What the World Can Learn From China’s Innovation Playbook | Keyu Jin | TED

343,088 views ・ 2023-05-15

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Elif Usta Gözden geçirme: Eren Gokce
00:04
So when I was born in China in the early 1980s,
0
4209
3837
1980′lerin başında Çin’de doğduğum zaman
00:08
my country was still a place of scarcity.
1
8046
2211
ülkem hâlâ kıtlıkların yaşandığı bir yerdi.
Ortak mutfaklarda pişirilen,
00:11
We lived on rationed food, cooked from communal kitchens
2
11091
3712
karneyle dağıtılan yiyeceklerle yaşamımızı sürdürüyorduk
00:14
and even in Beijing had three nights of blackouts every week.
3
14844
4171
ve hatta Pekin’de haftada üç gün süren elektrik kesintileri olurdu.
00:19
I remember reading poems with my father by candlelight.
4
19808
4129
Babamla mum ışığında şiirler okuduğumuzu hatırlıyorum.
00:23
A special memory from times when Chinese people had little.
5
23979
3837
Çin halkının çok az şeye sahip olduğu zamanlara dair özel bir anı.
00:28
And fast forward three decades,
6
28817
1877
Ve 30 yıl ileri saralım,
00:30
China has turned into a country of abundance,
7
30735
2419
Çin bolluklar ülkesine dönüştü,
00:33
especially when it comes to technological power.
8
33196
3128
özellikle de teknolojik güç söz konusu olduğunda.
00:37
From high tech to business tech to everyday tech,
9
37409
3420
Yüksek teknolojiden, iş teknolojisine ve günlük teknolojiye kadar
00:40
there isn't anything you can't find, only things you can't imagine.
10
40870
3504
bulamayacağınız bir şey yok, sadece hayal edemedikleriniz var.
00:45
I can buy a can of Coke by scanning my face.
11
45333
2836
Yüzümü taratarak bir kutu kola alabiliyorum.
00:48
A few years ago,
12
48878
1168
Birkaç yıl önce,
00:50
I called for toothpaste from my hotel room,
13
50088
2419
otel odamdan bir diş macunu istedim
00:52
and it was delivered to me by a robot.
14
52549
2544
ve bana bir robotla gönderildi.
00:56
I've seen people live in remote Tibetan mountains blast off cool music
15
56136
5172
Uzak Tibet dağlarında yaşayan insanların
güneş pilleri ile çalışan Walkmanlar ile havalı müzikler çaldığını
01:01
with Walkmans powered by solar cells
16
61308
2627
01:04
and Chinese solar technology light up homes for African kids
17
64352
4088
ve Çin güneş teknolojisinin, tıpkı benim çocukluğumda olduğu gibi,
01:08
who used to study by candlelight, just like me when I was growing up.
18
68440
3587
mum ışığında ders çalışan Afrikalı çocukların evlerini aydınlattığını gördüm.
01:12
So this striking swell of innovation happened
19
72777
2503
Dolayısıyla bu çarpıcı inovasyon patlaması,
01:15
even though China remains a developing country,
20
75322
3128
Çin kişi başına düşen 10.000 dolardan biraz daha fazla GSYİH ile
01:18
with just a little more than 10,000 dollars of per capita GDP.
21
78491
3629
gelişmekte olan bir ülke olmasına rağmen gerçekleşti.
01:22
So today I want to offer you a different lens to look through,
22
82829
4379
Bu yüzden bugün size, inovasyonu ve teknolojik gelişmeyi teşvik eden
01:27
one that shows a unique model that has fostered innovation
23
87250
3962
benzersiz bir modeli gösteren farklı bir mercekten
01:31
and technological growth.
24
91254
1627
bakmanızı öneriyorum.
01:34
Now the system is far from perfect.
25
94174
2335
Sistem mükemmel olmaktan çok uzak.
01:37
And like you, I worry about the rising tensions of a tech race and beyond.
26
97260
3962
Ben de sizin gibi teknoloji yarışının
artan gerilimi ve daha fazlası konusunda endişeliyim.
01:42
But I also believe that, as in any relationship,
27
102057
3712
Ama aynı zamanda inanıyorum ki, herhangi bir ilişkide olduğu gibi
01:45
a better understanding of each other
28
105810
2086
herkese zarar veren sürekli bir düşüş yerine
01:47
is going to help us more likely to find common goals to work on
29
107937
3963
birbirimizi daha iyi anlamaya çalışmak, üzerinde çalışacağımız
01:51
rather than a downward spiral that harms all.
30
111900
3378
ortak hedefleri bulmak konusunda bize daha fazla yarar sağlayacaktır.
01:56
So I'm an economist,
31
116279
1752
Ben bir ekonomistim,
01:58
straddling multiple worlds, as it turns out.
32
118073
2252
ve görünen o ki birden çok ülkede bulunuyorum.
02:00
One foot in London, where I do my research.
33
120325
2669
Bir ayağım, araştırmalarımı yaptığım Londra’da.
02:02
And one foot in China,
34
122994
1251
Ve bir ayağım,
02:04
where I spend time with my family and also do a bit of work.
35
124287
4505
ailemle zaman geçirdiğim ve biraz da çalıştığım Çin’de.
02:08
And if I had a third foot,
36
128833
2127
Ve üçüncü bir ayağım daha olsaydı,
02:10
it would be in the US, where I was educated.
37
130960
2962
eğitim aldığım Birleşik Devletler’de olurdu.
02:13
So I can totally see why there's so much misunderstanding
38
133963
3170
Bu nedenle, geleneksel bilgeliğe meydan okuyan bu mega ülke hakkında
02:17
and incomprehension about this megacountry
39
137175
2753
neden bu kadar çok yanlış anlaşılma ve anlayış eksikliği olduğunu
02:19
that has defied conventional wisdom.
40
139969
2336
bütünüyle görebiliyorum.
02:23
So let's start out with how China's innovating.
41
143473
3629
Öyleyse Çin’in nasıl inovasyon yaptığıyla başlayalım.
02:27
Now, innovation isn't just about inventing the next new thing,
42
147977
3087
İnovasyon; iPhone, 3B yazıcı veya insanları Mars’a göndermek gibi
02:31
like the iPhone or 3D printing or sending people to Mars.
43
151106
4212
sadece bir sonraki yeni şeyi icat etmekle alakalı değil.
02:35
Technologies that go from zero to one.
44
155318
2294
Sıfır noktasından üretilen teknolojiler.
02:38
It could be new applications, business models,
45
158071
4296
Yeni uygulamalar, iş modelleri,
02:42
better processes that lower costs.
46
162367
2753
daha düşük maliyetli daha iyi süreçler olabilir.
02:45
These one-to-n innovations are just as important.
47
165120
3503
Bu yenilikler de bir o kadar önemlidir.
02:48
Whatever makes us leaner, cleaner and more productive,
48
168665
3503
Bizi daha yalın, daha sade ve daha üretken yapan her ne varsa
02:52
all count.
49
172210
1126
hepsini sayabiliriz.
02:54
So TikTok might not be the first short-video app,
50
174379
3545
TikTok ilk kısa video uygulaması olmayabilir,
02:57
but it has garnered more than a billion users around the world.
51
177924
3545
ama dünya çapında bir milyardan fazla kullanıcısı var.
03:02
The Chinese EV company, BYD, didn't make the first prototype.
52
182011
5089
Çinli elektrikli araç şirketi BYD ilk prototipi üretmedi.
03:07
But compared to Tesla's price point,
53
187726
2293
Ama Tesla’nın perakende fiyatıyla kıyaslandığında,
03:10
the 15,000-dollars EV cabs that I've taken
54
190061
2378
yarım milyon kilometre menzile sahip
03:12
with half a million kilometers of range
55
192480
2753
15.000 dolarlık elektrikli taksiler
03:15
can meaningfully lead to lower emissions and mass adoption.
56
195275
4004
anlamlı bir şekilde daha düşük emisyonlara ve kitlesel benimsenmeye yol açabilir.
03:20
And in the same way,
57
200447
1543
Aynı şekilde;
03:22
Chinese mobile phones might not be as revolutionary as iPhone,
58
202031
3963
Çin’in cep telefonları iPhone kadar devrimsel olmayabilir,
03:25
but in African countries, their market share is well over half.
59
205994
3962
ancak Afrika ülkelerinde pazar payları yarıdan fazladır.
03:31
So this actually solves one big problem for developing countries,
60
211082
5547
Yani bu aslında gelişen ülkeler için büyük bir problemi çözmüş oluyor;
03:36
which is the lack of access to suitable technologies that they can actually use.
61
216629
5131
bu da gerçekten kullanabilecekleri uygun teknolojilere erişim eksikliği.
03:42
And even if China doesn't do many zero-to-one technologies yet --
62
222469
5755
Çin henüz sıfırdan yeni teknolojiler yaratmamış olsa bile,
03:48
at least not yet --
63
228224
1627
en azından henüz değil,
03:49
it doesn't mean that it can't master high tech, right?
64
229851
3295
yüksek teknolojide uzmanlaşamayacağı anlamına gelmez, değil mi?
03:53
It conducted the first quantum video call,
65
233521
2461
Çin, ilk kuantum video görüşmesini gerçekleştirdi
03:56
and it launched the first drone that can carry a passenger in air.
66
236024
3879
ve havada yolcu taşıyabilen ilk drone’u piyasaya sundu.
04:00
So let's go behind the scenes.
67
240361
1544
Hadi perde arkasına bir bakalım.
04:02
Now, yes, many of you would say China's got money, markets, talent
68
242739
5922
Şimdi, evet, birçoğunuz Çin’in parası, pazarı, yetenekleri
04:08
and troves of data, which is so critical in this information age.
69
248661
4046
ve bilgi çağında çok kritik olan veri hazinesine sahip olduğunu söyleyecektir.
04:13
But it wasn't just that.
70
253374
1627
Ancak bununla bitmiyor.
04:15
Part of the success was also a "whole nation" approach,
71
255585
5172
Başarının bir parçası da “tüm ulus” yaklaşımı
04:20
or what they call a "juguo" system.
72
260799
2794
ya da “juguo” sistemi dedikleri şey.
04:24
So turning an idea or scientific discovery into commercial success
73
264969
5881
Bir fikri veya bilimsel bir keşfi ticari bir başarıya dönüştürmek için
04:30
requires an innovation ecosystem.
74
270850
2419
inovasyon ekosistemi gereklidir.
04:34
The collaboration of universities, national labs and industries,
75
274062
3336
Üniversiteler, ulusal laboratuvarlar ve endüstrilerin işbirliği.
04:37
not to mention enormous amount of funding
76
277440
1960
Uzun ve belirsiz yatırım döngülerini kapsayan
04:39
that covers long and uncertain investment cycles.
77
279442
3253
muazzam miktardaki fonlardan bahsetmiyorum bile.
04:43
Now, many of you might think
78
283655
1418
Çoğunuz şöyle düşünüyor olabilir;
04:45
that groundbreaking technologies are the products of stars,
79
285073
3170
çığır açan teknolojiler
Steve Jobs ya da Elon Musk gibi yıldızların ürünleri.
04:48
the likes of Steve Jobs or Elon Musks.
80
288284
2586
04:51
But every time you use the internet,
81
291454
2878
Ancak interneti, GPS’i her kullandığınızda
04:54
the GPS or yell at your Alexa,
82
294374
3253
ya da Alexa’nıza her bağırdığınızda
04:57
you have the US government to thank for.
83
297669
2085
ABD hükûmetine teşekkür etmelisiniz.
05:00
We often forget that the Apollo program, the Manhattan Project,
84
300547
4421
Apollo programının, Manhattan projesinin,
05:05
even Japan's rise to semiconductor stardom,
85
305009
3546
hatta Japonya’nın yarı iletken yıldızlığa yükselişinin
05:08
were all horizontal systems with critical state backing.
86
308596
4922
kritik devlet desteğini arkasına alan yatay sistemler olduğunu unutuyoruz.
05:14
Now, China's "juguo" system is an entire nation
87
314602
3087
Çin’in “juguo” sistemi
tek bir stratejik hedefe doğru ilerleyen bütün bir ulustur.
05:17
behind one strategic goal.
88
317689
1751
Ulusal kaynakların seferber edilmesi, farklı seçeneklerin değerlendirilmesi
05:20
Mobilizing national resources, casting the net wide,
89
320108
2919
05:23
not tallying costs.
90
323027
1961
maliyetlerin hesaplanmaması.
05:24
And it’s the same system that’s used to reap
91
324988
2627
Mümkün olduğunca çok sayıda altın Olimpiyat madalyası
05:27
as many Olympic gold medals as possible.
92
327615
2461
toplamak için kullanılan sistemle aynı.
05:31
And so thanks to this ecosystem,
93
331286
3378
Ve bu ekosistem sayesinde
05:34
China became the largest consumer and producers of EVs
94
334706
3712
Çin, on yıldan daha kısa sürede
dünyanın en büyük elektrikli araç tüketicisi ve üreticisi oldu.
05:38
in less than a decade.
95
338418
1751
05:40
With more cars sold there
96
340211
1293
2020 yılında, Çin’de
05:41
than in the rest of the world combined in 2020.
97
341546
2794
dünyanın geri kalanının toplamından daha fazla araç satıldı.
05:45
Now in the West,
98
345258
1460
Şu anda Batı’da
05:46
we often talk about "nudging" consumers to make better choices.
99
346718
4588
sık sık daha iyi seçimler yapmaları için tüketicileri “dürtmekten” bahsediyoruz.
05:52
But in China, mass adoption of next-gen transportation happened like that.
100
352015
4212
Ancak Çin’de, yeni nesil ulaşımın kitlesel benimsenmesi bu şekilde gerçekleşti.
05:56
Well, in part thanks to the state rolling out four million charging stations
101
356686
4213
Kısmen, devletin ülke çapında
dört milyon şarj istasyonu açması,
06:00
around the country,
102
360940
1126
batarya üreticilerinden kontrol sistemlerine ve imalatçılara kadar
06:02
coordinating supply chains from battery makers to control systems
103
362108
3086
tedarik zincirlerini koordine etmesi sayesinde.
06:05
and manufacturers.
104
365194
1335
06:06
Today, there are 140,000 chargers in the US in the entire country.
105
366946
5965
Bugün ABD’de ülke genelinde 140.000 şarj istasyonu bulunmaktadır.
06:14
So that is kind of, the "whole nation" approach.
106
374162
5046
Yani bu bir tür “bütün ulus” yaklaşımı.
06:19
But that's not actually the story I want to tell you.
107
379208
2795
Ancak size anlatmak istediğim asıl hikâye bu değil.
Olayların tam ortasında yaşanan daha da incelikli bir hikâye var.
06:22
There's an even more nuanced story that happens on the ground.
108
382045
3753
06:26
We call it the “mayor economy,”
109
386215
2503
Buna “belediye başkanı ekonomisi” diyoruz
06:28
and it's a decentralized economic model
110
388760
2085
ve bu yaratıcılığı her yönüyle harekete geçiren
06:30
that galvanizes creativity from the ground up.
111
390887
2919
merkeziyetsiz bir ekonomi modelidir.
06:34
And contrary to popular perception,
112
394766
2169
Ve popüler algının aksine,
06:36
it isn't a centralized approach dominated by an almighty state.
113
396935
5839
her şeye kadir bir devletin hâkim olduğu merkeziyetçi bir yaklaşım değildir.
06:42
And so here's how it works.
114
402815
1752
İşte şu şekilde çalışır.
06:45
So Nio is one of the top three EV companies in China.
115
405234
4338
Nio, Çin’deki en iyi üç elektrikli araç şirketinden biridir.
06:49
Its cars are driven everywhere on the streets of Beijing and Shanghai.
116
409572
3420
Arabalarını Pekin ve Şangay’ın bütün sokaklarında görebilirsiniz.
06:53
Now, two years after it was listed on Nasdaq in 2018,
117
413701
3712
2018′de Nasdaq’ta listelendikten iki yıl sonra
06:57
it was on the verge of bankruptcy.
118
417413
1627
iflasın eşiğine geldi.
Bu noktada,
07:00
Now, at this point,
119
420041
1209
07:01
the local government of Hefei,
120
421250
2586
Hefei’in yerel yönetimi,
07:03
a small town in eastern China with five million people,
121
423878
3921
Hefei Çin’in doğusundaki beş milyon nüfuslu küçük bir şehirdir,
07:07
convinced it to move its headquarters there.
122
427840
3379
Nio’nun merkezini Hefei’e taşımaya ikna etti.
Yerel yönetim yüzde 25′lik hisse karşılığında
07:12
The local government injected a billion dollars
123
432011
2670
07:14
in exchange for a 25-percent stake,
124
434722
2419
bir milyar dolar enjekte etti,
07:17
arranged more loans for the company
125
437141
2336
şirket için başka krediler ayarladı
07:19
and most importantly,
126
439519
1626
ve en önemlisi
07:21
organized an entire supply chain around Nio.
127
441145
3629
Nio etrafında tam bir tedarik zinciri organize etti.
07:24
It took only a year before Nio's production grew by 81 percent,
128
444816
3420
Nio’nun üretimin yüzde 81 oranında artması
ve piyasa değerinin 4′ten 100 milyar dolara çıkması sadece bir yıl sürdü.
07:28
its market cap went from four to 100 billion dollars.
129
448236
3128
Ve Hefei yerel yönetimi bir yıl içerisinde parasını nakde çevirdi
07:32
And the local government of Hefei cashed out within a year,
130
452073
3670
07:35
and Nio's life was saved.
131
455785
1460
Ve Nio’nun hayatı kurtuldu.
07:38
And so for every local government behind a Nio,
132
458329
4129
Ve böylece bir Nio’nun arkasındaki her yerel yönetim için,
07:42
there's another mayor behind a competitor.
133
462500
2753
bir rakibin arkasında başka bir belediye başkanı vardır.
07:45
And there are literally hundreds of EV companies vying for survival
134
465878
3921
Ve kelimenin tam anlamıyla yüzlerce elektrikli araç şirketi
acımasız rekabet içinde hayatta kalmak için yarışıyor.
07:49
in ruthless competition.
135
469841
1543
07:52
So,
136
472385
1960
Yani,
07:54
if you are actually a promising tech company,
137
474387
3545
eğer gelecek vadeden bir teknoloji şirketiyseniz,
07:57
local governments will move mountains to help.
138
477974
2794
yerel yönetimler yardım etmek için dağları yerinden oynatacaktır.
08:01
Remove red tape, check.
139
481602
1919
Bürokrasiyi kaldırın, tamam.
08:04
Find you more financing, check.
140
484439
2586
Daha fazla finansman bulun, tamam.
08:07
Get a job for your spouse, check.
141
487859
2252
Eşiniz için bir iş bulun, tamam.
08:10
Piece of cake.
142
490820
1543
Çok kolay.
08:12
They are a one-stop shop, as they like to call themselves.
143
492405
3629
Kendilerini tek duraklı mağaza olarak tanımlamayı seviyorlar.
08:16
Now in the vigorous bid for Amazon's second headquarters,
144
496826
5380
Amazon’un ikinci merkezi için verilen güçlü ihalede
08:22
there were some creative offers.
145
502206
2253
bazı yaratıcı teklifler vardı.
08:25
One state sent a giant cactus as a gift.
146
505585
3753
Bir eyalet hediye olarak dev bir kaktüs gönderdi.
08:30
Another state offered to rename a town Amazon.
147
510798
2878
Bir başka eyalet, bir şehrin ismini Amazon olarak değiştirmeyi teklif etti.
08:34
But it basically came to some tax breaks,
148
514719
2711
Ama sıra vergi indirimlerine geldiğinde,
08:37
not quite like what the Chinese mayors had to offer.
149
517472
3628
Çinli belediye başkanlarının teklifine pek benzemiyordu.
08:42
But of course,
150
522101
1168
Ancak elbette,
08:43
the US government is no stranger to supporting big-shot companies
151
523269
3128
ABD hükûmeti SpaceX ve Tesla gibi büyük şirketleri
08:46
like SpaceX and Tesla, offering billions in benefits.
152
526439
4254
milyarlarca dolarlık yardımlarla desteklemeye yabancı değil.
08:51
But in China, it's really this marriage between hyper-charged local officials
153
531152
5130
Ancak, yüksek enerjili yerel yetkililer ile
her türden cesur girişimciler arasındaki bu evlilik,
08:56
and intrepid entrepreneurs of all ilk
154
536282
2628
Çin’deki modelin tam kalbinde yer alıyor.
08:58
that is at the heart of its model.
155
538951
1669
09:00
And here's why.
156
540661
1252
Ve işte sebebi.
09:02
So the local government of Hefei,
157
542580
1585
Nio ile bir servet elde eden
09:04
the one that made a killing with Nio,
158
544165
1919
Hefei yerel yönetimi
09:06
well, it wasn't just after the return on investment, per se.
159
546125
3253
sadece yatırım getirisinin peşinde değildi.
09:10
But it was by luring companies like Nio
160
550088
2669
Ancak Nio gibi şirketleri kendine çekerek
09:12
that it’s looking to create a mini Silicon Valley of sorts.
161
552757
3545
bir tür mini Silikon Vadisi yaratmayı hedefliyordu.
09:16
An industrial clutter, a talent pool,
162
556803
2335
Bir endüstriyel yığılma, bir yetenek havuzu,
09:19
a flourishing retail and service industry
163
559180
2836
gelişen bir perakende ve hizmet sektörü
onlara daha fazla iş ve daha fazla vergi getirisi sağlayacaktı.
09:22
that gets them more jobs, more tax revenues.
164
562058
2919
Ve tahmin edin ne oldu?
09:25
And guess what?
165
565019
1168
09:26
Even the real estate and land they own are suddenly worth more,
166
566187
3086
Sahip oldukları gayrimenkuller ve araziler bile
09:29
all because of the economics of agglomeration and multiplier effects,
167
569315
4171
yığılma ekonomisi ve çarpan etkisiyle aniden daha değerli hâle geldi
09:33
because the local mayors are actually an equity stakeholder of the entire city.
168
573528
6256
çünkü yerel belediye başkanları aslında tüm şehrin öz sermaye paydaşlarıdır.
09:41
So in sum,
169
581702
3170
Özetle,
09:44
it's this political centralization
170
584914
3420
bu siyasi merkezileşme
09:48
and economic decentralization
171
588376
2836
ve ekonomik yerelleşme
09:51
that is actually a simple representation of China's model.
172
591254
3044
aslında Çin’in modelinin en net temsilidir.
09:54
It's the same model used to urbanize, to grow and now to innovate.
173
594298
5130
Kentleşmek, büyümek ve şimdi de yenilik yapmak için aynı model kullanılıyor.
10:00
Now, for all of its successes,
174
600847
2419
Şimdi, tüm başarılarına rağmen,
10:03
there were huge costs, I admit.
175
603307
2044
büyük maliyetleri olduğunu kabul ediyorum.
10:06
Waste left in the wake,
176
606269
1376
Geride bırakılan atık,
10:07
inefficient investments, wrong bets.
177
607687
2961
yetersiz yatırımlar, yanlış bahisler.
Şimdi çevresel bozulma gibi bu sorunlardan bazıları
10:11
Now, some of these challenges are being addressed, thankfully,
178
611065
2920
neyse ki ele alınıyor
10:14
like environmental degradation,
179
614026
1669
10:15
but there are others that remain in urgent need of fixing.
180
615695
3044
ama acilen düzeltilmesi gereken başka sorunlar da var.
10:19
So I'm not suggesting that there's some universal recipe
181
619490
3253
Evrensel bir reçetenin olduğunu
10:22
or that it's perfect
182
622785
1377
ya da bunun mükemmel olduğunu
ya da kolaylıkla taklit edilebileceğini iddia etmiyorum.
10:24
or that it can be easily replicated.
183
624203
2086
Ancak şimdi biliyoruz ki bir işi yapmanın birden fazla yolu var.
10:27
But what we do know is that there's more than one way of making things work.
184
627039
4505
10:32
And recognizing that there is some wisdom to China's approach
185
632712
4212
Ve Çin’in yaklaşımında bazı bilgeliklerin olduğunu kabul etmek
10:36
doesn't mean endorsing all of it.
186
636924
2002
tümünü onaylamak anlamına gelmiyor.
10:39
But I guess there's something to learn from each other.
187
639468
2628
Ancak birbirimizden öğreneceğimiz bir şeyler olsa gerek.
10:42
And for one,
188
642555
1501
Birincisi,
10:44
China didn't sit on the tarmac waiting for a technological takeoff.
189
644098
4505
Çin pistte oturup teknolojik bir kalkış için beklemedi.
10:49
Instead, it was the big push from the ground up.
190
649395
4129
Bunun yerine, sıfırdan büyük bir hamle yaptı.
10:55
So I came to the US as an exchange student in 1997,
191
655359
4922
1997 yılında değişim öğrencisi olarak ABD’ye geldim
11:00
and I was mesmerized.
192
660281
1877
ve büyülendim.
11:02
I saw enormous possibility between the East and the West,
193
662825
3754
Doğu ve Batı birbiriyle rekabet ederken, iş birliği yaparken ve birbirlerini
11:06
as they competed, collaborated and spurred each other forward.
194
666579
3920
ileriye doğru teşvik ederken ikisinin arasında muazzam olanaklar gördüm.
11:11
I still believe in this,
195
671626
1626
Dünyanın iki büyük ekonomisi arasında
11:13
even though frost has set in
196
673252
2127
her ne kadar ayaz bastırmış
11:15
and there may be chill in the air for some time
197
675421
2211
ve bir süre soğuklar devam edecek olsa da
11:17
between the two largest economies in the world.
198
677632
2294
ben hâlâ buna inanıyorum.
11:20
Some may fear China's juggernaut innovation.
199
680468
3128
Bazıları Çin’in ezici inovasyon gücünden korkabilir.
11:24
Some may not like competition, which is rarely comfortable.
200
684263
2962
Bazıları genellikle rahatsız edici rekabetten hoşlanmayabilir.
11:27
But having someone in your rearview mirror
201
687892
2419
Ancak dikiz aynanızda birinin olması
11:30
helps you keep up the pace.
202
690353
1793
hızınızı korumanıza yardımcı olur.
11:33
Japan's technological rise in the 1980s
203
693231
2752
Japonya’nın 1980′lerdeki teknolojik yükselişi
ABD’yi inovasyon sistemini revize etmeye ve
11:36
pushed the US to overhaul its innovation system
204
696025
3003
1990′larda liderliği yeniden ele geçirmeye teşvik etmiştir.
11:39
and regain the lead in the 1990s.
205
699070
2335
11:42
The US subsequently did the same for Japan,
206
702240
2127
ABD sonra aynısını Japonya için yaptı
11:44
and as a result, we all have cheaper and better products.
207
704408
3295
ve sonuç olarak hepimiz daha ucuz ve daha kaliteli ürünlere sahip olduk.
11:48
Today, Chinese EV company BYD is pushing Tesla to new heights and vice versa.
208
708663
6590
Bugün Çinli elektrikli araç şirketi BYD Tesla’yı yeni zirvelere zorluyor
ve bunun tersi de geçerli.
11:55
Tesla opted for a Chinese battery maker,
209
715670
2544
Tesla’nın Çinli bir batarya üreticisini tercih etmesi
11:58
which is pushing the German government to do more in that space.
210
718256
3336
Alman hükûmetini bu alanda daha fazlasını yapmaya itiyor.
12:02
And it's that mutual learning
211
722176
1627
Bu karşılıklı öğrenme
12:03
and constant threat of being overtaken
212
723844
2378
ve sürekli geride kalma tehdidi
12:06
that pushes the technology frontier further and beyond.
213
726264
3336
teknolojinin sınırlarını daha da öteye taşıyor.
12:10
But one thing's for sure, true,
214
730434
2169
Ancak bir şey kesinlikle doğru,
12:12
it just doesn't happen in geographical isolation.
215
732603
3545
o da bunun coğrafi izolasyon içinde gerçekleşmediği.
12:17
So ...
216
737149
1127
Bu yüzden...
12:19
I’ve come here, and I imagine the possibilities
217
739443
4505
buraya geldim
ve iki ülke arasındaki olanakları düşünüyorum
12:23
between the two countries,
218
743990
1793
12:25
and I understand that there are national security concerns
219
745783
3962
ve ülkelerin saygı göstermesi gereken
ulusal güvenlik kaygıları olduğunu anlıyorum.
12:29
that countries will have to respect.
220
749745
2002
12:32
But not everything is about national security.
221
752248
3128
Ancak her şey ulusal güvenlikten ibaret değil.
12:35
The trillion dollars or more at stake with the economic disengagement
222
755418
3670
Dünyanın en büyük iki ülkesi arasındaki ekonomik kopuşun tehlikeye attığı
12:39
between the two largest countries
223
759130
1585
trilyon dolarlar veya daha fazlası
12:40
can do so much as eradicate malaria, end world hunger,
224
760756
3754
sıtmanın kökünü kazımak, dünyadaki açlığı sona erdirmek,
12:44
conserve biodiversity and more.
225
764552
2335
biyoçeşitliliği korumak gibi pek çok işe yarayabilir.
12:47
So let's not forget that there are more sacred things in life.
226
767888
3462
Yaşamda çok daha değerli şeyler olduğunu unutmayalım.
12:52
Such as a brighter future for our children and a cleaner Earth.
227
772101
3962
Çocuklarımız için daha parlak bir gelecek ve daha temiz bir dünya gibi.
12:57
Let's not forget that in the developing world,
228
777106
2252
Gelişmekte olan dünyada
12:59
there's still so much unnecessary misery.
229
779400
3211
hâlâ çok fazla gereksiz sefalet olduğunu unutmayalım.
13:03
And that its people also have the right to enjoy the dignity in life
230
783404
4963
Ve oradaki insanlar da kendilerinden daha şanslı olanlar gibi
13:08
as those who are more fortunate.
231
788409
1960
onurlu bir yaşam sürme hakkına sahipler.
13:11
And so for all of this to happen,
232
791287
2377
Ve tüm bunların gerçekleşmesi için
13:13
it seems to me
233
793664
1627
bana öyle geliyor ki,
13:15
that what we ultimately need is the cheapest and best technologies,
234
795333
5046
en nihayetinde ihtiyacımız olan en ucuz ve en iyi teknolojilerdir;
13:20
rather than worry about where they come from
235
800379
2836
bu teknolojilerin nereden geleceği
ya da kimin hükmedeceği konusunda endişelenmek değil.
13:23
or who will dominate.
236
803257
1960
13:25
Thank you.
237
805718
1126
Teşekkürler.
13:26
(Applause)
238
806886
4004
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7