THIS THESE THAT THOSE | How to USE and PRONOUNCE in British English

(calm electronic theme music)

(sakin elektronik tema müziği)

- Hello everyone, and welcome back to English with Lucy.

- Herkese merhaba ve Lucy ile İngilizce'ye tekrar hoş geldiniz.

What a long time!

Ne uzun zaman!

So much has happened since I've been away.

Uzakta olduğumdan beri çok şey oldu.

I basically went on a trip, and then I got really,

Temelde bir seyahate çıktım ve sonra gerçekten çok

really ill, and I just had to recover.

hastalandım ve iyileşmem gerekiyordu. Zar

I could hardly speak.

zor konuşabiliyordum.

If you follow me on Instagram you will know about that,

Beni Instagram'da takip ederseniz bunu bileceksiniz,

but, I'm back today with a really

ancak bugün gerçekten

highly-requested grammar video.

çok istenen bir gramer videosu ile geri döndüm.

We're going to be talking about the difference

between "this," "these," "that," and "those."

"Bu", "bunlar", " o" ve "onlar" arasındaki farktan bahsedeceğiz. Cidden

It's a seriously important lesson.

önemli bir ders.

I hear people confuse these words all the time.

İnsanların bu kelimeleri her zaman karıştırdığını duyuyorum.

And, on almost every single Instagram post,

Ve neredeyse her Instagram gönderisinde,

somebody asks me to make at least a video

biri benden

about "these" and "this."

"bunlar" ve "bu" hakkında en azından bir video çekmemi istiyor.

So, hopefully, that's going to be really,

Yani, umarım, bu

really useful for you.

sizin için gerçekten çok faydalı olacaktır.

Before we get started, I'd just like to thank

Başlamadan önce,

the sponsor of today's video.

bugünkü videonun sponsoruna teşekkür etmek istiyorum. Karşınızda

It's Lingoda, with an extra special offer for you.

Lingoda, size ekstra özel bir teklifle.

Lingoda is an online language academy which employs native,

Lingoda,

qualified teachers to deliver small group classes,

küçük grup dersleri,

private classes, or a perfect combination of the two.

özel dersler veya ikisinin mükemmel bir kombinasyonunu sunmak için yerli, nitelikli öğretmenler istihdam eden bir çevrimiçi dil akademisidir.

I've tried them out myself, and I totally approve.

Onları kendim denedim ve tamamen onaylıyorum.

I've got two special offers for you today,

Bugün size iki özel teklifim var,

so you can choose which one you want.

böylece hangisini istediğinizi seçebilirsiniz. LUCY30OFF koduyla

You can get 30% off all three month

üç aylık abonelik paketlerinin tamamında %30, LUCY50OFF koduyla

subscription packages with the code LUCY30OFF

and 50% off all certificate courses with the code LUCY50OFF.

tüm sertifika kurslarında %50 indirim kazanabilirsiniz .

With that last code, LUCY50OFF,

Bu son kod olan LUCY50OFF ile üç ay fiyatına

you can get six months of English lessons

altı aylık İngilizce dersi alabilir

for the price of three months,

and you can go up an entire English level.

ve İngilizce seviyenizi tamamen yükseltebilirsiniz. Tek

All you have to do is click on the offer links

yapmanız gereken açıklama kutusundaki teklif linklerine tıklayıp

in the description box and use the codes.

kodları kullanmak.

Right, let's get on with the lesson.

Pekala, hadi derse geçelim.

"This," "that," "these," and "those" are demonstratives.

"Bu", "o", "bunlar" ve "bunlar" işaretçilerdir.

We use "this," "that," "these," and "those,"

"Bu", "o", " bunlar" ve "şunlar"ı kullanırız,

I have to get good at saying that,

bunu söylemekte ustalaşmalıyım,

to point to people or things.

insanlara veya şeylere işaret etmek için.

"This" and "that" are singular,

"Bu" ve "o" tekildir

and "these" and "those" are plural.

ve "bunlar" ve "bunlar" çoğuldur.

"This," singular, and "these," plural,

"Bu" tekil ve "bunlar" çoğul, "

refer to things that are close to the speaker,

much like the word "here."

burada" kelimesi gibi konuşmacıya yakın olan şeyleri ifade eder.

Here, "this," "these."

İşte, "bu", "bunlar."

On the other hand, "that" and "those"

Öte yandan, "o" ve "o" sözcükleri, "

refer to things that are further away from the speaker,

much like the word "there."

orada" sözcüğü gibi, konuşmacıdan daha uzakta olan şeyleri ifade eder.

"That," "those," there.

"O", "onlar" orada.

So, "this" and "these" are here,

Yani "bu" ve "bunlar" burada,

"that" and "those" are there.

"o" ve "bunlar" orada.

"This," "these," here.

"Bu", "bunlar" burada.

"That," "those," there.

"O", "onlar" orada.

Learn that and remember it in your head,

Bunu öğren ve kafanda hatırla

because at some point you might need

çünkü bir noktada

to remember which one is which.

hangisinin hangisi olduğunu hatırlaman gerekebilir. "

Before we talk about the ins and outs,

the fine details of "this," "that," "these," and "those,"

Bu", " o", "bu" ve "o" kelimelerinin ince detaylarından bahsetmeden önce,

let's talk about the pronunciation of the words

kelimelerin telaffuzlarından

and how they differ from each other,

ve birbirlerinden nasıl farklı olduklarından bahsedelim,

because I know so many students struggle

çünkü öyle biliyorum. birçok öğrenci

with the pronunciation, especially of "this" and "these."

, özellikle "bu" ve "bunlar"ın telaffuzuyla mücadele ediyor.

"That" and "those," completely different vowel sounds.

"O" ve "o" tamamen farklı sesli harfler.

Ah, "that."

Ah, "şu."

Oh, "those."

Ah, "onlar."

Those shouldn't be too difficult.

Bunlar çok zor olmamalı.

Note that sometimes people might put a glottal stop

Bazen insanların "bu"nun sonuna gırtlaksı bir durak koyabileceğini unutmayın

at the end of "that."

.

"Now that is amazing."

"İşte bu harika."

See? That's naturally how I would say,

Görmek? Doğal olarak

"That is amazing."

"Bu harika" derdim.

"Those," make sure you're ending with a "zzz" sound.

"Onlar", "zzz" sesiyle bitirdiğinizden emin olun.

Don't end it with a "sss" sound.

Bir "sss" sesiyle bitirme.

So, it's not "thossse," which is actually quite hard to say.

Yani, söylemesi oldukça zor olan "thossse" değil .

It's "thozze," "those."

"thozze", "onlar".

Now, "this" and "these."

Şimdi, "bu" ve "bunlar".

Well, firstly, the vowel sound is very similar,

İlk olarak, sesli harf çok benzer,

but, it is different.

ama farklı.

With "this," we have an "ih," "ih."

"This" ile bir "ih", "ih" var.

It's a short vowel sound.

Kısa bir ünlü sesidir.

"These" we have "eee."

"Bunlar" bizde "eee" var.

It's a long vowel sound.

Uzun bir sesli harf.

The mouth shape is the same "ih," "ee," "ih," "ee."

Ağız şekli aynı "ih", "ee", "ih", "ee".

We just elongate the vowel sound for "these."

"Bunlar" için sesli harfleri uzatıyoruz.

And then, the most important thing in my opinion,

Ve sonra, bence en önemli şey,

is the phoneme at the end of the word.

kelimenin sonundaki fonem.

"Thissss."

"İşte."

"Thesssse."

"Selan."

So, "this" has a "sss" sound, and "these" has a "zzz" sound,

Yani, "bu" bir "sss" sesine sahiptir ve "bunlar", "

like with "those."

şunlar"da olduğu gibi bir "zzz" sesine sahiptir.

I hear a lot of students say, "Thessse. Thessse,"

Pek çok öğrencinin "Thessse. Thessse" dediğini duyuyorum

and I don't know if they're trying to say, "This,"

ve "Bu" mu

or "thesse."

yoksa "thesse" mi demeye çalıştıklarını bilmiyorum.

So, make sure, "Thisss," short "is" sound, ending in an "s."

Bu yüzden, "Thisss" kısasının "ses" olduğundan ve "s" ile biten olduğundan emin olun.

"Is," "this."

"Bu."

"Theeese," long e sound ending in a zed: "Theeeze."

"Theeese", zed ile biten uzun bir ses: "Theeeze."

"Thesss" is like a combination of the two.

"Thesss" ikisinin birleşimi gibidir.

It's not the end of the world, but

Bu dünyanın sonu değil ama

you might miscommunicate a little.

biraz yanlış iletişim kurabilirsiniz.

You might be referring to multiple things.

Birden çok şeye atıfta bulunuyor olabilirsiniz.

You're trying to say, "These," which is a plural.

Çoğul olan "Bunlar" demeye çalışıyorsunuz.

But people will think you're trying to say one thing,

Ama insanlar tek bir şey söylemeye çalıştığınızı düşünecekler,

"This," because it's a singular.

"Bu", çünkü bu tekil.

So, just bear that in mind and practise a little at home.

Yani, bunu aklınızda tutun ve evde biraz pratik yapın.

So, we use "this," "that," "these," and "those"

Bu nedenle, belirleyici olarak "bu", "o", " bunlar" ve "bunlar" kullanırız

as determiners.

.

For example: "What's this book about?"

Örneğin: "Bu kitap ne hakkında?"

"That door's unlocked."

"O kapı kilitli değil."

"I really like those socks."

"Bu çorapları gerçekten beğendim."

We also use them as pronouns.

Bunları zamir olarak da kullanırız.

"This is lovely."

"Bu çok güzel."

"That is a great achievement."

"Bu büyük bir başarı."

"You can take these home."

"Bunları eve götürebilirsin."

But, what are the rules?

Ama kurallar nelerdir?

We use "this" and "that" with singular, uncountable nouns,

Tekil, sayılamayan isimler,

singular, uncountable nouns.

tekil, sayılamayan isimlerle "bu" ve "o" kullanırız.

"This bread is stale."

"Bu ekmek bayat."

Stale means not fresh.

Bayat, taze olmayan anlamına gelir.

And, an uncountable example: "Please pass me that coffee."

Ve sayısız örnek: "Lütfen o kahveyi bana uzat." Çoğul isimlerle

We use "those" and "these" with plural nouns.

"these" ve "these" kullanırız.

"These shoes are yours."

"Bu ayakkabılar senin."

"Those houses are for sale."

"O evler satılık."

Note: we tend to use "this" with words describing

Not: Zamanı ve tarihleri ​​tanımlayan kelimelerle "this" kelimesini kullanma eğilimindeyiz

time and dates.

.

For example: "This morning, I went on a run."

Örneğin: "Bu sabah koşuya çıktım."

Or, "I'm going to Paris this week."

Veya "Bu hafta Paris'e gidiyorum."

We can use "that" with words describing time and date,

"O" kelimesini saat ve tarihi tanımlayan kelimelerle kullanabiliriz,

but it's normally about something that was a long time ago

ancak normalde uzun zaman önce

that you're remembering or something in the future

hatırladığınız bir şey veya gelecekte

that might or might not happen.

olabilecek veya olmayabilecek bir şey hakkındadır.

For example: "Ah yes, the summer of 2012, that summer

Örneğin: "Ah evet, 2012 yazı, o yaz

was a great summer."

harika bir yazdı."

It happened a long time ago.

Uzun zaman önce oldu.

Or, "I wonder if I'll ever get married. That day

Veya, "Acaba bir gün evlenir miyim? O gün

would be great!"

harika olur!"

Just a subtle hint there.

Sadece ince bir ipucu var.

Right! Let's look at pronouns.

Sağ! Zamirlere bakalım.

We normally use "this," "that," "these," and "those"

Normalde "bu", " o", "bunlar" ve "bunlar"

as pronouns to refer to things or ideas.

zamirlerini şeylere veya fikirlere atıfta bulunurken kullanırız.

For example: "We're going for a Sunday roast first,

Örneğin: " Önce Pazar rostosu yapacağız,

and then for a walk around the village.

sonra köyde yürüyüşe çıkacağız.

Are you happy with that?"

Bundan memnun musun?"

It means, "Are you happy with the idea of going for a roast

Bu, "

first and then a walk?"

Önce kızartmaya, sonra yürüyüşe çıkma fikrinden memnun musun?" anlamına gelir.

The whole thing is an idea at the moment.

Her şey şu anda bir fikir.

"Are you happy with that idea?"

"Bu fikirden memnun musun?"

"It sounds like a great idea to me.

"Bana harika bir fikir gibi geldi.

That is my dream Sunday."

Pazar günü bu benim hayalim."

Or, talking about music: "Can you turn that down please.

Veya müzik hakkında konuşurken: " Lütfen bunu geri çevirir misiniz?

I hate Heavy Metal."

Heavy Metal'den nefret ederim."

Or, things, if I'm talking about someone's earrings.

Ya da, eğer birinin küpelerinden bahsediyorsam.

"Those are beautiful."

"Bunlar çok güzel."

Those earrings are beautiful.

Bu küpeler çok güzel.

We can also use "this," "that," "those," and "these"

to refer to people when we want to identify ourselves

Kendimizi

or others or we want to ask the identity of other people.

veya başkalarını tanımlamak istediğimizde veya diğer insanların kimliğini sormak istediğimizde insanlara atıfta bulunmak için "bu", "o", "olar" ve "bunlar" kelimelerini de kullanabiliriz.

For example: "This is my brother, George."

Örneğin: "Bu benim kardeşim George."

Or, "That's my mother over there."

Veya, "Oradaki benim annem."

Or, "Hello. Is that John?

Veya "Merhaba. Bu John mu?

This is Lucy speaking."

Konuşan Lucy."

"Is that John?" because he's far away.

"Bu John mu?" çünkü o uzakta.

And, "This is Lucy," because I am right here.

Ve "Bu Lucy" çünkü ben tam buradayım.

I'm close to myself, in fact, I'm inside myself.

Kendime yakınım aslında, kendi içimdeyim. Her

Well, anyway. Yes.

neyse. Evet.

So, as I said at the beginning, we use "this" and "these"

Yani, başta söylediğim gibi, "bu" ve "bunlar"ı

to refer to things that are here

burada olan şeyleri, "

and "that" and "those" to refer to things that

o" ve "olar"ı da oradaki şeyleri belirtmek için kullanırız

are over there.

.

"Can I use this pen?"

"Bu kalemi kullanabilir miyim?"

"I'll print this tomorrow."

"Bunu yarın yazdıracağım."

"I got these done last week, in San Francisco."

"Bunları geçen hafta San Francisco'da yaptırdım."

It's true, it's an amazing colour, isn't it?

Doğru, harika bir renk, değil mi?

Beckoning Begonia by Chillac.

Chillac imzalı Çağıran Begonya.

Back to English lessons.

İngilizce derslerine geri dön.

"That" and "those": "What's that over there?"

"O" ve "o": "Oradaki nedir?"

"Those pictures we took yesterday were amazing!"

"Dün çektiğimiz fotoğraflar inanılmazdı!"

"Ah, Seville, that's my favourite place."

"Ah, Sevilla, orası benim en sevdiğim yer."

However, let's talk now about emotional distance.

Ancak, şimdi duygusal mesafe hakkında konuşalım.

Sometimes there's not a real physical distance,

Bazen gerçek bir fiziksel mesafe yoktur,

there's an emotional distance.

duygusal bir mesafe vardır.

This is pretty advanced, so, if you can conquer this,

Bu oldukça gelişmiş, bu yüzden bunu fethedebilirseniz,

you can conquer anything.

her şeyi fethedebilirsiniz.

Remember, this isn't a 100% strict rule,

Unutmayın, bu %100 katı bir kural değildir,

it mostly depends on tone of voice.

çoğunlukla ses tonuna bağlıdır.

But, just so that you understand it in general.

Ancak, genel olarak anlamanız için. Olumlu hissettiğimiz şeyleri ifade etmek için

We generally use "this" and "these" to refer to things

genellikle "bu" ve " bunları" kullanırız

that we feel positive about.

.

To refer to things that we feel positive about,

Olumlu hissettiğimiz,

that we are pleased to be associated with, or we approve of.

ilişkilendirilmekten memnun olduğumuz veya onayladığımız şeylere atıfta bulunmak.

For example: "I love these new hats that everyone

Örneğin: " Herkesin giyiyormuş gibi göründüğü bu yeni şapkalara bayılıyorum

seems to be wearing!"

!"

I like the hats.

Şapkaları beğendim.

I approve of the hats.

Şapkaları onaylıyorum.

I use these.

Bunları kullanıyorum.

I'm a simple woman.

Ben basit bir kadınım. Biraz mesafe yaratmak için

We use "that" and "those" to create a bit of distance,

"o" ve "oları" kullanırız ,

things that we might disapprove of, things

onaylamayabileceğimiz şeyler,

that we don't like, things that we don't want

hoşlanmadığımız şeyler, ilişkilendirilmek istemediğimiz şeyler

to be associated with.

.

"Have you seen those awful shoes!"

"O korkunç ayakkabıları gördün mü!"

Or, "What did that friend of yours say?"

Veya "Arkadaşınız ne dedi?"

I don't like the friend, so I'm saying, "That friend."

Arkadaşı sevmiyorum, bu yüzden "O arkadaş" diyorum.

Now, let's discuss shared knowledge and new information.

Şimdi, paylaşılan bilgi ve yeni bilgileri tartışalım.

We sometimes use "that" instead of "the" to refer

the listener to shared knowledge, things that

Dinleyiciyi paylaşılan bilgilere,

we both know.

ikimizin de bildiği şeylere yönlendirmek için bazen "the" yerine "that" kullanırız.

Often, when we're explaining something or

Çoğu zaman, bir şeyi açıklarken ya da

we're telling a story.

bir hikaye anlatırken.

So, this is pretty informal.

Yani, bu oldukça gayri resmi.

For example: "You know that house down the road?

Örneğin: " Yolun aşağısındaki evi biliyor musun?

It's getting demolished on Sunday."

Pazar günü yıkılıyor."

We both know about the house.

İkimiz de evi biliyoruz.

It's shared knowledge, so I'm referring to it as

Bu paylaşılan bir bilgi, bu yüzden ona

"that house" down the road.

yolun aşağısındaki "o ev" diyorum.

I don't need to specify which one because

Hangisi olduğunu belirtmeme gerek yok çünkü

my friend will know what I'm talking about.

arkadaşım neden bahsettiğimi anlayacaktır.

We sometimes use "this" instead of "a" or "an"

Bazen " a" veya "an" yerine "this" kelimesini

to refer to something important or recent,

önemli veya yeni bir şeye atıfta bulunmak

or to introduce a new thing or person into

veya bir hikayeye veya sohbete yeni bir şey veya kişiyi dahil etmek için kullanırız

a story or conversation.

.

For example: "This random woman came into

Örneğin: "Bu rastgele kadın

my garden last week."

geçen hafta bahçeme geldi."

If I were to say, "That random woman," it would mean

"Şu rastgele kadın" dersem, bu,

that we already know who that random woman is.

o rastgele kadının kim olduğunu zaten bildiğimiz anlamına gelir.

It would be shared knowledge.

Bilgi paylaşımı olurdu.

Because it's "this random woman," it's a new person,

Çünkü bu "rastgele kadın", yeni bir insan,

it's a new element for the conversation.

sohbet için yeni bir unsur.

So, "that" is very informal, that's language that we

Yani, "bu" çok gayri resmi,

use whilst having conversations with friends.

arkadaşlarımızla sohbet ederken kullandığımız dil.

What about formal writing, because I guess a lot of you

Resmi yazıya ne dersiniz, çünkü sanırım çoğunuz

are doing exams?

sınava giriyorsunuz?

This will be important for you.

Bu senin için önemli olacak.

So, we use "that" and "those" in formal writing

Bu nedenle, resmi yazıda "o" ve " o" kelimelerini

as substitutes for "the one" or "the ones."

" bir" veya "birler" yerine kullanırız.

For example: "The best example is that given

Örneğin: "En iyi örnek,

in the first paragraph."

ilk paragrafta verilendir."

The best example is the one, the example, given

En iyi örnek ,

in the first paragraph.

ilk paragrafta verilen örnektir.

Or, "The most successful experiments were those

Veya "En başarılı deneyler,

performed in dark conditions."

karanlık koşullarda yapılan deneylerdi."

The most successful experiments were the ones,

En başarılı deneyler,

the experiments, performed in dark conditions.

karanlık koşullarda yapılan deneylerdi.

It does make you sound ever-so-posh.

Kulağa çok şık geliyor.

Please note, though, that we don't normally use

Ancak, normalde

"that" to refer to people or animals.

"o" kelimesini insanlara veya hayvanlara atıfta bulunmak için kullanmadığımızı lütfen unutmayın.

It doesn't sound right.

Kulağa doğru gelmiyor.

"Have you seen my cat? The one with the orange fur."

"Kedimi gördün mü? Turuncu kürklü olanı."

I wouldn't say, "That with the orange fur."

"O turuncu kürklü" demezdim.

We can, however, use "those" as a substitute

Ancak "onları"

for people and animals.

insanlar ve hayvanlar yerine kullanabiliriz.

"The students did well in their exams.

"Öğrenciler sınavlarında başarılı oldular.

Those that got As were presented with a certificate."

A'yı alanlar sertifikalarını aldılar."

"Those" referring to the students.

Öğrencilere atıfta bulunan "şunlar".

"That was a lot of information!"

"Bu çok fazla bilgiydi!"

(laughter"

(kahkahalar)

I hope that "this," "that," "these," and "those"

Umarım "bu", "o", " bunlar" ve "şunlar"

is a bit clearer to you.

sizin için biraz daha anlaşılır olmuştur. Bu dersten

If you have to take one thing away from this lesson,

çıkarmanız gereken bir şey varsa

I would say it's the pronunciation.

o da telaffuzdur derim.

Just remember that "thees" doesn't exist.

o "thees" diye bir şey yok.

It's "this" or "these."

"bu" ya da "bunlar".

Just sorting out that last phoneme: "sss" or "zzz,"

Sadece şu son ses birimini ayıklamak: "sss" ya da "zzz",

it really will make your speaking a lot clearer.

konuşmanızı gerçekten çok daha net hale getirecek.

It does take a bit of practise, I do understand

Biraz pratik gerektiriyor ,

that perfectly well.

Bunu çok iyi anlıyorum.

Hispanic speakers, I know it's tough for you,

Hispanik konuşmacılar, bunun sizin için zor olduğunu biliyorum

because you don't have that short "ih" sound

çünkü dilinizde o kısa "ih" sesi yok

in your language.

.

So, your homework for today is to write four

Bu nedenle, bugünkü ödeviniz

sentences in the comment section: one with "this,"

yorum bölümüne dört cümle yazmak : biri "bu" ile,

one with "that," one with "those," one with "these."

biri "o" ile, biri " onlar" ile, biri "bunlar" ile.

And, I encourage you all to look through everyone's

Ve hepinizi, herkesin

comments and see if you can help out with any corrections.

yorumlarına bakmanızı ve herhangi bir düzeltme konusunda yardımcı olup olamayacağınızı görmenizi tavsiye ederim.

I always try and look at the comment sections,

Her zaman deniyorum ve

especially when I've just uploaded the video.

özellikle videoyu yeni yüklediğimde yorum bölümlerine bakın.

So, make sure you've clicked the notification bell,

Bu nedenle, bildirim zilini tıkladığınızdan emin olun

because for like an hour after uploading,

çünkü yükledikten sonra yaklaşık bir saat

I will be on my computer making sure everyone's happy,

bilgisayarımda olacağım ve herkesin mutlu

making sure that everyone likes the video,

olduğundan emin olacağım. herkes videoyu beğenir, size

giving you the love hearts, giving you the comments.

sevgi kalpleri verir, size yorumlar yapar.

That's it for today's lesson.

Bugünün dersi bu kadar.

I hope you liked it.

Umarım beğenmişsindir.

I hope you enjoyed it.

Umarım eğlenmişsindir. Gelecekteki dersler için

If you have any recommendations for future lessons,

herhangi bir öneriniz varsa ,

please comment down below.

lütfen aşağıya yorum yapın.

I love hearing your recommendations.

Tavsiyelerini duymayı seviyorum. Kodlarla birlikte açıklama kutusundaki

Don't forget to check out Lingoda, the offer links

teklif bağlantıları olan Lingoda'ya göz atmayı unutmayın

in the description box along with the codes.

.

And, don't forget to connect with me on all

Ve tüm

of my social media: I've got my Facebook,

sosyal medyalarımda benimle bağlantı kurmayı unutma: Facebook'um var,

I've got my Instagram, and I've got my Twitter,

Instagram'ım var ve Twitter'ım var

and I will see you soon for another lesson.

ve yakında başka bir derste görüşürüz.

(blows kiss)

(öpücük darbeleri)

(calm electronic theme music)

(sakin elektronik tema müziği)