Learning English, Studying Abroad & Starting A Company | Interview with LinguaMarina, LinguaTrip.com

Hey marina, thank you so much for doing this interview with me today. I'm so excited to talk with you. No, thanks for inviting

Hey marina, bugün benimle bu röportajı yaptığın için çok teşekkür ederim. Seninle konuşacağım için çok heyecanlıyım. Hayır, davet ettiğiniz için teşekkürler

So what I want to talk to you about in this interview is basically how you learned English

Bu röportajda sizinle temel olarak İngilizceyi nasıl öğrendiğinizden

And then how you emigrated to the USA started your company and everything that you're doing now because I think all the information

ve ardından ABD'ye nasıl göç ettiğinizden şirketinizi nasıl başlattığınızdan ve şu anda yaptığınız her şeyden bahsetmek istiyorum çünkü bence tüm bilgiler Sahip

That you have in the stories you have are going to be really interesting to the subscribers

olduğunuz hikayeler, bu kanalda sahip olduğum aboneler için gerçekten ilginç olacak

I have here on this channel, so why don't you go ahead and get started by telling us where you're from?

, öyleyse neden devam edip bize nereli olduğunuzu söyleyerek başlamıyorsunuz?

Okay, so I'm from st. Petersburg Russia. I was born and raised there and when I was 25

Tamam, ben de St. Petersburg Rusya. Orada doğup büyüdüm ve 25 yaşımdayken Amerika

I moved to the United States, so

Birleşik Devletleri'ne taşındım, bu yüzden

English has been my passion since I was four years old because my granddad would always tell me that

dört yaşımdan beri İngilizce benim tutkum oldu çünkü büyükbabam bana her zaman o marinayı söylerdi

marina

If you learn English you can do anything because you can be a singer in English you can run a company

İngilizce öğrenirsen her şeyi yapabilirsin çünkü yapabilirsin İngilizce şarkıcı ol, bir şirketi yönetebilirsin

And it's like okay

Ve tamam gibi,

I need to learn English and he would always sees me he would be like okay marina translate this phrase into English

İngilizce öğrenmem gerekiyor ve beni her zaman görürdü, tamam marina, bu cümleyi İngilizceye çevir

And I'm like six years old

Ve ben altı yaşında gibiyim,

I barely speak Russian like I could not do that and you would laugh at me, so that was a big trigger for me

ben gibi Rusça zar zor konuşuyorum bunu yapamazdım ve bana gülerdin, yani bu benim için büyük bir tetikleyiciydi,

So I'm like I'm gonna study English

yani İngilizce çalışacağım gibiyim

And I started when I was four I was learning like dog and cats of course with my parents

ve dört yaşındayken başladım kedi ve köpek gibi öğreniyordum tabii ki ailemle

And I had to teach her and then I went to a school that is like a normal school

ve Ona öğretmek zorunda kaldım ve sonra normal bir okul gibi olan

but it has

ama

Intensive English classes and because I was so passionate about English

Yoğun İngilizce dersleri olan bir okula gittim ve İngilizceye çok tutkulu olduğum için

I was chosen as one of the winners to go to the UK when I was 14 to do like an exchange program

14 yaşımdayken İngiltere'ye gitmek için kazananlardan biri olarak seçildim. Bir değişim programından hoşlanıyorum

And I went to a school where Kate Middleton studies small bird college, and it's a completely different experience

Ve Kate Middleton'ın küçük kuş kolejinde okuduğu bir okula gittim ve Rusya ile karşılaştırırsanız bu tamamen farklı bir deneyim

If you compare it to Russia so in Russia we had a school where I went in the morning

yani Rusya'da benim sabah gittiğim

And I left at like 2:00 p.m.

ve 2 gibi ayrıldığım bir okulumuz vardı. :00 pm O

It was like a really small building that school Melbourne College is like a whole city you have best can both fields you have

okul gerçekten küçük bir bina gibiydi Melbourne Koleji bütün bir şehir gibiydi en iyisine sahipsin her iki alana da sahipsin

IRA many buildings you how close you have the whole church

IRA'ya sahipsin birçok binaya sahipsin tüm kiliseye ne kadar yakınsın

And I fell in love with everything but before I fellows I also realized

Ve ben her şeye aşık oldum ama arkadaşlardan önce ben de fark ettim ki

I do not understand people, and it doesn't matter that I've been studying English for like ten years by that time

ben insanları anlamıyorum ve o zamana kadar on yıldır İngilizce çalışıyor olmam önemli değil,

I was like I cannot understand British accent

İngiliz aksanını anlayamıyor gibiydim,

I don't understand their jokes because they grew up in a different culture, and I felt a little depressed

onların şakalarını anlamıyorum çünkü farklı bir kültürde büyüdüler ve Biraz moralim bozuktu

But that was also a huge motivation for me to continue

ama bu aynı zamanda devam etmem için büyük bir motivasyondu. Bu

So before leaving I went to a bookstore that was internet back then didn't have it at home

yüzden ayrılmadan önce o zamanlar internet olan bir kitapçıya gittim, o zamanlar evde kitap yoktu, bu

So I bought a lot of books. I bought a lot of magazines and

yüzden bir sürü kitap aldım. Bir sürü dergi aldım ve

When I came back to Russia. I was just you know reading them from cover to cover

Rusya'ya döndüğümde. Ben sadece onları baştan sona okuyordum

And I think like that trip was a trip that changed everything in my life

I realized first that I don't know what speak English so we have one too. I cannot really communicate with people

. İnsanlarla gerçekten iletişim kuramıyorum

Second I have really weird Russian accent people don't get what I'm saying

İkincisi, gerçekten garip Rus aksanım var insanlar ne dediğimi anlamıyor

Third the world is so big and it's not just my city. It's actually a lot of places around the world where people have different

Üçüncüsü dünya çok büyük ve bu sadece benim şehrim değil. Aslında dünyanın birçok yerinde insanların

Ideas different goals in their lives, and I'm like I want to connect my life with the whole world

hayatlarında farklı fikirleri, farklı hedefleri var ve sanki hayatımı tüm dünyayla birleştirmek istiyorum,

I don't want to be just in Russia

sadece Rusya'da olmak istemiyorum,

I want to be everywhere and yeah, and then the next summer because I made friends with my host family

her yerde olmak istiyorum. ve evet, ve sonraki yaz ev sahibi ailemle arkadaş olduğum için bir

I called him next time. I'm like can I come and stay with you for three weeks and surprise me

dahaki sefere onu aradım. Gelip üç hafta seninle kalıp beni şaşırtabilir miyim

They said yes, so the only thing I had to pay for was my ticket

dedim Evet dediler, bu yüzden ödemem gereken tek şey biletimdi.

But I also realized that those trips are the best way to learn a language

And then I had the same thing with my German so when I was 18 I found a school myself

Almancamda da aynı şey vardı, bu yüzden 18 yaşımdayken kendime bir okul buldum

I went to Germany I realized the whole process is really complicated, and this is when I got an idea to start linguae trip

Almanya'ya gittim ve tüm sürecin gerçekten karmaşık olduğunu fark ettim ve işte o zaman dil gezisine başlama fikri aklıma geldi

Which is a my company? It's like a booking platform for language courses

Hangi şirket benim şirketim? Dil kursları için bir rezervasyon platformu gibi

That's really interesting. How your entire story and everything you experience in life is ultimately

Bu gerçekten ilginç. Nasıl tüm hikayeniz ve hayatta deneyimlediğiniz her şey nihayetinde

What led you to create this company that you created and?

sizi yarattığınız bu şirketi yaratmaya iten neydi ve? Az önce

Everything you just said in like what was it like 1 to 2 minutes was literally how many years of your life like over 20?

söylediğin her şey, 1 ila 2 dakika nasıldı, kelimenin tam anlamıyla hayatının kaç yılı 20'nin üzerindeydi?

years

Yıllar

Right because we started when you were 4 years old and now it's like boom and then I made my company and I'm just like

Doğru çünkü sen 4 yaşındayken başladık ve şimdi patlama gibi ve sonra şirketimi kurdum ve

Wow like that's crazy, and I think when people hear it

bu çılgınca gibi Wow gibiyim ve bence insanlar bunu duyduğunda

Maybe they don't understand everything that took place in between a lot of things so please

Belki olan her şeyi anlamıyorlar pek çok şeyin arasında, bu yüzden lütfen

Like in your first trip when you said you first went to the UK and all of a sudden you were confronted with this realization

İlk seyahatinizde Birleşik Krallık'a ilk gittiğinizi söylediğinizde ve birdenbire şu farkındalıkla karşı karşıya kaldınız

That oh my gosh, I would have been studying English for years

: Aman Tanrım, yıllarca İngilizce çalışıyor olacaktım ki

Which is basically the story of almost everybody on my channel?

bu temelde kanalımdaki neredeyse herkesin hikayesi?

They've been sending English for years, and then sometimes they go abroad or some of them haven't been abroad yet

Yıllardır İngilizce gönderiyorlar ve sonra bazen yurt dışına gidiyorlar ya da bazıları henüz yurt dışına çıkmamış

And they go oh my gosh. This is nothing like what I expected

ve gidiyorlar aman tanrım. Bu beklediğim gibi bir şey değil

I don't understand locals and it's such a frustration for them

Yerlileri anlamıyorum ve bu onlar için çok büyük bir hayal kırıklığı

So how did you go from I understand and comprehend English in my English classes, too

Peki siz nasıl gittiniz İngilizce derslerimde de İngilizce anlıyorum ve anlıyorum

Then becoming a fluent speaker like how did you make that cross over how long did it take and what did you do to become?

Sonra akıcı bir konuşmacı olmak o çaprazlamayı nasıl yaptın gibi ne kadar sürdü ve olmak için ne yaptın?

Fluent yeah, it's a great question. I think it took maybe two trips to the UK so the first trip

Akıcı evet, bu harika bir soru. Sanırım Birleşik Krallık'a iki kez seyahat ettim, bu yüzden ilk seyahatim

It was just the realization of what's going on the second trip

Sadece ikinci seyahatimde neler olduğunun farkına varmaktı

I tried to interact as much as I could with

Herkesle olabildiğince etkileşim kurmaya çalıştım

Everyone I try to understand the accent I tried to work on my own accent because when you come somewhere like

Aksanı anlamaya çalışıyorum kendi kendime çalışmaya çalıştım aksan çünkü

Starbucks or a cafe and you order something and somebody doesn't get you they get frustrated

Starbucks ya da kafe gibi bir yere geldiğinde ve bir şey sipariş ettiğinde ve birisi seni almadığında hüsrana uğruyorlar Ve

And I didn't want that so I tried to work on my accent as well

ben bunu istemedim bu yüzden aksanım üzerinde de çalışmaya çalıştım

So I think yeah it took two trips sometimes it takes longer, but because I was 14

Bu yüzden evet sanırım iki sefer sürdü bazen daha uzun sürüyor ama ben 14 yaşında olduğum için bence biz

I think her brain is so flexible when we're young

gençken onun beyni çok esnek

So we're really open to new accents new words with German it took a little longer though

that's actually something that I'm glad that you're bringing up because so many people have this idea in their mind like oh if I just

Yetiştiriyorsunuz çünkü pek çok insanın aklında bu fikir var, keşke

Go to the US and study for six months. I will

ABD'ye gidip altı ay okusam.

Magically like become fluent like have the level of fluency that they've been dreaming of all their life

Hayatları boyunca hayalini kurdukları akıcılık düzeyine sahip olmak gibi sihirli bir şekilde akıcı hale geleceğim.

What do you think about that well?

Bunun hakkında ne düşünüyorsun?

I think six months is a long period so in my case those two trips they were like two or three-week trips

Altı ayın uzun bir süre olduğunu düşünüyorum, bu yüzden benim durumumda bu iki gezi, iki yıl üst üste iki veya üç haftalık geziler gibiydi yani

two years in a row so

In total that's like a month and a half

toplamda bir buçuk ay gibi

So I think half a year is great, but it also depends on what you're doing during those six months sometimes

Yani bence yarım yıl harika, ama bu Ayrıca o altı ay boyunca ne yaptığınıza da bağlı, bazen

You're just hanging out with people from your country, or you're on skype with your family all the time

sadece kendi ülkenizden insanlarla takılıyorsunuz ya da ailenizle her zaman skype'tasınız

And you're speaking your language in my case. I was lucky that that time nothing exists

ve benim durumumda kendi dilinizi konuşuyorsunuz. O zamanlar Skype diye bir şey olmadığı için şanslıydım

that was Skype, but again Internet was a privilege that was 2004 so I called my mom once a week I

ama yine internet bir ayrıcalıktı, 2004'tü bu yüzden annemi haftada bir aradım

Didn't meet any rushes like there were no Russians in the place where I were so I didn't speak Russian at all and sometimes

Herhangi bir telaşla karşılaşmadım, bulunduğum yerde Ruslar yokmuş gibi ben de aramadım. Şu anda hiç ve bazen Rusça konuşmuyorum

Right now. This is a problem because when we come somewhere we have this thing and this thing is all in our language

. Bu bir problem çünkü bir yere geldiğimizde bu şey var ve bu şey tamamen bizim dilimizde

There's Instagram with people speed from my narrow in my case Russia

İnstagram var benim darlığımdan hızlı insanlar benim durumumda Rusya

There are people from my country so when you are traveling somewhere my advice number one would be to go to a smaller town

Benim ülkemden insanlar var bu yüzden bir yere seyahat ederken bir numaralı tavsiyem daha küçük bir kasabaya gitmek

First we were talking about the US

İlk önce ABD'den bahsediyorduk

LA is a place where all of the tourists go I would coach some

LA tüm turistlerin gittiği bir yer Ben koçluk yapardım bazılarına gitmem

I don't Fort Lauderdale is one of my favorite places in Florida

Fort Lauderdale Florida'daki en sevdiğim yerlerden biri

It's not really international. It's mostly American town, but you get the seaside and you get a nice

Gerçekten uluslararası değil. Çoğunlukla Amerikan kasabasıdır, ancak deniz kıyısı ve hoş bir

Florida climate and then the second advice would be staying with a local family

Florida iklimi elde edersiniz ve ardından ikinci tavsiye, yurtta kalmak yerine yerel bir ailenin yanında kalmak olacaktır

Versus staying in the residence because when you're staying in the residence you meet people from again your country when you're staying with locals

çünkü yurtta kaldığınızda yine kendi ülkenizden insanlarla tanışırsınız. yerel halkla kaldığınızda, yerel halkla

You're just interacting with locals

sadece etkileşim kuruyorsunuz,

About staying with locals though because I have let's say businessmen there on this channel learning English

çünkü bu kanalda işadamlarının İngilizce öğrendiğini varsayalım

And they're 40 years old and they have a family would they stay with locals too, or is that like?

ve 40 yaşındalar ve bir aileleri var, onlar da yerel halkla kalır mıydı? yoksa böyle mi

Younger people sometimes they do it depends again if you are going to London for example

Daha genç insanlar bazen bunu yine yaparlar, Londra'ya gidip gitmemenize bağlıdır, örneğin

We have different tiers of families so you can stay in an executive home state

Farklı aile katmanlarımız var, böylece yönetici evinde kalabilirsiniz,

Where you will have a separate bedroom with separate bathroom, and they would cook for you, and this is a higher level accommodation

burada ayrı banyolu ayrı bir yatak odanız olacak ve onlar sizin için yemek pişirecekler ve bu daha üst düzey bir konaklama yeri

Sometimes you don't have this option like when you're going to a smaller town

Bazen daha küçük bir kasabaya giderken olduğu gibi bu seçeneğe sahip değilsiniz

We just have some families there

Orada sadece birkaç ailemiz var bu

so it depends on the kind of personality we had a

yüzden bu, Birleşik

78 year old who went to the UK to study English who stayed with the local family she loved it yet it really depends on

Krallık'a giden 78 yaşındaki bir kişinin sahip olduğu kişiliğe bağlı. Yerel ailenin yanında kalan İngilizce öğrenmek o sevdi ama bu gerçekten

The personality I guess that's awesome because sometimes people comment and they say oh Stephanie

kişiliğe bağlı Sanırım bu harika çünkü bazen insanlar yorum yapıyor ve diyorlar ki Ah Stephanie

Thank you for your videos, but I'm too old to really learn English

Videoların için teşekkür ederim ama ben gerçekten İngilizce öğrenmek için çok yaşlıyım.

When I was studying in Germany I was studying mathematics and economics

Almanya'da okuyordum matematik ve ekonomi okuyordum

But I took an Italian classes like a side class, and we had a guy who was 75 years old

ama yan ders gibi İtalyanca dersi alıyordum ve 75 yaşında bir adamımız vardı.

He was doing his bachelors in art, and he took Italian as a side class as well

I was amazed of like I want to be like him

şaşırdım onun gibi olmak istiyorum

I was 75 yeah, actually I know someone who's around that age too, and she studies English and she was telling me

75 yaşındayım evet aslında ben de o yaşlarda birini tanıyorum ingilizce çalışıyor ve bana

I don't know if this is true or not but according to her

bunun doğru olup olmadığını bilmediğimi söylüyordu ama ona göre olmuş

It's been scientifically proven that studying languages basically helps you retain your memory longer. It's been proven

Dil öğrenmenin temel olarak hafızanızı daha uzun süre korumanıza yardımcı olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Kanıtlanmıştır

Yes

Because your brain stays flexible so the more you learn the more you train brain is actually a muscle so the more you train it

Evet

Çünkü beyniniz esnek kalır, bu nedenle ne kadar çok öğrenirseniz o kadar çok çalıştırırsınız beyin aslında bir kastır, bu nedenle onu ne kadar çok çalıştırırsanız o kadar

The longer it stays active so the trips basically to the UK you said you went to the UK twice right yes

uzun süre aktif kalır, bu nedenle temel olarak Birleşik Krallık'a yapılan geziler Birleşik Krallık'a iki kez gittiğinizi söylediniz doğru mu? evet

I went to the UK I won later

İngiltere'ye gittim daha sonra kazandım Daha sonra

Later on when I started the company I had a chance to go to Canada as well

şirketi kurduğumda Kanada'ya da gitme şansım oldu Amerika

I had a chance to go to the United States

Birleşik Devletleri'ne gitme şansım oldu

But back then my parents couldn't afford you know traveling so far and so I was relying on those scholarships

Ama o zamanlar ailem seni bu kadar uzaklara seyahat etmeyi karşılayamıyordu. ve ben de o burslara güveniyordum,

so you feel like

bu yüzden

Going to those trips to the UK is sort of where you became fluent or you just became more fluent and then over the years

Birleşik Krallık'a yapılan bu gezilere gitmek bir nevi akıcı konuştuğunuzu veya daha akıcı hale geldiğinizi ve sonra yıllar içinde şu

You've been improving like right now. Do you feel like you're still working on your English and still?

anki gibi geliştiğinizi hissediyorsunuz. Hâlâ İngilizceniz üzerinde çalışıyormuş gibi hissediyor musunuz?

Every day every single day. I'm learning new phrase when I'm recording videos from my channel. I'm learning you eat hymns

Her gün her gün. Kanalımdan video kaydederken yeni ifadeler öğreniyorum. İlahileri yediğini öğreniyorum, aman tanrım, derken

I'm like oh my god

That's what she meant when she said that because I didn't get it back then, but yeah, I'm learning everyday

bunu kastetmişti çünkü o zamanlar anlamamıştım, ama evet, her gün öğreniyorum

But I think the biggest jump from like being

Ama bence en büyük sıçrama

intermediate not really speaking English

orta seviye olmaktan. Gerçekten İngilizce konuşamamak

Happened when I was in the UK that was like the biggest progress that I've had and then when I moved to the States again

Birleşik Krallık'tayken, sahip olduğum en büyük ilerleme gibi oldu ve sonra tekrar Amerika'ya taşındığımda

It's a completely different English so back, then I was just talking about studies maybe

Tamamen farklı bir İngilizce, o zamanlar sadece çalışmalardan bahsediyordum belki

Daily stuff when I moved to the u.s.. I had to raise money from venture capitalists

Günlük şeyler o zaman ABD'ye taşındım.. Burada Silikon Vadisi'nde olan risk sermayedarlarından para toplamak zorunda kaldım

Who are here in the Silicon Valley, and I had to you know talk to lawyers talk to accountants

ve avukatlarla konuşmak muhasebecilerle konuşmak zorundaydım

And this is a completely different English. Yeah, well, you know what you had this huge goal. You're like

Ve bu tamamen farklı bir İngilizce. Evet, bu büyük hedefin ne olduğunu biliyorsun. Sanki

I want to start a company and so you were using English as a tool you weren't necessarily

bir şirket kurmak istiyorum ve bu yüzden İngilizceyi bir araç olarak kullanıyordun,

Like everyday in the grammar books like oh, I'm just studying English. I'm studying English you're like oh my gosh

her gün gramer kitaplarında olduğu gibi, oh, ben sadece İngilizce çalışıyorum. İngilizce çalışıyorum, aman Tanrım,

I have to talk to lawyers, so you would probably research questions like which questions should I ask them? How should I ask it?

avukatlarla konuşmam gerekiyor, bu yüzden muhtemelen onlara hangi soruları sormalıyım gibi soruları araştırırsınız. Nasıl sormalıyım?

What should I say or if there was vocabulary you needed you probably you know got that vocabulary on the go

Ne demeliyim ya da ihtiyacınız olan kelime hazinesi varsa, muhtemelen hareket halindeyken bu kelime dağarcığını biliyorsunuzdur ve

And then did your conversations or whatever it is and you're just sort of interacting in daily life

sonra konuşmalarınızı veya her neyse onu yaparsınız ve günlük yaşamda bir nevi etkileşim

Using English as a tool to reach this much bigger goal that you had

kurarsınız. sahip olduğun daha büyük hedef

And that's how you've been improving along the way every single day

Ve bu şekilde her gün kendini geliştiriyorsun

And that's that's the best thing to do right because when you are motivated to get something English like a side projects

Ve bu doğru yapılacak en iyi şey çünkü yan projeler gibi İngilizce bir şey elde etmek için motive olduğunda

You're reaching another goal, but then it's actually easier because when you concentrate in just English you're like oh today

başka bir hedefe ulaşıyorsun, ama sonra aslında daha kolay çünkü sadece İngilizce'ye konsantre olduğunda "ah bugün

I have to learn a hundred new words. Oh my god. That's so boring, but when you're like okay?

yüz yeni kelime öğrenmem gerekiyor" diyorsun. Aman Tanrım. Bu çok sıkıcı, ama sen iyi olduğunda? Amerika

I need to get an ova for the United States and tomorrow

Birleşik Devletleri için bir yumurta almam gerekiyor ve yarın

I have a call with a lawyer

bir avukatla görüşmem var

And if I don't ask this question then maybe I don't get the visa and then it's a completely different thing yeah

Ve eğer bu soruyu sormazsam o zaman belki vizeyi alamam ve o zaman bu tamamen farklı bir şey evet

And you have a different motivation like you said you were working on your pronunciation

Ve senin farklı bir durumun var. Motivasyonun telaffuzun üzerinde çalıştığını söylediğin gibi

So I don't know maybe you were talking to yourself in front of the mirror talking while you were driving

Yani bilmiyorum belki de araba kullanırken aynanın karşısında kendi kendine konuşuyordun

But it's not just I want to work on my pronunciation. It's I have an interview coming up

Ama ben sadece telaffuzum üzerinde çalışmak istemiyorum. Yaklaşan bir röportajım var

I have this coming up and I want people to understand me

ve insanların beni anlamasını istiyorum

Yeah, when we graduated from an accelerator here in Silicon Valley. I had a presentation

Evet, burada Silikon Vadisi'nde bir hızlandırıcıdan mezun olduğumuzda.

I was in the stage in front of 700 top investors. Who invest in uber Facebook and

700 büyük yatırımcının önünde sahnede olduğum bir sunumum vardı. Uber Facebook'a yatırım yapanlar ve

Yeah, I had three minutes so when I had to present my company I had to be funny

Evet, üç dakikam vardı, bu yüzden şirketimi sunmam gerektiğinde komik olmalıydım,

I had to sound natural because I was presenting an English language company so that was tough. Yes. It was a lot of

doğal konuşmam gerekiyordu çünkü İngilizce konuşan bir şirketi sunuyordum, bu yüzden bu zordu. Evet. Çok fazla

rehearsing a lot of practicing

prova ve pratik yaptım

But yeah, I think this is also when I improved a lot

Ama evet, bence bu aynı zamanda kendimi çok geliştirdiğim zamandı

Yeah

Evet

That's incredible and you know what when people study abroad and they speak English for the first time with other people

Bu inanılmaz ve bilirsiniz, insanlar yurtdışında okurken ve diğer insanlarla ilk kez İngilizce konuştuklarında bence

I think it gives them such validation

bu onlara veriyor böyle bir doğrulama

And that's what you knew because you experienced it and so you went in front of these investors to present your company

Ve bunu biliyordunuz çünkü bunu deneyimlediniz ve şirketinizi tanıtmak için bu yatırımcıların önüne gittiniz, bu yüzden

so let's actually talk about that right now because I am beyond fascinated by you and by your story by what you've accomplished because

şimdi gerçekten bunun hakkında konuşalım çünkü sizden ve başardıklarınızla ilgili hikayenizden çok etkilendim çünkü Sürekli olarak

This to me like I guess I could say even though you are constantly reaching new goals and constantly working towards

yeni hedeflere ulaşmanıza ve yapmak istediğiniz şey için sürekli çalışmanıza rağmen,

Whatever it is that you want to do

You're basically where so many people want to be you've accomplished what so many people want to do and I really truly appreciate

temelde bu kadar çok insanın olmak istediği yerdesiniz, bu kadar çok insanın istediğini başardınız.

Being able to bring you to this channel to show people what they can do because I want

İnsanlara neler yapabileceklerini göstermek için sizi bu kanala getirebildiğim için gerçekten minnettarım çünkü

Non-native English speakers around the world to really know that they can use English to accomplish amazing amazing things

dünyanın her yerindeki anadili İngilizce olmayan kişilerin İngilizceyi harika harika şeyler başarmak için kullanabileceklerini gerçekten bilmelerini istiyorum.

You know they're hard workers

çalışkanlar

They're smart people and I just want them to know what's possible so you were born in Russia

Onlar zeki insanlar ve ben sadece onların neyin mümkün olduğunu bilmelerini istiyorum, bu yüzden Rusya'da doğdunuz

But you used English to create this dream that you had so talk to us about your business. How did it start?

. Nasıl başladı?

How did you come up with this idea? Why was it so important to you?

Bu fikri nasıl buldun? Senin için neden bu kadar önemliydi?

Thank you so much for this really know I could go on but

Bunun için çok teşekkür ederim gerçekten devam edebileceğimi biliyorum ama

Thanks, yes, so as I said when I went to the UK

teşekkürler, evet, bu yüzden İngiltere'ye gittiğimde dediğim gibi

I realised that people are speaking a different kind of language is not what we learned at school

insanların okulda öğrendiğimiz gibi farklı bir dil konuşmadığını fark ettim

and then I had the same problem with Germans so in my university they told me if you have an

ve sonra Almanlarda da aynı sorun var, bu yüzden üniversitemde bana dediler ki, eğer

Upper intermediate level of German we can send you to Germany for half a year just study for free and you get a scholarship

Orta Üst seviye Almancanız varsa, sizi altı aylığına Almanya'ya gönderebiliriz, sadece ücretsiz eğitim alın ve burs alırsınız,

I'm like okay. I need to really pay attention to my German now, so it was like okay

ben tamam gibiyim. Şimdi Almancama gerçekten dikkat etmem gerekiyor, bu yüzden tamam gibiydi,

I'm gonna go to the school that worked for me in English so I will find us

benim için İngilizce çalışan okula gideceğim, böylece bizi

In Germany, and I went to an agency because back then like my UK trip was organized by the school

Almanya'da bulacağım ve bir ajansa gittim çünkü o zamanlar İngiltere'm gibi gezi okul tarafından organize edildi

I thought maybe I should hire an agent so I went to an agency and I'm asking him how much it's gonna cost me to

bir temsilci tutmam gerektiğini düşündüm bu yüzden bir acenteye gittim ve ona Almanya'ya gitmemin iki haftalığına bana ne kadara mal olacağını sordum

Go to Germany for two weeks, and he's calculating the price and he said

ve fiyatı hesaplıyor ve

1,300 euros and I'm like wow that's a lot

1.300 avro dedi ve ben vay canına,

I wouldn't be able to so my parents won't be able to afford it

yapamayacağım bu yüzden ailem bunu karşılayamayacak gibiyim

But he gave me all the brochures and I came back home

Ama bana tüm broşürleri verdi ve eve döndüm Ve Google'da

And I started googling and I realised the school actually cost like 500 euros and I realized that was the Markov

aramaya başladım ve okulun aslında maliyeti olduğunu fark ettim 500 avro gibi ve bunun Markov olduğunu fark ettim

So I booked everything myself it took a while again because you know when you're emailing in school

Bu yüzden her şeyi kendim ayırttım, yine biraz zaman aldı çünkü okulda e-posta gönderirken

They don't want to reply they're really slow, but I figured it out of what my own tickets bought booked accommodation

cevap vermek istemiyorlar, gerçekten yavaşlar, ama ne olduğunu anladım. kendi biletlerim aldım konaklama rezervasyonu yaptırdım

I loved the experience my level grew a lot and then when I came back home

seviyemin çok arttığı deneyimi sevdim ve sonra eve döndüğümde

I talked to my class mates of the guy who was studying with me at the University?

sınıf arkadaşlarımla üniversitede benimle okuyan adam hakkında konuştum?

And I talked to him and said well the Markov is like 700 euros and actually schools pay commissions

Ve onunla konuştum ve Markov'un 700 avro gibi olduğunu ve aslında okulların komisyon ödediğini söyledim,

So we could work without any Markov, but then we just had this idea in mind

yani herhangi bir Markov olmadan çalışabilirdik, ama sonra aklımıza bu fikir geldi

and then my friend told me she wants to go to the UK and maybe I could find her a school and

ve sonra arkadaşım bana İngiltere'ye gitmek istediğini söyledi ve belki ona bir okul bulabilirdim ve

we decided just to start a company because we had this first client so we went to a

bir şirket kurmaya karar verdik çünkü bu ilk müşterimiz vardı ve

Registration office where they register companies in Russia we only had $300? She was a first client. We made like

Rusya'da şirketleri kaydettikleri bir Kayıt ofisine gittik, sadece 300 dolarımız vardı? İlk müşteriydi.

$200 then we had a second client

200 $ gibi kazandık, sonra ikinci bir müşterimiz oldu

And then we run to the table in a co-working space and I was sitting so that was like a large large room

ve sonra bir ortak çalışma alanındaki masaya koştuk ve ben büyük bir oda gibiydi,

I just had one table and the second thing that I had was a shelf and I could put a shelf by my table

sadece bir masam vardı ve sahip olduğum ikinci şey bir raftı. ve masamın yanına bir raf koyabilirdim

But I intentionally put it in another corner of the room so when the climbs

Ama kasıtlı olarak odanın başka bir köşesine koydum, böylece tırmanışlar

Clients came in I stood up and went to the shelf and didn't made an impression then the whole this was ours because the average

Müşteriler geldiğinde ayağa kalktım ve rafa gittim ve bir izlenim bırakmadım, o zaman hepsi bizimdi çünkü ortalama

Trip was like $1000, and I couldn't just tell them he were ending a table here, so that was a funny thing yeah

Yolculuk 1000 dolardı ve onlara burada bir masayı bitirdiğini söyleyemezdim, bu yüzden bu komik bir şeydi evet

And then we just started so that was an office in st.

Ve sonra yeni başladık, bu st'de bir ofisti.

Petersburg, and then we realized one to be in Moscow want to be in other cities

Petersburg ve sonra Moskova'da olmanın başka şehirlerde olmak istediğini fark ettik

But I hated travelling especially in winter because it's so cold

Ama özellikle kışın seyahat etmekten nefret ettim çünkü hava çok soğuk

And we realized this is not the way we want to grow we want to go online and we want to

Ve fark ettik ki büyümek istediğimiz yol bu değil, çevrimiçi olmak istiyoruz ve

Grow all over the world and this is yeah. How we came up with the idea of language

Büyümek istiyoruz tüm dünyada ve bu evet. Dil fikrini nasıl bulduk

That was 2013 so we started coding language, but we were only able to deliver in 2015 because again

O yıl 2013'tü, bu yüzden kodlama diline başladık, ancak ancak 2015'te teslim edebildik çünkü yine

We were really limited in budget the guys who engineer the coders were really expensive

bütçemiz gerçekten kısıtlıydı, kodlayıcıları tasarlayan adamlar gerçekten pahalıydı

And then 2015 we started applying to different accelerators across the world again. That's in short meanwhile

Ve sonra 2015 uygulamaya başladık yine dünya çapındaki farklı hızlandırıcılara. Bu arada kısacası

also

My co-founder said we were too when we started it he had to go and find another job

kurucu ortağım da bizim de öyle olduğumuzu söyledi, işe başladığımızda gidip başka bir iş bulması gerekiyordu

Because we were running out of money, so he was working in an oil company in Russia. He borrowed money from his manager and his

çünkü paramız bitiyordu, bu yüzden Rusya'da bir petrol şirketinde çalışıyordu. Menajerinden borç para aldı ve

Manager was telling him to stop because he said the idea was really stupid like sending people across

Menajeri ona durmasını söylüyordu çünkü bu fikrin gerçekten aptalca olduğunu söyledi.

Well and that going to how how's the company doing today?

I think we talked the other day, and you said you have how many people working for you guys

Sanırım geçen gün konuştuk ve sizin için çalışan kaç kişi olduğunu söylediniz çocuklar

43 now 43 and 500 interns

şimdi 43 43 ve 500 stajyer

And 500 interns and you guys are sending thousands of people around the world to study in

Ve 500 stajyer ve siz dünyanın dört bir yanındaki binlerce insanı sadece

language schools, not just English

İngilizce değil dil okullarına gönderiyorsunuz

But if they want to study Spanish if they want to study Italian Italian in Italy Spanish in Spain German in Germany

Ama İspanyolca öğrenmek istiyorlarsa İtalya'da İtalyanca öğrenmek istiyorlarsa İspanya'da İspanyolca Almanya'da Almanca

I mean that's phenomenal and so how many?

Demek istediğim bu olağanüstü ve kaç tane var?

Countries do you guys I don't know send people to our schools

Bilmediğim ülkeler okullarımıza insan gönderin

Oh, we have more than 400 schools, and yeah

Oh, 400'den fazla okulumuz var ve evet bence

I think 26 countries because they're our top destinations like US UK Philippines

26 ülke çünkü bunlar ABD Birleşik Krallık Filipinler gibi şu anda en önemli destinasyonlarımız,

Destination right now especially for Asia, they have more than 400 schools, and how does this work like let's say?

özellikle Asya için, daha fazlaları var 400'den fazla okul ve bu nasıl işliyor diyelim?

I want to study Italian in Italy so I go to your website Lima trip comm and I can just look at myself

İtalya'da İtalyanca öğrenmek istiyorum, bu yüzden web sitenize gidiyorum Lima gezi iletişimi ve

Through everything you guys have there yeah, Italian language Italy then you have all of the options like in different cities

orada sahip olduğunuz her şey aracılığıyla kendime bakabilirim evet, İtalyanca İtalya o zaman tüm seçeneklere sahipsiniz, örneğin farklı şehirlerde olduğu gibi

you can read the reviews of students some schools are located by the beach, so you can combine your

yorumları okuyabilirsiniz bazı okullar sahil kenarında yer alır, bu nedenle

Vacation with study some schools are in Milan or Rome for example say

Tatilinizi eğitimle birleştirebilirsiniz, bazı okullar Milano veya Roma'dadır, örneğin

Yeah, you decide where you want to go, and yeah, you read the reviews and you cool, and is everything combined like the accommodations

Evet, nereye gitmek istediğinize siz karar verirsiniz ve evet, değerlendirmeleri okursunuz ve havalı olursunuz ve konaklama gibi her şey bir arada

Everything like that yeah accommodation course all of the registration fees Church, but it's cool

Her şey böyle evet konaklama kursu tüm kayıt ücretleri Kilise, ama harika

The only thing that is separate is the flight because again

Ayrı olan tek şey uçuş çünkü yine

We don't know where you are we have partners through whom you can book a flight mm-hmm. That's so awesome

nerede olduğunuzu bilmiyoruz, aracılığıyla rezervasyon yapabileceğiniz ortaklarımız var. uçuş mm-hmm. Bu o kadar harika ki,

I imagine though that there are other ways of booking through a school directly or you can book through another company

doğrudan bir okul aracılığıyla rezervasyon yaptırmanın başka yolları olduğunu veya başka bir şirket aracılığıyla rezervasyon yaptırabileceğinizi hayal ediyorum.

But I think I saw on your website that you guys actually have reduced fees you you were able to negotiate with the schools

So that they give you students who book through you a special discount right. Yeah, so first. It's a special discount

Sizden rezervasyon yaptıran öğrencilere özel indirim hakkı veriyorlar. Evet, ilk önce. Bu özel bir indirimdir

It's normal it depends on the school

Normaldir, okula göre değişir

But is five to thirty percent off the published price because again we have a high volume of students

Ama yayınlanan fiyattan yüzde beş ila otuz daha düşük çünkü yine yüksek öğrenci hacmimiz var, bu nedenle

so we're able to get individual pricing and the second thing is that you get a free cancellation period so

bireysel fiyatlandırma alabiliyoruz ve ikincisi, ücretsiz iptal hakkınız var.

We're trying to create as like Expedia for booking hotels

otel rezervasyonu için Expedia gibi yaratmaya çalışıyoruz

We're trying to create Expedia for language schools, so we are giving students this freedom that I know sometimes plans change

Dil okulları için Expedia yaratmaya çalışıyoruz, bu nedenle öğrencilere bu özgürlüğü veriyoruz ki bazen planların değiştiğini biliyorum

And if you're booking directly through school, they wouldn't allow you to cancel for free

Ve doğrudan okul aracılığıyla rezervasyon yapıyorsanız, onlar Ücretsiz iptal etmenize izin vermiyorlar

They would charge some fees

Bazı ücretler alıyorlar

But we have this period where you can just cancel the free Wow you know what I want to ask you this question

Ama ücretsiz iptal edebileceğiniz bir dönem var Vay canına, bu soruyu size ne sormak istediğimi biliyorsunuz

That's business-related, but I almost think I know the answer so you went from

Bu işle ilgili, ama neredeyse cevabı bildiğimi düşünüyorum

Booking your own trip to booking your friend's trip to starting

Kendi seyahatiniz için rezervasyon yapmaktan, arkadaşınızın seyahati için rezervasyon yapmaya,

Renting a table and having a few clients to then going online and to now you have all these people working for you

bir masa kiralamaya ve birkaç müşteriye sahip olmaya, ardından çevrimiçi olmaya ve şimdi tüm bu insanların sizin için çalışmasına sahipsiniz

And you're worldwide as a business. It's like how do you go from that?

Ve bir işletme olarak dünya çapındasınız. Sanki bundan nasıl çıkarsın?

To that you know was there some manual that told you how to do all of this

Tüm bunları nasıl yapacağınızı söyleyen bir kılavuz var mıydı,

Or did you just have to figure it out as you went along?

yoksa ilerledikçe mi çözmeniz gerekiyordu?

You just figure it out when you work, so

Bunu çalışırken anlıyorsunuz, bu yüzden

First like our clients asked us can I book from this country or that country? We're like

müşterilerimizin bize sorduğu gibi, bu ülkeden mi yoksa o ülkeden mi rezervasyon yaptırabilirim? Web

oh

We need to translate our website

sitemizi çevirmemiz gerekiyor,

So when we realize we need to go online that was the moment when I realized I don't like to travel so

yani çevrimiçi olmamız gerektiğini anladığımızda, seyahat etmeyi sevmediğimi fark ettiğim andı, bu yüzden

Instead of traveling we can just go online and people will be able to book not from just like three or four cities

seyahat etmek yerine sadece çevrimiçi olabiliriz ve insanlar rezervasyon yaptırabilir. ofislerimizin olduğu üç veya dört şehirden değil,

Where we have offices but from all over Russia?

Rusya'nın her yerinden mi?

And then when we translated into English we realize like anyone who speak English can book on a platform

Ve sonra İngilizce'ye çevirdiğimizde, İngilizce konuşan herkesin bir platformda rezervasyon yapabileceğini fark ettik.

So I think it's all organic we also have a vision where we're going

Bu yüzden bence tamamen organik, ayrıca nereye gittiğimiz konusunda bir vizyonumuz var.

We don't have the exact like dates when we're like going online or this or that

online veya şu veya bu

But we have a vision that we are a booking engine for those schools. See I think it's all really organic

Ama o okullar için bir rezervasyon motoru olduğumuza dair bir vizyonumuz var. Bak bence hepsi gerçekten organik

You just feel it

Sen sadece hisset

It's like you you have the idea, and so you take a step and when you encounter problem, then you're like okay

Fikrin sende varmış gibi bir adım atıyorsun ve problemle karşılaştığında tamam diyorsun

How do I solve this problem you solve it another step, then you have another problem?

Ben bu problemi nasıl çözerim sen bir adım daha çöz o zaman başka bir sorunun mu var?

And I guess that's just the nature of doing business

Ve sanırım bu iş yapmanın doğasında var

Yeah, and sometimes even clients call us and tell us hey. Why don't you do that and we're like of course?

Evet ve bazen müşteriler bile bizi arayıp merhaba diyor. Neden bunu yapmıyorsun ve biz de tabii ki gibiyiz?

It's a great idea especially when there are like hundreds of clients calling us with the same idea, so yeah

Özellikle aynı fikirle bizi arayan yüzlerce müşteri varken bu harika bir fikir, bu yüzden evet,

Thank you guys for for reaching out and advising us what to do. That's great awesome and to wrap it up

bize ulaşıp ne yapacağımızı tavsiye ettiğiniz için teşekkür ederiz. Bu harika harika ve toparlamak için

Do you have any advice for people who are trying to improve their English or who are thinking about? Maybe studying abroad?

İngilizcelerini geliştirmeye çalışan veya bunu düşünen insanlara herhangi bir tavsiyen var mı? Belki yurtdışında okumak?

What do you have to say to these people?

Bu insanlara ne söylemek zorundasın?

First have a clear goal and maybe a due date with you when you need to present your English so for me

Öncelikle net bir hedefiniz olsun ve belki de İngilizcenizi sunmanız gerektiğinde sizinle bir teslim tarihi belirleyin, bu yüzden benim için

It's always like maybe it's a trip that I'm planning or maybe it's a an exam

her zaman, belki bu planladığım bir gezi veya belki de

I need to take so have a really clear goal while you're doing that and what level do you need to reach your goal?

girmem gereken bir sınav, bu yüzden gerçekten net bir hedefim var. bunu yaparken ve hedefinize ulaşmak için hangi seviyeye ihtiyacınız var?

Second you also need to understand that if you want to do like master's degree or PhD or MBA

İkinci olarak, yüksek lisans veya doktora veya MBA yapmak istiyorsanız,

There is a lot of financial aid available especially in the States, and I went through the story

özellikle Amerika'da çok fazla mali yardım olduğunu ve hikayeyi inceledim,

This is like a different part of my life when I tried to do an MBA and I was able to get into American schools

denediğimde bu hayatımın farklı bir parçası gibi. MBA yapmak ve Amerikan okullarına girebildim

With full financial aid and I think really talented people across the world they don't know about it because I didn't know about it it

Tam mali yardımla ve bence dünyadaki gerçekten yetenekli insanlar bunu bilmiyorlar çünkü benim bilmiyordum çünkü

was just by chance that I discovered this opportunity, so

bunu tesadüfen keşfettim fırsat, bu yüzden

Leuco financial aid as well because not everyone in this world can afford an MBA that cost like

Leuco finansal yardımı da çünkü bu dünyadaki herkes 1.100 bin dolar gibi bir MBA'e mal olamaz

1,100 thousand dollars, I think yeah, people are really surprised when they realize how much financial aid is available

, sanırım evet, insanlar ne kadar finansal yardım olduğunu anladıklarında gerçekten şaşırıyorlar,

I got over five thousand dollars per semester of financial aid in college

dönem başına beş bin doların üzerinde para aldım Üniversitede maddi yardım

And it was simply because I looked for it

ve bunun nedeni sadece onu aramamdı.

You know there were other people in my situation that could have gotten that money. It's available there are donors

Biliyorsunuz benim durumumda o parayı alabilecek başka insanlar da vardı. Mevcut bağışçılar var

There are literally people that you know donate $200 for this scholarship 300 for that scholarship

Gerçekten tanıdığınız insanlar bu burs için 200 $ bağışta bulunuyor 300 $ bu burs için

and if you just look for them and apply for each one it's a little bit time-consuming, but hey free money, so

ve sadece onları arar ve her biri için başvurursanız bu biraz zaman alır, ama hey bedava para, yani

that's awesome advice that you need to you need to be able to write a personal statement where you

bu harika bir tavsiye

Talk about how important this education is for you

Bu eğitimin sizin için ne kadar önemli olduğundan bahsedebileceğiniz kişisel bir beyan yazabilmeniz gerekiyor

You need to be able to pass TOEFL or IELTS and score

TOEFL veya IELTS'i geçebilmeniz ve

Whatever, they're looking for in that university so English is very important in this process

o üniversitede aradıkları her neyse puan alabilmeniz gerekiyor, bu yüzden İngilizce bu süreçte çok önemli kesinlikle çok

absolutely well

Thank you again

So much marina and for everybody that watched this video you guys please go subscribe on her channel because this what you saw here was

teşekkür ederim tekrar çok teşekkürler

marina ve bu videoyu izleyen herkes için lütfen kanalına abone olun çünkü burada gördükleriniz

a little taste of what she offers I watch her videos all the I

sunduklarının biraz tadıydı hatırladığım kadarıyla videolarını izliyorum

Remember religiously, and you talked about how you got your visa how you started your company

dini olarak ve vizeni nasıl aldığından bahsettin şirketini nasıl kurduğundan

How you improved your english goal-setting? I don't know productivity hacks

İngilizce hedef belirlemeni nasıl geliştirdin? Verimlilik hilelerini bilmiyorum

You talked about all of this stuff and more

Tüm bunlardan ve daha fazlasından bahsettiniz,

so

bu yüzden

Thank you for providing such a great resource for everyone and please keep doing what you're doing so I think you're creating something really awesome

herkes için harika bir kaynak sağladığınız için teşekkür ederim ve lütfen yaptığınız şeyi yapmaya devam edin, bence gerçekten harika bir şey yaratıyorsunuz

Thank you. Thank you so much for you're talking to you. No problem take care

Teşekkürler. Seninle konuştuğun için çok teşekkür ederim. sorun değil kendine iyi bak

Good bye

hoşçakal