Now EVERYONE can understand him speaking ENGLISH

When you’re speaking a foreign language, you want  to be 100% understandable, right? No one wants to  

Yabancı bir dil konuşurken %100 anlaşılır olmak istersiniz, değil mi? Hiç kimse

constantly hear “what?” “Excuse me?” or “what did  you say?” Today I’m going to show you how I work  

sürekli "ne?" duymak istemez. "Affedersin?" veya "ne dedin?" Bugün size yabancı dil

with my students who are speaking English as a  foreign language on how to be 100% understandable.

olarak İngilizce konuşan öğrencilerimle nasıl %100 anlaşılır olunacağı konusunda nasıl çalıştığımı göstereceğim. Size bir öğrenciyle

I’m going to show you a clip of me working  with a student. Working with him, I said,  

çalışırken çekilmiş bir klibimi göstereceğim . Onunla çalışırken,

if you do this, you go from 85% understandable to  100% understandable. It has to do with linking,  

bunu yaparsanız %85 anlaşılırdan %100 anlaşılır hale gelirsiniz dedim. Bağlama ile ilgisi vardır,

that’s smoothness between words, and longer  stressed syllables with a bigger pitch change.

bu, kelimeler arasındaki yumuşaklıktır ve daha büyük perde değişikliği ile daha uzun  vurgulu hecelerdir.

Okay. Uh, well, it's, it's very interesting.  Because, uhm, I'm an accountant.

Tamam aşkım. Bu çok ilginç. Çünkü, uhm, ben bir muhasebeciyim.

Okay, hold on. I didn't actually, it  took, I had to think. I had to say. Wait,  

Tamam bekle. Aslında yapmadım, aldı, düşünmem gerekti. söylemek zorundaydım. Bekle,   ne

what did he say? What you said was,  'It's very interesting,' is that right?

dedi? "Bu çok ilginç" dediğin doğru mu?

Ah, Yeah.

Ah evet.

Okay. So, my mind did not hear 'very,' it  took me a second. I had to think. Wait,  

Tamam aşkım. Yani, zihnim 'çok' duymadı, bir saniyemi aldı. düşünmek zorundaydım Bekle,

'what did he say?' Oh, he said 'very.' And,  the reason for that was, it's very interesting.  

'ne dedi?' Oh, 'çok' dedi. Ve bunun nedeni, çok ilginç olmasıydı.

I need, it's ve-ry, not 'It's very,' it's  very, I need more of that clarity of your  

İhtiyacım var, bu çok, 'Bu çok' değil, çok, senin vurgulu hecelerindeki o netliğe daha çok ihtiyacım var

stressed syllables. That's how my mind goes,  oh, very, it's very, if I hear, it's very,  

. Aklım böyle gidiyor, oh, çok, çok, duyarsam, çok,

it's very interesting. It's really hard for me  to get that. It's all too flat. I need those,  

çok ilginç. Bunu elde etmek benim için gerçekten zor . Hepsi çok düz. Bunlara ihtiyacım var,

boom, boom, boom. It's very interesting. Because  you know, even if all of your sounds were right,  

bum, bum, bum. Bu çok ilginç. Çünkü biliyorsunuz, tüm sesleriniz doğru olsa bile ki

which they were. You had /v/, you had /ɛ/, you  had /r/, you had /i/. You had all the sounds.  

öyleydi. /v/'ye sahiptiniz, /ɛ/'ye sahiptiniz,  / r/'ye sahiptiniz, /i/'ye sahiptiniz. Tüm seslere sahiptin.

But I didn't have the rhythm that I needed  to immediately recognize the word. So,  

Ancak kelimeyi hemen tanımak için ihtiyacım olan ritime sahip değildim . Bu yüzden,

I had to think about it a little bit. I had  to sort it out. What did he say? He said,  

bunun hakkında biraz düşünmem gerekti. Çözmem gerekiyordu. Ne dedi?

it's very interesting. And this is something  that I want all my students to know and I  

Çok ilginç dedi. Ve bu, tüm öğrencilerimin bilmesini istediğim bir şey ve

think you probably do. The sounds are only  part of it. You have to also give me the  

muhtemelen sizin de bildiğinizi düşünüyorum. Sesler bunun yalnızca bir parçasıdır. Ayrıca bana

rhythm that I'm expecting or it gets harder to  understand. Okay, so, it's very. Just say that.

beklediğim ritmi vermelisiniz, yoksa anlamak zorlaşır. Tamam, yani, çok. Sadece söyle.

Okay. It's very interesting.

Tamam aşkım. Bu çok ilginç.

Okay, just it's very, not interesting. We're  going to, we'll deal with that later. it's very.

Tamam, sadece çok, ilginç değil. Yapacağız, bununla sonra ilgileneceğiz. o çok.

Okay, It's very.

Tamam, çok.

M-hmm. Now, let me just hear you say ve.

M-hmm. Şimdi, ve dediğini duyayım.

Ve.

Ve.

It's a v though...

Yine de bir v...

Yeah.

Evet.

I know, that's, the Spanish.  It's like, it's all the same.

Biliyorum, bu İspanyol. Sanki, hepsi aynı.

Yeah. It's, it's tricky.

Evet. Bu, bu zor.

It’s Ve.

Bu Ve.

Ver.

Sür.

Very.

Çok.

Yes, exactly. I needed a little bit more opening  in your mouth. It was a little bit ver. Very.

Evet kesinlikle. Ağzını biraz daha açmaya ihtiyacım vardı . Biraz ver oldu. Çok.

Very.

Çok.

Right. That, that's, those sounds are a  little bit more clear to me. It's very.

Sağ. Yani, bu sesler benim için biraz daha net. O çok.

It's very.

O çok.

Yes. Good. It's very.

Evet. İyi. O çok.

It's very.

O çok.

Yes. So, now I understand it right away. The  first time I didn't. It's very, it's very. Ohh,  

Evet. Yani, şimdi hemen anlıyorum. İlk kez yapmadım. Bu çok, çok. Ohh,

that's kind of hard. It's very. Okay,  now we're going to take, interesting.

bu biraz zor. O çok. Tamam, şimdi alacağız, ilginç.

It's very interesting.

Bu çok ilginç.

Okay, that's better. It's very interesting. So now  I have, uh-ahhh, and the first time it was sort of  

Tamam, bu daha iyi. Bu çok ilginç. Yani şimdi , uh-ahhh, ve ilk seferinde biraz

it's very interesting. I got a little bit on /ɛ/.  But now we're, we're, I'm getting more of that  

çok ilginçti. /ɛ/ hakkında biraz bilgim var. Ama şimdi biz, biz, daha fazla

pitch modulation, that clarity and this is exactly  what I work on with Spanish speakers often,  

perde modülasyonu alıyorum, bu netlik ve bu tam olarak İspanyolca konuşanlarla üzerinde çalıştığım şey,

is give me more contrast. Stretch out your  long syllables. Give me that melody. Okay.

bana daha fazla kontrast sağlıyor. Uzun hecelerinizi uzatın. Bana o melodiyi ver. Tamam aşkım.

The first time I heard ‘very’, I had to try to  figure out what he was saying. But when he said  

"çok" kelimesini ilk duyduğumda ne dediğini anlamaya çalışmak zorunda kaldım. Ama

it VER-y, with that clear, long stressed syllable,  the up-down melody, I understood it right away  

VER-y, o net, uzun vurgulu hece, yukarıdan aşağıya melodiyle söylediğinde,

without having to think. I want to show you  another time I didn’t understand him, and we talk  

düşünmeme gerek kalmadan hemen anladım. Size başka bir zaman onu anlamadığımı göstermek istiyorum ve İngilizcesine

about a way to practice to help him naturally add  more smoothness and pitch change to his English.

doğal olarak daha akıcılık ve perde değişikliği eklemesine yardımcı olacak bir pratik yapma yolundan bahsediyoruz .

We have deadlines for companies and then June.

Şirketler için son teslim tarihlerimiz var ve ardından Haziran.

Okay, deadlines was hard  for me to understand. I only  

Tamam, son teslim tarihlerini anlamak benim için zordu. Ben ancak

understood after you said it and I figured  out what you must have said. Not because I  

sen söyledikten sonra anladım ve ne söylemiş olman gerektiğini anladım. Anladığım için değil

understood it. Deadlines, deadlines...  That's easy for me to catch. Deadlines,  

. Teslim tarihleri, teslim tarihleri... Benim için bunu anlamak çok kolay. Teslim tarihleri,

that's easy for me to catch, right? So deadlines,  it's a noun, it's the, the focus of what you're  

benim için bunu anlamak kolay, değil mi? Yani son tarihler, bu bir isimdir, bahsettiğiniz şeyin odak noktasıdır

talking about. Businesses have deadlines  in March, right? What month did you say?

. İşletmelerin Mart ayında teslim tarihleri ​​vardır , değil mi? Hangi ay demiştin? Son

Deadlines?

tarihler?

What month do they have deadlines?

Hangi ay son teslim tarihleri ​​var?

Ahh, Okay. Yeah, in March, in March.

Ahh tamam. Evet, Mart'ta, Mart'ta.

Okay. So, businesses have deadlines in  March. If those are the most important  

Tamam aşkım. Bu nedenle, işletmelerin Mart ayında teslim tarihleri ​​vardır .

things that you're trying to tell me, right? If  you just said business and March then I'm like,  

Bana söylemeye çalıştığınız en önemli şeyler bunlarsa, değil mi? Az önce iş ve Mart dediyseniz,

well, what happens in March, but if  you say deadline, then I get it. So,  

peki, Mart'ta ne olur, ama son tarih derseniz, o zaman anlıyorum. Yani,

because that's one of, those most  important words that's why it needs  

çünkü bu en önemli kelimelerden biridir, bu yüzden

that length. Businesses have deadlines  in March, let me hear you do that.

bu uzunluğa ihtiyacı vardır. İşletmelerin Mart ayında teslim tarihleri ​​vardır , bunu yaptığınızı duyar gibiyim.

Business have deadlines in March.

İşletmelerin Mart ayında son teslim tarihleri ​​vardır.

Right? Exactly. And I can tell it feels  a little bit, like effort to do that and  

Sağ? Kesinlikle. Ve bunu yapmak için biraz çaba sarf etmek gibi hissettirdiğini söyleyebilirim ve

the more you do it, the easier I think it will  become. Businesses have deadlines in March. And,  

ne kadar çok yaparsanız, bence o kadar kolay olacaktır. İşletmelerin Mart ayında teslim tarihleri ​​vardır. Ve,   Vurgulu heceleri üzerinde

I have worked with so many students where they  actually use their arm when they're practicing,  

pratik yaparken kollarını gerçekten kullandıkları pek çok öğrenciyle çalıştım

on their stressed syllables. It helps that body  connection, it helps them remember to go higher  

. Bu vücut bağlantısına yardımcı olur , istediklerinden daha yükseğe çıkmayı hatırlamalarına yardımcı olur

than they want to. And, it also helps them not be  choppy with it or with effort. Right? It's like,  

. Ayrıca, bu konuda veya çaba sarf ederken dalgalı olmamalarına da yardımcı olur. Sağ? Sanki

the hand kind of guides them. So, don't be  afraid, to use your hand, when you're practicing.

el onlara rehberlik ediyor. Bu nedenle, pratik yaparken elinizi kullanmaktan korkmayın.

Okay, got you. Yeah, it's ah, it's,  it's more intonation is ah, intention.

Tamam, anladım. Evet, ah, bu, daha çok tonlama ah, niyettir.

Exactly.

Kesinlikle.

Intention with the conversation? Yeah.

Konuşma ile niyet? Evet.

Right.

I love how he talks about the intention of  speaking with this new technique in mind. You  

Sağ.

Aklında bu yeni teknikle konuşma niyeti hakkında konuşmasına bayılıyorum.

may be wondering about this guy. He’s a student  in my Academy and once a month I do live classes  

Bu adamı merak ediyor olabilirsiniz. O, Akademimde bir öğrenci ve ayda bir

where I work with students, and record them with  their permission. Everyone else in the Academy can  

öğrencilerle birlikte çalıştığım canlı dersler veriyorum ve onların izniyle kaydediyorum . Akademideki diğer herkes

attend the live class, watch, and ask questions.  All classes are recorded and put in the Academy so  

canlı derse katılabilir, izleyebilir ve soru sorabilir. Tüm dersler kaydedilir ve Akademi'ye yerleştirilir, böylece

when students join, right away they can go to that  course, search on their own native language, and  

öğrenciler katıldıklarında hemen o kursa gidebilirler, kendi ana dillerinde arama yapabilirler ve aynı dilden gelen

watch all the clips of me working with students  from their same language background. It’s really  

öğrencilerle çalıştığım tüm klipleri izleyebilirler .

helpful for students on their journey towards  more natural and easy-to-understand English.  

Daha doğal ve anlaşılması kolay İngilizceye giden yolda öğrenciler için gerçekten yararlıdır.

If you have any questions about the Academy  please post them here or shoot us an email,  

Akademi hakkında sorularınız varsa lütfen buraya gönderin veya bize bir e-posta gönderin

or simply visit RachelsEnglishAcademy.com. Now  here we talk about this change in the voice,  

veya RachelsEnglishAcademy.com adresini ziyaret edin. Şimdi burada sesteki bu değişiklikten,

these characteristics about English that make English clear and natural,  

İngilizce'yi net ve doğal kılan,

but might feel strange if your  native language isn’t English.

ancak ana diliniz İngilizce değilse garip gelebilecek İngilizce ile ilgili bu özelliklerden bahsediyoruz.

Yesterday was one of those days,  that I have to, sort things out.

Dün, işleri halletmem gereken günlerden biriydi.

Okay, hold on. And yesterday, I needed  a little bit more there. And yesterday,  

Tamam bekle. Ve dün, orada biraz daha fazlasına ihtiyacım vardı. Ve dün

was one of those days. The one was  good. Yes-- I need a little bit  

o günlerden biriydi. Biri iyiydi. Evet--

more length there. And yesterday was  one of those days. Let me hear that.

Orada biraz daha uzunluğa ihtiyacım var. Ve dün o günlerden biriydi. Bunu duymama izin ver.

And yesterday, one, yesterday...

Ve dün, bir, dün...

So, let's hear the whole phrase,  and yesterday was one of those days.

Tüm cümleyi duyalım ve dün o günlerden biriydi.

And yesterday, uh one. And  yesterday was one of those days.

Ve dün, uh bir. Ve dün o günlerden biriydi.

Right, exactly, one of those days.  Okay, what? What happened yesterday?

Doğru, tam olarak, o günlerden biri. Tamam, ne? Dün ne oldu?

Well, it was one of those days that  all my clients called me and try to  

Pekala, tüm danışanlarımın beni arayıp

get their results as soon as  possible. So, yeah, it was...

sonuçlarını bir an önce almaya çalıştıkları günlerden biriydi . Yani, evet, öyleydi...

Okay, that was pretty good.

Tamam, bu oldukça iyiydi.

It was very busy.

Çok meşguldü.

It's very busy. Okay, so, all my clients called  me. A little bit more, So, where all my clients  

Çok meşgul. Tamam, tüm müşterilerim beni aradı. Biraz daha, Yani, tüm müşterilerimin

called me-- That's a little unclear. Where all  my clients called me. That's more clear. So,  

beni aradığı yer-- Bu biraz belirsiz. Tüm müşterilerimin beni aradığı yer. Bu daha açık. Yani,

you can have the one up and then  everything come down. But I, I just,  

birini kaldırabilir ve ardından her şey aşağı inebilir. Ama ben, ben sadece

I want that up to be higher.  And all my clients called me.

Bunun daha yüksek olmasını istiyorum. Ve tüm müşterilerim beni aradı.

Okay, and all my clients called me.

Tamam, ve tüm müşterilerim beni aradı.

Yeah, I totally get it. That's very clear to me.  So, it's sort of just freeing yourself up. To  

Evet, kesinlikle anlıyorum. Bu benim için çok açık. Yani, bir nevi kendini özgür bırakıyor.

like, take your range and make it bigger. You  know, we want you maxing that out because it,  

Beğenmek için aralığınızı alın ve büyütün. Biliyorsunuz, bunu en üst düzeye çıkarmanızı istiyoruz çünkü bu,

just for a native speaker listening, it makes  it so much clearer. Now, I think if you and I  

sadece anadili İngilizce olan biri için çok daha net hale getiriyor. Şimdi, sanırım sen ve ben

were talking, and I was not an accent teacher and  I was just listening to what you were saying? I  

konuşuyor olsaydık ve ben aksan öğretmeni olmasaydım ve sadece söylediklerinizi dinliyor olsaydım?

would understand most of what you were saying.  I might have to ask you a couple of times.  

Söylediklerinizin çoğunu anlardım. Sana birkaç kez sormam gerekebilir.

Uhm, but if you just make  your pitch modulations higher,  

Uhm, ancak perde modülasyonlarınızı daha yüksek yaparsanız

I would probably always understand.  Everything you were saying.

muhtemelen her zaman anlarım. Söylediğin her şey.

Your way is clear, okay thank you, yeah.

Yolun açık, tamam teşekkürler, evet.

And that's a big difference guys. If all he has  to do is make his high syllables higher. Which,  

Ve bu büyük bir fark arkadaşlar. Tek yapması gereken yüksek hecelerini yükseltmekse. Bu da

will in turn make them a little bit longer.  That's the only change he has to do.  

onları biraz daha uzun yapacaktır. Yapması gereken tek değişiklik bu.

To go from being like eighty-five percent  understandable to probably a hundred  

Yüzde seksen beş kadar anlaşılır olmaktan muhtemelen yüzde yüz

percent understandable. And, it feels weird  because your language doesn't have that. So,  

anlaşılır duruma geçmek. Ve bu garip hissettiriyor çünkü dilinizde bu yok. Dolayısıyla,

it feels uncomfortable to do this. It's like if  this is my language and all of a sudden I had to  

bunu yapmak rahatsız hissettiriyor. Sanki bu benim dilimse ve birdenbire

do this. This would feel very uncomfortable to  me. So, I understand. But we just have to give  

bunu yapmak zorundaymışım gibi. Bu benim için çok rahatsız edici olurdu . Bu yüzden anlıyorum. Ancak

ourselves that mental permission. You don't  sound weird, you know, you sound clearer.

kendimize bu zihinsel izni vermeliyiz. Sesin tuhaf değil, biliyorsun, daha net konuşuyorsun.

Okay, thank you. Yeah.

So, all your clients called you? Now, I  want you to really exaggerate, do something.

Tamam teşekkür ederim. Evet.

Yani tüm müşterilerin seni aradı mı? Şimdi gerçekten abartmanızı, bir şeyler yapmanızı istiyorum.

Exaggerate, yeah.

Make it too much. I'll tell you if it's too much.

Abarttın, evet.

Çok fazla yap. Çok fazlaysa söylerim.

Yeah, becau-- because you know, this is,  

Evet, çünkü-- çünkü biliyorsun,

this is the thing. Sometimes for some reason,  I don't want to tell you alright? Because,  

mesele bu. Bazen nedense sana söylemek istemiyorum tamam mı? Çünkü,

I don't want to sound weird. But at the  same time now, we realize that I need it.

Tuhaf görünmek istemiyorum. Ama aynı zamanda buna ihtiyacım olduğunu da anlıyoruz.

Exactly, and I think that's such a good  lesson for everyone. It sounds weird,  

Kesinlikle ve bence bu herkes için çok iyi bir ders. Kulağa tuhaf geliyor,

because we don't use, we're not used to doing it.  So, we kind of shy away from it. Right? But it's,  

çünkü kullanmıyoruz, yapmaya alışkın değiliz. Yani, ondan biraz çekiniyoruz. Sağ? Ama bu,

it's actually what would be clearer. So, even  though it's not your habit, breaking that habit  

aslında daha net olurdu. Dolayısıyla, bu sizin alışkanlığınız olmasa bile, bu alışkanlığı bırakmak

can feel strange. Which is what holds some  people back from doing it, right? So, I'm here  

garip gelebilir. Bazı insanları bunu yapmaktan alıkoyan da bu, değil mi? Bu yüzden,

to give you the feedback, that it doesn't sound  strange. And, that I want you to do it. Okay.

size garip gelmediği geri bildirimini vermek için buradayım . Ve bunu senin yapmanı istiyorum. Tamam aşkım.

Yeah, for sure, yeah, thank you.

Evet, kesinlikle, evet, teşekkürler.

For sure, did you guys hear that? For sure, for  sure. Exactly. Give me some more of that height.

Elbette, bunu duydunuz mu? Kesinlikle, kesinlikle. Kesinlikle. Bana şu yükseklikten biraz daha ver.

He doesn’t want to sound weird. And for some  students, this is the number one reason they’re  

Kulağa garip gelmek istemiyor. Ve bazı öğrenciler için anlaşılmaz olmalarının bir numaralı nedeni budur

hard to understand. Because they want to be  comfortable, they speak English with the habits  

. Rahat olmak istedikleri için , İngilizce'nin özelliklerini

of their own native language rather than really  embracing the characteristics of English. And  

gerçekten benimsemek yerine kendi ana dillerinin alışkanlıklarıyla İngilizce konuşurlar . Ve

I get that. It’s like trying on and developing  a completely different voice. And it’s hard to  

bunu anlıyorum. Tamamen farklı bir sesi denemek ve geliştirmek gibidir.

break habits. Even though this student gets it,  and wants to do it, it just takes some reminding.

Alışkanlıkları kırmak   zordur. Bu öğrenci anlamış ve yapmak istese de biraz hatırlatması yeterli.

let's take that phrase, 'It isn't clear,'  and I want to hear. 'It isn't clear.'  

"Net değil" ifadesini ele alalım ve ben duymak istiyorum. "Net değil."

So, I want to hear even more pitch change.  Not clear, but clear, it isn't clear.

Bu yüzden, daha fazla ses perdesi değişikliği duymak istiyorum. Net değil ama net, net değil.

It isn't clear.

net değil

Right? Exactly. We want that kind of pitch  change on, not every stressed syllable. But,  

Sağ? Kesinlikle. Her vurgulu hecede değil, bu tür bir ses perdesi değişikliği istiyoruz. Ancak,

to emphasize, if it's, if it's, all  too much the same. It becomes kind  

vurgulamak gerekirse, eğer öyleyse, hepsi aynı. Bir

of flat and it's a little bit hard to  pick out those stressed words and to  

nevi düzleşir ve vurgulanan kelimeleri seçip

get that clarity. I just said to get that  clarity. So, my voice went geeet. It wasn't  

netlik elde etmek biraz zorlaşır. Sadece bu netliği elde etmek için söyledim . Yani, sesim geeet gitti.

ge, but get. More of that pitch change from  eve... to go, even higher and then even lower.

Ge değildi, ama olsun. Bu perdenin daha fazlası, akşamdan akşama değişir, daha da yükselir ve sonra daha da alçalır.

This student’s native language is Spanish,  but really the smoothness, the pitch change,  

Bu öğrencinin anadili İspanyolcadır, ama gerçekten akıcılık, perde değişimi

and the rhythm is something that I work  on with every single one of my students.

ve ritim, öğrencilerimin her biriyle üzerinde çalıştığım bir şeydir.

and I've noticed that my Spanish speakers,  sometimes it's all ta, ta, ta, ta, ta, ta,  

ve İspanyolca konuşanlarımın bazen hepsinin ta, ta, ta, ta, ta, ta,

ta. It's really fast and staccato, and I have to  get them to stretch out the stressed syllables a  

ta olduğunu fark ettim. Gerçekten hızlı ve kesik kesik ve vurgulu heceleri biraz uzatmalarını sağlamalıyım

little bit. And, on the phrase, 'I'm not sure,'  I heard from you a little bit, 'I'm not sure,'  

. Ve "Emin değilim" ifadesinde sizden biraz "Emin değilim"   tabirini duydum

sure. But I would definitely want, 'I'm not sure.'  'I'm not sure.' Like it's all part of this wave.  

. Ama kesinlikle 'Emin değilim' derdim. 'Emin değilim.' Sanki hepsi bu dalganın parçasıymış gibi.

I'm not sure. Versus, I'm not sure. Uh-uhhh-uh.  That constant flow of sound with nothing breaking  

Emin değilim. Karşı, emin değilim. Uh-uh-uh. Hiçbir şeyin kesintiye uğratmadığı o sürekli ses akışı

it up. And, a little bit more length on the  stressed word. So, can I hear you just say 'Sure?'

. Ve vurgulanan kelimeyi biraz daha uzun tutun . Peki, 'Tabii' dediğinizi duyabilir miyim?

Sure.

Elbette.

Sure.

Elbette.

Right, I want to get you to even exaggerate  your melody change a little bit more. Sure.

Doğru, melodi değişikliğini biraz daha abartmanı istiyorum. Elbette.

Sure.

Elbette.

Right, I think bring your tongue  a little bit more forward. Sure.

Pekala, bence dilini biraz daha öne çek. Elbette.

Sure.

Elbette.

Good, does that feel weird?

Güzel, bu garip hissettiriyor mu?

Uhm, a little bit, yeah.

Uhm, biraz, evet.

A little bit. Yeah, when people, when I  ask people to change their pitch more,  

Bir nebze. Evet, insanlardan  ses perdesini daha fazla değiştirmelerini istediğimde

sometimes, it feels really, like,  pretend. Like a cartoon or something.

bazen gerçekten rol yapıyormuş gibi hissediyorum . Çizgi film ya da onun gibi bir şey.

We just keep going with that  clarity. It might feel like  

Bu netlikle yola devam ediyoruz .

too much pitch change, but it’s just right.

Perdeyi   çok fazla değiştirmiş gibi görünebilir, ancak bu doğru.

Well, I'm an accountant and, and I've been  working in taxes.   

Ben bir muhasebeciyim ve vergi dairesinde çalışıyorum.

Okay, now hold on. So, I've been working in taxes. I just want a  little bit more of the I--'ve been working in.

Tamam, şimdi bekle. Yani, vergilerde çalışıyorum. Ben sadece biraz daha fazla -- üzerinde çalıştığım şeyden istiyorum

I've been working in.

Yes, that, that's clear to me Dad-da-da-da. I  think, I think the main thing to think about is  

. Bence, bence asıl düşünülmesi gereken şey

higher pitches and your stressed syllables, that's  going to force you to take a little bit more time,  

daha yüksek perdeler ve vurgulu heceleriniz, bu sizi biraz daha fazla zaman ayırmaya,

bring it up and out a little bit. Otherwise, it's  too much within the same range, and it's a little  

sesi biraz yükseltmeye ve dışarı çıkarmaya zorlayacak. Aksi takdirde, aynı aralık içinde çok fazladır ve

bit harder for my ear to get. So, rather than  coming here. You're going to going all the way  

kulağımın algılaması biraz daha zordur. Yani buraya  gelmek yerine.

up here, for those stressed syllables. I've  been working on, I've been working in taxes.  

Vurgulu heceler için buraya kadar gideceksiniz. Üzerinde çalışıyorum, vergilerde çalışıyorum.

I've been working in taxes. Yes, that is cleaner,  clearer. Okay, so think about that as you keep  

Vergi dairesinde çalışıyorum. Evet, bu daha temiz, daha net. Tamam, konuşmaya devam ederken bunu bir düşün

talking, think about, a little uncomfortable.  It's going to feel weird to go up that high.

, biraz rahatsız olduğunu düşün. O kadar yükseğe çıkmak garip gelecek.

I just want to shout-out this student, Andres.  I feel that everyone who lets me work with them  

Sadece bu öğrenciye seslenmek istiyorum, Andres.

like this, in the public eye, is so brave.  They know I’m going to stop them and say,  

Halkın gözünde onlarla bu şekilde çalışmama izin veren herkesin çok cesur olduğunu düşünüyorum. Onları durduracağımı biliyorlar ve

“that isn’t clear.” And they let me work with them  in this way because they’re ready for real change  

"bu net değil" diyeceğim. Ve onlarla bu şekilde çalışmama izin verdiler çünkü gerçek değişime hazırlar

and they’re willing to be vulnerable to help other  students also, who are watching, who are learning.

ve izleyen, öğrenen diğer öğrencilere de yardım etmek için savunmasız olmaya istekliler .

Okay, I'm afraid I have to work in this  

Tamam, korkarım bu

weekend and I'm trying to do,  to deal with uh, some things.

hafta sonu çalışmam gerekiyor ve bazı şeylerle uğraşmaya çalışıyorum.

Uh-huh, I'm trying to deal, not deal.

Uh-huh, anlaşmaya çalışıyorum, anlaşmaya değil.

I'm trying to deal with that.

Bununla başa çıkmaya çalışıyorum.

I'm trying to deal with that.

Bununla başa çıkmaya çalışıyorum.

Uh-huh, and also, I'm afraid, I'm going  to have to work this weekend, I'm afraid.

Uh-huh, ayrıca korkarım bu hafta sonu çalışmak zorunda kalacağım.

I'm afraid.

Korkarım.

Exactly, so you're probably making it twice as  long as you did the first time. And that, it,  

Kesinlikle, yani muhtemelen ilk seferinde yaptığınızın iki katı kadar uzun süre yapıyorsunuz. Ve bu,

you know, it's if we're talking  in seconds, it's probably like,  

biliyorsunuz, eğer saniyeler içinde konuşuyorsak, muhtemelen

point two seconds. It, you know, it doesn't seem  like it's that much, but it's enough, to make  

virgül iki saniye gibidir. Bilirsin, o kadar fazla değil gibi görünüyor, ama bu

me right away be like, that was the word afraid,  whereas, afraid. It's not quite long enough to get  

beni hemen "korkmak" kelimesi buydu, oysa "korkmak" gibi hissettirmek için yeterli.

the real sense of the stress, to get the real full  vowel. You know, we reduce our vowels so often,  

Vurgunun gerçek anlamını, gerçek tam ünlüyü elde etmek için yeterince uzun değil. Biliyorsunuz, sesli harflerimizi çok sık azaltırız,

but not in stressed syllables. Stressed syllables  always give us the full, clear, vowel. Afraid.

ancak vurgulu hecelerde değil. Vurgulu heceler bize her zaman tam, net sesli harf verir. Korkmuş.

Okay, afraid, okay.

Tamam, kork, tamam.

Okay, you sound great. I love this. So, I feel  like it's one tweak. It's a mindset thing,  

Tamam, harika konuşuyorsun. Bunu seviyorum. Yani, tek bir ince ayar gibi hissediyorum. Bu bir zihniyet meselesi,

right? Like you said, it's the intention  of that. And, if you apply it, in general,  

değil mi? Dediğin gibi, niyeti bu. Ve genel olarak uygularsanız

it's going to make everything fall into place.  It's not like we're working on something super  

her şeyin yerine oturmasını sağlar.

specific like, this one reduction, or this one  vowel sound. It's an overall concept that if you,  

Bu azaltma veya bu tek sesli harf gibi çok özel bir şey üzerinde çalışmıyoruz. Bu genel bir kavramdır, eğer

like, get comfortable with it in your head  and you get comfortable with that change,  

kafanızda buna alışırsanız ve bu değişiklikle rahatlarsanız,

then every sentence you say is going to be wow, a  lot, right away, easier to understand immediately.  

o zaman söylediğiniz her cümle vay canına, çok , hemen, hemen anlaşılması daha kolay olacaktır.

So, I challenge you to change your mind, about  what is an appropriate pitch change for a stressed  

Bu nedenle, vurgulu bir hece için uygun perde değişikliğinin ne olduğu konusunda fikrinizi değiştirmenize meydan okuyorum

syllable. And, and, push the boundary, like,  whoa, is this too high? So, mindset change. It's  

. Ve sınırı zorlayın, vay canına, bu çok mu yüksek? Yani zihniyet değişikliği.

okay. Embrace it feeling silly and different,  because we do want it to be different. Right?  

Sorun değil. Aptalca ve farklı hissederek kucaklayın, çünkü farklı olmasını istiyoruz. Sağ?

So, it should feel different. Yeah. Okay,  excellent job. Do you have any other questions?

Yani farklı hissettirmeli. Evet. Tamam, mükemmel iş. Başka sorunuz var mı?

No, no.

Hayır hayır.

Okay, Andres, I feel like.

Tamam, Andres, öyle hissediyorum.

Oh, thank you.

You've given so many students here a  really clear idea of what that change  

Ohh, teşekkürler.

Buradaki pek çok öğrenciye, bu değişikliğin seslerine neler yapabileceği konusunda gerçekten net bir fikir verdiniz

can do for their voice. So, thank you so  much for working with me in this class.

. Bu derste benimle çalıştığınız için çok teşekkür ederim.

No, thank you. Thank you for having me.

Hayır teşekkürler. Beni kabul ettiğin için teşekkürler.

You're so welcome, and I'll see you in  the... post in the community group, okay?  

Rica ederim, topluluk grubundaki gönderide görüşürüz, tamam mı?

Okay. Okay, alright, thank you.

Tamam aşkım. Tamam, tamam, teşekkür ederim.

Massive thank-you Andres. You are an  inspiration. I wish I could speak Spanish  

Büyük teşekkürler Andres. Sen bir ilham kaynağısın. Keşke ben de

as well as you can speak English. Again, if  you’re interested in courses that can help  

senin İngilizce bildiğin kadar iyi İspanyolca konuşabilseydim. Yine

you understand what is natural spoken English,  courses that will help your listening skills,  

doğal konuşulan İngilizce'yi anlamanıza   yardımcı olabilecek kurslarla, dinleme becerilerinize yardımcı olacak kurslarla ilgileniyorsanız,

please visit RachelsEnglishAcademy.com  or keep your learning going now here on  

lütfen RachelsEnglishAcademy.com'u  ziyaret edin veya şimdi burada   YouTube'da bu videoyla öğreniminize devam edin

YouTube now with this video. Don’t forget to  subscribe with notifications on, I love being  

. Bildirimler açıkken abone olmayı unutmayın,

your English teacher and accent coach. That’s it  and thanks so much for using Rachel’s English.

İngilizce öğretmeniniz ve aksan koçunuz olmayı seviyorum. Hepsi bu kadar ve Rachel'ın İngilizcesini kullandığınız için çok teşekkürler.