5 Common British English Expressions (Episode 2)

Hello my darlings

Merhaba canlarım ben

it's Lucy from English with Lucy

İngilizce'den Lucy ve Lucy

I never know quite what to do in the introduction

Girişte ne yapacağımı asla tam olarak bilmiyorum

So I thought a slide in

Bu yüzden bir slayt düşündüm

Might be quite...erm... I dunno

Oldukça...eee... Bilmiyorum

So everyone really seemed to like my last video

Yani herkes son videomu gerçekten beğenmişe benziyor

5 Common British Expressions

5 Yaygın İngiliz İfadesi

So here is part 2: here are 5 more common British expressions

İşte 2. kısım: İşte

That us British people, we use on a daily basis

biz İngilizlerin günlük olarak kullandığımız 5 yaygın İngiliz ifadesi.

Very important news: I now have an instagram which is @learnenglishwithlucy

along with my Facebook and my Youtube

all the information will be right here

burada

And for my Chinese followers

Ve Çinli takipçilerim için,

I know you're watching me

beni Çin'de izlediğinizi biliyorum.

over in... China

So I've created a Weibo (I think it's pronounced like that)

Bu yüzden bir Weibo yarattım (sanırım bu şekilde telaffuz ediliyor)

Weebo Weybo? Not sure

Weebo Weybo? Emin değilim

Feel free to laugh at me

Bana gülmekten çekinmeyin

But I've created an account so that I can communicate with you too

Ama sizinle de iletişim kurabilmem için bir hesap oluşturdum

So our first common British expression is

Yani ilk yaygın İngiliz ifademiz

bits and bobs

bit ve bob'dur

and this means various or miscellaneous things

ve bu çeşitli veya çeşitli şeyler anlamına gelir

so, if someone asks you

, yani biri size

What did you get for Christmas?

Ne aldın diye sorarsa Noel için?

And you just really got a mixture

Ve gerçekten bir karışımınız var

You can say

Oh, just bits and bobs really.

Oh, sadece birazcık gerçekten diyebilirsiniz. Çok

Nothing huge, just general random things

büyük bir şey yok, sadece genel rastgele şeyler

So the next one is gobsmacked

Yani bir sonraki kişi ağzına kadar dolu

And this means amazed or surprised or shocked

Ve bu, hayrete düşmek, şaşırmak veya şoke olmak anlamına geliyor,

it's kind of a mixture of all of them

bu hepsinin bir karışımı

So, can you believe she left him?

Yani, onun onu terk ettiğine inanabiliyor musun?

or can you believe he did that?

ya da bunu yaptığına inanabiliyor musun?

Say: I'm absolutely gobsmacked!

De ki: Kesinlikle midem bulandı!

It can be both positive and negative

Hem olumlu hem de olumsuz olabilir

So, number three is to lose the plot

Yani, üç numara komployu kaybetmek

And this means to go mad or to go crazy

ve bu delirmek ya da delirmek anlamına geliyor Çılgınlık,

Mad is another word for crazy

deliliğin başka bir sözcüğü

So, I can't believe you spent £300 on a pair of socks

Yani, bir çift çoraba 300 sterlin harcadığına inanamıyorum.

You've completely lost the plot

konuyu tamamen kaybettim

This can be used negatively and also affectionately

Bu olumsuz ve aynı zamanda şefkatli bir şekilde kullanılabilir

I'd often say to my mum if she spends too much money

Anneme çok fazla para harcarsa planı tamamen kaybettiğini söylerdim sık sık

that she's completely lost the plot

I love you mum!

seni seviyorum anne!

Now we have number four which is

Şimdi mickey almak için dört numaramız var,

to take the mickey

we sometimes shorten mickey to mick

bazen mickey'yi mickey olarak kısaltırız

to take the mick

and also a more vulgar version is to take the piss

ve ayrıca daha kaba bir versiyonu işemek içindir

But I would only use that in a colloquial situation with my friends

Ama bunu sadece arkadaşlarımla konuşma dilinde kullanırdım

Not at work or with people I need to respect

İşte veya başkalarıyla değil saygı duymam gereken insanlar

Not that I don't respect my friends

Arkadaşlarıma saygı duymadığımdan değil, ne demek

you know what I mean

Not around authority

istediğimi anlıyorsunuz

Otorite etrafında değil

So an example would be

Yani bir örnek

What? Free English lessons with a native English teacher?

Ne olurdu? Ana dili İngilizce olan bir öğretmenle ücretsiz İngilizce dersleri?

Are you taking the mick?

Mikrofonu alıyor musun?

The answer would of course be

Cevap elbette

No it's true...just search 'English with Lucy'

Hayır, doğru... sadece 'Lucy ile İngilizce'yi arayın'

Ok and last but not least we have to pass with flying colours

Tamam ve son olarak, çok önemli bir şekilde geçmemiz gerekiyor

and this means to be very successful

ve bu,

in a test or selection process

bir testte veya seçim sürecinde çok başarılı olmak anlamına geliyor.

Like a job interview

an example of this would be...

Bunun bir örneği...

Lucy passed her university exams with flying colours

Lucy üniversite sınavlarını büyük bir başarıyla geçti,

yayy! this is true!

yaşasın! Bu doğru!

And thank you to all my subscribers that were so patient

Ve üniversite sınavlarımda çok sabırlı olan tüm abonelerime teşekkür ederim

whilst I was doing my university exams

because I didn't upload any videos for quite a long time

çünkü uzun zamandır video yüklemiyordum

but I'm back now so you can enjoy many more lessons in the future

ama şimdi geri döndüm, böylece gelecekte daha birçok dersin tadını çıkarabilirsiniz.

Now before we fssthhbhbttbhbthbthbth

fssthhbhbttbhbthbthbth