Kibarca

"Thank you kindly"

teşekkür ederim"

But these days you won't hear those, so I won't teach those

Ama bu günlerde bunları duymayacaksınız, bu yüzden kazandım Tamam olanlara resmiden gayri resmiye doğru öğretin

ok from formal to informal

Ways of thanking someone

Birine teşekkür etmenin yolları

Let's start with Formal, or someone does something really big for you

Resmi ile başlayalım, yoksa birisi sizin için gerçekten büyük, gerçekten özel bir şey yapar

really special.

.

you'll want to say these things

bunları söylemek isteyeceksiniz

"Thanks ever so much"

"Çok teşekkürler"

Pronunciation:

Telaffuz:

Repeat it with me

Benimle tekrarla

I'll use this expression for people who I don't really know

Bu ifadeyi gerçekten tanımadığım insanlar için kullanacağım

or if someone does something for me

ya da biri benim için

which is so nice so special

çok güzel çok özel

or helps me with a big problem

ya da yardımcı olan bir şey yaptığında bana büyük bir sorunla

"Thanks ever so much for your help!" for example

"Yardımınız için çok teşekkürler!" örneğin

"I can't thank you enough"

"Sana yeterince teşekkür edemem"

Pronounciation: Link "You" and "Enough" with a /w/ sound

Telaffuz: "Sen" ve "Yeter"i bir /w/ sesiyle bağlayın ve

a /w/ will intrude, sounding like:

bir /w/ araya girer, şöyle ses çıkarır:

Of course it sounds more natural to make that /T/ in "can't" a glottal T

Elbette /T/'yi yapmak daha doğal geliyor Bir gırtlaksı T "yapamaz",

so all together it sounds like

bu yüzden hep birlikte

Number three: "I appreciate it"

üç numara gibi ses çıkarır: "Bunu takdir ediyorum"

or modify it with "I really appreciate it"

veya "Gerçekten takdir ediyorum" ile değiştirin,

this sounds very formal and it's great to use again with someone who you don't know

bu kulağa çok resmi geliyor ve tanımadığınız biriyle tekrar kullanmak harika

or if someone does something very special for you

veya birisi sizin için çok özel bir şey yaparsa

and you want to give them a big "thank you!"

ve siz ona kocaman bir "teşekkür ederim!"

My natural pronunciation is London. Standard London.

Doğal telaffuzum Londra. Standart Londra.

and I would glottalise that final T

ve sondaki T'yi glottalize ederdim,

so it sounds like this:

böylece kulağa şöyle gelir:

I didn't say "Appreciate iT"

"Takdir ediyorum" demedim,

I glottalised the final T

sondaki T'yi gırtlaklaştırdım

"Appreciate it"

"Takdir ediyorum"

So for that natural sounding London accent

Yani kulağa doğal gelen Londra aksanı için

this is an option

bu bir seçenek

"Wow I'm really grateful"

"Vay canına, gerçekten minnettarım"

sometimes I hear this when someone receives a present

bazen biri hediye aldığında bunu duyuyorum

I personally don't like to say this because

Şahsen bunu söylemekten hoşlanmıyorum çünkü

Being grateful is not something you say about yourself

minnettar olmak kendin hakkında söylediğin bir şey değil,

it's something you show through your actions

personally I don't like it

kişisel olarak davranışlarınla ​​gösterdiğin bir şey. "

again to sound natural that T in "grateful" should be glottalised

minnettar" glottalize edilmelidir "gerçekten minnettarım"

it sounds quite strange if you say "I'm really graTeful"

dersen kulağa oldukça tuhaf gelir

No

Hayır

and finally to give that big thanks to someone

ve sonunda birine "vay canına

to say "wow this was very special"

bu çok özeldi" demek için o büyük teşekkürü vermek için

you can say

"Thanks, that means a lot to me" or "This means a lot to me"

"Teşekkürler, bu benim için çok şey ifade ediyor" diyebilirsin " ya da "Bu benim için çok şey ifade ediyor"

So those are for formal situations or very big thank-yous

Yani bunlar resmi durumlar için ya da çok büyük teşekkür için -

what about other situations?

peki ya diğer durumlar?

Let's have a look!

Bir bakalım!

if someone gives you a present a common response to this could be:

birisi size bir hediye verirse, buna genel bir yanıt şöyle olabilir:

"Wow thanks, I mean, you shouldn't have, this must be very expensive!"

"Vay canına, yani almamalıydın, bu çok pahalı olmalı!"

this expression is quite specific

Bu ifade,

to when you receive a present and you want to say

bir hediye aldığınızda ve

"You've spent too much money"

"çok fazla para harcadınız"

or "You did something and this is very nice

veya "bir şey yaptınız ve bu çok güzel,

you did too much!"

çok fazla yaptınız" demek istediğinizde oldukça belirgindir. o

then you can say "You shouldn't have!"

zaman "Yapmamalıydın!" diyebilirsin.

the standard way of ending an email with a thank-you is

Bir e-postayı bir teşekkürle bitirmenin standart yolu

"Many thanks, (your name)

"Çok teşekkürler, (adınız)" şeklindedir,

but this is quite impersonal

ancak bu oldukça kişisel değildir, bu

so for your friends, for your family

nedenle arkadaşlarınız, aileniz için

no that sounds strange

garip gelmiyor,

but for a company

ancak bir şirket

or to someone who you don't really know

veya tanımadığınız biri için. gerçekten biliyorum

then it's good

o zaman iyi

okay how about the quick informal ones?

tamam peki ya hızlı gayri resmi olanlara ne dersiniz?

those little interactions in your day where you want to give a quick thanks

gününüzde hızlıca teşekkür etmek istediğiniz o küçük etkileşimler

Cheers

Şerefe

Yes, for drinks when we *Clink*

Evet, içecekler için *Çıkırdadığımızda*

we say "Cheers"

"Şerefe" deriz

but that's not the only use of "Cheers"

ama "'nin tek kullanımı bu değildir. Şerefe"

in fact it's the most common way to say "Thank you" in England

aslında İngiltere'de "Teşekkür ederim" demenin en yaygın yolu.

Pronunciation: It's flat, one syllable

and finally "thank you" or "thanks"

thanks is more common

and there's nothing wrong with just saying these

they're still fine, everyone uses them all the time

tamam, herkes bunları her zaman kullanır

you can modify them

onları değiştirebilirsin

get a bit creative

biraz yaratıcı ol

for example when I leave a shop all the time I will say:

örneğin ben bir dükkandan her zaman ayrıldığımda

"Thanks a lot!"

"çok teşekkürler!" diyeceğim

and this is great this is fine for a quick fast interaction

ve bu harika

where you need to say thank you in a polite way but quick

kibar bir şekilde ama hızlı bir şekilde teşekkür etmeliyim

Let's modify it a bit more

Biraz daha değiştirelim

you want to give an extra big thank you

ekstra büyük bir teşekkür etmek istiyorsanız "

Change "a lot" for "so much"

çok" yerine "çok" değiştirin "

"Thanks so much"

çok teşekkürler"

again it's quick, but it's still a big thank you

yine hızlı ama yine de büyük teşekkür ederim

and commonly you will hear "Alright brilliant, thanks"

ve genellikle "Pekala harika, teşekkürler"

But of course we don't pronounce it like that

sözlerini duyacaksınız Ama tabii ki bunu böyle telaffuz etmiyoruz

Now you and me

Şimdi sen ve ben

We are British

İngiliziz Hadi

Let's modify it a little more with a compliment

bunu bir iltifatla biraz daha değiştirelim ve

very commonly you will hear

çok yaygın olarak

"Oh you bought me an Xbox? Oh you legend, thank you!"

"Ah beni satın aldın" duyacaksınız. bir Xbox mı? Oh, efsane, teşekkür ederim!"

"You legend!" very common

"Efsane!" çok yaygın

it's usually shortened to:

olarak kısaltılır:

"You lej/ledge! Cheers mate!"

"You lej/ledge! Ellerine sağlık dostum!"

So thanks ever so much for watching, please subscribe

İzlediğiniz için çok teşekkürler, lütfen abone olun

Wait, we're not finished yet

Bekle, daha bitirmedik yani,

I mean, how do you respond to these thank yous?

bu teşekkürlere nasıl cevap veriyorsunuz?

What are you supposed to say from the other side?

Diğer taraftan ne diyeceksiniz?

Let's rewind this lesson!

Bu dersi geri saralım!

How do you respond to these in a formal way?

Bunlara resmi bir şekilde nasıl yanıt verirsiniz?

you have these options

of course in school you're always taught:

Okulda size her zaman öğretilen şu seçenekler vardır:

"You're welcome"

"Bir şey değil"

or if you wanted to be super formal, you could add:

veya çok resmi olmak istiyorsanız, şunu ekleyebilirsiniz:

"You're QUITE welcome"

"Bir şey değil. "

"Thanks ever so much!"

"Çok teşekkürler!"

"You're quite welcome"

"Bir şey değil"

Another very formal one is:

Diğer bir çok resmi yol:

"Don't mention it!"

"Bahsetme!"

It's a very formal way to say "You're welcome"

Bu, "Bir şey değil" demenin çok resmi bir yoludur

Other options are:

Diğer seçenekler:

"Ah my pleasure!"

"Ah, zevkle !"

or

veya

"Not at all"

"Hiç" "Hiç"

Notice the catenation in "not at all"

ifadesindeki katenasyona dikkat edin, kulağa

it sounds more like:

daha çok

"Thanks!" "Not at all!"

"Teşekkürler!" " Hiç!" gibi geliyor

and the informal ways of responding to informal thank-yous

ve resmi olmayan teşekkürlere yanıt vermenin gayri resmi yolları

of course you have

elbette

"No problem"

"Sorun değil" "

my personal favourite is "No worries!"

Kişisel favorim "Endişelenmeyin!"

"No worries!"

"Endişelenmeyin!"

Australians, they are so so cool

Avustralyalılar, o kadar havalılar ki

I have heard Australians say "No wuzzers!"

Avustralyalıların "Endişelenmeyin!" Dediğini duydum,

Which is a modification of "No worries!"

I love this! I would say this if I had an Australian accent

bu da "Endişelenmeyin!" Avustralya aksanım olsaydı

because Australians are so cool!

çünkü Avustralyalılar çok havalı!

I'm not Australian, they're cool

Avustralyalı değilim, harikalar,

so I say "No worries!"

bu yüzden "Endişelenme!" diyorum.

So, thanks ever so much for watching!

İzlediğiniz için çok teşekkürler!

if you liked that video, remember to click Subscribe!

Bu videoyu beğendiyseniz, Abone Ol'a tıklamayı unutmayın!

Hit the bell so you get the notification,

Bildirimi almak için zile basın , bir

you'll never miss a class again

daha asla dersi kaçırmazsınız

Or when I go live, you'll never miss that

veya canlı yayına girdiğimde onu asla kaçırmazsınız

Hit the bell!

Zile basın!

or if you want to see other lessons, click here

veya diğer dersleri görmek istiyorsanız buraya tıklayın