Red, White & Blue Idioms - Happy Fourth of July! (English idioms for Independence Day)

Every country has at least one holiday

Her ülkenin,

when everyone celebrates the nation

herkesin ulusu

and what they share as a people.

ve halk olarak paylaştıklarını kutladığı en az bir bayramı vardır.

For the United States, the most patriotic holiday

Amerika Birleşik Devletleri için en vatansever tatil

is Independence Day.

Bağımsızlık Günü'dür.

On July 4, you'll see red, white, and blue everywhere

4 Temmuz'da her yerde kırmızı, beyaz ve mavi göreceksiniz

because those are the colors of the American flag.

çünkü bunlar Amerikan bayrağının renkleri.

People, of course, fly the flag on this day,

İnsanlar, elbette, bu günde bayrağı dalgalandırırlar,

but at backyard picnics and community events

ancak arka bahçe pikniklerinde ve topluluk etkinliklerinde, kıyafetlerimizden süslemelere ve hatta yiyeceğimize kadar

you'll see red, white, and blue in other places,

başka yerlerde kırmızı, beyaz ve mavi göreceksiniz

from our clothing to the decorations

and even our food...

...

like a cherry or blueberry pie.

kiraz gibi veya yabanmersinli turta.

Do you know what the colors of the U.S. flag represent?

ABD bayrağının renklerinin neyi temsil ettiğini biliyor musunuz?

Red is for bravery,

Kırmızı cesaret içindir,

white is for purity,

beyaz saflık içindir

and blue is for justice and perseverance.

ve mavi adalet ve azim içindir.

That's the quality of being strong and not giving up.

Güçlü olmanın ve pes etmemenin kalitesi budur.

In honor of Independence Day,

Bağımsızlık Günü şerefine

I'd like to teach you six idioms

size

related to the colors red, white, and blue.

kırmızı, beyaz ve mavi renklerle ilgili altı deyim öğretmek istiyorum.

They're all about emotions.

Hepsi duygularla ilgili.

The first idiom is "to see red."

İlk deyim "kırmızı görmek" tir.

It means to be angry.

Kızgın olmak demektir.

What makes you see red?

Kırmızı görmeni sağlayan nedir?

I see red when people litter on the street

İnsanlar sokağa çöp attığında

or when I hear an adult speak in a very hurtful way to a child.

veya bir yetişkinin bir çocuğa çok incitici bir şekilde konuştuğunu duyduğumda kırmızı görüyorum.

These things make me angry.

Bu şeyler beni kızdırıyor.

What other feelings are associated with red?

Başka hangi duygular kırmızı ile ilişkilidir?

Embarrassment? Shame?

utanç? Utanç?

"To be red-faced" is to look embarrassed or look ashamed.

"Kırmızı suratlı olmak" utanmış görünmek veya utanmış görünmek demektir. Bir

We can also say that someone's face turns red

kişinin yüzünün

with anger, with embarrassment, or with shame.

öfkeden, mahcubiyetten ya da utançtan kızardığını da söyleyebiliriz.

Here's an example.

İşte bir örnek. Bir

I once went to the wrong party.

keresinde yanlış partiye gitmiştim.

I got my places mixed up.

Yerlerimi karıştırdım.

When I realized my mistake,

Hatamı anladığımda

my face turned rd with embarrassment.

yüzüm utançla buruştu. En son

When was the last time you were red-faced?

ne zaman yüzün kızardı?

Our next two idioms are about the color white.

Sonraki iki deyimimiz beyaz renkle ilgili.

If someone turns white as a sheet,

Birisi çarşaf gibi bembeyaz olursa,

they look pale because of their fear or shock.

korku veya şoktan dolayı solgun görünür.

Blood drained from their face.

Yüzlerinden kan çekildi.

You can turn white as a sheet.

Beyazı çarşaf gibi çevirebilirsiniz.

You can be or become white as a sheet.

Bir çarşaf gibi beyaz olabilirsin ya da beyaz olabilirsin.

You can look white as a sheet.

Çarşaf gibi beyaz görünebilirsiniz.

When you ride a roller coaster,

Bir roller coaster'a bindiğinizde,

do you smile with enjoyment

zevkle mi gülümsersiniz

or do you turn white as a sheet?

yoksa beyaz bir çarşaf gibi mi dönersiniz?

Maybe you're the kind of person

Belki de

who isn't exactly afraid of roller coasters,

hız trenlerinden tam olarak korkmayan türden bir insansın,

but you don't really enjoy the ride.

ama yolculuktan gerçekten zevk almıyorsun.

You white knuckle the ride

because your friends want you to join them.

Arkadaşların onlara katılmanı istediği için biniyorsun.

If you white knuckle something, you endure it.

Bir şeyi bembeyaz yaparsan, ona katlanırsın.

It's tense. It's difficult.

gergin. Bu zor.

Maybe it's even dangerous.

Hatta belki tehlikelidir.

Somehow you get through it.

Bir şekilde üstesinden gelirsin.

Some people use "white knuckle" as a verb.

Bazı insanlar fiil olarak "beyaz boğum" kullanır.

You white knuckle something. You get through it.

Sen beyaz boğumlu bir şeysin. Bunu atlatırsın.

Other people use "white-knuckled"

Diğer insanlar

as an adjective before a noun

to describe something

that makes you feel anxious or afraid.

sizi endişeli veya korkmuş hissettiren bir şeyi tanımlamak için bir isimden önce sıfat olarak "boğumlu" kullanırlar.

Have you ever experienced a white-knuckled plane ride?

Hiç beyaz boğumlu bir uçak yolculuğu yaşadınız mı?

The kind of flight that has you gripping the armrests

Kolçakları kavradığınız

and hoping you live through the ride?

ve yolculuk boyunca yaşamayı umduğunuz türden bir uçuş mu?

I think many of us have.

Bence çoğumuz var.

Finally, we have two idioms about the color blue.

Son olarak, mavi renkle ilgili iki deyimimiz var.

The first is common,

İlki yaygındır, bu

so perhaps you already know

yüzden belki de

that feeling blue means feeling sad.

hüzünlü hissetmenin üzgün hissetmek anlamına geldiğini zaten biliyorsunuzdur.

Sometimes we feel blue on a rainy day.

Bazen yağmurlu bir günde kendimizi hüzünlü hissederiz.

Or we feel blue for a reason we can't even explain.

Ya da açıklayamadığımız bir nedenle hüzünleniriz.

The blues can refer to a general feeling of sadness.

Blues, genel bir üzüntü hissine işaret edebilir.

What do you do to chase away the blues?

Blues'u kovalamak için ne yaparsın?

Do you sing? Do you watch a funny movie?

şarkı söyler misin Komik bir film izler misin?

Let's review our six idioms with the help of some flashcards.

Bazı bilgi kartlarının yardımıyla altı deyimimizi gözden geçirelim.

Let's try an exercise to practice the six idioms in context.

Altı deyimi bağlam içinde uygulamak için bir egzersiz deneyelim.

Read the text to yourself, and then I'll tell you the answers.

Metni kendinize okuyun, sonra size cevapları söyleyeceğim.

That's all for now.

Şimdilik bu kadar.

Thanks for watching. Happy studies!

İzlediğiniz için teşekkürler. Mutlu çalışmalar!

And to everyone here in the U.S. --

Ve ABD'deki herkese --

Happy Fourth of July!

4 Temmuz Kutlu Olsun!