PHRASAL VERB HEAD

This is the Rachel’s English 30-Day Challenge!

Bu, Rachel'ın 30 Günlük İngilizce Yarışması!

Learn 30 phrasal verbs in 30 days!

30 günde 30 öbek fiil öğrenin!

Jumpstart your vocabulary in 2017.

2017'de kelime dağarcığınıza hızlı bir başlangıç ​​yapın.

Today is Day 16 and we're studying "head" phrasal verbs.

Bugün 16. Gün ve "baş" deyimsel fiilleri inceliyoruz.

Head. The noun head is this.

KAFA. İsim başı budur.

That’s one of the meanings. You probably know that.

Anlamlarından biri bu. Muhtemelen bunu biliyorsun.

As a phrasal verb, it has meanings completely unrelated to the body part.

Phrasal fiil olarak, vücut kısmıyla tamamen ilgisiz anlamlara sahiptir.

Head back. Well, it has nothing to do with the back of the head.

Geri kafa. Kafanın arkasıyla alakası yok.

It means to return to start the journey back to where you were.

Bulunduğunuz yere geri dönüş yolculuğuna başlamak için geri dönmek anlamına gelir.

Maybe you've gone out for walk and you say "I’m starting to feel tired. Why don’t we head back?"

Belki yürüyüşe çıktınız ve "Yorgun hissetmeye başladım. Neden geri dönmüyoruz?"

I’m going to head back around 7.

7 civarında geri döneceğim.

Head out has a similar meaning. It means to leave,

Head out'un da benzer bir anlamı var. Ayrılmak anlamına gelir,

but it refers to the place that you are, not the place that you’re returning to.

ancak bulunduğunuz yeri ifade eder, geri döndüğünüz yeri değil.

If you say “I’m going to head out”, no one has to know where you’re going.

“Ben çıkıyorum” dersen kimsenin nereye gittiğini bilmesine gerek yok.

But if you say “I’m going to head back,” then you’re returning somewhere,

Ama “geri döneceğim” dersen, bir yere geri dönmüş olursun

and whomever you’re talking to knows where you’re going.

ve kiminle konuşursan konuş, nereye gittiğini bilir.

I think it’s time to head out, I don’t want to be late.

Sanırım gitme zamanı geldi, geç kalmak istemiyorum.

Head for or towards. Again, movement, a direction.

veya yönüne gidin. Yine hareket, bir yön. Kelimenin

You can use it literally: Let’s head for the lake.

tam anlamıyla kullanabilirsiniz: Hadi göle gidelim.

You can also use it figuratively: I’d like to head towards a solution to this problem.

Mecazi anlamda da kullanabilirsiniz: Bu sorunun çözümüne yönelmek istiyorum.

“Head off” has nothing to do with “off with his head!”

"Kafasını uçur"un "kafasını uçur!" ile hiçbir ilgisi yoktur.

It means to prevent something from happening. They’re trying to head off the publication of my article.

Bir şeyin olmasını engellemek demektir. Yazımın yayınlanmasını engellemeye çalışıyorlar.

You can also use it with people, to prevent them from going somewhere.

Bir yere gitmelerini önlemek için insanlarla da kullanabilirsiniz.

Try to head her off at the door, I don’t want her to see the painting until I’m done with it.

Onu kapıdan uzaklaştırmaya çalış, ben bitirene kadar tabloyu görmesini istemiyorum.

We can also use ‘head off’ just like ‘head out’, to leave.

Ayrılmak için 'head out' gibi 'head off' da kullanabiliriz.

Well, I guess it’s time to head off.

Pekala, sanırım yola çıkma zamanı geldi.

Head up, head down. Head down means, similar to head out or head back, movement in a direction.

Baş yukarı, baş aşağı. Baş aşağı, baş dışarı veya baş geriye benzer, bir yönde hareket anlamına gelir.

We use it with road, path. If you’re giving directions, you might say, "You want to head down I-95 to exit 40."

Yol, patika ile kullanıyoruz. Talimat veriyorsanız, "40'tan çıkmak için I-95'e gitmek istiyorsunuz" diyebilirsiniz.

We also use it figuratively: Let’s say you’re visiting a town where someone you know lives,

Mecazi anlamda da kullanıyoruz: Diyelim ki bir tanıdığınız kişinin yaşadığı bir kasabaya gidiyorsunuz

but you don’t know that person well, maybe you don’t like that person all that much.

ama o kişiyi iyi tanımıyorsunuz, belki de o kişiyi pek sevmiyorsunuz.

A friend asks you if you want to give that person a call when you arrive.

Bir arkadaşınız, vardığınızda o kişiyi aramak isteyip istemediğinizi sorar. Ben

You could say, I don’t want to head down that road. I don’t want to have to visit her every time I’m in town.

o yola girmek istemiyorum diyebilirsiniz. Kasabaya her geldiğimde onu ziyaret etmek zorunda kalmak istemiyorum.

Head up doesn’t have anything to do with movement or direction.

Baş yukarı hareket veya yön ile ilgisi yoktur.

We use it to mean to be in charge of something.

Bir şeyin sorumluluğunu üstlenmek anlamında kullanırız.

She’s going to head up our marketing division.

Pazarlama bölümümüzün başına geçecek.

You can also use this without up: She’s going to head the team.

Bunu up olmadan da kullanabilirsiniz: Takımın başına geçecek.

Head. H sound a very light sound of air passing through the vocal cords.

KAFA. H sesi, ses tellerinden geçen çok hafif bir hava sesidir.

Hh-- Hh-- Head. Head.

Hh-- Hh-- Kafa. KAFA.

Then the EH vowel. Jaw drops, tongue tip stays down, middle part of the tongue lifts a bit

Sonra EH sesli harfi. Çene düşer, dil ucu aşağıda kalır, dilin orta kısmı biraz yukarı kalkar

Eh-- eh-- hea-- head.

Eh-- eh-- hea-- baş.

And the D sound. Tongue goes to the roof of the mouth, dd--

Ve D sesi. Dil damağa gidiyor, dd--

we voice the vocal cords, --dd and you can release lightly, head.

ses tellerini seslendiriyoruz, --dd ve hafifçe serbest bırakabilirsin, kafa.

Some native speakers won’t release this. They’ll say ‘head-head-head’ instead of ‘head’.

Bazı anadili İngilizce olanlar bunu yayınlamaz. "Kafa" yerine "kafa-kafa-kafa" diyecekler.

Leaving the tongue in position and a little bit of the d sound in the throat.

Dilin yerinde bırakılması ve d sesinin birazının gırtlakta bırakılması.

Head. Or released, head.

KAFA. Veya serbest bırakıldı, kafa.

To catch all of the videos in this 30-day challenge,

Bu 30 günlük yarışmadaki tüm videoları yakalamak için

be sure to sign up for my mailing list. it’s absolutely FREE.

posta listeme kaydolduğunuzdan emin olun. kesinlikle ÜCRETSİZDİR.

And definitely subscribe to my YouTube channel and LIKE Rachel's English on Facebook.

Ve kesinlikle YouTube kanalıma abone olun ve Facebook'ta Rachel'ın İngilizcesini BEĞENİN.

Click the links in the description.

Açıklamadaki bağlantıları tıklayın.

This 30-day challenge is leading up to a phrasal verbs course

Bu 30 günlük meydan okuma, 1 Şubat'ta çevrimiçi okulumda kullanıma sunulacak bir deyimsel fiiller kursuna yol açıyor.

that will be available on my online school on February 1.

Rachel’s English Academy is a collection of online courses focusing on English conversation,

Rachel's English Academy, İngilizce konuşma, telaffuz ve dinlediğini anlamaya odaklanan bir çevrimiçi kurslar koleksiyonudur

pronunciation, and listening comprehension.

.

You will understand Americans better and speak better English with these courses.

Bu kurslarla Amerikalıları daha iyi anlayacak ve daha iyi İngilizce konuşacaksınız.

Visit rachelsenglishacademy.com to sign up and get started today.

Kaydolmak ve bugün başlamak için rachelsenglishacademy.com adresini ziyaret edin.