5 Expression You Have to Know Related to Music

Aww yeah what’s up guys?

Aaa evet arkadaşlar naber

Welcome to another episode of RealLife TV, I’m chad and in this episode I’m going

RealLife TV'nin başka bir bölümüne hoş geldiniz, ben chad ve bu bölümde

to teach you 5 expressions you have to know related

size müzikle ilgili bilmeniz gereken 5 ifadeyi öğreteceğim

to music.

.

Ok, so the English language is filled with idiomatic expressions and today I just wanted

Tamam, İngilizce deyimsel ifadelerle dolu ve bugün size

to quickly teach you guys 5 awesome expressions all related to music.

hepsi müzikle ilgili 5 harika ifadeyi hızlıca öğretmek istiyorum .

So the first one is music to your ears, or music to my ears.

Yani ilki, kulağınıza müzik ya da kulağıma müzik.

If something is music to my ears that means its good news, something that I was waiting

Bir şey benim için müzikse, bu onun iyi haber olduğu, beklediğim bir şey olduğu

for, something that I’m really excited to hear.

, duymaktan gerçekten heyecanlandığım bir şey olduğu anlamına gelir .

Like maybe when I heard that my football team won the championship it was like music to

Belki de futbol takımımın şampiyonluğu kazandığını duyduğumda kulağıma müzik gibi geldi

my ears.

.

Ok, the second expression is to play something by ear.

Tamam, ikinci ifade bir şeyi kulaktan kulağa çalmak.

In relation to an instrument if you can play a song by ear that means you don’t have

Bir enstrümanla ilgili olarak, bir şarkıyı kulaktan çalabiliyorsanız, bu, müziği okumak zorunda olmadığınız anlamına gelir,

to read the music you can just listen to the song and play it by ear.

sadece şarkıyı dinleyebilir ve kulaktan çalabilirsiniz.

But in a normal conversation, if I was to talk to my friend and use this expression

Ama normal bir sohbette arkadaşımla konuşacak olsam ve bu ifadeyi kullansam

it would be for example, if I wanted to go out on the weekend and I asked my friend,

mesela hafta sonu dışarı çıkmak istesem ve arkadaşıma "

“hey where do you want to go,” he could respond, “oh let’s just play it by ear,”

hey nereye gitmek istersin" diye sorsam o da olur. "ah, sadece kulaktan kulağa oynayalım" diye yanıt verebilir,

which means we will wait to see what happens depending on the circumstance what we’re

bu da, yapacağımız şeyin değişebileceği duruma bağlı olarak ne olacağını görmek için bekleyeceğimiz anlamına gelir

going to do might change.

.

So we just going to play it by ear, see what happens and then we’ll decide what we are

Bu yüzden sadece kulaktan kulağa oynayacağız, ne olacağını göreceğiz ve sonra ne

going to do or where we are going to go.

yapacağımıza veya nereye gideceğimize karar vereceğiz.

Experssion number 3 is to ring a bell.

3 numaralı deney zili çalmaktır.

You probably know this from a door bell, ding dong, to ring a door bell.

Muhtemelen bunu kapı zilinden, ding dong'dan kapı zilinin çalmasına kadar biliyorsunuzdur.

But when I say something rings a bell it means that it reminds you of something or you have

Ama bir şey söylediğimde, bu size bir şeyi hatırlattığı anlamına gelir veya

heard that before you just can’t really remember exactly where, or maybe if you where

bunu daha önce tam olarak nerede olduğunu gerçekten hatırlayamazsınız veya belki

talking about a person like, “hey have you heard of ben harper?”

bir insan hakkında nerede konuşurken "hey, ben'i duydunuz mu?" Harper?”

You might be, “hmm his name rings a bell,” which means you are familiar with the name

“Hmm, adı kulağa hoş geliyor” diyebilirsiniz, bu da isme aşina olduğunuz

but you’re not sure how or where you have heard that name.

ancak bu ismi nasıl ve nerede duyduğunuzdan emin olmadığınız anlamına gelir .

Expression number 4 is to face the music.

4 numaralı ifade, müzikle yüzleşmektir.

To face the music means you have to confront a difficult situation, maybe you have to confess

Müzikle yüzleşmek, zor bir durumla yüzleşmeniz, belki

something or maybe you have to tell someone some bad news.

bir şey itiraf etmeniz veya birine kötü bir haber vermeniz gerektiği anlamına gelir.

But when you use the expression to face the music it just means you are confronting that

Ancak ifadeyi müzikle yüzleşmek için kullandığınızda, bu sadece o durumla yüzleştiğiniz anlamına gelir

situation.

.

And expression number 5 is to blow your own horn or to blow your own trumpet.

Ve 5 numaralı ifade, kendi borunuzu üflemek veya kendi trompetinizi üflemektir.

Now this expression means to say good things about yourself, if you say that guy is blowing

Şimdi bu tabir kendin hakkında güzel şeyler söylemek demektir , o adam

his own horn it means he is bragging about himself.

kendi borusunu üflüyor dersen kendiyle övünüyor demektir .

To brag is to talk about your achievements an your accomplishments, so if someone is

Övünmek, başarılarınız ve başarılarınız hakkında konuşmaktır, bu nedenle, eğer biri

blowing their own horn they are probably talking themselves up and saying really good things

kendi borusunu çalıyorsa,

about themselves, probably to impress you or people around them something like that.

muhtemelen sizi veya çevrelerindeki insanları böyle bir şekilde etkilemek için kendileriyle ilgili gerçekten iyi şeyler söylüyordur.

And a common way you are probably going to hear this in a conversation is when someone

Ve muhtemelen bunu bir konuşmada duyacağınız yaygın bir yol, birinin

wants to say something about themselves, but they want to make it clear that they are not

kendisi hakkında bir şeyler söylemek istemesi, ancak övünmeye çalışmadığını açıkça belirtmek istemesidir

trying to brag.

.

So they might say, “hey man I don’t mean to blow my own horn but I got a promotion

Bu yüzden, "hey adamım, kendi borumu çalmak istemem ama

at work last week.”

geçen hafta işte terfi aldım" diyebilirler.

So it’s when they are talking about themselves in a positive way and they don’t want to

Kendileri hakkında olumlu bir şekilde konuştukları ve

sound like they are bragging.

övünüyormuş gibi görünmek istemedikleri zamandır.

Alright guys that concludes todays episode of RealLife TV I hope you enjoyed it.

Pekala millet, RealLife TV'nin bugünkü bölümünü bitiriyoruz umarım beğenmişsinizdir.

Don’t forget you can subscribe to our YouTube channel just by clicking that icon up there.

Unutmayın, sadece yukarıdaki simgeye tıklayarak YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

And also check our website which is reallifeglobal.com and there you going to find all of our articles

Ayrıca reallifeglobal.com olan web sitemizi de kontrol edin ve orada tüm makalelerimizi

video our podcast, RealLife radio, and there you can also contact us send us and email,

video podcast'imizi, RealLife radyomuzu bulacaksınız ve orada da bizimle iletişime geçebilir, bize gönderebilir ve e-posta gönderebilirsiniz,

if you liked this video please share it with your friends, and if you have any suggestion

bu videoyu beğendiyseniz lütfen arkadaşlarınızla paylaşın , ve gelecekteki videolar için herhangi bir öneriniz varsa, onları

for future videos I‘d really love to hear them so please write a comment below or send

gerçekten duymayı çok isterim, bu yüzden lütfen aşağıya bir yorum yazın veya

me an email at chad at RealLifeGlobal.com Thanks a lot see you guys next time on RealLife

RealLifeGlobal.com adresinden bana bir e-posta gönderin. Bir dahaki sefere RealLife TV'de görüşmek üzere çok teşekkürler

TV.

.