How to Network | Find a Job in the US by Networking | How to Find a Job | Networking Tips

Networking.

Ağ oluşturma.

If you're an extrovert, this could be really easy for you.

Dışa dönük biriyseniz, bu sizin için gerçekten kolay olabilir. İçine

If you're an introvert, the very word may cause your heart to race.

kapanık biriyseniz, kelimenin kendisi kalbinizin hızla çarpmasına neden olabilir.

Either way in this video, you're going to learn how to maximize your connections

Her iki durumda da bu videoda, bağlantılarınızı nasıl en üst düzeye çıkaracağınızı

and uncover new opportunities and relationships to advance your career.

ve kariyerinizi ilerletmek için yeni fırsatları ve ilişkileri nasıl ortaya çıkaracağınızı öğreneceksiniz.

Here, we begin the process of finding a job in the US.

Burada ABD'de iş bulma sürecini başlatıyoruz.

In this 10-part course, we take you from here, the very beginning, to landing the job, and negotiating your salary.

Bu 10 bölümlük kursta, sizi en başından, işe başlamaya ve maaşınız için pazarlık yapmaya götürüyoruz.

Now, I teach English as a foreign language and a lot of my students are interested in coming to the US to work.

Şimdi, İngilizceyi yabancı dil olarak öğretiyorum ve birçok öğrencim çalışmak için ABD'ye gelmekle ilgileniyor.

But this course is for anyone, an American or not, looking for a job or thinking about switching careers.

Ancak bu kurs, Amerikalı olsun ya da olmasın, iş arayan veya kariyer değiştirmeyi düşünen herkes içindir. Ana dili İngilizce olmayan öğrencilerim için

I've also put a small English lesson at the end of each video in the course

kurstaki her videonun sonuna o videodaki bir konuyla ilgili küçük bir İngilizce dersi de koydum

relating to a topic in that video for my non-native students.

.

At the end of this video, you'll find a lesson

Bu videonun sonunda,

on the different ways we use the word 'word' in American English.

Amerikan İngilizcesinde 'word' kelimesini farklı şekillerde kullandığımıza dair bir ders bulacaksınız.

For this course, I’ve interviewed three experts to help us understand exactly how to shine as an applicant

Bu kurs için, başvuran ve görüşülen kişi olarak tam olarak nasıl parlayacağımızı anlamamıza yardımcı olmaları için üç uzmanla görüştüm

and an interviewee.

.

And though I’ve applied for and gotten many jobs in my life, I learned lots of new tips on impressing employers.

Ve hayatım boyunca pek çok işe başvurmuş ve kazanmış olmama rağmen, işverenleri etkilemek için pek çok yeni ipucu öğrendim.

If you watch this whole course, I have no doubt you will be way ahead of other people

Bu kursun tamamını izlerseniz, istediğiniz aynı iş için yarışan diğer insanlardan çok daha önde olacağınızdan hiç şüphem yok

competing for the same job you want.

. Bu kursta

Our three experts that we'll be learning from in this course are Cindy.

öğreneceğimiz üç uzmanımız Cindy.

She is currently a recruiter, where all she does all day is look at resumes and interview potential employees.

Şu anda bir işe alım görevlisi ve tüm gün yaptığı tek şey özgeçmişlere bakmak ve potansiyel çalışanlarla görüşmek.

Before that, she worked as executive director of a non-profit in New York City.

Bundan önce, New York'ta kar amacı gütmeyen bir kuruluşun yönetici direktörü olarak çalıştı. Kelimenin

She's looked at literally thousands of resumes and conducted hundreds of interviews.

tam anlamıyla binlerce özgeçmişe baktı ve yüzlerce röportaj yaptı.

Cindy is going to help you get this job.

Cindy bu işi almana yardım edecek.

Steve. He's a small business owner here in Pennsylvania.

Steve. O burada, Pensilvanya'da küçük bir işletme sahibi .

He regularly hires new employees and will give you clear insight into what he's thinking and what he's looking for

Düzenli olarak yeni çalışanlar işe alır ve

when he goes through cover letters and resumes, and what will make him want to hire you in an interview.

ön yazıları ve özgeçmişleri incelerken ne düşündüğü ve ne aradığı ve bir röportajda sizi işe almak istemesine neden olan şey hakkında size net bir fikir verir.

Steve is going to help you get this job.

Steve bu işi almana yardım edecek.

Laura she's a career adviser at prestigious college here in the US.

Laura, ABD'deki prestijli bir kolejde kariyer danışmanı.

She's been helping students land their dream jobs for years. Laura is going to help you get this job.

Yıllardır öğrencilerin hayallerindeki işi bulmalarına yardım ediyor. Laura bu işi almana yardım edecek.

Today, we're going to talk about networking. Why network?

Bugün ağ oluşturma hakkında konuşacağız. Neden ağ? Tavsiye

When we're hiring someone that's been referred, boy, they almost always get an interview.

edilen birini işe aldığımızda, evlat, neredeyse her zaman bir görüşme alırlar.

Network because it will connect you to people at organizations where you want to work,

Ağ çünkü sizi çalışmak istediğiniz kuruluşlardaki insanlara bağlayacaktır

and being connected to someone at an organization can greatly increase your chances of getting an interview.

ve bir kuruluştaki birine bağlı olmak mülakat şansınızı büyük ölçüde artırabilir.

Ok, well what other ways can you look for jobs and improve your chances of getting them?

Tamam, başka hangi yollarla iş arayabilirsin ve onları bulma şansını artırabilirsin?

I asked Laura.

Laura'ya sordum.

I would say the number one way is networking.

Bir numaralı yolun ağ kurmak olduğunu söyleyebilirim.

Dang it, it's still networking.

Kahretsin, hala ağ kuruyor.

And I know that we hear that over and over again, and some of us kind of roll our eyes because we don't love

Ve bunu tekrar tekrar duyduğumuzu biliyorum ve bazılarımız ağ kurmayı sevmediğimiz için gözlerimizi deviriyoruz

networking, but it Is, it's played out again and again that networking is the best way to find opportunities.

, ama ağ kurmanın fırsatları bulmanın en iyi yolu olduğu tekrar tekrar oynanıyor.

Networking, again. She brings up LinkedIn. It's a website that professionals use in the US A lot.

Yine ağ oluşturma. LinkedIn'i getiriyor. ABD'de profesyonellerin çok kullandığı bir web sitesidir.

So if you're looking for a job in the US, it's important to get to know it, and to use it if at all possible.

Bu nedenle, ABD'de bir iş arıyorsanız, onu tanımanız ve mümkünse onu kullanmanız önemlidir.

So how should you use LinkedIn?

Peki LinkedIn'i nasıl kullanmalısınız?

Or let's say you're interested and aquaponic gardening, or farming.

Ya da akuaponik bahçecilikle veya çiftçilikle ilgilendiğinizi varsayalım.

That's something that's very niche but that you can just enter the keyword

Bu çok niş bir şey ama sadece anahtar kelimeyi girebiliyorsunuz

and you can see people who are actually working in that industry, and it's a way to reach out to those people,

ve o sektörde gerçekten çalışan insanları görebiliyorsunuz ve bu insanlara ulaşmanın,

build your network, or to just see what kind of jobs they've had in the past,

ağınızı kurmanın veya sadece ne tür işler yaptıklarını görmenin bir yolu. Geçmişte olmuş,

so that you can look at those organizations, you can see if those organizations have jobs.

yani o kuruluşlara bakabilir, o kuruluşlarda iş olup olmadığını görebilirsiniz.

So it's a great way to do research, and extend your network at the same time, and then find opportunities.

Bu nedenle, araştırma yapmanın ve aynı zamanda ağınızı genişletmenin ve ardından fırsatları bulmanın harika bir yolu.

Create a profile, create as many connections as you can. Friends, family, former co-workers and so on.

Bir profil oluşturun, olabildiğince çok bağlantı oluşturun. Arkadaşlar, aile, eski iş arkadaşları vb.

That way, as you do research and see organizations that you'd like to work for,

Bu şekilde, araştırma yapıp çalışmak isteyeceğiniz kuruluşları gördükçe, orada çalışan biriyle

you can see how closely you're connected to someone who works there.

ne kadar yakın ilişki kurduğunuzu görebilirsiniz .

Aside from LinkedIn, how else should you be networking to maximize connections?

Bağlantıları en üst düzeye çıkarmak için LinkedIn dışında başka nasıl ağ oluşturmalısınız?

Laura talked about going to conferences in the field in which you want to work.

Laura, çalışmak istediğin alanda konferanslara gitmekten bahsetti.

Conferences can be expensive, but you can look into volunteering, which could get you in for free.

Konferanslar pahalı olabilir, ancak ücretsiz olarak katılmanızı sağlayabilecek gönüllülüğe bakabilirsiniz.

You can find opportunities just by going to those conferences, talking to people

Sadece bu konferanslara giderek,

looking at job postings that people have, and are advertising there.

insanların sahip olduğu iş ilanlarına bakan ve orada reklam veren insanlarla konuşarak fırsatlar bulabilirsiniz.

That's a great tip, I never thought about that, but if you make the effort

Bu harika bir ipucu, bunu hiç düşünmemiştim, ancak

to go to a conference and meet people face-to-face, that's really going to help build your network.

bir konferansa gitmek ve insanlarla yüz yüze görüşmek için çaba harcarsanız, bu gerçekten ağınızı oluşturmanıza yardımcı olacaktır.

And they want to meet you too without having to go through the whole process of trying to find someone.

Ve birini bulmaya çalışmanın tüm sürecinden geçmek zorunda kalmadan sizinle de tanışmak istiyorlar.

So if you meet someone you have a good connection,

Yani, iyi bir bağlantınız olan biriyle tanışırsanız,

you're already miles ahead of someone else who just submits a paper resume.

sadece kağıt özgeçmiş gönderen başka birinden zaten kilometrelerce öndesiniz.

LinkedIn, conferences, what else?

LinkedIn, konferanslar, başka ne var?

I would just say talking to people.

Sadece insanlarla konuşmak derdim.

You never know when you're going to meet someone that could have a tip for you,

Sizin için bir ipucu verebilecek

or have a connection for you.

veya sizinle bir bağlantısı olabilecek biriyle ne zaman tanışacağınızı asla bilemezsiniz.

I've heard of people talking to someone next to them on the airplane

Uçakta yanlarında biriyle konuşan

and ending up getting a job or an opportunity that way.

ve bu şekilde bir iş ya da fırsat bulan insanları duydum.

So just talking to people in general and making connections.

Yani sadece genel olarak insanlarla konuşmak ve bağlantılar kurmak.

But if you're very intentionally trying to network, then I would say

Ancak, kasıtlı olarak ağ kurmaya çalışıyorsanız, o zaman

start thinking about who you already know in your network. So friends,

ağınızda zaten kimleri tanıdığınızı düşünmeye başlayın derim. Yani arkadaşlar,

family, friends of family, family of friends, former professors, former teachers, your doctor,

aile, aile dostları, arkadaşların ailesi, eski profesörler, eski öğretmenler, doktorunuz,

anyone that you already know in your network,

ağınızda zaten tanıdığınız herkes,

telling them what you're looking for and just

onlara aradığınızı söylüyor ve

putting the word out there in the universe to as many people as you can.

evrende sadece kelimeyi oraya koyuyorsunuz. olabildiğince çok insan.

They may know someone who knows someone.

Birini tanıyan birini tanıyor olabilirler.

So you already have a network based on people you know but then they know other people as well.

Yani zaten tanıdığınız insanlara dayalı bir ağınız var ama onlar da başka insanları tanıyor.

And then I would say that if you're a college student, your university or college may have a very extensive

Ve sonra, eğer bir üniversite öğrencisiyseniz, üniversitenizin veya kolejinizin çok kapsamlı bir mezunlar dizinine sahip olabileceğini söyleyebilirim

alumni directory that you could tap into

and start reaching out to people that way because of that similar shared alma mater.

ve bu benzer paylaşılan alma materyali nedeniyle insanlara bu şekilde ulaşmaya başlayabilirsiniz.

So even if it's hard for you to imagine yourself striking up a conversation

Bu nedenle, kendinizi

with the person sitting next to you on an airplane, you can still put a lot of effort into letting people know

uçakta yanınızda oturan kişiyle sohbet ederken hayal etmek sizin için zor olsa bile, insanlara ne aradığınızı bildirmek için çok çaba sarf edebilirsiniz

what you're looking for.

.

Once you've discovered someone in your networking that you think could really be of help to you,

Ağınızda size gerçekten yardımcı olabileceğini düşündüğünüz,

that you think could really be an important connection, what can you do?

gerçekten önemli bir bağlantı olabileceğini düşündüğünüz birini keşfettiğinizde ne yapabilirsiniz?

And then once you make a connection with someone,

Ve sonra biriyle bağlantı kurduğunuzda,

the best way to network with them is through an informational interview.

onlarla ağ kurmanın en iyi yolu bilgilendirici bir görüşme yapmaktır.

So an informational interview is when you turn the tables and you are the one who is interviewing them

Dolayısıyla, bilgilendirici bir görüşme, durumu tersine çevirdiğiniz zamandır ve

about their work or their career as opposed to them interviewing you for a position.

sizinle bir pozisyon için görüşme yapmalarının aksine, onlarla işleri veya kariyerleri hakkında görüşme yapan sizsiniz.

And so those typically are a half an hour, 45 minutes, over coffee, on the phone,

Ve bunlar tipik olarak telefonda kahve içerken yarım saat 45 dakikadır

and you're just learning what you can about them, and making that connection so that

ve onlar hakkında öğrenebileceğinizi yeni öğreniyorsunuz ve bu bağlantıyı kuruyorsunuz, böylece

while you're building a connection for a potential opportunity in the future, you're also

potansiyel bir fırsat için bir bağlantı kurarken Gelecekte,

learning a lot about the industry and it can help you with your job search, just learning what they have to say.

sektör hakkında da çok şey öğreniyorsunuz ve sadece ne söyleyeceklerini öğrenerek iş aramanızda size yardımcı olabilir.

Okay, so if your friend's mom says: hey my co-workers husband works in that, then you say: great!

Tamam, eğer arkadaşınızın annesi, hey iş arkadaşımın kocası orada çalışıyor derse, o zaman siz de: harika!

Can I have the contact information? And if they're willing to give it out, then you just call the person up and say:

İletişim bilgilerini alabilir miyim? Ve eğer vermeye istekliyseler, o zaman o kişiyi arayıp şöyle dersiniz:

I'd love to ask a few questions about your work?

İşiniz hakkında birkaç soru sormak isterim?

So typically I would say that first contact should be email, just so it's lower pressure.

Bu yüzden tipik olarak, baskıyı azaltmak için ilk temasın e-posta olması gerektiğini söylerdim.

But saying this is who I am, this is why I'm interested in you specifically,

Ama ben buyum, bu yüzden özellikle seninle ilgileniyorum,

here's a couple of specific questions I would like to ask you.

işte sana sormak istediğim birkaç özel soru.

Do you have twenty thirty minutes that you could talk to me the next couple of weeks?

Önümüzdeki birkaç hafta benimle konuşmak için yirmi otuz dakikan var mı?

And then, you know, you're having this conversation with him, you're wanting to prepare,

Ve sonra, bilirsiniz, onunla bu konuşmayı yapıyorsunuz, hazırlanmak istiyorsunuz,

making sure you have a lot of questions ready.

birçok sorunuzun hazır olduğundan emin olmak istiyorsunuz.

Sometimes all it takes is you ask one question, and that person talks for half an hour.

Bazen tek yapmanız gereken tek bir soru sormaktır ve o kişi yarım saat konuşur.

Sometimes it's like pulling teeth to get them to talk.

Bazen onları konuşturmak için diş çekmek gibi.

So you have to have 10 to 15 questions, and it's really just whatever you want to know about their career,

Yani 10 ila 15 sorunuz olmalı ve bu gerçekten onların kariyerleri,

their organization, their current job, their graduate program, and getting as much information as you can,

organizasyonları, mevcut işleri, lisansüstü programları hakkında bilmek istediğiniz her şey ve mümkün olduğunca çok bilgi almak

and then always following up with a thank-you note, a handwritten thank you note, or an email. Either way,

ve ardından her zaman bir soru ile takip etmek. teşekkür notu, el yazısıyla yazılmış bir teşekkür notu veya bir e-posta. Her iki şekilde de,

but just letting them know that you appreciate the time that they've spent with you.

ancak sizinle geçirdikleri zamanı takdir ettiğinizi bilmelerini sağlayın.

Again, it's just a fostering that relationship and not all relationships will turn into opportunities,

Yine, bu sadece o ilişkiyi beslemek ve tüm ilişkiler fırsata dönüşmeyecek,

but some of them will.

ancak bazıları dönüşecek.

Wow that's a lot of effort. That's really putting yourself out there. How often does it work?

Vay canına, bu çok çaba. Bu kendini gerçekten ortaya koyuyor. Ne sıklıkla çalışır?

And I would say personally, I’ve had about half of my job opportunities

Ve kişisel olarak söyleyebilirim ki, iş fırsatlarımın yaklaşık yarısı

result as or happened because of networking.

ağ oluşturma nedeniyle oldu veya oldu.

Networking with people that

you didn't already know very well that you had to make some effort to network with them?

Zaten çok iyi tanımadığınız ve onlarla ağ kurmak için biraz çaba sarf etmeniz gereken insanlarla ağ kurmak?

I would say it's probably about half and half.

Muhtemelen yaklaşık yarım buçuk olduğunu söyleyebilirim.

Some of them were friends who connected me with someone else.

Bazıları beni başkasına bağlayan arkadaşlardı.

Yeah, more often than not, its friends or someone I know connecting me with someone I don't know,

Evet, çoğu zaman arkadaşları veya tanıdığım biri beni tanımadığım biriyle bağlantı kuruyor

and then having a conversation with them.

ve sonra onlarla sohbet ediyor. O

Them letting me know about opportunities in the moment or telling me as they see them come up later.

andaki fırsatlardan beni haberdar ediyorlar ya da daha sonra ortaya çıktıklarını gördüklerinde bana söylüyorlar.

So it's worth what sometimes feels like a lot of effort, and sometimes awkward conversations.

Bu yüzden bazen çok fazla çaba gibi hissettiren şeylere ve bazen garip konuşmalara değer.

Especially for an introvert, this kind of thing can be harder, but just it's worth if you're really looking for work,

Özellikle içine kapanık biri için bu tür şeyler daha zor olabilir, ama gerçekten iş arıyorsan

and you think you've made a good connection

ve iyi bir bağlantı kurduğunu düşünüyorsan buna değer,

it's worth the effort to step out of your comfort zone and try to do that.

konfor alanından çıkıp çabalamaya değer. yap bunu.

And I think for introverts, the positive thing about informational interviews is that it's one-on-one.

Ve bence içedönükler için, bilgilendirici görüşmelerin olumlu yanı bire bir olmasıdır.

And so it feels a lot more manageable.

Ve böylece çok daha yönetilebilir hissettiriyor.

Networking events can be really overwhelming

Ağ oluşturma etkinlikleri, içedönükler için gerçekten bunaltıcı olabilir

for introverts, and so although those events can be helpful and you may meet people,

ve bu nedenle, bu etkinlikler yardımcı olabilse ve insanlarla tanışabilseniz de,

typically you aren't developing as authentic and strong of relationships as

tipik olarak, biriyle bire bir sohbet ettiğiniz zamanki kadar özgün ve güçlü ilişkiler geliştirmiyorsunuz

when you have a one-on-one conversation with someone.

.

Can you imagine if you've sat down with someone for 30 minutes for a conversation,

Biriyle sohbet etmek için 30 dakika oturduğunuzu hayal edebiliyor musunuz,

they're going to get to know you and understand your strengths and your personality.

sizi tanıyacak ve güçlü yönlerinizi ve kişiliğinizi anlayacaklar.

If you end up applying for a job at that person's organization,

Sonunda o kişinin kuruluşunda bir iş başvurusunda bulunursanız,

they're going to have a lot more to say about you than if you just exchanged a few emails.

sizin hakkınızda birkaç e-posta göndermiş olmanızdan çok daha fazlasını söyleyeceklerdir.

So though it takes effort and require some preparation, the time spent will likely be more fruitful

Bu nedenle, çaba gerektirmesine ve biraz hazırlık gerektirmesine rağmen, harcanan zaman muhtemelen

than spending that time scouring the internet for positions.

internette pozisyon aramak için harcanan zamandan daha verimli olacaktır.

Having said that, there are other ways to look for jobs outside of networking.

Bunu söyledikten sonra, ağ oluşturma dışında iş aramanın başka yolları da var.

There are also some very specific associations for different industries that have their own job registries.

Farklı sektörler için kendi iş kayıtlarına sahip olan bazı çok özel dernekler de vardır.

So you can be looking at, for example, the National Association of speech-language pathologists,

Örneğin, Ulusal Dil ve Konuşma Patologları Birliği'ne bakabilirsin,

you can go to their website they have their own job registry and look there for opportunities.

kendi iş kayıtlarına sahip oldukları web sitelerine gidebilir ve oradaki fırsatlara bakabilirsin.

Are those usually free? If y ou're looking for a job?

Bunlar genellikle ücretsiz mi? Eğer bir iş arıyorsanız?

Yes. Not always, but they often are and there are industry specific websites as well like idealist.org

Evet. Her zaman değil, ama genellikle öyleler ve endüstriye özel web siteleri var, idealist.org gibi

is for non-profit jobs, specifically, and that's a free website. Typically, if there's a fee, it's a minimal fee.

özellikle kar amacı gütmeyen işler içindir ve bu ücretsiz bir web sitesidir. Tipik olarak, bir ücret varsa, bu minimum bir ücrettir.

But don't get sucked into spending all your time looking for the right job.

Ancak tüm zamanınızı doğru işi arayarak harcamaya kapılmayın.

Spend most of your time making the right connections with people.

Zamanınızın çoğunu insanlarla doğru bağlantıları kurarak geçirin.

The other thing I wanted to add here at the end is that 70% of a job search should be networking.

Son olarak buraya eklemek istediğim bir diğer şey de, iş aramanın %70'inin ağ oluşturma olması gerektiğidir.

So this really... I just want to highlight this in the last part that how important networking is,

Yani bu gerçekten... Son bölümde şunu vurgulamak istiyorum, ağ oluşturmanın ne kadar önemli olduğunu,

75% should be spent on researching people, researching organizations, writing that initial email to somebody,

%75'inin insanları araştırmaya, kuruluşları araştırmaya, birine o ilk e-postayı yazmaya,

following up with them, talking with them, having that informational interview,

onları takip etmeye, onlarla konuşmaya harcanması gerektiğini, o bilgilendirici görüşmeyi yapmak,

following up on any tips or advice they give you, following up with them, sending them a thank-you note,

size verdikleri ipuçlarını veya tavsiyeleri takip etmek, onlarla takip etmek, onlara bir teşekkür notu göndermek,

staying in touch in the future, if that makes sense, if you had a good connection.

gelecekte iletişimde kalmak, mantıklıysa, iyi bir bağlantınız varsa.

So that's 70% of the job search, 30% of the job search is looking for positions,

Yani iş aramanın %70'i, iş aramanın %30'u ise pozisyon aramak,

looking on job platforms, writing your cover letter, tailoring or targeting your resume.

iş platformlarına bakmak, ön yazınızı yazmak, özgeçmişinizi uyarlamak veya hedeflemek.

So it's really flipped from the way that I think the general population thinks about the job search.

Bu yüzden, genel nüfusun iş arama hakkında düşündüğünü düşündüğüm şekilde gerçekten tersine döndü.

So spending more time focused on building that network and connecting with people,

Bu nedenle, bu ağı oluşturmaya ve insanlarla bağlantı kurmaya daha fazla zaman harcamak

and less time actually scouring the job platforms, and creating your application materials.

ve iş platformlarını gerçekten araştırmak ve uygulama materyallerinizi oluşturmak için daha az zaman harcamak.

Interesting, I would have definitely probably defaulted myself to

İlginç,

doing all this research sort of in a whole by myself at the computer rather than

etrafta bana yardım edebilecek kimin olduğunu görmek yerine, muhtemelen tüm bu araştırmayı bilgisayar başında tek başıma yapmaya karar verirdim

seeing who's around that might be able to help me out.

.

To recap, your chances of getting a job will greatly improved if you have a connection to a company,

Özetlemek gerekirse, bir şirket veya kuruluşla bağlantınız varsa, iş bulma şansınız büyük ölçüde artacaktır

or an organization. And there are ways you can create those connections. Build your network,

. Ve bu bağlantıları oluşturmanın yolları var. Ağınızı

online like on LinkedIn, and in real life by going to conferences, striking up conversations,

LinkedIn gibi çevrimiçi olarak ve gerçek hayatta konferanslara giderek, sohbetler başlatarak,

reaching out to friends, family, current and former co-workers, teachers, classmates, and so on.

arkadaşlara, aileye, mevcut ve eski iş arkadaşlarına, öğretmenlere, sınıf arkadaşlarına vb. ulaşarak oluşturun.

Let people know your goals.

İnsanlara hedeflerinizi bildirin.

Look for possible links and when you find a good one,

Olası bağlantıları arayın ve iyi bir bağlantı bulduğunuzda

make a connection and maybe do an informational interview on the phone or in person.

bağlantı kurun ve belki telefonda veya şahsen bilgilendirici bir görüşme yapın.

When you make an amazing connection and find your dream job,

Harika bir bağlantı kurduğunuzda ve hayalinizdeki işi bulduğunuzda,

you're going to need to put together a cover letter, a resume, and beef up your interview skills.

bir ön yazı ve özgeçmiş hazırlamanız ve görüşme becerilerinizi güçlendirmeniz gerekecek.

The rest of this course will take you through that whole process.

Bu kursun geri kalanı sizi tüm bu süreçten geçirecektir.

We'll hear a lot more from Steve, get a wealth of advice from Cindy, and continue to learn from Laura.

Steve'den daha çok şey duyacağız, Cindy'den zengin tavsiyeler alacağız ve Laura'dan öğrenmeye devam edeceğiz. Bir

The next video will be your resume, then your cover letter.

sonraki video özgeçmişiniz, ardından kapak mektubunuz olacak.

There might be hundreds of people sending in cover letters and resumes for the job that you're applying for.

Başvurduğunuz iş için ön yazılar ve özgeçmişler gönderen yüzlerce kişi olabilir.

You'll learn how to get into the 'YES pile'.

'EVET yığınına' nasıl gireceğinizi öğreneceksiniz.

Then we'll dive into the interview process.

Ardından mülakat sürecine geçeceğiz.

There are important concrete ways you can prepare to make a huge, positive impression in an interview

Bir röportajda büyük, olumlu bir izlenim bırakmak için hazırlayabileceğiniz önemli somut yollar var

and I’ll make sure you know them.

ve bunları bildiğinizden emin olacağım.

For my non-native students we're going to get your English lesson in just a minute.

Anadili olmayan öğrencilerim için İngilizce dersinizi bir dakika içinde alacağız.

If you haven't already, be sure to click the subscribe button and the bell for notifications.

Henüz yapmadıysanız abone ol butonuna ve bildirimler için zile tıklamayı unutmayın.

I make new videos on the English language and American culture every Tuesday,

Her salı İngiliz dili ve Amerikan kültürü üzerine yeni videolar çekiyorum

and have over 600 videos on my channel to date, focusing on listening comprehension,

ve bugüne kadar kanalımda dinlediğini anlama ve aksan azaltmaya odaklanan 600'den fazla video var

and accent reduction.

.

While you're waiting for next week's video, a great step would be to check out this Get Started Playlist.

Gelecek haftanın videosunu beklerken, bu Başlarken Oynatma Listesine göz atmak harika bir adım olacaktır.

Now, here's your English lesson. I want to go over the different ways we use the word 'word'.

Şimdi, işte İngilizce dersiniz. 'Kelime' kelimesini kullandığımız farklı yolların üzerinden geçmek istiyorum.

You're used to thinking of this as how we describe at, there, hippopotamus.

Bunu su aygırı olarak tanımladığımız gibi düşünmeye alışkınsınız.

This unit of speech.

Bu konuşma birimi.

Laura used the phrase "to put the word out there".

Laura, "kelimeyi oraya koymak için" ifadesini kullandı.

The 'word'. What word?

Kelime'. Hangi kelime?

This reference isn't to a single word like hippopotamus but here, the word 'word' means news or information.

Bu gönderme su aygırı gibi tek bir kelimeye değil, burada 'kelime' kelimesi haber veya bilgi anlamına geliyor.

You want to put or get the 'word' out there.

Ortaya 'kelimeyi' koymak veya almak istiyorsunuz.

You want to announce to people what kind of a job you're trying to get.

İnsanlara ne tür bir iş bulmaya çalıştığınızı duyurmak istiyorsunuz.

Anyone that you already know in your network,

Ağınızda zaten tanıdığınız herhangi biri,

telling them what you're looking for, and just putting

onlara ne aradığınızı söylüyor ve

the word out there in the universe to as many people as you can.

evrende mümkün olduğunca çok insana bu kelimeyi yayıyorsunuz.

Put the word out there in the universe.

Kelimeyi evrende oraya koyun.

So that even people in other galaxies will be looking for jobs for you. No, I'm just kidding.

Böylece diğer galaksilerdeki insanlar bile sizin için iş arayacak. Hayır sadece şaka yapıyorum.

Out into the universe, out into the world, these are things we can add on, but they don't change the meaning.

Evrene, dünyaya, bunlar üzerine ekleyebileceğimiz şeyler ama anlamı değiştirmiyorlar.

All the phrases mean to tell people something.

Tüm ifadeler insanlara bir şey anlatmak anlamına gelir.

To try to make sure everyone knows to spread the word.

Herkesin haberi yaymayı bildiğinden emin olmaya çalışmak.

You want to make sure everyone in your community, all your contacts know what kind of job you're looking for.

Topluluğunuzdaki herkesin, tüm bağlantılarınızın ne tür bir iş aradığınızı bildiğinden emin olmak istiyorsunuz.

So if they hear about an opportunity, they can tell you about it.

Yani bir fırsat duyarlarsa size anlatabilirler.

Anyone that you already know in your network, telling them what you're looking for and just

Ağınızda zaten tanıdığınız herhangi biri, onlara ne aradığınızı söylüyor ve

putting the word out there in the universe to as many people as you can.

evrendeki mümkün olduğunca çok insana bu kelimeyi yayıyorsunuz.

You may have heard someone say 'what's the word?' or 'any word?'

Birinin 'bu kelime nedir?' dediğini duymuş olabilirsiniz. veya "herhangi bir kelime?"

You can say this if you're waiting to hear from someone.

Birinden haber almayı bekliyorsan bunu söyleyebilirsin.

For example, let's say my sister-in-law is coming to visit today, we don't know what time.

Mesela bugün baldızım ziyarete gelecek diyelim, saat kaç bilmiyoruz.

We're waiting for her to let us know which train she's taking. I might say to David,

Hangi trene bindiğini bize bildirmesini bekliyoruz. David'e şunu söyleyebilirim,

what's the word from Audrey?

Audrey'den ne haber var?

Or any word from Audrey?

Ya da Audrey'den bir haber var mı?

And finally, a tip on the pronunciation of this word.

Ve son olarak, bu kelimenin telaffuzu hakkında bir ipucu.

Don't try to make a vowel sound and then the R consonant.

Bir ünlü sesi ve ardından R ünsüzünü çıkarmaya çalışmayın.

The vowel sound here is actually just like the R consonant.

Buradaki sesli harf aslında tıpkı R ünsüzüne benziyor.

So go right from the W, wuh-- to the R, urr-- wuh-- urr-- wur, wur, and then the D.

W'den sağa git, wuh-- R, urr-- wuh-- urr-- wur, wur ve sonra D.

Word. Word.

Word. Kelime.

So I invite you to put the word out there, to spread the word, that you're learning lots

Bu yüzden sizi

of interesting things with Rachel's English.

Rachel'ın İngilizcesi ile pek çok ilginç şey öğrendiğinizi duyurmaya davet ediyorum. Hepsi

That's it, and thanks so much for using Rachel's English.

bu kadar ve Rachel'ın İngilizcesini kullandığınız için çok teşekkürler.