An English Lesson about Electricity! Learn English Vocabulary about Electricity!

Hi, Bob the Canadian here.

Merhaba, Kanadalı Bob burada. Elektrikle ilgili

Welcome to this English lesson about electricity.

bu İngilizce dersine hoş geldiniz .

Now, I should tell you,

Şimdi size söylemeliyim ki,

I did do a lesson earlier this year about electricity.

bu yılın başlarında elektrikle ilgili bir ders yaptım.

I'll put a link right there, if you want to check it out,

Şuraya bir link koyacağım, bakmak istersen

but in that lesson, I was in my classroom,

ama o derste ben sınıfımdaydım

and in order to teach you words and phrases

ve sana elektrikle ilgili İngilizce kelime ve deyimleri öğretmek için

about electricity in English,

I simply held up pictures.

sadece resimleri gösterdim.

Now, when you learn a language,

Şimdi, bir dil öğrenirken, bir

it's always good to review things,

şeyleri gözden geçirmek her zaman iyidir,

so I thought today we would review the topic electricity,

bu yüzden bugün elektrik konusunu gözden geçireceğimizi düşündüm,

but I would do it in a way where I show you

ancak bunu size elimden

as many things as I can,

geldiğince çok şey gösterecek şekilde yapacağım

and I demonstrate as many things as I can,

ve olabildiğince çok şey göstereceğim. Size elektrik hakkında konuşmak için bilmeniz gereken

as I teach you English words and phrases

İngilizce kelimeleri ve deyimleri öğrettiğim için elimden geldiğince her şeyi anlatacağım

that you'll need to know to talk about electricity.

.

(cheerful music)

(neşeli müzik)

Well, hey, welcome to this English lesson about electricity.

Pekala, hey, elektrikle ilgili bu İngilizce dersine hoş geldiniz.

Before we get started, though, if you are new here,

Başlamadan önce, burada yeniyseniz, oradaki

don't forget to click that red subscribe button over there

kırmızı abone ol düğmesini tıklamayı unutmayın

and give me a thumbs up if this video helps you

ve bu video

learn just a little bit more English.

biraz daha fazla İngilizce öğrenmenize yardımcı oluyorsa bana bir başparmak verin.

Well, let's talk about electricity.

Peki, elektrik hakkında konuşalım. Bahsetmek istediğim

One of the first things I want to talk about

ilk şeylerden biri

is how electricity is generated, or how power is generated.

elektriğin nasıl üretildiği veya elektriğin nasıl üretildiği. İngilizce'de

We use the word electricity and power

elektrik ve güç kelimesini

interchangeably in English.

birbirinin yerine kullanıyoruz.

Behind me, you can see a wind turbine.

Arkamda bir rüzgar türbini görebilirsiniz.

This wind turbine is generating electricity.

Bu rüzgar türbini elektrik üretiyor.

It is generating power.

Güç üretiyor.

It is using the energy in the wind to turn the blades

so that it can turn a generator and create electricity.

Bir jeneratörü döndürüp elektrik üretebilmesi için kanatları döndürmek için rüzgardaki enerjiyi kullanıyor.

This is not a windmill.

Bu bir yel değirmeni değil.

A windmill is something else.

Bir yel değirmeni başka bir şeydir.

I'll put a picture here,

Buraya bir resim koyacağım,

so that you can see what a windmill is,

böylece bir yel değirmeninin ne olduğunu görebileceksiniz,

but one way that we generate electricity,

ama elektrik üretmenin bir yolu,

one way that we generate power is by using a wind turbine.

güç üretmenin bir yolu da rüzgar türbini kullanmaktır. Elektrik

Another way to generate electricity is to use solar panels.

üretmenin bir başka yolu da güneş panelleri kullanmaktır.

You can see this farm behind me has a bull (laughs)

Arkamdaki bu çiftliği görüyorsunuz, bir boğa (gülüyor)

and a solar panel installation,

ve bir güneş paneli kurulumu var,

so they are using the power of the sun

bu yüzden elektrik üretmek için güneşin gücünü kullanıyorlar

to generate electricity.

.

You can also see in the distance

that this building has some solar panels on it as well.

Bu binanın üzerinde de bazı güneş panelleri olduğunu uzaktan görebilirsiniz.

If this was a bigger installation,

Bu daha büyük bir kurulum olsaydı,

if they had more solar panels,

daha fazla güneş paneli olsaydı,

we would call it a solar farm.

buna güneş enerjisi çiftliği derdik. Size

I'm happy that I was able to show you

an actual wind turbine,

gerçek bir rüzgar türbini gösterebildiğim için mutluyum

and I'm happy that I was able to show you

ve

a solar panel installation,

bir güneş paneli kurulumunu gösterebildiğim için mutluyum

but I can't show you all of the other kinds of power plants

ama diğer tüm enerji santrallerini gösteremem

because they don't exist out here in the country,

çünkü onlar memlekette yok

but I will talk about them,

ama onlardan bahsedeceğim

and I will put pictures here while I do.

ve varken de buraya fotoğraflarını koyacağım. Isı yaratmak için

We have nuclear power plants,

where we use the power of the splitting of an atom

bir atomun parçalanma gücünü kullandığımız

in order to create heat,

and we use that heat to generate electricity.

ve bu ısıyı elektrik üretmek için kullandığımız nükleer santrallerimiz var.

We have coal-fired power plants,

where we burn coal to create heat,

Isı üretmek için kömür yaktığımız

and we use that heat to create electricity.

ve bu ısıyı elektrik üretmek için kullandığımız kömürle çalışan elektrik santrallerimiz var.

We have natural gas-fired power plants,

Doğal gazı

where we burn natural gas

yaktığımız

and we use the heat that is generated to create electricity,

ve üretilen ısıyı elektrik üretmek için kullandığımız doğal gazla çalışan elektrik santrallerimiz var

and in Canada, we have hydro-electric power plants,

ve Kanada'da elektrik üretmek için

where we use the power of flowing water

akan suyun gücünü kullandığımız hidroelektrik santrallerimiz var

to create electricity.

.

This behind me is not a power plant.

Arkamdaki bu bir elektrik santrali değil.

It is simply a power station,

Bu sadece bir elektrik santrali

or what we sometimes call a power substation,

ya da bazen trafo merkezi dediğimiz şey, bir taraftaki elektrik hatlarıyla

where high-voltage electricity comes in

yüksek voltajlı elektriğin geldiği

with the power lines on one side,

and I think a different voltage goes out,

ve sanırım farklı bir voltaj gidiyor, diğer tarafta

a more usable voltage goes out on the other side,

daha kullanışlı bir voltaj çıkıyor. ,

that can be sent to homes and business.

evlere ve iş yerlerine gönderilebilir.

So once the power is generated at the power plant,

Yani elektrik santralinde elektrik üretildikten sonra

it needs to get to everyone's homes.

herkesin evine gitmesi gerekiyor.

Behind me you see what we would call a utility pole

Arkamda bizim elektrik direği

or a telephone pole,

ya da telefon direği dediğimiz şeyi görüyorsunuz

and in this part of Canada, we call this a hydro pole,

ve Kanada'nın bu bölgesinde biz buna hidro direk diyoruz

and at the top, you will see the power lines.

ve tepede elektrik hatlarını göreceksiniz.

That is what we use to get the electricity

from the power plant to someone's home

Elektrik santralinden birinin evine

or to their place of business.

veya iş yerine elektrik götürmek için kullandığımız şey bu.

So I'm not sure if you can see this,

Yani bunu görebildiğinden emin değilim

but there are power lines over there along the road,

ama orada yol boyunca elektrik hatları var

and then there are power lines that come onto my property.

ve sonra benim arazime gelen elektrik hatları var.

Up here on this pole, you see a transformer,

Burada, bu direğin üzerinde,

which takes the electricity,

elektriği alan, yoldaki elektrik hatlarından

takes the power that's coming in

gelen gücü alan

from power lines on the road

and changes the voltage to be more usable

ve burada, çiftlikte bizim için daha kullanışlı olması için voltajı değiştiren bir transformatör görüyorsunuz

for us here on the farm.

. Bizim yerimizde

The first place that electricity

elektriğin

actually comes into a building at our place

bir binaya fiilen ilk girdiği yer

is in the barn,

ahırdır

and the first thing it goes through is a meter.

ve ilk geçtiği yer bir metredir.

This meter measures how much electricity we are using,

Bu sayaç, ne kadar elektrik kullandığımızı ölçer,

so that at the end of each month,

böylece her ayın sonunda

the power company knows how much they need to charge us.

elektrik şirketi bizden ne kadar şarj etmesi gerektiğini bilir.

So this meter measure how much electricity we are using.

Yani bu sayaç ne kadar elektrik kullandığımızı ölçer.

After the electricity goes to the meter,

Elektrik sayaca gittikten sonra

it goes to what we call an electrical panel

elektrik panosu

or a breaker box.

veya şalter kutusu dediğimiz yere gider.

Inside here are circuit breakers

Burada devre kesiciler var

and each circuit breaker

ve her devre kesici

is for a different circuit in the barn.

ahırdaki farklı bir devre için. Evde

We have another electrical panel in the house,

başka bir elektrik panomuz var

and it contains circuit breakers

ve evdeki

for every electrical circuit that we have in the house.

her elektrik devresi için devre kesiciler içeriyor .

This is a roll of electrical wire.

Bu bir elektrik teli rulosu.

This is the wire that runs through the walls of our house.

Bu, evimizin duvarlarından geçen tel.

So I just showed you the breaker box

Bu yüzden size sadece kesici kutusunu

or the electrical panel.

veya elektrik panosunu gösterdim.

From the electrical panel, there is electrical wire

Elektrik panosundan,

that runs through the walls of the house

evin duvarlarından

to all of the light switches and to all of the outlets.

tüm ışık anahtarlarına ve tüm prizlere giden elektrik kablosu vardır.

If you are building a home in Canada,

Kanada'da bir ev inşa ediyorsanız,

you will install electrical boxes

in the places where you need outlets

prizlere ihtiyaç duyduğunuz yerlere

and in the places where you need light switches.

ve ışık anahtarlarına ihtiyaç duyduğunuz yerlere elektrik kutuları kuracaksınız.

An electrical outlet in Canada looks like this.

Kanada'daki bir elektrik prizi buna benziyor.

We use 120 volts as our voltage in Canada,

Kanada'da voltajımız olarak 120 volt kullanıyoruz

and this is a typical outlet that you would see

ve bu

in a Canadian home, also in an American home,

bir Kanada evinde göreceğiniz tipik bir priz, ayrıca bir Amerikan evinde

and of course, to make it look nice,

ve tabii ki güzel görünmesi için

we would put a plate on the front when we are all done.

önüne bir plaka koyardık. hepimiz bitirdik

So you would see these outlets in Canadian homes

Yani bu satış noktalarını Kanada evlerinde

or American homes,

veya Amerika evlerinde görürsünüz

and that's what we call them in English.

ve biz onlara İngilizcede böyle deriz.

We say that is an electrical outlet,

Bunun bir elektrik prizi olduğunu söylüyoruz

or we just say an outlet.

ya da sadece bir priz diyoruz.

Of course, in some places,

Elbette bazı yerlerde elektrik kutusuna

you will want to install light switches

ışık anahtarları takmak isteyeceksiniz

in the electrical box,

and you will want to put a nice plate on the front as well,

ve önüne de güzel bir levha koymak isteyeceksiniz

and then you could use this box to turn off your lights

ve sonra bu kutuyu ışıklarınızı söndürmek

or to turn on your lights.

veya açmak için kullanabilirsiniz. senin ışıkların

This is a light fixture.

Bu bir aydınlatma armatürüdür.

You would put this on a ceiling and connect wires to it,

Bunu bir tavana koyar ve kabloları ona bağlarsınız

and you would screw in a light bulb into the light socket,

ve ampulü elektrik prizine vidalarsınız,

so that this light fixture would then work,

böylece bu ışık armatürü çalışır

and of course,

ve tabii ki

these wires would go back to the light switch.

bu teller ışık anahtarına geri döner. Al işte ozaman,

So there you go.

buyur. Bir Kanada evinde ve bir Amerikan evinde

A little introduction to what light switches,

hangi ışık anahtarlarının, hangi

what electrical outlets, and what light fixtures look like

elektrik prizlerinin ve ışık armatürlerinin nasıl göründüğüne dair küçük bir giriş

in a Canadian home and in American home.

.

Electricity is really cool, and it powers a lot of things.

Elektrik gerçekten harika ve birçok şeye güç veriyor.

This is a small heater here.

Burası küçük bir ısıtıcı. Elektrik kullanan

This is how we refer to this part of any device

herhangi bir cihazın bu kısmına böyle atıfta bulunuyoruz

that uses electricity.

.

This is the cord for that device, and this is the plug.

Bu, o cihazın kablosu ve bu da fiş.

In order for this to work, I need to plug it into an outlet.

Bunun çalışması için prize takmam gerekiyor.

So that's how you talk about anything that you are using

Yani, kullandığınız ve

that needs electricity.

elektriğe ihtiyaç duyan herhangi bir şey hakkında böyle konuşuyorsunuz.

You have a cord and you have a plug,

Bir kablonuz ve bir fişiniz var,

so if you could just pretend

bu yüzden

that we are in the house right now,

şu anda evde olduğumuzu farz ederseniz,

I am going to plug in this heater.

bu ısıtıcıyı fişe takacağım.

I am going to plug it in to this outlet.

Bu prize takacağım.

There.

Orada. İşe

It's not gonna work because,

yaramayacak çünkü

you know, there's nothing on the back.

biliyorsun, arkasında hiçbir şey yok.

If I needed to put this heater far away from the outlet,

Bu ısıtıcıyı prizden uzağa koymam gerekirse

I would need to use what we call an extension cord.

uzatma kablosu dediğimiz şeyi kullanmam gerekir.

So an extension cord is a really long cord

Yani bir uzatma kablosu gerçekten uzun bir kablodur,

that you plug into the outlet on one end,

bir ucunu prize takarsınız,

and then it has on the other end,

diğer ucunda ise

a spot where you can plug in whatever you are using.

kullandığınız her şeyi prize takabileceğiniz bir nokta vardır.

And if you needed to plug in more than one thing,

Ve birden fazla şey takmanız gerekirse,

you could use a power bar.

bir güç çubuğu kullanabilirsiniz.

So I can plug this power bar into this extension cord,

Yani bu güç çubuğunu bu uzatma kablosuna takabilirim

and then I can plug these cords (laughs)

ve sonra bu kabloları güç çubuğuna takabilirim (gülüyor)

into the power bar.

.

One second here.

Bir saniye burada.

I have too many cords here.

Burada çok fazla ipim var. Al işte ozaman,

So there you go.

buyur.

When you need to plug in more than one thing,

Birden fazla şey takmanız gerektiğinde,

you can use a power bar.

bir güç çubuğu kullanabilirsiniz.

When you are plugging something in,

Bir şeyi prize takarken,

you want to make sure that you don't touch

these metal prongs on the plug.

fişin üzerindeki bu metal tırnaklara dokunmadığınızdan emin olmak istersiniz.

Also, you don't want to touch any bare wire,

Ayrıca, kablo yıpranmışsa hiçbir çıplak tele dokunmak istemezsiniz

if the cord is frayed,

because you can get electrocuted.

çünkü elektrik çarpabilirsiniz.

When you get electrocuted,

Elektrik çarptığında,

it means that the electric current enters your body

elektrik akımının vücudunuza girdiği

and it will injure you.

ve sizi yaralayacağı anlamına gelir.

Electricity is actually very, very dangerous.

Elektrik aslında çok ama çok tehlikelidir.

Of course, if you're far from an outlet

Elbette, bir prizden uzaktaysanız

and you're using something small, like a radio,

ve radyo gibi

that can run off of batteries,

pilleri bitebilecek küçük bir şey kullanıyorsanız,

you can always put batteries into it.

her zaman pilleri prize takabilirsiniz.

This is what we call a AA battery.

Buna AA pil diyoruz.

This is a AAA battery,

Bu bir AAA pil

and this is a 9-volt battery.

ve bu da 9 voltluk bir pil.

So if you're using something small

Bu nedenle, pili biten küçük bir şey kullanıyorsanız

that runs off of batteries,

,

you can always put batteries in it.

içine her zaman pil takabilirsiniz.

Sometimes, when you are using a computer,

Bazen, bir bilgisayar kullanırken,

you need to use one of these,

which actually has a few names in English.

aslında İngilizce'de birkaç adı olan bunlardan birini kullanmanız gerekir.

Sometimes we call it a power supply,

Bazen güç kaynağı diyoruz,

sometimes we call it a charger,

bazen şarj cihazı,

and sometimes we call it an adaptor.

bazen de adaptör diyoruz.

You're probably safe to use any of those three words

Muhtemelen bu üç kelimeden herhangi birini kullanmakta güvendesiniz

and people will know what you are talking about.

ve insanlar neden bahsettiğinizi anlayacaktır.

So I don't know a lot about vehicles,

Yani araçlar hakkında pek bilgim yok

but I do know there is a 12-volt battery

ama Kanada'da ve Amerika Birleşik Devletleri'nde her araçta 12 voltluk bir pil olduğunu

in every vehicle in Canada and in the United States,

and that battery is used to start the vehicle.

ve bu pilin aracı çalıştırmak için kullanıldığını biliyorum.

There is also an alternator in every vehicle,

Ayrıca her araçta bir alternatör vardır

and that alternator turns when the engine is running

ve bu alternatör motor çalışırken dönerek

and creates about 13.5 volts of electricity

yaklaşık 13,5 volt elektrik üreterek

to charge the battery

aküyü şarj eder

and to run all of the electronic components in the vehicle.

ve araçtaki tüm elektronik aksamları çalıştırır.

Well, hey, thank you so much for watching

Pekala,

this English lesson about electricity.

elektrikle ilgili bu İngilizce dersini izlediğiniz için çok teşekkür ederim.

I hope you were able to learn

Umarım izlerken

just a little bit more English while you were watching.

biraz daha fazla İngilizce öğrenebilmişsinizdir .

Remember, if you are new here,

Unutmayın, burada yeniyseniz,

don't forget to click that red subscribe button below,

aşağıdaki kırmızı abone ol düğmesini tıklamayı unutmayın

and give me a thumbs up if this video helped you

ve bu video

learn just a little bit more English,

biraz daha fazla İngilizce öğrenmenize yardımcı olduysa bana bir başparmak verin

and if you have some time,

ve biraz zamanınız varsa

why don't you stick around and watch another video?

neden olmasın burada kalıp başka bir video izler misin?

(cheerful music)

(neşeli müzik)