Lizzo: The Black history of twerking -- and how it taught me self-love | TED

Çeviri: Gizem Nur Denizer Gözden geçirme: İlker ÖZBAŞ

Aman Tanrım.

Çok heyecanlıyım.

(Alkış ve tezahürat)

2020 Mart’tan beri ilk kez bu kadar insan görüyorum.

Oh my God.

Merhaba!

I'm so excited.

Merhaba, millet.

Birçok başarım oldu

(Applause and cheers)

ama bu şu anda gerçekleşen bir hayal --

This is the first time I’ve seen people since March 2020.

(Alkış ve tezahürat)

-- bu arada.

Hi!

Hi, people.

Elbise için de tezahürat yapın.

I’ve had a lot of accomplishments,

(Alkış ve tezahürat)

but this is a dream come true right now --

Ve şimdi de elbisenin arka kısmı için.

(Applause and cheers)

(Alkış ve tezahürat)

by the way.

Popoyu kameraya alabilir miyiz?

So make some noise for the dress.

(Kahkaha)

(Applause and cheers)

Popo kamerası!

Beni sosyal medyadan takip ediyorsanız kalçamı önceden görmüşsünüzdür

And now the back of the dress.

(Applause and cheers)

bu bir sır değil.

Can we get booty cam, please?

(Tezahüratlar)

Popomdan nefret ederdim ...

(Laughter)

Booty cam!

inanın veya inanmayın.

If you follow me on social media you’ve probably seen my heinie before;

Babamın biçimine ve annemin boyutuna sahibim,

it’s no secret.

bu yüzden popom büyük ve geniş.

(Cheers)

But you know, I used to hate my ass ...

(Kahkaha)

Sadece J.Lo veya Beyoncé’ninkiler gibi kıçların ünlü olabileceğini düşünürdüm.

believe it or not.

I have my father’s shape and my mother’s size,

Bunun bana olabileceğini hiç düşünmedim.

so it was big and long.

Büyürken, hep vücut tipimin doğru veya arzu edilen

(Laughter)

I used to think that only asses like J.Lo’s or Beyoncé’s could be famous.

bir şekilde olmadığını hissettim,

çünkü büyük bir kıçın popüler olmadığı bir çağda büyüdüm.

I never thought that could happen to me.

I always felt like my body type wasn’t the right one

Kadınların, “Kıçım bunda şişko görünüyor mu?”

or the desirable one growing up,

diye sorduğu filmlerle büyüdüm,

because I grew up in an era where having a big ass wasn’t mainstream.

kötü bir şeymiş gibi.

(Kahkaha)

Bu tuhaf kıç bana karşıymış gibi hissettim,

I grew up watching movies where women were like,

ama bebeğim --

“Does my ass look fat in this?”

(Güler)

bu güzel kıç başarılı oluyordu.

like it was a bad thing.

(Laughter)

(Tezahürat ve alkış)

I felt like the ass odds were against me,

but baby --

Kıçım sohbetin konusu oldu,

(Laughs)

this badonkadonkdonk was going places.

kıçım magazinlere konu oldu.

Rihanna kıçımı ayakta alkışladı.

(Cheers and applause)

(Tezahürat)

Evet, benim popom,

My ass has been the topic of conversation,

vücudumun en az sevdiğim kısmı.

my ass has been in magazines.

Bu nasıl oldu?

Rihanna gave my ass a standing ovation.

Twerk yaparak.

(Cheers)

(Kahkaha)

Yes, my booty,

(Alkış ve tezahürat)

my least favorite part of my body.

Twerk trendi sayesinde,

kıçımın en büyük varlığım olduğunu keşfettim.

How did this happen?

Twerkin’.

Bayanlar ve baylar,

(Laughter)

Hoş geldiniz TED...

(Applause and cheers)

Twerk’e!

Through the movement of twerking,

(Gülüyor)

(Alkış ve tezahürat)

I discovered my ass is my greatest asset.

Ayakkabılarımı çıkaracağım,

Ladies and gentlemen,

sizin için uygun mu?

(Tezahüratlar)

welcome to TED ...

Twerk!

Şöyle ki, twerk yapmayı ilk kez Houston, Teksas’ta The Z adlı

(Laughing)

(Applause and cheers)

I’m going to take my shoes off,

bir gece kulübünde gördüm.

is that OK with y’all?

Hey, ses ver Houston,

(Cheers)

So the first time I saw twerking in person was at a teen club called The Z

burada bazı Houstonlılar var!

Orada, bir grup kızın New Orleans bounce müziğiyle poposunu salladığını gördüm,

in Houston, Texas.

“Bunu nasıl yapıyorlar?” dedim.

Hey, shout out, Houston,

we got some Houstonians here!

Bu benim için inanılmazdı.

There I saw a bunch of girls my age shaking their booty to New Orleans bounce,

Karayipli kankalarıma teşekkürler, Peaches ve Jolene,

teşekkürler Master P --

and I was like, “How are they doing that?”

oley, oley --

Ritmi buldum.

It was incredible to me.

Ne kadar iyi olduysam,

Thanks to my Caribbean besties, Peaches and Jolene,

sahip olduklarıma o kadar çok aşık oldum,

çünkü, kahretsin, kıçım sihir yapabilirdi.

and thanks to Master P --

whoop, whoop --

I found the rhythm.

Sonunda, twerk yapabilirim,

The better I got,

ama twerk yapmak benimle başlamadı --

the more I fell in love with what I had,

inan ya da inanma.

because, damn, my ass could do magic.

(Gülüyor)

Biliyorum twerk yapmayı benim bulduğumu düşünüyorsun, ben bulmadım.

Finally, I could twerk,

Twerk yapmanın nereden geldiğini bil isterim.

but twerking did not begin with me ...

Herkes, her şeyin nereden geldiğini bilmeli bence.

believe it or not.

(Laughing)

I know you think I invented twerking;

Yemeğin ve suyun nereden geliyor bilmelisin,

I didn’t.

I want you to know where twerking came from.

kıyafetlerin nereden geliyor bilmelisin.

I think everyone should know where everything comes from.

Twerk yapmanın başlangıç hikayesini canlı tutmak benim için önemli.

You should know where your food and water come from;

İşte, kıçım için tarladan-sofraya hikayesi.

you should know where your clothes come from.

(Kahkaha)

(Alkış)

It’s important to me to keep the origin story of twerking alive.

Modern zaman twerk’ü siyahi insanlardan ve kültürden türedi.

So here’s some farm-to-table for that ass.

(Laughter)

Mapouka gibi Batı Afrika danslarıyla doğrudan benzerliği var.

(Applause)

Geleneksel olarak mapouka, Batı Afrikalı kadınların

Modern-day twerking derived from Black people and Black culture.

sevinç kutlaması için kullandığı bir danstı,

It has a direct parallel to West African dances like mapouka.

dini ibadet için de,

veya düğünde sekse hazır olduklarında yaptıkları dans

Traditionally, mapouka was a dance for West African women

ya da düğüne hazır...

to be used as a celebration of joy,

düğüne hazır, düğüne hazır --

aklın fesada çalışmasın.

religious worship

(Kahkaha)

or a dance to do at a wedding to show you were DTF

Siyah kadınlar bu dansları, batı afrika dansı için transatlantik köle

or DTM ...

ticareti boyunca ve Siyah Amerikan Kilisesi haline gelen şeye,

down to marry, down to marry --

get your mind out the gutter.

blues söylerken Ma Rainey ve Bessie Smith’in kalçalarına,

(Laughter)

Black women carried these dances across the transatlantic slave trade

Josephine Baker’ın muz dansı sıçramasına kadar sürdürdü.

to the ring shout and what became the Black American Church,

Caz müzikten, swing dansına

shake ya tailfeather şarkısından, shake your thang’e,

into the hips of Ma Rainey and Bessie Smith when they sang the blues,

şu thang thangin şarkısına.

into the bounce of Josephine Baker’s banana dance.

(Kahkaha)

Siyah insanlar, bu dansın kökenlerini DNA’larımızda,

From jazz dance to jitterbug,

from shake ya tailfeather to shake your thang

kanımızda,

kemiklerimizde taşıdı.

to that thang thangin.

Bugün, twerk yapmayı küresel, kültürel bir fenomen haline getirdik.

(Laughter)

Black people carried the origins of this dance through our DNA,

Şimdi, kıçı olan, twerk yapabilen ve tüm hayatı boyunca

through our blood,

through our bones.

We made twerking the global, cultural phenomenon it has become today.

bunu yapan

siyahi bir kadın olarak,

bu konuda uzman olduğumu düşünüyorum.

Now, as a big, Black woman who has ass,

Bu dansın klasik etimolojisini pekiştirmek istiyorum çünkü bu önemli.

who can twerk

and who’s been doing it her whole life,

I kind of think I'm an expert on the subject.

Siyah insanlar, twerk’in bulunuşundan,

I want to add to the classical etymology of this dance because it matters.

tarihinden,

ve yeniliğiden silinemeyecek.

(Alkış ve tezahürat)

Teşekkür ederim.

(Tezahürat)

Black people will not be erased from the creation,

TikTok trendlerinden şarkılara ve mizaha kadar,

the history

and the innovation of twerking.

Siyah insanların bulduğu şeyin silindiğini görüyoruz, bu yüzden

(Applause and cheers)

Thank you.

elimden gelen her şeyi yapmak istiyorum

(Applause)

twerk dansından Siyahiliğin silinmesini önlemek için.

From TikTok trends to songs and humor,

we see so much erasure of what Black people have created,

Twerk, Güney Siyah kültüründen doğan

so I want to do everything in my power

bir Siyah Amerikalı halk birliğidir.

to prevent the erasure of Blackness from twerking.

DJ Jubilee’den, New Orleans’lı Cash Money Records’a

Twerking is a Black American communal collaboration

Lil Jon’a

Atlanta’daki Ying Yang Twins’e,

born of Black Southern culture.

Miami’li Uncle Luke’a

twerk Güney’deki hemen hemen her Siyah kulüpte hayat dolu ve iyiydi.

From DJ Jubilee and Cash Money Records in New Orleans,

to Lil Jon

Ama bu şarkıların piyasaya sürülmesinden sonra,

and the Ying Yang Twins in Atlanta,

to Uncle Luke in Miami,

twerk’in popüler olması yıllar alacaktı.

twerking was alive and well in nearly every Black club in the South.

Size bir testim var.

(Şarkı söylüyor) Uh-oh, uh-oh, uh-oh oh, no, no.

But it would take years after these songs were released

for twerking to finally become mainstream.

Uh-oh, uh-oh, uh-oh oh, no, no.

Bunu biliyor musunuz?

I got a test for y’all.

Bekleyin.

Hepiniz görmüyor.

(Singing) Uh-oh, uh-oh, uh-oh oh, no, no.

(Şarkı söylüyor) Uh-oh, uh-oh, uh-oh oh, no, no, uh-oh, uh-oh, uh-oh, oh, no, no.

Uh-oh, uh-oh, uh-oh, oh, no, no.

You know that one?

Hold up.

(Alkış ve tezahürat)

Ya’ll ain’t see it.

“Uh-oh” dansı.

(Singing) Uh-oh, uh-oh, uh-oh oh, no, no, uh-oh, uh-oh, uh-oh, oh, no, no.

Beyoncé bizi uyarmaya çalıştığı için böyle adlandırdı.

(Kahkaha)

Destiny’s Child’dan dolayı,

(Applause and cheers)

“güzel kalçalı” kelimesi sözlükte var.

The “Uh-oh” dance.

Ve Beyoncé‘nin 2003’teki single’ı “Crazy in Love”ın müzik videosu sayesinde,

Beyoncé called it that because she was trying to warn us.

(Laughter)

Because of Destiny’s Child,

“Uh-oh” dansı dünyaya tanıtıldı.

bootylicious is in the dictionary.

And because of Beyoncé’s 2003 music video for her single “Crazy in Love,”

İlk defa bir popstarın böyle bir şey yaptığını görüyordum ve ben de

onun gibi olmak istiyordum.

the world was introduced to the “Uh-oh” dance.

Beyoncé bana kendim olmam için izin verdi,

That was the first time I’d ever seen a popstar do something like that,

“güzel kalçalı kadın” olmak için.

Çünkü kıçını sallayabilir ve Amerika’nın nazarında

and I wanted to be just like her.

Beyoncé gave me permission to be myself ...

hala klas görünebilirdi.

Bunu yapması zordur.

to be bootylicious.

2010′ların başında Houston’dan Minneapolis’e taşındığımda,

Because she could shake ass and still be seen as classy

Big Freedia’nın turu şehre gelene kadar bir süredir twerk görmemiştim.

in the eyes of America.

And that was hard to do.

Şimdi, Big Freedia, bir vaizin sesi ve kötü bir kaltağın vücudu ile

When I moved from Houston to Minneapolis in the early 2010s,

I hadn’t seen twerking in a while until Big Freedia’s tour came to town.

bounce müzik yapıyor.

(Kahkaha)

Hayal edebilirsen, bu inanılmaz.

Now, Big Freedia performs bounce music with the voice of a preacher

Big Freedia’nın gösterilerinde,

insanları twerk yapmaya çağıracağı

and the body of bad bitch.

bir kısım var, başka biriyle yarışmam için seyircilerden beni seçti.

(Laughter)

If you can imagine, it’s incredible.

“Aman Tanrım, bunu çok özledim.” dediğimi hatırlıyorum.

Big Freedia has a moment in her shows

where she will call people on stage to twerk,

(Kahkaha)

and she chose me from the audience to battle another person.

Oradayken kendi kendime düşündüm,

kıçımı sallamakla kalmıyorum, kazanıyorum

And I remember being like, “Oh my God, I miss this so much.”

Big Freedia dışında, binadaki en iyi twerk yapan benim.

(Laughter)

Ve aynen böyle,

When I was up there I thought to myself,

twerk yapmakla yeniden tanıştım.

not only am I shaking ass but I am winning,

Solo müziğimi icra etmeye başladığımda,

and besides Big Freedia, I’m the best twerker in the building.

performanslarıma twerk eklemeye başladım,

And just like that,

ve insanlar çıldıracaktı.

I was reintroduced to twerking.

Daha çok bağımsız izleyicilere performans sergiledim,

When I started to perform my solo music,

bu yüzden neler olup bittiğini bilmiyorlardı,

I began incorporating twerking into my performances,

bu şekilde hoşuma gitti.

(Kahkaha)

and people would go crazy.

Twerk yapmak beni güçlü hissettirdi.

I performed for mainly indie audiences,

O benim gizli dilimdi;

so they didn’t know what the fuck was happening,

benim yakıtım.

and I liked it that way.

Birkaç yıl sonra Miley Cyrus’un tüm dünyada

(Laughter)

Twerking made me feel empowered.

duyulan twerk benzeri bir performans sergileyeceğini bilmiyordum.

It was my secret language;

my sauce.

Bunu hepiniz hatırlar.

Little did I know that a couple of years later,

2013 yılında,

Miley Cyrus would perform what seemed like the twerk heard around the world.

birbirimizden bir ay arayla,

ilk projemi yayınladım,

“Lizzobangers,“ı

ve Miley Cyrus, “Bangerz” projesini yayınladı.

Y’all remember that.

In 2013,

within a month of each other,

Aynı yıl Miley, “We Can’t Stop” single’ını yayınladı,

I released my debut project,

ve videoda twerk yapıyordu.

“Lizzobangers,”

and Miley Cyrus released her project, “Bangerz.”

Şöyle olduğumu hatırlıyorum, “Bu çılgınca;

Hannah Montana her yerde twerk yapıyor.”

That same year, Miley released the single “We Can’t Stop,”

(Kahkaha)

and she was twerking in the video.

Birkaç ay sonra, Robin Thicke ile V.M.A. ödüllerinde performans sergiledi,

I remember being like, “This is crazy;

o gece, görünüşe göre bir gecede, twerk popüler oldu.

Hannah Montana twerking all over the place.”

(Laughter)

Medya twerk’i, alıntılıyorum, “rahatsız edici ve iğrenç” olarak tanımladı.

A couple months later, she performed with Robin Thicke on the V.M.A.s,

and that night, seemingly overnight, twerking went mainstream.

Eleştirmenler, twerk’i genç kadınları

istismar eden ve aşırı cinselleştiren bir şey olarak şiddetle eleştirdiler.

The media described twerking as, I quote, “disturbing and disgusting.”

Popüler olunca,

twerk yapmak yanlış anlaşıldı ve bağlamından çıkarıldı.

Critics blasted twerking

as something that was exploiting and over-sexualizing young women.

Bu hem iyi hem kötüydü.

Birincisi,

Siyah bir kadının twerk’i popüler hale getirmesini isterdim.

Once mainstream,

twerking was misunderstood and taken out of context.

Diğer bir yandan,

It was bittersweet.

popüler olan twerk, profilimin ve kariyerimin yükselişinde rol oynadı.

For one,

I wish that a Black woman could have popularized twerking in the mainstream.

Dinleyin.

But on the other end,

Siyahilerin modadan müziğe,

twerking going mainstream played a role in the rise of my profile and my career.

konuşma şeklimize kadar yarattığı her şey,

pop kültür tarafından seçilir, el koyulur ve alınır.

Listen.

Everything that Black people create,

(Alkış)

from fashion to music to the way we talk,

is co-opted, appropriated and taken by pop culture.

Bu sebeple,

iyimserlik, Amerika’daki

Siyahilerin yaşamına yönelik bir yanılsama olabilir.

(Applause)

Bu TED konuşmasında, kapı

bekçiliği yapmıyorum, ama kesinlikle

For this reason,

lanet kapıyı kimin yaptığını size söylemeye çalışıyorum.

optimism can be an illusion

to the experience of Black people in America.

(Güler)

(Alkış ve tezahürat)

In this TED Talk,

I’m not trying to gatekeep,

but I’m definitely trying to let you know who built the damn gate.

Siyahi fikirlerin ve kültürünün geri alınmasında pay sahibi

(Laughs)

(Applause and cheers)

olabileceğim gerçeği

beni çok iyimser yapıyor.

Alanında uzman kişilerin katıldığı prömiyer toplantısında sahnede olmak,

The fact that I can make a stake in the reclamation of Black things

twerk yapmakla ilgili konuşmak,

and Black culture

(Kahkaha)

makes me very optimistic.

gerçeklerimi dile getirmek,

To be on stage at the premiere conference for the experts in their field,

beni iyimser kılıyor.

Yapabileceğim en iyi şey yüksek sesle konuşmak ve sahiplenmek

talking about twerking --

(Laughter)

çünkü benim için,

and stating my facts,

twerk yapmak iyimserliğin incisidir.

makes me optimistic.

Kendini ifade etmenin, özgürlüğün, özgüvenin

The best thing I can do is be loud and take ownership,

bir biçimidir.

Twerk sadece müzikle yaptığım bir şey değil.

because for me,

twerking is a pearl of optimism.

Son derece faydalıdır.

Hayatımda daha fazla neşeye ihtiyacım olan durumlarda ortaya çıkıyor.

It’s a form of self-expression, freedom --

confidence.

Sabahları, twerk yapmak

Twerking is not just something I do to music.

beni esnemeye ve vücuduma özen göstermeye yönlendiriyor.

It’s extremely useful.

Eğilip kalça yanaklarımı ayırıyorum,

It manifests in my life in ways that I need more joy.

aşağıya bakan köpek pozu yaparım.

(Kahkaha ve tezahürat)

In the mornings,

Namaste.

twerking leads me to stretching and taking care of my body.

(Kahkahalar)

I bend over and I isolate my cheeks;

Bazen bir şarkı açarım ve popomu sallarım,

I’m in downward dog.

(Laughter and cheers)

ve o an kendime aşık olurum.

Namaste.

Sadece öz-sevgi değil.

(Laughter)

Şeyi kastediyorum,

“Tamam, Lizzo, telefon numaran ne?”

(Kahkaha)

Sometimes I’ll put on a song and I shake ass,

Kendimi becerirdim.

and immediately I’m in love with myself.

Sadece cinsel olarak değil.

And not just self-love.

(Kahkaha)

I mean like,

Hayır, değil.

“OK, Lizzo, what’s your number?”

(Alkış ve tezahürat)

(Laughter)

I would do me.

But it’s not just sexual.

Twerk yapmak derin, duygusal manevi bir eylem.

(Laughter)

It's not.

Kalçağı esnetmeyi sağlar.

(Applause and cheers)

Güçlendiricidir.

Mapouka olarak yapıldığında,

Tanrı ile bağ kurduğun söylenir.

Twerking is a deep, soulful, spiritual practice.

O kutsaldır.

It’s hip-opening.

Ve şimdi bunu popüler sahnelerde yapıyoruz.

It’s empowering.

When performed as the mapouka,

Evde yapıyoruz,

it’s said to connect you to God.

dünyadaki kadınların ve insanların özgürlüğüne katkıda bulunuyor.

It’s sacred.

And now we’re practicing that on mainstream stages.

Twerk yapmak insanlık için iyi.

We're practicing that at home,

(Kahkaha)

and it's contributing to the liberation of women and people around the world.

40 yıl önce,

New York’taki siyahiler ve kahverengi tenli insanlar break dansı bulduğunda,

Twerking is good for humanity.

dansın saygınlığı azaltıldı.

(Laughter)

Ana akım medya, break dansı çete eylemi ve şiddetle ilişkilendirerek, dansı

Forty years ago,

when Black and brown people in New York invented break dancing,

silah haline getirdi.

Bir sanat türü ve alt kültür olarak

it was villainized.

ciddiye alınmadı.

Mainstream media weaponized break dancing by connecting it to gang activity

Günümüza hızla gelelim,

break dansı şimdilerde Olimpik bir spor.

and violence.

As an art form and subculture,

Twerk yapmanın geleceği ne olacak?

it wasn’t taken seriously.

Rus bale dansçılar twerk yapıyor.

Fast-forward to today,

break dancing is now an Olympic sport.

Gördünüz mü?

Böyleler.

What will be the future of twerking?

Şaka sanıyorsunuz.

Onlar böyleler --

(Şarkı söylüyor) Doo doo doo doo.

Russian ballet dancers are twerking.

(Kahkaha)

Have you seen it?

They be like this.

Net miyiz Tchaikovsky?

(Kahkaha)

Y’all think I’m playing.

They’re out there like --

Bir gün twerk’i Olimpik bir spor olarak görecek miyiz?

(Singing) Doo doo doo doo.

(Laughter)

Can we clear Tchaikovsky?

Siyahiler hala twerk’in bir parçası olacak mı?

(Laughter)

Twerk öncüsü olmaktan gurur duyuyorum.

Will we see twerking as an Olympic sport one day?

Benden önce kıvırtan kıçlara minnettarım.

And will Black people still be part of it?

(Kahkaha)

Beyoncé’yi selamlayın.

I’m proud to be a twerk pioneer.

Nicki Minaj.

I’m grateful for the asses that came before me.

Betty Boop’tan Buffie the Body’ye.

(Laughter)

Bu kıçı salladığımda,

bunu gerçek kültür için yapıyorum,

All hail Beyoncé.

istifçi kültür için değil.

Nicki Minaj.

Benim için twerk bir trend değil.

From Betty Boop to Buffie the Body.

Vücudum bir trend değil.

When I shake this ass,

I do it for the culture,

Striptizciler için,

not the vulture.

video vixenler için,

For me, twerking ain’t a trend.

haykıran kilise kadınları için,

seks işçileri için twerk yapıyorum.

My body is not a trend.

Twerk yapıyorum çünkü Siyah kadınlar yadsınamaz.

I twerk for the strippers,

for the video vixens,

Atalarım için twerk yapıyorum,

for the church ladies who shout --

cinsel özgürlük için,

for the sex workers.

kankalarım için --

I twerk because Black women are undeniable.

hey, kızım --

çünkü yapabilirim,

çünkü iyi göründüğümü biliyorum.

I twerk for my ancestors,

for sexual liberation,

Twerk yapıyorum çünkü bu Siyahi deneyime özgü.

for my bitches --

hey, girl --

Bu, kültürüme özgü,

because I can,

benim için gerçek bir şey ifade ediyor.

because I know I look good.

Twerk yaparım, yetenekliyim.

I twerk because it’s unique to the Black experience.

It’s unique to my culture,

(Alkış ve tezahürat)

and it means something real to me.

Çünkü seksüelim ama cinselleştirilmek için değil.

I twerk because I’m talented.

(Alkış)

(Applause and cheers)

Kendi gücüme twerk yaparım,

Siyahiliğimi, kültürümü

Because I’m sexual, but not to be sexualized.

geri çağırmak için.

Tombul Siyahi kadınlar için twerk yaparım.

(Applause)

çünkü tombul olmak ve Siyahi olmak güzel bir şey.

I twerk to own my power,

to reclaim my Blackness,

(Alkış ve tezahürat)

my culture.

I twerk for fat Black women,

Twerk yaparım çünkü bu nefes almak kadar doğal.

because being fat and Black is a beautiful thing.

Siyahi kadınlar twerk yapmayı buldu

ve twerk devrimin bir parçasıdır.

(Applause and cheers)

Bunu yapıyoruz,

ve yapmaya devam edeceğiz,

I twerk because it’s as natural to me as breathing.

çünkü kılavuzumuz var ve her zaman da olacak.

Black women invented twerking,

and twerking is part of the revolution.

We’ve been doing it,

(Alkış ve tezahürat)

we’re going to keep on doing it

because we have and always will be the blueprint.

Kendimize burada olduğumuzu hatırlatmak için twerk yaparız,

(Applause and cheers)

ve hiçbir yere gitmiyoruz.

Bu iyimserlikle,

herkes ayağa kalksın benimle kıçını sallasın istiyorum.

We twerk to remind ourselves we here,

Hazır mısınız?

and we ain’t going nowhere.

Hadi, hepiniz.

(Müzik) “Tempo.”

So in the case of optimism,

I want everyone to stand up and shake some ass with me.

Bunun için bekliyordum.

Nasıl yapacağını göstereceğim.

Pat, pat, pat, pat.

Are y’all ready?

Come on, y’all.

Şimdi bir daire çiziyorsun.

(Music) “Tempo.”

Hey, hey, hey!

I’ve been waiting for this one.

(Güler)

I’m going to show you how to do it.

(Islık ve tezahürat)

Pop, pop, pop, pop.

You’re going in a circle now.

Hadi bakalım.

Hey, hey, hey!

Hepinizi görüyorum.

(Müzik)

(Laughs)

(Whistles and cheers)

Tamam cidden twerk yapıyorsun.

(Müzik)

(Tezahürat)

Let’s go.

I see y’all.

(Music)

Hadi, ne yapabileceğini göreyim.

Tamam, tamam, tamam, tamam.

OK, you really twerkin’ it.

(Music)

Tamam, yaptığın şeyi beğendim.

(Cheers)

Hey, hey!

Come on, I want to see what you can do.

(Güler)

OK, OK, OK, OK.

(Müzik)

OK, I like what you’re doing.

(Güler)

Hey, hey!

Çok teşekkür ederim TED Talk.

(Laughs)

(Alkış ve tezahürat)

(Music)

Bu bir hayalin gerçekleşmesi.

(Laughs)

Çok teşekkür ederim.

Thank you so much TED Talk.

(Alkış ve tezahürat)

(Applause and cheers)

Neden duygusalım bilmiyorum, ama bu gece

This is a dream come true.

Thank you so much.

tarih yazmışız gibi hissediyorum,

(Applause and cheers)

o yüzden çok teşekkürler.

(Alkış ve tezahürat)

I don’t know why I’m emotional,

but I feel like we made history tonight,

so thank you so much.

(Applause and cheers)