Speaking English: vertical vs. horizontal speaking

Hi! I’m Tom Kelley, a Rachel’s English teacher.

MERHABA! Ben Tom Kelley, Rachel'ın İngilizce öğretmeniyim.

And I’m here to tell you to relax! Chances are you can.

Ve sana rahatlamanı söylemek için buradayım! Muhtemelen yapabilirsin.

It’s really helpful when you’re speaking English.

İngilizce konuşurken gerçekten yardımcı oluyor.

Today’s practice tip is about thinking “vertically” rather than “horizontally” when you speak

Bugünün alıştırma ipucu, konuşurken "yatay" yerine "dikey" düşünmekle ilgili, ne demek

you’ll see what I mean in a second.

istediğimi hemen anlayacaksınız.

A lot of my students are amazed to discover that speaking English

Öğrencilerimin çoğu, İngilizce konuşmanın

can actually take less effort than they are currently using.

aslında şu anda kullandıklarından daha az çaba gerektirebileceğini keşfettiklerinde şaşırıyorlar.

Today I’m going to talk about one area of the face in which I see a lot of effort being used – the lips.

Bugün yüzün çok çaba harcandığını gördüğüm bir bölgesinden bahsedeceğim – dudaklar.

Some students tend to pull their lips back wide when speaking – I call this speaking horizontally.

Bazı öğrenciler konuşurken dudaklarını geriye doğru çekme eğilimindedir - ben buna yatay konuşma diyorum.

I’m going to do it for a second.

Bunu bir saniyeliğine yapacağım.

It’s like a bit of a smile on my face. And it tends to limit how much I drop my jaw.

Sanki yüzümde hafif bir gülümseme var. Ve çenemi ne kadar düşürdüğümü sınırlama eğiliminde. Aynı

It also changes the way I sound.

zamanda sesimi de değiştiriyor.

It takes my vocal placement from a lower resonance, to a higher resonance.

Ses yerleşimimi daha düşük bir rezonanstan daha yüksek bir rezonansa taşıyor.

We want to keep that low, open chest resonance when speaking English.

İngilizce konuşurken o düşük, açık göğüs rezonansını korumak istiyoruz.

There are a few sounds in English that might require a little bit of horizontal stretch from the lips.

İngilizcede, dudaklardan biraz yatay esneme gerektirebilecek birkaç ses vardır.

For instance, the EE as in ME vowel. Many students like to pull the lips back for this vowel sound.

Örneğin ME ünlüsünde olduğu gibi EE. Birçok öğrenci bu sesli harf için dudaklarını geri çekmeyi sever.

EE. EE. That’s fine. And you will achieve a clear EE vowel when you do that.

EE. EE. Bu iyi. Ve bunu yaptığınızda net bir EE ünlüsü elde edeceksiniz.

But when you watch native speakers use words with the EE vowel –

Ancak anadili İngilizce olan kişilerin EE ünlüsü olan sözcükleri kullandığını izlediğinizde,

you’ll notice that if the lip corners pull back, it's a very subtle movement.

dudak köşelerinin geri çekilmesinin çok ince bir hareket olduğunu fark edeceksiniz.

For example, ‘easy’. 'Easy'.

Örneğin, 'kolay'. 'Kolay'.

My lip corners are barely pulling wide.

Dudak kenarlarım zar zor genişliyor.

Most of the EE vowel is made with the middle of my tongue arching up in the mouth.

EE sesli harflerinin çoğu, dilimin ortası ağzımda kavis yaparak yapılır.

Another vowel sound that might use a little bit of lip movement is the AA as in Hat vowel.

Biraz dudak hareketi kullanabilecek başka bir ünlü ses, Şapka ünlüsünde olduğu gibi AA'dır.

Many students will say "hat", using a lot of lip tension.

Pek çok öğrenci dudaklarını çok fazla gererek "şapka" diyecektir.

This tension can actually make your voice sound a little nasal.

Bu gerilim aslında sesinizin biraz genizden gelmesine neden olabilir.

The vocal placement rises into the face and nasal passages.

Ses yerleşimi yüz ve burun pasajlarına doğru yükselir.

Hat. My hat is missing.

Şapka. Şapkam kayıp.

Instead, let the lips stay a bit more relaxed and let the tongue position be more important.

Bunun yerine dudakları biraz daha rahat bırakın ve dil pozisyonunun daha önemli olmasına izin verin.

For this vowel the tongue is wide and arching slightly up and forward in the mouth.

Bu sesli harf için dil geniştir ve ağızda hafifçe yukarı ve öne doğru kıvrılır.

Hat. My hat is missing.

Şapka. Şapkam kayıp.

Now the vocal placement sounds the same the whole way through the sentence.

Şimdi vokal yerleşimi tüm cümle boyunca aynı geliyor.

Only with relaxation can you find that chest resonance.

Göğüs rezonansını ancak rahatlayarak bulabilirsin.

I really encourage you to use a mirror to check and see if this is something you do.

Bunun sizin yaptığınız bir şey olup olmadığını kontrol etmek ve görmek için bir ayna kullanmanızı gerçekten tavsiye ederim.

If you find that you tend to pull the lips corners back a lot when you speak,

Konuşurken dudakların köşelerini çok fazla geri çekme eğiliminde olduğunuzu fark ederseniz,

see what happens if you speak “vertically”, rather than horizontally.

yatay yerine "dikey" konuşursanız ne olacağını görün.

This means relaxing the lips and letting the jaw drop down a bit more for stressed syllables.

Bu, dudakları gevşetmek ve vurgulu heceler için çeneyi biraz daha aşağı indirmek anlamına gelir.

Let’s run through some examples:

Bazı örnekler üzerinden geçelim:

Bed. Speaking horizontally: bed.

Yatak. Yatay konuşma: yatak.

Speaking vertically: bed.

Dikey olarak konuşursak: yatak.

It takes so much less effort to speak vertically.

Dikey olarak konuşmak çok daha az çaba gerektirir.

Same. Horizontal: same. Vertical: same.

Aynı. Yatay: aynı. Dikey: aynı.

To do this, you may need to move your tongue more than you are used to.

Bunu yapmak için dilinizi alıştığınızdan daha fazla hareket ettirmeniz gerekebilir.

If you've been using lip and jaw tension for the AY diphthong, for example,

Örneğin, AY diphthong için dudak ve çene gerginliği kullanıyorsanız,

chances are you are pulling your lips wide.

muhtemelen dudaklarınızı genişçe çekiyorsunuzdur.

Instead, just arch the middle of the tongue from a low, wide position in the mouth to a higher position.

Bunun yerine, dilin ortasını ağızda alçak, geniş bir konumdan daha yüksek bir konuma doğru kavislendirin.

AY. AY.

AY. AY.

And let the lips relax.

Ve dudakların gevşemesine izin verin.

American English depends on a lot of flexible movement from the tongue

Amerikan İngilizcesi,

so that the lips and jaw can stay relaxed.

dudakların ve çenenin rahat kalabilmesi için dilin birçok esnek hareketine bağlıdır.

How about a couple practice sentences:

Birkaç alıştırma cümlesine ne dersiniz:

I love vacation days.

Tatil günlerini seviyorum.

Avoid the horizontal: vacation days.

Yataydan kaçının: tatil günleri.

And go vertical and relaxed.

Ve dikey ve rahat olun.

Vacation days. I love vacation days.

Tatil günleri. Tatil günlerini seviyorum. Arkadaki

Take the empty chair in the back.

boş sandalyeyi al.

Horizontal: Take the empty chair in the back.

Yatay: Arkadaki boş sandalyeyi alın.

Vertical: Take the empty chair in the back.

Dikey: Arkadaki boş sandalyeyi alın.

Again, hopefully you can hear how relaxing my lips and jaw

Yine, umarım dudaklarımın ve çenemin ne kadar rahatlatıcı olduğunu,

ends up changing the placement of my voice and the sound of my vowels and diphthongs.

sesimin yerleşimini ve sesli harflerimin ve ünlü ünlülerin sesini değiştirdiğini duyabilirsiniz.

Use a mirror when you practice to see if you are speaking horizontally.

Yatay konuşup konuşmadığınızı görmek için pratik yaparken bir ayna kullanın.

If you are, cool! Now you know you get to relax.

Eğer öyleysen, havalı! Artık rahatlayabileceğinizi biliyorsunuz.

And it's always great to remember that you're allowed to relax.

Ve rahatlamanıza izin verildiğini hatırlamak her zaman harikadır.

I hope this tip has been helpful! If you're interested in learning more about taking private lessons with me,

Umarım bu ipucu yardımcı olmuştur! Benimle özel ders alma hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız,

click here or in the description below.

buraya veya aşağıdaki açıklamaya tıklayın.

Keep practicing, have fun, and thanks for using Rachel's English.

Pratik yapmaya devam edin, eğlenin ve Rachel'ın İngilizcesini kullandığınız için teşekkürler.