Learn the English Phrases, "my better half" and "to tie the knot" - An English Lesson with Subtitles

So Jen and I, my wife, Jen and I

Yani Jen ve ben, eşim Jen ve ben

have been married for over 20 years

20 yılı aşkın süredir evliyiz

and I sometimes refer to her as my better half.

ve bazen ondan ikinci eşim olarak bahsediyorum.

This is a fairly common English phrase

Bu,

that people who are in relationships

ilişki içinde olan insanların

sometimes use for each other.

bazen birbirleri için kullandıkları oldukça yaygın bir İngilizce deyimdir.

They'll say, you know, I'm gonna go out tonight

Derler ki, bilirsiniz, bu gece eşimle dışarı çıkacağız

with my better half, we're going to go see a movie.

, sinemaya gideceğiz.

And it's just kind of a funny thing to say.

Ve söylemesi biraz komik bir şey.

It's kind of fun to refer to yourself

Kendinizden

and the person you are with as if you are a whole being

ve birlikte olduğunuz kişiden sanki bütün bir varlıkmışsınız

and that there are two halves

ve iki yarım varmış gibi bahsetmek

and you refer to one of the people as you're better half.

ve insanlardan birine daha iyi olan yarınız olarak atıfta bulunmak biraz eğlenceli.

So again, you will hear this

Yani yine,

if you watch English television or English movies,

eğer İngiliz televizyonu veya İngiliz filmleri izlerseniz bunu duyacaksınız,

you will hear people occasionally say things like,

insanların ara sıra,

have you seen my better half?

benim diğer yarımı gördünüz mü?

Or did you talk to my better half earlier today?

Yoksa bugün daha erken saatlerde eşimle konuştun mu?

And when they say my better half,

Ve benim daha iyi olan yarım dediklerinde,

they are simply referring to the other person

sadece

who is in the relationship.

ilişkide olan diğer kişiden bahsediyorlar.

So, my better half and I

made a video this morning, it's really long,

Bu sabah eşimle bir video çektik , çok uzun,

I hope that you like it,

umarım beğenirsiniz,

tomorrow when it comes out on my bigger channel.

yarın büyük kanalımda yayınlanacak.

And in it we talked about marriage.

Ve içinde evlilik hakkında konuştuk.

And one of the cool English phrases we use

Ve evlilik hakkında konuşurken kullandığımız harika İngilizce ifadelerden biri de

when we talk about marriage is we say that we tie the knot.

düğümü attığımızdır.

So Jen and I tied the knot over 20 years ago.

Jen ve ben 20 yıl önce evlendik.

We decided after dating for a few years

Birkaç yıl çıktıktan sonra

that we wanted to get married,

evlenmek istediğimize karar verdik, evlenme

I proposed and we decided to tie the knot

teklif ettim ve

and over 20 years ago we got married.

evlenmeye karar verdik ve 20 yıldan fazla bir süre önce evlendik.

So, in a relationship,

Yani, bir ilişkide,

sometimes you refer to the other person

bazen ilişkideki diğer kişiye

in the relationship as your better half

daha iyi olan yarınız olarak atıfta bulunursunuz

and if you decide to get married,

ve eğer evlenmeye karar verirseniz,

sometimes we say that you have decided to tie the knot.

bazen düğümü atmaya karar verdiğinizi söyleriz.

Anyways, Bob the Canadian here,

Her neyse, burada Kanadalı Bob,

you're learning English with me.

benimle İngilizce öğreniyorsun.

I hope you're having a good day

Umarım iyi bir gün geçiriyorsundur

and I'll see you tomorrow when I make

ve yarın

another one of these little English lessons.

bu küçük İngilizce derslerinden birini daha yaparken görüşürüz.