American vs British English - what's the difference? | Go Natural English

Hey Naturals What's up if you're curious about the difference between American and British

Hey Naturals Amerikan ve İngiliz İngilizcesi arasındaki farkı merak ediyorsanız ne haber

English You're in for a real treat today I have Anna from english like a native

And we're going to talk about some of the differences between

Words in American English and British English We've Been Having a Great time Just

İngilizce ve İngiliz İngilizcesi Harika Zaman Geçiriyoruz Sadece

discovering Some of The differences and

Bazı Farklılıkları Keşfediyoruz ve

Laughing all afternoon about so many differences so i'm never i'm really funny You'll see you keep Watching we Just

Bütün öğleden sonra bu kadar çok farklılık hakkında gülüyoruz, bu yüzden asla gerçekten komik değilim Devam ettiğinizi göreceksiniz İzliyoruz Az önce Telaffuz

Recorded a video About

hakkında bir video kaydettik

pronunciation differences so if you're curious about some of The details and the

farklılıklar yani bazı detayları ve

accent differences You Should Watch That video on Anna's Channel the link Will be in the

aksan farklılıklarını merak ediyorsanız Anna'nın Kanalındaki O videoyu İzlemelisiniz Link Açıklamada Olacaktır

Description so make sure that you go over and Watch That

mutlaka gidin ve İzleyin

but If you're curious about Vocabulary

Ama Kelime dağarcığını merak ediyorsanız Haydi

Let's get into it When I was packing it to come over here to London i said i'm gonna pack my my fanny pack

bakalım içine gir Londra'ya gelmek için çantamı toplarken bel çantamı toplayacağım dedim.

Right I Mean Fanny Packs are cool again Right Wait

Why are you laughing is It not cool? A Fanny pack in the UK is what your fanny in the uk is

Birleşik Krallık'ta bir bel çantası, Birleşik Krallık'ta kalçanızın ne olduğudur. Bu sensin, sanki

It's you're it's like a Woman's private is like Yeah it's like Your Va-jay-jay oh My

bir Kadının özeli gibi Evet, senin Va-jay-jay'in gibi oh Benim

Yeah We cool we Cool we Cool a Fanny pack a bum bag a bum bag

Evet, Biz havalıyız, Havalıyız, Havalıyız a Fanny paketi bir serseri çantası a serseri çanta

so

bum for

Americans It Could Be Like Your backside but it's usually a Homeless person and

Amerikalılar için çok serseri Arka tarafınız gibi olabilir ama bu genellikle Evsiz bir insandır ve

Interesting You Say a bum is a word for a Homeless person in the uk Normally we Call The homeless person a tramp

İlginçtir Bir serseri İngiltere'de Evsiz bir insan için bir kelimedir Diyorsunuz Normalde evsiz kişiye serseri deriz

Ah!

Ah!

and in the us a tramp is

ve bizde bir serseri

Maybe a Woman of loose Morals Let's Say

Belki de gevşek Ahlaklı Bir Kadındır Diyelim ki

I'm trying to be appropriate

uygun olmaya çalışıyorum

Hey can i have some Chips um i don't have any Chips gabby but i do Have some Crisps

Hey biraz Cips alabilir miyim um bende hiç Cips yok ama biraz Cips var

okay so these are chips in American English Yum but They're Crisps in

tamam yani bunlar Amerikan cipsleri İngiliz Yum ama

British English I'll Just Fill in The British english side Right Now i think French Fries are

İngiliz İngilizcesinde Gevrekler Şu Anda İngiliz İngiliz tarafını dolduracağım sanırım Patates Kızartmasına

we call French Fries Chips Chips

Patates Kızartması Cips diyoruz

so if you're confused so the hot - fish and chips - yes the hot potato

yani kafanız karıştıysa çok sıcak - balık ve cips - evet sıcak patates

Snack Is chips okay and these in British english are Crisps okay it even confuses me an aubergine

Snack Cips tamam mı ve İngiliz İngilizcesinde bunlar Cips tamam, patlıcanla bile kafamı karıştırıyor

yes

evet

Eggplant oh What an eggplant It doesn't have any Eggs in It okay What about a courgette

Patlıcan oh Ne patlıcan İçinde hiç Yumurta yok tamam Peki ya kabak Kabak mı o

Is that a zucchini mmm-Hmm okay we call like a Place That you get

kabak mı mmm-Hmm tamam diyoruz gibi İçecekler Aldığınız Bir Yer

Drinks Like If You Go for a beer we would call that a bar a Pub That's a Pub well we do have

Bira içmeye giderseniz buna bar deriz Bu bir Pub iyi

Irish Pubs But it's very specific like we're trying to be European yeah and we Do Have Bars but again i think Bars Kind of

İrlanda Barlarımız var Ama bu çok spesifik, sanki Avrupalı ​​olmaya çalışıyoruz evet ve Barlarımız Var ama yine Bence Barlar,

Popped Up in in big

multicultural Cities Like London and manchester Before They became Widespread so i think it's you know it's Just that Kind of Cross-pollination Yeah

Londra ve Manchester gibi büyük çok kültürlü Şehirlerde Yaygınlaşmadan Önce Bir Şekilde Ortaya Çıktı, bu yüzden bence bunun Tam Bu Tür Bir Çapraz Tozlaşma olduğunu biliyorsunuz Evet

Britain Becoming Very Much Like America and While we're talking about Pubs if i wanted to

İngiltere, Amerika'ya Çok Benziyor ve Biz Pub'lardan bahsederken

Not Go to the bar and Just buy my own Alcohol i would Go to the liquor store

Bara Gitmemek ve Sadece Kendi Alkolümü Almak İstedim İçki Dükkanına Gidecektim

How about Here or in britain You go to the offy

Peki Ya Burada Veya Britanya'da Ofise Gidiyor Gibi Kulağa Offy

offy that sounds like the office

Offy is short for off-license okay so if you Say liquor store Here we

Offy Ruhsat Dışı Olmanın Kısası Tamam Öyleyse Söylersen likör dükkanı Burada kafamız

Confused Because we don't even Really Drink liquor we Drink Spirits Spirits

karıştı çünkü gerçekten likör bile içmiyoruz çünkü alkollü içkiler içiyoruz

okay well we do use that word but it's super rare uh-huh okay and then if you drink a Lot of

tamam o kelimeyi kullanıyoruz ama çok nadir uh-huh tamam ve o zaman çok fazla

Spirits i guess you have to go to the John Right

alkollü içki içiyorsanız sanırım bara gitmeniz gerekiyor John

Like The Bathroom okay so the slang for Toilets in

Banyoyu Seviyor tamam yani Britanya'da Tuvaletlerin argosu

Britain is loo okay i need the loo and Actually i

loo tamam tuvalete ihtiyacım var ve Aslında

Wouldn't Say John i think men Say The John Where it's like men go to the John

John Demezdim bence erkekler John'u Söyler Erkeklerin John'a gittiği yere

Women Go to the ladies Room because we're ladies yes and We Generally Say

Kadınlar Kadınlar Bayanlar Odasına gider çünkü biz Bayanlar evet ve Biz Genel

Toilet As Well Like If you're in public and you Need to use the bathroom

Olarak Tuvalet Diyoruz, Toplum içindeyseniz ve tuvaleti kullanmanız gerekiyorsa Ve

And You'd Say Bathroom even if There's not a bath oh

Banyo olmasa bile Banyo Diyorsunuz oh

Even if There isn't a Bath in that Room we Still call It a bathroom i need to go to the bathroom

O Odada Küvet olmasa bile biz Hala buna banyo diyorum, tuvalete gitmem gerek, Kibarca

It's a polite Way of Asking to go to the toilet you

tuvalete gitmeyi istemenin bir yolu, sen

Say Washroom Washroom We Say that yeah you ever Say WC no i was gonna ask you about that What is

Tuvalet Diyorsun, Tuvalet Biz, evet, hiç WC deme, hayır, sana bunu soracaktım,

WC it's Water Closet

WC nedir, Su Klozeti

we don't know we don't Say Either

biz Bilmiyorum Ya

Yeah WC Means Water Closet but We don't use it you don't use it who uses it? no one uses water closet

Evet WC Klozet Demektir Demiyoruz Ama Biz Kullanmıyoruz Siz Kullanmıyorsunuz Kim Kullanıyor? kimse klozet kullanmıyor

So i was on my way here going on the train i was in the train station and i was trying to ask Information

ben de buraya trenle gidiyordum tren istasyonundaydım bilgi almaya çalışıyordum

Where is the bathroom and they were looking at me no sorry i said Where's the restroom and They were looking at me like

banyo nerede bana bakıyorlardı hayır kusura bakmayın tuvalet nerede dedim ve bakıyorlardı bana

Restroom Yeah Toilet Yeah we don't use restroom toilet is too direct in the US

Tuvalet gibi Evet Tuvalet Evet, tuvaleti kullanmayız ABD'de çok doğrudandır

We also sometimes we'll Say The phrase to spend a penny

Biz de bazen bir kuruş harcamak ifadesini Söyleriz Birini

Have you Heard about one, no, that is to go to the bathroom What

duydunuz mu, hayır, bu tuvalete gitmektir Ne

Because It used to be you know like in public toilets and it still is the case you have to pay like in Waterloo Station

Çünkü Eskiden umumi tuvaletlerdeki gibi bilirsiniz ve Waterloo İstasyonu'ndaki gibi ödemek zorunda olduğunuz durum hala böyle ve

and you have like 30 pence

30 peni var

yeah

evet, bu

Which is it's a ripoff right is that a Lot

bir soygun değil mi,

You Know used to be a Penny obviously oh Right Spend a Penny That's so funny

Bildiğiniz Çok Şey eskiden bir Penny idi açıkçası oh Doğru Bir Kuruş Harcayın Bu çok komik

So if you're working Out a Lot uh-huh what Would you call That like someone who so if a guy is like

Yani eğer çok Çalışıyorsanız uh-huh Buna ne derdiniz ki, eğer bir adam

Macho really muscular We Say He's hench if he's well built he's hench, he's big and

Maço gibi gerçekten kaslıysa Onun uşak olduğunu söyleriz, eğer iyi yapılıysa uh-huh, o büyük ve

And We Would Say Ripped that guy's ripped Would you Say that yeah we'd say Ripped but ripped definitely means Muscular Tone

Ve Yırtık Diyoruz ki o adam yırtık Yırtık deriz ama kesinlikle Yırtık anlamına gelir Kas Tonu

Okay I've never Heard hench oh?

Tamam Hiç Duymadım uşak oh?

How about Clothes for example, I was wearing a tank top When i arrived like no sleeves and

Örneğin, bir atlet giyiyordum Kolsuz gibi geldiğimde ve

You called it, I called it a vest a vest so for for me and anything That's Kind of like a String

Sen buna yelek adını verdim, bu yüzden benim için ve herhangi bir

Stringy

Arms And There's no Sleeves

And it'S close to your body it's a Vest

şey Vücuduna yakın bir Yelek

Which for me a vest is

Benim için bir yelek

no sleeves but you

kolsuz ama sen

Button It down in the Middle and you Wouldn't Wear it on its own it's like It Goes Over a Dress shirt

Ortadan İlikle ve kendi başına Giymezsin Sanki Elbise gömleğinin Üstüne Geçiyor

Yeah That's a Waistcoat That's a Waistcoat but it's not a coat

Evet Bu Yelek Bu Yelek ama bu bir ceket değil

But You Only Wear It for really posh Functions true

Ama Sadece gerçekten havalı İşlevler için Giyiyorsunuz doğru evet

yes okay Now What is a Jumper Um so in British English What is a Jumper

tamam Şimdi Jumper Nedir Um yani İngiliz İngilizcesinde Jumper nedir yani İngiliz İngilizcesinde

so in British English we say jumper

jumper deriz

so in American english a

yani Amerikan İngilizcesinde bir

sweater uh-huh Would be What in British English Um a Jumper okay okay a Jumper in American English is like a

kazak uh-huh İngilizlerde Ne Olur İngilizce Um a Jumper tamam tamam Amerikan İngilizcesinde Jumper,

one-piece outfit that includes the top and the bottom together

üst ve alt kısmı bir arada içeren tek parça bir kıyafet gibidir.

a Jumpsuit

Uh-huh That's What is, a Jumpsuit Is all-In-One Like What babies Wear but Yeah maybe without the feet and then we Have

ayaklar olmadan ve sonra

Braces yes But Braces in American english are to

Diş Teli Var evet Ama Amerikan İngilizcesinde Diş Teli,

straighten your teeth Right and then We Have Braces to on your teeth but also a Pair of

dişlerinizi düzeltmek içindir Sağ ve sonra Dişlerinizde Diş Teli Var ama aynı zamanda bir Çift Diş

Braces are the elastics that You click to your trousers that go over your Shoulders Suspenders

Teli, pantolonunuza taktığınız ve Omuzlarınızın üzerinden geçen lastiklerdir.

Y-Yeah Suspenders are tights That You have Up your leg and you have a Suspender Belt and They're Very sexy

Y-Evet Askılı Taytlar Bacağınızdan Yukarıya Taktığınız Tayt ve Askılı Kemeriniz Var Ve Çok Seksi

Garter Belts and Stockings so we call them suspenders Because They Suspend from your leg

Jartiyerler ve Çoraplar Bu yüzden onlara Askı diyoruz Çünkü Bacağınızdan Askılılar Kafa

Confusing

Karıştırıcı Parmak arası terlik mi

Do you say flip flops?

diyorsunuz?

yeah Because you know in Australia

evet Çünkü biliyorsunuz Avustralya'da

Off-Topic Yeah in Australia they call them thongs What yeah no Thongs are underwear Yeah right Here too yeah yeah okay

Konu Dışı Evet Avustralya'da onlara tanga diyorlar Ne evet hayır Tangalar iç çamaşırıdır Evet doğru Burada da evet evet tamam

So Gabby were you Confused when you arrived at My Ground Floor Flat uh

Yani Gabby, Benim Zemin Kat Daireme vardığınızda Kafanız mı karıştı uh

Yeah Ground Floor

Evet Zemin Kat

Would Be The first floor There's no i mean we Just Say First Floor we don't usually have a Ground floor so

İlk Olurdu kat yok, yani sadece Birinci Kat diyoruz, genellikle bir Zemin katımız yoktur, bu nedenle

for Us first but Would be One Level up that is the first floor That's our second Floor

önce Bizim için ama Bir Kat olurdu, bu birinci kattır Bu bizim ikinci Katımızdır

But If you're in a Lift in the uk and You'll have the buttons one

Ama Birleşik Krallık'ta bir Asansördeyseniz ve Düğmelere sahip olacaksınız bir

Two three four However Many Floors and then for What is on the ground the Ground Floor or the first floor we have will have

İki üç dört Ancak Birçok Kat ve sonra Zemin Katta veya sahip olduğumuz birinci katta

The Letter G

G Harfi olacak

So i bet you get confused When you're in a Lift

Yani bahse girerim asansördeyken kafanız karışır

Absolutely - in the UK - Because there's Like You Said there's a G or a zero and I never Know well iF someone Said My

Kesinlikle - Birleşik Krallık'ta - Çünkü Senin Dediğin Gibi bir G veya sıfır var ve birisi Dairemin birinci katta olduğunu Söylese asla iyi bilemem,

apartment's on the first floor i mean i guess i would Push One because first Corresponds with one but i would wonder

yani sanırım Bir'e basardım çünkü önce bire karşılık geliyor ama

What's on the ground floor and i probably have to ask the mailman oh? Oh?

yerde ne olduğunu merak ederdim kat ve muhtemelen postacıya sormam gerekiyor oh? Ah?

Oh the mailman didn't We Say Postman uh-huh so in Britain we Don't Say mailman We Say Postman right I say Mailman

Ah postacı Postacı Demedik Uh-huh yani Britanya'da Postacı Demiyoruz Postacı Demiyoruz doğru Postacı

okay and Then

tamam diyorum ve Sonra Sıra

Line Is

What here queue queue something us Brits love to do and they love to queue

Nedir burada sıra kuyruğu biz İngilizlerin yapmayı sevdiği ve sıraya girmeyi sevdikleri

So you'd be Asked if you're pushing

Yani siz Bir

While Lots of People are waiting You'll be Asked to go and Join The back of the queue

sürü insan beklerken zorlayıp zorlamadığınız sorulacak Sizden gitmeniz ve katılmanız istenecek.

or the back of the line in American English

You Really Should Learn to queue it's a Good past time

Oh no that Sounds Awful that Doesn't. Sound like fun at all Yeah but We Brits Know

hayır bu Kulağa Berbat geliyor, öyle değil. Kulağa eğlenceli gibi geliyor Evet ama Biz İngilizler

How to have a Good time yeah right so Anna I wanted to ask you

Nasıl İyi Vakit Geçirileceğini Biliyoruz, evet, bu yüzden Anna sana bir şey sormak istedim

something I'm a Little embarrassed about

Our president - Trump - I heard That Trump Has another Meaning yes

Başkanımız - Trump hakkında biraz utandım - Trump'ın Başka Bir Anlamı Olduğunu Duydum evet

It's Actually Been quite Funny for us as brits Watching everything That's going on across the Pond

Aslında Oldukça Oldu İngilizler olarak bizim için komik Gölet boyunca olup biten her şeyi izlemek

More so because the word trump in British english means to fart

Daha çok çünkü İngiliz ingilizcesinde koz kelimesi osurmak anlamına gelir ve

so embarrassing

çok utanç

So if you trump you fart and do you have a Trump running Your country. Oh yeah we do we have a trump for president

vericidir. Oh evet, başkan için bir kozumuz var mı

Vote Trump Yes so Every time the news comes Out That's got to be hilarious oh

Trump'a oy verin Evet yani ne zaman haber çıksa bu çok komik olmalı aman

My Goodness Just trump all Over the Papers trump all over the internet

Tanrım Tüm gazetelerin kozunu internetin her yerine koyun

Yeah There's so many Things i Feel like we Could Go on and on like With our list of different Vocabulary Words and sometimes like

Evet Gidebileceğimizi hissettiğim o kadar çok şey var ki sürekli beğeni Farklı Sözcükler listemizle ve bazen benzer

Words or Phrases Just come up like we we were talking Just

Sözcükler veya Deyimlerle Sadece

Casually about Friends in common and different Phrases and

gelişigüzel bir şekilde Ortak ve farklı Deyimlerdeki Arkadaşlar ve

What's the One about if you're making fun of someone so like if someone was making fun of trump for Example while They are

Birisiyle dalga geçiyorsanız, Bu Nedir? Birisi kozla dalga geçiyordu Örneğin, Onlar

taking the piss

çiş yaparken İşemekle

Although piss -- is it vulgar? It is. Piss is a Swear Word so i always measure it by Would i would i be

birlikte -- bu kaba mı? Bu. Sidik bir Küfür Sözüdür, bu yüzden bunu her zaman şununla ölçerim:

Shocked If a Child Said Piss? ah and I would - Adults only

Bir Çocuk Sidik Dese Şok Olur Muyum? ah ve ben yapardım - Sadece yetişkinler

but so i wouldn't use it in in a formal Situation

ama bu yüzden resmi bir Durumda kullanmazdım

But If you're with Your friends and you're grown up and you're mature

Ama eğer arkadaşlarınlaysan ve sen büyüdüysen ve olgunsan

then You can Say They were taking the piss over and so They were making fun of

o zaman Çıldırdıklarını söyleyebilirsin ve

They were taking the piss and this is a Really Vulgar Way to say That you're going

İşeyip gidiyorlardı ve bu,

To the John or the loo or going to the bathroom I may use it in that respect as well thank you you could Say

John'a ya da tuvalete ya da tuvalete gideceğini söylemenin Gerçekten Kaba bir Yolu.

Stop taking The Piss i'm gonna take a Piss ah

İşemeyi bırak İşeyeceğim ah

But Again in that respect It is also Really Really Vulgar i would never say I'm going to take a piss - no - I would never - because I'm a lady

Ama yine bu açıdan da Gerçekten Gerçekten Kaba asla işeyeceğimi söylemem - hayır - asla - çünkü ben bir hanımefendiyim evet Bak her

yes

See we do use it in both

iki açıdan da kullanıyoruz

Respects okay take The Piss i'm taking a Piss okay

tamam İşemeyi al İşeme alıyorum tamam Bu

That's it's so interesting Just Unfolding the differences so i

çok ilginç Sadece farklılıkları ortaya çıkarmak yani bence

Think That's a Good place to end we have so so many i could go on we're constantly Learning

bu bitirmek için iyi bir yer devam edebileceğim o kadar çok şey var ki sürekli öğreniyoruz

Too i'm constantly Learning as i Just talk to people so you know don't be intimidated by the differences Just Get out there

Çok Ben sürekli olarak öğrendikçe öğreniyorum Sadece insanlarla konuş ki farklılıklardan korkma.

Talk to people and

People are Nice They want to help You so you can Just ask wait What does that mean again? like i have to do that

Ben buradayken bunu yapmak zorundaymışım

While i'm here so

gibi Evet,

So yeah i hope that you enjoyed This and make sure that you get over to English like a native

umarım Bunu beğenmişsinizdir ve İngilizce'yi ana diliniz gibi öğrendiğinizden emin olun

Check Out our pronunciation video it'S a Blast all right Thanks so much Guys i'll see you later

Telaffuz videomuza bir göz atın, bu bir Blast, tamam, çok teşekkürler Çocuklar, göreceğim geç kaldın