🎁 An English Lesson about Gifts and A Short Trip to a Jewelry Store 🎁

Hi, Bob the Canadian here.

Merhaba, Kanadalı Bob burada. Hediyeler hakkındaki

Welcome to this English lesson about gifts.

bu İngilizce dersine hoş geldiniz .

Gifts are one of the nicer things

Hediyeler,

that people do for each other on this planet Earth.

bu Dünya gezegeninde insanların birbirleri için yaptıkları en güzel şeylerden biridir.

And I really love gifts,

Hediyeleri gerçekten seviyorum

and I love it when people give gifts.

ve insanların hediye vermesine bayılıyorum.

And I love giving gifts myself.

Ve kendime hediye vermeyi seviyorum.

And I thought I should do a little English lesson

Ve

for you about gifts.

senin için hediyeler hakkında küçük bir İngilizce dersi vermem gerektiğini düşündüm.

I was out this morning actually buying a gift

Bu sabah aslında

for my daughter for Christmas.

kızıma Noel için bir hediye alıyordum.

By the way, if you want to see that watch the video

Bu arada videoyu sonuna kadar izleyin görmek istiyorsanız

right until the end because I did take my camera with.

kameramı yanıma aldım çünkü.

And I did make a video while I was buying

Ve

a gift for my daughter

kızım için bir hediye alırken, o hediyeyi alırken

where I have a conversation with a native English speaker

anadili İngilizce olan biriyle sohbet ettiğim bir video çektim

as I buy that gift.

.

It's just a short little segment,

Kısa bir bölüm oldu

but I think you will enjoy it.

ama beğeneceğinizi düşünüyorum.

But anyways, back to the topic.

Ama neyse konuya dönelim.

I wanted to talk about gifts

Hediyeler hakkında konuşmak

and do a little English lesson on it.

ve bunun üzerine biraz İngilizce dersi yapmak istedim. Her şeyden

Let me, first of all, list all of the times

önce, Kanada'da hediye aldığımız tüm zamanları

or celebrations, occasions, or holidays

veya kutlamaları, günleri veya tatilleri listeleyeyim

where we buy gifts in Canada.

.

I'm sure these are very similar around the world.

Eminim bunlar dünyanın her yerinde çok benzerdir.

In fact, most of them will be the same,

Aslında çoğu aynı olacak,

but maybe you don't know all the English words for them.

ama belki onlar için tüm İngilizce kelimeleri bilmiyorsun.

So, number one, we definitely buy gifts

Birincisi,

when someone has a birthday.

birinin doğum günü olduğunda kesinlikle hediye alırız.

We buy gifts when people get married.

İnsanlar evlenince hediye alırız.

So, when we go to a wedding we will definitely buy a gift.

Yani bir düğüne gittiğimizde mutlaka bir hediye alırız. Yıldönümleri olan

We will also buy a gift for someone

birine de hediye alacağız

when they have an anniversary.

.

That's a pretty common time to buy a gift.

Bu, hediye almak için oldukça yaygın bir zamandır.

We will buy a gift when someone graduates.

Birisi mezun olduğunda bir hediye alacağız.

So, when there is a graduation we will buy a gift.

Yani mezuniyet olduğu zaman hediye alacağız. Doğum

We will buy a gift when there is a birth of course.

olunca hediye alacağız tabi ki .

So, if we know someone, a couple, who has had a new baby

Bu nedenle, yeni bebeği olan birini, bir çifti tanıyorsak,

we will definitely buy them a gift then as well.

onlara o zaman da kesinlikle bir hediye alırız.

There's a few holidays when we buy gifts.

Hediye aldığımız birkaç tatil var.

We buy gifts of course for Christmas.

Noel için elbette hediyeler alıyoruz.

So, we give gifts at Christmas.

Bu yüzden Noel'de hediyeler veriyoruz. Şubat ayında

We give gifts on Valentine's Day,

which is a very, very nice romantic holiday in February.

çok ama çok güzel bir romantik tatil olan Sevgililer Günü'nde hediyeler veriyoruz.

And we usually give gifts

Ve genellikle

on Mother's Day and on Father's Day.

Anneler Günü ve Babalar Günü'nde hediyeler veriyoruz.

And I think one other time when we would give a gift

Ve bence başka bir zaman hediye vereceğimiz zaman, yeni

is what's called a housewarming gift.

eve taşınma partisi hediyesi denir.

So, if someone buys a new house or apartment

Bu nedenle, birisi yeni bir ev veya daire satın alırsa

and they have a party to show everyone their new place,

ve herkese yeni yerini göstermek için bir parti verirse ,

we will sometimes bring them a housewarming gift.

bazen onlara yeni eve taşınma partisi hediyesi alırız.

So, those I think are most of the times in life

Yani, sanırım hayatta çoğu zaman

when we would buy someone a gift.

birine hediye aldığımız zamanlar bunlar.

But how do you know what to get someone?

Ama birine ne alacağınızı nereden biliyorsunuz?

Well, there's a couple ways

to figure out what gift to get someone.

Birine hangi hediyeyi alacağına karar vermenin birkaç yolu var. Bunun

One way is to just be a really good listener.

bir yolu gerçekten iyi bir dinleyici olmaktır.

So, I'm going to challenge you

Bu yüzden,

as English learners to pay attention.

İngilizce öğrenenler olarak size dikkatinizi vermeniz için meydan okuyacağım.

When you pay attention to someone

Birine dikkat ettiğinizde, onun neleri sevdiğini anlamak için

it means you listen to what they're saying

söylediklerini dinlediğiniz anlamına gelir

so you can figure out the things that they like.

.

So, sometimes for a week or so before someone has a birthday

Bu nedenle, bazen birisinin doğum gününden bir hafta kadar önce ne söylediğine

you may need to pay attention to what they are saying

dikkat etmen gerekebilir,

so that you can figure out.

böylece anlayabilirsin.

When you figure out something it means that you

Bir şeyi çözdüğünüzde,

determine or discover something.

bir şeyi belirlediğiniz veya keşfettiğiniz anlamına gelir.

So, you need to figure out what they want.

Bu nedenle, ne istediklerini anlamanız gerekir.

Once you've figured out what gift to get

Hangi hediyeyi alacağınızı anladıktan sonra,

you need to go obviously and buy the gift.

elbette gidip hediyeyi satın almanız gerekir.

A lotta times these days people buy gifts online,

Bugünlerde pek çok kez insanlar çevrimiçi olarak hediye satın alıyor,

but you may go to a store and buy a gift.

ancak bir mağazaya gidip bir hediye satın alabilirsiniz.

Another option instead of buying a gift

Hediye almak yerine bir diğer seçenek de

is you could make a gift.

hediye yapabilirsiniz.

In my family we try to make a gift

Ailemde

for each other at Christmas instead of buying something.

Noel'de bir şey almak yerine birbirimize hediye yapmaya çalışırız.

This could be somewhat hard if you're like me,

Benim gibiyseniz

and you're not very good at making things.

ve bir şeyler yapmakta pek iyi değilseniz, bu biraz zor olabilir.

But besides buying a gift or making a gift,

Ancak bir hediye almanın veya hediye yapmanın yanı sıra, yeniden hediye etme denen

you can also do something called regifting.

bir şey de yapabilirsiniz .

When you regift it means you take a gift

Yeniden hediye ettiğinizde,

that someone else gave you for a past birthday

başka birinin size geçmiş bir doğum gününde

or from a past Christmas,

veya geçmiş bir Noel'de verdiği bir hediyeyi alırsınız

and if it's something that you didn't use

ve bu, kullanmadığınız bir şeyse, paketi

you just wrap it up and you give it to a new person.

paketler ve yeni bir kişiye verirsiniz.

Once you have the gift you usually wrap the gift,

Hediyeyi aldıktan sonra, genellikle hediyeyi paketlersiniz

and you wrap the gift using wrapping paper.

ve hediyeyi ambalaj kağıdı kullanarak sararsınız.

If you want an easier method,

Daha kolay bir yöntem istiyorsanız,

what I like to do is to put the gift in a gift bag

yapmayı sevdiğim şey, hediyeyi bir hediye çantasına koymak

and you just put some tissue

ve

on top that's a different color.

üstüne farklı renkte bir mendil koymanız.

So, those are the two options.

Yani, bunlar iki seçenek.

You can wrap the gift, or you can put it in a gift bag.

Hediyeyi paketleyebilir veya hediye çantasına koyabilirsiniz.

When you give a gift

Bir hediye verdiğinizde

you will most likely also want to give a card.

büyük olasılıkla bir kart da vermek isteyeceksiniz.

So, if you are giving a birthday gift,

Yani, eğer bir doğum günü hediyesi veriyorsanız,

you probably want to give a birthday card.

muhtemelen bir doğum günü kartı da vermek istersiniz.

If you are giving a Valentine's Day gift,

Sevgililer Günü hediyesi veriyorsanız

you probably want to give a Valentine's Day card as well.

muhtemelen Sevgililer Günü kartı da vermek istersiniz.

Same with Father's and Mother's day,

Babalar ve Anneler gününde olduğu gibi,

you will probably want to give a card

muhtemelen

for that occasion as well.

o gün için de bir kart vermek isteyeceksiniz.

And then there's only two things left to do.

Ve sonra yapılacak sadece iki şey kaldı.

You need to give the gift to someone,

Hediyeyi birine vermelisin

and then you get to watch them open it.

ve sonra onu açmasını izleyebilirsin.

Often times when our kids are opening gifts,

Çoğu zaman çocuklarımız,

especially for their birthdays,

özellikle doğum günleri için hediyeleri açarken,

we also take pictures of the occasion.

biz de olayın fotoğraflarını çekiyoruz.

So, that was a little lesson about giving gifts in English.

Bu, İngilizce hediye vermekle ilgili küçük bir dersti. Yine de

Before you go though just stick around,

gitmeden önce etrafta dolaşın

and here's a little clip of me buying a gift

ve işte

for my daughter at a store.

bir mağazadan kızım için bir hediye alırken çekilmiş küçük bir klip.

So, let's head into the jewelry store,

Öyleyse kuyumcuya gidelim

and let's see if I can find some earrings for my daughter.

ve kızım için birkaç küpe bulabilecek miyim bir bakalım. Küpelerin

Could you show me where the earrings are (laughs)?

yerini gösterir misin (gülüyor)?

- [Employee] Of course.

- [Çalışan] Elbette.

They're all these different styles here.

Buradakilerin hepsi farklı tarzlar.

- Okay, thank you very much.

- Tamam çok teşekkür ederim.

I'll just have a look, - No problem.

Bir bakayım, - Sorun değil.

- and see what I need.

- ve neye ihtiyacım olduğunu gör.

- [Employee] All right, perfect.

- [Çalışan] Pekala, mükemmel.

- Thank you.

- [Employee] No problem.

- Teşekkür ederim.

- [Çalışan] Sorun değil.

- So, we have quite a selection here of earrings.

- Pek çok küpe seçeneğimiz var.

I don't know if you can see all of them.

Hepsini görebilir misin bilmiyorum. Küçük kızım için olduğu için

I need to buy something that's cute

sevimli bir şey almam gerekiyor

because it is for my younger daughter.

.

So, I think I'm going to look at these earrings here.

O yüzden, sanırım buradaki küpelere bakacağım.

This is a good one.

Bu iyi bir tane.

I think I will buy this one.

Sanırım bunu satın alacağım.

Let's head over to the checkout.

Gelelim kasaya.

- All good to go?

- Tamam mı?

- I will take these.

- Bunları alacağım.

- Perfect.

- Mükemmel.

Thank you. - Thank you.

Teşekkür ederim. - Teşekkür ederim.

(cash register beeping)

(kasa bip sesi)

- Would you like a little bag for that as well?

- Bunun için de küçük bir çanta ister misiniz?

- Yes, please.

- Evet lütfen.

- Perfect.

- Mükemmel.

All right, so your total's going to come to $18.65 please.

Pekala, toplamınız 18.65$'a gelecek lütfen.

Perfect.

Mükemmel.

Thank you.

Teşekkür ederim.

(cash register beeping)

(kasa bip sesi)

All right, and $1.35 will be your change.

Pekala, para üstünüz 1,35 dolar olacak.

- Thank you very much.

- Çok teşekkür ederim.

- No problem.

- Sorun değil.

There you go.

İşte gidiyorsun.

And voila.

- Awesome, thanks a lot.

Ve işte.

- Harika, çok teşekkürler.

- No problem, have a great day.

- Sorun değil, iyi günler.

- See ya.

- Görüşürüz.

Well, hey, that was just a little English lesson

Hey, bu sadece

about gifts and gift giving.

hediyeler ve hediye verme hakkında küçük bir İngilizce dersiydi.

I'm Bob the Canadian.

Ben Kanadalı Bob.

Thank you so much for watching.

İzlediğiniz için çok teşekkürler.

If you're new here don't forget to click

Burada yeniyseniz,

that red Subscribe button below,

aşağıdaki kırmızı Abone Ol düğmesini tıklamayı unutmayın

and give me a thumbs up if this video helped you learn

ve bu video

just a little bit more English.

biraz daha fazla İngilizce öğrenmenize yardımcı olduysa bana bir başparmak verin.

(mellow instrumental music)

(yumuşak enstrümantal müzik)