How to use phrasal verbs like a native English speaker

Hey!

Hey!

Hello!

Merhaba!

How's it going?

Nasıl gidiyor?

Good!

İyi!

So, I'm excited to be here with you, Stephanie.

Burada seninle olduğum için heyecanlıyım, Stephanie.

Thank you.

Teşekkür ederim.

I'm excited, too.

Ben de heyecanlıyım.

And I'm Gabby if you didn't know.

Eğer bilmiyorsan ben de Gabby.

Welcome to Go Natural English.

Go Natural English'e hoş geldiniz.

We're here to help you today.

Bugün size yardım etmek için buradayız.

We have a very special question.

Çok özel bir sorumuz var.

Before I say the question though, I want to make sure that I properly introduce you.

Yine de soruyu sormadan önce, sizi doğru şekilde tanıttığımdan emin olmak istiyorum.

Thank you.

Teşekkür ederim.

So, Stephanie has over ten years of experience teaching English language learners, as do

Yani, Stephanie benim gibi İngilizce öğrenenlere öğretme konusunda on yılı aşkın bir deneyime sahip ,

I, so we have here twenty years of experience.

bu yüzden burada yirmi yıllık bir deneyime sahibiz.

Al ot of experience together, yeah!

Birlikte çok fazla deneyim, evet!

And we both have our Masters degrees in teaching English to speakers of other languages.

Ve ikimiz de diğer dilleri konuşanlara İngilizce öğretmek konusunda Master derecelerimiz var .

And Stephanie also has a Masters degree in African Studies.

Ve Stephanie'nin ayrıca Afrika Çalışmaları alanında yüksek lisans derecesi var .

So we have Masters degrees on Masters degrees!

Yani Master derecelerinde Master derecelerimiz var!

Smart Lady.

Akıllı Bayan.

Thank you.

Teşekkür ederim.

And here to help you with English.

Ve burada size İngilizce konusunda yardımcı olmak için.

So we were talking... we got really excited talking about phrasal verbs.

Yani konuşuyorduk... deyimsel fiiller hakkında konuşurken gerçekten heyecanlandık.

English teachers get excited about these things.

İngilizce öğretmenleri bu konularda heyecanlanır.

So, we have a question about how to study and use phrasal verbs like a native speaker.

Öyleyse, ana dili İngilizce olan biri gibi öbek fiillerin nasıl çalışılacağı ve kullanılacağı hakkında bir sorumuz var.

It's a good question.

Bu iyi bir soru.

What's a phrasal verb anyway?

Zaten öbek fiil nedir?

A phrasal verb is a verb, a regular verb, plus a preposition.

Phrasal fiil, bir fiil, düzenli bir fiil artı bir edattır.

It looks like a preposition.

Bir edat gibi görünüyor.

It means something to tally different.

Farklı sayılacak bir şey ifade ediyor.

Yeah.

Evet.

Exactly.

Kesinlikle.

So we're going to share an example and show you how to use it and how not to use it.

Bu yüzden bir örnek paylaşacağız ve nasıl kullanılacağını ve nasıl kullanılmayacağını size göstereceğiz.

And this will help you with all phrasal verbs.

Ve bu size tüm deyimsel fiillerde yardımcı olacaktır.

So, just before we do that, I want to tell you that you can get a free sample course

Bunu yapmadan hemen önce size

from Go Natural English at gonaturalenglish.com/7steps.

gonaturalenglish.com/7steps adresinden Go Natural English'ten ücretsiz bir örnek kurs alabileceğinizi söylemek istiyorum.

It's a great way to see what Go Natural English is all about, to learn how to learn English,

Go Natural English'in neyle ilgili olduğunu görmenin, İngilizceyi nasıl öğreneceğinizi öğrenmenin harika bir yolu

and then you might want to join a premium members course, where you can get feedback

ve ardından deyimsel fiil kullanımınız hakkında geri bildirim alabileceğiniz bir premium üyeler kursuna katılmak isteyebilirsiniz

on your phrasal verb use.

.

It's a really good.

Bu gerçekten iyi.

You can interact with native speakers.

Ana dili İngilizce olan kişilerle etkileşim kurabilirsiniz.

You can be Facebook members.

Facebook üyesi olabilirsiniz.

And also through speaking recording.

Ve ayrıca konuşma kaydı yoluyla. Geri bildirim

There's a lot of features you can use to get feedback.

almak için kullanabileceğiniz birçok özellik var .

So, it's pretty awesome.

Yani, oldukça harika.

So, about phrasal verbs: Okay, we were talking about this because we noticed that some English

Pekala, öbek fiiller hakkında: Tamam, bunun hakkında konuşuyorduk çünkü bazı İngilizce

learners try to use phrasal verbs in different situations and it just kind of is weird.

öğrenenlerin farklı durumlarda öbek fiilleri kullanmaya çalıştıklarını fark ettik ve bu biraz garip.

It doesn't work.

işe yaramıyor

It doesn't work.

işe yaramıyor

So what was the example?

Peki örnek neydi?

Let's start with with "break out".

"Çıkış" ile başlayalım.

"Break out".

"Kaçmak".

Yeah.

Evet.

"Break"...like breath something.

"Mola"...nefes gibi bir şey.

The word "break" by itself is very different, the meaning of that word is very different,

"Kırmak" kelimesi kendi başına çok farklıdır, bu kelimenin anlamı

than "break out".

"kırmak"tan çok farklıdır.

Now you put it together, it has a totally different meaning.

Şimdi bir araya getirdiğinizde tamamen farklı bir anlamı var.

But that's what a phrasal verb is.

Ama öbek fiil budur.

It's a good example.

Bu iyi bir örnek.

Right?

Sağ?

So "break out".

Yani "çıkın".

How would we use this?

Bunu nasıl kullanırdık?

You were giving some examples before.

Daha önce bazı örnekler veriyordunuz.

Yeah, so for example, we would say that sometimes we might have a skin allergic reaction.

Evet, örneğin, bazen deri alerjik reaksiyonlarımız olabileceğini söylerdik.

So our skin "breaks out".

Böylece cildimiz "kırılır".

Right here.

Tam burada.

Don't look!

bakma!

So, sometimes we get red, you know, something like that happens, when you're in a different

Yani, bazen kızarız, bilirsiniz, farklı bir

environment.

ortamdayken böyle bir şey olur.

So you could use it: "I broke out".

Böylece onu kullanabilirsiniz: "Kaçtım".

We also use it when we are celebrating something and we "break out: the champagne!"

Bir şeyi kutlarken de kullanırız ve "şampanya patlar!"

And then...

Ve sonra...

Jail.

Hapishane.

"Break out of jail".

"Hapisten kaçmak".

Yeah.

Evet.

Like a prisoner who is a criminal, they "break out" of jail.

Suçlu bir mahkûm gibi, hapisten "kaçarlar".

And maybe a musician.

Ve belki bir müzisyen.

Oh yeah.

Ah evet.

A musician has a "break out" career.

Bir müzisyenin "çıkış" kariyeri vardır.

So that it starts, you know, quickly, like overnight, and they become really famous.

Böylece, bir gecede olduğu gibi hızla başlar ve gerçekten ünlü olurlar.

A surprise.

Bir sürpriz.

Surprise.

Sürpriz.

Oh wow, there's a lot of ways to use "break out".

Vay canına, "patlamayı" kullanmanın pek çok yolu var .

I think those are the four Those are the four main ones though.

Bence bunlar dördü. Bunlar dört ana şey. Acaba

I was trying to think if there were other ones and I was having a really hard time.

başkaları da var mı diye düşünmeye çalışıyordum ve gerçekten çok zorlanıyordum.

No, those are good.

Hayır, bunlar iyi.

Those are really good.

Bunlar gerçekten iyi.

So when we see an English learner use break out in a different way, you might think, okay

Bu nedenle, bir İngilizce öğrencisinin break out'u farklı bir şekilde kullandığını gördüğümüzde, tamam

break out, means the same thing as to, like, for example, "break out champagne".

break out'un örneğin "şampanya patlatmak" ile aynı anlama geldiğini düşünebilirsiniz.

Like, to "get" the champagne or to "open" the champagne.

Şampanyayı "almak" veya şampanyayı "açmak" gibi .

Or to like "to celebrate".

Veya "kutlamayı" sevmek.

"To start" maybe something quickly.

"Başlamak" belki hızlı bir şey. Evet, müzik

To start something yeah like to start your musical career, to break out.

kariyerinize başlamak gibi bir şeye başlamak , patlamak.

But then if you try to transfer that to other situations...

Ama sonra bunu başka durumlara aktarmaya kalkarsan ...

It doesn't work You give examples like the teacher broke out

Olmuyor. Öğretmen testi çözmüş gibi örnekler veriyorsun

the test.

.

We're not celebrating the test.

Sınavı kutlamıyoruz.

That's why it sounds strange.

Bu yüzden garip geliyor.

And we're not like the prisoner example, we're not breaking out of something, so that wouldn't

Ve biz mahkum örneği gibi değiliz, bir şeyden kaçmıyoruz, bu yüzden bu

work either.

da işe yaramaz.

Or like a skin rash you're not breaking out.

Ya da bir deri döküntüsü gibi dışarı çıkmıyorsun.

So, really the key point here is, when you learn a phrasal verb, you have to know the

Yani, buradaki gerçekten kilit nokta, bir deyimsel fiil öğrendiğinizde,

context in which we use the phrasal verb.

deyimsel fiili kullandığımız bağlamı bilmeniz gerekir.

And you can't be creative, unfortunately.

Ve ne yazık ki yaratıcı olamıyorsunuz.

With these phrasal verbs, the context is really crucial.

Bu deyimsel fiillerle, bağlam gerçekten çok önemlidir.

It's like, you are going to sound strange if you try to take it outside of that context.

Sanki, onu bu bağlamın dışına çıkarmaya çalışırsan garip geleceksin.

I like that though, because it's almost easier.

Yine de bunu seviyorum, çünkü neredeyse daha kolay.

You just copy exactly what you hear.

Duyduklarınızı aynen kopyalıyorsunuz.

Like, "Okay, let's celebrate.

"Tamam, hadi kutlayalım. Hadi

Let's break out champagne!"

şampanya patlatalım!"

Or like for any of the examples you gave, I don't want to repeat all of them, just use

Veya verdiğiniz herhangi bir örnek gibi, hepsini tekrarlamak istemiyorum, sadece

exactly what you hear.

duyduğunuzu aynen kullanın.

And if you're learning phrasal verbs, if you have a list of phrasal verbs, take time.

Ve öbek fiilleri öğreniyorsanız, öbek fiillerin bir listeniz varsa, zaman ayırın.

I like to use Google.

Google'ı kullanmayı seviyorum.

I like to go and search for the phrasal verbs.

Gidip deyimsel fiilleri aramayı seviyorum. Nasıl kullanılacağına dair

You can find a lot of good examples online for how to use them.

çevrimiçi olarak birçok iyi örnek bulabilirsiniz .

So don't be creative!

Bu yüzden yaratıcı olmayın!

Not with phrasal verbs!

Öbek fiillerle değil!

You can be creative with other things but not with phrasal verb.

Başka şeylerde yaratıcı olabilirsin ama deyimsel fiilde olamazsın.

Not with phrasal verbs.

Öbek fiillerle değil.

That's great advice though.

Yine de bu harika bir tavsiye.

That'll simplify it for everyone.

Bu herkes için basitleştirecektir.

I hope you enjoyed this advice.

Umarım bu tavsiye hoşunuza gitmiştir.

I think it makes it easier to use phrasal verbs.

Cümle fiillerini kullanmayı kolaylaştırdığını düşünüyorum .

Just copy and paste them into your own conversations.

Bunları kopyalayıp kendi konuşmalarınıza yapıştırmanız yeterlidir.

And memorize the pronunciation too.

Ve telaffuzu da ezberleyin.

Because phrasal verbs have these sounds that run together.

Çünkü deyimsel fiiller birlikte çalışan bu seslere sahiptir .

"Break out".

"Kaçmak".

And out is strong right.

Ve dışarısı güçlü, doğru.

"Break out".

"Kaçmak".

Exactly.

Kesinlikle.

"Break out".

"Kaçmak".

Is that a song?

Bu bir şarkı mı?

I think so.

Bence de.

Maybe.

Belki.

Alright.

Peki.

We're getting silly.

Aptallaşıyoruz.

I hope that was helpful.

Umarım faydalı olmuştur.

Remember to come to gonaturalenglish.com/7steps.

gonaturalenglish.com/7steps adresine gelmeyi unutmayın.

It's awesome And we'll see you there.

Harika Ve orada görüşürüz.

Bye!

Hoşçakal!