Meaning of FEELING BLAH - A Really Short English Lesson with Subtitles

So I almost didn't make a little English lesson

Bu yüzden bugün neredeyse hepiniz için küçük bir İngilizce dersi yapmadım

for all of you today, because I'm feeling blah.

, çünkü kendimi falan hissediyorum.

In English, when we say that we are feeling blah,

İngilizce'de kendimizi falan hissettiğimizi söylediğimizde,

it means that we don't have a lot of energy

bu çok fazla enerjimiz olmadığı

or we don't feel like doing something.

veya canımızın bir şey yapmak istemediği anlamına gelir.

I'm feeling blah today

because I didn't really sleep that good last night.

Dün gece o kadar iyi uyuyamadığım için bugün kendimi kötü hissediyorum.

I was tossing and turning all night.

Bütün gece savurup döndüm.

I did not get a good night's sleep,

İyi bir gece uykusu alamadım

and I had a long day at work.

ve işte uzun bir gün geçirdim.

So I don't have a lot of energy,

Bu yüzden çok fazla enerjim yok

and if I was to describe how I'm feeling right now,

ve şu anda nasıl hissettiğimi tarif edecek olsaydım,

I would say that I am feeling blah.

falan hissettiğimi söylerdim.

(chuckles) It's not a sickness when you feel blah.

(kıkırdar) Kendini filan hissettiğin zaman bu bir hastalık değildir.

It doesn't mean that you are sick,

Bu, hasta olduğunuz anlamına gelmez,

but it simply means that you are not feeling very well,

ancak kendinizi pek iyi hissetmediğiniz

and you don't feel like doing anything.

ve canınızın hiçbir şey yapmak istemediği anlamına gelir.

In fact, if I could do anything I wanted to right now,

Aslında, şu anda istediğim herhangi bir şeyi yapabilseydim,

I would probably go home and just watch some YouTube videos

muhtemelen eve gidip birkaç YouTube videosu izler

and maybe have a little nap on the couch

ve belki de kanepede biraz kestirirdim

because I am feeling blah.

çünkü kendimi falan hissediyorum.

We have another phrase that's very, very close to this,

Buna çok çok yakın başka bir deyimimiz daha var,

which is to have a case of the blahs.

o da filan vakasına sahip olmak.

So we talk about having the blahs as if it is a sickness,

Bu yüzden,

even though it isn't a real sickness.

gerçek bir hastalık olmasa bile, bir hastalıkmış gibi filanlara sahip olmaktan bahsediyoruz.

So you could say to someone,

Böylece birine,

oh, I just have a case of the blahs today.

oh, bugün sadece bir filan vakam var diyebilirsiniz.

Want me to say that word again?

O kelimeyi tekrar söylememi ister misin?

Blahs.

Hoşnutsuzluk.

I have a case of the blahs today.

Bugün bir filan vakam var.

So when you have a case of the blahs,

Bu yüzden, bir filan vakanız olduğunda,

again, you just feel like sitting around and doing nothing,

yine, sadece oturup hiçbir şey yapmamak,

maybe eating too many snacks

belki çok fazla atıştırmalık yemek

and maybe just watching a lot of television

ve belki de sadece çok fazla televizyon

or a lot of YouTube.

veya çok fazla YouTube izlemek gibi hissediyorsunuz.

So I hope you are having a good day.

Bu yüzden umarım iyi bir gün geçiriyorsundur.

I hope you are not feeling blah,

Umarım falan hissetmiyorsundur

and I hope you don't have a case of the blahs.

ve umarım falan filan vakan yoktur.

I hope you are just full of energy and enjoying your day.

Umarım sadece enerji dolusunuzdur ve günün tadını çıkarıyorsunuzdur.

Bob the Canadian here.

Kanadalı Bob burada.

Thank you so much for watching.

İzlediğiniz için çok teşekkürler.

Have a great day.

İyi günler.