English expressions for SUMMER! - Lingoda Language Marathon Returns! #SPON

Do you remember the movie die hard 3?

Zor Ölüm 3 filmini hatırlıyor musun?

These German terrorists are trying to

Bu Alman teröristler

rob a bank and then a cop comes into the bank almost ruining everything

bir banka soymaya çalışıyorlar ve sonra bir polis bankaya girerek neredeyse her şeyi mahvediyor, bu

so the German terrorists

yüzden Alman teröristler

they have to convince the American cop that they are actually Americans

Amerikan polisini aslında Amerikalı olduklarına ikna etmeleri gerekiyor

but then one of the terrorists says this

ama sonra teröristlerden biri bunu söylüyor

and he ruined it

ve mahvetti

"Raining dogs and cats" No!

"Yağmur yağıyor" köpekler ve kediler" Hayır!

1: it's "Raining cats and dogs"

1: "Kedi köpek yağmuru"

2: No one says :it's raining cats and dogs" anymore

2: Artık kimse "kedi köpek yağmuru" demiyor,

if your teacher is telling you to say "raining cats and dogs"

eğer öğretmeniniz size "kedi köpek yağmuru" demenizi söylüyorsa

please tell them to stop

lütfen onlara durmalarını söyleyin

How can I say "rain a lot"?

Nasıl "çok yağmur yağıyor" diyebilirim ?

we use this structure

bu yapıyı kullanırız,

"it's something it down" for example:

örneğin:

Pouring! "It's pouring it down outside" So rainy!

Dökülüyor! "Dışarıda yağıyor" Çok yağmurlu! "Aşağıya

"chucking it down"

kıvırmak"

Chuck means to throw very hard

Chuck çok sert atmak anlamına gelir Küfür etmeyi

If don't like swearing, don't watch the next five seconds

sevmiyorsan, bir sonrakini izleme beş saniye en

my favourite one: "it's pissing it down outside!"

sevdiğim: "dışarıda işemek var!"

This does not happen very often in England

Bu İngiltere'de çok sık olmaz

So as soon as the Sun comes out what do English people do?

Güneş doğar doğmaz İngilizler ne yapar?

The clothes disappear and we do this

Giysiler kaybolur ve biz bunu yaparız Güneş

Not sunbath

banyosu değil Sık

I often hear "sunbath" not that

sık "güneş banyosu" duyarım "

say it with me sunbathe

Benimle güneşlenin demeyin"

an example sentence you might hear in London is

Londra'da duyabileceğiniz örnek bir cümle

"Plus 10 degrees? I'm going sunbathing"

"Artı 10 derece mi? Güneş banyosuna gidiyorum"

when you sunbathe, one of two things will happen

güneş banyosu yaptığınızda, iki şeyden biri olur,

maybe you have a nice glow to your skin maybe your skin's a bit darker and a bit sexier

belki cildinizde hoş bir ışıltı olur, belki cildiniz biraz daha koyu ve biraz daha seksi olur,

in this case you have a tan

bu durumda bir bronzluğunuz olur,

that's the noun

isim bu,

you can use this as a verb for example

bunu şu şekilde kullanabilirsiniz: örneğin bir fiil

Today I'm going to take advantage of the sun and I'm going to tan

Bugün güneşten faydalanacağım ve bronzlaşacağım

also as an adjective

bir sıfat olarak da

to be tanned

bronzlaşmak

"Look at me! I'm tanned and sexy!"

"Bana bak! Ben bronzlaştım ve seksiyim!"

so you can use it as a noun verb or an adjective

yani bunu bir isim fiil veya sıfat olarak kullanabilirsiniz

this guy however, not so lucky

, ancak bu adam,

if your skin is red after the sun

cildiniz güneşten sonra kırmızıysa

and it's "ow!" it's painful to touch

ve "ow!" ise o kadar şanslı değilsiniz, dokunmak acı verici,

you are burned the adjective "burned"

sıfatı yakıyorsunuz "yandı"

also as a verb

aynı zamanda bir fiil olarak

this is how we would say it commonly I got burned

bunu genellikle böyle söylerdik ben yandım

maybe you have seen this word with a T

belki bu kelimeyi bir T ile görmüşsünüzdür bu da

that's fine too

sorun değil tamam

okay before we continue

devam etmeden önce

are you a hard-working dedicated student if so I have something amazing for you

çalışkan, özverili bir öğrenci misiniz öyleyse sizin için harika bir şeyim var

if you want to improve your English or German, today's sponsor of this video,

İngilizcenizi veya Almancanızı geliştirmek istiyorsanız , bu videonun bugünkü sponsoru

Lingoda, are bringing back their amazingly successful language marathon

Lingoda, inanılmaz başarılı dil maratonunu geri getiriyor

if you don't know Lingoda, of course you do I've been working with them for a

Lingoda'yı bilmiyorsanız, tabii ki biliyorsunuzdur.

while now the very cool they're this online language academy they teach

çok havalı onlar bu çevrimiçi dil akademisi

English German French and Spanish with real native teachers online and in this

İngilizce Almanca Fransızca ve İspanyolca'yı gerçek yerli öğretmenlerle çevrimiçi olarak öğretiyorlar ve bu

language marathon they're offering you the chance of mastering your skills in

dil maratonunda size

English or German here's how it works you take 30 group classes per month for

İngilizce veya Almanca becerilerinizde uzmanlaşma şansı sunuyorlar işte böyle çalışıyor 30 grup dersi alıyorsunuz

three months and if you stick with that Lingoda will refund the entire cost of

üç ay boyunca aylık ve buna bağlı kalırsanız, Lingoda kursun tüm masrafını iade edecek

the course, that's 567 euros and that's crazy awesome. It's open to you it's open to

, bu 567 avro ve bu çılgınca harika. Size açık, herkese açık,

everyone entry into this language marathon is

bu dil maratonuna giriş

usually five euros however if you use my code "RUN9" you can find that in the

genellikle beş avrodur, ancak "RUN9" kodumu kullanırsanız,

description you can get it for just fifty cents but spaces are filling fast

açıklamada sadece elli sente alabileceğinizi görebilirsiniz, ancak boşluklar hızla doluyor, ne

just remember when you sign up you commit to paying for the course that's

zaman hatırla kaydolun,

189 euros per month for three months which already for a language course

üç ay boyunca ayda 189 avro olan kurs için ödeme yapmayı taahhüt ediyorsunuz ki bu zaten çalıştığım tüm İngilizce okullarında son derece iyi olan bir dil kursu için

that's extremely good all the English schools I've worked at it's never that

asla o kadar

cheap this is why it's very important you only sign up if you can commit to 30

ucuz değil, bu yüzden sadece kaydolmanız çok önemli

group classes per month for 3 months if you know you can do that this is for you

3 ay boyunca ayda 30 grup dersine katılabilirsiniz, bunu yapabileceğinizi biliyorsanız, bu sizin için, Almanca

if you want to do the language marathon in German you have until the

dil maratonunu yapmak istiyorsanız,

18th of May to sign up that language marathon starts the 1st of June until

18 Mayıs'a kadar kayıt olmak için vaktiniz var, o dil maratonunun 1'inde başlıyor. Haziran'dan

the 31st of August but for English students you should sign up soon

31 Ağustos'a kadar, ancak İngilizce öğrencileri için yakında kaydolmalısınız,

registration closes April 19th and the language marathon for English runs from

kayıt 19 Nisan'da kapanıyor ve İngilizce dil maratonu

the 2nd of May until the 31st of July in addition if during the first two weeks

2 Mayıs'tan 31 Temmuz'a kadar devam ediyor, ayrıca kaydolduğunuz ilk iki hafta içinde

of signing up you decide for whatever reason actually I really can't do this

karar verirseniz her ne sebeple olursa olsun aslında bunu gerçekten yapamam

you can cancel your course and it's no problem so if you missed your chance

kursunuzu iptal edebilirsiniz ve sorun değil bu yüzden

last time here's another chance you'll also find a link to all the terms and

geçen sefer şansınızı kaçırdıysanız işte başka bir şans ayrıca tüm terimlere ve tüm ayrıntılara açıklamadaki bir bağlantı bulacaksınız

all the details in the description make sure you check that out before signing

emin olun kaydolmadan önce bunu kontrol edin

up ok back to the lesson

tamam derse geri dönün hadi hava

let's talk about the heat

when it's so hot and this happens to you you are

çok sıcakken sıcaktan bahsedelim ve bu başınıza geliyor

"Sweating". Pronunciation!

"terliyorsunuz". Telaffuz!

I often hear "Sweet", "Sweeting" no!

Sık sık "Tatlı" duyuyorum, "Tatlı" hayır!

"Sweating"

"Terleme"

The verb "sweat"

Fiili "terleme"

and how can he talk about the heat?

ve ısı hakkında nasıl konuşabilir?

yes I can say "It's hot"

evet "Sıcak" diyebilirim

but more than hot

ama sıcaktan da öte

"It's baking", "It's sweltering"

"Pişiyor", "Bunaltıcı"

Say it with me, pronunciation! "Baking"

Benimle söyle, telaffuz! "Pişirmek"

that's a difficult one "sweltering"

zor bir şey "bunaltıcı"

this is not as common as this, but it's fun to say

bu kadar yaygın değil, ama söylemesi eğlenceli

and of course we like to be creative

ve elbette yaratıcı olmayı seviyoruz, bu

so we could say "it's hot as hell" for example

yüzden örneğin "cehennem kadar sıcak" diyebilir

or replace that word for any swear word

veya bu kelimeyi herhangi bir küfür yerine koyabiliriz. kelime olan

all the bad words which are nouns

tüm kötü kelimeleri isim olan

Replace that with those, and you're good

kelimelerle değiştirin, ve siz

those words

bu kelimelerde iyisiniz

of course I know some of you don't like swearing that's fine

elbette bazılarınızın küfür etmeyi sevmediğini biliyorum ama bu

however I really really enjoy it

gerçekten hoşuma gidiyor

and this is English this is what we naturally say

ve bu İngilizce doğal olarak böyle söylüyoruz

okay but how about some expressions?

tamam ama bazı ifadelere ne dersin?

that's what you came for, let's do that

bunun için geldin, hadi onu yapalım

let's imagine that you have a friend

bir arkadaşın olduğunu düşünelim

I'm sure you have a friend

eminim bir arkadaşın vardır

when times are good when everything is great no problems no nothing

güzel zamanlarda her şey yolundayken sorun yok sorun yok hiçbir şey

they are your best friend

onlar senin en iyi arkadaşın

but maybe one day you have a problem you have some trouble

ama belki bir gün bir sorunun olur

you really need your friend to help you

"Please help me, I need you! I have a problem!"

"Lütfen bana yardım et, sana ihtiyacım var! Bir sorunum var!"

"Meh! No!"

"Meh! Hayır!"

this type of friend

bu tip arkadaşlar

In good times, your best friend

İyi günde en iyi arkadaşın

In bad times, they disappear

Kötü günde kaybolurlar

this is what we call

biz buna

A fair-weather friend

güzel hava arkadaşı deriz

of course it's not a good thing

iyi bir şey değil

they are only your friend during the good times

onlar sadece iyi günde kötü günde arkadaşın olur güle

the bad times, bye-bye friend

güle arkadaşım

if you have a story about your Fair-weather friend, write it in the comments

Güzel hava arkadaşınızla ilgili bir hikayeniz varsa yorumlara yazın

sometimes the weather in London is a little bit crazy

Londra'da bazen hava biraz çılgınca

and we get storms

ve

we have an expression with storms

bizde fırtınalar oluyor fırtınalarla ilgili bir ifademiz var.

Let's imagine that something great happens to you

You got a great job, everyone is super happy for you, this is your moment!

iş, herkes senin için çok mutlu, bu senin anın!

But then!

Ama sonra!

But then your friend is like "hey! everyone pay attention to me!"

Ama sonra arkadaşın "Hey! Herkes bana dikkat etsin!"

"Something amazing happened to ME!

"Bana harika bir şey oldu!

baby in there!"

Bebeğim orada!"

this person is taking the attention away from the other person

bu kişi dikkati diğer kişiden uzaklaştırıyor,

in that case, they...

bu durumda, onlar...

steal your thunder

sizin gökgürültüsünüzü

or steal his thunder, steal her thunder

veya onun gök gürültüsünü çalıyor,

basically to take the attention away from something else

temelde dikkati başka bir şeyden uzaklaştırmak için onun gök gürültüsünü çalıyor

and put it on themselves

ve kendi üzerine koyuyor.

Has anyone ever stolen your thunder?

?

Tell me in the comments

if you enjoyed that lesson and want to see more

Bu dersten keyif aldıysanız yorumlarda belirtin ve daha fazlasını görmek istiyorsanız

remember to subscribe, also share this video

abone olmayı unutmayın, ayrıca bu videoyu paylaşın

give me a thumbs up and I will love you forever

bana bir başparmak verin ve sizi sonsuza kadar seveceğim

only you

no one else I will love only you

başka kimse yok sadece sizi seveceğim

If you want to see more lessons, click here

Daha fazlasını görmek istiyorsanız dersler, buraya tıklayın