Venezuelan Engineer English Learner talks about his Journey to English Fluency | Go Natural English

Hello!

Merhaba!

Hello!

Merhaba!

Hi, Miguel!

Merhaba Miguel!

How are you?

Nasılsın?

Fine, Gabby.

İyi, Gabby.

Everything is okay, thank you.

Her şey yolunda, teşekkürler.

Great!

Harika!

It's nice to meet you online!

Sizinle çevrimiçi tanışmak güzel! Ben

Me, too!

de!

Wonderful.

Müthiş.

So where are you?

Neredesin?

Now, I am in Miami.

Şimdi Miami'deyim.

Nice!

Güzel!

Yes.

Evet.

Wow!

Vay!

But I came from Venezuela.

Ama Venezuela'dan geldim.

Ah, so it's kind of the same weather?

Ah, yani aynı hava mı?

Same temperature?

Aynı sıcaklık?

Or different?

Yoksa farklı mı?

Yes it's cold.

evet soğuk

It's the same exactly.

Tam olarak aynı.

Okay.

Tamam aşkım.

But without winter.

Ama kış olmadan.

We have no winter in Venezuela.

Venezuela'da kış yok.

Like this.

Bunun gibi.

Ah, so in Miami you have a little winter?

Ah, demek Miami'de küçük bir kış geçiriyorsun?

Yes.

Evet.

I see.

Anlıyorum.

I see in your picture, you're wearing a t-shirt that says Berlin.

Resminde görüyorum, üzerinde Berlin yazan bir tişört var .

Did you go to Berlin?

Berlin'e gittin mi?

Yes, I went in several country around ten year.

Evet, on yıl civarında birkaç ülkeye gittim .

I'm working with engineer.

Mühendisle çalışıyorum.

I been in Rio de Janeiro for three year.

Üç yıldır Rio de Janeiro'dayım.

Three years?

Üç yıl?

Wow!

Vay!

Yeah, I went in India for three years, too.

Evet, ben de üç yıllığına Hindistan'a gittim.

Wow!

Vay!

So, tell me more about what you do.

Öyleyse, bana ne yaptığın hakkında daha fazla bilgi ver.

You're an engineer?

Sen bir mühendis misin?

Yes, correct.

Evet doğru.

What kind of engineering?

Ne tür bir mühendislik?

Instrumentation control systems.

Enstrümantasyon kontrol sistemleri.

And do you travel for your work?

Ve işiniz için seyahat ediyor musunuz?

Yes, I have contract for a Germany company and then we building plant for ammonia, hydrogen,

Evet, bir Alman şirketiyle sözleşmem var ve sonra amonyak, hidrojen, üre kompleksi için tesis kuruyoruz

urea complex, something like this.

, bunun gibi bir şey.

Petroleum.

Petrol.

Ah, that's amazing.

Bu harika.

So, you get to see the world through your work.

Böylece, dünyayı işiniz aracılığıyla görebilirsiniz .

So, I wanted to ask you more about you, more about your work, more about your English learning

Bu yüzden, sana senin hakkında, işin hakkında, İngilizce öğrenimin hakkında daha fazla soru sormak

and talk to you about your progress in the Fluent Communication course.

ve seninle Akıcı İletişim kursundaki ilerlemen hakkında konuşmak istedim .

I can't talk!

konuşamam!

So, let me ask you about...

Peki, size şunu sormama izin verin...

Why are you learning English?

Neden İngilizce öğreniyorsunuz?

What do you want to be able to do with English?

İngilizce ile ne yapabilmek istiyorsun?

Well, you know, I am engineer working for international company.

Biliyorsun, ben uluslararası bir şirkette çalışan bir mühendisim. Patronumla, insanlarımla

I need to improve my English for communicate with my boss, with my people.

iletişim kurmak için İngilizcemi geliştirmem gerekiyor .

But in this moment, I am in the United States, but in the next -- I have appointment in -- I

Ama şu anda Amerika Birleşik Devletleri'ndeyim, ama sonra -- randevum var --

have debt line, meaning I have deadline in May.

borç sınırım var, yani Mayıs'ta son teslim tarihim var .

On May 4, I have appointment for job interview.

4 Mayıs'ta iş görüşmesi için randevum var.

I need to improve my English.

İngilizcemi geliştirmeye ihtiyacım var.

This is the reason why I start with your course.

Bu nedenle sizin dersinizle başlıyorum.

You've been in the course for several weeks.

Birkaç haftadır kurstasınız. Şu ana kadar

Can I ask: Do you feel you have learned something so far?

bir şeyler öğrendiğinizi düşünüyor musunuz ?

Yes, of course.

Evet elbette.

I improve my listening skills with this course.

Bu kursla dinleme becerilerimi geliştiriyorum.

Great!

Harika!

Every day I watching TED Talk.

Her gün TED Talk izliyorum.

Oh wonderful!

Oh harika!

You know Ted Talk?

Ted Talk'u biliyor musun?

Because you was in TED Talk before.

Çünkü daha önce TED Talk'taydın.

Yeah, I did one.

Evet, bir tane yaptım.

I watching, Why am I too confident for TED Talk.

TED Talk için neden kendime bu kadar güveniyorum?

Every day I read.

Her gün okurum. 4 Mayıs'tan

I need to improve my listening skill before May 4.

önce dinleme becerimi geliştirmem gerekiyor.

Yes, absolutely.

Evet, kesinlikle.

Well that's a great idea, to listen to TED Talks.

TED konuşmalarını dinlemek harika bir fikir .

I think you can learn a lot about English and also learn about other things.

İngilizce hakkında çok şey öğrenebileceğinizi ve başka şeyler hakkında da bilgi edinebileceğinizi düşünüyorum.

I love TED Talks.

TED Konuşmalarını seviyorum. Ben

Me, too.

de.

That's great.

Bu harika.

But I think that practice is really important and right now, what you can do with Speak

Ama bu alıştırmanın gerçekten önemli olduğunu düşünüyorum ve şu anda Speak Pipe ile yapabileceğiniz şey,

Pipe is practice answering an interview question.

bir röportaj sorusunu yanıtlama alıştırması yapmaktır.

For example, they will probably ask you something like, "Tell me more about yourself".

Örneğin, muhtemelen size "Bana kendinizden biraz daha bahseder misiniz?" gibi bir şey soracaklar.

So you could record on Speak Pipe, "I want to practice this interview question.

Böylece Speak Pipe'a " Bu röportaj sorusu üzerinde çalışmak istiyorum.

Please listen to me and give me some feedback".

Lütfen beni dinleyin ve bana biraz geri bildirimde bulunun" şeklinde kayıt yapabilirsiniz.

You can ask to practice anything.

Herhangi bir şey yapmayı isteyebilirsiniz.

I did already.

Çoktan yaptım.

Ah!

Ah!

Good!

İyi!

I did already!

Çoktan yaptım!

Good, good, good.

İyi iyi iyi.

Okay, did you get some good feedback?

Tamam, iyi bir geri bildirim aldın mı?

Yes, I get the feedback for our teacher.

Evet, öğretmenimiz için geri bildirim alıyorum.

Great.

Harika.

I heard from our teacher, Micah, that you've been practicing some grammar issue like word

Öğretmenimiz Micah'tan kelime sırası ve zamir kullanmama gibi bazı gramer konuları üzerinde çalıştığını duydum

order and no pronoun use.

.

Subject verb agreement and different expressions, like different phrases and idioms.

Özne fiil uyumu ve farklı ifadeler, farklı deyimler ve deyimler gibi.

Those will be important for you to learn, phrasal verbs especially.

Bunları, özellikle deyimsel fiilleri öğrenmeniz önemli olacaktır.

So, those are especially important in the United States, for American English.

Yani, bunlar Amerika Birleşik Devletleri'nde, Amerikan İngilizcesi için özellikle önemlidir.

Phrasal verbs, yeah.

Deyimsel fiiller, evet.

Oh, I know.

A, biliyorum.

Yeah.

Evet.

So the good thing about the lessons is that you can download them and you can review them.

Yani derslerin iyi yanı, onları indirip inceleyebilirsiniz.

They're not loo long, so maybe ten minutes or fifteen minutes, you can review the lessons

Çok uzun değiller, yani belki on dakika ya da on beş dakika, dersleri

on your own time.

kendi zamanınızda inceleyebilirsiniz.

How do you go..

Nasıl gidiyor..

I did already.

Yaptım zaten.

Already I did.

Zaten yaptım.

Oh, yeah, go ahead.

Evet, devam et.

I did already.

Çoktan yaptım.

I spend minimum five hours in the school every day.

Her gün okulda en az beş saat geçiriyorum .

I listen the same person, five hour, seven hour.

Aynı kişiyi dinliyorum, beş saat, yedi saat.

That's amazing!

Bu harika!

You know, what I have four weeks for my job interview.

Biliyorsun, iş görüşmem için dört haftam var .

That's amazing, yes.

Bu harika, evet.

I need to improve my English.

İngilizcemi geliştirmeye ihtiyacım var.

That's exciting.

Bu heyecan verici.

Man!

Adam!

So, it's the same company.

Yani aynı şirket. Amerika Birleşik Devletleri

I working with the same company outside the United States.

dışında aynı şirketle çalışıyorum .

But now I have this opportunity for me.

Ama şimdi benim için bu fırsat var.

But you know I need to prove that I am able to speak English with everybody.

Ama biliyorsun, herkesle İngilizce konuşabildiğimi kanıtlamam gerekiyor.

Absolutely.

Kesinlikle.

Before I get this course, from long ago, I was searching course in internet.

Bu kursu almadan önce, uzun zaman önce internette kurs arıyordum.

I listen to you.

Seni dinliyorum.

You have busy of...

Meşgul olduğun...

I don't know what it was :Three mistakes, Five things about English..

Ne olduğunu bilmiyorum :Üç hata, İngilizce ile ilgili beş şey..

I listen this English.

Bu İngilizceyi dinliyorum.

I say, "No.

"Hayır.

I can't understand you in this moment."

Şu anda seni anlayamıyorum" diyorum.

And then I said, "No.

Sonra "Hayır.

It's difficult for me".

Benim için zor" dedim.

After, I listen again, and then you say in the speak, you say, if you are absolutely

Sonra tekrar dinliyorum ve konuşmada diyorsun ki

to understand me, you can take these to school.

beni kesinlikle anlayacaksan bunları okula götürebilirsin diyorsun.

And they say okay I will take you to school because I need it.

Onlar da tamam ben seni okula götüreceğim çünkü buna ihtiyacım var diyorlar.

And then believe me, in one or two week, I was anywhere to understand your teachers,

Ve sonra inanın bana, bir iki hafta içinde öğretmenlerinizi,

Micah and Hale, also you.

Micah ve Hale'i ve ayrıca sizi anlayacak seviyeye geldim.

But I don't know I can understand you 100% but I cannot say the thing.

Ama seni %100 anlayabildiğimi bilmiyorum ama o şeyi söyleyemem.

I understand absolutely.

Kesinlikle anlıyorum.

Well, understanding other people is the first step.

Diğer insanları anlamak ilk adımdır.

So, if you're understanding me and you're understanding the other Go Natural English

Yani, beni anlıyorsan ve diğer Go Natural English

teachers, that is the first step.

öğretmenlerini anlıyorsan, bu ilk adımdır.

The second step, now, is for you to talk.

Şimdi ikinci adım, senin konuşman.

For you express yourself.

Kendini ifade ettiğin için.

And you can copy what you hear and you can use it in your answers.

Ve duyduklarınızı kopyalayabilir ve cevaplarınızda kullanabilirsiniz.

But, of course, sometimes you can't just copy everything, you have to express yourself in

Ama elbette bazen her şeyi kopyalayamazsınız, kendinizi

different words.

farklı kelimelerle ifade etmeniz gerekir.

But we're here to help you with that.

Ama size bu konuda yardımcı olmak için buradayız.

How you listen to me?

beni nasıl dinlersin

My English, how is?

İngilizcem nasıl?

How can you -- 10, 9, 7, 5 points?

Nasıl -- 10, 9, 7, 5 puan?

Five?

Beş?

Oh!

Ah!

So out of 10, I would say 7, because you can communicate clearly.

Yani 10 üzerinden 7 diyebilirim çünkü net bir şekilde iletişim kurabiliyorsunuz.

But I think that using more vocabulary, more phrasal verbs, and working on your accent

Ama bence daha çok sözcük dağarcığı, daha çok deyimsel fiil kullanmak ve

to speak really clearly will help you.

gerçekten net konuşmak için aksan üzerinde çalışmak sana yardımcı olacaktır.

Because I'm used to hearing accents.

Çünkü aksan duymaya alışkınım. Dünyanın

I'm used to speaking with people from all over the world.

her yerinden insanlarla konuşmaya alışkınım .

And especially I'm familiar with Spanish speakers, I'm familiar with Portuguese speakers.

Ve özellikle İspanyolca konuşanlara aşinayım, Portekizce konuşanlara aşinayım.

So, for me ,it's normal.

Yani benim için normal.

But maybe if you speak to an American person who is not used to hearing an accent, it might

Ama aksan duymaya alışkın olmayan bir Amerikalıyla konuşursanız,

be difficult for them to understand you.

sizi anlamaları zor olabilir.

So, practice!

Öyleyse pratik yap!

I opened the sign-up for group classes at the beginning of the course and then, four

Grup dersleri için kaydı kursun başında ve ardından

weeks into the course.

kursun dört haftasında açtım.

And I wasn't going to open it again, but I'm going to open it now if you want to join because

Tekrar açmayacaktım ama katılmak istersen şimdi açacağım çünkü pratik

I think it's important for you to be able to practice.

yapabilmenin senin için önemli olduğunu düşünüyorum .

So, I'll send you that information by email now, okay?

O yüzden sana bu bilgiyi şimdi e-posta ile göndereceğim , tamam mı?

Right after we get off our call.

Telefonu kapattıktan hemen sonra.

Okay.

Tamam aşkım.

Thank you.

Teşekkür ederim.

Thank you.

Teşekkür ederim.

I have to get going because I have another call, but I wanted to tell you, I'm really

Gitmeliyim çünkü başka bir aramam var ama seninle konuşabildiğim için gerçekten çok

happy to be able to talk to you, Miguel.

mutlu olduğumu söylemek istiyorum, Miguel.

Me too.

Ben de.

It's really nice to hear you and your opinions, and to know how we can help you more.

Sizi ve fikirlerinizi duymak ve size nasıl daha fazla yardımcı olabileceğimizi bilmek gerçekten çok güzel.

Yes, okay.

Evet tamam.

Well, have a wonderful night.

Harika bir gece geçir.

I looking forward for knowing your information.

Bilgilerinizi öğrenmek için sabırsızlanıyorum.

I'll send it in the next fifteen minutes, okay?

On beş dakika içinde göndereceğim, tamam mı?

Okay.

Tamam aşkım.

Thank you.

Teşekkür ederim.

Thanks, Miguel.

Teşekkürler Miguel.

Talk to you soon.

Yakında görüşürüz.

Bye.

Hoşçakal.

Bye.

Hoşçakal.