10 Taboo Questions in the USA: NEVER ask these questions

Hi, I'm Vanessa from SpeakEnglishWithVanessa.com.

Merhaba, ben SpeakEnglishWithVanessa.com'dan Vanessa.

Be careful what you say, let's talk about it.

Ne söylediğine dikkat et, bunun hakkında konuşalım . Başka

When you have conversations with people from other cultures, it's really important to be

kültürlerden insanlarla sohbet ettiğinizde ,

respectful of that person's culture.

o kişinin kültürüne saygılı olmak gerçekten önemlidir.

Of course, when we're talking with people from our own culture, we should be respectful

Elbette kendi kültürümüzden insanlarla konuşurken de saygılı olmalıyız

too, but it's a little bit more complicated when we're talking with people from different

ama farklı geçmişlere sahip insanlarla konuşurken bu biraz daha karmaşık

backgrounds because maybe you don't know which topics are acceptable to talk about or which

çünkü hangi konuların kabul edilebilir olduğunu bilmiyor olabilirsiniz. hakkında konuşmak veya hangi

topics are taboo.

konular tabu.

Taboo means that if you talk about that topic in the wrong context, people will feel really

Tabu, o konu hakkında yanlış bağlamda konuşursanız, insanların kendilerini gerçekten

uncomfortable.

rahatsız hissedecekleri anlamına gelir.

It's inappropriate, it's just not polite.

Bu uygunsuz, sadece kibar değil.

Today I'd like to help you learn 10 questions that you absolutely should not ask in American

Bugün Amerikan kültüründe kesinlikle sorulmaması gereken 10 soruyu öğrenmenize yardımcı olmak istiyorum

culture.

. Gerçekten çok yakın olduğunuz biriyle

These topics might be okay if you're talking with someone who you're really, really close

konuşuyorsanız bu konular uygun olabilir,

to, but that's not really the situation that we're talking about here.

ancak burada bahsettiğimiz durum gerçekten bu değil .

For this lesson, we're going to imagine three situations.

Bu ders için, üç durum hayal edeceğiz .

Number one, you run across someone that you know at the grocery store, don't ask these

Birincisi, bakkalda tanıdığınız birine rastlarsınız , bu

questions, or you are talking with a coworker in the office, don't ask these questions,

soruları sormayın ya da ofiste bir iş arkadaşınızla konuşuyorsunuz , bu soruları sormayın

or maybe you're going out for coffee with a new friend or a coworker or someone you

ya da belki birlikte kahve içmeye çıkıyorsunuz. yeni bir arkadaşa, iş arkadaşına ya da çok iyi tanımadığın birine

don't know that well, don't ask these questions.

bu soruları sormayın.

Let's go to our first topic and question, topic number one is politics.

Gelelim ilk konu ve sorumuza, bir numaralı konu siyaset.

The main questions that you should not ask are, "Who are you voting for?"

Sormamanız gereken ana sorular , "Kime oy veriyorsunuz?"

Or, "Who did you vote for?"

Veya "Kime oy verdiniz?"

This just depends when the election was, if it was in the past or if it's going to be

Bu sadece seçimin ne zaman yapıldığına, geçmişte mi yoksa

in the future.

gelecekte mi olacağına bağlı.

Even though this year is a presidential election year in the US and if you turn on the news

Bu yıl ABD'de bir başkanlık seçimi yılı olmasına ve haberleri açarsanız

you'll see so much information about this, we don't really talk about our personal voting

bununla ilgili çok fazla bilgi görmenize rağmen, gerçekten, gerçekten, gerçekten çok yakın olmadıkça, kişisel oylama seçimlerimiz hakkında gerçekten konuşmuyoruz.

choices, unless it's with really, really, really close friends.

Arkadaşlar.

On the other hand, Americans love bumper stickers and yard signs.

Öte yandan, Amerikalılar tampon çıkartmalarını ve bahçe işaretlerini severler.

So you might see on the back of someone's car, Biden, or on the back of someone's car,

Yani birinin arabasının arkasında, Biden'ı veya birinin arabasının arkasında,

Trump, or a sign in someone's yard that says something similar about who they're voting

Trump'ı veya birinin bahçesinde kime oy verdikleriyle ilgili benzer bir şey yazan bir tabela görebilirsiniz

for.

.

But even if someone has a bumper sticker or a sign in their yard, they probably don't

Ancak birisinin tamponunda bir çıkartma veya tabela olsa bile , muhtemelen

want to debate you about who you should vote for or who they're voting for.

kime oy vermeniz gerektiği veya kime oy verdikleri konusunda sizinle tartışmak istemiyorlardır.

Usually, this is still considered an inappropriate topic to ask about.

Genellikle, bu hala sorulacak uygunsuz bir konu olarak kabul edilir .

Topic number two, family.

İki numaralı konu, aile.

Are you married?

Evli misin?

Why not?

Neden?

Do you have kids?

Çocuklarınız var mı?

Why not?

Neden?

Are you pregnant?

Hamile misin?

These topics are considered personal, especially if it's somebody who you've just met.

Bu konular, özellikle yeni tanıştığınız biriyse, kişisel kabul edilir.

I know that these types of family questions are considered no problem in other cultures,

Bu tür aile sorularının diğer kültürlerde sorun olarak görülmediğini biliyorum

but in the US these are personal and sensitive.

ama ABD'de bunlar kişisel ve hassas sorular.

Imagine this situation, someone really wants to have kids and they've been trying to have

Bu durumu hayal edin, birisi gerçekten çocuk sahibi olmak istiyor ve çocuk sahibi olmaya çalışıyorlar

kids and they can't, or they had a miscarriage, which means that they were pregnant and then

ve yapamıyorlar ya da düşük yapmışlar, yani hamileydiler ve sonra

the baby died.

bebek öldü.

This is a really sensitive situation and if you casually ask them, "Oh, why don't you

Bu gerçekten hassas bir durum ve onlara gelişigüzel bir şekilde "Ah, neden çocuğunuz yok

have kids?" or, "When are you going to have kids?" this really touches something inside

?" veya "Ne zaman çocuk sahibi olacaksın ?" bu gerçekten içlerinde konuşması zor bir şeye dokunuyor

of them that's hard to talk about.

.

Unless you are a really, really close friend, I recommend not asking, "Are you married?

Gerçekten çok yakın bir arkadaş değilseniz, "Evli misiniz?

Why not?

Neden olmasın?

Do you have kids?

Çocuklarınız var mı?

Why not?"

Neden olmasın?"

Just as a little notice, especially as someone who recently had a baby a couple months ago,

Küçük bir uyarı olarak, özellikle de birkaç ay önce bebeği olan biri olarak,

never, never, never ask a woman if she is pregnant.

asla, asla, asla bir kadına hamile olup olmadığını sorma .

Do you know what this means?

Bunun ne anlama geldiğini biliyor musun?

This means your tummy is visibly big.

Bu, karnınızın gözle görülür şekilde büyük olduğu anlamına gelir.

Well, they could be pregnant, but what if they're not?

Pekala, hamile olabilirler, ama ya değilseler?

What if they're just a little bit overweight or what if they just had a baby and they still

Ya biraz fazla kilolularsa ya da yeni bir bebekleri olsa ve hala

have a little tummy?

biraz karınları varsa?

Well, this could be a really uncomfortable situation.

Bu gerçekten rahatsız edici bir durum olabilir.

I saw a funny quote once that said, "Never ask a woman if she's pregnant.

Bir keresinde komik bir alıntı gördüm, " Bir kadına hamile olup olmadığını asla sorma.

Even if she is actively in labor, don't ask her until you see the baby."

Aktif olarak doğum yapıyor olsa bile, bebeği görene kadar ona sorma."

Maybe this is a little bit of an exaggeration, but if you ask someone are you pregnant, you'd

Belki bu biraz abartı ama birine hamile misin diye sorarsan onun

better be 100% sure that they are pregnant.

hamile olduğundan %100 emin olsan iyi edersin.

It's a little bit safer to let them bring up this topic anyway.

Yine de bu konuyu gündeme getirmelerine izin vermek biraz daha güvenli.

Maybe if you're having a conversation and you see that they're probably pregnant, wait

Belki sohbet ederken büyük olasılıkla hamile olduklarını görürsen,

until they say, "Oh yeah, I've been feeling really tired lately," or, "I'm feeling the

"Ah evet, son zamanlarda kendimi gerçekten yorgun hissediyorum" veya "

baby's kicks," okay, now it's a safe topic.

Bebeğin tekmelerini hissediyorum" diyene kadar bekle, tamam mı? , artık güvenli bir konu. Bir

Our next taboo topic is sexuality.

sonraki tabu konumuz cinsellik.

If a man mentions something about his boyfriend or a woman mentions something about her girlfriend,

Bir erkek erkek arkadaşından bahsederse ya da bir kadın kız arkadaşından bahsederse,

do not ask, "Oh, are you gay?"

"Oh, gey misin?" diye sormayın.

This is the 21st century, it is not shocking, or it should not be shocking, when someone

Bu 21. yüzyıl, biri eşcinsel olduğunda şok edici değil ya da şok edici olmamalı

is gay.

.

Just a little quick note.

Kısa bir not.

If a man or woman says my partner talking about the person who they live with, this

Bir erkek ya da kadın partnerim birlikte yaşadıkları kişi hakkında konuşuyor diyorsa, bu

doesn't always mean that it's a same-sex partner.

her zaman onun aynı cinsiyetten bir partner olduğu anlamına gelmez.

It might mean this, but it could just mean that they are in a committed long-term relationship.

Bu şu anlama gelebilir, ancak bu onların uzun vadeli kararlı bir ilişki içinde oldukları anlamına da gelebilir.

Sometimes if you are living with someone and you are committed to them, you don't want

Bazen biriyle yaşıyorsanız ve ona bağlıysanız,

to call them just your boyfriend or your girlfriend.

ona sadece erkek arkadaşınız veya kız arkadaşınız demek istemezsiniz.

In this way, it's a little bit casual, it's not so serious.

Bu şekilde, biraz sıradan, çok ciddi değil.

If you are in a same-sex relationship, or if you are not and you just aren't married,

Eşcinsel bir ilişkiniz varsa veya evli değilseniz ve evli değilseniz,

well, you could call them my partner.

onlara partnerim diyebilirsiniz.

If you happen to be talking with someone and they say, "Oh yeah, I need to call my partner

Biriyle konuşuyorsanız ve "Ah evet, partnerimi arayıp

and ask them about this," it doesn't mean necessarily that it's a same-sex partner.

bunu onlara sormam gerekiyor" derse, bu onun hemcins bir partner olduğu anlamına gelmez.

It might mean that it might not.

Olmayabileceği anlamına gelebilir.

But in any situation, it's not polite to say, "Oh, are you gay?"

Ama her durumda, "Ah, gey misin?" demek kibarca değil.

Just take it in stride.

Sadece adımlarını at.

Our next taboo topic is religion.

Bir sonraki tabu konumuz din.

I don't recommend asking, "Do you go to church?" or saying, "Don't do this, it's a sin."

"Kiliseye gidiyor musun?" diye sormanı tavsiye etmiyorum. veya "Bunu yapma, günahtır" demek.

Even though the US has a reputation for being potentially more religious than some other

ABD diğer bazı ülkelerden potansiyel olarak daha dindar olmakla ünlü olsa da

countries, it's still not considered acceptable to ask someone what their religion is.

, yine de birine dinlerinin ne olduğunu sormak kabul edilebilir görülmemektedir.

Now, Americans will sometimes mention, "Oh, after I went to church, we went to the park,"

Şimdi, Amerikalılar bazen kiliseye gitmekle ilgili bir şey, "Ah, ben kiliseye gittikten sonra parka gittik" diyecekler

something about going to church.

.

It's acceptable to mention it yourself, but not really to ask someone else about it.

Kendinizden bahsetmek kabul edilebilir, ancak gerçekten başkasına sormak değil.

Where I live in the south of the US, it's generally more a religious place, but that's

ABD'nin güneyinde yaşadığım yer genellikle daha dindar bir yer ama bunun

because the majority of people are Protestant Christians, so they expect that everyone else

nedeni insanların çoğunluğunun Protestan Hristiyanlar olması, bu yüzden herkesin

has the same religion, which is not quite a realistic but that's the mindset.

aynı dine sahip olmasını bekliyorlar ki bu pek gerçekçi değil ama zihniyet bu.

When my family first moved to the south of the US, the maintenance man who was installing

Ailem ABD'nin güneyine ilk taşındığında , buzdolabımızın kurulumunu yapan tamirci

our refrigerator asked my mom, "Have you found a church yet?"

anneme " Henüz bir kilise buldunuz mu?" diye sordu.

We were shocked, because in the north of the US this is not common to talk about.

Şok olduk çünkü ABD'nin kuzeyinde bu konu hakkında konuşmak pek yaygın değil.

It's not expected that you would go to church, and it's especially not expected that you

Kiliseye gitmeniz beklenmiyor ve özellikle

would ask someone about this.

bunu birine sormanız da beklenmiyor.

So even if you're in the south of the US and someone asks you, I don't recommend you asking

Dolayısıyla, ABD'nin güneyinde olsanız ve birisi size sorsa bile, kendinize sormanızı önermiyorum

yourself, because it's a little bit less acceptable.

çünkü bu biraz daha az kabul edilebilir.

Our next taboo topic is race.

Bir sonraki tabu konumuz ırk.

I don't recommend asking, "Where are you really from?"

"Gerçekten nerelisin?" diye sormanı tavsiye etmiyorum.

especially when someone is obviously from the US.

özellikle birisi açıkça ABD'den olduğunda .

The US is such a diverse place, people come from all sorts of backgrounds, all sorts of

ABD çok çeşitli bir yer, insanlar her türden geçmişe, her

types of heritage, even if it was their great-great grandparents who moved to the US, a lot of

türden mirasa sahipler, ABD'ye taşınan büyük-büyük büyükanne ve büyükbabaları olsa bile, pek çok

people have different, looks, different backgrounds, different cultures, but they're still all

insanın farklı, görünüşleri, farklı geçmişleri var. farklı kültürler, ama yine de hepsi

American.

Amerikalı.

This question often gets asked to my Asian-American friends.

Bu soru genellikle Asyalı-Amerikalı arkadaşlarıma sorulur .

For example, I have a friend who, when I first met her, I thought, oh, she looks Korean,

Örneğin, bir arkadaşım var, onunla ilk tanıştığımda, ah, Koreli görünüyor,

but she didn't have any type of accent.

ama herhangi bir aksanı yok diye düşündüm.

She seemed completely like someone from the US, so I didn't really ask her, "Are you Korean?"

Tamamen ABD'li birine benziyordu , bu yüzden ona gerçekten "Koreli misin?" diye sormadım.

That would have been a little bit rude and presumptive.

Bu biraz kaba ve varsayımsal olurdu.

Instead, I just didn't say anything.

Bunun yerine, hiçbir şey söylemedim.

I didn't even ask her, "What's your heritage?"

Ona "Senin mirasın ne?" diye sormadım bile.

This is a slightly more polite question, but only when you're talking about your family's

Bu biraz daha kibar bir soru, ancak yalnızca zaten ailenizin geçmişi hakkında konuşurken

background already.

.

Instead of asking her this, I just thought it doesn't matter, why would I need to ask

Bunu ona sormak yerine, önemli olmadığını düşündüm, neden bunu sormam gerekiyor

this?

?

One day when I was at her house, I saw a little picture or painting on the wall with some

Bir gün onun evindeyken, duvarda Korece yazılarla küçük bir resim veya tablo gördüm

Korean writing and I said, "Oh, cool.

ve "Oh, harika. Eskiden

I used to live in Korea.

Kore'de yaşardım. Orada

Have you been there?

bulundun mu?

I saw that picture in your kitchen with some Korean writing."

O resmi senin duvarında gördüm" dedim. biraz Korece yazı ile mutfak."

She said, "Oh, my mom was adopted from Korea."

"Annem Kore'den evlat edinilmiş" dedi.

This type of situation is extremely common in the US.

Bu tür durumlar ABD'de son derece yaygındır .

My friend has pretty much no cultural connection to Korea.

Arkadaşımın Kore ile hemen hemen hiçbir kültürel bağı yok .

Her mom has almost no cultural connection to Korea, too, except that she lived there

Annesinin de, evlat edinilmeden önce çok çok küçükken orada yaşamış olması dışında, Kore ile de neredeyse hiçbir kültürel bağı yok

when she was very, very young before she was adopted.

.

If I had asked my friend, "Hey, where are you really from?

Arkadaşıma "Hey, gerçekten nerelisin?

Are you from Korea?" she probably would have felt like, "I don't belong here.

Kore'den misin?" muhtemelen "Buraya ait değilim.

This isn't my home," but really it is.

Burası benim evim değil" diye düşünecekti ama gerçekten öyle.

She is American just like anybody else.

O da herkes gibi Amerikalı.

This question can make people feel pretty uncomfortable.

Bu soru insanları oldukça rahatsız hissettirebilir.

I personally recommend waiting until they mention something, or just don't worry about

Ben şahsen bir şeyden bahsedene kadar beklemenizi veya bunun için endişelenmemenizi tavsiye ederim

it.

.

Don't ask about it, and if they mentioned something, cool, if they don't, go with the

Bunu sormayın ve bir şeyden bahsederlerse harika, bahsetmezlerse akışına bırakın

flow.

.

Our next taboo topic is money.

Bir sonraki tabu konumuz para.

I don't recommend asking, "How much money do you make?" or how much was some kind of

"Ne kadar para kazanıyorsun?" diye sormanı tavsiye etmiyorum. veya bir tür pahalı eşyanın ne kadar olduğu

expensive item, maybe like a car.

, belki bir araba gibi.

Sometimes people will add this expression, "If you don't mind me asking," before asking

Bazen insanlar parayı sormadan önce "Sormamın sakıncası yoksa" ifadesini eklerler

about money.

.

I did this a couple of weeks ago when my neighbor hired a babysitter and I was curious how much

Bunu birkaç hafta önce komşum bir bebek bakıcısı tuttuğunda yaptım ve onun çocuklarına bakmak için ne kadar ücret

she charged or how much the babysitter charged to watch her kids.

aldığını veya bakıcının ne kadar ücret aldığını merak ettim .

I didn't really want to directly ask her, "Hey, how much money did you give the babysitter?"

Ona doğrudan "Hey, bebek bakıcısına ne kadar para verdin?" diye sormak istemedim.

so I asked, "If you don't mind me asking, can I ask how much she charged?"

Ben de "Sormamın sakıncası yoksa, ne kadar ücret aldığını sorabilir miyim?" diye sordum.

This is very indirect.

Bu çok dolaylıdır.

I'm asking her about the purchase of potentially an expensive thing, some babysitting services,

Ona potansiyel olarak pahalı bir şey, bazı bebek bakıcılığı hizmetleri satın almasını soruyorum

but I'm asking her in an indirect way.

ama ona dolaylı bir şekilde soruyorum.

When I hired that babysitter, I could say, "Well, how much do you charge?"

O bebek bakıcısını tuttuğumda, "Peki, ne kadar istiyorsun?" diyebildim.

This is very direct.

Bu çok doğrudan.

It's fine, this is a business transaction.

Sorun değil, bu bir ticari işlem.

But when it's someone else who's making that purchase, it's better to use this expression,

Ancak bu satın alma işlemini başkası yapıyorsa, bu ifadeyi kullanmak

or just not ask at all.

ya da hiç sormamak daha iyidir. Doğrudan kişisel gelir hakkında konuşurken

We never really ask how much money do you make talking directly about personal income.

ne kadar para kazandığınızı asla gerçekten sormuyoruz .

Yeah, it's not really a popular topic or a comfortable topic.

Evet, pek popüler bir konu ya da rahat bir konu değil.

Our final taboo topic is appearance.

Son tabu konumuz dış görünüş.

I don't recommend asking, "Are you feeling tired today?

" Bugün yorgun musun?

Oh, you look tired.

Ah, yorgun görünüyorsun. İyi

Are you feeling okay?

misin?

Did you lose weight?

Kilo verdin mi?

Did you gain weight?"

Kilo aldın mı?"

Not acceptable.

Kabul edilemez.

If you're really concerned about someone, maybe one of your coworkers is looking a lot

Birisi için gerçekten endişeleniyorsanız, belki iş arkadaşlarınızdan biri

more tired than usual or maybe you realize that they really lost a lot of weight and

normalden çok daha yorgun görünüyor veya belki de gerçekten çok kilo verdiklerini fark ediyorsunuz ve

you're seriously concerned about them, we don't talk about this in just casual passing

onlar için ciddi şekilde endişeleniyorsunuz, bunun hakkında konuşmuyoruz. sadece sıradan geçen

conversation.

konuşmada.

Instead, pull them aside or talk with them privately.

Bunun yerine, onları bir kenara çekin veya onlarla özel olarak konuşun.

With a lot of care in your heart, you can ask them, "Hey, I'm a little worried about

Büyük bir özenle onlara, "Hey, senin için biraz endişeleniyorum

you.

.

You look a lot more tired than usual the last couple of days.

Son birkaç gündür normalden çok daha yorgun görünüyorsun .

What's going on.

Neler oluyor.

Are you okay?"

İyi misin?"

Did you notice the tone of my voice is very serious.

Ses tonumun çok ciddi olduğunu fark ettiniz mi?

This is not casual conversation, you're not just asking because you care, instead, you

Bu sıradan bir sohbet değil, sadece umursadığın için sormuyorsun, bunun yerine

are very serious and you are telling them personally.

çok ciddisin ve onlara kişisel olarak söylüyorsun.

Make sure that if you ask these questions, it is in the correct context with someone

Bu soruları

who you really care about, not just in passing.

geçerken değil, gerçekten değer verdiğiniz biriyle doğru bağlamda sorduğunuzdan emin olun.

A little special note.

Küçük bir özel not.

Talking about appearance, especially for men directing comments towards women, I don't

Görünüşten bahsetmişken, özellikle kadınlara yönelik yorumlar yapan erkekler için,

recommend saying something so direct as, "Wow, you look really beautiful."

"Vay canına, gerçekten çok güzel görünüyorsun" gibi doğrudan bir şey söylemenizi önermiyorum.

This is usually considered flirting.

Bu genellikle flört olarak kabul edilir.

If you are flirting with them and you went to ask them out on a date, okay, go ahead,

Onlarla flört ediyorsanız ve onlara çıkma teklif ettiyseniz, tamam, devam edin,

but if you're just in the office and you notice, "Oh, wow.

ancak ofisteyseniz ve " Oh, vay.

You look great today," be careful being so enthusiastic about it, "Wow, you look so beautiful

Bugün harika görünüyorsun" diye fark ederseniz, dikkatli olun. bu konuda hevesli, "Vay canına, bugün çok güzel görünüyorsun

today."

."

Instead, it's considered more polite to compliment maybe their haircut or their clothes.

Bunun yerine, belki saç kesimlerini veya kıyafetlerini iltifat etmek daha kibar kabul edilir.

"Oh, did you get a new haircut?

"Ah, saçını yeni mi kestirdin?

It looks great."

Harika görünüyor."

Wonderful.

Müthiş.

Or, "Oh, that's a nice shirt.

Veya "Ah, bu güzel bir gömlek.

I love those colors."

Bu renkleri seviyorum."

This is more indirect.

Bu daha dolaylı.

If you want to compliment someone's appearance, especially for a man directed towards a woman,

Birinin görünüşüne iltifat etmek istiyorsanız, özellikle bir kadına yönelik bir erkek için

and you don't want them to feel uncomfortable because you're just coworkers or you're just

ve sadece iş arkadaşınız veya sadece arkadaş olduğunuz için rahatsız hissetmelerini istemiyorsanız

friends and you're not trying to be romantic towards them, well, you can compliment them

ve onlara karşı romantik olmaya çalışmıyorsanız. , onlara

indirectly, their hair, their clothes, something like this.

dolaylı olarak iltifat edebilirsiniz, saçlarına, kıyafetlerine, bunun gibi bir şeye.

Actually, that was not the last topic.

Aslında bu son konu değildi.

I got a little distracted because I heard my baby crying, so he's going to join me for

Biraz dikkatim dağıldı çünkü bebeğimin ağladığını duydum, bu yüzden

this last taboo topic.

bu son tabu konusu için bana katılacak.

We're going to end on a light note, death.

Hafif bir notla bitireceğiz, ölüm.

I do not recommend asking, "Do you think he's going to die soon?" or, "I think he's going

"Yakında öleceğini düşünüyor musun ?" diye sormanızı önermiyorum. veya "Sanırım

to die soon."

yakında ölecek."

This is too direct, too rude.

Bu çok doğrudan, çok kaba.

Yes, death is an essential part of being alive, being a human being, a being, but we do not

Evet ölüm, canlı olmanın, insan olmanın, varlık olmanın vazgeçilmez bir parçasıdır ama

say it in such direct terms.

bunu böyle doğrudan söylemiyoruz.

Instead, if you want to talk about death, you can use a more indirect expression to

Bunun yerine, ölüm hakkında konuşmak istiyorsanız, vefat etmek için daha dolaylı bir ifade kullanabilirsiniz

pass away.

.

You might say, "Sorry I was gone from work last week.

"Geçen hafta işten ayrıldığım için üzgünüm .

My grandmother passed away and I had to travel to California for the funeral."

Büyükannem vefat etti ve cenaze için Kaliforniya'ya gitmek zorunda kaldım" diyebilirsiniz.

In this situation, you're saying pass away, much more polite to say.

Bu durumda öl diyorsun, söylemesi çok daha kibar.

If someone says this to you, how can you react to show that you care?

Biri size bunu söylerse, umursadığınızı göstermek için nasıl tepki verebilirsiniz?

You can simply say, "Oh, I'm so sorry," or, "I'm sorry for your loss."

"Ah, çok üzgünüm" veya "Kaybınız için üzgünüm" diyebilirsiniz.

You don't need to go on and on, those two common polite expressions are really enough.

Devam etmenize gerek yok, bu iki genel kibar ifade gerçekten yeterli.

You say it from your heart and you mean it.

Bunu yürekten söylüyorsun ve ciddisin.

Now you might be wondering if I can't talk about all these taboo topics, what can I talk

Şimdi tüm bu tabu konuları hakkında konuşamıyorsam, ne hakkında konuşabilirim diye merak ediyor olabilirsiniz.

about?

Well, really the possibilities are endless.

Şey, gerçekten olasılıklar sonsuzdur.

You could talk about your weekend plans, you could talk about that time you broke your

Hafta sonu planlarınızdan,

arm when you fell out of a tree as a kid, you could talk about how you wish you could

çocukken ağaçtan düştüğünüzde kolunuzu kırdığınız zamandan, New York'a tatile gitmeyi ne kadar çok istediğinizden bahsedebilirsiniz.

go to New York on a vacation, you could talk about how octopuses are pretty much the smartest

ahtapotlar neredeyse

animal in the world.

dünyadaki en zeki hayvandır.

The possibilities are endless.

İmkanlar sonsuzdur. Herhangi biriyle

If you'd like to know how to start a conversation with anyone, I made a video about this that

nasıl sohbet başlatacağınızı öğrenmek istiyorsanız , bununla ilgili bir video hazırladım,

you can check out up here.

buradan göz atabilirsiniz.

This is especially useful for starting conversations in the US, but really you can use these for

Bu, özellikle ABD'de sohbet başlatmak için kullanışlıdır , ancak bunları gerçekten kendi ana

starting conversations maybe even in your own native language as well.

dilinizde bile sohbet başlatmak için kullanabilirsiniz .

And now I have a question for you.

Ve şimdi size bir sorum var.

I'm curious, what are some taboo topics in your country?

Merak ediyorum, ülkenizde tabu olan konular neler ?

Let me know in the comments, let us know what your country is and what are some taboo topics.

Yorumlarda bana bildirin, ülkenizin ne olduğunu ve bazı tabu konuların neler olduğunu bize bildirin.

This could help other people as well if they travel to your country or if they meet people

Bu, ülkenize seyahat eden veya ülkenizden insanlarla tanışan diğer insanlara da yardımcı olabilir

who are from your country.

.

Thanks so much for learning English with me and with my baby.

Benimle ve bebeğimle İngilizce öğrendiğin için çok teşekkürler .

I'll see you again next Friday for a new lesson here on my YouTube channel.

Gelecek Cuma YouTube kanalımda yeni bir ders için tekrar görüşmek üzere .

Bye.

Hoşçakal.

Do you want to say goodbye?

Hoşçakal demek ister misin?

Oh, you got my hair.

Oh, saçımı aldın.

Say bye.

Hoşçakal de. Bir

The next step is to download my free ebook, Five Steps to Becoming a Confident English

sonraki adım, ücretsiz e-kitabım olan Kendine Güvenen Bir İngilizce Konuşmacısı Olmak İçin Beş Adım'ı indirmek

Speaker.

.

You'll learn what you need to do to speak confidently and fluently.

Kendinden emin ve akıcı bir şekilde konuşmak için ne yapman gerektiğini öğreneceksin.

Don't forget to subscribe to my YouTube channel for more free lessons.

Daha fazla ücretsiz ders için YouTube kanalıma abone olmayı unutmayın.

Thanks so much, bye.

Çok teşekkürler, hoşçakal.