Can't Express COMPLEX IDEAS in English? Learn the 5 SKILLS You Need

Have you ever felt that even though you can  perfectly use your English to talk about simple

Basit şeyler hakkında konuşmak için İngilizcenizi mükemmel bir şekilde kullanabilseniz de

stuff, you actually tend to struggle when you  need to express more complex ideas, particularly

, özellikle

when talking to your professor, boss, or in formal situations? I actually suffer from

profesörünüzle, patronunuzla konuşurken veya resmi durumlarda daha karmaşık fikirleri ifade etmeniz gerektiğinde gerçekten zorlandığınız oldu mu? Aslında Portekizcemle bundan muzdaripim

this with my Portuguese! And truth be told, that’s a challenge even for me in English. I’m sure it’s

! Ve doğruyu söylemek gerekirse, bu benim için bile İngilizce bir meydan okuma. Eminim

not easy for you in your native language either! So what I mean by all this is that you can talk

ana dilinizde de sizin için kolay değildir! Yani tüm bunlarla demek istediğim,

about things like your daily life, free time  activities, shopping, food and drinks, etc. That's

günlük hayatınız, boş zaman etkinlikleriniz, alışveriş, yiyecek ve içecekler vb. konulardan konuşabilirsiniz. Bu

relatively easy, right? However, there are times when  you need to actually organize your thoughts and

nispeten kolay, değil mi? Ancak, düşüncelerinizi gerçekten düzenlemeniz ve

formulate more complex ideas. As I said, this can  be a challenge in your native language, so imagine

daha karmaşık fikirler formüle etmeniz gereken zamanlar vardır. Dediğim gibi, bu sizin ana dilinizde bir meydan okuma olabilir, yani

how much more difficult it can be in English! A  situation like this can make you feel that you

İngilizce'de bunun ne kadar zor olabileceğini hayal edin! Bunun gibi bir durum,

don't have the right words and you'll probably  start making a big effort to remember other words.

doğru kelimelere sahip olmadığınızı hissetmenize neden olabilir ve muhtemelen diğer kelimeleri hatırlamak için büyük çaba sarf etmeye başlarsınız. Kafa

Your confusion and nervousness rises! When you  finally have a go at saying what's on your mind,

karışıklığınız ve gerginliğiniz artıyor! Sonunda aklındakini söylemeyi denediğinde,

you get kind of sweaty and you doubt yourself! You  might even feel like Mary who says "Sometimes

biraz terlersin ve kendinden şüphe duyarsın! Hatta kendinizi "Bazen

it's hard for her to organize her ideas without  sounding unintelligent". Well, don't worry. I'm here

fikirlerini zekice görünmeden organize etmesi zor" diyen Mary gibi hissedebilirsiniz. Endişelenme.

to help you take a step back and see what's  going on. We're going to break down the five

Bir adım geri çekilip neler olup bittiğini görmenize yardımcı olmak için buradayım . Beş

different abilities that when you make progress  on them, you can transform your English, and take

farklı beceriyi inceleyeceğiz, bunlarda ilerleme kaydettiğinizde İngilizcenizi dönüştürebilir, bir

it to the next level, and be totally comfortable  in expressing anything that's on your mind. But in

sonraki seviyeye taşıyabilir ve aklınızdaki her şeyi ifade etmekte tamamen rahat olabilirsiniz. Ancak

case we are meeting for the first time, I'm Ollie   and I'm here to guide you beyond the classroom

ilk kez buluşuyor olmamız durumunda, ben Ollie ve

to understand fast native speech, be understood  by anyone and connect to the world! So join

hızlı ana dili anlamanız, herkes tarafından anlaşılmanız ve dünyayla bağlantı kurmanız için sınıfın ötesinde size rehberlik etmek için buradayım!

Priyanshi who says that she "Has achieved fluency  by making our lessons a part of her daily routine."

" Derslerimizi günlük rutininin bir parçası haline getirerek akıcılık kazandığını" söyleyen Priyanshi'ye katılın. Yeni derslerimizi kaçırmamak için tek

All you need to do is hit that subscribe button  and the bell down below so you don't miss any

yapmanız gereken abone ol düğmesine ve aşağıdaki zile basmak

of our new lessons. In this lesson we'll talk about  the five abilities that allow you to speak English.

. Bu derste, İngilizce konuşmanızı sağlayan beş beceri hakkında konuşacağız.

They’re range, accuracy, fluency, interaction and coherence. And if you can speak English - and

Bunlar menzil, doğruluk, akıcılık, etkileşim ve tutarlılıktır. Ve İngilizce konuşabiliyorsanız - ki

I'm sure you can if you're watching this video - you  already have these five abilities. So it's a matter

bu videoyu izliyorsanız eminim konuşabilirsiniz - bu beş yeteneğe zaten sahipsiniz. Yani

of improving on these. It's going from this to this.  This information is inspired by years of research

bunları geliştirmek meselesi. Bundan şuraya gidiyor. Bu bilgi,

done in the field of second language acquisition.  These five abilities are what the Common European

ikinci dil edinimi alanında yıllarca yapılan araştırmalardan esinlenmiştir. Bu beş yetenek, Avrupa Ortak Dil

Framework of Reference for Languages uses to  assess a person's spoken language. So let's talk

Referans Çerçevesi'nin bir kişinin konuşma dilini değerlendirmek için kullandığı yeteneklerdir.

about the first one: Range is on a very basic  level your repertoire of words and phrases. Meaning

İlki hakkında konuşalım: Aralık, kelime ve deyim repertuarınızın çok temel bir düzeyindedir.

the vocabulary that you know and can use at any  given moment. When you were just starting to speak

Bildiğiniz ve herhangi bir anda kullanabileceğiniz kelime dağarcığı anlamına gelir . İngilizce konuşmaya yeni başladığınızda

English, your range only allowed you to communicate  limited information in simple everyday situations.

, menziliniz yalnızca basit günlük durumlarda sınırlı bilgileri iletmenize izin veriyordu.

You then get to a level where we say you can get  by in English. This means that you can communicate

Daha sonra, İngilizce'de idare edebileceğinizi söylediğimiz bir düzeye gelirsiniz . Bu, çok çeşitli durumlarda iletişim kurabileceğiniz anlamına gelir

in a wider variety of situations. If you are  in an English-speaking country you don't need

. İngilizce konuşulan bir ülkedeyseniz, iletişim kurmanıza

a translator to follow you around to help you  communicate. You can do it yourself and relatively

yardımcı olması için sizi takip edecek bir tercümana ihtiyacınız yoktur . Kendiniz ve nispeten

well. However, when it comes to expressing more  complex ideas, be it in a university tutorial,

iyi yapabilirsiniz. Bununla birlikte, daha karmaşık fikirleri ifade etmek söz konusu olduğunda , ister bir üniversite dersinde, ister

at work, or even at the bank, you need to have  enough range of language to be able to give

işte, hatta bankada olsun,

clear descriptions, express your opinion on  general topics, have a certain flexibility

net açıklamalar yapabilmek, genel konularda fikirlerinizi ifade edebilmek için yeterli dil aralığına sahip olmanız gerekir.

in your use of language that allows you to express  subtleties, and more precise ideas. This paragraph -

dil kullanımınızda incelikleri ve daha kesin fikirleri ifade etmenize olanak tanıyan belirli bir esnekliğe sahip olun. Bu

which by the way is on a very random topic - is a  good example of using a wide range of language.

arada oldukça rastgele bir konuda olan bu paragraf, geniş bir dil yelpazesi kullanmanın iyi bir örneğidir.

"What's the question? Do I have any obsessions? Well, I don't consider them obsessions, but i

"Soru nedir? Herhangi bir takıntım var mı? Şey, onları takıntı olarak görmüyorum ama

do have a habit of organizing myself in ways  that other people might consider obsessive.

kendimi diğer insanların takıntılı bulabileceği şekillerde organize etme alışkanlığım var.

The other day I walked into a friend's  apartment where I was staying for a week or two,

Geçen gün bir arkadaşımın dairesine girdim ve burada bir veya iki hafta kalıyordu

and instantly alphabetized their collection of  CDs. If I was going to be there and I needed to

ve CD koleksiyonlarını anında alfabetik sıraya koydu . Eğer orada olacaksam ve

find a piece of music, it just meant that it would  be a lot easier to find if it was alphabetically

bir müzik parçası bulmam gerekirse, bu, alfabetik olarak düzenlenmişse bulmanın çok daha kolay olacağı anlamına geliyordu. .

organized. Do you see what I'm talking about? If  someone who I know is an English learner and they

Neden bahsettiğimi anlıyor musunuz? Tanıdığım biri İngilizce öğreniyorsa ve "

write "I do have a habit of organizing myself in  ways that other people might consider obsessive."

Kendimi diğer insanların saplantılı bulabileceği şekillerde düzenleme alışkanlığım var" diye yazarsa,

I'll instantly know their English is very advanced  because of the range of language they're using.

İngilizcesinin ne olduğunu anında anlarım. kullandıkları dil yelpazesi nedeniyle çok gelişmiş.

Now, how can you achieve that, you might be asking?  Well, I'll try to be specific because I could tell

Şimdi, bunu nasıl başarabilirsiniz diye soruyor olabilirsiniz? Pekala, açık olmaya çalışacağım çünkü size

you that reading is the best way to improve your  range of language. That's great advice, but it's

dilinizi geliştirmenin en iyi yolunun okumak olduğunu söyleyebilirim. Bu harika bir tavsiye ama

also true for the other four abilities we still  have to get to. Well, something that will broaden

aynı zamanda, hâlâ almamız gereken diğer dört yetenek için de geçerli . Pekala, dil yelpazenizi genişletecek bir şey

your range of language is knowing synonyms. When  you look up a word in the dictionary, check out

eşanlamlıları bilmektir. Sözlükte bir kelime ararken eş

the synonyms. Most dictionaries have a section  at the back called thesaurus, which focuses on

anlamlılarına bakın. Çoğu sözlüğün arkasında,

alternatives to a given word. Over at our Learn  English with TV Series Channel, we've done many

belirli bir kelimenin alternatiflerine odaklanan eşanlamlılar adı verilen bir bölüm bulunur. TV Dizileriyle İngilizce Öğrenin Kanalımızda,

lessons with alternative ways to say very common  words. For example, other ways to say "I think"

çok yaygın  kelimeleri söylemenin alternatif yollarını gösteren birçok ders yaptık . Örneğin, diğerlerinin yanı sıra "Sanırım" demenin diğer yolları

or alternative ways to say "I'm sorry", among others . Another essential tip is recognizing collocations.

veya "Özür dilerim" demenin alternatif yolları . Diğer bir önemli ipucu, eşdizimleri tanımaktır.

When you learn a new word, don't just stop  there, check as many of the words that are

Yeni bir kelime öğrendiğinde, sadece orada durmayın,

associated with that new learn word as possible.  We got you covered here as well with one of our

o yeni öğrenilen kelimeyle ilişkilendirilmiş mümkün olduğunca çok kelimeyi kontrol edin. Kelime öbekleriyle nasıl öğreneceğinizi öğreten son derslerimizden biri ile burada da sizi bilgilendirdik

recent lessons that teach you how to learn with  vocabulary chunks. By the way, that's the first of a

. Bu arada,

few recommendations I'll make in this video, so be  sure to check out the links in the description of

bu videoda vereceğim birkaç öneriden ilki bu, bu nedenle bu videonun açıklamasındaki bağlantılara göz atmayı unutmayın

this video. Another key aspect of developing a wide  range of language is knowing idiomatic expressions.

. Geniş bir dil yelpazesi geliştirmenin bir başka önemli yönü de deyimsel ifadeleri bilmektir.

They're extremely useful for adding color to your  language and expressing finer shades of meaning.

Dilinize renk katmak ve anlamın daha ince tonlarını ifade etmek için son derece kullanışlıdırlar.

Take a look at the use of an idiom in this  sentence, example: "We need to get the ball

Bu cümlede bir deyimin kullanımına bir göz atın , örnek: "Sunumumuzu hazırlamak için işleri yoluna koymamız gerekiyor

rolling to prepare our presentation. It needs to  be ready for the meeting next week!" You'll learn

. Önümüzdeki haftaki toplantı için hazırlanması gerekiyor!"

tons of idioms and expressions by listening to our  Podcast! If you haven't checked it out before, you

Podcast'imizi dinleyerek tonlarca deyim ve ifade öğreneceksiniz ! Daha önce kontrol etmediyseniz,

could get started with the episode where we went  over Weather Idioms to Use in Daily Conversation.

Günlük Konuşmada Kullanılacak Hava Deyimlerini incelediğimiz bölümle başlayabilirsiniz.

Download the RealLife App today from the google  play or apple store and start listening! Having a

RealLife Uygulamasını bugün google play veya apple store'dan indirin ve dinlemeye başlayın! İyi bir dil yelpazesine sahip olmak,

good range of language also means that you can  differentiate and appropriately use different

farklı kayıtları ayırt edebileceğiniz ve uygun şekilde kullanabileceğiniz anlamına da gelir

registers. That is, formal, neutral and informal  language. Even slang, if the linguistic context

. Yani resmi, tarafsız ve gayri resmi dil. Dilsel bağlam gerektiriyorsa argo bile

calls for it. So, you have to cultivate a mentality  of curiosity and exploration through the language.

. Bu nedenle, dil aracılığıyla bir merak ve keşif zihniyeti geliştirmelisiniz.

If you do this, little by little you'll be able  to formulate ideas and convey finer shades of

Bunu yaparsanız, yavaş yavaş fikirleri formüle edebilecek ve anlamın daha ince tonlarını

meaning precisely. Number two: Accuracy. Accuracy is  your ability to organize the words you know into

tam olarak iletebileceksiniz. İki numara: Doğruluk. Doğruluk, bildiğiniz kelimeleri cümleler halinde düzenleme becerinizdir

sentences. When you need to express complex ideas,  you'll need the knowledge of how to put together

. Karmaşık fikirleri ifade etmeniz gerektiğinde, anlaşılmak için karmaşık cümleleri nasıl bir araya getireceğiniz bilgisine ihtiyacınız olacaktır

complex sentences in order to be understood. Let's  go back to your earlier stages of English learning.

. İngilizce öğreniminizin önceki aşamalarına geri dönelim.

When you were beginning to speak in English, you  could only use some simple grammatical structures.

İngilizce konuşmaya başladığınızda yalnızca bazı basit gramer yapılarını kullanabiliyordunuz.

If someone asks you “How do you feel  about having your English corrected?"

Birisi size " İngilizcenizin düzeltilmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?" diye

You could say "I accept it. And I learn from my  mistakes." At this early stage of your English

sorarsa, "Kabul ediyorum. Ve hatalarımdan ders alıyorum ." İngilizce yolculuğunuzun bu erken aşamasında

language journey, you probably hadn't internalized  some rules. Maybe you even relied on memory at

, muhtemelen bazı kuralları içselleştirmemişsinizdir. Belki de bazen

times, which is common at this stage. So, you could  express some ideas, but with many restrictions

bu aşamada yaygın olan hafızanıza bile güvenmişsinizdir. Bu nedenle, bazı fikirleri ifade edebilirsiniz. , ancak

on the implications of what you would like to say.  Then, as you progress in your language development

söylemek istediklerinizin sonuçlarıyla ilgili birçok kısıtlama vardır. Ardından, dil gelişiminizde ilerledikçe

your accuracy improves. This is an example of  how someone might answer that same question.

doğruluk oranınız artar. Bu, birinin aynı soruyu nasıl yanıtlayabileceğine bir örnektir.

Focus on the accuracy displayed in this response:  "Well, it hasn't happened much lately, but I don't

Bu yanıtta gösterilen doğruluğa odaklanın : "Son zamanlarda pek olmadı, ama

mind, because that's how we learn, you know, we learn  from our own mistakes. Sometimes when I'm tired, I

umursamıyorum, çünkü bu şekilde öğreniyoruz, bilirsiniz, kendi hatalarımızdan  öğreniyoruz. Bazen yorgun olduğumda,

might make a mistake with the third person form,  you know, but usually people are quite tolerant.

üçüncü şahıs biçiminde hata yapabilirim, biliyorsunuz, ancak genellikle insanlar oldukça hoşgörülüdür.

And sometimes I catch my own mistakes, so I'm able  to correct myself." There are certain grammar topics

Ve bazen kendi hatalarımı yakaladığım için kendimi düzeltebiliyorum."

that a lot of learners fear! I can totally  understand you because I go through the same

Pek çok öğrencinin korktuğu bazı gramer konuları var!

in both spanish and portuguese. I really find the  subjunctive in these languages hard and a strange

Hem İspanyolca hem de Portekizce'de aynı şeyi yaşadığım için sizi tamamen anlayabiliyorum. bu dillerde dilek kipi anlaşılması zor ve garip bir

concept to understand. Some of the grammar  topics that my students often struggle to learn

kavramdır. Öğrencilerimin genellikle tam olarak öğrenmekte zorlandıkları gramer  konularından bazıları

completely are verb tenses. There are 12 tenses in  English, but not everybody can use all of them in

fiil zamanlarıdır. İngilizce'de 12  kip vardır , ancak herkes konuşmada hepsini kullanamaz

conversation. We recently made a video in which we  used a chart which we call the tour of the tenses.

. Son zamanlarda zaman turu dediğimiz bir çizelge kullandığımız bir video hazırladık.

If you're interested in learning this, I recommend  you watch it. The link is in the description below!

Bunu öğrenmekle ilgileniyorsanız, izlemenizi tavsiye ederim. Bağlantı aşağıdaki açıklamadadır!

The other difficult grammar topics for learners  are: the conditionals, the passive voice, compound

Öğrenciler için diğer zor dilbilgisi konuları şunlardır: şart cümleleri, edilgenlik, bileşik

and complex sentences, connectors, gerunds  and infinitives, and the list goes on. You can

ve karmaşık cümleler, bağlaçlar, ulaçlar ve mastarlar ve liste uzayıp gidiyor.

acquire these concepts from being in contact and  being exposed to the language, but you also need

Bu kavramları iletişim halinde olarak ve dile maruz kalarak edinebilirsiniz, ancak aynı zamanda

to set aside some time to deliberately learn  and practice the more difficult grammar points.

biraz zaman ayırmanız gerekir. kasıtlı olarak daha zor dilbilgisi noktalarını öğrenin ve uygulayın.

You have to bite the bullet and do it, as we say.  Writing can also be a fantastic way to improve in

Dediğimiz gibi canınızı sıkmanız ve yapmanız gerekiyor. Yazmak da bu alanda gelişmek için harika bir yol olabilir

this area because when you're writing you tend  to pay more attention to things like sentence

çünkü yazarken cümle

structure, word choice, and things like that. As you  focus on those things, and especially if you ask

yapısı, kelime seçimi ve bunun gibi şeylere daha fazla dikkat etme eğilimindesiniz. Bunlara odaklandıkça ve özellikle

your teacher or research when you have questions,  you will little by little tune your accuracy.

sorularınız olduğunda öğretmeninize sorarsanız veya araştırma yaparsanız, doğruluğunuzu yavaş yavaş ayarlayacaksınız.

The next one is Fluency. And in this context  fluency refers to your ability to speak smoothly

Sıradaki akıcılık. Ve bu bağlamda akıcılık, iletişim kurmanız gereken

and freely without the need to pause and think  about the grammar, the vocabulary or pronunciation

gramer, kelime bilgisi veya telaffuz hakkında durup düşünmenize gerek kalmadan sorunsuz ve özgürce konuşma becerinizi ifade eder

that you need to communicate. This is a little  different from accuracy because you can be fluent

. Bu, doğruluktan biraz farklıdır çünkü akıcı olabilir

but have very little accuracy. But be careful! Because worrying too much about accuracy could

ancak çok az doğruluk elde edebilirsiniz. Ama dikkat et! Çünkü doğruluk konusunda çok fazla endişelenmek, söylemeden önce kafanızda mükemmel cümleyi

cause you to think too much about formulating the  perfect sentence in your head before saying it,

formüle etmek konusunda çok fazla düşünmenize neden olabilir ve

which would make you take really long pauses when  speaking. If you care too much about accuracy, you

bu da konuşurken gerçekten uzun duraklamalar yapmanıza neden olabilir . Doğruluğa çok önem veriyorsanız, hiç konuşmamanıza yol açabilecek

might be too scared of making mistakes which  could lead to making you not speak at all. Here

hatalar yapmaktan çok korkabilirsiniz .

at RealLife English we always say "I'd rather  speak and make a lot of mistakes than never

RealLife English'te her zaman "Konuşmadığım için hiç hata yapmamaktansa konuşup çok fazla hata yapmayı tercih ederim

make mistakes because I don't even speak". But, when you work hard to improve your accuracy,

" deriz. Ancak, doğruluğunuzu,

your fluency, and your range of the language of  course, the results will later speak for themselves!

akıcılığınızı ve elbette dil aralığınızı geliştirmek için çok çalıştığınızda , sonuçlar daha sonra kendi adına konuşacaktır!

So, what are some specific things you can learn or  some activities that you can engage in to improve

Peki,

your fluency so that you can express yourself  smoothly, spontaneously, and almost effortlessly?

kendinizi sorunsuz, kendiliğinden ve neredeyse hiç çaba harcamadan ifade edebilmeniz için akıcılığınızı geliştirmek üzere öğrenebileceğiniz belirli şeyler veya  gerçekleştirebileceğiniz bazı etkinlikler nelerdir?

Well, hopefully this won't disappoint you but  there is really no secret. Fluency just comes

Umarım bu sizi hayal kırıklığına uğratmaz, ancak gerçekten bir sır yok. Akıcılık sadece

down to practice. Much more so than the other  two abilities we've seen so far, range and

uygulamaya gelir. Şimdiye kadar gördüğümüz diğer iki yetenek olan menzil ve

accuracy. Now, there's no way around it, you need  to put yourself out there and start speaking

isabetlilikten çok daha fazla. Şimdi, bundan kaçış yok, kendinizi ortaya koymanız ve

the language as much as possible. And here at RealLife English we've developed the ultimate resource

dili mümkün olduğunca çok konuşmaya başlamanız gerekiyor. Ve burada, RealLife English'te,

for you to do exactly that. It's the next best  thing to living in an English-speaking country:

tam olarak bunu yapmanız için en iyi kaynağı geliştirdik. İngilizce konuşulan bir ülkede yaşamanın ikinci en iyi yanı:

On the RealLife App you'll be able to connect  with people from all around the world and start

RealLife Uygulamasında dünyanın her yerinden insanlarla bağlantı kurabilecek ve

practicing your fluency, accuracy, and range today! You can download it from the Google Play Store,

akıcılığınızı, doğruluğunuzu ve menzilinizi bugün uygulamaya başlayabileceksiniz! Google Play Store'dan,

Apple App Store, or down in the description below there is a link. As I said, practice is the most

Apple App Store'dan indirebilirsiniz veya aşağıdaki açıklamada bir bağlantı var. Dediğim gibi,

important thing to improving your fluency, but  there are also a few specific things you could

akıcılığınızı geliştirmek için en önemli şey pratik yapmaktır, ancak  size yardımcı olacak, bilebileceğiniz birkaç özel şey de vardır

also know that will help you. Knowledge about  connected speech, which is the way fluent speakers

. Akıcı konuşanların

cut, link and reduce their words, is going  to be immensely helpful. And fortunately,

sözlerini kesme, bağlantı kurma ve kısaltma yolu olan bağlantılı konuşma hakkında bilgi sahibi olmak son derece yardımcı olacaktır. Ve neyse ki

Ethan made a great lesson on that called "The  Secret to Understand Fast-Speaking Natives."

Ethan, " Hızlı Konuşan Yerlileri Anlamanın Sırrı" adlı konuda harika bir ders verdi.

I'll link it down in the description below.  Something else that's going to improve your

Aşağıdaki açıklamaya bağlayacağım. Akıcılığınızı artıracak başka bir şey de,

fluency are discourse markers, especially  the ones known as space-fillers or simply

özellikle boşluk doldurucular veya basitçe

fillers. These words have an essential  communicative function, which is that they

doldurucular olarak bilinenler olmak üzere söylem işaretleridir. Bu kelimelerin önemli bir iletişimsel işlevi vardır, yani sohbeti devam ettirirken bir yandan ne

buy yourself some time to think about what you're  going to say next while keeping the conversation

söyleyeceğinizi düşünmek için kendinize biraz zaman kazandırırlar

going. Some of these are: "you know, I mean, well, like,  so" or even the sound we make when we're thinking: uhm...

. Bunlardan bazıları: "bilirsiniz, yani, yani, yani" veya hatta düşünürken çıkardığımız ses: uhm...

The fourth one is Interaction. And interaction  here is a bit of a fancy word for conversation.

Dördüncüsü, Etkileşim'dir. Ve etkileşim burada sohbet için biraz süslü bir kelime.

This is different from fluency because when we  talk about fluency we refer to our ability to

Bu akıcılıktan farklıdır çünkü akıcılık hakkında konuştuğumuzda

speak easily, smoothly, and spontaneously. However,  if you think about it, fluency is all about you,

kolay, akıcı ve kendiliğinden konuşma yeteneğimizi kastederiz. Bununla birlikte, düşünürseniz, akıcılık tamamen sizinle ilgilidir,

but interaction is how you invite the other person  to have a conversation. So, interaction entails

ancak etkileşim, diğer kişiyi konuşmaya nasıl davet ettiğinizdir . Bu nedenle etkileşim,

speaking as well as listening, and a lot of the  strategies that are at play during a conversation.

dinlemenin yanı sıra konuşmayı ve konuşma sırasında etkin olan birçok stratejiyi de gerektirir.

An aspect of interaction is one that we at RealLife English give a lot of value to, cultural

Etkileşimin bir yönü, RealLife English'te bizim çok değer verdiğimiz, kültürel

fluency. Cultural fluency is how effectively  communicators use the language to connect with

akıcılıktır. Kültürel akıcılık, iletişim kuranların dili başkalarıyla bağlantı kurmak için ne kadar etkili kullandıkları

others, how they break and transcend the rules, and  how they feel and flow in communication. The more

, kuralları nasıl çiğneyip aştıkları ve iletişimde nasıl hissettikleri ve akıcı olduklarıdır.

you improve on the other abilities (range, accuracy,  and fluency), the easier it'll be for you to be good

Diğer yeteneklerinizi (menzil, doğruluk ve akıcılık) ne kadar geliştirirseniz, insanlarla etkileşimde iyi olmanız o kadar kolay olacaktır

at interacting with people. Again, remember when you  were at those early stages of language learning.

. Yine, dil öğrenmenin o erken aşamalarında olduğunuzu hatırlayın.

Probably you were only able to ask and answer  very simple questions, like "What is your name?"

Muhtemelen yalnızca "Adın ne?" gibi çok basit sorular sorup yanıtlayabildin.

"How old are you?" "What is your job?" Etc. So, your  ability to interact with people was quite

"Kaç yaşındasın?" "Ne iş yapıyorsun?" Vb. Dolayısıyla, insanlarla etkileşim kurma beceriniz oldukça

limited. When you get deeper into  your language learning and become

sınırlıydı. Dil öğreniminizi derinleştirdiğinizde ve

really good at interaction, you can interact with  ease and you can pick up and use non-verbal cues

etkileşimde gerçekten iyi hale geldiğinizde, kolaylıkla etkileşim kurabilir ve sözlü olmayan ipuçlarını alıp kullanabilirsiniz

and you can use and interpret intonation in  speech. You can take your turn in communication,

ve konuşmada tonlamayı kullanıp yorumlayabilirsiniz . İletişimde sıranızı alabilir,

cooperate, ask for clarification, understand and  interpret the message that the other person is

işbirliği yapabilir, açıklama isteyebilir, diğer kişinin

trying to say. The most significant thing you can  do to get better at interaction is engaging in it.

söylemeye çalıştığı mesajı anlayabilir ve yorumlayabilirsiniz. Etkileşimde daha iyi olmak için yapabileceğiniz en önemli şey, etkileşimde bulunmaktır.

This way you learn by experience, by making  mistakes, reflecting on them, and learning

Bu şekilde, deneyimleyerek, hatalar yaparak, bunlar üzerinde derinlemesine düşünerek ve

from them. Again, our App is an excellent tool  for that. But, let me also give you some tips on

onlardan öğrenerek öğrenirsiniz. Yine, Uygulamamız bunun için mükemmel bir araçtır . Ancak, etkileşimde daha iyi

other specific things that can really help you get  better at interaction. The first one is question

olmanıza gerçekten yardımcı olabilecek başka belirli şeyler hakkında da bazı ipuçları vermeme izin verin . Birincisi soru

tags. These are the little questions at the ends  of sentences like: "You speak English, don't you?"

etiketleridir. Bunlar, "İngilizce konuşuyorsunuz, değil mi?" gibi cümlelerin sonundaki küçük sorulardır.

"Josh is coming with us, isn't he?" We use question  tags like these to ask for confirmation.

"Josh bizimle geliyor, değil mi?" Onay istemek için buna benzer soru etiketleri kullanırız.

Sometimes we also use them to invite the other  person to make a comment about what we just said,

Bazen bunları diğer kişiyi az önce söylediğimiz şey hakkında yorum yapmaya davet etmek için de kullanırız,

for example: "It's a nice day, isn't it?" I can't  get too deep into the topic of question tags,

örneğin: "Bugün güzel bir gün, değil mi?" Soru etiketleri konusuna fazla giremem

but it is a very interesting topic. We covered it  briefly in a lesson over on the Learn English with

ama bu çok ilginç bir konu. Başlangıç ​​filmini size öğrettiğimiz TV Dizileriyle İngilizce Öğrenin sayfasındaki bir derste bu konuyu kısaca ele aldık

TV Series page where we teach you with the movie  Inception. I'll leave a link for that lesson down

. Aşağıdaki açıklamaya o ders için bir bağlantı bırakacağım

in the description below. But also, let us know  in the comments of this lesson whether you would

. Ancak, bu dersin yorumlarında

like a lesson exclusively on question tags. Another  tip for getting better at interaction is learning

yalnızca soru etiketleri üzerine bir ders isteyip istemediğinizi de bize bildirin. Etkileşimde daha iyi olmaya yönelik başka bir ipucu da

questions for asking for clarification. A strong  sign that you need to improve your interaction

açıklama istemek için sorular öğrenmektir. Etkileşim becerilerinizi geliştirmeniz gerektiğine dair güçlü bir işaret,

skills is if you always use "What?" when you can't  understand what the other person is saying.

her zaman "Ne?" diğer kişinin ne dediğini anlamadığınızda.

Better options for this are: "Sorry/ excuse me/  pardon?" "Can you repeat that?/ Can you speak slower?"

Bunun için daha iyi seçenekler şunlardır: "Üzgünüm/ afedersiniz/ pardon?" "Bunu tekrar edebilir misin?/ Daha yavaş konuşabilir misin?"

"Come again?/ Say that again?/ Sorry, can you repeat?" Also, when you're the one speaking and you want

"Tekrar mı geldin?/ Tekrar söyle?/ Üzgünüm, tekrar edebilir misin?" Ayrıca, konuşan siz olduğunuzda ve

to check if the other person is following you, you  could say: "Do you know what I mean?/ Know what i'm

diğer kişinin sizi takip edip etmediğini kontrol etmek istediğinizde "Ne demek istediğimi anlıyor musunuz?/ Ne dediğimi anlıyor musunuz

saying?" We made a lesson about this called "How to  Avoid Getting Stuck in a Conversation in English."

?" diyebilirsiniz. Bununla ilgili " İngilizce Bir Sohbete Takılıp Kalmaktan Nasıl Kurtulabiliriz" adlı bir ders yaptık.

I'll link this in the description below. Last but  not least, Coherence. And coherence is your ability

Bunu aşağıdaki açıklamaya bağlayacağım. Son olarak Tutarlılık. Tutarlılık ise,

to organize your message into a well-structured  way so that it's easy to understand. It's how you

mesajınızı anlaşılması kolay olacak şekilde iyi yapılandırılmış bir şekilde organize etme becerinizdir.

can make the relation between your ideas clearer.  This is essential for expressing complex ideas.

Fikirleriniz arasındaki ilişkiyi bu şekilde daha net hale getirebilirsiniz. Bu, karmaşık fikirleri ifade etmek için gereklidir.

Connectors are essential for doing exactly that. There are connectors of: Opinion/

Bağlayıcılar tam olarak bunu yapmak için gereklidir . Şunların bağlayıcıları vardır: Fikir/

Cause and effect/ Persuasion/ And many more. When you  advance in your abilities to explain complex ideas

Sebep ve sonuç/ İkna/ Ve çok daha fazlası. Karmaşık fikirleri açıklama becerilerinizde ilerlediğinizde, fikirleri net bir şekilde düzenleyerek

you can create a coherent and cohesive message,  organizing ideas in a clear way. Take a look at

tutarlı ve tutarlı bir mesaj oluşturabilirsiniz .

these two paragraphs. Even though the first one is  understandable, it lacks a lot of cohesive elements:

Bu iki paragrafa bir göz atın. İlki anlaşılabilir olsa da pek çok tutarlı unsurdan yoksundur:

"I did it in the past in college. I moved to  Mexico and it was difficult to get a job that

"Geçmişte üniversitede yaptım. Meksika'ya taşındım ve İngilizce öğretmeyen bir iş bulmak zordu

wasn't teaching English. I went back to the US  and took a post-graduate course in translation.

. ABD ve çeviri alanında yüksek lisans dersi aldım. Asla

I swore i'd never be a translator. It was  so boring. I kept translating. I eventually

çevirmen olmayacağıma yemin ettim. Çok sıkıcıydı. Çeviri yapmaya devam ettim. Sonunda

liked it. I wanted to work for myself. It  wasn't a big investment to get started."

hoşuma gitti. Kendim için çalışmak istedim. Bu büyük bir yatırım değildi. Başlamak."

Now, let's compare the first paragraph with the  following one. It's a little more complex: "It was

Şimdi ilk paragrafı sonrakiyle karşılaştıralım . Biraz daha karmaşık: "

something that I'd done when I was in college, and  when I moved to Mexico, it was difficult to get a

Üniversitedeyken yaptığım bir şeydi ve Meksika'ya taşındığımda

job that wasn't teaching English, so I went back  to the US and I took a postgraduate course in

İngilizce öğretmeyen bir iş bulmak zordu, bu yüzden ABD'ye geri döndüm ve Çeviri alanında yüksek lisans dersi aldım

translation. After taking the course I swore that  i would never be a translator, I thought it would

. Kursu aldıktan sonra asla çevirmen olmayacağıma yemin ettim, bunun

be so boring. However, I kept doing translation  work, and eventually decided it was for me

çok sıkıcı olacağını düşündüm. Ancak çeviri yapmaya devam ettim ve sonunda bu

as I liked the idea of working for myself, and it  didn't require too much investment to get started."

fikrin hoşuma gitmesine karar verdim. Kendim için çalışmak ve başlamak için çok fazla yatırım gerektirmedi."

In this lesson we talked about five abilities that  you need to express complex ideas in English: Range,

Bu derste, karmaşık fikirleri İngilizce olarak ifade etmek için ihtiyaç duyduğunuz beş beceriden bahsettik: Menzil,

Accuracy, Fluency, Interaction and Coherence. Start  speaking today and putting them into practice

Doğruluk, Akıcılık, Etkileşim ve Tutarlılık. Bugün konuşmaya ve bunları

on the RealLife App, and remember to click on  the links I left for you in the description on

RealLife Uygulamasında uygulamaya başlayın ve bu beş yeteneğin

different lessons on the specific topics, that will  help you improve the five different aspects of

beş farklı yönünü geliştirmenize yardımcı olacak belirli konulardaki farklı derslerle ilgili açıklamada size bıraktığım bağlantıları tıklamayı unutmayın

these five abilities. Thank you so much for joining  me today, and I will see you next lesson! Aww yeah!

. Bugün bana katıldığınız için çok teşekkür ederim . Bir sonraki derste görüşmek üzere! Tamam evet!