The US is addicted to incarceration. Here's how to break the cycle | Robin Steinberg

68,742 views ・ 2020-06-01

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Manoush Zomorodi: So, Robin Steinberg,
0
333
1851
Çeviri: Sarp Sönmez Gözden geçirme: Yusuf Kerem Sağlam
Manoush Zomorodi: Robin Steinberg
00:02
thank you so much for being my first official guest
1
2208
3351
TED Radio Hour'un ilk misafiri olarak hoş geldiniz
00:05
as the new host of TED Radio Hour.
2
5583
2435
Burada olmanızdan çok mutluyum.
00:08
I'm pretty psyched about that.
3
8042
1476
Robin Steinberg: Memnun oldum.
00:09
Robin Steinberg: I'm delighted.
4
9542
1477
(Alkış)
00:11
(Applause)
5
11043
1016
MZ: Tamam, Kefalet Projesi ile başlamak istiyorum.
00:12
MZ: So OK, I want to start with the Bail Project,
6
12083
3060
00:15
how it came to be, how you came up with the idea.
7
15167
3101
Nasıl oluştu? Fikir nereden aklınıza geldi?
00:18
The story goes
8
18292
1267
Hikaye şöyle başlıyor:
00:19
that 10 years ago, you and your husband were eating Chinese takeout food
9
19583
4101
On yıl önce kocanla birlikte paket servis
Çin yemeği yerken bu kavram aklına geldi.
00:23
when you came up with the concept.
10
23708
1768
00:25
You'd been a public defender for over 30 years,
11
25500
3434
Otuz yılı aşkın bir süredir kamu avukatlığı yapıyordun
00:28
but there was this moment where you decided something had to change.
12
28958
4268
ama öyle bir noktaya geldin ki,
bir şeylerin değişmesi gerektiğine karar verdin.
RS: Ben ve kocam onlarca yıldır
00:33
RS: So we had both spent decades
13
33250
2434
00:35
in the trenches of the criminal legal system as public defenders,
14
35708
3143
adli hukuk sisteminin hendeklerinde kamu savunucuları olarak
00:38
fighting for each and every client the best we could,
15
38875
2684
her bir müvekkil için elimizden geleni yapmak,
00:41
defending people's humanity and their dignity
16
41583
2101
insanların insanlığını ve onurlarını savunmak
00:43
and fighting for their freedom.
17
43708
1768
ve özgürlüklerini elde etmeleri için savaştık.
00:45
And no matter how good we were as lawyers,
18
45500
2684
Avukat olarak ne kadar iyi olursak olalım,
00:48
and I like to think we were really good,
19
48208
1935
bence gerçekten iyiydik,
00:50
and how forceful we fought on behalf of a client,
20
50167
3267
ve bir müvekkil adına ne kadar güçlü savaşırsak savaşalım.
00:53
sometimes it all came down to a few hundred dollars.
21
53458
3976
Bazen bunların hepsi birkaç yüz dolar demekti.
00:57
And that was whether or not your client could pay bail
22
57458
2893
Bu, müvekkilinizin kefaletle ödeme yapıp yapamayacağı,
davayla özgür bir şekilde savaşıp savaşamayacağı
01:00
and fight her case from freedom
23
60375
1934
01:02
or whether she was going to be locked in jail on Rikers Island
24
62333
3143
veya Rikers Adası'nda hapse girip
01:05
and desperate would wind up pleading guilty,
25
65500
2101
umutsuzluk içinde
01:07
whether she did it or not.
26
67625
1768
suçlu olduğunu itiraf edip etmeyeceği oldu.
01:09
And that just enraged us.
27
69417
2726
Bu bizi kızdırdı.
Bazen cevaplar basit ve önünüzde olabilir.
01:12
And sometimes, you know,
28
72167
1976
01:14
the answers are simple and they're right in front of you.
29
74167
2684
"Peki ya müvekkillerin kefaletini ödesek?" diye düşündük.
01:16
And so we thought,
30
76875
1268
İşte bu noktada döner kefalet fonu fikrini oluşturduk
01:18
"Well, what if we just paid clients' bail?"
31
78167
2351
çünkü kefalet davanın sonunda belli oluyor.
01:20
And that's where the idea of creating a revolving bail fund --
32
80542
2934
Eğer para toplayıp bir fona koyabilirsek
01:23
because bail comes back at the end of a case,
33
83500
2143
01:25
if we could raise money and put it in a fund,
34
85667
2142
ve döner bir fonumuz varsa
01:27
and have a revolving fund,
35
87833
1726
müşterilerimiz için kefaletle ödeme yapabiliriz.
01:29
we could just pay bail for our clients.
36
89583
2310
01:31
Now I have to say, that was back in 2005.
37
91917
2541
Bu 2005'teydi.
İnsanlar şu anda olduğu gibi
01:35
People weren’t talking about criminal justice reform
38
95542
2434
ceza adaleti reformundan bahsetmiyorlardı.
01:38
the way they are now,
39
98000
1268
Kefalet reformu hakkında pek bir konuşma yoktu
01:39
there wasn't a lot of conversation about bail reform,
40
99292
2517
01:41
and quite honestly, we spent two years knocking on people's door.
41
101833
3060
ve doğrusu insanların kapısını çalmak için iki yıl harcadık.
01:44
Nobody answered.
42
104917
1267
Kimse yanıt vermedi.
01:46
Until one day, one man and his family, Jason Flom and his family,
43
106208
3851
Bir gün bir adam ve ailesi, Jason Flom ve ailesi
01:50
decided to take a chance on us and gave us a grant in 2007.
44
110083
3768
bize bir şans verip 2007'de bize bağış yapmaya karar verdi.
01:53
And we began to test the revolving bail fund model.
45
113875
4184
Ne olacağını görmek için döner kefalet fonu modelini
test etmeye başladık.
01:58
And to see what would happen.
46
118083
1851
01:59
MZ: Can you clarify, though,
47
119958
1476
MZ: Lütfen mahkemeyi beklerken birinin hapse girmemesinin
02:01
like, why it is so important for someone not to be in jail
48
121458
4143
neden bu kadar önemli olduğunu açıklayabilir misin?
02:05
while they await trial?
49
125625
1809
Bunu geçmişte açıkladın ve bu, aklımı başımdan aldı
02:07
You've explained this in the past and it really blew my mind,
50
127458
2858
çünkü o günlerde veya haftalarda birinin davasını savunması gerekmeden
02:10
because I had no idea what could happen in those days or weeks
51
130340
3178
02:13
before someone actually has to plead their case.
52
133542
3267
ne olabileceğine dair bir fikrim yoktu.
02:16
RS: Sure. So, being held in jail even for a few days
53
136833
2935
RS: Elbette. Bu nedenle, birkaç gün bile hapiste tutulmak
hayatınızın yörüngesini değiştirebilir.
02:19
can change the trajectory of your life.
54
139792
2017
Sadece cinsel açıdan mağdur olabileceğiniz bir yer değil,
02:21
It is not only the place where you can be victimized, sexually,
55
141833
4018
şiddete maruz kalabileceğiniz bir yer de değil
02:25
you can be exposed to violence,
56
145875
1726
hapishanede olduğunuz sırada her türde travma yaşayacaksınız.
02:27
you'll be traumatized in all sorts of ways while you're in the jail,
57
147625
3601
İntihar veya cinayet fark etmeksizin çoğu hapishane ölümü
02:31
and that's even the first few days or a week
58
151250
2143
ilk birkaç gün veya bir haftada bile gerçekleşebilir.
02:33
is when most jail deaths actually, whether they're suicides or homicides,
59
153417
3517
Ancak siz hapiste otururken
02:36
actually happen.
60
156958
1268
ön duruşmada bulunan insanlar
02:38
But while you're sitting in jail,
61
158250
1601
02:39
and understand, folks sitting in jail pretrial
62
159875
2351
henüz bir suçtan hüküm giymedi.
02:42
have not been convicted of a crime.
63
162250
2101
Oradalar çünkü kefaletle ödeme yapmak için yeterli paraya sahip değiller.
02:44
They're there because they don't have enough money to pay bail.
64
164375
3018
Bu gerçekleşirken insanların hayatları da dışarıda dağılıyor.
02:47
And while that's happening, people's lives are falling apart outside.
65
167417
3601
İşinizi kaybediyorsunuz,
02:51
You're losing your job,
66
171042
1476
evinizi kaybediyor olabilirsiniz,
02:52
you might be losing your home,
67
172542
1476
çocuklarınız sizden alınabilir,
02:54
your children might be taken from you,
68
174042
1851
02:55
your immigration status might be jeopardized,
69
175917
2142
göçmenlik durumunuz tehlikeye girebilir,
okuldan atılabilirsiniz.
02:58
you might get thrown out of school.
70
178083
1726
Bu yüzden yerel hapishanelerimizdeki bu durum size zarar veriyor.
02:59
So it's the damage to you that's happening in our local jails,
71
179833
2935
Ancak aynı zamanda siz duruşmanızı beklerken
03:02
but it's also what's happening to you and your family
72
182792
2517
size, ailenize ve atıldığınız topluma da zarar veriyor.
03:05
and your community that you've been removed from
73
185333
2351
Bu durum, günler, haftalar
03:07
while you're waiting for your trial,
74
187708
1768
03:09
which, by the way, can take days, weeks and no exaggeration, can take years.
75
189500
3601
ve abartısız yıllar alabilir.
MZ: 2018'de TED sahnesinde
03:13
MZ: So you explained this sort of crazy limbo that people are in
76
193125
3851
insanların içinde bulunduğu bu çılgın belirsizlik hakkında bilgi verdiniz
03:17
from the TED stage in 2018,
77
197000
2934
ve ben de bu konuşmadan hızlı bir klip oynatmak istiyorum.
03:19
and I want to just play a quick clip from that talk that you gave,
78
199958
3101
Bu inanılmaz etkileyiciydi.
03:23
which was incredibly moving.
79
203083
1601
Oynatabilir miyiz?
03:24
Can we play that?
80
204708
1435
(Audio: Robin Steinberg TED2018) Büyük bir şey yapma zamanı.
03:26
(Audio: Robin Steinberg TED2018) It's time to do something big.
81
206167
2976
Radikal bir şeyler,
03:29
It's time to do something bold.
82
209167
1767
03:30
It's time to do something ... maybe audacious?
83
210958
3185
Belki de cesur bir şey.
(Kahkahalar)
03:34
(Laughter)
84
214167
1476
03:35
We want to take our proven revolving bail-fund model
85
215667
3184
Bronx'ta başlatıp Amerika'ya yaydığımız kanıtlanmış döner kefalet fonu modelimizi,
03:38
that we built in the Bronx
86
218875
1393
03:40
and spread it across America,
87
220292
1892
hapis cezasından önce yargı sisteminin başında kullanmak istiyoruz.
03:42
attacking the front-end of the legal system
88
222208
2101
03:44
before incarceration begins.
89
224333
1851
03:46
(Applause)
90
226208
1935
(Alkış)
MZ: Konuşmanızı yaptığınızda odadaki enerji ortadaydı
03:48
MZ: The energy in the room when you gave your talk was palpable,
91
228167
4226
ve sonunda TED'in bu büyük fikirlerden
03:52
and it ended up getting you quite a bit of funding
92
232417
3351
bazılarını gerçekten hayata geçirebilmek için
03:55
from the Audacious Project,
93
235792
1351
03:57
which is TED's initiative to get some of these big ideas support
94
237167
4267
destek alma girişimi olan Audacious Project'ten
fon elde etmenizi sağladı.
04:01
to make them actually happen.
95
241458
2101
Konuşmanızı yaptığınızdan beri ne olduğunu açıklayabilir misiniz?
04:03
Can you explain what has happened since you gave your talk?
96
243583
3060
04:06
RS: Sure.
97
246667
1267
RS: Tabii.
04:07
So, the Audacious grant allowed us
98
247958
1643
Audacious Grant, kanıtlanmış konseptimizi alıp
04:09
to take our proven concept and to scale it.
99
249625
2726
ölçeklendirmemizi sağladı.
04:12
And the idea is that we are scaling this model across the country.
100
252375
4184
Amaç, bu modeli ülke çapında ölçeklendirdiğimizi ortaya çıkarmaktı.
04:16
We're currently in 18 different sites.
101
256583
3060
Şu anda 18 farklı sitemiz var
ve iki şey yapıyoruz.
04:19
And we are doing two things, right?
102
259667
2726
04:22
The Bail Project is designed both,
103
262417
2184
Kefalet Projesi,
tamamen yoksulluk nedeniyle hapishane hücrelerinde sıkışmış insanlar için
04:24
provide an immediate lifeline for folks that are stuck in jail cells
104
264625
3226
acil bir destek sağlıyor
04:27
simply because of poverty,
105
267875
1309
çünkü kefaletlerini ödeyemiyorlar
04:29
because they can't pay their bail,
106
269208
1851
ve bu da, ön duruşma hapsedilmeleri konusunda
04:31
and that's a response to the immediate direct emergency
107
271083
4101
bu ülkede sahip olduğumuz acil durum
04:35
and human rights crisis that we have in this country
108
275208
2476
ve insan hakları krizine bir yanıt.
04:37
around pretrial incarceration.
109
277708
1518
Ancak ikinci olarak, gönüllü desteklerle topluluk sürümü
04:39
But the second thing we're trying to do is we're testing a model
110
279250
3018
olarak adlandırdığımız bir modeli test ediyoruz.
04:42
that we call community release with voluntary supports.
111
282292
2601
04:44
And what we're trying to prove is,
112
284917
1684
Şunu kanıtlamaya çalışıyoruz:
A: Nakit kefaletine ihtiyacınız yok,
04:46
A: you don't need cash bail,
113
286625
1351
insanlar nakit kefaletsiz mahkemeye geri dönecektir.
04:48
people will come back to court without cash bail.
114
288000
2286
04:50
That myth has already been debunked and we know that.
115
290310
2499
Bu yanlış çoktan açığa çıktı ve bunu biliyoruz.
04:52
But we're also trying to model
116
292833
1435
Ancak aynı zamanda
etkili mahkeme bildirimleriyle insanları toplumlarına
04:54
you can actually release people back to their communities
117
294292
2684
geri döndürecek şekilde modellemeye çalışıyoruz.
04:57
with effective court notifications.
118
297000
1684
04:58
Make sure they're connected to services they might need.
119
298708
2685
İhtiyaç duyabilecekleri servislere bağlı olduklarından
05:01
And people will come back to court while their cases are open,
120
301417
2976
ve davaları sürerken davalar bitene kadar
mahkemeye geleceklerinden emin oluyoruz.
05:04
and until those cases close.
121
304417
1559
Sistemsel değişimin gerçekleşmesini sağlamak için
05:06
It is in an effort to move policy forward,
122
306000
3893
05:09
to ensure the systemic change happens,
123
309917
2184
politikayı ileri taşımak bir çabadır
05:12
but here's our fear:
124
312125
1268
ancak bizim korkumuz şu:
05:13
it's a race against time.
125
313417
1559
Zamana karşı yarış.
05:15
Because as this conversation picks up speed,
126
315000
2226
Bu konuşma hızlandıkça
05:17
and as bail reform begins to take hold,
127
317250
2476
ve kefalet reformu beklemeye başladığında
05:19
some systems will move to new systems
128
319750
2809
bazı sistemler ilk kefalet sisteminin yarattığı
bazı zararları yeniden yaratacaklarından
05:22
that we fear will recreate some of the same harms, right,
129
322583
3226
korktuğumuz yeni sistemlere geçeceklerdir.
05:25
that the initial bail system [created].
130
325833
2101
05:27
Those are racial disparities,
131
327958
2393
Bunlar ırksal eşitsizlikler,
05:30
economic inequality,
132
330375
1476
ekonomik eşitsizliklerdir.
05:31
and we can actually recreate that if we don't get this right.
133
331875
3184
Bunu doğru yapmadığımız takdirde bunu yeniden oluşturabiliriz.
Bu nedenle elektronik izleme, risk algoritmaları, hapishane hücreleri
05:35
And so we're in a race against time
134
335083
1685
05:36
to prove that you can do a community-based model
135
336792
3267
veya nakit kefaletine ihtiyaç duymayan
05:40
that doesn't require electronic monitoring
136
340083
2935
ancak insanları destekli topluluklara bırakabileceğiniz
05:43
or risk algorithms or jail cells or cash bail,
137
343042
3684
topluluk tabanlı bir model yapabileceğinizi kanıtlamak için
05:46
but that you can simply release people to communities with supports.
138
346750
3518
zamana karşı yarışıyoruz
ve bu işe yarayacak.
05:50
And that will work.
139
350292
1267
05:51
MZ: I want to come back to that in a minute, but before we do that,
140
351583
3185
MZ: Buna bir dakika içinde geri dönmek istiyorum ama bundan önce,
05:54
my background is as a tech journalist,
141
354792
1851
bir teknoloji muhabiri olarak
bunun gibi bir programı ölçeklendirmekten söz ettiğinizde
05:56
and when you talk about scaling a program like this,
142
356667
2476
bir uygulamanın veya platformun kurucusu ya da böyle bir şeyden
05:59
I can only assume that you are facing completely different challenges
143
359167
3309
06:02
than, say, a founder of an app or a platform or something like that.
144
362500
3191
tamamen farklı zorluklarla karşı karşıya olduğunuzu varsayıyorum.
06:05
What are the challenges?
145
365715
1261
Zorluklar nelerdir?
Yani farklı kanunlara sahip eyaletler yapacaksınız,
06:07
I mean, you're going to states with different laws,
146
367000
2893
06:09
each city must be so completely different.
147
369917
2392
her şehir birbirinden tamamen farklı olmalı.
06:12
How do you do it?
148
372333
1310
Bunu nasıl yapıyorsunuz?
06:13
RS: So you know, scaling the revolving bail fund itself,
149
373667
3934
RS: Döner kefalet fonunu ölçeklendirdiğinizde
bu kolay ve hoş bir çözüm oldu değil mi?
06:17
that's been the easy, elegant solution, right?
150
377625
2184
06:19
That's the easy part, that's direct service part,
151
379833
2310
Bu, kolay kısmı, bu, direkt servis kısmı
ülke genelinde bunu ölçeklendirebiliriz.
06:22
we can scale that across the country.
152
382167
1809
Temelinde,
06:24
The ground game,
153
384000
1268
ülke çapında farklı yerlerde Kefalet Projesi'nde
06:25
the teams that work as bail disruptors for the Bail Project
154
385292
3309
kefalet bozucu olarak çalışan ekipler,
06:28
at different locations across the country,
155
388625
2268
modelimizi alıp her bir yargı alanının
06:30
they have to take our model
156
390917
1309
kendine özgü ihtiyaçlarına uygulamalı.
06:32
and adapt it to the unique needs of each jurisdiction.
157
392250
2976
Karmaşık hale geldiği nokta bu
ve kaynak yoğunluğu çok fazla
06:35
And that's where it becomes complex,
158
395250
3226
çünkü ceza adaleti inanılmaz derecede yerel
06:38
and it's very resource intensive,
159
398500
1726
06:40
because criminal justice is incredibly local,
160
400250
2518
ve her sistemin işleyişi kendine özgü.
06:42
and so how each system operates is unique.
161
402792
3559
Müvekkillerimizin ihtiyaçları yargı alanından yargı bölgesine kadar
06:46
And what the needs of our clients are
162
406375
1851
06:48
are incredibly different from jurisdiction to jurisdiction.
163
408250
2768
inanılmaz ölçüde farklı.
Yani Oklahoma'da olabilirsin
06:51
So you can be in Oklahoma
164
411042
1476
06:52
and what you know is that communities have been ravaged by the opioid crisis,
165
412542
3642
ve oradaki toplulukların opiat kriziyle yıkıldığını biliyorsun.
İnsanları eve getirirken
06:56
and when we're bringing people home,
166
416208
1726
06:57
we have to connect them to services that might address that.
167
417958
2810
onları da buna hitap edecek servislerle bağlamalıyız.
07:00
When you're in Spokane,
168
420792
1267
Spokane'dayken
evsizlik salgını hakkında konuşuyorsunuz.
07:02
you're talking about an epidemic of homelessness.
169
422083
2293
Bu nedenle doğrudan hizmet sunmayı
07:04
So when you're thinking about providing direct services and bringing people home,
170
424401
3816
ve insanları eve getirmeyi düşündüğünüzde
07:08
you have to be mindful of the fact that in that jurisdiction
171
428242
2817
bu yargı bölgesinde insanlar için en büyük engelin
barınaklarının olmaması olduğuna dikkatli olmalısınız.
07:11
that may be the biggest obstacle for people,
172
431084
2059
07:13
is that they don't have shelter.
173
433167
1559
07:14
And so we need to adapt our model in every jurisdiction we go to
174
434750
3101
Bir topluluğun ihtiyaçlarını karşılamak için
o yargı bölgesinde modelde düzenleme yapmalıyız.
07:17
to address the needs of that community.
175
437875
1893
07:19
MZ: I could only assume that some of these communities
176
439792
2524
MZ: Bu topluluklardan bazılarının orada olmandan
pek memnun olmadığını sanıyorum.
07:22
are not so happy that you're there.
177
442340
1761
07:24
That must be a reality of it.
178
444125
2143
Bu, bir gerçek olmalı.
Bu yerlerden bazılarında
07:26
Do you have to win hearts and minds as well,
179
446292
2434
kalpleri ve zihinleri kazanmanız gerekiyor mu?
07:28
in some of these places?
180
448750
1351
RS: Bence bu topluluğun tanımına bağlı.
07:30
RS: So I think it depends on the definition of community.
181
450125
2684
07:32
So communities that have been targeted by our criminal legal system
182
452833
3393
Nesiller boyunca ceza hukuku sistemimiz tarafından hedef alınan
farklı etnik topluluklar, düşük gelirli topluluklar,
07:36
for generations,
183
456250
1268
07:37
communities of color, low-income communities,
184
457542
2142
07:39
marginalized communities, women across the country,
185
459708
2643
marjinal topluluklar, ülke çapında kadınlar
bizi görmekten çok mutlu.
07:42
they are more than happy to see us come,
186
462375
2559
Çünkü biz cankurtaranız.
07:44
because we are just an immediate lifeline.
187
464958
2101
Kefalet fonları, bir cankurtaran olarak
07:47
Bail funds are a tool to get people out as an immediate lifeline,
188
467083
3060
insanları dışarı çıkarmak için kullanılan bir araçtır.
07:50
it's not a long-term, systemic answer, right?
189
470167
2684
Bu uzun vadeli, sistemsel bir yanıt değil, değil mi?
07:52
But people are, of course,
190
472875
1768
Ancak insanlar tabii ki
07:54
they want to get out, go back to their families,
191
474667
2309
dışarı çıkıp ailelerine geri dönmek istiyorlar,
07:57
their communities want them home.
192
477000
1851
toplulukları onları evlerinde istiyor.
07:58
Has there been some opposition?
193
478875
1518
Aykırılıklar oldu mu? Elbette.
08:00
Sure, of course.
194
480417
1601
Yeni bir bölgeye gittiğimiz zaman
08:02
You know, when we go into a new site,
195
482042
1809
bunu özenle yapıyoruz ve bunu özenle hedefliyoruz.
08:03
we do so carefully, we prospect it carefully,
196
483875
2309
Bu girişimde bize kimin yardımcı olabileceğini anlamaya çalışıyoruz.
08:06
we try to understand who are our partners on the ground
197
486208
2643
08:08
that might help us in this initiative,
198
488875
1851
Köklü organizatörler, kar amacı gütmeyen kuruluşlar,
08:10
grassroots organizers, not-for-profit organizations,
199
490750
2434
sistem sahipleri, şerifler gibi.
08:13
systems holders, sheriffs, right?
200
493208
1601
Bizi kim destekleyecektir? Kim muhalefet olacaktır?
08:14
Who is going to support us and who our opposition might be.
201
494833
3226
MZ: Ayrıca savaştığınız kişilerden bazılarını,
08:18
MZ: You also put some of the people that you bail out,
202
498083
2893
program görevlileri olarak geri getirdiniz.
08:21
you bring them back, right, as program officers.
203
501000
2934
08:23
Is that part of the system
204
503958
1435
Çabalarınızla bir şekilde
08:25
that you're trying to make a community around your efforts in some way?
205
505417
5434
bir topluluk yaratmaya çalışmanız sistemin bir parçası mı?
08:30
RS: So when we're hiring for local jurisdictions,
206
510875
2934
RS: Bu nedenle, yerel yargı alanları için işe alım yaparken
08:33
we always hire locally.
207
513833
1310
her zaman yerel olarak işe alım yapıyoruz.
08:35
If we open a site in Baton Rouge,
208
515167
1642
Baton Rouge'da bir site açarsak
08:36
we hire people from Baton Rouge and are connected to the community.
209
516833
3226
Baton Rouge'dan toplulukla bağlantılı olan insanlar işe alırız.
08:40
We try to prioritize people with lived experience
210
520083
2351
Ceza hukuku sisteminde
deneyime sahip kişilere
08:42
in the criminal legal system,
211
522458
1435
veya sistemden kişisel olarak etkilenen kişilere
08:43
or people who have been personally impacted by the system.
212
523917
2767
öncelik tanımaya çalışıyoruz.
08:46
We think it's important, they understand the system best,
213
526708
2685
Bunun önemli olduğunu düşünüyoruz çünkü sistemi en iyi onlar anlar,
08:49
they have the best solutions because they're closest to the problem
214
529417
3267
en iyi çözümlere sahiptirler çünkü soruna en yakın olanlardır
08:52
and they're credible messengers for the clients
215
532708
2226
ve mülakat yapacağımız,
08:54
that we're going to be interviewing and providing bail for.
216
534958
2810
kefalet sağladığımız müşteriler için güvenilir elçilerdir.
MZ: Şimdi bu konuda konuştunuz
08:57
MZ: So you touched on this,
217
537792
1309
08:59
criminal justice reform has become a hot topic,
218
539125
2226
ceza adaleti reformu güncel bir konu haline geldi,
09:01
you must be like, "Yay, finally people are talking about this thing
219
541375
3226
"Sonunda insanlar uzun süredir uğraştığım konularla ilgileniyorlar." diyorsunuz.
09:04
that I've been banging on about for decades."
220
544625
2184
09:06
Here in California actually, though, there has been a big change.
221
546833
4268
Aslında Kaliforniya'da büyük bir değişiklik oldu.
Karmaşık bir durum
09:11
Now it's complicated,
222
551125
1393
ancak benim anladığım şey nakit kefaletten kurtulmak.
09:12
but my understanding is that they're getting rid of cash bail.
223
552542
3309
09:15
Good thing, bad thing, not quite that simple to explain?
224
555875
3018
Bu iyi mi, kötü mü, açıklaması pek de kolay değil mi?
09:18
RS: So everything about criminal justice reform,
225
558917
2351
RS: Ceza adaleti reformu
ile ilgili her şey göründüğünden çok daha karmaşık değil mi?
09:21
and particularly bail reform,
226
561292
1434
09:22
is way more complex than it looks, right?
227
562750
1953
Bu nedenle "nakit kefaletini sonlandır" yazan bir etiket olması kolaydır.
09:24
So it's easy to have a hashtag that says "end cash bail."
228
564727
3207
09:27
Totally right.
229
567958
1268
Tamamen doğru.
Uygun olmayan nakit kefaletini ortadan kaldırmalıyız.
09:29
We have to eliminate unaffordable cash bail forever.
230
569250
2476
09:31
We know money isn't what makes people come back,
231
571750
2268
Paranın insanları geri döndüren şey olmadığını biliyoruz,
bu bir yanlış, bundan kurtulalım.
09:34
it's a myth, let's get rid of it.
232
574042
1601
09:35
But the question about what comes next is very, very complex,
233
575667
2892
Ancak sırada ne olduğu sorusu çok karmaşık
ve Kaliforniya iyi bir örnek teşkil ediyor.
09:38
and California was a good example.
234
578583
1643
Siyasi süreçten geçen SB 10 adlı bir yasa tasarı vardı.
09:40
There was a bill that worked its way through the political process,
235
580250
3226
09:43
called SB 10.
236
583500
1268
Hapisten çıkarmaya yönelik çalışma yapan bir tasarı olarak başladı.
09:44
It started out as what looked like a bill
237
584792
1953
09:46
that would actually move towards more decarceration.
238
586769
2707
Siyasi süreçten çıktığı zamana kadar
09:49
By the time it came out of the political process,
239
589500
2286
09:51
frankly it was a bill that almost nobody in the community would support,
240
591810
3583
açıkçası Bail Projesi de dahil olmak üzere
toplumda neredeyse kimsenin desteklemeyeceği bir tasarıydı.
09:55
including the Bail Project.
241
595417
1767
Bu süreçte
09:57
And it had gone through
242
597208
2643
bazı değişiklikler oldu;
09:59
some changes in that process
243
599875
1893
hukuki yaptırımın ellerinde olan ön duruşma servislerinde
10:01
that placed, you know, pretrial services in the hands of law enforcement,
244
601792
4142
insanları risk algoritmalarına koymanın
10:05
that put people through risk algorithms,
245
605958
2268
apaçık göstergesi olan bu sistemde
10:08
that sort of had a lot of the telltale signs of a system
246
608250
2851
her zaman gördüğümüz aynı ırksal eşitsizliği,
10:11
that was going to recreate the same racial inequity and economic inequalities
247
611125
4643
ekonomik eşitsizlikleri yeniden canlandıracak
birçok açıklama vardı ve bu tasarı aslında süreç boyunca ilerledi.
10:15
that we had always seen,
248
615792
1267
10:17
and so, that bill actually moved through the process,
249
617083
2768
Bunun son olduğunu düşündük.
10:19
and we thought that was the end.
250
619875
1893
Ama sonra kefalet tahvil sektörü
10:21
But then the bail bond industry actually got 400,000 signatures
251
621792
4684
oylama yapmak için 400.000 imza aldı.
10:26
to put it on the ballot.
252
626500
1268
Kasım ayında Kaliforniyalılar SB 10'un
10:27
So in November, Californians will be voting
253
627792
2059
10:29
on whether or not SB 10 should go forward or not.
254
629875
2559
devam edip etmemesi için oy kullanacaklar.
10:32
MZ: So Californians in the audience, you will be voting on this.
255
632458
3976
MZ: Kaliforniyalı izleyiciler bu konuda oy vereceksiniz.
Nasıl oy vermeliler?
10:36
How should they vote?
256
636458
1935
10:38
RS: So I'm not so bold as to say that.
257
638417
3517
RS: Bunu söyleyecek kadar cesur değilim.
10:41
I may be audacious, but I'm not that audacious.
258
641958
2518
Korkusuz olabilirim ama o kadar korkusuz değilim.
10:44
But what I will say is, educate yourselves.
259
644500
2226
Ama söyleyeceğim şey, kendinizi eğitmeniz.
10:46
Understand what you're voting on.
260
646750
2143
Neye oy verdiğinizi anlayın.
10:48
Understand what it means to hold somebody in jail
261
648917
2976
Bir suçtan hüküm giymemiş birini
10:51
who hasn't been convicted of a crime
262
651917
1767
sadece yoksul olduğu için hapse atmanın
10:53
simply for their poverty, right?
263
653708
2685
ne demek olduğunu anlayın değil mi?
10:56
And ask yourselves, do we want to have a criminal legal system
264
656417
4059
Kendinize şunu sorun: İnsanları henüz bir suçtan hüküm giymeden
hapse mahkum eden bir adli hukuk sistemi mi istiyoruz?
11:00
that incarcerates people before they've been convicted of a crime?
265
660500
4059
Bu ülkede farklı ırktan ve düşük gelirli toplulukları hedeflemeye devam eden
11:04
Do we want to have a criminal legal system
266
664583
2018
bir ceza hukuku sistemine mi sahip olmak istiyorsunuz?
11:06
that continues to target communities of color
267
666625
2101
11:08
and low-income communities across this country,
268
668750
2226
Kitlesel hapis yoluyla meydana getirdiğimiz
zararı ve yıkımı sürdürmek istiyor muyuz?
11:11
do we want to continue the damage and the devastation
269
671000
2477
Bu yüzden hangi yönde oy vermeniz gerektiğini değil,
11:13
that we have created through mass incarceration?
270
673501
2267
11:15
So I'm not taking position on which way you should vote,
271
675792
2684
bunu dikkate alıyorum.
MZ: Bana sahne arkasında "Henüz nasıl oy vereceğimi bilmiyorum" dediniz.
11:18
but take that into account.
272
678500
1351
11:19
MZ: She told me backstage, "I'm not sure how I'm going to vote yet."
273
679875
3191
Yani bu kadar zor değil mi?
11:23
I mean, it's that difficult, right?
274
683090
3594
RS: Biraz daha karmaşık.
11:26
RS: Well, it's a little more complicated.
275
686708
1976
11:28
It's the form of SB 10 as it exists
276
688708
2351
SB 10'un var olan biçimi
11:31
is not a bill that most of us would support, right?
277
691083
4268
birçoğumuzun desteklemeyeceği bir şey değil mi?
Ancak nakit kefaletini ortadan kaldırmak kritik önem taşır.
11:35
But eliminating cash bail is critical.
278
695375
2559
11:37
MZ: Alright, I want you to forecast into the future.
279
697958
3435
MZ: Gelecek için de tahminde bulunmanızı istiyorum.
İdeal bir sistem neye benzer?
11:41
What does an ideal system look like?
280
701417
2351
Amerika'nın tutuklamaya bağımlı olduğunu söylediniz.
11:43
You have said that America is addicted to incarceration.
281
703792
3892
Konuştuğunuz değişiklikleri yapmanın yanı sıra,
11:47
Does there have to be a cultural shift around that
282
707708
2476
kültürel bir değişim de olmalı mı?
11:50
in addition to making some of the changes that you're talking about?
283
710208
3310
11:53
RS: So, you know, we have to reckon with what we've done.
284
713542
4309
RS: Yani ne yaptığımızı hesaba katmamız gerekiyor.
11:57
If we don't face head-on
285
717875
2059
Ceza hukuku sistemimizi nasıl kullandığımızla,
11:59
how we've used our criminal legal system,
286
719958
2310
kimleri hedeflediğimizle, suçu nasıl tanımladığımız
12:02
and who we have targeted, and how we've defined crime,
287
722292
2851
ve insanları nasıl cezalandırdığımızla yüzleşmezsek
12:05
and how we punish people,
288
725167
1434
hiçbir zaman ilerleyemeyiz.
12:06
we're never going to move forward.
289
726625
1643
Bu yüzden neden olduğumuz zararı hesaba katmamız gerekecek.
12:08
So we are going to have to reckon with the harm that we've caused.
290
728292
3101
Bu şekilde bakış açımızı değiştirmemiz gerekiyor.
12:11
And in so doing, we're going to have to shift our lens.
291
731417
3184
12:14
And that's a real challenge for us, right?
292
734625
2351
Bu bizim için gerçek bir mücadele değil mi?
Merceğimizi ceza, zalimlik,
12:17
We're going to have to shift our lens
293
737000
1934
12:18
from a system that's about punishment and cruelty and isolation
294
738958
5810
izole etme ve hapsetme üzerine kurulu bu sistemden
12:24
and cages
295
744792
1726
"Neye ihtiyacın var? Nasıl destekleyebiliriz?
12:26
to a lens of,
296
746542
1684
12:28
"What do you need, how can we support,
297
748250
2893
Nerede başarısız olduk?
Nasıl daha iyi hale getirebiliriz?
12:31
where have we failed,
298
751167
1892
Nasıl canlandırabilir
12:33
how can we make that better,
299
753083
1560
12:34
how can we restore and how can we heal?"
300
754667
2767
ve iyileştirebiliriz?" sistemine değiştirmeliyiz.
12:37
And if we aren't willing to do that,
301
757458
2768
Bunu yapmak istemezsek,
ceza kanunu reformu durabilir veya bir sonraki
12:40
criminal justice reform is going to be stalled,
302
760250
2476
12:42
or what comes next is going to be really problematic.
303
762750
2726
adım gerçekten sorun olacaktır.
12:45
It is a fundamental shift in the way that we see
304
765500
2851
Bu, ceza adaleti sistemimizi
görme şeklimizde temel bir değişiklik.
12:48
our criminal justice system.
305
768375
1434
12:49
And make no mistake about it,
306
769833
1393
Bu konuda hiçbir hata yapmadık,
12:51
the context of our criminal legal system
307
771250
1934
ceza hukuk sistemimizin bağlamı
12:53
is we have turned our back on social problems, right?
308
773208
3310
sosyal sorunlara sırt çevirmemiz değil mi?
12:56
So we have turned our backs on homelessness
309
776542
2726
Bu yüzden evsizlik,
şiddetli yoksulluk,
12:59
and dire poverty and structural racism
310
779292
3059
yapısal ırkçılık,
zihinsel sağlık sorunları,
13:02
and mental health challenges
311
782375
1476
13:03
and addiction
312
783875
1268
bağımlılık ve hatta göç statüsü konularına sırtımızı çevirdik.
13:05
and even immigration status.
313
785167
1767
13:06
And instead, we have used our jails and our criminal legal system, right,
314
786958
4185
Bunun yerine cezaevlerimizi ve ceza hukuk sistemimizi
bu sorunlara yanıt vermek için kullandık.
13:11
to answer those problems.
315
791167
2267
Bu durum değişmek üzere.
13:13
And that has to change.
316
793458
1518
13:15
MZ: It's not the answer.
317
795000
1643
MZ: Bu bir çözüm değil.
13:16
RS: We have done damage to millions of people
318
796667
4017
RS: Milyonlarca insana zarar verdik
13:20
and in so doing, we have harmed their families
319
800708
2351
ve bu şekilde ailelerine zarar verdik
ve toplumlarına zarar verdik
13:23
and we have harmed their communities,
320
803083
1810
13:24
and we need to reckon with that.
321
804917
1559
ve bunu da hesaba katmamız gerekiyor.
13:26
MZ: So I want to ask you finally --
322
806500
1809
MZ: Size son olarak şunu sormak istiyorum --
13:28
(Applause)
323
808333
5143
(Alkış)
13:33
You've got some of the smartest women in the world here,
324
813500
4143
Dünyanın en akıllı kadınlarından bazıları
burada sizin etrafınızda.
13:37
surrounding you.
325
817667
2351
Canlandırıldıkları için
13:40
They're energized,
326
820042
1267
toplumlarına geri döndüklerinde bu enerjiyle
13:41
they want to know what to do with that energy
327
821333
2143
13:43
when they go back to their communities.
328
823500
1893
ne yapacaklarını bilmek istiyorlar.
Aslında dün yerel bir hapishaneyi görmeleri için
13:45
And actually I know you took some of them to see a local jail yesterday, right?
329
825417
4184
birkaçını yanınızda götürdünüz değil mi?
13:49
RS: I did.
330
829625
1268
RS: Evet, götürdüm.
13:50
MZ: Can you tell us about that?
331
830917
1517
MZ: Anlatabilir misiniz?
RS: İşte anlamamız gerekenler.
13:52
RS: So, here's what we need to understand.
332
832458
2018
Bu sorun bizim sorunlarımızın tamamı.
13:54
This problem is all of our problems.
333
834500
2809
Her birimiz ceza hukuku sistemimizin
13:57
Each and every one of us is implicated
334
837333
2060
13:59
in what our criminal legal system looks like.
335
839417
2142
neye benzediğine dahil edildik.
14:01
There is no escaping that.
336
841583
1435
Bundan kaçış yok.
Her birimizi yansıtır.
14:03
It reflects each of us.
337
843042
1267
14:04
Every time a prosecutor gets up and says,
338
844333
2351
Her savcının "Kaliforniya halkı"
14:06
"The people of the state of California" or "New York" or "Idaho,"
339
846708
3810
veya "New York" veya "Idaho" demesi,
14:10
they are speaking in your names.
340
850542
2017
sizin adınıza konuştuğunu gösteriyor.
14:12
So we have to take some ownership over this.
341
852583
2393
Bu nedenle bir miktar sorumluluk almalıyız.
Bunun değişmesi gerektiği gerçeğini
14:15
And we really have to own the fact that this has to change
342
855000
3309
kabul etmeliyiz ve bu da hepimizi kapsıyor.
14:18
and this implicates every one of us.
343
858333
1976
14:20
So what you need to do, is as I said,
344
860333
1810
Bu nedenle söylediğim gibi,
14:22
you need to get educated, you also need to get proximate to this.
345
862167
3059
eğitim almanız ve buna yakınlaşmanız gerekiyor.
Yakınlaşmaktan kastım
14:25
And by getting proximate,
346
865250
1268
14:26
I mean you need to go and see how our criminal legal system operates.
347
866542
3239
gidip ceza hukuku sistemimizin
nasıl çalıştığını görmeniz gerektiği.
14:29
That may mean go to a local criminal courthouse,
348
869805
2629
Bu da yerel bir suç mahkemesine gitmek,
mahkeme salonunda oturmak anlamına gelebilir
14:32
sit in the back of a courtroom,
349
872458
1601
ve söz veriyorum asla aynı olmayacaksınız.
14:34
and I promise you will never be the same,
350
874083
2018
14:36
it's what made me become a public defender all those years ago.
351
876125
3059
Bu da beni yıllar önce bir kamu savunucusu haline getirdi.
Dün, TED konferansından bir grup insanı
14:39
And yesterday, I took a bunch of people from the TED conference
352
879208
2953
yerel hapishaneye götürdüm.
14:42
to the local jail here.
353
882185
1291
14:43
I have been coming in and out of jails for 38 years.
354
883500
3851
38 yıldır hapishanelere gidip geliyorum
ve hiç şok olmadan çıkmadım.
14:47
And I have never not been shocked,
355
887375
1643
Dün de bir istisna değildi.
14:49
and yesterday was no exception.
356
889042
1517
14:50
I was shocked, I was horrified.
357
890583
2018
Şok oldum, dehşete düştüm.
14:52
The conditions were dehumanizing and degrading and horrifying --
358
892625
4268
Koşullar, insanlıktan çıkmış, aşağılayıcıydı dehşet vericiydi
ve gözlerinizle gerçekten görmezseniz anlaşılamazdı.
14:56
and incomprehensible
359
896917
1517
14:58
if you don't actually see it with your eyes.
360
898458
2685
Şok ediciydi.
15:01
It was shocking.
361
901167
2101
Yanımdaki insanların yüzlerinde aynı ifadeyi gördüm.
15:03
And I saw it on the faces of the people that I was with.
362
903292
2642
15:05
So we have to know that's what we're doing in the name of justice in this country
363
905958
3893
Bu yüzden bu ülkede adalet adına yaptığımız şeyin bu olduğunu bilmemiz
15:09
and stand up against it.
364
909875
1559
ve buna karşı durmamız gerekiyor.
15:11
But the only way you're going to do that
365
911458
1905
Ancak tek yapmanız gereken,
15:13
is if you fight back the narrative of fear that enables that to happen.
366
913387
4547
bunun gerçekleşmesini sağlayan korku anlatısıyla savaşmak.
15:17
And what do I mean by that?
367
917958
1310
Peki ne demeye çalışıyorum?
15:19
I promise you, every single time you get into a conversation
368
919292
2810
Kefalet reformu veya ceza adaleti reformu hakkında
yaptığınız her görüşmede olan şey şu:
15:22
about bail reform or criminal justice reform,
369
922126
2100
15:24
here's what happens:
370
924250
1268
Herkes korkunç davadan bahsetmeye başlıyor.
15:25
everybody starts talking about the scary case.
371
925542
2184
15:27
"But what about the guy who did X?"
372
927750
2768
"Peki ya X'i yapan adam?"
İşte burada olmamın sebebi- dinlenmek
15:30
So here's what I'm here -- to rest --
373
930542
2809
sadece biraz dinlenmeniz ve oturmanız için değil mi?
15:33
Just have you rest a little bit and sit with this, right?
374
933375
3309
15:36
Despite the fact that we have used our criminal legal system
375
936708
2851
Ceza hukuku sistemimizi kullanmış
ve milyonlarca insanı yok etmiş olmamıza rağmen
15:39
and destroyed millions of people,
376
939583
2060
insanlara zarar verdik,
15:41
that we have harmed people,
377
941667
1351
15:43
exposed them to trauma and violence,
378
943042
3142
travma ve şiddete günlerce maruz bıraktık,
15:46
day after day after day,
379
946208
1560
15:47
the truth is, when people come home,
380
947792
2726
gerçek şu ki her geçen gün
15:50
bad things happen rarely.
381
950542
2642
insanlar eve geldikleri zaman
kötü şeyler nadiren oluyor.
15:53
It is the exception, not the rule.
382
953208
2726
Bu kural değil istisna.
15:55
It is the extraordinary, not the normal.
383
955958
3726
Bu, normal değil olağanüstü bir durum.
15:59
But if you don't know that,
384
959708
1351
Ancak bunu bilmiyorsanız,
16:01
if you don't hold on to that,
385
961083
1435
buna direnemiyorsanız,
16:02
if you can't support that with data, which we can,
386
962542
3017
bunu veriyle destekleyemiyorsanız ki yapabiliriz
16:05
you will be drawn into the narrative of fear
387
965583
2351
renk toplulukları, düşük gelir toplulukları
16:07
that will lead us to justify
388
967958
1976
ve çok uzun süredir ceza hukuku sistemimizde
16:09
the kinds of horrors we have inflicted
389
969958
2226
tuzağa düşürülmüş insanlardan
16:12
upon communities of color and low-income communities
390
972208
2435
kaynaklı olan korkularımızı
16:14
and people that become ensnared in our criminal legal system
391
974667
2810
temize çıkarmaya yol açacak
olan korku anlatısına kapılacaksınız.
16:17
for far too long.
392
977501
1267
16:18
So get educated --
393
978792
1267
Bu yüzden eğitime başlayın
16:20
(Applause)
394
980083
4685
(Alkış)
16:24
Get educated, proximate, stay vigilant,
395
984792
2476
Bilgili olun, yakınlaşın, tetikte olun,
16:27
do not be drawn into the narratives of fear,
396
987292
2101
her şekilde vahşice ve fena halde
16:29
which are wildly and grossly racialized anyway.
397
989417
3267
ayrımcılığa uğrayan korkuya kapılmayın.
16:32
Check it when you hear it,
398
992708
1601
Bunu duyduğunuzda kontrol edin,
16:34
question it when somebody says it to you,
399
994333
2185
birisi size söylediğinde bunu sorgulayın,
16:36
ask for the data, "Why do you say that," right?
400
996542
2642
verileri sorun: "Neden böyle diyorsunuz?"
16:39
And don't get drawn into that.
401
999208
2101
ve buna kapılmayın.
16:41
And if you do,
402
1001333
1601
Bunu yapmanız halinde
16:42
I'm actually convinced
403
1002958
1268
daha iyi bir adli sistem kuracağımız
16:44
that we're at a moment where we will build a better criminal legal system.
404
1004250
3601
bir anda olduğumuza gerçekten inanıyorum.
16:47
If you get proximate to this
405
1007875
1726
Eğer buna yakınlaşırsanız
16:49
and you actually begin to engage in it,
406
1009625
2393
ve gerçekten de buna dahil olmaya başladıysanız,
sadece daha iyi bir ülke olmamakla kalmayacağız,
16:52
we will not only be a better country,
407
1012042
2684
16:54
each of us will be better people.
408
1014750
1809
her birimiz daha iyi insanlar olacağız.
16:56
And that is a worthy goal.
409
1016583
2268
Bu da değerli bir hedef.
16:58
MZ: It's a very worthy goal.
410
1018875
1393
MZ: Bu çok değerli bir hedef.
17:00
(Applause)
411
1020292
4517
(Alkış)
17:04
I mean, did I hit the jackpot with my first interview, or what?
412
1024833
3726
İlk ropörtajımla turnayı gözünden vurdum.
17:08
She is badass.
413
1028583
2060
Çok bitirim birisi
17:10
Robin Steinberg, the Bail Project, thank you so much.
414
1030667
3767
Robin Steinberg, Kefalet Fonu Projesi, çok teşekkür ederim
17:14
RS: Thanks.
415
1034458
1268
RS: Sağolun.
17:15
MZ: I'm Manoush Zomorodi,
416
1035750
1268
MZ: Ben Manoush Zomorodi,
Ted Radio Hour'un yeni sunucusuyum ve baharda görüşmek üzere hoşça kalın.
17:17
I'm the new host of the TED Radio Hour, and I'll see you in the spring.
417
1037042
3371
17:20
(Applause)
418
1040413
4337
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7