Learn English: I Had Heart Surgery | Video with Subtitles

Hi!

MERHABA!

Bob the Canadian here!

Kanadalı Bob burada!

It’s been a while.

Bir süre oldu.

I haven’t made a video for almost three months, and there’s a reason for that.

Neredeyse üç aydır video çekmedim ve bunun bir nedeni var.

Way back in May, on May 31st of this past year, I had heart surgery.

Geçen yılın 31 Mayıs'ında kalp ameliyatı oldum.

I had an operation to fix a valve in my heart.

Kalbimdeki bir kapakçığı düzeltmek için ameliyat oldum.

And if you watch some of my videos from April, you’ll see that I’m sometimes a little

Ve April'daki videolarımdan bazılarını izlerseniz, bazen

bit out of breath.

nefesimin kesildiğini göreceksiniz.

As I’m walking along and trying to talk, I’m having just a little bit of trouble

Yürürken ve konuşmaya çalışırken, nefes almakta biraz zorlanıyorum

breathing.

.

So I went to my doctor.

Ben de doktoruma gittim.

In English we say, “I had a doctor’s appointment.”

İngilizce'de "Doktor randevum vardı" deriz.

So I made an appointment with my doctor and that led to a number of tests and they determined

Bu yüzden doktorumdan bir randevu aldım ve bu bir dizi teste yol açtı ve kalbimin

that I needed to have a valve repaired inside of my heart.

içindeki bir kapağı tamir ettirmem gerektiğini belirlediler . Bunun

So on May 31 my wife brought me to the hospital and she brought me into the hospital entrance.

üzerine 31 Mayıs'ta eşim beni hastaneye getirdi ve hastane girişine kadar getirdi.

I had a scheduled operation.

Planlanmış bir ameliyatım vardı.

In English we say, “You have an operation.”

İngilizce'de "Ameliyatınız var" deriz.

You can also say that you have, “Surgery” So I was scheduled for a heart operation.

Ayrıca “Ameliyat” geçirdiğini de söyleyebilirsin. Bu yüzden kalp ameliyatı olmam planlandı.

I was scheduled for heart surgery.

Kalp ameliyatı için planlanmıştım.

May 31 I went in and you can’t really see it, I’ll back up, but I have an incision

31 Mayıs'ta girdim ve gerçekten göremiyorsunuz, geri çekileceğim ama şu anda burada bir kesi var

now right here.

.

It was a minimally invasive procedure so they did not have to go in here, which I was very

Minimal invaziv bir prosedürdü, bu yüzden buraya girmeleri gerekmedi, bunun

thankful for, but they were able to go in through the side and the doctor was able to…

için çok müteşekkirim ama yan taraftan girmeyi başardılar ve doktor...

to access my heart and to and to fix the valve.

kalbime erişmeyi ve onu düzeltmeyi başardı. kapak.

I came home from the hospital I think it was June 5th.

Hastaneden eve geldim sanırım 5 Haziran'dı.

And, honestly I have to say, the month of June is little bit of a blur.

Ve dürüstçe söylemeliyim ki, Haziran ayı biraz bulanık.

In English we say, when it’s hard to remember something, we say it was all a blur, or it

İngilizcede bir şeyi hatırlamak zor olduğunda her şeyin bulanık olduğunu veya

was a little bit of a blur.

biraz bulanık olduğunu söyleriz.

I’m gonna turn a bit ‘cause it’s getting a little windy.

Biraz döneceğim çünkü hava biraz rüzgarlı.

You can see the nice flower fields behind me.

Arkamdaki güzel çiçek tarlalarını görebilirsiniz .

The month of June was a little bit of a blur.

Haziran ayı biraz bulanıktı.

I had planned to make a video, a video to help you learn English in June, but I didn’t

Haziran ayında İngilizce öğrenmenize yardımcı olacak bir video yapmayı planlamıştım ama

have the energy and I just didn’t feel well.

enerjim yoktu ve kendimi iyi hissetmiyordum.

In July I had what you would call a complication, in that my heart rate was not constant.

Temmuz ayında, kalp atış hızımın sabit olmadığı bir komplikasyon diyeceğiniz bir şey yaşadım.

My heartbeat would skip a beat.

Kalp atışım bir atımı atlayacaktı.

So it would go thump thump thump thump……..

Böylece güm güm güm güm …… ..

thump thump thump thump.

güm güm güm güm giderdi.

My heart would beat, but every once in a while it would miss a beat.

Kalbim atıyordu ama arada bir atışını kaçırıyordu.

So July was a little bit of a slow down in terms of my recovery.

Yani Temmuz, iyileşmem açısından biraz yavaşladı .

After you have a surgery, or after you have an operation you have what’s called your

Bir ameliyat geçirdikten sonra veya bir ameliyat geçirdikten sonra, iyileşme denen şeyi yaşarsınız

recovery.

.

So my recovery time was a little longer than normal.

Yani iyileşme sürem normalden biraz daha uzun sürdü .

This past August 1st I started what’s called “Cardio Rehab”.

Geçtiğimiz 1 Ağustos'ta "Kardiyo Rehabilitasyon" denen şeye başladım.

Cardio Rehab is when you go and work out.

Kardiyo Rehabilitasyon, gidip egzersiz yaptığınız zamandır.

They put me on a treadmill almost every day I walk about 45 minutes to an hour to get

my heart rate up and to help things get better.

Nabzımı hızlandırmak ve her şeyin daha iyiye gitmesine yardımcı olmak için yaklaşık 45 dakika ila bir saat yürüdüğüm neredeyse her gün beni bir koşu bandına koydular.

So here we stand.

İşte buradayız.

I think it’s August 27th today.

Sanırım bugün 27 Ağustos.

I feel a lot better.

çok daha iyi hissediyorum

I don’t feel 100%.

%100 hissetmiyorum.

In English when you feel great you say I’m feeling 100%.

İngilizce'de kendinizi harika hissettiğinizde %100 hissediyorum diyorsunuz. Kendimi

I don’t quite feel 100%.

%100 hissetmiyorum.

I feel about 90%.

%90 hissediyorum.

But I feel pretty good.

Ama oldukça iyi hissediyorum.

I’m healthier.

ben daha sağlıklıyım

I have been eating healthier foods.

Daha sağlıklı yiyecekler yemeye başladım.

And I just have been doing everything the doctors and nurses tell me to.

Ve doktorların ve hemşirelerin bana yapmamı söylediği her şeyi yapıyorum.

Anyways, what does this mean for you?

Her neyse, bu senin için ne anlama geliyor?

It means that I’m back.

Geri döndüm demek.

I’m back to start making videos again.

Tekrar video çekmeye başlamak için geri döndüm.

I know this is my second big break.

Bunun ikinci büyük çıkışım olduğunu biliyorum. Bir

I know I took a big break a year and a half ago because I had other heart problems.

buçuk yıl önce başka kalp sorunlarım olduğu için büyük bir ara verdiğimi biliyorum.

But I think I’m good now.

Ama şimdi iyi olduğumu düşünüyorum.

I think I’m good to go.

Sanırım gitmek için iyiyim.

I think I’ll try to make 1 video a week.

Haftada 1 video atmaya çalışacağım sanırım.

Don’t forget to come and find me over on instagram or on facebook as well.

İnstagram ve facebookta da gelip beni bulmayı unutmayın.

But just super excited to get started with this again.

Ama buna tekrar başlamak için çok heyecanlıyım . Ben tatildeyken videolarımı

Thank you so much for all of you that were watching my videos while I was gone for the

izleyen herkese çok teşekkür ederim

break.

.

But again, I’m feeling way better.

Ama yine de, kendimi çok daha iyi hissediyorum.

My heart working really well.

Kalbim gerçekten iyi çalışıyor.

I look forward to making you guys a whole bunch of new videos so look for another video

Sizleri bir sürü yeni video yapmak için sabırsızlanıyorum, bu yüzden

next week and the week after.

önümüzdeki hafta ve sonraki hafta başka bir video arayın.

As you can see, we’re growing quite a few flowers on our flower farm as well.

Gördüğünüz gibi, çiçek çiftliğimizde de epeyce çiçek yetiştiriyoruz.

And as promised I will do my next video, I’ll do another tour of the farm.

Ve söz verdiğim gibi bir sonraki videomu yapacağım, bir çiftlik turu daha yapacağım.

I’ll put a link up here.

Buraya bir bağlantı koyacağım.

I did a tour of the farm way back in the spring when there wasn’t a whole lot to look at.

İlkbaharda, bakılacak pek bir şey olmadığında çiftlikte bir tur attım.

I’ll do another tour of the farm for next week and you can see all of the gorgeous flowers

Gelecek hafta çiftliğe bir tur daha yapacağım ve karımla benim yetiştirdiğimiz tüm muhteşem çiçekleri görebilirsiniz

that my wife and I have grown.

.

Sorry to talk to fast in this video.

Bu videoda hızlı konuştuğum için özür dilerim.

I’m just excited to be doing this again.

Bunu tekrar yapacağım için heyecanlıyım.

It’s just feels great so I hope you’re having a great day.

Harika hissettiriyor, umarım harika bir gün geçiriyorsundur.

Bob the Canadian here.

Kanadalı Bob burada.

Learn English with Bob the Canadian.

Kanadalı Bob ile İngilizce öğrenin.

Look for new videos coming up!

Gelecek yeni videoları bekleyin!

Thanks a lot.

Çok teşekkürler.

Bye.

Hoşçakal.