Discourse Markers: Sound Fluent & Natural in English Conversations

Well hey there, I'm Emma from mmmEnglish!

Merhaba, ben mmmEnglish'den Emma!

And today you are going to learn how to use discourse markers

Ve bugün,

for advanced fluency in English conversation.

İngilizce konuşmada ileri düzeyde akıcılık için söylem işaretçilerini nasıl kullanacağınızı öğreneceksiniz.

These are all words that you already know for sure

Bunların hepsi zaten kesin olarak bildiğiniz

but you may not know how they're used to direct the flow of

ancak bir görüşmenin akışını yönlendirmek için nasıl kullanıldığını bilmiyor olabilirsiniz

a conversation.

. Konuşurken

They help you to sound so much more natural and

sesinizin çok daha doğal ve akıcı çıkmasına yardımcı olurlar

fluent when you speak.

.

Native English speakers use these words in so many ways

Anadili İngilizce olan kişiler bu kelimeleri bir sohbette pek çok şekilde kullanır

in a conversation and they come up really frequently.  

ve gerçekten sık sık karşımıza çıkarlar.

Two to three times a minute in natural speech.

Doğal konuşmada dakikada iki ila üç kez.

So learning more about them and how they're used is an

Bu nedenle, onlar ve nasıl kullanıldıkları hakkında daha fazla bilgi edinmek

essential fluency tool.

temel bir akıcılık aracıdır.

Are you ready to find out more?

Daha fazlasını öğrenmeye hazır mısınız?

I just want to take a few seconds here to give a little shout-out

to the members of Hey Lady! who are watching today.

Hey Lady! bugün izleyenler

Hey ladies! It's great to see you here.

Merhaba bayanlar! Sizi burada görmek harika.

If you haven't heard yet, Hey Lady! is our online community

Henüz duymadıysanız, Hey Lady!

helping women to succeed in English.

kadınların İngilizcede başarılı olmasına yardımcı olan çevrimiçi topluluğumuzdur.

We make it easy and safe to meet new speaking partners

Yeni konuşma ortaklarıyla tanışmanızı kolay ve güvenli hale getiriyoruz

and give you interesting topics to talk about together.

ve size birlikte konuşabileceğiniz ilginç konular sunuyoruz. Her adımda sizi cesaretlendirecek ve destekleyecek

We have an amazing team of expert English coaches

uzman İngilizce koçlarından oluşan harika bir ekibimiz var

who'll encourage and support you at every step.

.

It's the perfect place to practise because you can make

Burası pratik yapmak için mükemmel bir yerdir çünkü

mistakes without feeling judged and make real progress

yargılanmış hissetmeden hatalar yapabilir ve

even if you don't have a lot of time to spare.

ayıracak çok zamanınız olmasa bile gerçek ilerleme kaydedebilirsiniz.

As long as your English level is intermediate or above,

İngilizce seviyeniz orta veya üzerinde olduğu sürece

then your English is good enough to join the community.

İngilizceniz topluluğa katılmak için yeterince iyidir.

And if you sign up today you can experience

Ve bugün kaydolursanız,

everything we offer free for ten days.

sunduğumuz her şeyi on gün boyunca ücretsiz olarak deneyimleyebilirsiniz.

I've put the link down in the description below.

Aşağıdaki açıklamaya linki koydum.

Make sure you check it out and I hope to see you inside!

Kontrol ettiğinizden emin olun ve sizi içeride görmeyi umuyorum!

So what are discourse markers?

Peki söylem belirteçleri nelerdir?

Good question!

İyi soru!

They're really handy.

Gerçekten kullanışlılar.

We use them to direct the flow of a conversation

Bunları bir görüşmenin akışını yönlendirmek

or to navigate a conversation smoothly and easily.

veya bir görüşmede sorunsuz ve kolay bir şekilde gezinmek için kullanırız.

They kind of work

like little signposts

helping the other person to anticipate what you're gonna say

Diğer kişinin ne söyleyeceğinizi tahmin etmesine

or to guide them

veya

about what's gonna happen next in the discussion.

tartışmada bundan sonra ne olacağı konusunda ona rehberlik etmesine yardımcı olan küçük tabelalar gibi çalışırlar.

And discourse markers are

Ve söylem belirteçleri

probably words that you already know

muhtemelen zaten

like so,

öyle,

right

doğru

and okay

ve tamam gibi bildiğiniz kelimelerdir,

but when they're used in this way, their meaning is different

ancak bu şekilde kullanıldıklarında anlamları

from the one that you'll find in a dictionary

bir sözlükte bulacağınızdan farklıdır ve

which makes them a little tricky.

bu da onları biraz karmaşık hale getirir.

In fact, some of these words can be used to direct

Aslında, bu kelimelerden bazıları bir konuşmayı yönlendirmek için

a conversation in multiple ways

like right.

sağ gibi birçok şekilde kullanılabilir.

Right I better get going.

Doğru, gitsem iyi olur.

Here I use right to introduce a new part of the conversation,

Burada, konuşmanın yeni bir bölümünü, yani bitişi tanıtmak için kullanıyorum

the end.

.

You know Geoff, right?

Geoff'u tanıyorsun, değil mi?

Here I used it to confirm shared knowledge,

Burada paylaşılan bilgiyi,

knowledge that I have and the person I'm talking to has.

sahip olduğum bilgiyi ve konuştuğum kişinin sahip olduğunu doğrulamak için kullandım.

So I was waiting for him outside the cinema which is

Bu yüzden onu sinemanın dışında bekliyordum ki bu konuda

what we agreed.

anlaşmıştık.

Right.

Sağ.

But then I checked Instagram and I saw a picture

Ama sonra Instagram'a baktım ve Millie'nin yayınladığı bir fotoğrafı gördüm

that Millie posted and he was with her in Northbridge!

ve Millie onunla birlikte Northbridge'deydi!

And here it's used as an interjection to show the speaker

Ve burada, konuşmacıya

that you're listening and that they should continue speaking.

dinlediğinizi ve konuşmaya devam etmesi gerektiğini göstermek için bir ünlem olarak kullanılır.

And in all of these examples, the word right doesn't really mean

Ve tüm bu örneklerde doğru kelimesi aslında

anything but it does play a really important role in directing

hiçbir şey ifade etmez, ancak sohbeti yönlendirmede, sohbetin akışında gerçekten önemli bir rol oynar

the conversation, the flow of the conversation. It's a signpost.

. Bu bir tabela.

And if you want to speak English naturally and fluently,

Doğal ve akıcı bir şekilde İngilizce konuşmak istiyorsanız,

try to use these signposts a little more when you speak.

konuşurken bu tabelaları biraz daha kullanmayı deneyin. Gelin

Let's take a closer look at these discourse markers together.

bu söylem belirteçlerine birlikte daha yakından bakalım.

Words like these are all used to transition between different

Bunun gibi kelimeler, bir görüşmenin farklı bölümleri arasında geçiş yapmak için kullanılır

parts of a conversation.

.

They all indicate the start,

Hepsi

the beginning of a new part of a conversation

bir konuşmanın yeni bir bölümünün başlangıcını, başlangıcını gösterir

and they also help you to switch between topics.

ve ayrıca konular arasında geçiş yapmanıza yardımcı olur.

Hey, it's Emma! How's it going?

Hey, ben Emma! Nasıl gidiyor?

Hey Emma, not bad.

Hey Emma, ​​fena değil.

How are you?

Nasılsın?

I'm good, busy but good.

İyiyim, meşgulüm ama iyiyim.

So I need your advice.

Bu yüzden tavsiyenize ihtiyacım var.

So helps to make the transition between small talk

Bu nedenle, havadan sudan konuşmak ile tavsiye istemek arasında geçiş yapmanıza yardımcı olur

and asking for advice.

.

It makes that transition really smooth and easy

Bu geçişi gerçekten sorunsuz ve kolay hale getirir.

So, I've got a question for you...

Yani, size bir sorum var...

So, I was wondering...

Peki, merak ediyordum...

Because discourse markers indicate a shift or a transition,

Söylem işaretçileri bir değişimi veya geçişi gösterdiğinden,

we can also use them to signal the end of our conversation

bunları konuşmamızın sonunu işaret etmek için de kullanabiliriz. konuşma

as well which is really handy.

da gerçekten kullanışlı.

Well, I'd better let you go.

Gitmene izin versem iyi olur.

I'm sure you've got a million things to do.

Eminim yapacak milyonlarca işiniz vardır.

You could use anyway here as well.

Yine de burada da kullanabilirsiniz.

It plays exactly the same role.

Tamamen aynı rolü oynuyor.

Anyway, I'd better get going.

Her neyse, gitsem iyi olur.

Using well or anyway ensures a really soft transition

İyi ya da yine de kullanmak,

away from the conversation and announcing it's gonna end.

görüşmeden uzaklaşmaya ve görüşmenin sona ereceğini duyurmaya gerçekten yumuşak bir geçiş sağlar.

So it's not an abrupt end, it's a smooth transition

Yani bu ani bir son değil, bizim istediğimiz yumuşak bir geçiş

which is what we want.

.

An important part of great natural conversation in English

Harika doğal İngilizce konuşmanın önemli bir parçası, konuşma boyunca

is showing that you are actively listening

aktif olarak dinlediğinizi

throughout the conversation

and that you're interested in what the other person is saying.

ve diğer kişinin söyledikleriyle ilgilendiğinizi göstermektir.

So you can do it by nodding and smiling

Böylece bunu başınızı sallayarak ve gülümseyerek

and showing them that you're listening

ve onları dinlediğinizi göstererek yapabilirsiniz,

but you can also interject with little words or little sounds like

ancak

uh-huh,

uh-huh,

right,

doğru,

yeah,

evet,

really.

gerçekten gibi küçük kelimelerle veya küçük seslerle de araya girebilirsiniz.

Doing this shows that you are listening and it encourages

Bunu yapmak, dinlediğinizi gösterir ve

the other person to continue speaking

diğer kişiyi konuşmaya devam etmesi için cesaretlendirir ki

which is really nice.

bu gerçekten güzeldir.

That's a really nice thing to do in a conversation.

Bu bir sohbette yapılacak gerçekten güzel bir şey.

I've been planning this camping trip with our family.

Ailemizle birlikte bu kamp gezisini planlıyorum.

Uh-huh.

HI-hı.

We've been planning it for months.

Aylardır planlıyoruz.

Right.

Sağ.

We're supposed to meet in Sydney.

Sydney'de buluşmamız gerekiyordu.

Yeah.

Evet.

But there's been all this crazy flooding on the coast.

Ancak kıyıda tüm bu çılgın sel oldu.

Really?

Gerçekten mi?

It's also nice to involve the other person in the conversation

especially if you're explaining something or maybe you're

Özellikle bir şeyi açıklıyorsanız veya

telling a really long story.

gerçekten uzun bir hikaye anlatıyorsanız, diğer kişiyi sohbete dahil etmek de güzeldir.

These are really useful tools to help you

Bunlar, olup

include the other person in what's going on. Little tags like

bitenlere diğer kişiyi dahil etmenize yardımcı olacak gerçekten yararlı araçlardır. Bildiğin gibi küçük etiketler

you know?

?

and right?

ve doğru? Cümlenizi tamamlamadan veya hikayenizi durdurmadan

They're a really great way to involve the other person without

diğer kişiyi dahil etmenin gerçekten harika bir yolu

actually finishing your sentence or stopping your story.

.

In fact, you hear me using right? as a tag

Aslında, kullandığımı duyuyorsun değil mi?

all the way through my lessons all the time.

derslerim boyunca her zaman bir etiket olarak. Sahip

It's a habit that I have. Right?

olduğum bir alışkanlık. Sağ?

You remember our trip to Joanna, right?

Joanna gezimizi hatırlıyorsun, değil mi?

it was torrential rain for three days straight.

üç gün aralıksız sağanak yağmur yağdı.

But I don't really want to cancel because we put so much time

Ama gerçekten iptal etmek istemiyorum çünkü zaten çok fazla zaman harcadık

into it already, you know?

, anlıyor musun?

What do you think I should do?

Sizce ne yapmalıyım?

We also use them to check that something is true

Bunları ayrıca bir şeyin doğru olup olmadığını kontrol etmek için kullanırız,

but in particular when we assume that the other person

ancak özellikle diğer kişinin

already knows what we're talking about.

neden bahsettiğimizi zaten bildiğini varsaydığımızda.

So when you assume that they agree with what you're saying.

Yani, söylediklerinizle aynı fikirde olduklarını varsaydığınızda.

Wait is a really helpful one to use especially when you want

Bekle, özellikle

to pause the conversation for a minute

konuşmayı bir dakikalığına duraklatmak istediğinizde,

but not like because you need more time to think.

ancak düşünmek için daha fazla zamana ihtiyacınız olduğu için beğenmediğinizde gerçekten yararlı bir yöntemdir.

Instead it's used to clarify or to confirm some of the information

Bunun yerine, size az önce söylenen bazı bilgileri netleştirmek veya doğrulamak için kullanılır

that was just said to you.

.

I'm good.

İyiyim.

You remember I had a job interview, right?

Bir iş görüşmem olduğunu hatırlıyorsun, değil mi?

Well, they offered me the job.

Bana işi teklif ettiler.

Wait, are you talking about the job in Melbourne?

Bekle, Melbourne'daki işten mi bahsediyorsun?

This use of wait actually comes from the expression

Bu bekleme kullanımı aslında

"wait a minute" or "wait a moment".

"bir dakika bekle" veya "bir dakika bekle" ifadesinden gelir.

It's a shortened version of that phrase.

Bu sözün kısaltılmış halidir.

If you want to slow down the conversation a little

Sohbeti biraz yavaşlatmak istiyorsanız,

then you can use I mean.

demek istediğimi kullanabilirsiniz.

What do you think I should do?

Ne yapmam gerektiğini düşünüyorsun?

I mean, it doesn't sound like it's going to be a great holiday.

Demek istediğim, harika bir tatil olacak gibi görünmüyor.

Maybe you should just cut your losses.

Belki de kayıplarını azaltmalısın. Demek

Starting a sentence with I mean can create a little bit of

istediğim ile bir cümleye başlamak,

extra time for you to think.

düşünmeniz için biraz fazladan zaman yaratabilir.

In particular, when you're not sure how to respond or

Özellikle, nasıl yanıt vereceğinizden emin olmadığınızda veya

you need some extra time.

biraz daha zamana ihtiyacınız olduğunda. Demek istediğim ile

You can pause or create a little bit of extra time

duraklatabilir veya biraz fazladan zaman yaratabilirsiniz

with I mean. It doesn't mean anything, it's just there to create

. Hiçbir anlam ifade etmez, sadece

space for you.

size alan yaratmak için oradadır.

But it's also a way of signalling when you're about to give an

Ancak bu aynı zamanda dürüst bir fikir vermek üzereyken sinyal vermenin bir yoludur

honest opinion.

.

One that might not be exactly what the other person

Diğer kişinin tam olarak

wants to hear.

duymak istediği şey olmayabilir.

Hey, why don't we go camping?

Hey, neden kampa gitmiyoruz?

I mean, we could go camping

Yani, kampa gidebiliriz

but I'd rather go to the beach.

ama ben sahile gitmeyi tercih ederim. İngilizce konuşmalarınızı kontrol etmek ve yönetmek için

You just learned five different ways to use discourse markers

söylem işaretçilerini kullanmanın beş farklı yolunu yeni öğrendiniz

to control and manage your English conversations.

.

How awesome is that?

Bu ne kadar harika?

Remember that these are advanced speaking skills

Bunların ileri düzey konuşma becerileri olduğunu unutmayın,

so if you don't feel ready to use them yourself when you speak

bu nedenle konuşurken kendinizi kullanmaya hazır hissetmiyorsanız,

then start by listening out for them in movies and TV shows

where you get to listen to native English speakers

using these discourse markers all the time.

bu söylem işaretçilerini her zaman kullanarak ana dili İngilizce olan kişileri dinlediğiniz filmlerde ve TV şovlarında bu becerileri dinleyerek başlayın. .

Now that you know about them I'm sure you'll hear them

Artık onlar hakkında bilgi sahibi olduğunuza göre, bunları

in native English conversations all the time.

ana dili İngilizce olan konuşmalarda her zaman duyacağınızdan eminim.

In fact, why don't you listen to the complete conversation

Aslında, Shah ile telefonda yaptığım sohbetin tamamını neden dinlemiyorsunuz

I had with Shah over the phone and you'll get to hear how that

ve

whole conversation flows and transitions from the start

tüm bu konuşmanın baştan sona nasıl ilerlediğini ve geçişler yaptığını duyacaksınız

through the middle to the end.

.

Hey, it's Emma. How's it going?

Hey, ben Emma. Nasıl gidiyor?

Hey Emma. Not bad, how are you?

Merhaba Emma. Fena değil sen nasılsın?

I'm good, busy but good.

İyiyim, meşgulüm ama iyiyim.

So I need your advice.

Bu yüzden tavsiyene ihtiyacım var.

I've been planning this camping trip with our family.

Ailemizle birlikte bu kamp gezisini planlıyorum.

Uh-huh.

HI-hı.

We've been planning it for months.

Aylardır planlıyoruz.

Right.

Sağ.

We're supposed to meet in Sydney.

Sydney'de buluşmamız gerekiyordu.

Yeah.

Evet.

But there's been all this crazy flooding on the coast.

Ancak kıyıda tüm bu çılgın sel oldu.

Really?

Gerçekten mi?

You remember our trip to Joanna, right?

Joanna gezimizi hatırlıyorsun, değil mi?

It was torrential rain for three days straight.

Üç gün aralıksız sağanak yağmur yağdı.

But I don't really want to cancel because we've put so much

Ama gerçekten iptal etmek istemiyorum çünkü

work into it already, you know?

bunun için şimdiden çok emek harcadık, anlıyor musunuz?

What do you think I should do?

Ne yapmam gerektiğini düşünüyorsun?

I mean, it doesn't sound like it's going to be a great holiday.

Demek istediğim, harika bir tatil olacak gibi görünmüyor.

Maybe you should just cut your losses.

Belki de kayıplarını azaltmalısın.

Maybe you're right.

Belki sen haklısın.

Anyway, tell me about you.

Her neyse, bana kendinden bahset.

I'm good. You remember I had that job interview, right?

İyiyim. O iş görüşmesini yaptığımı hatırlıyorsun, değil mi?

Yeah, well they offered me the job.

Evet, bana işi teklif ettiler.

Wait, are you talking about the job in Melbourne?

Bekle, Melbourne'daki işten mi bahsediyorsun?

Yeah, the one in Melbourne.

Evet, Melbourne'daki.

I start next month which is like really soon.

Önümüzdeki ay başlıyorum ki bu çok yakında gibi.

Oh my god! Congratulations!

Aman Tanrım! Tebrikler!

So you're moving! That's so exciting!

Yani hareket ediyorsunuz! Bu çok heyecan verici!

Isn't it?

değil mi

Well, I'd better let you go.

Gitmene izin versem iyi olur.

I'm sure you've got a million things to do.

Eminim yapacak milyonlarca işiniz vardır.

Thanks again!

Tekrar teşekkürler!

Okay, bye.

Tamam hoşçakal.

Now that you've learned how to use these extremely common

Artık bu son derece yaygın

English words in some new and exciting ways,

İngilizce kelimeleri yeni ve heyecan verici şekillerde nasıl kullanacağınızı öğrendiğinize göre,

I want you to do two things.

iki şey yapmanızı istiyorum.

The first is listen to native English speakers in

İlki, gündelik bir sohbette anadili İngilizce olan kişileri dinlemek

casual conversation,

,

TV series, a movie or a conversational podcast

TV dizileri, bir film veya bir sohbet podcast'i

would be perfect for this.

bunun için mükemmel olacaktır.

Now that you know how to recognise these discourse markers,

Artık bu söylem işaretçilerini nasıl tanıyacağınızı bildiğinize göre,

I'm sure you'll start hearing them more.

onları daha fazla duymaya başlayacağınızdan eminim.

The second is

İkincisi,

try using one or two of them yourself.

bunlardan bir veya ikisini kendiniz kullanmayı deneyin.

Maybe use wait

to check information in a conversation

Bir görüşmedeki bilgileri kontrol etmek için bekle

or use anyway to announce that you're ending

veya görüşmeyi sonlandırdığınızı duyurmak

the conversation and smoothly transition out of it.

ve görüşmeden sorunsuz bir şekilde çıkmak için yine de kullanabilirsiniz.

Try them out, get more comfortable using them.

Bunları deneyin, daha rahat kullanın. Yeni derslerimi kaçırmamak için

Make sure you subscribe and you turn on notifications

abone olmayı ve bildirimleri açmayı unutmayın

so that you don't miss any of my new lessons.

.

Thank you for being here. Thank you for watching.

Burada olduğun için teşekkür ederim. İzlediğiniz için teşekkürler.

I hope that you enjoyed it.

Umarım beğenmişsinizdir. Bir

See you in the next lesson!

sonraki derste görüşmek üzere!