10 Ways to Improve Your English Pronunciation

Hi.

MERHABA. Ben

I'm Vanessa from SpeakEnglishWithVanessa.com.

SpeakEnglishWithVanessa.com'dan Vanessa.

Are you ready to improve your pronunciation?

Telaffuzunuzu geliştirmeye hazır mısınız? Hadi

Let's do it.

yapalım.

Has someone ever asked you to repeat yourself because they couldn't understand you?

Biri seni anlamadığı için kendini tekrar etmeni istedi mi hiç ?

People have said that to me before, too.

İnsanlar bunu bana daha önce de söylediler.

And do you know what?

Ve ne biliyor musun?

It's okay if someone asks you to repeat yourself because that means that they actually care

Birisi sizden kendinizi tekrar etmenizi isterse sorun değil çünkü bu, söylediklerinizi gerçekten önemsedikleri anlamına gelir

about what you're saying.

.

They didn't just nod and smile.

Sadece başlarını sallayıp gülümsemediler.

No, they actually wanted to hear what you had to say.

Hayır, aslında söyleyeceklerini duymak istediler .

But it's also important to be able to speak as naturally as possible.

Ancak mümkün olduğunca doğal konuşabilmek de önemlidir .

This will help other people to understand you easily and you're going to be able to

Bu, diğer insanların sizi kolayca anlamasına yardımcı olacak ve siz de

understand other people easily.

diğer insanları kolayca anlayabileceksiniz. Telaffuzunuz

A whole new world will open up to you when your pronunciation improves.

geliştiğinde önünüzde yepyeni bir dünya açılacak .

Today I'd like to share with you 10 ways to improve your English pronunciation.

Bugün sizinle İngilizce telaffuzunuzu geliştirmenin 10 yolunu paylaşmak istiyorum .

Because this is a pronunciation lesson, I want you to be active.

Bu bir telaffuz dersi olduğu için aktif olmanızı istiyorum.

Please say the sample sentences out loud, exercise your speaking muscles, and really

Lütfen örnek cümleleri yüksek sesle söyleyin, konuşma kaslarınızı çalıştırın ve

use it so that you can remember them.

onları gerçekten hatırlayabilmek için kullanın.

All right.

Elbette.

Let's get started with tip number one.

Bir numaralı ipucuyla başlayalım.

Number one is shadowing.

Bir numara gölgeleme.

This is absolutely the best tip to improve your pronunciation.

Bu kesinlikle telaffuzunuzu geliştirmek için en iyi ipucu .

This means that you're repeating directly after a native English speaker.

Bu, doğrudan anadili İngilizce olan bir kişinin ardından tekrar ettiğiniz anlamına gelir.

You could repeat after every word or you could listen to a full sentence and then repeat,

Her kelimeden sonra tekrar edebilirsin ya da tam bir cümleyi dinleyip tekrarlayabilirsin,

which will help with your intonation.

bu da tonlamana yardımcı olur.

There are different ways to shadow, but this is a great tip and we're going to be practicing

Gölgelendirmenin farklı yolları var, ama bu harika bir ipucu ve

it throughout this lesson.

bu ders boyunca bunun pratiğini yapacağız.

So let's get started with the sample sentence.

Öyleyse örnek cümle ile başlayalım.

I can't believe that it's already May.

Şimdiden Mayıs olduğuna inanamıyorum.

I can't believe that it's already May.

Şimdiden Mayıs olduğuna inanamıyorum.

How can you imitate this sentence?

Bu cümleyi nasıl taklit edebilirsiniz?

Well, first, at the beginning, I can't.

Öncelikle, başlangıçta yapamam.

Do you notice that the T here is stopped?

Buradaki T'nin durduğunu fark ettiniz mi?

This is called a stopped T, which means that your tongue is going to be at the top of your

Buna durmuş T denir, yani diliniz ağzınızın üst kısmında

mouth making that T shape, but you're not going to let a puff of air through.

T şeklini oluşturacak, ancak bir hava üflemesine izin vermeyeceksiniz.

I can't.

Yapamam.

I can't.

Yapamam.

And then we have a great word, believe.

Ve sonra harika bir sözümüz var, inan.

Believe that.

Buna inan.

This word has an A, but what does it sound like?

Bu kelimenin bir A'sı var, ama kulağa nasıl geliyor ?

That.

O.

That.

O.

It kind of sounds like an E sound.

Bir tür E sesi gibi geliyor.

Eh, eh.

Eh, ha.

That.

O.

And that T is going to be stopped just like in our first word, can't.

Ve bu T tıpkı ilk kelimemizde olduğu gibi durdurulacak, olamaz.

Can't.

Yapamamak.

I can't believe that it's already May.

Şimdiden Mayıs olduğuna inanamıyorum.

Try to say that sentence with me.

Bu cümleyi benimle birlikte söylemeye çalış.

I can't believe that it's already May.

Şimdiden Mayıs olduğuna inanamıyorum.

I can't believe that it's already May.

Şimdiden Mayıs olduğuna inanamıyorum.

Great pronunciation practice.

Harika telaffuz pratiği.

We're going to be talking about a lot of these tips throughout today's lesson, so let's go

Bugünün dersi boyunca bu ipuçlarının çoğundan bahsedeceğiz, o yüzden

on to number two.

ikinci numaraya geçelim.

Number two, practice phrases or full sentences.

İki numara, alıştırma cümleleri veya tam cümleler.

We just talked about two contractions, can't and it's.

Az önce iki kasılmadan bahsettik, can't ve it's.

But if you had just separated those from the sentence and just practiced can't, it's, well,

Ama bunları cümleden yeni ayırmış ve sadece yapamam'ı uygulamış olsaydınız, bu o

it's not going to be as natural because you hardly ever say just those words by themselves.

kadar doğal olmayacaktır çünkü bu kelimeleri kendi başlarına neredeyse hiç söylemezsiniz.

Instead, when put them in a full phrase or in a full sentence, it's going to help you

Bunun yerine, bunları tam bir ifadeye veya tam bir cümleye koyduğunuzda,

link things together naturally.

şeyleri doğal bir şekilde birbirine bağlamanıza yardımcı olacaktır.

Whenever I give feedback to my students in the Fearless Fluency Club and they send me

Ne zaman Fearless Fluency Club'da öğrencilerime geri bildirimde bulunsam ve onlar bana

a pronunciation clip and I give them some feedback back, I always include a full challenge

bir telaffuz klibi gönderseler ve ben de onlara biraz geri bildirim versem, her zaman tam bir meydan okuma

sentence.

cümlesi eklerim.

This is going to help them with individual sounds.

Bu onlara bireysel seslerde yardımcı olacaktır .

But also, the linking between all of those sounds, it's just more realistic.

Ama aynı zamanda, tüm bu sesler arasındaki bağlantı , sadece daha gerçekçi.

So let's practice it.

Öyleyse pratik yapalım.

It's probably going to rain today.

Muhtemelen bugün yağmur yağacak.

It's probably going to rain today.

Muhtemelen bugün yağmur yağacak.

What about this word probably?

Muhtemelen bu kelime ne olacak?

Well, in fast English, we're going to cut out that middle sound and just have two syllables.

Hızlı İngilizcede ortadaki sesi çıkaracağız ve sadece iki heceye sahip olacağız.

It's prob-ly.

Muhtemelen öyledir.

Sometimes when native speakers are speaking slower they'll add that middle syllable, probably.

Bazen anadili İngilizce olan kişiler daha yavaş konuşurken muhtemelen o orta heceyi eklerler.

There's two accurate ways to say this.

Bunu söylemenin iki doğru yolu var.

But when we're speaking quickly, cut it out.

Ama hızlı konuşurken kes şunu.

So try to say it with me.

O yüzden benimle birlikte söylemeye çalış.

It's prob-ly.

Muhtemelen öyledir.

It's prob-ly.

Muhtemelen öyledir.

Then the next two words, going to, link together to create a wonderful natural reduction gonna.

Sonra sonraki iki kelime olacak, harika bir doğal indirgeme oluşturmak için birbirine bağlanacak.

It's probably gonna.

Muhtemelen olacak.

It's probably gonna.

Muhtemelen olacak. to

The word to changes to uh.

kelimesi uh olarak değişir.

Just uh.

Sadece ah.

It's probably gonna rain today.

Muhtemelen bugün yağmur yağacak.

It's probably gonna rain today.

Muhtemelen bugün yağmur yağacak.

What's happening here with the word today?

Bugün burada kelimeye ne oluyor?

Do you hear an ooh sound when I say it?

Söylediğimde bir ooh sesi duyuyor musun?

Today.

Bugün.

Today.

Bugün.

Nope.

Hayır.

It's just the T sound before day.

Sadece günden önceki T sesi.

So you're going to say this word quickly.

Yani bu kelimeyi hızlı bir şekilde söyleyeceksin.

T’day.

Bugün.

T’day.

Bugün.

Let's put that full sentence together.

Tam cümleyi bir araya getirelim.

It's prob-ly gonna rain t’day.

Muhtemelen bugün yağmur yağacak.

It's prob-ly gonna rain t’day.

Muhtemelen bugün yağmur yağacak.

It's prob-ly gonna rain t’day.

Muhtemelen bugün yağmur yağacak. Bu cümleden

If you had taken just the word probably or probably out of this sentence and practiced

muhtemelen veya muhtemelen kelimesini alıp pratik yaptıysanız

it, it's okay, but it's much better to practice a full phrase or a full sentence like you

, sorun değil, ancak az önce yaptığınız gibi tam bir cümleyi veya tam bir cümleyi pratik yapmak çok daha iyidir

just did.

.

Okay.

Tamam aşkım.

Let's go on to tip number three.

Üç numaralı ipucuna geçelim.

Number three, practice intonation and word stress.

Üç numara, tonlama ve kelime vurgusu alıştırması yapın.

If your individual sounds like T-H, or R, or your vowels are accurate but you're stressing

Sesleriniz T-H veya R gibiyse veya sesli harfleriniz doğruysa ancak bir

the wrong words or the wrong syllables in a sentence, it can be really tough for native

cümlede yanlış kelimeleri veya yanlış heceleri vurguluyorsanız , anadili İngilizce

speakers to understand you so make sure that you have the same rhythm and the same flow

olanların sizi anlaması gerçekten zor olabilir, bu yüzden aynı sese sahip olduğunuzdan emin olun. anadili İngilizce olanların yaptığı ritim ve aynı akış

that native speakers do.

.

Let's practice that in a sentence.

Bunu bir cümle içinde uygulayalım.

Let's say that you just took a test and your friend said, "Wow!

Diyelim ki az önce bir sınava girdiniz ve arkadaşınız "Vay canına!

That was so easy."

Bu çok kolaydı" dedi.

You might say, "I thought it was a hard test."

"Zor bir sınav olduğunu düşünmüştüm" diyebilirsiniz.

I thought it was a hard test.

Zor bir sınav olduğunu düşündüm.

Which words am I emphasizing here?

Burada hangi kelimeleri vurguluyorum?

I thought it was a hard test.

Zor bir sınav olduğunu düşündüm.

I'm emphasizing I and hard test.

Ben ve zor testi vurguluyorum.

Why did I emphasize I in this sentence?

Bu cümlede neden ben vurgusu yaptım?

Well, you're wanting to kind of make a comparison between your ideas and your friend's ideas.

Pekala, kendi fikirlerinle arkadaşının fikirleri arasında bir çeşit karşılaştırma yapmak istiyorsun .

Your friend said, "That was an easy test," so you're comparing, well, I, on the other

Arkadaşın "Kolay bir testti" dedi, yani karşılaştırıyorsun, diğer

hand, your opinion, but on my opinion, in my opinion, I thought it was a hard test.

yandan ben senin fikrini, ama bence, bence, bence zor bir sınavdı.

The word hard and test are also going to be emphasized, and the mental part is just linked

Sert ve test kelimesi de vurgulanacak ve zihinsel kısım sadece

together.

birbirine bağlandı. Hadi

Let's practice.

pratik yapalım.

I thought it was a hard test.

Zor bir sınav olduğunu düşündüm.

I thought it was a hard test.

Zor bir sınav olduğunu düşündüm.

I thought it was a hard test.

Zor bir sınav olduğunu düşündüm.

Do you see how word emphasis here will help you to be able to speak naturally and also

Buradaki kelime vurgusunun doğal bir şekilde konuşmanıza ve

other people to understand you?

diğer insanların sizi anlamasına nasıl yardımcı olacağını görüyor musunuz?

I hope so.

Umarım.

To practice more word stress and sentence intonation, I recommend checking out this

Daha fazla kelime vurgusu ve cümle tonlaması alıştırması yapmak için ,

lesson I made up here called Accent Reduction Class where we're going to talk about that

burada oluşturduğum Vurgu Azaltma Sınıfı adlı bu derse göz atmanızı tavsiye ederim, burada bunun hakkında

a little bit more in detail.

biraz daha ayrıntılı konuşacağız.

All right.

Elbette.

Let's go to tip number four.

Dördüncü ipucuna geçelim.

Tip number four is learn which key sounds are the most difficult for you.

Dördüncü ipucu, hangi tuş seslerinin sizin için en zor olduğunu öğrenin.

This is going to depend on your native language.

Bu, ana dilinize bağlı olacaktır.

Difficult sounds for Arabic speakers are going to be different than difficult sounds for

Arapça konuşanlar için zor sesler, Fransızca konuşanlar için zor olan seslerden farklı olacaktır

French speakers.

.

I've heard a lot of Vietnamese students cut off the end of words or Spanish speakers cut

Pek çok Vietnamlı öğrencinin kelimelerin sonunu kestiğini veya İspanyolca konuşanların

off a P sound and add a B instead.

P sesini kesip yerine B eklediğini duydum.

So this is my recommendation.

Yani bu benim tavsiyem.

You can just search on YouTube pronunciation tips for Hindi speakers, pronunciation tips

YouTube'da Hintçe konuşanlar için telaffuz ipuçlarını ve

for Spanish speakers.

İspanyolca konuşanlar için telaffuz ipuçlarını arayabilirsiniz.

Add your native language there and there's probably going to be a video on YouTube specifically

Oraya kendi ana dilinizi ekleyin ve muhtemelen YouTube'da özellikle

for speakers of your native language and they'll focus on the sounds that are difficult because

ana dilinizi konuşanlar için bir video olacak ve dil altyapınız nedeniyle zor olan seslere odaklanacaklar

of your language background, and that's going to be different for everyone depending on

ve bu herkes için farklı olacak.

what your native language is.

ana diliniz.

There's obviously some sounds that are tough for everyone, like THs or Rs, but it's great

Elbette, TH'ler veya R'ler gibi herkes için zor olan bazı sesler var, ancak

to know which key sounds are really difficult for you.

hangi anahtar seslerin sizin için gerçekten zor olduğunu bilmek harika .

Tip number five, learn specifics for linking and reduction.

Beşinci ipucu, bağlama ve azaltmanın özelliklerini öğrenin.

Some English teachers might disagree with me, but I feel like when you have some basic

Bazı İngilizce öğretmenleri benimle aynı fikirde olmayabilir , ancak telaffuz araç kutunuzda bazı temel araçlara sahip olduğunuzda

tools in your pronunciation toolbox you'll be able to use them more effectively.

bunları daha etkili bir şekilde kullanabileceğinizi düşünüyorum.

The important thing is this, don't overwhelm yourself with pronunciation rules because

Önemli olan şu ki, kendini telaffuz kurallarıyla boğma çünkü

it's going to probably stop you from speaking.

muhtemelen konuşmanı engelleyecektir.

It's going to lower your confidence.

Güvenini azaltacak.

But if you know some basic ideas about English linking, English reductions, it's going to

Ancak İngilizce bağlama, İngilizce kısaltmalar hakkında bazı temel fikirleri biliyorsanız ,

help you to be able to speak more naturally.

daha doğal bir şekilde konuşabilmenize yardımcı olacaktır.

So let's practice with a little sample sentence.

O halde küçük bir örnek cümle ile pratik yapalım.

I used to go to work every day.

Her gün işe giderdim.

I used to go to work every day.

Her gün işe giderdim.

At the beginning of the sentence, we have a great common reduction with the words use

Cümlenin başında use to kelimeleri ile büyük bir ortak indirgememiz var

to.

. ben

I use to.

kullanırım

The word to is just changing to ... I used to.

Kelimesi sadece değişiyor ... Ben eskiden.

I used to.

Ederdim.

And then the next two words go to.

Ve sonra sonraki iki kelime gider.

Go to.

git

What's that sound do you hear in there?

Orada duyduğun ses de ne?

Is it to?

için mi?

No.

Hayır.

The word to is changing to da.

Kelimesi da olarak değişiyor.

Da.

Da. Git baba Git baba

Go da.

Go da.

I usta go da.

Gitme ustasıyım.

There are plenty of ways to reduce the word to in English.

Kelimeyi İngilizce'ye indirgemenin birçok yolu vardır .

You saw two of them right here.

İki tanesini burada gördün.

But in this situation, especially with the word go, the next word to changes to duh.

Ancak bu durumda, özellikle git kelimesiyle birlikte, bir sonraki kelime duh olarak değişir.

I usta go da.

Gitme ustasıyım.

I usta go da work every day.

Her gün işe gitmekte ustayım. Bu kelimenin

What's a sound that's cut off in the middle of that word?

ortasında kesilen ses nedir ?

Ev’ry.

Ev'ry.

Ev’ry.

Ev'ry.

There's just two parts every.

Her birinde sadece iki bölüm var.

That middle vowel is cut out.

Orta sesli harf kesilir.

Usually in fast conversation we don't say every with that er sound really clear.

Genellikle hızlı bir konuşmada her şeyi gerçekten net bir sesle söylemeyiz.

Instead, every.

Bunun yerine, her.

Every, every, every.

Her, her, her.

So let's put that whole sentence together and try to say it with me.

Öyleyse tüm cümleyi bir araya getirelim ve benimle birlikte söylemeye çalışalım.

I used to go to work every day.

Her gün işe giderdim.

I used to go to work every day.

Her gün işe giderdim.

I used to go to work every day.

Her gün işe giderdim. Öğrenebileceğin

There are plenty of specific pronunciation tools that you can learn, so make sure to

pek çok özel telaffuz aracı var, bu yüzden

check out my pronunciation playlist up here with all of my pronunciation lessons so that

you can add some tools to your toolbox.

araç kutunuza bazı araçlar ekleyebilmeniz için tüm telaffuz derslerimi içeren telaffuz oynatma listeme göz atmayı unutmayın.

All right.

Elbette. Bir

Let's go to the next tip.

sonraki ipucuna geçelim.

Number six, practice challenge words.

Altı numara, meydan okuma kelimeleri üzerinde çalış.

What are challenge words?

meydan okuma sözcükleri nelerdir?

Challenge words are words that usually make you trip up.

Meydan okuma sözcükleri genellikle sizi tökezleyen sözcüklerdir.

That word trip up means they make you hesitate often.

Bu trip up kelimesi, sizi sık sık tereddüt ettirdikleri anlamına gelir .

And some of those words might be probably, or probably, like we talked about, thorough,

Ve bu kelimelerden bazıları muhtemelen veya muhtemelen, konuştuğumuz gibi, eksiksiz,

world comfortable.

dünya çapında rahat olabilir.

These are common words that make English speakers trip up.

Bunlar, İngilizce konuşanların tökezlemesine neden olan yaygın sözcüklerdir . Bu

So I recommend checking out this video I made up here called How to Pronounce 106 Difficult

yüzden, burada oluşturduğum 106 Zor İngilizce Kelime Nasıl Telaffuz Edilir adlı videoyu izlemenizi tavsiye ederim

English Words just to get started to practice some of those commonly difficult words.

.

But, let's practice this sentence together right now.

Ama şimdi bu cümleyi birlikte çalışalım .

The girl went through her work.

Kız işine gitti.

The girl went through her work.

Kız işine gitti.

The words girl, through, and work often trip up English learners so let's try to break

Girl, through ve work kelimeleri genellikle İngilizce öğrenenleri tökezletir, bu yüzden

them down quickly.

onları hızlı bir şekilde çözmeye çalışalım.

The girl.

kız

There's two parts to this word, ... and ... The girl.

Bu kelimenin iki kısmı var, ... ve ... kız.

Girl.

Kız.

The girl went through.

Kız geçti.

Make sure you have a nice T-H.

Güzel bir T-H'ye sahip olduğunuzdan emin olun.

Your tongue is between your teeth and there's a stream of air coming out.

Dilin dişlerinin arasında ve dışarı çıkan bir hava akımı var.

Through.

Başından sonuna kadar.

I think it's tricky because there's an R directly after TH, but that's okay.

Bence bu zor çünkü TH'den hemen sonra bir R var , ama sorun değil.

We can practice it together.

Birlikte uygulayabiliriz.

The sound of this word is exactly the same as she threw a ball.

Bu kelimenin sesi, bir top fırlatmasıyla tamamen aynı.

This is through with a different spelling and a different meaning, but the same pronunciation.

Bu, farklı bir yazım ve farklı bir anlamla, ancak aynı telaffuzla gerçekleşir.

The girl went through her work.

Kız işine gitti.

Work.

İş.

Work.

İş.

There's an O in this word, but instead it sounds like W-E-R-K.

Bu kelimede bir O var ama onun yerine W-E-R-K gibi geliyor.

Work work.

Çalış çalış.

Make sure that that R is strong.

R'nin güçlü olduğundan emin olun.

Work.

İş.

Work.

İş.

Let's put all of this together.

Bunların hepsini bir araya getirelim.

The girl went through her work.

Kız işine gitti.

The girl went through her work.

Kız işine gitti.

The girl went through her work.

Kız işine gitti.

Whew.

Vay.

That's a good challenge sentence.

Bu iyi bir meydan okuma cümlesi.

All right.

Elbette. Bir

Let's go onto the next tip.

sonraki ipucuna geçelim.

Number seven, practice tongue twisters.

Yedi numara, tekerleme alıştırması yapın.

What are tongue twisters?

Tekerlemeler nedir?

Well, they're a challenging kind of crazy sentence that uses some commonly difficult

Pekala, bunlar genellikle zor olan bazı sesleri kullanan, meydan okuyan türden çılgınca bir cümle

sounds.

.

If you know which sounds are the most difficult for you, like we talked about in tip number

Dördüncü ipucunda bahsettiğimiz gibi hangi seslerin sizin için en zor olduğunu biliyorsanız,

four, you can practice some tongue twisters that focus on those sounds.

bu seslere odaklanan tekerlemeler yapabilirsiniz.

A few years ago, I made a video that included some tongue twisters with common sounds that

Birkaç yıl önce,

are tough for English learners, like TH, R, L, T, and some vowels.

TH, R, L, T ve bazı sesli harfler gibi İngilizce öğrenenler için zor olan yaygın sesleri içeren tekerlemeler içeren bir video hazırladım.

If you'd like to check out that full tongue twister video, you can check it out up here,

Tekerleme videosunu izlemek isterseniz , buradan izleyebilirsiniz,

but let's practice one right now.

ama şimdi bir alıştırma yapalım.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

So here we have the difference between TH and an F sound.

Yani burada TH ve F sesi arasındaki farka sahibiz.

Let's practice the TH first.

Önce TH'yi çalışalım.

He threw.

O attı.

Just like we talked about, the girl went through her work.

Tıpkı konuştuğumuz gibi, kız işini halletti.

Same word, same pronunciation.

Aynı kelime, aynı telaffuz.

Well, not the same word, but the same pronunciation.

Aynı kelime değil ama aynı telaffuz.

He threw.

O attı.

Your tongue is between your teeth and there's a nice stream of air.

Dilin dişlerinin arasında ve güzel bir hava akımı var.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

So let's just focus on those TH sounds here.

O halde burada sadece TH seslerine odaklanalım.

He threw three throws.

Üç atış yaptı.

Then, if we add in the word free, look what's happening with my teeth.

Sonra bedava kelimesini eklersek, bak dişlerime ne oluyor.

Free.

Özgür.

Free.

Özgür.

My top teeth are coming onto my bottom lip and there's some stream of air coming through.

Üst dişlerim alt dudağıma geliyor ve bir miktar hava akımı geliyor.

Free.

Özgür.

Free.

Özgür.

Let's practice this full sentence all together.

Gelin bu tam cümleyi hep birlikte çalışalım.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

So when you say that F sound, make sure that your tongue is not visible and just your teeth

Bu yüzden F sesini söylerken dilinizin görünmemesine ve sadece dişlerinizin

are on your bottom lip.

alt dudağınızda olmasına dikkat edin.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

Whew.

Vay.

It's a good challenge.

Bu iyi bir meydan okuma.

All right.

Elbette. Bir

Let's go on to the next tip.

sonraki ipucuna geçelim.

Tip number eight is to study IPA: IPA is the International Phonetic Alphabet.

Sekiz numaralı ipucu, IPA'yı incelemektir: IPA, Uluslararası Fonetik Alfabedir.

Some students find the IPA, the International Phonetic Alphabet, extremely helpful and some

Bazı öğrenciler Uluslararası Fonetik Alfabe olan IPA'yı son derece yararlı buluyor ve bazı

students just don't like to use it at all.

öğrenciler onu kullanmaktan hiç hoşlanmıyor.

But like I mentioned, it could be just one more tool in your pronunciation toolbox.

Ama bahsettiğim gibi, telaffuz araç kutunuzdaki bir araç daha olabilir.

So if this is something that you find useful, go ahead and use it.

Yani bu, yararlı bulduğunuz bir şeyse, devam edin ve kullanın.

Personally, I haven't used this in my pronunciation lessons here on my YouTube channel.

Şahsen, bunu YouTube kanalımdaki telaffuz derslerimde kullanmadım.

That's just my personal preference.

Bu sadece benim kişisel tercihim.

But every day is a good day for new beginnings, so let's practice it a little bit right now.

Ama her gün yeni başlangıçlar için güzel bir gün, o yüzden şimdi biraz pratik yapalım.

This Thursday her father will throw those teeth.

Bu perşembe babası o dişleri atacak.

Kind of a crazy sentence.

Biraz çılgınca bir cümle.

But you can see from this sentence that there are two different ways to pronounce TH.

Ancak bu cümleden TH'yi telaffuz etmenin iki farklı yolu olduğunu görebilirsiniz.

This Thursday her father will throw those teeth.

Bu perşembe babası o dişleri atacak.

There is a voiced way to say the T-H and an unvoiced way.

T-H'yi söylemenin sesli bir yolu ve sessiz bir yolu var.

This, father, those is the voiced way to say T-H.

Bu, baba, bunlar T-H demenin sesli yolu.

Listen to when I say those words.

Bu sözleri söylediğimde dinle.

This, father, those.

Bu, baba, onlar.

My voice is being used.

Sesim kullanılıyor.

But what about when I say the unvoiced words?

Peki ya sessiz kelimeleri söylediğimde?

Thursday, throw, teeth.

Perşembe, at, dişler.

Instead, this TH is just a stream of air coming out.

Bunun yerine, bu TH sadece dışarı çıkan bir hava akışıdır .

It's not voice.

Ses değil.

All you hear is some air.

Tüm duyduğun biraz hava.

And you can see that these are represented by two different symbols in the IPA.

Ve bunların IPA'da iki farklı sembolle temsil edildiğini görebilirsiniz.

So if you want to read those sentences and then see the IPA that goes with them, you

Dolayısıyla, bu cümleleri okumak ve ardından onlarla birlikte gelen IPA'yı görmek isterseniz,

can realize, "Oh, okay, so the word this and teeth both have a TH but they're pronounced

"Oh, tamam, yani bu kelimede ve dişlerde TH var ama

in different ways."

farklı şekillerde telaffuz ediliyorlar" diyebilirsiniz.

In my opinion, IPA can be useful if you often look up words in the dictionary because after

Kanımca, sözlükte sık sık sözcüklere bakarsanız IPA yararlı olabilir çünkü

the word, you're going to see the dictionary definition but also how to pronounce the word

sözcükten sonra sözlük tanımını ve ayrıca IPA sembollerini kullanarak sözcüğün nasıl telaffuz edildiğini göreceksiniz

using IPA symbols.

.

So if you often use a dictionary to help you with pronunciation, then IPA could be useful

Bu nedenle, telaffuz konusunda size yardımcı olması için sık sık bir sözlük kullanıyorsanız , IPA

for you.

sizin için yararlı olabilir.

Like I said, it's not for everyone, but it could be a useful tool.

Dediğim gibi, herkes için değil ama yararlı bir araç olabilir.

All right.

Elbette. Bir

Let's go to the next tip.

sonraki ipucuna geçelim.

Number nine, test yourself with voice texting.

Dokuz numara, sesli mesajlaşma ile kendinizi test edin.

This can be a little bit fun.

Bu biraz eğlenceli olabilir.

If you have Siri on your phone or even if you don't, you can just try to write a text

Telefonunuzda Siri varsa veya yoksa bile,

message using the voice option.

ses seçeneğini kullanarak kısa mesaj yazmayı deneyebilirsiniz.

Try to say something into your phone and see if it can accurately understand what you said.

Telefonunuza bir şeyler söylemeye çalışın ve söylediklerinizi doğru bir şekilde anlayıp anlayamadığına bakın.

If not, then maybe there's some sounds that you need to improve.

Değilse, geliştirmeniz gereken bazı sesler olabilir .

But, this is a fun way to test yourself using technology.

Ancak bu, teknolojiyi kullanarak kendinizi test etmenin eğlenceli bir yoludur .

My final tip, number 10, is to record yourself and then compare it to a native speaker.

10 numaralı son ipucum, kendinizi kaydetmeniz ve ardından anadili İngilizce olan biriyle karşılaştırmanızdır.

I know that no one likes to hear their voice recorded.

Kimsenin sesinin kaydedildiğini duymaktan hoşlanmadığını biliyorum .

It's just weird.

Bu sadece garip.

But it's time to get out of your comfort zone and try something new.

Ancak konfor alanınızdan çıkıp yeni bir şey denemenin zamanı geldi.

When you listen to your own voice and then you immediately hear a native speaker say

Kendi sesinizi dinlediğinizde ve hemen anadili İngilizce olan birinin

the exact same thing, it's a good way to understand how your speaking is different.

aynı şeyi söylediğini duyduğunuzda, bu sizin konuşmanızın ne kadar farklı olduğunu anlamanın iyi bir yoludur.

You can almost become your own teacher because you can realize, "Oh, I said this word like

Neredeyse kendi kendinizin öğretmeni olabilirsiniz çünkü "Ah, ben bu kelimeyi şöyle söyledim

this, but she said it like that," and you can know that that word is specifically difficult

ama o böyle söyledi" diyebilir ve bu kelimenin özellikle sizin için zor olduğunu bilebilirsiniz

for you.

.

Are you ready to try this right now?

Bunu şimdi denemeye hazır mısın?

Get out of your comfort zone.

Konfor alanından çık.

You can do it.

Bunu yapabilirsin. Bugünkü derste kullandığımız

I'm going to read some of the sample sentences that we used during today's lesson.

örnek cümlelerden bazılarını okuyacağım .

I'm going to read it one time, and then I want you to shadow and say it yourself.

Bir kez okuyacağım ve sonra gölgelemenizi ve kendiniz söylemenizi istiyorum.

I'm going to pause.

Ara vereceğim.

I want you to say it.

söylemeni istiyorum.

And then I'm going to say the sentence again so that you can compare it to how I spoke.

Sonra cümleyi tekrar söyleyeceğim ki benim konuşma şeklimle karşılaştırabilesin. Bir

To go to the next level, you can record this whole practice.

sonraki seviyeye geçmek için tüm bu alıştırmayı kaydedebilirsiniz.

Record my sentence, and then your practice, and then my sentence again.

Benim cümlemi kaydedin, sonra sizin uygulamanızı ve sonra tekrar benim cümlemi.

That way you can see how it's different or maybe how it's similar.

Bu şekilde nasıl farklı olduğunu veya belki de nasıl benzer olduğunu görebilirsiniz.

Are you ready?

Hazır mısın? Hadi

Let's go.

gidelim.

I can't believe that it's already May.

Şimdiden Mayıs olduğuna inanamıyorum.

I can't believe that it's already May.

Şimdiden Mayıs olduğuna inanamıyorum.

It's probably going to rain today.

Muhtemelen bugün yağmur yağacak.

It's probably going to rain today.

Muhtemelen bugün yağmur yağacak.

I thought it was a hard test.

Zor bir sınav olduğunu düşündüm.

I thought it was a hard test.

Zor bir sınav olduğunu düşündüm.

I used to go to work every day.

Her gün işe giderdim.

I used to go to work every day.

Her gün işe giderdim.

The girl went through her work.

Kız işine gitti.

The girl went through her work.

Kız işine gitti.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

He threw three free throws.

Üç serbest atış attı.

This Thursday her father will throw those teeth.

Bu perşembe babası o dişleri atacak.

This Thursday her father will throw those teeth.

Bu perşembe babası o dişleri atacak.

How did you do?

Nasıl yaptın?

Feel free to use any of the videos on my channel to shadow, record yourself, and compare it.

Gölgelendirmek, kendinizi kaydetmek ve karşılaştırmak için kanalımdaki videolardan herhangi birini kullanmaktan çekinmeyin.

It's a great way to improve your pronunciation.

Telaffuzunuzu geliştirmenin harika bir yolu.

And now I have a question for you.

Ve şimdi size bir sorum var.

Which sounds are the most difficult in English?

İngilizce'de en zor sesler hangileri?

Let me know what you think.

Ne düşündüğü söyle.

I'm interested to see what you have to say.

Ne söyleyeceğini görmekle ilgileniyorum.

And I'll see you again next Friday for a new lesson here on my YouTube channel.

Gelecek Cuma YouTube kanalımda yeni bir ders için tekrar görüşmek üzere .

Bye.

Hoşçakal. Bir

The next step is to download my free e-book, 5 Steps to Becoming a Confident English Speaker.

sonraki adım, ücretsiz e-kitabım olan Kendine Güvenen Bir İngilizce Konuşmacısı Olmak İçin 5 Adım'ı indirmek.

You'll learn what you need to do to speak confidently and fluently.

Kendinden emin ve akıcı bir şekilde konuşmak için ne yapman gerektiğini öğreneceksin.

Don't forget to subscribe to my YouTube channel for more free lessons.

Daha fazla ücretsiz ders için YouTube kanalıma abone olmayı unutmayın.

Thanks so much.

Çok teşekkürler.

Bye.

Hoşçakal.