Back in the Day: Using BACK to Refer to the Past

Hi everyone. I'm Jennifer from English with  Jennifer. Do you know what this is? It's an  

Herkese selam. Ben English with Jennifer'dan Jennifer. bunun ne olduğunu biliyor musun? Bu bir

audio cassette. Back when I was in middle school  and high school, U had tons of cassettes. And  

ses kaseti. Ortaokul ve lisedeyken, U'nun tonlarca kaseti vardı. Ve

almost every kid back then had a boombox. That's  how we listened to music at home or outside. And  

o zamanlar neredeyse her çocuğun bir müzik seti vardı. Evde veya dışarıda bu şekilde müzik dinledik. Ve

actually, if we go way back to my early childhood,  I remember my record collection. When I listened  

aslında, erken çocukluğuma gidersek, plak koleksiyonumu hatırlıyorum.

to audiobooks, the book would come with a  record. You had to put it on a record player.  

Sesli kitapları dinlediğimde, kitap bir plakla geliyordu. Bir plak çalara koymak zorundaydın.

It's fun to look back and remember  old technology and old trends.  

Geriye bakıp eski teknolojiyi ve eski trendleri hatırlamak eğlencelidir.

These days I'm trying to be optimistic about  growing older, and I realize that the additional  

Bugünlerde yaşlanmak konusunda iyimser olmaya çalışıyorum ve ek

years give me more perspective. It's like stepping  back and seeing how the pieces of the puzzle come  

yılların bana daha fazla perspektif kazandırdığının farkındayım. Geri adım atmak ve yapbozun parçalarının nasıl bir araya geldiğini görmek gibi

together. Whether you're younger, older, or about  the same age as me, we can all look at the past  

. İster genç, ister yaşlı, ister benimle yaklaşık aynı yaşta olun, hepimiz geçmişe bakıp

and talk about it. In this lesson, let's look at  ways we use the word "back" to refer to the past.

onun hakkında konuşabiliriz. Bu derste, geçmişe atıfta bulunmak için "geri" kelimesini nasıl kullandığımıza bakalım.

In informal conversation, we can use "back"  

Gayri resmi konuşmalarda "geri"yi

to mean "ago." A few years back,  my family took a trip to Hawaii.

"önce" anlamında kullanabiliriz. Birkaç yıl önce, ailem Hawaii'ye gitti.

A while back, we drove to New  Hampshire and visited Mount Washington.

Bir süre önce New  Hampshire'a gittik ve Washington Dağı'nı ziyaret ettik.

Don't use "back" with recent events.  For example, I saw Maria a second ago.  

Son olaylarla "geri" kullanmayın. Örneğin, bir saniye önce Maria'yı gördüm. Daha

I just had lunch an hour ago, so I'm not hungry.

bir saat önce öğle yemeği yedim, bu yüzden aç değilim.

"Back" is more informal and more conversational  than "ago." If you have any doubts, use "ago."

"Geri", "önce"ye göre daha gayri resmi ve daha sohbete dayalıdır . Herhangi bir şüpheniz varsa, "önce" kullanın.

Earlier, I told you that I had tons of  cassettes back when I was in high school.  

Daha önce, lisedeyken tonlarca kasetim olduğunu söylemiştim .

I don't have to use the word "back" in this  sentence. It's something I added in. It's a  

Bu cümlede "geri" kelimesini kullanmak zorunda değilim . Bu benim eklediğim bir şey.

pattern we use in conversation. We can use "back  when" to recall a distant period in time. Back  

Sohbette kullandığımız   kalıp. Zamanın uzak bir dönemini hatırlamak için "geri zaman" ifadesini kullanabiliriz. Eskiden

when there was no caller ID, we had to say, "May  I ask who's calling" or "Who is this, please?"

arayan kimliği olmadığında, " Kimin aradığını sorabilir miyim" veya "Bu kim, lütfen?" demek zorunda kalıyorduk.

Back when there were no phones, people relied  on telegrams. Did you ever send a telegram?

Eskiden telefonların olmadığı zamanlarda insanlar telgraflara güveniyordu. Hiç telgraf gönderdin mi?

A variation is "way back when." We can use this  as a stand-alone phrase or like a noun phrase.

Bir varyasyon "çok eski zamanlar" dır. Bunu tek başına bir ifade olarak veya bir isim tamlaması gibi kullanabiliriz.

Way back when, we used to get a  TV guide in the local newspaper  

Eskiden,

to find out what would be on TV every day.  Of course, today you just turn on the TV,  

her gün televizyonda neler olacağını öğrenmek için yerel gazeteden bir TV rehberi alırdık. Elbette bugün sadece TV'yi açıyorsunuz

and the menu or the guide is on the screen.  Do you know what this is? It's a Victrola.  

ve menü veya rehber ekranda beliriyor. bunun ne olduğunu biliyor musun? Bu bir Victrola. Çok eski zamanlardan kalma

It's a phonograph or a record player from way  back when. It may be over a hundred years old.  

bir fonograf veya pikap . Yüz yıldan daha eski olabilir.

This was in our family home when we were  kids, and one of my brothers inherited it.

Bu, biz çocukken ailemizin evindeydi ve erkek kardeşlerimden birine miras kaldı.

"Way back" is used for emphasis to refer  to something that happened a long time ago.  

"Geri dönüş yolu", uzun zaman önce olan bir şeye atıfta bulunmak için kullanılır.

Way back in the 1950s, Americans  had milk delivered to their homes.

1950'lerde Amerikalıların evlerine süt teslimi vardı.

And actually, milkmen continued to deliver milk  past the 1950s. I have memories of the milk box  

Ve aslında, sütçüler 1950'lerden sonra da süt dağıtmaya devam ettiler . Küçük bir kızken ön kapımızın yanındaki süt kutusuyla ilgili anılarım var

near our front door way back  when I was a little girl.

.

"Way" is also used for emphasis in "go way back,"  which we use to talk about a long relationship. My  

"Yol" aynı zamanda uzun bir ilişkiden bahsetmek için kullandığımız "geri dönüş yolu"ndaki vurgu için de kullanılır .

friend Sheree and I go way back. We first met in  sixth grade at a special tournament, and then we  

Arkadaşım Sheree ve ben çok eskilere gidiyoruz. İlk olarak altıncı sınıfta özel bir turnuvada tanıştık ve ardından

went to high school together. A variation is,  "My friend Sheree and I go back a long way."

birlikte liseye gittik. Bir varyasyon, "Arkadaşım Sheree ve ben uzun bir yol kat ettik."

Okay. Let's pause and practice. Complete  these sentences with your own ideas.  

Tamam aşkım. Duraklatalım ve pratik yapalım. Bu cümleleri kendi fikirlerinizle tamamlayın.

You can share your examples in the comments.

Örneklerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.

Do you ever feel nostalgic? That's how  we feel when we look at the past and  

Hiç nostaljik hissediyor musun? Geçmişe baktığımızda ve

wish we could experience certain things again.  Sometimes we feel nostalgic about our childhood.  

bazı şeyleri yeniden deneyimlemeyi dilediğimizde böyle hissederiz. Bazen çocukluğumuza özlem duyarız.

We can also romanticize the past, forgetting about  the hardships and imagining only the good things.  

Zorlukları unutarak ve yalnızca iyi şeyleri hayal ederek geçmişi romantikleştirebiliriz.

Back in the day, ladies wore  pretty dresses and men wore  

Eskiden bayanlar güzel elbiseler giyerdi ve erkekler

stylish hats and suits. Don't you  wish people dressed more nicely today?  

şık şapkalar ve takımlar giyerdi. İnsanların bugün daha güzel giyinmesini istemez misiniz?

Well, actually no. Ii think it's very comfortable  to wear jeans and sneakers every day like I do!  

Aslında hayır. Benim gibi her gün kot pantolon ve spor ayakkabı giymenin çok rahat olduğunu düşünüyorum!

So "back in the day" refers to a distant time  period. It could be in someone's lifetime,  

Bu nedenle, "gün içinde" uzak bir zaman dilimini ifade eder . Birinin hayatında olabilir,

but then that would be more typical of an older  person talking about their youth. For example. My  

ancak o zaman bu, gençliklerinden bahseden yaşlı bir kişi için daha tipik olur . Örneğin.

93-year-old cousin Gina could talk about life  back in the day. She could tell us about the music  

93 yaşındaki kuzenim Gina, eski günlerdeki hayat hakkında konuşabilirdi . Bize

they listened to, the clothes they wore, and the  kinds of things they'd find in the local stores.

dinledikleri müzik, giydikleri giysiler ve yerel mağazalarda ne tür şeyler buldukları hakkında bilgi verebilirdi.

"Back in the day" is often used with  pleasant memories or recollections,  

"Günün içinde" genellikle hoş anılar veya anılarla kullanılır,

but it could also be used to mention hardships.  

ancak zorluklardan bahsetmek için de kullanılabilir.

Back in the day, women were expected to wear  hoops under their skirts and corsets under  

Eskiden, kadınların eteklerinin altına çemberler ve elbiselerinin altına korseler

their dresses -- all kinds of uncomfortable  and restrictive clothing. Can you imagine?

- her türlü rahatsız edici ve kısıtlayıcı kıyafet - giymeleri bekleniyordu. Hayal edebilirsiniz?

"Back" is used in a number of phrasal verbs  to refer to a past time. I already gave you  

"Geri", geçmiş bir zamana atıfta bulunmak için bazı deyimsel fiillerde kullanılır. Size zaten

the example of my friend and I going way back,  meaning we've known each other for a long time.  

arkadaşım ve ben örneğini verdim, yani uzun süredir birbirimizi tanıyoruz.

When you look back, you remember the  past and consider it. You can look back  

Geriye baktığınızda geçmişi hatırlar ve düşünürsünüz.

on something. You can look back at something.  Look back on your past mistakes, for example.

Bir şeye   dönüp bakabilirsiniz. Bir şeye dönüp bakabilirsin. Örneğin geçmiş hatalarınıza bakın.

When you think back to a time, you recall and  reflect. When Adam thinks back to his twenties,  

Bir zamanı düşündüğünüzde, hatırlar ve düşünürsünüz. Adam yirmili yaşlarını düşündüğünde

he wishes he had made better choices. A  song can take you back to a pleasant time.  

daha iyi seçimler yapmış olmayı diliyor. Bir şarkı sizi keyifli bir zamana geri götürebilir.

1980s songs take me back to my youth.

1980'lerin şarkıları beni gençliğime götürüyor.

And if you show me a book I loved as a child, I  might comment, "Ah, that story takes me back!"  

Bana çocukken sevdiğim bir kitap gösterirseniz, "Ah, bu hikaye beni eskiye götürüyor!" şeklinde yorum yapabilirim.

Meaning it makes me remember my  childhood in a good way, fondly.

Yani çocukluğumu güzel bir şekilde, sevgiyle hatırlamamı sağlıyor. Geçmişe

Let's review the ways we use "back" to refer  to the past: back when I was in high school;  

atıfta bulunmak için "geri" kelimesini nasıl kullandığımızı gözden geçirelim : lisedeyken; O

almost every kid had a boombox back then;  

zamanlar neredeyse her çocuğun bir müzik seti vardı;

a few years back; a while back; way  back when; way back in the 1950s.

birkaç yıl önce; bir süre önce; Uzun zaman önce; 1950'lerde.

Back in the day.

Gün içinde.

And the phrasal verbs. Go way  back or go back a long way.  

Ve öbek fiiller. Çok geriye gidin veya uzun bir yol geriye gidin.

You can look back on something or look back  at something. You can think back or think  

Bir şeye dönüp bakabilir veya bir şeye bakabilirsiniz.

back to a certain time. Something can take you  back. It can take you back to a certain time.

Belirli bir zamana geri dönebilir veya   düşünebilirsiniz. Bir şey sizi geri alabilir. Sizi belli bir zamana geri götürebilir.

It's time for more practice. Look at these items.  

Daha fazla pratik yapma zamanı. Şu maddelere bakın.

Try to create an example with  "back" to refer to the past.  

Geçmişe atıfta bulunmak için  "geri" ile bir örnek oluşturmaya çalışın.

Seeing Michael Jackson takes me back to a time  when everyone, including me, tried to moonwalk.

Michael Jackson'ı görmek beni, ben dahil herkesin ayda yürüyüş yapmaya çalıştığı bir zamana götürüyor.

We'll end here. Please like and share  the video if you found the lesson useful.  

Burada bitireceğiz. Dersi faydalı bulduysanız lütfen videoyu beğenin ve paylaşın.

As always, thanks for watching and happy studies!  

Her zaman olduğu gibi, izlediğiniz için teşekkürler ve mutlu çalışmalar!

I'd like to take a moment and say thank you  to all of my Kind-Hearted Patrons on Patreon.  

Bir dakikanızı ayırıp Patreon'daki tüm İyi Kalpli Müşterilerime teşekkür etmek istiyorum.

Your pledge of two dollars a month is very  sweet, and your support is appreciated.

Ayda iki dolar taahhüdünüz çok tatlı ve desteğiniz için teşekkür ederiz.

I invite high intermediate and advanced students  to join me on Patreon. As a Valuable Member,  

Orta ve ileri düzey öğrencileri Patreon'da bana katılmaya davet ediyorum. Değerli bir Üye olarak

you can attend the monthly livestream. As a  Super Member, get the livestream and additional  

aylık canlı yayına katılabilirsiniz. Süper Üye olarak canlı yayına ve

group lessons with follow-up practice tasks.  Members at the higher tiers can benefit from  

ek alıştırma görevleriyle ek grup derslerine katılın. Daha yüksek seviyelerdeki üyeler,

a monthly one-on-one video call. Visit me  today. English with Jennifer on Patreon.

aylık bire bir görüntülü görüşmeden yararlanabilir. bugün beni ziyaret edin . Patreon'da Jennifer ile İngilizce.

Follow me on Facebook, Twitter, and Instagram.  

Beni Facebook, Twitter ve Instagram'da takip edin.

And don't forget to subscribe.  Turn on those notifications.

Ve abone olmayı unutmayın. Bu bildirimleri açın.