When NOT to use 'to' in English

"Are you going to home?" "Are you going home?" "Where are you going?" "What are you doing?"

"Eve mi gidiyorsun? (to ile) ," "Eve mi gidiyorsun? (to olmadan)" "Nereye gidiyorsun?" "Ne yapıyorsun?"

You're watching a video. My name's Ronnie. I'm going to teach you one trick. Finally,

Bi video izliyorsun. Benim adım Ronnie ve sana bir hile öğreteceğim. Sonunda,

you will understand why in English, we say "I'm going to school" or "I'm going to work."

neden ingilizcede "Okula gidiyorum" yada "işe gidiyorum" derken "to" kullanıp

But when we talk about our beautiful, warm, and cozy home we don't say "to".

o güzel , sıcacık, konforlu evimiz için "to" kullanmadığımızı anlayacaksın.

Why, why, why, I don't know. It's just English, isn't it? I can give you some clues. I'll

Neden? Neden? Neden? Bilmem. İngilizce işte , öyle değilmi? Sana birkaç ipucu ve kelime vereceğim.

give you some words. You will get this right away. It will be easy for you to do. So if

Sen de bu işin içinden çıkacaksın. Pratiğe dökmen de kolay olacak.

you look at this sentence, "Are you going home?" A very, very big mistake that everyone

Şimdii, bu cümleye bakarsan "Are you going home?". Herkesin yapacağı koskocaman bir hata bu cümle yerine

says will be, "Are you going to home?" And I go, "No, no 'to'. Don't say 'to'.

"Are you going to home?" demek olacak ve ben ise " Yo yo yo, "to" kullanma" diyeceğim.

Don't say 'to', no!"

"To" kullanma!

Okay, okay, okay, "Are you going home?" Yes, don't say "to", but why? You learned that

Tamam canım tamam. "Are you going home?" Evet, işte bu "to" kullanma. İyi de neden?

when you are going someplace, you say "to". For example, "Are you going to bed?" We don't

Halbuki bir yere gidiyorsan "to" kullanman gerektiğini öğrenmiştin. Mesela "Are you going to bed?(Yatağa mı gidiyorsun?)"

say "to the bed", by the way. We just say bed. "Are you going to bed?" "Are you going to work?"

Bu arada "to the bed" demiyoruz. Sadece "bed" diyoruz. "Are you going to bed?(Yatağa mı gidiyorsun?)" "Are you going to work? (işe mi gidiyorsun?)"

Or you can use the past tense, "Did you go to work?" "Did you go to school?" "Did you

yada geçmiş zaman da kullanabilirsin, "Did you go to work? (İşe gittin mi?)" Did you go to school? (Okula gittin mi?"

go to engvid.com today, and check out a new lesson?" But when you say "home", you do not

"(Did you go to engvid.com today) bugün engvid.com'a girip yeni dersi kontrol ettin mi? "

use "to". So you know the rule, maybe that this is a noun.

Amma velakin ev derken "to" kullanmazsın. Yani kuralı biliyorsun. Belki de şöyle

This is a noun, so when you use going to a place which is a noun, you have to say "to",

"bak bu isim, bu da isim" der, yada isim olan bir mekana giderken "to" kullanmak zorundasındır

and then you come along, and you find this beautiful home, and Ronnie freaks out, because

ve sonra tam kuralı öğrendim derken bu güzel eve denk gelirsin ve Ronnie burda çıldırır çünkü

you say "to" and then you don't understand why. I don't know but I will give you a list

"to" kullanırsın, ve Ronnie neden çıldırdı anlamazsın bile. Neden bilmiyorum ama size

of words that are places.

yer isimleriyle dolu bi liste vereceğim.

But all of these words on this board, you cannot use with "to". So "are you going abroad?"

Bu tahtadaki hiçbir kelimele ile "to" kullanamazsın. Yani "are you going abroad? (Yurt dışına mı gidiyorsun?)"

You cannot ask someone, "Are you going to abroad?" If you look in the dictionary; the

Birine "are you going to abroad" diyemezsin. Ve eğer sözlüğe bakarsan,

dictionary, one of those books. If you look at an online dictionary it'll tell you that

sözlük mü o da ne? O malum kitaplardan biri işte. Eğer online bir sözlüğe bakarsan sana

these are adverbs of location, whereas the other ones you've learned are nouns.

bunların yer zarfları olduğunu söyleyecek. Diğer öğrendiklerine ise isim diyecek.

But hold on, "home" is a noun. Home is just this big exception going, "No, I am a noun.

Ama bi dakika, "ev" bir isimdir. Ev gidilen bir yer olarak büyük bir istisnadır. "Hayıır, ben bir ismim!

I don't want to have "to". All of these ones are not proper nouns, they're adverbs of location.

"to" almak istemiyorum" bunların hiçbiri adam akıllı isimler değillerdir, yer zarflarıdırlar.

Let's go through underground, underneath the surface of the land.

Hadi bi yeraltına, yer yüzünün alt taraflarına doğru gidelim.

If you have ever been to London, there's a big system called the Tube. It's also called

Eğer ömrü hayatında Londra'ya gittiysen, bilirsin orda Tube denilen kocaman bi sistem vardır.

the "underground". Most places in the world call it the "underground". In Canada, we call

Ona aynı zamanda "underground" da denir. DÜnyadaki çoğu yer onu böyle bilir. Kanada'da ise

it the subway -- "sub" means "under".

"Subway" deriz. Sub alt demek,

So you can say, "I'm going underground. I'm going underground." If you know The Jam -- "Wow,

yani "I'm going underground (yeraltına iniyorum)" diyebilirsin. Jam-Wow'u biliyosan tabi..

what an amazing band, Ronnie," I know. You will know this song called "I'm Going Underground."

Harika bi grup Ronnie! "Evet biliyorum, Sen de "I'm going underground" adlı şarkısını bileceksin"

Maybe by the magic of video, we'll put on that video for you.

belki de videonun büyüsünden bilirsin. Videoyu sizin için göstereceğiz.

"I'm going underground." "I'm going downtown," or you can say "uptown". I would just sing

"Yeraltına iniyorum". " Downtown'a gidiyorum" yada "uptown" da olur. Sanırım herşeyin

songs for everything, "Uptown Girls" -- little bit of Billy Joel for you. Uptown, downtown

şarkısını söyleyip duracağım "Uptown girls" sizin için birazcık da Billy Joe. Uptown, downtown

-- you don't need the "to".

için "to" kullanmanıza gerek yok mesela.

There, here, anywhere, nowhere, somewhere -- you don't need "to". In, inside, out, outside,

Orada, burada, herhangi bir yerde, hiçbiryerde, biryerlerde-- "to" ya ihtiyaç olmayabilir.İç, içinde, dış, dışında

upstairs, downstairs don't use "to". They're not nouns. They're places.

üst kat, alt kat.. yine "to" ya gerek yok. Zaten bunlar da isim değiller. Bunlar mekanlar.

One other thing to be very careful about, please, when you say this you want to say

Dikkat buyurmanız gereken bir başka husus ise bunu kullandığınızda

"upstairs" and "downstairs." Too many times I hear people say, "I went down-stair."

"upstairs" ve "downstairs" i kastediyor olun (tekil olmasın yani s koyun). Çoğu zaman insanların "I went upstair (alt kata indim) (tekil)" dediğini duyuyorum.

Only one, just one stair, I made it.

Bitanecik mi? Sadece bir basamak, mı indin? "Evet başardım!"

"I went up-stair." And then what did you do? You just stood there? Wow, don't say "down-stair,

"Bir basamak indim" ve sonra ne yağtın orda dikildin mi? Vay canına! Yani "upstair"

up-stair". Please use all of the stairs. Go up, okay? That'll be fun, more exciting. You

yada "downstair" demiyoruz. Basamakların hepsini kullanın lütfen. Merdiven çıkın yani tamam mı? Böylesi daha eğlenceli ve heyecanlı üstelik.

can fall down the stairs too, that's fun. But again, we don't say "to". "I'm going downstairs."

Merdivenlerden de düşebilirsiniz böylece. Eğlenceli olur. Yine söylüyorum "to" kullanmıyoruz. "I'm going downstairs"

"I'm coming upstairs."

"I'm coming upstairs"

If you are confused, or if you have ever been confused about when to use "to",

"to" nun kullanımı ile ilgili eğer kafanız karıştıysa, yada şu ana dek bir kez bile karıştıysa

the only advice I can give you is please remember this list of words. Once you have remembered this

size verebileceğim tek tavsiye bu kelime listesini lütfen hatırlayın. Bi kere ezberleyince

list, you'll go, "Oh that was easy."

"vay arkadaş aslında kolaymış" diyeceksiniz

[That was easy.]" Yes, it was. Thank you, goodbye.

"Kolaydı" evet öyleydi. Teşekkürler, görüşürüz!