15 Awesome IDIOMS for Daily Conversation | Work From Home

Günlük Konuşma için 15 Harika İDEAL | Evden çalışmak

Well hey there I'm Emma from mmmEnglish!

Merhaba, ben mmmEnglish'den Emma!

Today I've got some very common English expressions

Bugün,

and idioms to help you talk about working from home,

evden çalışmak hakkında konuşmanıza yardımcı olacak bazı çok yaygın İngilizce ifadeler ve deyimler var, bu son zamanlarda

something that many of us have been getting used to

çoğumuzun alıştığı bir şey

lately, right?

, değil mi?

Are you working from home?

Evden mi çalışıyorsun?

What do you think about it so far? Do you love it?

Şimdiye kadar bunun hakkında ne düşünüyorsun? Onu sevdin mi?

Do you hate it?

Bundan nefret ediyor musun?

Do you feel like you're being very productive?

Çok üretken olduğunuzu hissediyor musunuz?

Let me know about it in the comments. I'm curious.

Yorumlarda bana bildirin. Merak ediyorum. Bu

In the meantime, I've got fifteen English expressions

arada,

for you to learn to help you talk about working

from home and doing things professionally at home.

evden çalışma ve işleri evde profesyonelce yapma hakkında konuşmana yardımcı olacak öğrenmen için on beş İngilizce ifadem var.

Now some of them are informal but you can definitely

Şimdi bunlardan bazıları gayri resmi ama

still use them in a professional context, especially

özellikle müşterilerinizle, ekibinizle ve müşterilerinizle iyi bir ilişkiniz varsa, bunları kesinlikle profesyonel bir bağlamda kullanabilirsiniz

if you've got a good relationship with your clients,

and your team and your customers.

.

So if you all like to have a laugh together

Yani, hepiniz birlikte gülmeyi

and make each other smile,

ve birbirinizi gülümsetmeyi seviyorsanız,

then these are some really great idioms to use.

bunlar gerçekten kullanılabilecek harika deyimler.

So let's get started!

Öyleyse başlayalım!

Lockdown and working from home has shown

Karantina ve evden çalışma,

millions of us around the world

dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca bize,

that we don't necessarily need to be in the same room

to feel like we're together and to connect

birlikte olduğumuzu hissetmek ve

with each other.

birbirimizle bağlantı kurmak için aynı odada olmamız gerekmediğini gösterdi.

And even though video chat is nothing new,

Ve görüntülü sohbet yeni bir şey olmasa da,

it's funny how we've all been getting used to having

hepimizin daha

conversations by a video

in ways that we didn't really do before.

önce yapmadığımız şekillerde video aracılığıyla sohbet etmeye alışmış olmamız komik.

So being able to see each other is so easy now and it

Yani birbirimizi görebilmek artık çok kolay ve

makes such a difference.

büyük bir fark yaratıyor.

You probably know that I'm a huge fan of Lingoda,

the online language school that offers

everything you'll find in a traditional language school

Geleneksel bir dil okulunda bulacağınız her şeyi,

but with the flexibility of everything being online.

ancak her şeyin çevrimiçi olmasının esnekliğiyle sunan çevrimiçi dil okulu Lingoda'nın büyük bir hayranı olduğumu muhtemelen biliyorsunuzdur.

And what's so great about it is that when you study

Ve bununla ilgili harika olan şey,

with Lingoda, you're studying with real people

Lingoda ile çalıştığınızda,

who are just like you via video.

video yoluyla tıpkı sizin gibi olan gerçek insanlarla çalışıyor olmanızdır.

You can see them, you can hear them,

Onları görebilir, duyabilir,

you can read their facial expressions, their tone of voice,

yüz ifadelerini, ses tonlarını,

their mood, all of these things that are so important

ruh hallerini okuyabilir, harika sohbetler için çok önemli olan tüm bu şeyleri okuyabilirsiniz

to great conversations.

.

Yeah there are language apps that you can use

Evet, kullanabileceğiniz dil uygulamaları var

and they're good for some things

ve bunlar kelime öğrenmek gibi bazı şeyler için iyi

like learning vocabulary

but interacting with a robot on your screen,

ama ekranınızdaki bir robotla etkileşime geçmek

it really isn't the same.

gerçekten aynı şey değil.

Hello Emma shall we enjoy a walk in the apartment?

Merhaba Emma, ​​dairede biraz yürüyüş yapalım mı?

What?

Ne?

Joining live online classes with Lingoda,

Lingoda ile

with native teachers and real classmates is so much

yerli öğretmenler ve gerçek sınıf arkadaşlarıyla canlı çevrimiçi derslere katılmak çok

better and being online means that you can easily study

daha iyi ve çevrimiçi olmak,

from home at a time that suits you.

size uygun bir zamanda evden kolayca çalışabileceğiniz anlamına gelir.

Each Lingoda class is a small group class

Her Lingoda sınıfı küçük bir grup dersidir,

so you'll always have the chance to participate

bu nedenle her zaman katılma

and get personal feedback at every step along the way.

ve yol boyunca her adımda kişisel geri bildirim alma şansına sahip olacaksınız.

If you haven't tried Lingoda before well now is a really

Lingoda'yı daha önce denemediyseniz, şimdi

great time to see what it's like studying from home

evden çalışmanın nasıl bir şey olduğunu görmek için gerçekten harika bir zaman

and there are a couple of ways that you can try it out.

ve bunu deneyebileceğiniz birkaç yol var.

The first is to sign up for their free offer

İlki, yedi gün içinde almanız gereken

which includes three group classes

üç grup dersini içeren ücretsiz tekliflerine kaydolmak

that you have to take within seven days

or alternatively use this code to get

veya alternatif olarak bu kodu kullanarak

a thirty euro discount off your first payment.

ilk ödemenizden otuz euro indirim almaktır.

I'll put the details and the link to join in the description

Detayları ve katılım linkini aşağıdaki açıklamaya koyacağım

below. If you go and check them out

. Gidip onları kontrol edersen

let me know what you think.

ne düşündüğünü bana söyle.

So we've all been through quite a bit of change lately,

Yani son zamanlarda hepimiz biraz değiştik, öyle

haven't we? Adjusting our social lives obviously

değil mi? Tabii ki sosyal hayatlarımızı ayarlıyoruz

but we've also had to learn new skills and get organised

ama aynı zamanda evden ve ekiplerimiz ayrıyken etkili bir şekilde çalışabilmek için yeni beceriler öğrenmek ve organize olmak zorunda kaldık

so that we can actually work effectively from home

and when our teams are apart.

.

Now perhaps you've had to be a little creative

Şimdi belki de çalışma alanınızı düzenlerken biraz yaratıcı olmanız gerekmiştir,

getting your workspace set up so that you can actually

böylece

do your work effectively.

işinizi etkili bir şekilde yapabilirsiniz.

So let's start with some really common idioms

Öyleyse, yeni şeyler öğrenmekten bahseden gerçekten yaygın bazı deyimlerle başlayalım

that talk about learning new things.

. Son zamanlarda kendini uçuruma atılmış

Anyone feel like they've been

gibi hisseden var mı

thrown in the deep end lately?

?

You might also hear this expression as 'thrown in

Bu ifadeyi 'en derine atılmış' olarak da duyabilirsiniz

at the deep end' as well. Either's fine.

. Her ikisi de iyi.

But this is a really common idiom especially in

Ancak bu, özellikle

a professional context because it describes that

profesyonel bir bağlamda gerçekten yaygın bir deyim çünkü

moment when you're forced to do something unfamiliar

alışılmadık bir şeyi

or perhaps something that's quite complex and

veya belki de oldukça karmaşık bir şeyi ve

without much help from anyone else.

kimsenin fazla yardımı olmadan yapmaya zorlandığınız o anı anlatıyor.

You've just got to sort of try and work it out on your own

Bir şekilde kendi başınıza çözmeye çalışmalısınız, bu

which is why this idiom is so relevant now

yüzden bu deyim şu anda bu kadar alakalı çünkü pek

because so many of us have been thrown in the deep

çoğumuz

end recently because working from home is a very

son zamanlarda derinlere atıldık çünkü evden çalışmak çok

new and different experience.

yeni ve farklı bir deneyim.

Often at a new job, this happens right? When you're

Genellikle yeni bir işte bu olur, değil mi?

put in an unfamiliar situation and you're just

Alışılmadık bir duruma girdiğinizde ve sizden sadece

expected to work it out or to get good results.

bunu çözmeniz veya iyi sonuçlar almanız beklendiğinde.

Your manager might throw you in the deep end

Yöneticiniz,

to see how you respond under pressure.

baskı altında nasıl tepki verdiğinizi görmek için sizi zor durumda bırakabilir.

Something to note about this idiom is that you'll often

Bu deyimle ilgili not edilmesi gereken bir şey,

hear it used in the passive voice.

onun pasif seste kullanıldığını sık sık duyacağınızdır.

It's good to be thrown in the deep end.

Derin uca atılmak iyidir.

It's the fastest way to learn.

Öğrenmenin en hızlı yolu.

But by using the passive voice here,

Ama burada edilgenliği kullanarak

we make the experience the most important part

deneyimi cümlenin en önemli parçası haline getiriyoruz

in the sentence. It doesn't really matter who

. Seni derin uca kimin attığı gerçekten önemli değil, değil mi

threw you in the deep end right? Doesn't matter.

? önemli değil

But that's why using the passive is a really good option

Ama bu yüzden pasif kullanmak bu deyim için gerçekten iyi bir seçenek

with this idiom.

.

This is a really great, really common expression

Bu gerçekten harika, gerçekten yaygın bir ifade

'to get the hang of something'

'bir şeyi kavramak'

and it really just means to learn how to

ve gerçekten sadece

do something, especially when it's not obvious

bir şeyi nasıl yapacağınızı öğrenmek anlamına geliyor, özellikle de açık olmadığında

or it's not simple.

veya basit olmadığında.

Don't worry, I'll teach you how to use the software.

Endişelenme, sana yazılımı nasıl kullanacağını öğreteceğim.

You'll get the hang of it soon.

Yakında alışırsın.

So that just means you'll learn how to do it soon

Yani bu, yakında nasıl yapılacağını öğreneceğiniz

and then it's not going to be a problem for you.

ve o zaman sizin için sorun olmayacağı anlamına gelir.

Now if you've only just recently started

Şimdi, yakın zamanda

working from home,

evden çalışmaya başladıysanız,

you might still be getting the hang of it

hala alışıyor olabilirsiniz,

but a lot of us have been working from home

ancak çoğumuz

for a few weeks now or a few months. Perhaps you're

birkaç haftadır veya birkaç aydır evden çalışıyoruz. Belki de

getting comfortable with it.

onunla rahat olmaya başlıyorsun.

So I want you to think about the tense that you

Bu yüzden

should be using with this expression right?

bu ifadeyle kullanmanız gereken zamanı düşünmenizi istiyorum, değil mi?

Is it happening now or did it happen in the past?

Şimdi mi oluyor yoksa geçmişte mi oldu?

It wasn't easy to sell products to customers on Zoom.

Zoom'da müşterilere ürün satmak kolay değildi.

It took a while for me to get the hang of it.

Alışmam biraz zaman aldı.

Or eventually, I got the hang of it.

Ya da sonunda, onu astım.

So I want to know, have you been

Bu yüzden bilmek istiyorum,

getting the hang of something lately?

son zamanlarda bir şeye takıldın mı?

Definitely share it in the comments. I'm curious.

Yorumlarda mutlaka paylaşın. Merak ediyorum.

Use it in a sentence!

Bir cümle içinde kullanın!

So another idiom with a very similar meaning

Buna çok benzer bir anlama sahip başka bir deyim de

to that one is 'to get your head around something'

'bir şeyi kafana takmak'tır,

which means to understand something that is

yani

challenging or confusing.

zorlayıcı veya kafa karıştırıcı bir şeyi anlamak anlamına gelir. Son birkaç hafta içinde

So have any of you had to teach your parents

herhangi biriniz anne babanıza

or your grandparents how to use Zoom

veya büyükanne ve büyükbabanıza Zoom

or Skype in the last few weeks?

veya Skype kullanmayı öğretmek zorunda kaldı mı?

I think they've been some painful moments

Sanırım hepimiz için acı dolu anlar oldular,

for all of us right?

değil mi?

It took my grannie a few attempts to get her head

Büyükannemin aklını çelmesi için birkaç girişimde bulunması gerekti

around it but now she loves it.

ama şimdi onu seviyor.

And you can definitely use this expression in

Ve bu ifadeyi kesinlikle

all sorts of contexts,

her türlü bağlamda,

anytime that you're learning something new.

yeni bir şey öğrenirken kullanabilirsiniz.

Bryan ran me through the process yesterday

Bryan dün bana süreci anlattı

and I think I've got my head around it now.

ve sanırım artık kafamı toparladım.

I think I've finally got my head around how this works.

Sanırım sonunda bunun nasıl çalıştığını kafama yerleştirdim.

And there's a couple of variations on this idiom as well.

Ve bu deyimin birkaç varyasyonu da var.

To wrap your head around something

Kafanızı bir şeye sarmak

or to get your mind around something

veya

which is a bit less common but you'll

biraz daha az yaygın olan bir şeye kafa yormak ama

hear those different variations from time to time.

zaman zaman bu farklı varyasyonları duyacaksınız.

To take a hit.

Darbe almak için.

Now this is an informal expression that's used to

Şimdi bu,

talk about when something suffers damage or loss.

bir şeyin zarar görmesi veya kaybolması hakkında konuşmak için kullanılan resmi olmayan bir ifadedir.

So for example, the hospitality industry right now

Örneğin, konaklama sektörü şu anda

has taken a huge hit due to the corona virus.

korona virüsü nedeniyle büyük bir darbe aldı.

Same with the tourism industry.

Turizm sektörü de öyle.

Some companies may have noticed that employee

Bazı şirketler, herkesin yeni evden çalışma ortamlarına alışması nedeniyle çalışan

productivity took a hit over the past few months

üretkenliğinin son birkaç ayda darbe aldığını fark etmiş olabilir

as everyone adjusted to their new

home working environments.

.

So can you think of a way to use this expression

Peki bu ifadeyi bir cümlede kullanmanın bir yolunu düşünebilir misiniz

in a sentence? You know, can you think of

? Bilirsiniz, son birkaç aydır

something else that has taken a hit

darbe alan başka bir şey düşünebilir misiniz

over the last few months? So it has been negatively

? Yani olumsuz

affected or negatively impacted.

etkilenmiş veya olumsuz etkilenmiştir.

And maybe you're thinking: you know what, Emma?

Ve belki de düşünüyorsun: Biliyor musun, Emma?

Surprisingly this transition, you know, of

Şaşırtıcı bir şekilde bu geçiş, bilirsiniz,

working at home now.

artık evde çalışmak.

It's not been as difficult as I was expecting.

Beklediğim kadar zor olmadı.

Then this expression is the one to use.

O zaman bu ifade kullanılacak olandır.

It's been smooth sailing.

Sorunsuz bir seyir oldu.

Now it's used as an adjective to say that something

Artık bir şeyin

is easy or it's manageable,

kolay ya da yönetilebilir olduğunu,

that everything is going according to plan.

her şeyin planlandığı gibi gittiğini söylemek için bir sıfat olarak kullanılıyor.

There's nothing you need to worry about.

Endişelenmeni gerektirecek bir şey yok.

If you're a school teacher or a university teacher,

Bir okul öğretmeni veya üniversite öğretmeniyseniz,

I'm sure when you first found out that you needed

eminim ki çevrimiçi dersler almanız gerektiğini ilk öğrendiğinizde

to take online classes, you're a bit worried.

biraz endişelenmişsinizdir.

Maybe you were worried about the technology

Belki teknoloji konusunda endişeliydiniz

or maybe you were worried if your students would even

ya da öğrencilerinizin

participate in online classes but hopefully,

çevrimiçi derslere katılmasından endişe duyuyordunuz ama umarız şaşırtıcı bir şekilde

to your surprise,

there haven't been too many problems at all.

çok fazla sorun yaşanmamıştır.

So when someone asks you "Hey how's it going?"

Birisi size "Hey, nasıl gidiyor?"

You could answer

"Surprisingly, it's all been smooth sailing."

"Şaşırtıcı bir şekilde, her şey yolunda gitti" diye cevap verebilirsiniz.

When the schools closed,

Okullar kapanınca

it was a difficult transition for the kids.

çocuklar için zor bir geçiş oldu.

But once we got a routine in place,

Ama bir kez bir rutinimiz olduğunda, her şey

it's been smooth sailing!

yolundaydı!

And you can definitely use this same expression

Ve kesinlikle aynı ifadeyi

in the negative form to express the opposite idea right?

olumsuz biçimde karşıt fikri ifade etmek için kullanabilirsiniz, değil mi?

You can say "It hasn't been smooth sailing.

"Pürüzsüz bir seyir olmadı.

The team's found it really hard to collaborate remotely."

Ekip, uzaktan işbirliği yapmayı gerçekten zor buldu" diyebilirsiniz.

I love this one. A madhouse.

Bunu seviyorum. Bir tımarhane.

Now this is a place where there is no order

Artık burası hiçbir düzenin

and no control whatsoever.

ve kontrolün olmadığı bir yer.

I'm wondering if this expression could be useful

Bu ifadenin

to help you talk about your home office. It's a really

ev ofisiniz hakkında konuşmanıza yardımcı olup olmayacağını merak ediyorum. Bir durumun

humorous expression, you know,

when you're trying to make a joke about how crazy and

ne kadar çılgınca ve sinir bozucu olduğuyla ilgili şaka yapmaya çalıştığınızda, bu gerçekten komik bir ifadedir

frustrating a situation is. So if you've got your kids

. Dolayısıyla, çocuklarınız

and your partner and a dog and you're all at home,

, eşiniz ve bir köpeğiniz varsa ve hepiniz evdeyseniz,

you're all stuck inside working, studying, eating, cooking,

hepiniz aynı alanda çalışıyorsanız, ders çalışıyorsanız, yemek yiyorsanız, yemek

working out in the same space,

yapıyorsanız, iş

you could joke with your colleagues about how wild it is,

arkadaşlarınızla şakalaşabilirsiniz.

you know, when they're asking you

"How's it going over there? How are you coping?"

"Orada işler nasıl gidiyor? Nasıl başa çıkıyorsun?"

You can just laugh and say

Sadece gülebilir ve

"It's a madhouse! I will be glad when all of this is over!"

"Burası bir tımarhane! Tüm bunlar bittiğinde çok mutlu olacağım!" diyebilirsiniz.

Or when you're on a video call

Ya da

when you're talking to a colleague and you know,

bir iş arkadaşınızla görüntülü arama yaparken, bilirsiniz,

your kids burst in.

çocuklarınız araya girer.

"I'm so sorry about the disruption.

"Kesinti için çok üzgünüm.

It's a madhouse around here!"

Buralar bir tımarhane!"

But always use the expression with humour you know,

Ama gülümserken ve şaka yaparken her zaman bildiğiniz esprili ifadeyi kullanın

when you're smiling and you're making a joke okay.

.

Hopefully, they understand.

Umarım anlarlar.

So if you're cooped up somewhere, you're in a small

Yani bir yere tıkılıp kalmışsanız, küçük,

closed space,

kapalı bir alandasınız,

a space that you can't escape from.

kaçamayacağınız bir alandasınız.

I hate being cooped up inside working

when it's a sunny day outside.

Dışarıda güneşli bir gün varken içeride çalışmaktan nefret ediyorum.

Or maybe a little more relevant to you right now.

Ya da belki şu anda sizin için biraz daha alakalı.

There are five of us cooped up inside this

Bu küçücük dairede beş kişiyiz

one tiny apartment!

!

This is a really great idiom to learn

Bu, öğrenmek

and start using regularly.

ve düzenli olarak kullanmaya başlamak için gerçekten harika bir deyim.

You can use it to say that you are really annoyed

Gerçekten sinirlendiğinizi

or you're really frustrated about something

veya bir şey hakkında gerçekten hüsrana uğradığınızı

and you want it to end or stop.

ve bunun bitmesini veya durmasını istediğinizi söylemek için kullanabilirsiniz.

Like

the neighbour that I have on the other side of this wall,

Bu duvarın diğer tarafındaki komşum gibi,

he's learning to play the trumpet and

trompet çalmayı öğreniyor ve

it wasn't so bad before but now he's home all the time

daha önce o kadar da kötü değildi ama şimdi sürekli evde

and he practises so much like I don't know

ve o kadar çok pratik yapıyor ki,

when he's getting his work done,

ne zaman alacağını bilmiyorum. iş bitti,

he's just playing the trumpet all the time.

sürekli trompet çalıyor.

And I'm sick of it.

Ve bundan bıktım.

Are you sick of being cooped up inside all day?

Bütün gün içeride tıkılıp kalmaktan bıktınız mı?

If your kids are disrupting you while you're trying to work

Çocuklarınız siz çalışmaya çalışırken sizi rahatsız ediyorsa

tell them you're sick of it!

onlara bundan bıktığınızı söyleyin! Herkes evde çalıştığı için

If you're frustrated because your internet speed has

internet hızınız yarıya düştüğü için canınız sıkılıyorsa

halved since everyone is now working at home,

,

call the phone company

telefon şirketini arayın

and tell them that you're sick of it.

ve bundan bıktığınızı söyleyin.

So it's a really good one to use when you are frustrated

Bu yüzden, hüsrana uğradığınızda ve sinirlendiğinizde kullanmak için gerçekten iyi bir şey ve bu

and you're annoyed

and since we're talking about being so frustrated

kadar hüsrana uğramaktan

and annoyed, let's talk about work meetings by video.

ve sinirlenmekten bahsettiğimize göre, iş toplantılarını görüntülü olarak konuşalım.

There are so many annoying things about online

Çevrimiçi toplantılarla ilgili pek çok can sıkıcı şey var

meetings. Mute yourself if your kids are yelling in the

. Çocuklarınız

background or there's a dog barking.

arka planda bağırıyorsa veya havlayan bir köpek varsa, kendinizi sessize alın.

Everyone else in the meeting can hear it.

Toplantıdaki diğer herkes duyabilir.

Or if you're working a little later in the evening

Ya da akşam biraz geç saatlerde

when everyone else is watching Netflix,

herkes Netflix izlerken çalışıyorsanız,

how annoying are all of the connection problems?

tüm bağlantı sorunları ne kadar can sıkıcı?

It's like overload right so you get video and audio

Bu, aşırı yükleme gibidir, bu nedenle, çevrimiçi

problems which are pretty frustrating when you have an

bir toplantınız olduğunda oldukça sinir bozucu olan video ve ses sorunları yaşarsınız

online meeting.

. Bunun

So I've got some expressions to help you talk about that

hakkında konuşmanıza yardımcı olacak bazı ifadelerim var.

The first one is to freeze or to be frozen, right?

İlki donmak ya da donmak, değil mi?

This is, you know, when your connection is bad.

Bu, bilirsiniz, bağlantınız kötü olduğunda olur.

Hang on, you're frozen!

Dayan, donmuşsun!

Or you keep freezing! We can't hear you!

Yoksa donmaya devam edersin! Seni duyamıyoruz!

Another useful one is to say that there's a lag

Bir diğer yararlı olan ise bir gecikme olduğunu

or there is a delay which is really annoying.

veya gerçekten can sıkıcı bir gecikme olduğunu söylemektir.

So you know when someone's mouth is moving but

Yani birinin ağzının hareket ettiğini ancak

the voice is behind it so it's really frustrating

sesin arkasında olduğunu bilirsiniz, bu nedenle

to try and understand what's going on.

neler olup bittiğini anlamaya çalışmak gerçekten sinir bozucudur.

And the last one is to say that the connection cut out.

Ve sonuncusu, bağlantının kesildiğini söylemektir.

It cut out.

Kesildi.

I didn't hear you there, I missed something that you said.

Orada seni duymadım, söylediğin bir şeyi kaçırdım.

So all of these are really useful expressions

Yani

when there are connection problems in online meetings.

online toplantılarda bağlantı sorunları yaşandığında tüm bunlar gerçekten faydalı ifadeler.

And this idiom is another one that's really useful

Ve bu deyim, bu durumda gerçekten yararlı olan başka bir deyimdir

in this situation. Hit and miss.

. Vur ve ıskala.

So if something is hit and miss, you can't rely on it right?

Yani bir şey ters giderse, ona güvenemezsin değil mi?

You can't confidently say that it's gonna be good quality

Kaliteli

and accurate and perfect.

, doğru ve mükemmel olacağını güvenle söyleyemezsiniz.

Sometimes it works, sometimes it doesn't.

Bazen çalışıyor, bazen çalışmıyor.

So you could say

Yani

"I'm really sorry, my internet connection has been a bit

"Gerçekten üzgünüm, internet bağlantım

hit and miss today."

bugün biraz aksadı" diyebilirsiniz.

Sometimes it's good, sometimes it's bad.

Bazen iyi, bazen kötü.

But you can also use this same expression to talk about

Ama aynı ifadeyi

something else, the quality of something, you know.

başka bir şeyden, bir şeyin kalitesinden bahsetmek için de kullanabilirsiniz, bilirsiniz.

The coffee at my local cafe is a bit hit and miss.

Yerel kafemdeki kahve biraz isabetli ve özlüyor.

Sometimes it's good,

Bazen iyi,

sometimes it's bad, depends on who makes it.

bazen kötü, kimin yaptığına bağlı.

Now I want to share a few expressions that will help you

Şimdi

during meetings, online meetings or in-person meetings

toplantılarda, online toplantılarda ya da yüz

down the tracks.

yüze görüşmelerde size yardımcı olacak birkaç ifadeyi paylaşmak istiyorum.

But 'hold that thought' is a good one

Ancak 'bu düşünceye sahip çıkın' iyi bir fikir

because the chances of getting disrupted while you're

çünkü evden çalışırken kesintiye uğrama ihtimaliniz

working from home are quite high, right?

oldukça yüksek, değil mi?

Your kids might wander into the room. Your dog

Çocuklarınız odaya girebilir. Köpeğiniz

might stop barking. The postman might

havlamayı bırakabilir. Postacı

ring the doorbell. The phone might ring.

kapı zilini çalabilir. Telefon çalabilir.

So it's really hard to avoid these distractions

Yani evden çalışırken bu dikkat dağıtıcı şeylerden kaçınmak gerçekten zor

when you're working from home, right?

, değil mi?

So this expression is a really good one

Yani bu ifade,

to let someone know that you

birinin ne hakkında

want them to remember what you were talking about

konuştuğunuzu hatırlamasını istediğinizi

and you want to keep talking about it when you

ve birkaç dakika sonra geri döndüğünüzde bunun hakkında konuşmaya devam etmek istediğinizi bilmesini sağlamak için gerçekten iyi bir ifade,

come back in a couple of moments okay

tamam, bu

so you're asking them to hold that thought.

yüzden onlardan bunu tutmalarını istiyorsunuz. düşünce. Ben

Keep it in your mind while I

duck off and take the kids out of the room.

eğilip çocukları odadan çıkarırken aklınızda bulunsun.

I'm so sorry my son is calling me from the bathroom.

Oğlum beni banyodan aradığı için çok üzgünüm.

Hold that thought, I'll be right back.

Bu düşüncede kalın, hemen döneceğim. Bahsettiğimiz tüm oyalamalar göz

This is a really great set of expressions to learn, given

önüne alındığında, bu gerçekten öğrenilmesi gereken harika bir ifade seti

all of the distractions that we've been talking about.

.

When you're in an online meeting,

Çevrimiçi bir toplantıdayken,

you want to make sure that you all stay focused, right?

hepinizin odaklanmış olduğundan emin olmak istersiniz, değil mi?

You need to keep focused on what you're doing,

Yaptığınız işe odaklanmanız, doğru

you need to stay on track and try not to get off track.

yolda kalmanız ve yoldan çıkmamaya çalışmanız gerekiyor.

So on track is when things are happening

Yani yolda, her şey

as they should be, there's no problems at all.

olması gerektiği gibi olduğunda, hiçbir sorun yok.

And if something is not happening as you want it to

Ve eğer bir şey istediğiniz gibi olmuyorsa

and you want to change it,

ve onu değiştirmek istiyorsanız, işte o

that's when we use the expression 'to get back on track'

zaman 'tekrar yola çıkmak' ifadesini kullanırız

So logically if something is not on track, it's off track.

.

It's not happening as it should be, right?

Olması gerektiği gibi olmuyor, değil mi? Bu

So I want you to imagine this.

yüzden bunu hayal etmenizi istiyorum. Üzerinde çalıştığınız bir projeyi

You're meeting some of your colleagues to discuss

tartışmak için bazı iş arkadaşlarınızla buluşuyorsunuz,

a project that you've been working on

but halfway through, someone's cat walks across

ancak yarı yolda birinin kedisi

the screen, across the keyboard and everyone starts

ekranda, klavyede yürüyor ve herkes

laughing and talking about how

gülmeye ve

hard it is to work from home.

evden çalışmanın ne kadar zor olduğundan bahsetmeye başlıyor.

They're talking about their kids and what they had

Çocuklarından,

for dinner last night and

dün akşam ne yediklerinden ve sizin toplantıda

anything else except what you should be talking about

konuşmanız gerekenler dışında her şeyden bahsediyorlar

in the meeting.

.

So you might want to just interrupt the conversation

Bu yüzden sohbeti yarıda kesip

and say "Guys we're getting off track.

"Arkadaşlar yoldan çıkıyoruz. Toplantının bitmesine

We've only got ten minutes left

sadece on dakika kaldı

until the end of the meeting and we haven't even

ve daha

started talking about the marketing budget yet."

pazarlama bütçesinden bahsetmeye bile başlamadık" diyebilirsiniz.

We should have completed the project last week

Projeyi geçen hafta bitirmemiz gerekiyordu

but we got off track with a few technical issues.

ama birkaç teknik sorunla yoldan saptık.

Hey have you heard this expression before

Hey, kek puanlarıyla ilgili bu ifadeyi daha önce duydunuz mu

about brownie points?

?

It's quite a funny expression, a humorous expression

Oldukça komik bir anlatım, esprili bir anlatım

as well just like madhouse.

aynı zamanda tımarhane gibi.

It's relevant now but you can use it at any time

Şimdi alakalı ama istediğiniz zaman kullanabilirsiniz

because you earn brownie points by getting

çünkü

praise or approval for something that you've done.

yaptığınız bir şey için övgü veya onay alarak kek puanları kazanırsınız.

So if you do something good, you earn or you get

Yani iyi bir şey yaparsan kazanırsın ya da

brownie points, right?

kek puanı alırsın, değil mi?

So I've got a good example to share from just yesterday.

Dünden paylaşmak için güzel bir örneğim var. Ekip üyelerimden

I had a funny conversation with one of my

biri olan Kat ile komik bir konuşma yaptım

team members, Kat.

.

She overslept and missed a meeting which

Uyuyakaldı ve

I wasn't too worried about because she works so hard

çok çalıştığı için çok endişelenmediğim bir toplantıyı kaçırdı

and I said to her "Don't worry Kat,

ve ona "Endişelenme Kat, bir

you've got enough brownie points to sleep in once."

kerede uyuyacak kadar kek puanın var" dedim.

But she was like

Ama

"I know, but I don't want to lose my brownie points"

"Biliyorum ama kek puanlarımı kaybetmek istemiyorum" gibiydi.

But the funny thing is that these points are not real,

Ama komik olan şu ki, bu puanlar gerçek değil,

you know, they don't get you anything except

bilirsin,

someone else's good opinion of you.

başka birinin senin hakkında iyi düşünmesi dışında sana hiçbir şey kazandırmıyorlar.

But having brownie points is definitely a good thing.

Ama kek puanlarına sahip olmak kesinlikle iyi bir şey.

It's really important to have someone's good opinion

Birinin senin hakkında iyi bir fikre sahip olması gerçekten önemli

of you, right? So you would

, değil mi? Yani

probably earn brownie points with your neighbours

komşularınızın

if you left a cake on their doorstep for them.

kapısına onlar için bir pasta bırakırsanız, muhtemelen onlardan kek puanları kazanırsınız.

Or if your partner cooked a meal and cleaned the whole

Veya partneriniz sizin için yemek pişirip tüm

house for you, you might be a little suspicious and think

evi temizlediyse, biraz şüphelenebilir ve

why are you trying to earn brownie points with me?

neden benimle kek puanları kazanmaya çalıştığınızı düşünebilirsiniz.

So can you think of something that would earn you

Peki, şu anda evinizden biriyle size kek puanı kazandıracak bir şey düşünebilir misiniz

brownie points with someone in your household

at the moment? What could you do

?

to earn some brownie points?

Biraz kek puanı kazanmak için ne yapabilirsin?

Hang in there! Everything is gonna be okay.

Pes etme! Herşey yoluna girecek. Daha

It will become easier, you will get used to it.

kolay olacak, alışacaksın.

So this expression is really useful

Yani bu ifade,

when you want to tell someone not to give up

birine zor da olsa pes etmemesini söylemek istediğinizde gerçekten işe yarar

even though it's hard, even though it's difficult.

.

So if you've got friends or you've got family members

Dolayısıyla, içinde bulunduğumuz bu yeni duruma uyum sağlamakta zorlanan arkadaşlarınız veya aile üyeleriniz

or colleagues who are having a difficult time

veya meslektaşlarınız varsa

adjusting to this new situation that we're in

and you know, they're sharing their troubles with you

ve bilirsiniz, çocuklarının sürekli sözünü kesmesiyle ilgili dertlerini sizinle paylaşıyorlar.

about how their kids keep interrupting their online

çevrimiçi

meetings, tell them to hang in there.

toplantılarında, onlara orada kalmalarını söyleyin.

Or if you know health care workers and they're

Ya da sağlık çalışanlarını tanıyorsanız ve

exhausted and they're anxious, tell them

yorgunlarsa ve endişelilerse, onlara

"Hang in there. You know this won't go on forever."

"Dayan, bunun sonsuza kadar sürmeyeceğini biliyorsun" deyin.

So this is the new norm my friends

Yani yeni norm bu arkadaşlar

or the new normal.

ya da yeni normal.

You know and we use this expression, it's quite informal

Biliyorsunuz ve biz bu ifadeyi kullanıyoruz,

to talk about when our circumstances have changed

koşullarımızın değiştiği

you know, and we have to get used to a new situation

ve yeni bir duruma alışmamız

and get comfortable with it.

ve onunla rahat olmamız gerektiğinden bahsetmek oldukça gayri resmi.

Obviously, it's a really relevant expression to use

Açıkçası, şu anda kullanmak için gerçekten alakalı bir ifade

right now but you can also use it in other contexts

ama

as well when your life circumstances change.

aynı zamanda yaşam koşullarınız değiştiğinde başka bağlamlarda da kullanabilirsiniz.

So for me, I had a friend who has just had a baby

Yani benim için, yeni bebeği olan bir arkadaşım vardı

and I was saying "I just don't know how

ve ben "

you function with only three hours sleep"

Sadece üç saatlik uykuyla nasıl çalıştığını bilmiyorum" diyordum

and she said "Emma, it's the new norm in our house.

ve o "Emma, ​​bu bizim evimizin yeni normu.

We're just having to get used to it."

Biz" dedi. sadece alışmak zorundasın."

It's the new norm.

Bu yeni norm.

So I hope you're hanging in there my friends and that

Umarım orada takılırsınız dostlarım ve

you're getting used to the new norm.

yeni normlara alışıyorsunuzdur. Evden çalışmakla

I would love for you

to think of any other English idioms that are relevant

ilgili başka İngilizce deyimler düşünmeni çok isterim

to working from home. It's really important right now

. Şu anda

to find ways to express ourselves to talk about

working from home and some of these challenges.

evden çalışmak ve bu zorluklardan bazıları hakkında konuşmak için kendimizi ifade etmenin yollarını bulmak gerçekten önemli.

Like I said, if you can think of some others

Dediğim gibi, aklınıza gelen başkaları varsa

definitely add them in but what I want you to do

mutlaka ekleyin ama benim yapmanızı istediğim,

is to choose a few of the ones I talked about today,

bugün bahsettiklerimden birkaçını seçip, üzerinde

practise them, pause the video right now.

pratik yapın ve hemen videoyu durdurun.

Write your sentences, add them into the comments

Cümlelerinizi yazın, aşağıdaki yorumlara ekleyin

below because I'm gonna be down there checking,

çünkü aşağıda kontrol edeceğim,

giving some feedback and making some corrections

bazı geri bildirimler vereceğim ve ihtiyacınız varsa bazı düzeltmeler yapacağım

if you need it.

.

But this really is the best way to try and remember

Ama bu gerçekten de

these idioms and these new expressions, right?

bu deyimleri ve bu yeni ifadeleri hatırlamaya çalışmanın en iyi yolu bu, değil mi?

Put them into practice.

Onları uygulamaya koyun. İşte

So that's it my friends! Stay safe, take care of yourselves

bu kadar arkadaşlarım! Güvende kalın, kendinize iyi bakın

and I will see you in the next lesson

ve mmmEnglish'te bir sonraki derste görüşürüz

here at mmmEnglish.

.

Bye for now!

Şimdilik hoşça kal!