Inverted Conditionals & Even if, Only if, Unless - English Grammar with JenniferESL

Hi everyone! It’s Jennifer here with another lesson on conditional sentences in English.

Herkese selam! Ben Jennifer, İngilizce'de koşullu cümleler üzerine başka bir dersle karşınızdayım.

If you’ve watched my other lessons on conditionals, then you should feel quite confident about forming sentences with IF-clauses.

Koşul cümleleriyle ilgili diğer derslerimi izlediyseniz, EĞER-tümceleriyle cümleler kurma konusunda kendinize oldukça güvenirsiniz.

You can always go back to the full playlist and review.

Her zaman tam oynatma listesine geri dönebilir ve inceleyebilirsiniz.

We’ve been forming real and unreal conditionals about the past, present, and future. For example:

Geçmiş, şimdiki zaman ve gelecek hakkında gerçek ve gerçek olmayan koşullar oluşturuyoruz. Örneğin: Bir

The next challenge is to form conditionals with words other than IF.

sonraki zorluk, IF dışındaki kelimelerle koşul cümleleri oluşturmaktır.

As a homework task, I asked you to think about a goal you have and then tell me what you need to do to achieve it. You had to use UNLESS.

Bir ev ödevi olarak, sizden sahip olduğunuz bir hedef hakkında düşünmenizi ve ardından ona ulaşmak için ne yapmanız gerektiğini bana söylemenizi istedim. UNLESS kullanmak zorundaydınız.

My example was...

Benim örneğim şuydu...

Let’s look at some of your goals. I’ve selected about a dozen sentences that everyone can learn from.

Bazı hedeflerinize bakalım. Herkesin öğrenebileceği yaklaşık bir düzine cümle seçtim.

Ra'ed starts us off and says...

Ra'ed bizi başlatıyor ve diyor ki...

Julio wrote...

Julio yazdı...

Thank you for that example. We'll take the quotation marks out. We don't need those.

Bu örnek için teşekkürler. Tırnak işaretlerini çıkaracağız. Bunlara ihtiyacımız yok.

Andrea wrote...

Andrea yazmış...

Hasan says...

Hasan diyor ki...

We'll add a period.

Bir nokta ekleyeceğiz.

And Juan wrote...

Ve Juan yazdı...

And we don't really need the comma.

Ve virgüle gerçekten ihtiyacımız yok.

Moving on, Francoise wrote...

Devam edelim, diye yazdı Françoise... Bir

Our next example is...

sonraki örneğimiz...

You could say "with one another" or just simply end there.

"Birbirinizle" diyebilir ya da sadece orada bitirebilirsiniz.

Shabnam wrote...

Shabnam yazdı...

I would move this and say...

Bunu taşıyıp şöyle derdim...

Let's just write that as all capitals.

Bunu da büyük harflerle yazalım.

Dildar wrote...

Dildar yazdı...

In other words...

Yani...

Susana wrote...

Susana yazdı...

(or poses)

(veya poz verdi)

And Sergey wrote...

Ve Sergey yazdı...

Thank you to everyone who completed the task.

Görevi tamamlayan herkese teşekkürler.

For your bonus task, I asked about the difference between EVEN IF and UNLESS.

Bonus göreviniz için, EVEN EĞER ve UNLESS arasındaki farkı sordum.

There were some very good explanations. I especially liked how some people offered alternative ways to word these ideas.

Çok güzel açıklamalar vardı. Özellikle bazı insanların bu fikirleri ifade etmek için alternatif yollar sunması hoşuma gitti.

By reading the explanations with me, you’ll become more aware of structures with similar meanings.

Açıklamaları benimle birlikte okuyarak, benzer anlamlara sahip yapıların daha fazla farkına varacaksınız.

This will help you have more variety in your speech.

Bu, konuşmanızda daha fazla çeşitliliğe sahip olmanıza yardımcı olacaktır.

I’ve selected a set of explanations that everyone can learn from.

Herkesin öğrenebileceği bir dizi açıklama seçtim.

Gabriel wrote that...

Gabriel şunu yazdı...

In other words,...

Başka bir deyişle...

Correct.

Doğru.

Also about sentence one Mollie says...

Ayrıca Mollie'nin söylediği bir cümle hakkında...

Yes.

Evet.

Sean wrote...

Sean yazdı...

Correct.

Doğru.

Mahmoud writes...

Mahmud yazıyor...

And Li writes...

Ve Li yazıyor...

Yes. You have the right idea.

Evet. Doğru fikrin var. Bir

In this next set, Marat wrote that...

sonraki sette Marat şunu yazdı...

Correct.

Doğru.

Saddam wrote...

Saddam yazdı...

Claire wrote...

Claire yazdı...

Correct.

Doğru.

Correct.

Doğru.

Another concise way to put that is...

Bunu başka bir özlü şekilde ifade etmek gerekirse...

In Flavia's words...

Flavia'nın sözleriyle...

In George's words...

George'un sözleriyle...

Let’s summarize.

Özetleyelim.

EVEN IF is like "no matter what" or "regardless."

EVEN EĞER "ne olursa olsun" veya "ne olursa olsun" gibidir.

UNLESS is like "if…not."

UNLESS, "eğer… değil" gibidir.

UNLESS is also similar to ONLY IF with a negative verb.

UNLESS ayrıca olumsuz bir fiil içeren ONLY IF'e benzer.

UNLESS, ONLY IF, and EVEN IF can be used in conversation and in writing. They’re call commonly used.

UNLESS, ONLY IF ve EVEN IF konuşmada ve yazılı olarak kullanılabilir. Yaygın olarak kullanılan çağrılardır.

In fact, a fun conversational expression to learn is EVEN IF IT KILLS ME.

Aslında, öğrenmesi eğlenceli bir konuşma ifadesi, BENİ ÖLDÜRSE BİLE'dir.

We use this to express an intention or goal. We use it to say that we’re going to do something no matter what.

Bunu bir niyeti veya hedefi ifade etmek için kullanırız. Ne olursa olsun bir şeyler yapacağımızı söylemek için kullanırız.

We’ll put all our effort into achieving it. We’ll pay any price.

Bunu başarmak için tüm çabamızı harcayacağız. Her bedeli ödeyeceğiz.

Tell me about it. That’s your homework task. Here’s my example:

Bana bundan bahset. Bu senin ev ödevin. İşte benim örneğim:

I’m going to learn to play this piece on the piano even if it kills me.

Beni öldürse bile bu parçayı piyanoda çalmayı öğreneceğim.

It may take me a whole year to do it, but I'm determined!

Bunu yapmak koca bir yılımı alabilir ama kararlıyım! “

I look forward to reading your examples with this new expression “even if it kills me.”

Beni öldürse bile” bu yeni ifade ile örneklerinizi okumak için sabırsızlanıyorum.

The next pattern I’d like to study with you is in conditionals that don't use the word IF or any word that looks like IF.

Sizinle çalışmak istediğim bir sonraki kalıp, EĞER kelimesini veya EĞER gibi görünen herhangi bir kelimeyi kullanmayan koşul cümleleridir.

Take a look.

Bir göz at. Her şeyden

First of all, do these situations sound formal or informal?

önce, bu durumlar kulağa resmi mi yoksa gayri resmi mi geliyor?

More formal, right? These are not casual situations.

Daha resmi, değil mi? Bunlar rastgele durumlar değil.

These are sentences you would hear or read in a work-related situation.

Bunlar, işle ilgili bir durumda duyacağınız veya okuyacağınız cümlelerdir.

Second, can you easily identify which part of the sentence is the condition and which part is the result?

İkinci olarak, cümlenin hangi bölümünün koşul, hangi bölümünün sonuç olduğunu kolayca belirleyebilir misiniz?

The first part in each sentence is the condition. We don’t see the word IF, but we understand it.

Her cümlenin ilk kısmı koşuldur. EĞER kelimesini görmüyoruz ama anlıyoruz.

Look closely. What kind of word order do we have?

Yakından bak. Ne tür bir kelime sırasına sahibiz?

A verb comes before the subject. This is subject-verb inversion.

Özneden önce bir fiil gelir. Bu özne-fiil dönüşümüdür.

Inverted word order in a conditional sentence is only possible with SHOULD, HAD (past perfect), and WERE (in an unreal condition).

Koşullu bir cümlede ters kelime sırası yalnızca SHHOULD, HAD (mükemmel geçmiş) ve WERE (gerçek olmayan bir durumda) ile mümkündür.

Here’s how those conditionals would look with regular sentence word order:

İşte bu koşullu ifadelerin normal cümle kelime sırasına göre nasıl görüneceği:

Here’s the bonus task. See if you can rewrite the following sentences as inverted conditionals.

İşte bonus görev. Aşağıdaki cümleleri ters koşul cümleleri olarak yeniden yazıp yazamayacağınıza bakın.

You can post your sentences in the comments, but I won’t offer corrections on this bonus task until the next lesson.

Cümlelerinizi yorumlara yazabilirsiniz, ancak bir sonraki derse kadar bu bonus görevde düzeltmeler sunmayacağım.

That’s all for now. See you again soon for another lesson on conditionals.

Şimdilik bu kadar. Koşullu ifadelerle ilgili başka bir ders için yakında tekrar görüşmek üzere.

Please remember to like this video and subscribe if you haven't.

Lütfen bu videoyu beğenmeyi ve abone değilseniz abone olmayı unutmayın.

As always, thanks for watching and happy studies!

Her zaman olduğu gibi, izlediğiniz için teşekkürler ve mutlu çalışmalar!

Become a sponsor of English with Jennifer. You’ll get a special badge, bonus posts, on-screen credit, and a monthly livestream.

Jennifer ile İngilizce'ye sponsor olun. Özel bir rozet, bonus gönderiler, ekran kredisi ve aylık canlı yayın alacaksınız.

Click on the link or click on the link in the video description.

Bağlantıya tıklayın veya video açıklamasındaki bağlantıya tıklayın.

Note that sponsorships are not available in every country at this time.

Sponsorlukların şu anda her ülkede mevcut olmadığını unutmayın.