Tell me about yourself! Introduce yourself in English with EASE!

Well hey there I'm Emma from mmmEnglish!

Merhaba, ben mmmEnglish'den Emma!

Today I'm going to teach you to introduce

Bugün size

yourself effectively.

kendinizi etkili bir şekilde tanıtmayı öğreteceğim.

And there are three reasons why this is

Ve bunun

such an important skill to learn.

öğrenilmesi gereken bu kadar önemli bir beceri olmasının üç nedeni var.

Of course, we've got to introduce ourselves

Elbette kendimizi

all the time, right? In lots of different contexts.

her zaman tanıtmalıyız, değil mi? Pek çok farklı bağlamda.

So spending the time getting your introduction right

Bu yüzden, tanıtımınızı doğru yapmak için zaman harcamak

is gonna help you and it's gonna benefit you

size yardımcı olacak ve tekrar tekrar size fayda sağlayacaktır

over and over and over again.

.

And when you meet someone new,

Ve yeni biriyle tanıştığınızda,

you will likely feel a little nervous.

muhtemelen biraz gergin hissedeceksiniz.

It's totally normal, right?

Bu tamamen normal, değil mi?

But if you can get off to a good start,

Ancak iyi bir başlangıç ​​yapabilirseniz,

then it's gonna help you to feel more confident

bu, konuşmanın geri kalanında daha güvenli hissetmenize yardımcı olacaktır

going into the rest of the conversation.

.

So nailing that first introduction

Bu yüzden ilk tanıtımı çivilemek

is so important.

çok önemlidir.

And of course, if you can introduce yourself

Ve tabii ki, kendinizi

clearly and confidently,

net ve kendinden emin bir şekilde tanıtabilirseniz, tanıştığınız insanlarda

you'll make a great first impression

harika bir ilk izlenim bırakacaksınız

with people that you meet.

.

This is going to help you build great relationships,

Bu, harika ilişkiler kurmanıza,

to make friends and be liked

arkadaşlar edinmenize ve sevilmenize yardımcı olacak ki bu

which really, deep down is what we all really want.

gerçekten, derinlerde hepimizin gerçekten istediği şey.

Ideally, you're watching this video with your notebook

İdeal olarak, biz

handy so that you can take some notes as we go.

giderken bazı notlar alabilmeniz için bu videoyu elinizin altında not defterinizle izliyorsunuz.

You can listen to me talk about introducing yourself

Kendini tanıtmakla ilgili konuşmamı

as much as you like but if you don't start

istediğin kadar dinleyebilirsin ama

playing with the language and the ideas that I'm sharing today

bugün paylaştığım dil ve fikirlerle oynayarak

to make it useful and relevant for yourself,

onu kendin için yararlı ve alakalı hale getirmezsen,

what's the point?

ne anlamı var?

So if you've shown up today and you're ready to participate

Bugün geldiyseniz ve

in this lesson,

bu derse katılmaya hazırsanız,

let me know in the comments, I'm really excited to get started.

yorumlarda bana bildirin, başlamak için gerçekten heyecanlıyım.

And of course, if you can think of a friend or a colleague

Ve tabii ki aklınıza

who needs to work on this skill too,

bu beceri üzerinde çalışması gereken bir arkadaşınız veya meslektaşınız geliyorsa,

share this lesson with them, make sure you subscribe

bu dersi onlarla paylaşın, abone

and let's get into it!

olmayı unutmayın ve başlayalım!

So imagine hearing this question:

Öyleyse şu soruyu duyduğunuzu hayal edin:

Tell us about yourself.

Bize kendinizden bahsedin.

And feeling cool, calm and collected as you reply.

Ve siz cevap verirken kendinizi havalı, sakin ve toplanmış hissedin.

That is exactly what we're working towards today.

Bugün tam olarak bunun için çalışıyoruz.

We want to, not only just answer this question with ease,

Bu soruyu sadece kolaylıkla yanıtlamak değil,

but we want to do it accurately as well.

aynı zamanda doğru bir şekilde yapmak istiyoruz. Kendinizi tanıtmanız gerekebilecek

There are lots of different places and contexts

pek çok farklı yer ve bağlam vardır

where you might need to introduce yourself.

.

Some of them are formal, some of them are really informal.

Bazıları resmi, bazıları gerçekten gayri resmi.

So knowing your context and your audience

Bu nedenle, bağlamınızı ve hedef kitlenizi bilmek

is extremely important, I can't stress that enough.

son derece önemlidir, bunu ne kadar vurgulasam az.

It's so important.

Bu çok önemli.

And adjusting your introduction just slightly

Ve girişinizi

to those different situations is a really powerful skill to learn.

bu farklı durumlara biraz uyarlamak, öğrenmesi gerçekten güçlü bir beceridir.

Because it might be useful to talk about your education

Çünkü bazı bağlamlarda eğitiminiz ve mesleğiniz hakkında konuşmak faydalı olabilir

and your profession in some contexts,

,

but really weird to bring that up at a party, right?

ancak bunu bir partide gündeme getirmek gerçekten garip, değil mi?

Like that's a good way to bore someone to tears.

Sanki bu birini gözyaşlarına boğmak için iyi bir yolmuş gibi.

So let's get started with your introduction today.

O halde bugünkü tanıtımınıza başlayalım.

And how do we start?

Ve nasıl başlarız?

We start really simply and casually with your name.

Adınızla gerçekten basit ve gelişigüzel bir şekilde başlıyoruz.

I am Emma or I'm Emma.

Ben Emma'yım ya da Emma'yım.

Now in most situations, it's much more natural to use

Şimdi çoğu durumda,

the contraction I'm Emma, it sounds much more relaxed that way.

I'm Emma kısaltmasını kullanmak çok daha doğal, bu şekilde kulağa çok daha rahat geliyor.

You can also say: My name is Emma.

Ayrıca şöyle de diyebilirsiniz: Benim adım Emma. Ya da

Or my name's Emma.

benim adım Emma.

Simple, right? You've got this.

Basit, değil mi? Buna sahipsin.

Now what if you have a preferred name or a nickname?

Şimdi, tercih ettiğiniz bir adınız veya takma adınız varsa ne olacak?

It is always really good to let the person who you're addressing

Hitap ettiğiniz kişinin bunu hemen önceden bilmesine izin vermek her zaman gerçekten iyidir, değil

know right up front right?

mi?

And an informal way to do that is to say:

Bunu yapmanın resmi olmayan bir yolu da şunu söylemektir:

My friends all call me

Arkadaşlarımın hepsi bana

My name is Beatrice, but my friends all call me Bee.

Adım Beatrice der ama arkadaşlarımın hepsi bana Bee der.

A slightly more formal way to do that is to say:

Bunu yapmanın biraz daha resmi bir yolu şudur:

My name is Ybiskay,

Benim adım Ybiskay,

but it's hard for some people to say it, so you can call me Ybis.

ama bazı insanlar için bunu söylemek zor, o yüzden bana Ybis diyebilirsin.

This is a really great expression to note down

Bu,

if people find it really hard to say your name.

insanlar adınızı söylemekte gerçekten zorlanırsa, not etmek için gerçekten harika bir ifade.

Maybe it's a long name, maybe it's not

Belki uzun bir isimdir, belki

a very common name in the place where you live.

yaşadığınız yerde çok yaygın bir isim değildir.

You kind of get sick of having to explain it again and again.

Tekrar tekrar açıklamak zorunda kalmaktan bıktınız.

So as long as you don't mind,

Sakıncası yoksa,

then this is a really great way to introduce your name

o zaman bu, adınızı

or a version of your name that you'd like to be called.

veya adınızın çağrılmasını istediğiniz bir versiyonunu tanıtmanın gerçekten harika bir yolu.

The next piece of basic information to include

Eklenecek bir sonraki temel bilgi,

is something about location.

konumla ilgili bir şeydir.

It could be to do with where you're living now

Şu anda nerede yaşadığınızla

or where you're from originally.

veya aslen nereli olduğunuzla ilgili olabilir.

And there's lots of different ways to elaborate on this

Ve bu tür bilgileri detaylandırmanın birçok farklı yolu var

type of information.

.

So I'm going to give you a few different ways of doing it here

Bu yüzden size burada bunu yapmanın birkaç farklı yolunu vereceğim

but it's up to you to pick and choose

ama

which version works best for your story.

hikayeniz için hangi versiyonun en uygun olduğunu seçmek ve seçmek size kalmış.

Okay so experiment,

Tamam, deney yapın,

get a little playful with some of these combinations.

bu kombinasyonlardan bazılarıyla biraz eğlenin.

I'm from Australia.

Ben Avusturalya'lıyım.

And again, I'm using that contracted form here because

Ve yine, burada o kısaltılmış formu kullanıyorum çünkü

I am from Australia

ben Avustralyalıyım kulağa

sounds just a little bit stiff, you know so to sound more relaxed,

biraz sert geliyor, bilirsiniz, kulağa daha rahat

and more natural, say: I'm from

ve daha doğal gelmek için, şöyle söyleyin:

with your country or your city name, could be either.

Ülkenizden veya şehrinizdenim, adınız olabilir mi? ya olmak Şöyle

You could say: I am

diyebilirsiniz: Ben

and your nationality adjective, so I'm Australian.

ve uyruğunuz sıfat, yani ben Avustralyalıyım.

Turkish, Vietnamese, Brazilian.

Türk, Vietnam, Brezilya.

These are all examples of nationality adjectives.

Bunların hepsi milliyet sıfatlarına örnektir.

And these nationality adjectives are usually different

Ve bu milliyet sıfatları genellikle

to the country name, right?

ülke adından farklıdır, değil mi?

So you've got to be careful that you're using the right form

Bu yüzden,

of the word with each of these expressions.

bu ifadelerin her biri ile kelimenin doğru biçimini kullandığınıza dikkat etmelisiniz. Ben

We don't say:

I'm from Australian.

Avustralyalıyım demiyoruz.

Or I am Australia.

Ya da ben Avustralyalıyım.

Now if you said: I'm from Melbourne.

Şimdi şöyle dersen: Ben Melbourne'luyum. Orası

It's actually not super clear

whether that's the place where you live now

şu anda yaşadığınız yer mi

or where you're from originally.

yoksa aslen nereli olduğunuz gerçekten çok net değil.

So if you're not from the place that you're in

Yani tanıtımı yaparken bulunduğunuz yerden değilseniz,

while you're making the introduction,

then you could say: I come from

şöyle diyebilirsiniz: Ben

a place, you know and we use this

bir yerden geliyorum, bilirsiniz ve şu anda bulunduğunuz yerle

when there's a bit of distance between

aranızda biraz mesafe olduğunda bunu kullanırız.

where you are now and wherever that place is so it could be

ve o yer her neredeyse,

another city or another country.

başka bir şehir veya başka bir ülke olabilir.

But if you want to be clearer, all you need to do is just

Ancak daha net olmak istiyorsanız tek yapmanız gereken

choose some more specific verbs.

daha spesifik fiiller seçmek.

You could say:

Şöyle diyebilirsiniz:

I was born in, with the place name.

Yer adıyla doğdum.

I was born in Melbourne.

Melbourne'da doğdum.

I grew up in

İçinde büyüdüm

or I was raised in.

ya da büyüdüm.

Or even, I spent my childhood in

Ya da hatta, çocukluğumu

and a place name, so this is talking about

bir yer adında geçirdim, yani bu, bildiğiniz

you know when you were a child, where were you

çocukken, neredeydiniz,

what were you doing, it's an interesting way to bring up

ne yapıyordunuz, getirmenin ilginç bir yolu.

that part of your life.

hayatınızın o bölümünü yukarı kaldırın.

And they all express a really similar idea so you

Ve hepsi gerçekten benzer bir fikri ifade ediyor, böylece

can pick and choose how you use them.

onları nasıl kullanacağınızı seçebilir ve seçebilirsiniz.

I was born in Australia and spent my childhood growing up

Avustralya'da doğdum ve çocukluğumu

in various cities along the east coast.

doğu kıyısındaki çeşitli şehirlerde büyüyerek geçirdim.

I’m originally from Melbourne, but now I'm based in Perth.

Aslen Melbourne'luyum ama şimdi Perth'liyim.

So if you wanna say how long you've been living in your

Bu nedenle, bulunduğunuz yerde ne kadar süredir yaşadığınızı söylemek isterseniz

current location, it is

,

the perfect chance to use the present perfect.

şimdiki zamanı kullanmak için mükemmel bir fırsat.

I’ve been living in Perth since 2016.

2016'dan beri Perth'de yaşıyorum.

I’ve lived in Perth for the past four years.

Son dört yıldır Perth'de yaşıyorum.

Or I could also say:

Veya şunu da söyleyebilirim:

I moved to Perth a few years ago.

Birkaç yıl önce Perth'e taşındım. Dürüst olmak gerekirse,

There are just so many different ways to express this

bu bilgiyi ifade etmenin pek çok farklı yolu var

information, honestly. I could keep going!

. Devam edebilirdim!

And I'm sure that many of these structures are actually

Ve eminim ki bu yapılardan birçoğu

really familiar to you but as you're preparing your introduction,

size gerçekten tanıdık geliyor ama girişinizi hazırlarken,

really pay attention to the story that you're telling.

anlattığınız hikayeye gerçekten dikkat edin.

And take the time to make sure that you're expressing

Ve fikirlerinizi doğru bir şekilde ifade ettiğinizden emin olmak için zaman ayırın

your ideas accurately.

.

And once you write your introduction, you are most welcome

Girişinizi yazdıktan sonra,

to add it down into the comments below.

aşağıdaki yorumlara ekleyebilirsiniz.

I'll take a look at as many as I can

Elimden geldiğince çoğuna bir göz atacağım

and make sure that they sound awesome.

ve kulağa harika geldiğinden emin olacağım.

So talking about your name, your location,

Adınız, konumunuz hakkında konuşurken,

these are the basics.

bunlar temel bilgilerdir.

And like I said earlier, if you can get this part right,

Ve daha önce de söylediğim gibi, eğer bu kısmı doğru anlayabilirsen

and you can just say it really naturally as soon as you get asked,

ve sana sorulduğu anda gerçekten doğal bir şekilde söyleyebilirsen,

then this is going to set you up really well

o zaman bu seni bir sonraki adım için gerçekten iyi hazırlayacaktır

for what comes next.

. Bundan

And what comes next really does depend on the context

sonra ne geleceği gerçekten bağlama bağlıdır,

so I've got a few different options for you to consider here.

bu yüzden burada göz önünde bulundurmanız için birkaç farklı seçeneğim var.

If you are introducing yourself to

a new neighbour for example, you might choose to focus

Örneğin, kendinizi yeni bir komşunuza tanıtıyorsanız,

more on your family.

ailenize daha fazla odaklanmayı tercih edebilirsiniz.

But then if you're introducing yourself at a job interview

Ancak, bir iş görüşmesinde kendinizi tanıtıyorsanız,

you might talk about job related experience, obviously.

elbette işle ilgili deneyimlerden bahsedebilirsiniz.

And if you're introducing yourself to an English class, you might

Ve kendinizi bir İngilizce sınıfına tanıtıyorsanız,

focus on your hobbies and your interests,

hobilerinize ve ilgi alanlarınıza,

things that will help the other people in your class

sınıfınızdaki diğer insanların

connect with you and you know, reveal their shared interests.

sizinle bağlantı kurmasına yardımcı olacak şeylere odaklanabilirsiniz ve bilirsiniz, onların ortak ilgi alanlarını ortaya çıkarır.

Now you might want to talk about your family

Şimdi

a little bit when you introduce yourself.

kendinizi tanıtırken biraz da ailenizden bahsetmek isteyebilirsiniz.

And the amount of information that you share here is up to you

Ve burada paylaşacağınız bilgi miktarı,

whatever you feel comfortable sharing.

hangisini paylaşmaktan kendinizi rahat hissediyorsanız, size kalmış.

We want to be careful not to overshare

you know, to bore someone with your entire family history

Bilginizi gereğinden fazla paylaşmamaya, özellikle ilgilendikleri için istemedikçe tüm aile geçmişinizle birini sıkmamaya dikkat etmek istiyoruz

unless they asked for it because they're particularly interested.

.

But if you're married you would say:

Ama evliysen şöyle derdin:

We've been married since

and a time or a date.

Bir zamandan beri evliyiz ya da bir tarihten beri.

I’ve been married to my husband since August last year.

Kocamla geçen yıl Ağustos ayından beri evliyim.

For example.

Örneğin.

Now if you're not married but you still want to mention

Şimdi evli değilseniz ama yine de

the length of your relationship, you can say:

ilişkinizin uzunluğundan bahsetmek istiyorsanız şöyle diyebilirsiniz:

We've been together for and a time period.

Bir süredir birlikteyiz.

Okay, we've been together.

Tamam, birlikteydik.

In a relationship context, that tells the length of your relationship.

Bir ilişki bağlamında, bu, ilişkinizin uzunluğunu söyler.

I always find it kind of tricky to talk about my relationship with

Partnerimle ilişkim hakkında İngilizce konuşmayı her zaman biraz zor bulmuşumdur

my partner in English because we don't actually have

çünkü aslında

many words to describe it.

onu tanımlayacak çok fazla kelimemiz yok.

My partner, Shah and I have been together for eleven years now.

Ortağım Shah ve ben on bir yıldır birlikteyiz.

We're engaged

Nişanlıyız

but we've been engaged for about six or seven years now.

ama yaklaşık altı yedi yıldır nişanlıyız.

So we have no plans to get married

Yani evlenme planımız yok, bu

so he's not ever going to be my husband.

yüzden o asla benim kocam olmayacak.

I can introduce him as my fiance, but then I always get asked

Onu nişanlım olarak tanıtabilirim ama sonra bana hep

When's the wedding? You know, what are your plans?

düğün ne zaman diye sorulur. Biliyor musun, planların neler?

And of course,

Ve tabii ki

we have none so that conversation gets really boring.

hiçbirimiz yok, bu yüzden sohbet gerçekten sıkıcı hale geliyor.

And after eleven years of being together,

Ve on bir yıllık birliktelikten sonra,

the word boyfriend is really flippant

erkek arkadaş kelimesi gerçekten küstah

and not particularly useful so I usually just call him

ve pek kullanışlı değil, bu yüzden ona genellikle

my partner.

partnerim derdim.

But in our situation, we are business partners too

Ancak bizim durumumuzda, biz de iş ortağıyız

and so in that context, things can also get really confusing.

ve bu bağlamda işler gerçekten kafa karıştırıcı olabiliyor.

So if you want to talk about the family that you live with,

Birlikte yaşadığınız aile hakkında konuşmak isterseniz

then you could say something like:

şöyle bir şey söyleyebilirsiniz:

We're a family of five.

Biz beş kişilik bir aileyiz.

I live here with my family.

Burada ailemle yaşıyorum.

We're a family of five.

Biz beş kişilik bir aileyiz.

But if you're talking about the family that you grew up in,

Ama içinde büyüdüğün aileden bahsediyorsan,

then you need to clarify, you need to say:

o zaman açıklığa kavuşturman gerekiyor, şunu söylemen gerekiyor:

I grew up in a family of five.

Ben beş kişilik bir ailede büyüdüm.

Now that information is pretty general, it could be

Şimdi bu bilgi oldukça genel,

a single parent and four kids,

tek bir ebeveyn ve dört çocuk olabilir

or it could be two parents and three kids

veya iki ebeveyn ve üç çocuk olabilir,

it's pretty loose.

oldukça gevşek.

If you have children that you wanna talk about, say:

Hakkında konuşmak istediğiniz çocuklarınız varsa şöyle söyleyin:

I have a seven year old son.

Yedi yaşında bir oğlum var.

I'm a single parent.

Ben bekar bir ebeveynim.

I'm a mother of twins.

Ben ikiz annesiyim.

And it's really nice to add a little bit commentary around

Ve

family members, just to make it a bit more interesting.

biraz daha ilginç hale getirmek için aile üyeleri hakkında biraz yorum eklemek gerçekten güzel. Şöyle

You could say:

diyebilirsiniz:

I’m a single mum. I’ve got twin girls, they’re five years old.

Ben bekar bir anneyim. İkiz kızlarım var, beş yaşındalar.

And they just started school this year, so it's been

Ve bu yıl okula yeni başladılar, bu yüzden

pretty exciting for us!

bizim için oldukça heyecan verici oldu!

And the reason why adding just a little bit of this type of

Ve bu tür bilgilerden biraz eklemenin bu kadar

information is so great,

harika olmasının nedeni,

is because it gives hints and clues

to the person that you're talking to to help them continue

konuştuğunuz kişiye

the conversation in a really positive way.

sohbeti gerçekten olumlu bir şekilde sürdürmelerine yardımcı olmak için ipuçları ve ipuçları vermesidir.

You know they could ask:

Sorabileceklerini biliyorsunuz:

What school are they going to?

Hangi okula gidiyorlar?

Or maybe comment and say:

Ya da belki yorum yapıp şöyle diyebilirsiniz:

You know,

Bilirsiniz,

now that they're at school, you must feel like you've got so much

artık okulda olduklarına göre, yeniden kendinize ayıracak çok zamanınız varmış gibi hissediyor olmalısınız

time to yourself again!?

!?

Something like that.

Bunun gibi bir şey.

When you're talking about your brothers and sisters, of course

Erkek ve kız kardeşlerinizden bahsederken, elbette şöyle

you can say: I've got three sisters.

diyebilirsiniz: Üç kız kardeşim var.

But it's a bit of a mouthful to say:

Ama şunu söylemek biraz ağız dolusu:

I've got two brothers and three sisters.

İki erkek ve üç kız kardeşim var.

Right? So instead, we use the word siblings to talk about

Sağ? Bunun yerine kardeş kelimesini

brothers and sisters, it's quite general.

erkek ve kız kardeşler hakkında konuşmak için kullanıyoruz, bu oldukça genel.

Two brothers and a sister

İki erkek ve bir kız kardeş

would equal three siblings.

üç kardeşe eşittir.

I have three siblings.

Üç kardeşim var.

Now when you say that,

Şimdi bunu söylediğinde

it doesn't include you.

seni kapsamıyor.

Okay you're talking about the other children in your family.

Tamam, ailenin diğer çocuklarından bahsediyorsun.

If you want to include you, say:

Eğer seni de dahil etmek istersen şöyle söyle:

I am one of four siblings.

Ben dört kardeşten biriyim.

And if you've got no siblings, then you're an only child.

Ve eğer hiç kardeşin yoksa tek çocuksun demektir.

I'm an only child.

Ben tek çocuğum.

You might also want to talk about your extended family.

Geniş aileniz hakkında da konuşmak isteyebilirsiniz.

Now this is a really, really great expression to use

Teyzeler

when you're talking about aunties, uncles, grandparents, cousins.

, amcalar, büyükanne ve büyükbabalar, kuzenler hakkında konuşurken bu gerçekten çok harika bir ifade.

By saying extended family, you're including all of them,

Geniş aile derken hepsini dahil ediyorsunuz,

you don't have to go into detail about who and how many,

kim ve kaç tane olduğu ve bunun gibi şeyler hakkında ayrıntılara girmenize gerek yok

and all of that kind of thing.

.

I live in Perth, but most of my extended family lives in Melbourne.

Perth'te yaşıyorum ama geniş ailemin çoğu Melbourne'da yaşıyor.

But saying extended family means you don't need to list out

Ancak geniş aile demek, herkesi listelemenize gerek olmadığı anlamına gelir

everyone, right?

, değil mi?

So you might want to talk about interests or hobbies

Bu nedenle, iş dışında yaptığınız ilgi alanları veya hobiler hakkında konuşmak isteyebilirsiniz

things that you do outside of work.

.

We'll talk about work in a second so don't jump ahead.

Birazdan iş hakkında konuşacağız, bu yüzden acele etmeyin.

But to talk about hobbies, you might say: I enjoy

Ancak hobiler hakkında konuşmak için şöyle diyebilirsiniz:

with a noun. I enjoy baking.

Bir isimden zevk alıyorum. Pişirmekten zevk alıyorum.

Don't say: I enjoy to bake.

Söyleme: Yemek yapmaktan zevk alıyorum.

Right? Enjoy as a verb is always followed by a noun

Sağ? Bir fiilin ardından her zaman bir isim gelir

and this is a gerund, okay?

ve bu bir ulaçtır, tamam mı? Bir isimle

You can always say I like or I love

her zaman sevdiğimi veya sevdiğimi söyleyebilirsin

with a noun. So I love playing football, for example.

. Yani futbol oynamayı seviyorum mesela.

But the verbs like and love, they can be followed by a gerund

Ancak like ve love fiillerini ulaç

or the verb infinitive and the meaning stays the same.

veya mastar fiil takip edebilir ve anlam aynı kalır.

So you can also say: I love to play football.

Yani şunu da söyleyebilirsiniz: Futbol oynamayı seviyorum.

The meaning is exactly the same.

Anlam tamamen aynıdır. Şunu

You could say: I'm really into something.

söyleyebilirsiniz: Gerçekten bir şeyle ilgileniyorum.

And this is a really great, a really natural way

Ve bu, sevdiğiniz şeyler hakkında konuşmanın gerçekten harika, gerçekten doğal bir yolu

of talking about the things that you like.

.

I'm really into jazz music.

Gerçekten caz müziği ile ilgileniyorum.

Now having a couple of interesting things to include about yourself

Şimdi, girişinize kendinizle ilgili ekleyeceğiniz birkaç ilginç şeyin olması,

in your introduction is so useful in lots of different contexts.

pek çok farklı bağlamda çok faydalıdır. İnsanlarla ilk kez tanışmanız gereken

If you've ever been part of an English class or some other meeting,

bir İngilizce sınıfının veya başka bir toplantının parçası olduysanız

where you've got to meet people for the first time,

,

then the teacher will often suggest let's go around the room

o zaman öğretmen genellikle sınıfı dolaşalım

and you'll need to introduce yourself.

ve kendinizi tanıtmanız gerekecek.

Tell us your name,

Bize adını,

where you're from and something interesting about yourself.

nereli olduğunu ve kendinle ilgili ilginç bir şey söyle.

It's always good to have something ready to answer this question

Bu soruyu yanıtlamak için hazır bir şeyler bulundurmak her zaman iyidir,

maybe you've got a special talent or an interesting hobby

belki özel bir yeteneğiniz veya ilginç bir hobiniz

or a unique achievement that you can share in the situation.

veya bu durumda paylaşabileceğiniz benzersiz bir başarınız vardır.

And a fun way of introducing this it to say:

Ve bunu tanıtmanın eğlenceli bir yolu: Benim

One thing you may not know about me is

hakkımda bilmeyeceğiniz bir şey var: Benim hakkımda

One thing you may not know about me is I love to have dinner

bilmiyor olabileceğiniz bir şey, akşam yemeği partileri vermeyi seviyorum

parties and I'll spend whole days preparing and organising

ve bütün günlerimi

themed events for my friends.

arkadaşlarım için temalı etkinlikler hazırlayıp organize ederek geçireceğim. .

So I'm curious to hear your ideas about this.

Bu yüzden bu konudaki fikirlerinizi merak ediyorum. Aşağıdaki yorumlarda

See if you can finish the rest of this sentence

bu cümlenin geri kalanını bitirip bitiremeyeceğinize bakın

down in the comments below.

.

One thing you may not know about me is...

Benim hakkımda bilmediğin bir şey var...

Of course, you might want to talk about your job, right?

Tabii ki işin hakkında konuşmak isteyebilirsin, değil mi?

So when you're talking about your job, when you're talking about

İşiniz hakkında konuşurken,

your job in your introduction, usually you're just sharing

girişinizde işiniz hakkında konuşurken, genellikle sadece

what you do and maybe who you work for. And again,

ne yaptığınızı ve belki de kimin için çalıştığınızı paylaşıyorsunuz. Ve yine,

there are lots of different ways to talk about your work,

işiniz, şirketiniz vs. hakkında konuşmanın pek çok farklı yolu var

the company, etcetera.

.

But what we really want to do today is make sure you're doing it

Ama bugün gerçekten yapmak istediğimiz şey, bunu

accurately.

doğru bir şekilde yaptığınızdan emin olmak. Bu bölümde

Prepositions and articles are really challenging to get right

edatları ve artikelleri doğru yapmak gerçekten zor

in this section, might be a little tricky so

, biraz yanıltıcı olabilir,

I hope that you are definitely taking notes as we go and that

umarım ilerledikçe kesinlikle not alıyorsundur ve

you're applying the information that I'm sharing now

şu anda paylaştığım bilgileri kendi

to your situation.

durumunuza uyguluyorsunuzdur.

Of course you could say: I am

Elbette şöyle diyebilirsiniz: Ben

a or an and a job position.

bir veya bir ve bir iş pozisyonuyum.

Your job position is a countable noun so this means

İş konumunuz sayılabilir bir isimdir, yani bu,

you need to include an article.

bir makale eklemeniz gerektiği anlamına gelir.

I’m a graphic designer

Ben bir grafik tasarımcıyım

I’m an engineer.

Ben bir mühendisim.

Just make sure you're not saying: I’m engineer. That's wrong, okay?

Sadece şunu söylemediğinizden emin olun: Ben mühendisim. Bu yanlış, tamam mı?

And if there's only one of your role within your company, then

Ve şirketinizde yalnızca bir rolünüz varsa, o zaman

you definitely can use the definite article, the.

kesin makaleyi kesinlikle kullanabilirsiniz, the.

Okay I talk more about definite and indefinite articles

Tamam, bu videoda belirli ve belirsiz makaleler hakkında daha fazla konuşuyorum

up here in this video.

.

But you could say

Ama

I am the CEO of a tech company.

bir teknoloji şirketinin CEO'su olduğumu söyleyebilirsin.

Or I am the owner of a florist.

Ya da çiçekçi sahibiyim.

You could also talk really generally about the field

Ayrıca in kullanarak gerçekten genel olarak çalıştığınız alan veya sektör hakkında da konuşabilirsiniz

or the industry that you work in by using in.

I work in

and the industry.

.

I work in marketing.

Pazarlamada çalışıyorum.

I work in construction.

İnşaatta çalışıyorum.

I work in design.

Tasarımda çalışıyorum.

Now if you wanna say which company employs you,

Şimdi sizi hangi şirketin çalıştırdığını söylemek isterseniz,

then you can use either, at or for with the company name.

şirket adı ile birlikte at veya for kullanabilirsiniz.

So you might say: I work at Vogue.

Yani şöyle diyebilirsiniz: Vogue'da çalışıyorum.

Or I work at an architecture firm.

Ya da bir mimarlık firmasında çalışıyorum.

Or I work for the government.

Ya da devlet için çalışıyorum.

Do you work for yourself?

Kendin için mi çalışıyorsun?

Are you your own boss?

Kendi patronunuz musunuz?

Well in this case you could say: I work for myself.

Peki bu durumda şöyle diyebilirsiniz: Kendim için çalışıyorum.

I'm self-employed.

Kendi işimde çalışıyorum.

Or I run my own business.

Ya da kendi işimi yapıyorum.

And here's a little hint. If you're unsure about how to talk about

Ve işte küçük bir ipucu. Sektörünüzle ilgili olduğu için sektörünüzdeki işiniz hakkında nasıl konuşacağınızdan emin değilseniz,

your job in your industry, as it relates to your industry,

then listen to others who are from your industry

sektörünüzden diğer kişilerin

introduce themselves. Lots of TedTalks or lots of

kendilerini tanıtmalarını dinleyin.

industry-relevant videos around where you can listen to people

Etrafta insanların

introduce themselves in that context and learn from them.

kendilerini bu bağlamda tanıttığını ve onlardan bir şeyler öğrendiğini dinleyebileceğiniz çok sayıda TedTalks veya sektörle ilgili çok sayıda video. Girişinizde

You may want to talk about education or your qualifications

eğitim veya nitelikleriniz hakkında konuşmak isteyebilirsiniz

in your introduction and this is

ve bu

most common in a professional context

en çok profesyonel bir bağlamda,

maybe in an interview or you know, a work context.

belki bir röportajda veya bilirsiniz, bir iş bağlamında olur.

And again, there's lots of different ways that you can do this.

Ve yine, bunu yapmanın birçok farklı yolu var.

You could say:

Şöyle diyebilirsiniz:

I have a degree in with an industry.

Bir endüstride diplomam var.

like architecture or design.

mimarlık veya tasarım gibi.

I have a degree in engineering.

Mühendislik diplomam var.

You can also say: I'm a qualified with your job title.

Ayrıca şunu da söyleyebilirsiniz: İş unvanınızla nitelikliyim.

I'm a qualified engineer.

Ben nitelikli bir mühendisim.

I'm a qualified architect.

Ben nitelikli bir mimarım.

Now notice that I'm using the job title and not the industry there,

Şimdi, orada sektörü değil, iş unvanını kullandığıma dikkat edin,

okay?

tamam mı?

Sounds similar to saying I'm an architect

Ben mimarım demeye benziyor

but the difference is that the adjective qualified

ama aradaki fark, kalifiye sıfatının

clarifies your status.

durumunuzu açıklığa kavuşturmasıdır.

Add it if it feels important to clarify given the context.

Bağlamı açıklığa kavuşturmak önemliyse ekleyin.

Maybe in an interview it's relevant.

Belki bir röportajda alakalıdır.

But there's no need to tell someone at a party that you're

Ama bir partide birine kalifiye bir mühendis olduğunu söylemene gerek yok

a qualified engineer, alright? In that context, you would just say:

, tamam mı? Bu bağlamda, şöyle diyebilirsiniz:

I'm an engineer.

Ben bir mühendisim.

If you're studying at university now then some of

Eğer şu anda üniversitede okuyorsanız,

these expressions are gonna be really useful.

bu ifadelerden bazıları gerçekten işinize yarayacaktır.

I'm studying with the industry.

Endüstri ile çalışıyorum.

I’m studying environmental science.

Çevre bilimi okuyorum.

Or it could also be the name of your degree as well.

Veya derecenizin adı da olabilir.

I’m studying applied science.

Uygulamalı bilimler okuyorum.

I’m completing a PhD in

Doktora yapıyorum

and whatever the research area is, maybe it's public health.

ve araştırma alanı ne olursa olsun, belki de halk sağlığı.

I’m completing a PhD in Public Health.

Halk Sağlığı alanında doktora yapıyorum.

I’m in my final year of something degree.

Bir derecenin son yılındayım.

You know, I’m in my final year of an economics degree.

Biliyorsunuz, ekonomi diplomamın son yılındayım.

I’m nearing the end of my studies

Çalışmalarımın sonuna yaklaşıyorum,

is another way of expressing that.

bunu ifade etmenin başka bir yolu.

And maybe you're undertaking some less formal training.

Ve belki de daha az resmi bir eğitim alıyorsunuz.

And that's totally cool as well, you might wanna say:

Ve bu da harika, şunu söylemek isteyebilirsiniz:

I’m currently taking an online course to upskill.

Şu anda becerilerimi geliştirmek için çevrimiçi bir kurs alıyorum.

Or I'm doing an extra course to improve my skills

Ya da o alandaki becerilerimi geliştirmek için fazladan kurs yapıyorum

in that area, something like that.

, onun gibi bir şey. Bu

So by now you should have a whole list of dot point ideas

yüzden şimdiye kadar, girişinizi oluşturmaya başlayabileceğimiz tam bir nokta nokta fikirleri listesine sahip olmalısınız

that we can start to build your introduction around.

.

For me, we could say: I'm Australian. I live in Perth.

Benim için şunu söyleyebiliriz: Ben Avustralyalıyım. Perth'de yaşıyorum.

I’m originally from Melbourne. Interests, hobbies.

Aslen Melbourne'luyum. İlgi alanları ve hobiler.

I love swimming in the ocean every morning.

Her sabah okyanusta yüzmeyi seviyorum.

I’m a qualified English teacher. I teach on YouTube.

Nitelikli bir İngilizce öğretmeniyim. YouTube'da öğretiyorum.

I’m interested in businesses and startups.

İşletmeler ve girişimlerle ilgileniyorum.

Great!

Harika!

Okay have you got your list ready too?

Tamam, sen de listeni hazırladın mı?

If not, just hit pause now, pause the video, write out your list

Değilse, şimdi duraklat'a basın, videoyu duraklatın, listenizi yazın

and then continue on.

ve ardından devam edin.

Because now we need to find a way to pull all of those ideas

Çünkü şimdi tüm bu fikirleri bir araya getirmenin bir yolunu bulmalıyız

together, okay? We want to make sure that your sentences

, tamam mı? Cümlelerinizin

flow together and that they sound really natural

birlikte aktığından ve

as you speak or you say your introduction.

siz konuşurken veya girişinizi söylerken kulağa gerçekten doğal geldiğinden emin olmak istiyoruz.

And to do that we need to combine these ideas into some

Ve bunu yapmak için bu fikirleri daha

longer sentences and add a few grammatical words to help.

uzun cümlelerde birleştirmemiz ve yardımcı olması için birkaç gramer sözcüğü eklememiz gerekiyor.

Hi, I’m Emma. I was born in Melbourne and I grew up in

Merhaba, ben Emma. Melbourne'de doğdum ve

various cities along the east coast of Australia.

Avustralya'nın doğu kıyısındaki çeşitli şehirlerde büyüdüm.

I’ve been living in Perth on the west coast of Australia

with my partner for the past four years and we absolutely love it,

Son dört yıldır partnerimle birlikte Avustralya'nın batı kıyısındaki Perth'te yaşıyoruz ve burayı kesinlikle seviyoruz,

especially early morning ocean swims!

özellikle sabahın erken saatlerinde okyanusta yüzmek!

I’m a qualified English teacher and I teach students online

Nitelikli bir İngilizce öğretmeniyim ve öğrencilere çevrimiçi ders veriyorum

and I also have an interest in business and startups, as well.

ve ayrıca iş dünyasına ve yeni girişimlere de ilgim var.

One thing you may not know about me is that I teach

Benim hakkımda bilmediğiniz bir şey varsa o da

millions of students each month on my YouTube channel.

YouTube kanalımda her ay milyonlarca öğrenciye ders verdiğimdir.

Now obviously you know that about me, but most people I meet

Şimdi, benim hakkımda bunu bildiğiniz açık, ama tanıştığım çoğu insan

don’t so, it’s always an interesting conversation starter.

bilmiyor, bu her zaman ilginç bir sohbet başlatıcıdır.

This is the type of script that I want you to write now.

Bu, şimdi yazmanı istediğim senaryo türüdür.

Alright, and once you've got it written down,

Pekala, bir kez yazdıktan sonra,

make sure you share it down in the comments below

aşağıdaki yorumlarda paylaştığınızdan emin olun,

so that I can give you some feedback and some corrections

böylece ihtiyacınız olursa geliştirmenize yardımcı olacak bazı geri bildirimler ve bazı düzeltmeler verebilirim

to help you improve it if you need it.

.

The sooner you get your introduction written and shared

Girişinizi ne kadar erken yazıp

down below, the better, the more likely I'll be to see it

aşağıda paylaşırsanız, onu görme

and be able to respond.

ve yanıt verme olasılığım o kadar yüksek olur. Aşağıdaki yorumlarda

I definitely love to see you each commenting and giving support

her birinizin yorum yapıp

and constructive feedback to each other down in the comments

birbirinize destek ve yapıcı geri bildirimde bulunmanızı kesinlikle çok seviyorum

below. It's so helpful

. Çok yardımcı oluyor

and it helps everyone to keep improving together.

ve herkesin birlikte gelişmeye devam etmesine yardımcı oluyor.

Now once you have your script prepared and reviewed,

Şimdi senaryonuzu hazırlayıp gözden geçirdikten sonra,

save it on your phone, make a recording of it,

telefonunuza kaydedin, kaydını yapın,

whatever it takes to just have it with you regularly okay?

düzenli olarak yanınızda olması için ne gerekiyorsa yapın, tamam mı?

And you need to practise it out loud.

Ve bunu yüksek sesle uygulamanız gerekiyor.

Alright? On a daily basis. Don't just read it, practise how it sounds,

Peki? Günlük şekilde. Sadece okumayın, kulağa nasıl geldiğini,

how it comes out of your mouth. This is going to help you to

ağzınızdan nasıl çıktığını uygulayın. Bu,

speak more naturally, feel more comfortable as you are saying

daha doğal konuşmanıza,

the words and the sounds and connecting those things together.

kelimeleri ve sesleri söylerken ve bunları birbirine bağlarken kendinizi daha rahat hissetmenize yardımcı olacaktır.

It's really, really important that you practise out loud

daily until you nail this.

Bunu başarana kadar her gün yüksek sesle pratik yapman gerçekten çok önemli.

But even before then, you know, start practising it in real English

Ama ondan önce bile, bilirsiniz, bunu gerçek İngilizce durumlarında uygulamaya başlayın

situations. It's probably not going to be perfect at first,

. Muhtemelen ilk başta mükemmel olmayacak,

but you will get better every time you put it into that context.

ancak onu bu bağlama her oturttuğunuzda daha iyi olacaksınız.

And you put yourself into that situation or you hear that question:

Ve kendini o duruma sokuyorsun ya da şu soruyu duyuyorsun:

Tell me about yourself.

Bana kendinden bahset.

And you might freeze at first

Ve ilk başta donabilirsin

but it's going to change over time, you know,

ama zamanla değişecek, biliyorsun,

you've prepared for this. You've got your answers ready.

buna hazırlandın. Cevaplarınız hazır.

You don't need to panic and that is the kind of headspace

Panik yapmanıza gerek yok ve bu,

and feeling that you need to step into a conversation with.

bir sohbete adım atmanız gereken türden bir kafa boşluğu ve duygudur.

I hope this lesson was really practical, really useful for you.

Umarım bu ders gerçekten pratik olmuştur, sizin için gerçekten faydalı olmuştur.

And if you’re ready to keep building your conversation skills and

Ve konuşma becerilerinizi geliştirmeye devam etmeye ve kendinizi tanıttıktan sonra

learn how to keep your conversation going

sohbetinizi nasıl sürdüreceğinizi öğrenmeye hazırsanız

after you’ve introduced yourself,

,

well move along to this lesson right here where we'll practise

some small talk conversation starters together.

birlikte biraz sohbet başlatıcı alıştırmalar yapacağımız bu derse geçelim.

I'll see you in there!

Orada görüşürüz!