Erika Pinheiro: What's really happening at the US-Mexico border -- and how we can do better | TED

79,146 views ・ 2019-12-16

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: berat güven Gözden geçirme: Nevaz Mescioğlu
00:13
Twice a week,
0
13523
1437
Haftada iki kez arabayla,
00:14
I drive from my home near Tijuana, Mexico,
1
14984
2508
Meksika, Tijuano yakınlarındaki evimden
00:17
over the US border, to my office in San Diego.
2
17516
3158
ABD sınırını geçip San Diego'daki büroma gidiyorum.
00:20
The stark contrast between the poverty and desperation on one side of the border
3
20698
4156
Sınırın bir yanındaki yoksulluk ve çaresizlikle
00:24
and the conspicuous wealth on the other
4
24878
1859
diğer yanındaki göz alıcı refah arasındaki katı zıtlık
00:26
always feels jarring.
5
26761
1688
beni her defasında sarsıyor.
00:28
But what makes this contrast feel even starker
6
28473
2730
Fakat sınırda çalışanların soğuk bir yakıştırmayla
00:31
is when I pass by the building that those of us who work on the border
7
31227
3287
"Kara Delik" dedikleri binanın yanından geçerken
00:34
unaffectionately refer to as the black hole.
8
34538
2317
zıtlık daha da çıplak bir şekilde hissediliyor.
00:36
The black hole is the Customs and Border Protection,
9
36879
2437
Kara Delik, San Ysidro sınır kapısındaki
00:39
or CBP facility,
10
39340
1301
Gümrük ve Sınır Koruma
00:40
at the San Ysidro port of entry,
11
40665
1801
yani CBP binası
00:42
right next to a luxury outlet mall.
12
42490
2389
ve lüks bir AVM'nin hemen yanında.
00:44
It's also where, at any one time,
13
44903
2072
Ve ayrıca orada, günün her saati
00:46
there's likely 800 immigrants
14
46999
1792
binanın altındaki soğuk ve pis beton hücrelere kapatılmış
00:48
locked in freezing, filthy, concrete cells below the building.
15
48815
3444
800 kadar göçmen oluyor.
00:52
Up top: shopping bags and frappuccinos.
16
52609
2682
Yukarısı: Alışveriş poşetleri ve frappuccinolar.
00:55
Downstairs: the reality of the US immigration system.
17
55315
3778
Aşağısı: ABD göçmenlik sistemi gerçekleri.
00:59
And it's where, one day in September of 2018,
18
59117
3095
Ve orası CBP'nin oğlundan ayırdığı
01:02
I found myself trying to reach Anna,
19
62236
2229
Anna'ya ulaşma çabasıyla
01:04
a woman who CBP had recently separated from her seven-year-old son.
20
64489
3858
Eylül 2018'de gittiğim yer.
01:09
I'm an immigration attorney
21
69101
1311
ABD-Meksika sınırının her iki tarafında
01:10
and the policy and litigation director of Al Otro Lado,
22
70436
2784
göçmenlere yardım eden iki uluslu ve kâr amacı gütmeyen
01:13
a binational nonprofit helping immigrants on both sides of the US-Mexico border.
23
73244
4253
bir kurum olan Al Otro Lado'da göçmen avukatı ve yöneticiyim.
01:17
We'd met Anna several weeks earlier at our Tijuana office,
24
77982
3206
Anna ile Tijuana büromuzda birkaç hafta önce tanışmıştık,
01:21
where she explained that she feared she and her son would be killed in Mexico.
25
81212
3984
Mesika'da oğlu ve kendisinin öldürülmesinden korkuyordu.
01:25
So we prepared her for the process of turning herself over to CBP
26
85220
3651
Biz de onu sığınma talebinde bulunması için CBP'ye teslim olma
01:28
to ask for asylum.
27
88895
1325
sürecine hazırladık.
01:31
A few days after she'd gone to the port of entry to ask for help,
28
91109
3232
Birkaç gün sonra yardım istemek için sınır kapısına gitti
01:34
we received a frantic phone call
29
94365
1582
ve ABD'deki aile üyelerinden
01:35
from her family members in the United States,
30
95971
2394
telaşlı bir telefon aldık,
01:38
telling us that CBP officials had taken Anna's son from her.
31
98389
3373
CBP görevlileri oğlunu Anna'dan almıştı.
01:42
Now, not that this should matter,
32
102357
1886
Şimdi, bu büyük bir sorun olmazdı
01:44
but I knew that Anna's son had special needs.
33
104267
2524
ama Anna'nın oğlunun özel ihtiyaçlı olduğunu biliyordum.
01:46
And once again,
34
106815
1158
Ve bir kez daha,
01:47
this news filled me with the sense of panic and foreboding
35
107997
2747
bu haber içimde günlük mesaimin simgesi hâline gelen
01:50
that has unfortunately become a hallmark of my daily work.
36
110768
2808
panik ve kötü bir şey olacağı hissi yarattı.
01:54
I had a signed authorization to act as Anna's attorney,
37
114020
2937
Anna'nın avukatı olarak imzalı vekâletnamem vardı
01:56
so I rushed over to the port of entry
38
116981
2008
ve hemen sınır kapısına gidip
01:59
to see if I could speak with my client.
39
119013
1888
müvekkilimle konuşma imkânı aradım.
02:01
Not only would CBP officials not let me speak to Anna,
40
121259
3090
CBP yetkilileri Anna ile konuşmama izin vermedikleri gibi
02:04
but they wouldn't even tell me if she was there.
41
124373
2380
orada olup olmadığını bile söylemediler.
02:07
I went from supervisor to supervisor,
42
127063
2206
Anna'nın oğlunun özel ihtiyaçlı olduğuna dair kanıtları sunmak için
02:09
begging to submit evidence of Anna's son's special needs,
43
129293
3183
bir müdürden diğerine gidip yalvardım durdum
02:12
but no one would even talk to me about the case.
44
132500
2278
ama benimle konuyu bile konuşmadılar.
02:15
It felt surreal to watch the shoppers strolling idly by
45
135133
3107
Bu ölüm kalım meselesinin ortasında
tembel tembel alışveriş yapanları izlemek gerçeküstü bir duyguydu.
02:18
what felt like a life-and-death situation.
46
138264
2596
02:21
After several hours of being stonewalled by CBP,
47
141490
3016
CBP'nin engellemeleriyle geçen birkaç saaten sonra
02:24
I left.
48
144530
1388
oradan çıktım.
02:25
Several days later,
49
145942
1159
Birkaç gün sonra,
02:27
I found Anna's son in the foster-care system.
50
147125
2579
Anna'nın oğlunu bakıcı aile sisteminde buldum.
02:29
But I didn't know what happened to Anna
51
149728
2032
Ama Anna'ya ne olduğunu öğrenmem
02:31
until over a week later,
52
151784
1349
bir haftayı geçti,
02:33
when she turned up at a detention camp a few miles east.
53
153157
2975
birkaç kilometre doğudaki bir tecrit kampında çıktı.
02:36
Now, Anna didn't have a criminal record,
54
156458
2413
Şimdi, Anna'ın bir suç kaydı yoktu
02:38
and she followed the law when asking for asylum.
55
158895
2777
ve sığınma talep ederken yasalara uygun davranmıştı
02:41
Still, immigration officials held her for three more months,
56
161696
3657
ama göç idaresi yetkilileri onu yine de biz tahliye emri alana
02:45
until we could win her release
57
165377
1873
ve oğlu ile bir araya getirene kadar
02:47
and help her reunify with her son.
58
167274
2237
üç ay daha tuttu.
02:49
Anna's story is not the only story I could tell you.
59
169893
3269
Size anlatabileceğim tek öykü Anna'nınki değil.
02:53
There's Mateo, an 18-month-old boy,
60
173186
2851
Mateo, 18 aylık bir oğlan,
02:56
who was ripped from his father's arms
61
176061
2064
babasının kollarından çekip alındı,
02:58
and sent to a government shelter thousands of miles away,
62
178149
2682
binlerce kilometre uzaktaki bir devlet sığınağına gönderildi
03:00
where they failed to properly bathe him for months.
63
180855
2917
ve orada aylarca doğru dürüst bir banyo bile yaptırmadılar.
03:03
There's Amadou,
64
183796
1172
Amadou,
03:04
an unaccompanied African child,
65
184992
1676
Afrikalı yalnız bir çocuk,
03:06
who was held with adults for 28 days in CBP's horrific facilities.
66
186692
5067
CBP'nin korkunç tesislerinde 28 gün boyunca yetişkinlerle tutuldu.
03:12
Most disturbingly, there's Maria,
67
192581
2218
Daha da üzücü olanı Maria,
03:14
a pregnant refugee who begged for medical attention for eight hours
68
194823
4285
hamile bir sığınmacı ve tıbbi bir müdahale için
sekiz saat yalvardıktan sonra CBP gözaltısında düşük yaptı.
03:19
before she miscarried in CBP custody.
69
199132
2467
03:21
CBP officials held her for three more weeks
70
201926
3056
CBP görevlileri onu üç hafta daha tutup
03:25
before they sent her back to Mexico,
71
205006
2063
Meksika'ya geri gönderdi
03:27
where she is being forced to wait months
72
207093
1937
ve ABD'de bir sığınma duruşması için
03:29
for an asylum hearing in the United States.
73
209054
2182
aylarca beklemeye zorlandı.
03:32
Seeing these horrors day in and day out has changed me.
74
212331
3325
Bu dehşeti her gün yaşamak beni değiştirdi.
03:35
I used to be fun at parties,
75
215680
2056
Partilerde eskiden eğlenirdim
03:37
but now, I inevitably find myself telling people
76
217760
3583
ama şimdi kaçınılmaz olarak kendimi insanlara
03:41
about how our government tortures refugees at the border
77
221367
2881
devletimizin sınırda ve kamplarda
mültecilere nasıl işkence yaptığını anlatırken buluyorum.
03:44
and in the detention camps.
78
224272
1992
03:46
Now, people try to change the subject
79
226288
1786
İnsanlar konuyu değiştirmeye çalışıyor
03:48
and congratulate me for the great work I'm doing in helping people like Anna.
80
228098
4390
ve Anna gibi insanlara yardım etmekle büyük bir iş başardın diye kutluyorlar.
03:52
But I don't know how to make them understand
81
232512
2087
Ama şunu anlamalarını nasıl sağlarım bilemiyorum,
03:54
that unless they start fighting, harder than they ever thought possible,
82
234623
3556
şimdiye kadar düşünmedikleri bir güçle mücadele etmezsek
03:58
we don't know which of us will be the next to suffer Anna's fate.
83
238203
3301
Anna'nın kaderini yaşayacak sıradaki kişi hangimiz olacak bilemeyiz.
04:02
Trump's mass separations of refugee families
84
242337
2685
Trump'ın güney sınırında yaptığı
kitlesel sığınmacı aileleri parçalama uygulaması
04:05
at the southern border
85
245046
1156
04:06
shocked the conscience of the world
86
246226
1771
dünyanın vicdanını sarstı
04:08
and woke many to the cruelties of the US immigration system.
87
248021
2817
ve pek çok kişiye ABD göç sistemindeki acımasızlığı gösterdi.
04:11
It seems like today,
88
251307
1159
Öyle görünüyor ki bugün
04:12
more people than ever are involved in the fight for immigrant rights.
89
252490
3301
her zamankinden daha çok kişi göçmen hakları için mücadele ediyor.
04:15
But unfortunately, the situation is just not getting better.
90
255815
3286
Ama maalesef durum daha iyiye gitmiyor.
04:19
Thousands protested to end family separations,
91
259749
2936
Binlerce kişi ailelerin parçalanmasına son verilmesi için gösteri yapıyor
04:22
but the government is still separating families.
92
262709
2476
ama hükûmet aileleri parçalamaya devam ediyor.
04:25
More than 900 children have been taken from their parents
93
265209
2841
Haziran 2018'den bu yana 900'den fazla çocuk
04:28
since June of 2018.
94
268074
1627
ailelerinden alındı.
04:30
Thousands more refugee children have been taken from their grandparents,
95
270188
3846
Sınırda binlerce başka çocuk dede ve ninelerinden,
04:34
siblings and other family members at the border.
96
274058
2765
kardeşlerinden veya yakınlarından alındı.
04:36
Since 2017,
97
276847
1585
2017'den beri
04:38
at least two dozen people have died in immigration custody.
98
278456
3566
en az iki düzine insan göçmenlik gözaltısında öldü.
04:42
And more will die, including children.
99
282046
2832
Çocuklar dahil daha fazlası ölecek.
04:46
Now, we lawyers can and will keep filing lawsuits
100
286006
3381
Biz avukatlar hükûmetin müvekkillerimize yaptığı acımasızlığı
04:49
to stop the government from brutalizing our clients,
101
289411
3126
durdurmak için yasal yollara başvurmaya devam edeceğiz
04:52
but we can't keep tinkering around the edges of the law
102
292561
2704
ama göçmenlere insanca davranılmasını istiyorsak
04:55
if we want migrants to be treated humanely.
103
295289
2800
kanunların kıyısını köşesini kurcalamakla gidemeyiz.
04:58
This administration would have you believe that we have to separate families
104
298614
4106
Bu yönetim bizi, aileleri ayırmak ve çocukları gözaltına almak
zorunda olduğumuza, çünkü bunun daha fazla sığınmacının
05:02
and we have to detain children,
105
302744
1714
05:04
because it will stop more refugees from coming to our borders.
106
304482
3071
sınırımıza gelmesini engelleyeceğine inandırmaya çalışıyor.
05:07
But we know that this isn't true.
107
307577
1643
Fakat bunun doğru olmadığını biliyoruz.
05:09
In fact, in 2019,
108
309244
1905
Aslına bakılırsa 2019'da
05:11
the number of apprehensions at our southern border
109
311173
2404
güney sınırımızdaki endişe verici rakam
05:13
has actually gone up.
110
313601
1611
daha da arttı.
05:15
And we tell people every day at the border,
111
315236
2111
Sınırda insanlara her gün şunu söylüyoruz
05:17
"If you seek asylum in the United States,
112
317371
2143
"Eğer Amerika'dan sığınma istiyorsanız
05:19
you risk family separation,
113
319538
1674
ailenizin parçalanma riski var
05:21
and you risk being detained indefinitely."
114
321236
2324
ve belirsiz bir süre gözaltında kalma riskiniz var."
05:23
But for many of them, the alternative is even worse.
115
323584
3325
Ama çoğu için alternatif daha kötü.
05:27
People seek refuge in the United States for a lot of different reasons.
116
327862
4118
İnsanlar pek çok farklı nedenle ABD'ye iltica etmek istiyor.
05:32
In Tijuana, we've met refugees from over 50 countries,
117
332004
2937
Tijuana'da 50 farklı ülkeden 14 farklı dil konuşan
05:34
speaking 14 different languages.
118
334965
1984
mültecilerle karşılaştık.
05:37
We meet LGBT migrants from all over the world
119
337267
2913
Bütün dünyadan LGBT göçmenleri gördük
05:40
who have never been in a country in which they feel safe.
120
340204
2857
ve bu kişiler ülkelerinde kendilerini güvende hissetmiyordu.
05:43
We meet women from all over the world
121
343418
1905
Bütün dünyadan kadınlarla karşılaştık
05:45
whose own governments refuse to protect them
122
345347
2294
kendi devletleri onları aile içi şiddetten
05:47
from brutal domestic violence or repressive social norms.
123
347665
3388
veya baskıcı toplumsal kurallardan korumayı reddetmişti.
05:51
Of course, we meet Central American families
124
351619
2048
Tabii ki Orta Amerikalı ve çete şiddetinden kaçan
05:53
who are fleeing gang violence.
125
353691
1793
ailelerle de karşılaştık.
05:55
But we also meet Russian dissidents,
126
355508
2016
Fakat Rus muhaliflerle de karşılaştık.
05:57
Venezuelan activists,
127
357548
1484
Venezuelalı aktivistlerle,
05:59
Christians from China, Muslims from China,
128
359056
3960
Çinli Hristiyanlar ve Çinli Müslümanlarla
06:03
and thousands and thousands of other refugees
129
363040
2396
ve her türden eziyet ve işkenceden kaçan
06:05
fleeing all types of persecution and torture.
130
365460
2546
binlerce ama binlerce diğer mülteciyle.
06:08
Now, a lot of these people would qualify as refugees
131
368563
3540
Uluslararası yasal tanıma göre bu insanların pek çoğu
06:12
under the international legal definition.
132
372127
2436
mülteci olarak nitelenebilir.
06:14
The Refugee Convention was created after World War II
133
374871
3325
Mülteci Sözleşmesi, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra,
06:18
to give protection to people fleeing persecution
134
378220
2843
ırkı, dini, milliyeti, siyasi görüşü veya belirli bir sosyal gruba
06:21
based on their race, religion, nationality, political opinion
135
381087
4440
üyeliği nedeniyle uğradığı baskı ve eziyetten kaçan insanlara
06:25
or membership in a particular social group.
136
385551
2262
koruma sağlamak için oluşturuldu.
06:28
But even those who would be refugees under the international definition
137
388115
3865
Ama uluslararası tanıma göre mülteci sayılanlar bile
06:32
are not going to win asylum in the United States.
138
392004
2803
ABD'den sığınma hakkı kazanamayacak.
06:34
And that's because since 2017,
139
394831
2198
Çünkü 2017'den bu yana
06:37
the US Attorneys General have made sweeping changes to asylum law,
140
397053
4056
ABD Adalet Bakanlığı, daha az kişinin ABD'den koruma hakkı kazanması için
06:41
to make sure that less people qualify for protection in the United States.
141
401133
3968
sığınma yasalarında köklü değişiklikler yapıyor.
06:45
Now these laws are mostly aimed at Central Americans
142
405474
2770
Şimdi, bu yasaların çoğu Orta Amerikalı kişileri
06:48
and keeping them out of the country,
143
408268
1833
ve onları ülke dışında tutmayı hedefliyor
06:50
but they affect other types of refugees as well.
144
410125
3040
ama bu diğer mültecileri de etkiliyor.
06:53
The result is that the US frequently deports refugees
145
413498
3952
Sonuç şu; ABD çoğu kez mültecileri sınır dışı edip
06:57
to their persecution and death.
146
417474
2067
eziyet ve ölüme gönderiyor.
07:00
The US is also using detention to try to deter refugees
147
420689
4150
ABD ayrıca gözaltında tutmayı, mültecileri caydırma
07:04
and make it harder for them to win their cases.
148
424863
2585
ve davalarını kazanmayı zorlaştırma aracı olarak kullanıyor.
07:07
Today, there are over 55,000 immigrants detained in the United States,
149
427472
4849
Bugün ABD'de 55.000'den fazla gözaltında göçmen var
07:12
many in remote detention facilities,
150
432345
2452
ve çoğu yasal bir yardıma çok uzaktaki
07:14
far from any type of legal help.
151
434821
1730
tecrit kamplarında.
07:16
And this is very important.
152
436575
2002
Burası çok önemli
07:18
Because it's civil and not criminal detention,
153
438601
3015
çünkü bu sivil bir durum, bir suç gözaltısı değil.
07:21
there is no public defender system,
154
441640
2278
Bir kamu avukatı sistemi yok
07:23
so most detained immigrants are not going to have an attorney
155
443942
2889
ve bu nedenle göçmenlerin çoğunun davalarına yardım edecek
07:26
to help them with their cases.
156
446855
1499
bir avukatı olmayacak.
07:28
An immigrant who has an attorney
157
448768
2055
Avukatı olan bir göçmenin
07:30
is up to 10 times more likely to win their case
158
450847
3016
davayı kazanma olasılığı, olmayana göre
07:33
than one who doesn't.
159
453887
1400
10 kat fazla.
07:35
And as you've seen, I hate to be the bearer of bad news,
160
455760
3102
Yani size kötü haberler vermekten nefret ediyorum
07:38
but the situation is even worse for refugee families today
161
458886
3334
ama mülteci ailelerin bugünkü durumu
07:42
than it was during family separation.
162
462244
2429
ailelerin parçalandığı dönemden çok daha kötü.
07:44
Since January of 2019,
163
464697
2492
Ocak 2019'dan beri
07:47
the US has implemented a policy
164
467213
1778
ABD'nin uyguladığı politika
07:49
that's forced over 40,000 refugees to wait in Mexico
165
469015
4023
40.000'den fazla mülteciyi ABD'de yapılacak iltica duruşmalarını
07:53
for asylum hearings in the United States.
166
473062
2938
Meksika'da kalarak beklemeye zorladı.
07:56
These refugees, many of whom are families,
167
476024
2825
Bu mültecilerin çoğu aileler
07:58
are trapped in some of the most dangerous cities in the world,
168
478873
3126
ve dünyadaki en tehlikeli bazı şehirlerde saplanıp kalıyor
ve oralarda suç örgütleri tarafından tecavüze uğruyor, kaçırılıyor
08:02
where they're being raped, kidnapped
169
482023
1962
08:04
and extorted by criminal groups.
170
484009
2171
ve gasbediliyorlar.
08:06
And if they survive for long enough to make it to their asylum hearing,
171
486204
3611
Ve sığınma duruşması gününe sağ salim ulaşabilseler bile
08:09
less than one percent of them are able to find an attorney
172
489839
3340
yüzde birinden daha azı davalarına yardım edecek
08:13
to help them with their cases.
173
493203
2000
bir avukat bulabiliyor.
08:16
The US government will point to the lowest asylum approval rates
174
496363
4560
Bu insanların gerçek mülteci olmadığını ileri süren ABD hükûmeti
08:20
to argue that these people are not really refugees,
175
500947
2508
iltica talebi kabulünde en düşük orana sahip
08:23
when in fact, US asylum law is an obstacle course
176
503479
3706
ve aslında mülteci yasası bu insanlara karşı
08:27
designed to make them fail.
177
507209
1785
bir engel olarak tasarlanmış.
08:29
Now not every migrant at the border is a refugee.
178
509018
2949
Sınırdaki her göçmen bir mülteci değil.
08:31
I meet plenty of economic migrants.
179
511991
2087
Pek çok ekonomik göçmenle karşılaştım.
Örneğin Amerika'ya çalışmak için, anne babalarının sağlık giderlerini
08:34
For example, people who want to go to the United States to work,
180
514102
3095
08:37
to pay medical bills for a parent
181
517221
1786
veya memleketteki çocuklarının okul masraflarını ödemek için
08:39
or school fees for a child back home.
182
519031
2643
gitmek isteyenler.
08:41
Increasingly, I'm also meeting climate refugees.
183
521698
3011
Sayıları giderek artan iklim mültecileri de görüyorum.
08:44
In particular, I'm meeting a lot of indigenous Central Americans
184
524733
3810
Özellikle, artık çiftçilikle geçinemeyen
08:48
who can no longer sustain themselves by farming,
185
528567
2746
pek çok Orta Amerika yerlisi görüyorum
08:51
due to catastrophic drought in the region.
186
531337
2189
çünkü bölgede afet ölçeğinde bir kuraklık var.
08:54
We know that today,
187
534061
1738
Bugün biliyoruz ki
08:55
people are migrating because of climate change,
188
535823
2738
insanlar iklim değişikliği yüzünden göç ediyor
08:58
and that more will do so in the future,
189
538585
2191
ve gelecekte daha da çoğu göç edecek.
09:00
but we simply don't have a legal system to deal with this type of migration.
190
540800
3713
Fakat bu tür bir göçle baş edecek bir yasal sistemimiz yok.
09:05
So, it would make sense, as a start,
191
545522
3319
Bu nedenle başlangıç için
09:08
to expand the refugee definition
192
548865
1839
örneğin mülteci tanımına
09:10
to include climate refugees, for example.
193
550728
2857
iklim mültecilerini de dahil etmek mantıklı geliyor.
09:13
But those of us in a position to advocate for those changes
194
553609
2881
Ama bu değişimleri savunacak pozisyonda olanlarımız
09:16
are too busy suing our government
195
556514
1857
mevcut yasalar altında mültecilerin yararlandığı
09:18
to keep the meager legal protections that refugees enjoy under the current law.
196
558395
4015
yasal korumaların devam etmesi için hükûmeti dava edemeyecek kadar meşgul.
09:22
And we are exhausted,
197
562434
2033
Ve biz çok yorulduk
09:24
and it's almost too late to help.
198
564491
2200
ve artık neredeyse çok geç.
09:27
And we know now
199
567760
1158
Şunu biliyoruz ki
09:28
that this isn't America's problem alone.
200
568942
2279
bu sadece Amerika'nın sorunu da değil.
09:31
From Australia's brutal offshore detention camps
201
571245
3245
Avustralya'nın acımasız kıyı ötesi tecrit kamplarından,
09:34
to Italy's criminalization of aid to migrants drowning in the Mediterranean,
202
574514
5293
İtalya'nın Akdeniz'de boğulan göçmenlere yardım etmeyi suç saymasına,
09:39
first-world countries have gone to deadly lengths
203
579831
2810
birinci dünya ülkeleri mültecileri kıyılarından uzak tutmada
09:42
to keep refugees from reaching our shores.
204
582665
2595
ölümcül aşırılıklara gidiyor.
09:45
But they've done more than restrict the refugee definition.
205
585640
3345
Fakat sadece mülteci tanımını daraltmakla da kalmadılar.
09:49
They've created parallel, fascist-style legal systems
206
589009
3341
Buna paralel faşizan üsluplu yasal sitemler de oluşturdular.
09:52
in which migrants have none of the rights that form the basis of a democracy,
207
592374
4095
Bu yasalarda mülteciler, sığınma istedikleri bu ülkelerin
09:56
the alleged foundation of the countries in which they're seeking refuge.
208
596493
3714
sözde temeli olan demokrasinin özünü oluşturan hakların hiçbirine sahip değil.
10:00
History shows us that the first group
209
600776
1945
Tarih bize şunu der; bir kesimi kötüleyip
10:02
to be vilified and stripped of their rights is rarely the last,
210
602745
3793
haklarını elinden alırsanız sıra diğer kesimlere de gelecektir.
10:06
and many Americans and Europeans
211
606562
2492
Çoğu Amerikalı ve Avrupalı
10:09
seem to accept an opaque and unjust legal system for noncitizens,
212
609078
4161
vatandaş olmayanlara uygulanan bu muğlak ve adaletsiz yasaları
kabullenmiş görünüyor çünkü kendini ayrıcalıklı sanıyor.
10:13
because they think they are immune.
213
613263
1738
10:15
But eventually,
214
615025
1206
Ama bu otoriter fikirler
10:16
these authoritarian ideals bleed over and affect citizens as well.
215
616255
3634
eninde sonunda palazlanıp vatandaşları da etkiler.
10:20
I learned this firsthand
216
620644
1505
Bunu ilk elden yaşadım.
10:22
when the US government placed me on an illegal watch list
217
622173
2999
Amerikan devleti, sınırda göçmenlere yardım ettiğim işim yüzünden
10:25
for my work helping immigrants at the border.
218
625196
2548
beni yasa dışı bir takip listesine aldı.
10:28
One day, in January of 2019,
219
628411
1952
2019 Ocağında bir gün
10:30
I was leaving my office in San Diego
220
630387
1911
San Diego'daki büromdan çıkıp
10:32
and crossing the border to go back to my home in Mexico.
221
632322
2628
sınırı geçip Meksika'daki evime gidiyordum.
10:35
Mexican officials, although they had given me a valid visa,
222
635609
3303
Geçerli bir vize vermelerine rağmen Meksikalı görevliler beni durdurdu
10:38
stopped me and told me that I couldn't enter the country
223
638936
2739
ve ülkeye giremeyeceğimi söyledi çünkü dediklerine göre
10:41
because a foreign government had placed a travel alert on my passport,
224
641699
3824
yabancı bir devlet pasaportuma seyahat uyarısı koymuş
10:45
designating me as a national security risk.
225
645547
2682
ve beni bir ulusal güvenlik riski olarak belirlemişti.
10:48
I was detained and interrogated in a filthy room for hours.
226
648253
3740
Saatlerce pis bir odada alıkonuldum ve sorgulandım.
10:52
I begged the Mexican officials
227
652017
1476
Meksikalı yetkililere
10:53
to let me go back to Mexico and pick up my son,
228
653517
2872
Meksika'ya girme ve o zamanlar henüz 10 aylık olan oğlumu
10:56
who was only 10 months old at the time.
229
656413
2286
alma izni vermeleri için yalvardım.
10:59
But they refused,
230
659515
1160
Ama bunu reddettiler
11:00
and instead, they turned me over to CBP officials,
231
660699
2442
ve üstüne beni CBP görevlilerine teslim ettiler
11:03
where I was forced back into the United States.
232
663165
2745
ve zorla ABD'ye geri döndürüldüm.
11:05
It took me weeks to get another visa so that I could go back to Mexico,
233
665934
3472
Meksika'ya gidebilmek için başka bir vize almam haftalar sürdü
11:09
and I went to the border, visa in hand.
234
669430
2635
ve elimde vize, sınır kapısına gittim.
11:12
But again, I was detained and interrogated
235
672089
2047
Fakat yine alıkonuldum ve sorgulandım
11:14
because there was still a travel alert on my passport.
236
674160
2873
çünkü pasaportumda hâlâ seyahat uyarısı vardı.
11:17
Shortly after,
237
677597
1274
Kısa bir süre sonra
11:18
leaked internal CBP documents
238
678895
2033
CBP'nin iç yazışmaları dışarı sızdı
11:20
confirmed that my own government
239
680952
2054
ve kendi devletimin bana karşı
11:23
had been complicit in issuing this travel alert against me.
240
683030
3144
bu seyahat uyarısını koymada dahli olduğu doğrulandı.
11:26
And since then, I haven't traveled to any other countries,
241
686538
2968
O zamandan beri herhangi bir ülkeye seyahat etmedim
11:29
because I'm afraid I'll be detained
242
689530
1873
çünkü alıkonulmaktan ve o ülkelerden de
11:31
and deported from those countries as well.
243
691427
2333
sınır dışı edilmekten korkuyorum.
11:34
These travel restrictions, detentions
244
694228
2286
Bu seyahat uyarıları, alıkonulmalar
11:36
and separation from my infant son
245
696538
2087
ve küçük oğlumdan ayrı kalmak
11:38
are things I never thought I would experience as a US citizen,
246
698649
4078
bir ABD vatandaşı olarak yaşayacağımı hiç düşünmediğim şeylerdi.
11:42
but I'm far from the only person being criminalized for helping immigrants.
247
702751
3952
Ama göçmenlere yardım etmekten suçlu sayılan tek kişi de hiç değilim.
11:46
The US and other countries have made it a crime to save lives,
248
706727
3762
ABD ve başka ülkeler hayat kurtarmayı suç sayıyor
11:50
and those of us who are simply trying to do our jobs
249
710513
2929
ve sadece işini yapmaya çalışan bizleri
11:53
are being forced to choose between our humanity and our freedom.
250
713466
3448
insanlığımız ve özgürlüğümüz arasında seçim yapmaya zorluyor.
11:57
And the thing that makes me so desperate
251
717498
1912
Beni umutsuzluğa sevk eden şey ise
11:59
is that all of you are facing the same choice,
252
719434
2564
hepiniz aynı seçimle karşı karşıyasınız
12:02
but you don't understand it yet.
253
722022
1881
ama bunu henüz anlamadınız.
12:04
And I know there are good people out there.
254
724553
2342
İyi insanlar var, biliyorum.
12:06
I saw thousands of you in the streets,
255
726919
1912
Ailelerin parçalanmasına karşı gösteri yapan
12:08
protesting family separation.
256
728855
1933
binlercenizi gördüm
12:11
And that largely helped bring about an end to the official policy.
257
731268
3642
ve bu, resmi politikanın büyük ölçüde sone ermesini sağladı.
12:15
But we know that the government is still separating children.
258
735588
2873
Ama biliyoruz ki hükûmet hâlâ çocukları ailelerinden ayırıyor
12:18
And things are actually getting worse.
259
738485
2040
ve aslında işler daha da kötüye gidiyor.
12:20
Today, the US government is fighting for the right
260
740549
2819
Bugün ABD hükûmeti, sığınmacı çocukları süresiz olarak
12:23
to detain refugee children indefinitely in prison camps.
261
743392
3434
hapishane kamplarında tutma hakkı elde etmeye uğraşıyor.
12:27
This isn't over.
262
747538
1420
Bu iş bitmedi.
12:28
We cannot allow ourselves to become numb or look away.
263
748982
3214
Buna duyarsız kalamaz veya başımızı çeviremeyiz.
12:33
Those of us who are citizens of countries
264
753077
2214
Uygulamaları, tecrit, ayırma ve ölüme
12:35
whose policies cause detention, separation and death,
265
755315
3905
neden olan ülkelerin vatandaşları olan bizler
12:39
need to very quickly decide which side we're on.
266
759244
2625
hangi tarafta olduğumuza hemen karar vermeliyiz.
12:42
We need to demand that our laws respect the inherent dignity of all human beings,
267
762401
4858
Özellikle de ekonomik göçmenler ve iklim mültecileri dahil
12:47
especially refugees seeking help at our borders,
268
767283
3301
sınırlarımızda yardım arayan mülteciler olmak üzere
12:50
but including economic migrants and climate refugees.
269
770608
3389
yasalarımızdan tüm insanların insanlık onuruna saygılı olmasını talep etmeliyiz.
12:54
We need to demand that refugees get a fair shot
270
774719
2782
Ülkelerimizden yardım isteyen mültecileri
12:57
at seeking protection in our countries
271
777525
2155
başkanın siyasi kaprislerinin kurbanı olmaktan çıkarıp
12:59
by ensuring that they have access to council
272
779704
2372
kurumlara ulaşma imkânı sağlayarak
13:02
and by creating independent courts
273
782100
1826
ve adil mahkemeler oluşturarak
13:03
that are not subject to the political whims of the president.
274
783950
3365
adil bir şans elde etmelerinin sağlanmasını talep etmeliyiz.
13:08
I know it's overwhelming,
275
788069
1778
Bu çok büyük iş, biliyorum
13:09
and I know this sounds cliché, but ...
276
789871
2357
ve bu da klişe bir söz gelecek
13:13
we need to call our elected representatives
277
793267
2455
ama seçilmiş temsilcilerimizi aramalı
13:15
and demand these changes.
278
795746
1666
ve bu değişiklikleri talep etmeliyiz.
13:18
I know you've heard this before,
279
798094
1580
Bunu daha önce de duydunuz
13:19
but have you made the call?
280
799698
1889
ama peki onları aradınız mı?
13:21
We know these calls make a difference.
281
801611
2135
Bu aramalar fark yaratacaktır.
13:24
The dystopian immigration systems being built up in first-world countries
282
804897
3738
Birinci dünya ülkelerinde oluşturulan bu distopik göç politikaları
13:28
are a test of citizens
283
808659
2564
bunun sizin de başınıza geleceğini düşünmüyorken
13:31
to see how far you're willing to let the government go
284
811247
3298
hükûmetlerin diğer insanların da haklarını ellerinden almada
13:34
in taking away other people's rights when you think it won't happen to you.
285
814569
3976
ne kadar ileri gitmelerine razı olacağınızın bir testi.
13:39
But when you let the government take people's children
286
819427
2539
Ama hükûmete, yasal süreç olmaksızın
13:41
without due process
287
821990
1635
insanların çocuklarını elinden alma
13:43
and detain people indefinitely without access to council,
288
823649
3182
ve insanları süresiz şekilde tecrit kamplarına atma izni verirseniz
13:46
you are failing the test.
289
826855
1667
testten başarısız olursunuz.
13:49
What's happening to immigrants now
290
829109
2167
Şu anda göçmenlerin başına gelenler
13:51
is a preview of where we're all headed if we fail to act.
291
831300
3634
harekete geçmezsek hepimizin nereye gittiğinin bir fragmanı.
13:55
Thank you.
292
835442
1168
Teşekkür ederim.
13:56
(Applause)
293
836634
5096
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7