Advanced Spoken English Class #3 | Topic: Social media | IELTS Speaking, Fluency, Vocab, Listening

Hello and welcome back.

Merhaba ve tekrar hoş geldiniz.

This is episode three in our advanced spoken English series.

Bu, gelişmiş konuşma İngilizcesi dizimizin üçüncü bölümü .

As you know these lessons are designed to help you take your English to the next level.

Bildiğiniz gibi bu dersler, İngilizcenizi bir sonraki seviyeye taşımanıza yardımcı olmak için tasarlanmıştır.

The topic of this lesson is social media.

Bu dersin konusu sosyal medyadır.

You will hear a conversation; it's about six minutes long.

Bir konuşma duyacaksınız; yaklaşık altı dakika uzunluğunda.

After the conversation ends we will go through the script of the conversation and I will

Sohbet bittikten sonra sohbetin senaryosunu gözden geçireceğiz ve

teach you useful vocabulary words and expressions, so let's begin.

size faydalı kelimeleri ve ifadeleri öğreteceğim, o yüzden başlayalım.

Let’s talk about social media.

Sosyal medya hakkında konuşalım.

Do you use social media?

Sosyal medya kullanıyor musunuz?

I use YouTube.

YouTube'u kullanıyorum.

I use Facebook too but not as much.

Ben de Facebook kullanıyorum ama eskisi kadar değil.

I’ve tried Twitter in the past, but I never got the hang of it.

Geçmişte Twitter'ı denedim, ama asla asılmadım. Hem video izlemek hem de bunun gibi kendi videomu yayınlamak için çok kullandığım YouTube dışında,

I’m not really big on social media generally, aside from YouTube, which I use a lot, both

genel olarak sosyal medyada pek iyi değilim

for watching videos and for publishing my own like this one.

.

You just mentioned YouTube, Facebook and Twitter.

Az önce YouTube, Facebook ve Twitter'dan bahsettiniz.

Why are these sites called social media?

Bu sitelere neden sosyal medya deniyor?

Well, the key word is social.

Anahtar kelime sosyal.

Because these sites are all about people sharing information.

Çünkü bu siteler tamamen bilgi paylaşan kişilerle ilgili . Sosyal medyanın

I would say that that’s the defining feature of social media.

tanımlayıcı özelliğinin bu olduğunu söyleyebilirim .

And the term social media is used in contrast to traditional media where the viewer or the

Ve sosyal medya terimi, izleyicinin veya

listener is only a passive recipient; information is presented to us and we passively consume

dinleyicinin yalnızca pasif bir alıcı olduğu geleneksel medyanın aksine kullanılır; bilgi bize sunuluyor ve biz onu pasif bir şekilde tüketiyoruz

it, and if we want to share that, if we see something on television and we want to share

ve bunu paylaşmak istiyorsak, televizyonda bir şey gördüğümüzde ve

that with somebody, we have to either call them up or tell them in person.

bunu birileriyle paylaşmak istiyorsak ya onları aramamız ya da bizzat söylememiz gerekiyor.

But on a site like Facebook, if you see something interesting, you can immediately engage with

Ancak Facebook gibi bir sitede, ilginç bir şey görürseniz , platformun kendisinde onunla hemen etkileşim kurabilirsiniz

it on the platform itself – you comment on it, like it, share it, and if you share

- bunun hakkında yorum yaparsınız , beğenirsiniz, paylaşırsınız ve

it, that gets pushed out to all your friends.

paylaşırsanız, bu tüm arkadaşlarınıza iletilir.

Obviously, you can’t do that with your television or a newspaper.

Açıkçası, bunu televizyonunuzla veya gazetenizle yapamazsınız.

So social media sites are driven by people sharing information.

Dolayısıyla sosyal medya siteleri, bilgi paylaşan kişiler tarafından yönlendirilir .

Why do people use social media?

İnsanlar neden sosyal medya kullanır?

I think the social element is itself the primary motivation for people.

Sosyal unsurun kendisinin insanlar için birincil motivasyon olduğunu düşünüyorum.

Because it’s a basic urge for human beings to seek attention from others.

Çünkü insanların başkalarından ilgi beklemesi temel bir dürtüdür.

And social media takes advantage of that very well.

Ve sosyal medya bundan çok iyi yararlanıyor.

When we share something, say even a selfie, these algorithms are designed to push that

Bir şey paylaştığımızda, hatta bir selfie paylaştığımızda, bu algoritmalar bunu

out to all of our contacts and generate likes and positive comments.

tüm bağlantılarımıza iletmek ve beğeniler ve olumlu yorumlar oluşturmak için tasarlanmıştır.

When that happens, we get a temporary boost of self-esteem.

Bu olduğunda, benlik saygısında geçici bir artış elde ederiz .

But then that fades quickly, so you have to post another selfie or share something else.

Ama sonra bu hızla kaybolur, bu yüzden başka bir selfie göndermeniz veya başka bir şey paylaşmanız gerekir.

That keeps us coming back; it’s a form of instant gratification.

Bu, geri gelmemizi sağlıyor; bu bir anlık tatmin şeklidir.

I don’t know that that’s a good thing.

Bunun iyi bir şey olduğunu bilmiyorum.

But that’s what makes social media so addictive in my opinion.

Ama bence sosyal medyayı bu kadar bağımlılık yapan şey bu .

It sounds like you’re saying social media is a bad thing.

Sosyal medyanın kötü bir şey olduğunu söylüyor gibisin.

No, not necessarily.

Hayır, şart değil.

There are advantages.

Avantajlar var.

For one, it allows us to stay in touch with people in our social circle.

Birincisi, sosyal çevremizdeki insanlarla iletişim halinde kalmamızı sağlar .

We can let people know about the good things that are happening in our lives.

İnsanlara hayatımızda olan güzel şeyleri haber verebiliriz .

In a world where we’re so strapped for time that we hardly ever get to meet up with friends

Zamanımızın o kadar kısıtlı olduğu bir dünyada, arkadaşlarımızla

or relatives, social media allows us to stay in touch with them.

veya akrabalarımızla neredeyse hiç buluşamıyoruz, sosyal medya onlarla iletişim halinde kalmamızı sağlıyor.

And it’s not uncommon to run into old friends on Facebook from way back and reconnect with

Ve Facebook'ta eski arkadaşlarla karşılaşmak ve onlarla yeniden bağlantı kurmak alışılmadık bir durum değil

them.

.

And then look at what YouTube has accomplished.

Ardından, YouTube'un neler başardığına bakın.

For many people, it has completely replaced the television.

Birçok insan için televizyonun yerini tamamen almıştır .

And more than that, I think it’s just astounding how much learning material is available free

Ve bundan daha da fazlası, sitede ücretsiz olarak ne kadar çok öğrenme materyali bulunduğunun şaşırtıcı olduğunu düşünüyorum

of charge on the site, and it’s nothing short of revolutionary – you can learn anything

ve devrim niteliğinde bir şey değil - istediğiniz her şeyi

you want on demand, free of cost watching videos.

ücretsiz olarak video izleyerek öğrenebilirsiniz.

And of course, I make videos myself, so it helps people like me (I guess the term for

Ve tabii ki videoları kendim yapıyorum, bu yüzden benim gibi insanlara yardımcı oluyor (sanırım bunun için kullanılan terim

that is creators), it helps independent creators connect with their potential audience.

yaratıcılar), bağımsız içerik oluşturucuların potansiyel kitleleriyle bağlantı kurmasına yardımcı oluyor.

That would have been almost impossible before the advent of social media.

Sosyal medyanın ortaya çıkmasından önce bu neredeyse imkansızdı.

Do you think social media is good for children?

Sizce sosyal medya çocuklar için iyi mi?

No, I don’t, and I say that with apologies to my young viewers.

Hayır, bilmiyorum ve bunu genç izleyicilerimden özür dileyerek söylüyorum.

I think there’s a reason why social media sites have a minimum age requirement to have

Sosyal medya sitelerinin sitelerinde hesap sahibi olmak için minimum yaş şartına sahip olmasının bir nedeni olduğunu düşünüyorum

an account on their site.

.

Because there are inherent risks involved for children in using platforms where they

Çünkü çocukların

can come into contact with strangers.

yabancılarla temasa geçebilecekleri platformları kullanmanın doğasında var olan riskler vardır.

When we were growing up, our parents used to tell us not to talk to strangers, but that

Büyüdüğümüzde, ebeveynlerimiz bize yabancılarla konuşmamamızı söylerdi, ancak

rule is not easy to enforce when your child can be interacting with random people on an

çocuğunuz elektronik bir cihazda rastgele insanlarla etkileşim kurarken bu kuralı uygulamak kolay değildir

electronic device.

.

Beyond that, I think the bigger problem is that children can be exposed to unfiltered

Bunun ötesinde, bence daha büyük sorun, çocukların

material on social media.

sosyal medyada filtresiz materyallere maruz kalabilmesi.

See, if my child was watching television, as the parent I would know that the content

Bakın, çocuğum televizyon izliyor olsaydı, ebeveyn olarak

that they’re exposed to is going to be curated to some extent.

maruz kaldıkları içeriğin bir dereceye kadar küratörlüğünü yapacağını bilirdim.

But on social media, people can say what they want, post what they want, share what they

Ancak sosyal medyada insanlar istediklerini söyleyebilir , istediklerini yayınlayabilir, istediklerini paylaşabilir

want, and children (including teenagers) often lack the judgment to know that something is

ve çocuklar (gençler dahil) genellikle bir şeyin uygunsuz olduğunu bilecek yargıdan yoksundur

inappropriate; that certain types of behavior or language or ways of saying things are not

; belirli davranış türlerinin veya dilin veya bir şeyleri söyleme biçimlerinin

acceptable in society.

toplumda kabul edilemez olduğunu.

So, I don’t think children ought to be using social media, honestly.

Bu yüzden, dürüst olmak gerekirse, çocukların sosyal medyayı kullanması gerektiğini düşünmüyorum .

Does social media also have negative effects on society as a whole?

Sosyal medyanın bir bütün olarak toplum üzerinde de olumsuz etkileri var mı?

See, I don’t want to be seen as bashing social media here.

Bakın, burada sosyal medyaya saldırıyor olarak görülmek istemiyorum .

But, it certainly has negative effects on society that we cannot ignore.

Ancak, toplum üzerinde kesinlikle göz ardı edemeyeceğimiz olumsuz etkileri vardır.

One is that it’s often a tremendous waste of time.

Birincisi, bunun genellikle muazzam bir zaman kaybı olmasıdır.

The fact that social media apps are so easily accessible on mobile devices means that whenever

Sosyal medya uygulamalarına mobil cihazlardan bu kadar kolay erişilebilir olması,

people are bored, they can just open up Facebook or YouTube and get their dose of instant gratification,

insanların canları sıkıldığında Facebook veya YouTube'u açıp anında doygunluk dozlarını alabilmeleri

and they don’t have to make the effort to socialize with human beings in real life,

ve insanlarla sosyalleşmek için çaba harcamalarına gerek kalmaması anlamına geliyor. gerçek hayattaki varlıklar

or pick up a book and learn something.

veya bir kitap alıp bir şeyler öğrenin.

And then like I said before, some of the content that goes viral on social media is just not

Ve daha önce de söylediğim gibi, sosyal medyada viral olan bazı içerikler

of the positive kind; a lot of stuff that I see is offensive and obnoxious, or even

olumlu türden değil; Gördüğüm pek çok şey saldırgan ve iğrenç, hatta

things that are plainly false.

açıkça yanlış olan şeyler. Sosyal medya aracılığıyla

It’s really easy to spread false information, fake news via social media.

yanlış bilgi, yalan haber yaymak gerçekten çok kolay .

And the lack of accountability I think also tends to bring out the worst in people sometimes.

Ve bence sorumluluk eksikliği de bazen insanlarda en kötüyü ortaya çıkarma eğiliminde.

But for all its flaws, I believe the advantages that I mentioned before certainly do outweigh

Ancak tüm kusurlarına rağmen, daha önce bahsettiğim avantajların kesinlikle

the disadvantages.

dezavantajlara ağır bastığına inanıyorum.

So, the important thing is to view social media as something that can add value to our

O halde önemli olan sosyal medyayı hayatımıza değer katan bir şey olarak görmek

lives and to seek out positive experiences while being wary of the negatives.

ve olumsuzluklara karşı temkinli davranarak olumlu deneyimler aramaktır.

OK, thank you very much.

Tamam çok teşekkür ederim.

Thank you.

Teşekkür ederim.

OK here we are with the script of the conversation that you just heard now we're going to go

Tamam, şimdi az önce duyduğunuz konuşmanın senaryosuyla karşınızdayız, şimdi

through the script and learn some useful vocabulary but before we do that you will find a link

senaryoyu gözden geçireceğiz ve bazı yararlı kelimeler öğreneceğiz, ancak bunu yapmadan önce bu belgenin açıklamasında bir bağlantı bulacaksınız,

in the description to this document you can download the document from that link when

belgeyi indirebilirsiniz. bu bağlantıdan

you do you will find the complete transcript of the conversation and if you scroll down

yaptığınızda, konuşmanın tam metnini bulacaksınız ve aşağı kaydırırsanız, burada tartıştığımız

you will see a list of all the vocabulary items that we discuss here along with their

tüm kelime öğelerinin bir listesini ve

meanings there are a total of 30 items alright let's go back to the top and let's start discussing

anlamlarını göreceksiniz, toplam 30 öğe var, tamam geri dönelim üst ve hadi

the vocabulary the first item is over here I said I've tried Twitter in the past but

kelime dağarcığını tartışmaya başlayalım ilk madde burada geçmişte Twitter'ı denediğimi söyledim ama

I never got the hang of it to get the hang of something means to learn how to do something

asla alışamadım bir şeyi öğrenmek, bir şeyi nasıl yapacağını öğrenmek

or to get used to something so I'm saying here that I tried Twitter but I never got

veya alışmak anlamına gelir bir şey, yani burada söylüyorum ki Twitter'ı denedim ama asla alışamadım, hiçbir zaman

used to it I never got comfortable with it so I never got the hang of it and then I'm

rahat edemedim, bu yüzden asla alışamadım ve o zaman

not really big on social media generally not big on he's an idiom and it means that you're

sosyal medyada gerçekten büyük değilim, genellikle büyük değil o bir deyim ve bu senin çok ilgili olmadığın anlamına geliyor

not very interested in something like if I say I'm not big on classical music that means

Klasik müzikle pek ilgilenmediğimi söylersem bu,

I'm not really interested in classical music so I'm saying here that I'm not greatly interested

klasik müzikle pek ilgilenmediğim anlamına gelir, bu yüzden burada pek ilgilenmediğimi söylüyorum,

I'm not really into social media OK and then there was a question here why are these sites

sosyal medyayla pek ilgilenmiyorum, tamam ve sonra burada bir soru vardı neden bu siteler

called social media YouTube and Facebook and so on and I said well the key word is social

sosyal medya youtube ve facebook vb.

the keyword means the important word in a phrase or in a term so in the term social

media I'm saying the important word is social and that's because these sites are all about

önemli kelime sosyaldir ve bunun nedeni, bu sitelerin tamamen

people sharing information the phrase all about it's a common expression and it's used

bilgi paylaşan insanlarla ilgili olmasıdır. "all about" ifadesi yaygın bir ifadedir ve bir şeyin

to indicate the focus or the most important aspect of something so social media sites

odak noktasını veya en önemli yönünü belirtmek için kullanılır, bu nedenle sosyal medya siteleri

are all about people sharing information meaning that that is the focus of these websites I

tamamen bilgi paylaşan insanlarla ilgilidir. Bu web sitelerinin odak noktası bu,

would say that that's the defining feature of social media defining feature means the

sosyal medyanın tanımlayıcı özelliğinin,

most important feature that feature which gives something its definition so the defining

bir şeye tanımını veren en önemli özellik anlamına geldiğini söyleyebilirim, bu nedenle

feature of social media is people sharing information and the term social media is used

sosyal medyanın tanımlayıcı özelliği insanların olmasıdır. Bilgi toplama ve sosyal medya terimi,

in contrast to that is in opposition to traditional media where the listener or the viewer is

dinleyicinin veya izleyicinin

only a passive recipient the word recipient means a person who receives and passive is

yalnızca pasif bir alıcı olduğu geleneksel medyanın aksine, bunun aksine kullanılır; alıcı kelimesi, alan bir kişi anlamına gelir ve pasif,

the opposite of active so a passive recipient is a person who sits there and receives information

aktifin tersidir, bu nedenle pasif bir alıcı orada oturan ve aktif olarak hiçbir şey yapmadan bilgi alan bir kişi

without doing anything actively and if you think about it that's how it is when we watch

ve eğer düşünürseniz, televizyon izlerken bu böyledir,

television we sit there we get all that information but we don't actively engage with it and if

orada otururuz tüm bu bilgileri alırız ama aktif olarak onunla meşgul olmayız ve eğer

you see something on TV and you want to share that with somebody you have to either call

televizyonda bir şey görürseniz ve bunu birisiyle paylaşmak istiyorsun ya

them up or tell them in person the phrase in person means being physically present face-to-face

onu araman ya da şahsen ifadenin fiziksel olarak yüz yüze olmak anlamına geldiğini söylemen gerekiyor

okay not via email or not through some other indirect method now on a site like Facebook

tamam e-posta yoluyla ya da başka bir dolaylı yöntemle değil şimdi Facebook gibi bir sitede

however if you see something interesting you can immediately like it share it and so on

ancak ilginç bir şey görürseniz, hemen beğenebilir, paylaşabilirsiniz

and then that will get pushed out to all of your friends all your friends will see it

ve bu, tüm arkadaşlarınıza iletilir, tüm arkadaşlarınız bunu görür,

but you can't do that with a TV or with a newspaper so social media sites are driven

ancak bunu bir TV veya TV ile yapamazsınız. bir gazete ile yani sosyal medya siteleri

by people sharing information driven by means operated by you can think about it as showing

insanlar tarafından yönlendirilen bilgiler paylaşan insanlar tarafından çalıştırılan araçlar tarafından yönlendirilen gücün kaynağını gösterir gibi düşünebilirsiniz şimdi bir

the source of power to make something happen now if I say electric cars are driven by electricity

şeyler yapmak için elektrikli arabalar elektrikle sürülür dersem

that means the source of electric cars is electricity so the source of power for social

elektrikli arabaların kaynağı demektir elektriktir, yani sosyal medyanın güç kaynağı

media is when people share things the next question was why do people use social media

insanlar bir şeyler paylaştığında ortaya çıkar sonraki soru insanlar neden sosyal medyayı kullanırdı

and I said it's the social element itself because it's a basic urge for human beings

ve bunun sosyal unsurun kendisi olduğunu söyledim çünkü bu insanlar için başkalarından ilgi beklemeye yönelik temel bir dürtü.

to seek attention from others an urge is a strong desire especially a desire that you

güçlü arzu, özellikle kontrol edemediğiniz bir arzu,

cannot control so to seek attention seek attention means to act in a way that makes other people

bu nedenle dikkat çekmek, dikkat çekmek, diğer insanların bizi fark etmesini sağlayacak şekilde hareket etmek anlamına gelir, bu,

notice us to do that is a basic urge that we all share as human beings and social media

insan olarak hepimizin paylaştığı temel bir dürtüdür ve sosyal medya

takes advantage of that urge that we have because when we share something that might

bu dürtüden yararlanır. çünkü

get lots of likes and positive comments when that happens we get a temporary boost of self-esteem

çok sayıda beğeni ve olumlu yorum alabilecek bir şey paylaştığımızda, bu gerçekleştiğinde öz saygımızda geçici bir artış elde ederiz.

self-esteem means self-respect or self-confidence so lots of people are liking or sharing your

öz saygı, öz saygı veya özgüven anlamına gelir Pek çok insan özçekiminizi beğendiğinde veya paylaştığında,

selfie you feel good about it that's a temporary boost of self-esteem but that doesn't last

bu konuda kendinizi iyi hissedersiniz, bu geçici bir öz saygı artışıdır, ancak bu

it fades quickly so you have to keep sharing things that keeps us coming back and that's

kısa sürede kaybolur, bu nedenle geri gelmemizi sağlayan şeyleri paylaşmaya devam etmelisiniz ve bu

a form of instant gratification this is a popular expression that you will see in many

bir tür anında tatmin, bu birçok bağlamda göreceğiniz popüler bir ifadedir,

contexts instant gratification means immediate satisfaction but it's the kind of satisfaction

anında tatmin, anında tatmin anlamına gelir, ancak bu,

that you get from say eating something sweet or playing video games because that satisfaction

diyelim ki tatlı bir şeyler yemekten veya video oyunları oynamaktan aldığınız tatmin türüdür çünkü bu tatmin

does not last it goes away quickly which is why it's not satisfying for a long period

uzun sürmez, çabuk geçer, bu yüzden uzun bir süre için tatmin edici değil,

of time so instant means immediate and gratification means satisfaction instant gratification is

bu yüzden anlık, hemen ve memnuniyet, memnuniyet anlamına gelir, anında tatmin,

immediate satisfaction okay the next item is not necessarily so the interviewer said

anında tatmindir, tamam, bir sonraki madde zorunlu değil, bu yüzden görüşmeci, kulağa

it sounds like you're saying social media is a bad thing I said no not necessarily meaning

sosyal medyanın kötü bir şey olduğunu söylüyormuşsunuz gibi geldi, hayır dedim ille de demek istediğim

that's not what I'm saying this is just a fancy expression that you can use if you take

bu değil bu sadece süslü bir tabir ki bu sadece ille de kullanmazsanız kullanabileceğiniz

not necessarily because there are advantages for one for one is an expression that is used

avantajlar var çünkü bire bir,

to introduce one reason for example it's like this is just one reason and I'm talking here

bir sebebi tanıtmak için kullanılan bir ifade mesela bu sadece bir sebep ve ben burada

about an advantage the advantages it allows us to stay in touch with people in our social

bir avantajdan bahsediyorum sosyal çevremizdeki insanlarla iletişimde kalmamızı sağlayan avantajlardan bahsediyorum.

circle in a world where we're so strapped for time strapped for means short of something

zaman sıkıntısı çekiyoruz demek, bir şeye sahip olamamak

or not having enough of something if I say I'm strapped for cash that means I don't have

ya da bir şeye yeterince sahip olamamak anlamına gelir, eğer ben nakit sıkıntısı çekiyorum dersem, bu,

enough cash or as in this example I said we're strapped for time meaning we don't have enough

yeterli param olmadığı anlamına gelir ya da bu örnekte olduğu gibi, zaman sıkıntısı yaşadığımızı söyledim yani yeterince

time we're so strapped for time that we hardly ever hardly ever means almost never very rarely

zamanımız yok zamanımız o kadar kısıtlı ki neredeyse hiç neredeyse hiç demek neredeyse hiç çok nadiren

we hardly ever get to meet up with friends or relatives social media allows us to stay

arkadaşlarımızla veya akrabalarımızla neredeyse hiç görüşemiyoruz sosyal medya

in touch with them and it's not uncommon to run into old friends on Facebook run into

onlarla iletişim halinde kalmamıza izin veriyor ve bu değil Facebook'ta eski arkadaşlarla karşılaşmak alışılmadık bir durumdur,

means to meet somebody unexpectedly so I'm saying that it's common to meet old friends

beklenmedik bir şekilde biriyle tanışmak anlamına gelir, bu yüzden Facebook'ta liseniz gibi eski arkadaşlarla tanışmanın yaygın olduğunu söylüyorum

on Facebook from like your high school and that's what this expression means from way

ve bu ifadenin anlamı

back from way back means from a long time ago it's not uncommon to run into old friends

çok eskilerden çok eskilerden geliyor zaman önce nadir değil Facebook'ta eski arkadaşlarla karşılaşmak ve

on Facebook from way back and reconnect with them and then I talked about how YouTube has

onlarla yeniden bağlantı kurmak ve ardından YouTube'un

accomplished a great deal for education I said I think it's just astounding how much

eğitim için nasıl büyük bir başarı elde ettiğinden bahsettim.

learning material is available free of charge astounding means very surprising and it's

often used with victory or success somebody could have had an astounding victory or astounding

genellikle zafer veya başarı ile kullanılır, birisi şaşırtıcı bir zafere veya şaşırtıcı bir başarıya sahip olabilirdi

success and that's what I'm talking about here with reference to YouTube I think it's

ve burada YouTube'a atıfta bulunarak bahsettiğim şey bu. Bu

astounding how much learning material is available free of charge and it's nothing short of revolutionary

kadar çok öğrenme materyalinin ücretsiz olarak mevcut olması şaşırtıcı ve devrim niteliğinden başka bir şey değil

nothing short of means almost equal so I'm saying that what YouTube has done for education

yani YouTube'un eğitim için yaptıkları

is almost equal to a revolution in the field of education you can learn almost anything

neredeyse eğitim alanında bir devrime eşdeğer diyorum,

you want just watching videos on YouTube and then I said that I watch videos myself so

YouTube'da video izleyerek neredeyse istediğiniz her şeyi öğrenebilirsiniz ve sonra videoları kendim izliyorum dedim ki

it helps independent creators like me connect with their potential audience that would have

benim gibi bağımsız içerik oluşturucuların, sosyal medyanın

been almost impossible before the advent of social media the word advent means the time

ortaya çıkmasından önce neredeyse imkansız olan potansiyel kitleleriyle bağlantı kurmasına yardımcı oluyor. dvent, bir şeyin başladığı zaman anlamına gelir,

when something begins it's commonly used with technology before the advent of the internet

internetin ortaya çıkmasından

or before the advent of cell phones so I'm saying here that before social media came

veya cep telefonlarının ortaya çıkmasından önce teknolojide yaygın olarak kullanılır, bu yüzden burada sosyal medya ortaya çıkmadan önce

into existence independent creators would have found it difficult to connect with their

bağımsız içerik oluşturucuların potansiyelleriyle bağlantı kurmanın zor olduğunu söylüyorum.

potential audience the next question was do you think social media is good for children

İzleyicilere bir sonraki soru sosyal medyanın çocuklar için iyi olduğunu düşünüyor musunuz idi

and my answer was no I don't think so and one of the reasons is that there are inherent

ve cevabım hayır, öyle düşünmüyorum ve bunun nedenlerinden biri,

risks involved for children in using platforms where they can come into contact with strangers

çocukların yabancılarla temasa geçebilecekleri platformları kullanmanın doğasında var olan riskler olmasıydı.

come into contact with means strangers can contact children children can contact strangers

temas yabancıların çocuklarla temas kurabileceği araçlardır çocuklar yabancılarla temas kurabilir

and that's unsafe another problem perhaps the bigger problem is that children can be

ve bu güvensizdir başka bir sorun belki de daha büyük sorun, çocukların

exposed to unfiltered material on social media if your child was watching TV you would know

sosyal medyada filtrelenmemiş materyallere maruz kalabilmeleridir, eğer çocuğunuz televizyon izliyor olsaydı,

that some I would be controlling you know what kinds of TV shows or movies were shown

bazılarının sizi kontrol edeceğimi bilirdiniz Bir kanalda ne tür dizilerin veya filmlerin gösterildiğini bilmek

on a channel and that's what the word to curate means to curate means to select something

carefully okay for publication for example music or movies or TV shows a person who curates

yayın için dikkatlice tamam örneğin müzik veya film veya TV şovları içeriği düzenleyen kişiye

content is called a curator by the way a person who manages a museum is also called a curator

küratör denir, bu arada bir müzeyi yöneten kişiye de küratör denir

now on social media nobody curates the content people can say or post whatever they want

artık sosyal medyada kimse içeriğin küratörlüğünü yapmaz insanların ne söylerlerse söylesinler veya yayınlayabilirler istemek

and children often lack the judgment to know that something is inappropriate the word judgment

ve çocuklar genellikle bir şeyin uygunsuz olduğunu bilecek muhakemeye sahip değillerdir yargı sözcüğü

and I should point out that this spelling j-u-d-g-m-e-n-t is American with an E that's

ve bu j-u-d-g-m-e-n-t hecelemesinin Birleşik Krallık'ta kullanılan İngiliz hecelemesi olan E ile Amerikan olduğunu belirtmeliyim,

British spelling that's used in the United Kingdom so anyway children often lack the

bu yüzden zaten çocuklar genellikle

judgment to know that something is inappropriate here the word judgment refers to the ability

bir şeyi bilecek muhakemeden yoksundurlar. Burada muhakeme kelimesi uygun değil,

to make good decisions so I'm saying that when children watch or hear things on social

iyi kararlar verme yeteneğini ifade ediyor, bu yüzden çocuklar sosyal medyada bir şeyler izlediklerinde veya duyduklarında

media they don't have the judgment they don't have the world experience to be able to tell

muhakeme sahibi olmadıklarını, bunu söyleyebilecek dünya deneyimine sahip olmadıklarını söylüyorum.

that certain behaviors or certain types of language are not appropriate that they're

belirli davranışlar veya belirli dil türleri uygun değildir ve

not acceptable in society so that's why I say children often lack the judgment and that's

toplumda kabul görmezler bu yüzden çocukların genellikle muhakeme yeteneğinden yoksun olduğunu söylüyorum ve bu

why I don't think children ought to be using social media the next question was what about

yüzden yapmıyorum Çocukların sosyal medyayı kullanması gerektiğini düşünüyorum sonraki soru,

society as a whole and not just children the social media have negative effects on society

sadece çocuklar değil, bir bütün olarak toplum hakkında sosyal medyanın toplum üzerinde olumsuz etkileri var

and I said I don't want to be seen as bashing social media here to bash means to criticize

ve ben de burada sosyal medyayı kötülüyormuş gibi görünmek istemediğimi söyledim.

harshly so I'm saying I'm not trying to criticize social media harshly and say only bad things

sert eleştirin yani sosyal medyayı sert bir şekilde eleştirmeye ve hakkında sadece kötü şeyler söylemeye çalışmıyorum

about it but there are negative effects and we cannot ignore them the fact that we all

ama olumsuz etkileri var ve bunları göz ardı edemeyiz, hepimizin

have cell phones that we have YouTube and Facebook on those cell phones means that people

cep telefonu var, onlarda YouTube ve Facebook var. cep telefonları, insanların

can just open up one of these social media apps and get their dose of instant gratification

bu sosyal medya uygulamalarından birini açıp anında tatmin dozlarını alabilecekleri anlamına gelir,

do you remember what instant gratification means it means immediate satisfaction to get

anında tatminin ne anlama geldiğini hatırlıyor musunuz,

their dose of means to get something that you need as if you're just medicine so people

ihtiyaç duyduğunuz bir şeyi sanki sizmişsiniz gibi elde etmek için kendi dozlarını almanın anında tatmin anlamına geldiğini hatırlıyor musunuz? sadece ilaç, böylece insanlar

can just open up a social media app and browse and get some instant gratification and then

bir sosyal medya uygulaması açıp göz atabilir ve anında tatmin olabilir ve sonra

move on so because of that they don't have to socialize and that word you will see over

devam edebilirler, çünkü sosyalleşmek zorunda kalmazlar ve burada sosyalleşmek için göreceğiniz o kelime

here to socialize means to spend time with other people in a fun way now hanging out

diğer insanlarla eğlenceli bir şekilde vakit geçirmek artık çok kolay

with friends or going and meeting your relatives people don't have to do that nowadays because

arkadaşlarla takılmak veya gidip akrabalarınızla buluşmak artık insanlar bunu yapmak zorunda değil çünkü

of social media apps they don't have to pick up a book and learn something and also there's

sosyal medya uygulamaları sayesinde artık bir kitap alıp bir şeyler öğrenmek zorunda değiller ve ayrıca

another disadvantage to social media a lot of the stuff that goes viral is not positive

sosyal medyanın başka bir dezavantajı daha var viral olan pek çok şey olumlu değil,

some of it is offensive some of it is just obnoxious this word is pronounced obnoxious

bazıları saldırgan, bazıları sadece iğrenç, bu kelime iğrenç olarak telaffuz ediliyor

and it means very unpleasant we often talk about obnoxious content or an obnoxious person

ve çok tatsız anlamına geliyor, sık sık iğrenç içerik veya iğrenç bir kişi hakkında konuşuyoruz

or a person's obnoxious behavior in all of these uses it means unpleasant so there's

veya Tüm bu kullanımlarda bir kişinin iğrenç davranışı hoş olmayan anlamına gelir, bu nedenle

a lot of stuff that's obnoxious or even plainly false plainly false means just simply false

iğrenç olan ve hatta açıkça yanlış olan pek çok şey vardır.

fake news it's really easy to spread fake news on social media and there's a lack of

accountability accountability means responsibility for one's actions or behavior so if I'm accountable

birinin eylemlerinin veya davranışlarının sorumluluğu bu yüzden eğer

to my boss that means I have to answer to my boss I have to explain my actions to my

patronuma karşı sorumluysam, bu patronuma hesap vermem gerektiği anlamına gelir

boss if I do something wrong my boss might ask me to explain why I did that and he or

Yanlış bir şey yaparsam patronuma eylemlerimi açıklamak zorundayım patron benden bunu neden yaptığımı açıklamamı isteyebilir ve

she would be accountable to his or her boss but on social media there's there's no accountability

patronuna karşı sorumlu olur ama sosyal medyada hesap verebilirlik yoktur

and that lack of accountability tends to bring out the worst in people sometimes that means

ve bu hesap verebilirlik eksikliği, bazen insanların içindeki en kötüyü ortaya çıkarma eğilimindedir, bu da

to make people show their worst qualities okay it brings out the worst from inside of

insanların göstermesini sağlamak anlamına gelir. en kötü nitelikleri tamam, insanların içindeki en kötüyü ortaya çıkarır

people but for all its flaws the word flaw means a fault or a weakness or a disadvantage

ama tüm kusurları için kusur kelimesi bir hata veya bir zayıflık veya bir dezavantaj anlamına gelir,

so what this means is for all its flaws is a fixed expression and it means even though

bu nedenle bunun anlamı, tüm kusurlarına rağmen sabit bir ifadedir ve

something has disadvantages even though social media has flaws the advantages certainly outweigh

bir şey olmasına rağmen anlamına gelir. dezavantajları, sosyal medyanın kusurları olmasına rağmen, avantajları kesinlikle

the disadvantages so we have to view social media as something that can add value to our

dezavantajlardan ağır basmaktadır, bu nedenle sosyal medyayı hayatımıza değer katabilecek bir şey,

life something that can good things to our lives but we should also be wearing of the

hayatımıza iyi şeyler getirebilecek bir şey olarak görmeliyiz, ancak aynı zamanda olumsuzlukları da giymeliyiz.

negatives wary of means being careful or cautious in order to avoid danger so we have to be

tehlikeden kaçınmak için dikkatli veya temkinli olun, bu nedenle

wary of the negatives but we can always enjoy the positives that social media has to offer

olumsuzluklara karşı dikkatli olmalıyız ama sosyal medyanın sunduğu olumlu yönlerden her zaman keyif alabiliriz,

alright that's the end of this lesson remember to go and download this document and I want

tamam mı, bu dersin sonu bu. gidip bu belgeyi indirmeyi unutmayın ve

to encourage you to go and listen to this conversation once again rewind the video the

sizi bu konuşmayı bir kez daha dinlemeye teşvik etmek istiyorum videoyu geri sarın video

video go to the beginning and as you listen a lot of these words that you just heard will

başa gider ve dinledikçe az önce duyduğunuz bu kelimelerin çoğu

jump out at you and that's a really good way to reinforce vocabulary repetition is the

size sıçrayacak ve bu kelime tekrarını pekiştirmenin gerçekten iyi bir yolu

best way to learn vocabulary alright I hope you enjoyed this lesson I will see you in

kelime öğrenmenin en iyi yolu tamamdır umarım bu dersten keyif almışsınızdır

another lesson soon and as always happy learning

yakında başka bir derste görüşürüz ve her zamanki gibi mutlu öğrenmeler