Author Interview: Cassidy Amber Chapman - A Listening Challenge

Hi everyone. I'm Jennifer from English with  Jennifer. I have a very special lesson to  

Herkese selam. Ben English with Jennifer'dan Jennifer. Sizinle paylaşmak istediğim çok özel bir dersim var

share with you. I invited a new friend to join me.  You'll get to test your listening comprehension as  

. Yeni bir arkadaşımı bana katılması için davet ettim.

you hear our unscripted, fast-paced conversation.  I'll highlight key vocabulary that you can take  

Yazısız, hızlı tempolu sohbetimizi dinlerken   dinlediğinizi anlama becerinizi test edeceksiniz. Röportajdan çıkarabileceğiniz anahtar kelimelerin altını çizeceğim

away from the interview, but you'll also have the  opportunity to hear about one person's ability to  

, ancak aynı zamanda bir kişinin,

overcome some incredible health problems in order  to pursue and then achieve a fulfilling life.  

tatmin edici bir hayatın peşinden gitmek ve ardından bu hayatı elde etmek için bazı inanılmaz sağlık sorunlarının üstesinden gelme becerisini duyma fırsatına da sahip olacaksınız.

I met Cassidy Amber Chapman through an online  community, and it turns out we both live in  

Cassidy Amber Chapman ile çevrimiçi bir topluluk aracılığıyla tanıştım ve ikimizin de Massachusetts'te yaşadığı ortaya çıktı

Massachusetts. Moreover, we both self-published  books back in November 2022. I understand that  

. Ayrıca, Kasım 2022'de ikimiz de kendi kitaplarımızı yayınladık. Anladığım kadarıyla

someone has to have a very compelling story  in order to find the time and desire to write  

birisinin bu konuda yazmaya zaman ve istek bulabilmesi için çok ilgi çekici bir hikayesi olması gerekiyor

about it. I wanted to learn Cassidy's story, and  I think you'll find it interesting and inspiring.  

. Cassidy'nin hikayesini öğrenmek istedim ve bunu ilginç ve ilham verici bulacağınızı düşünüyorum.

Cassidy is the author of The Vibrancy Codes: A  Guide to Vibrant Health and Vitality . We have  

Cassidy, The Vibrancy Codes: A Guide to Vibrant Health and Vitality kitabının yazarıdır.

another thing in common. Back in November when we  published, my book -- for a very brief time -- was  

Başka   ortak noktamız var. Yayınladığımız Kasım ayında , kitabım -- çok kısa bir süre için --

the #1 New Release in Midlife Management.  Cassidy's book was the #1 New Release in Holistic  

Midlife Management'ta 1 Numaralı Yeni Yayın oldu. Cassidy'nin kitabı, Bütünsel Tıpta 1 Numaralı Yeni Yayın oldu

Medicine. Cassidy has earned five-star reviews for  her work, and she continues to sell it worldwide.

. Cassidy, çalışması için beş yıldızlı incelemeler aldı ve dünya çapında satmaya devam ediyor. Cassidy, kitabı

In addition to sharing her story through her  book, Cassidy has been traveling to give in-person  

aracılığıyla hikayesini paylaşmanın yanı sıra yüz yüze görüşmeler yapmak için seyahat ediyor

talks. In her own words, she's on a mission.  She's on a mission to empower those who are  

. Kendi sözleriyle, o bir görevde.

craving a vibrant life. I'll tell you that when  you crave something, you desire it very strongly.  

Canlı bir yaşam için can atanları güçlendirmeyi görev edinmiştir. Bir şeyi arzuladığınızda, onu çok güçlü bir şekilde arzuladığınızı söyleyeceğim.

As for what a vibrant life  is, I'll let Cassidy explain.

Canlı bir hayatın ne olduğuna gelince, Cassidy'nin açıklamasına izin vereceğim.

Well, Cassidy, thank you so much for taking the  time to talk with me today. Yes, of course. I'm  

Cassidy, bugün benimle konuşmaya zaman ayırdığın için çok teşekkür ederim . Evet elbette.

so excited. Welcome, welcome. Well, you and I have  met before, but of course, I'm very eager to learn  

Çok heyecanlıyım. Hoşgeldin hoşgeldin. Şey, sen ve ben daha önce tanıştık, ama tabii ki,

a little more about you, and for those watching,  um, perhaps you can start by telling us a little  

senin hakkında biraz daha fazla şey öğrenmeye çok hevesliyim ve izleyenler için, um, belki bize biraz kendinden bahsederek başlayabilirsin

bit about yourself, like who are you and what do  you do. Yes, so I'm Cassidy Amber Chapman. I am a  

, kimsin gibi Peki sen ne ile meşgulsün? Evet, öyleyse ben Cassidy Amber Chapman'ım. Ben bir

holistic health and life coach and international  speaker and author of the #1 New Release in  

holistik sağlık ve yaşam koçu ve uluslararası konuşmacı ve   Holistik Tıp ve Enerji Şifasında 1 Numaralı Yeni Yayın'ın yazarıyım

Holistic Medicine and Energy Healing. The Vibrancy  Codes: A Guide to Vibrant Health and Vitality. And  

. Canlılık Kodları: Canlı Sağlık ve Canlılık Kılavuzu. Ve

I help people create happier, healthier lives for  themselves and those around them. Isn't that an  

İnsanların kendileri ve çevrelerindekiler için daha mutlu ve sağlıklı yaşamlar kurmalarına yardımcı oluyorum . Bu

awesome job? To help people have a happy life. I  got a pretty good gig. And you're exuding that the  

harika bir iş değil mi? İnsanların mutlu bir yaşam sürmelerine yardımcı olmak için. Oldukça iyi bir işim var. Ve sen bu

happiness. I feel it from you. Um, but you're  throwing out a pretty long job title there,  

mutluluğu yayıyorsun. Senden hissediyorum. Um, ama orada oldukça uzun bir iş unvanı atıyorsunuz,

so let's pick apart one word that could be  unfamiliar not even just to language learners  

o yüzden sadece dil öğrenenler için değil   anadili İngilizce olanlar için

but even native speakers. You said "holistic life  coach." I'm starting to learn what life coaches  

bile yabancı olabilecek bir kelimeyi ayıralım. "Bütünsel yaşam koçu" dediniz. Yaşam koçlarının   ne yaptığını öğrenmeye başlıyorum

do. "Holistic coach." Can you explain for people  who...What is a life coach as you practice? And  

. "Bütünsel koç." Uygulama yaparken yaşam koçu nedir? Ve   o

then, what is a holistic coach? Yeah, so for  me, it's about integrating your whole self.  

halde, bütünsel bir koç nedir? Evet, benim için bu , tüm benliğinizi bütünleştirmekle ilgili.

So "holistic" means "whole," so when I go through  my programs or my my courses or anything that I'm  

"Bütünsel", "bütün" anlamına gelir, dolayısıyla programlarım veya kurslarım veya etkileşimde bulunduğum herhangi bir şey

interacting with...my one-on-one spaces, I create this  holistic approach, which is physically, mentally,  

... bire bir alanlarımla karşılaştığımda, bu bütünsel yaklaşımı yaratırım, bu da fiziksel, zihinsel ,

emotionally, and spiritually. And having all of  these different, uh, healing modalities being  

duygusal ve ruhsal olarak. Ve tüm bu farklı, uh, şifa yöntemlerinin

used in all the different ways is really important  to be able to create what I call vibrancy -- which  

tüm farklı şekillerde kullanılması, benim canlılık dediğim şeyi yaratabilmek için gerçekten önemlidir -- ki

is this this vibrant health. This vibrant  vitality...so that you can live in the most,  

bu da bu canlı sağlıktır. Bu canlı canlılık... en fazla yaşayabilmeniz için,

uh, this...this energy of just living fully in  every single one of your moments. So the simplest  

uh, bu... her anınızın her birinde tam olarak yaşamanın bu enerjisi . Dolayısıyla,

of terms of what a holistic health [coach] does  is help you co-create a healthy lifestyle through  

holistik bir sağlık [koçunun] yaptığının en basit ifadesi, günlük olarak atabileceğiniz yönetilebilir adımlar aracılığıyla sağlıklı bir yaşam tarzını birlikte yaratmanıza yardımcı olmaktır

manageable steps that you can take daily. And  not just one aspect of your life, but again  

. Ve hayatınızın yalnızca bir yönüne değil, yine

holistically, looking at many or all aspects of  your life. Exactly. Right. Do you know what a  

bütünsel olarak, yaşamınızın birçok yönüne veya tümüne bakmak . Kesinlikle. Sağ.

"gig" is? Cassidy explained that she helps people  create happier, healthier lives for themselves and  

"Gig"in ne olduğunu biliyor musunuz? Cassidy, insanların kendileri ve etraflarındakiler için daha mutlu, daha sağlıklı yaşamlar kurmalarına yardımcı olduğunu açıkladı

those around them. I commented, "Isn't that an  awesome job?" She laughed and agreed and said,  

. " Harika bir iş değil mi?" diye yorum yaptım. Güldü ve kabul etti ve

"I got a pretty good gig." In the past, we tended  to use "gig" for temporary jobs that people would  

"Oldukça iyi bir işim var" dedi. Geçmişte, insanların aktör ve müzisyen olarak alacağı geçici işler için "konser" kullanma eğilimindeydik

get as actors and musicians. But today in American  English, we use "gig" for all kinds of work.  

. Ancak bugün Amerikan İngilizcesinde her türlü iş için "gig" kullanıyoruz.

Cassidy was being humorous because her  work is very important and special to her,  

Cassidy, işi onun için çok önemli ve özel olduğu için esprili davranıyordu,

but speaking in a light tone, she said, "I  got a pretty good gig." Cassidy explained that  

ancak hafif bir tonda konuşarak, " Oldukça iyi bir işim var" dedi. Cassidy,

"holistic" means "whole," so a holistic approach  addresses all of you, all parts of your health.  

"bütünsel"in "bütün" anlamına geldiğini açıkladı, bu nedenle bütünsel bir yaklaşım sağlığınızın tüm bölümlerine, hepinize hitap eder.

It integrates or pulls in different healing  modalities, that is, different types of treatment.  

Farklı iyileştirme yöntemlerini, yani farklı tedavi türlerini entegre eder veya çeker.

And a life coach provides manageable steps that  you can take daily. So as a holistic life coach,  

Ve bir yaşam koçu, günlük olarak atabileceğiniz yönetilebilir adımlar sağlar. Bütünsel bir yaşam koçu olarak

Cassidy integrates different aspects of a person's  life and guides them to healthier, happier living.  

Cassidy, bir kişinin hayatının farklı yönlerini bütünleştirir ve onları daha sağlıklı, daha mutlu yaşamaları için yönlendirir.

You really can't be happy just in one sphere,  right? It becomes sort of a game of balance.  

Gerçekten tek bir alanda mutlu olamazsın, değil mi? Bir nevi denge oyununa dönüşüyor.

Exactly. And one aspect of your life is going  to affect every single other one. And so when  

Kesinlikle. Ve hayatınızın bir yönü diğerini etkileyecektir. Ve böylece

it really comes from this holistic standpoint,  you get to actually transform your entire life.  

gerçekten bu bütünsel bakış açısından geldiğinde, tüm hayatınızı fiilen dönüştürebilirsiniz.

Transformative. I like that. Now, you're being  holistic coach...you don't, you know...I'm  

Dönüştürücü. Bunu sevdim. Şimdi, bütünsel bir koç oluyorsun... yapmıyorsun, biliyorsun...

thinking of childhood. So many kids have childhood  dreams of "I want to be a doctor...or a singer, a  

Çocukluğu düşünüyorum. Pek çok çocuğun "Doktor olmak istiyorum...ya da şarkıcı,

dancer"... whatever. I don't think you were eight  years old and said, "I want to be a holistic coach."  

dansçı olmak istiyorum"... her neyse çocukluk hayalleri vardır. Senin sekiz yaşında olduğunu ve "Bütünsel bir koç olmak istiyorum" dediğini düşünmüyorum.

So, my question is how did this happen? Like, can  you describe your career path and what led you to  

Öyleyse sorum şu, bu nasıl oldu? Mesela, kariyer yolunuzu ve sizi bu işe yönlendiren şeyi anlatabilir misiniz

this job? It's...it's funny because I when I was  young, I wanted to be a doctor. And I wanted to be  

? Bu... komik çünkü gençken doktor olmak istiyordum.

up to...up until I graduated and this whole thing  started. Um, so my story starts around... it has  

Mezun olana ve tüm bu şey başlayana kadar... hazır olmak istedim . Um, öyleyse benim hikayem şöyle başlıyor...

to be like 11 years ago or so now. It's crazy  how time passes by, and at that time, I started  

11 yıl önce falan olmalı. Zamanın nasıl geçtiği çılgınca ve o sırada

having mystery medical symptoms. So, I had gained  over 50 pounds in under three months, eating less  

gizemli tıbbi semptomlar yaşamaya başladım. Böylece, günde 500 kaloriden az yiyerek üç aydan kısa bir süre içinde 50 kilodan fazla almıştım

than 500 calories per day. I had purpling all over  my arms. I was nauseous every day. I was dizzy. I  

. Kollarımın her yerinde morluklar vardı . Her gün midem bulanıyordu. başım dönüyordu Sahip

could go on with the symptoms that I had. And I  went to doctor after doctor and test after test,  

olduğum semptomlara devam edebilirdim. Doktor üstüne doktor gittim, test üstüne test yaptım

and they kept telling me that I was fine. I was  all right. It was all in my head or they were  

ve bana iyi olduğumu söyleyip durdular. İyiydim. Hepsi kafamın içindeydi ya da

blaming it on the weight that I was gaining. Yeah  and so when I said I'm really only eating less  

suçu aldığım kiloya bağlıyorlardı. Ve böylece gerçekten

than 500 calories per day, I was I was accused  of lying and closet eating and things like that,  

günde 500 kaloriden az yediğimi söylediğimde, yalan söylemekle, gizli yemek yemekle ve bunun gibi şeylerle suçlanıyordum ki

which was really really defeating at the time.  And after two years of this, I finally found a  

bu o zamanlar gerçekten çok başarısızdı. Ve bundan iki yıl sonra, sonunda

doctor who would prescribe me a medication  that drastically helped with the symptoms,  

bana semptomlara büyük ölçüde yardımcı olan bir ilaç yazacak bir doktor buldum

and I'm so grateful for this doctor. I'm  so grateful for this medication. However,  

ve bu doktora çok minnettarım. Bu ilaç için çok minnettarım. Ancak

it was suppressing the symptoms. And  after five years of symptom suppression,  

semptomları bastırıyordu. Ve beş yıllık semptomların bastırılmasından sonra,

I went through a health crisis, and this is  where all of those symptoms had come rushing back  

bir sağlık krizi geçirdim ve burası tüm bu semptomların hızla geri geldiği

and new and worsening symptoms had started,  including unbearable pain -- physical pain where  

ve dayanılmaz ağrı --

I felt like knives were ripping me open from the  inside out. It was unbearably physically painful,  

bıçakların beni parçalıyormuş gibi hissettiğim fiziksel ağrı dahil olmak üzere  yeni ve kötüleşen semptomların başladığı yer. içten dışa açın . Fiziksel olarak dayanılmaz derecede acı veriyordu

and the physical pain had gotten so bad that  I started to have panic attacks every single  

ve fiziksel ağrı o kadar artmıştı ki, her gün panik atak geçirmeye başladım

day because I was so afraid of the physical pain  that I was in. And I remember the panic attacks  

çünkü içinde bulunduğum fiziksel acıdan çok korkuyordum . Ve panik atakların

had gotten so bad that they would wake me up in  the middle of my sleep to have a panic attack.  

o kadar kötüye gittiğini hatırlıyorum. panik atak geçirmek için uykumun ortasında beni uyandırırdı.

And so I remember this one night, I woke up  from a panic attack because I was afraid of  

Ve bir geceyi hatırlıyorum, panik ataktan uyandım çünkü korkuyordum

I don't know...my body was just in fear, and  I was also in physical pain. And I remember  

bilmiyorum...bedenim sadece korku içindeydi ve ayrıca fiziksel acı çekiyordum. Ve

taking a a pillow and just screaming into it  because my family had been up with me day in,  

bir yastık alıp içine doğru çığlık attığımı hatırlıyorum çünkü ailem her

day out trying to comfort me through this  never-ending pain, but it was it was never-ending.  

gün benimle bu bitmeyen acıyı atlatmam için beni teselli etmeye çalışıyordu , ama o hiç bitmeyendi. Ben de

And so I just wanted them to be able  to sleep even though I couldn't.  

uyuyamamama rağmen onların uyuyabilmesini istedim.

And I remember looking up at the ceiling and  just thinking I don't want to wake up tomorrow.

Ve tavana bakıp yarın uyanmak istemediğimi düşündüğümü hatırlıyorum. Zamanı

It was such a defeating feeling, uh, defeating  time. And during this health crisis where my  

yenen bir duyguydu . Ve bu sağlık krizi sırasında,

physical pain already made it feel like  life wasn't worth living because of how  

fiziksel ağrımın, fiziksel olarak ne kadar acı çektiğim için hayatın yaşamaya değer olmadığını hissettirdiği

physically in pain I was, I...uh...I also had  these other things happen in my life. I had  

, ben...uh... hayatımda bu başka şeyler de oldu. Boşanma

ended a 15-year friendship that had felt like  a divorce. I was broken up by who I thought was  

gibi hissettiren 15 yıllık bir arkadaşlığı bitirmiştim . O zamanlar hayatımın aşkı olduğunu düşündüğüm kişi tarafından parçalanmıştım

the love of my life at the time. You know, your  first love you think is the love of your life.  

. Bilirsiniz, ilk aşkınızın hayatınızın aşkı olduğunu düşünüyorsunuz.

Um, during this this one year period, I also  had four family members die. Oh, I'm so sorry.  

Um, bu bir yıllık süre içinde ayrıca dört aile üyem de öldü. Ah, çok üzgünüm.

Gosh. And during that time...was really really  dark, but gratefully, a couple things woke me up.  

Allah Allah. Ve o süre boyunca... gerçekten çok karanlıktı, ama şükürler olsun ki birkaç şey beni uyandırdı.

One of them being one of those family members who  died. He was 32 years old. Oh, so young. Yeah. And  

Bunlardan biri, ölen aile üyelerinden biridir . 32 yaşındaydı. Ah çok genç. Evet. Ve

I remember when he was dying, he was texting me,  "Cassidy, I don't want to die, I have so much left  

Ölmek üzereyken bana mesaj attığını hatırlıyorum, "Cassidy, ölmek istemiyorum, yaşayacak   çok şeyim kaldı

to live. So much to experience." And when he died,  I felt this duty not only to live for myself,  

. Deneyimleyecek çok şey var." Ve o öldüğünde, sadece kendim için değil,

but for him and for everybody else that didn't  have a chance to live. I highlighted words while  

onun ve yaşama şansı olmayan herkes için yaşama görevini hissettim. Cassidy konuşurken ben kelimeleri vurguladım

Cassidy spoke. Let's review them and say them  aloud. Learn some phrases that go with them for  

. Onları gözden geçirelim ve yüksek sesle söyleyelim. Daha fazla bağlam için onlarla birlikte gelen bazı ifadeleri öğrenin

greater context. Nauseous . She felt nauseous. All  in one's head. They said it was all in her head.

. Mide bulandırıcı. Mide bulantısı hissetti. Her şey kafanızda. Her şeyin onun kafasında olduğunu söylediler.

Closet eating. They accused her of closet eating.

Dolap yemek. Onu dolap yemekle suçladılar.

Defeating. The accusations were defeating.

Yenmek. Suçlamalar yenildi.

Suppress. The medicine only  suppressed the symptoms.

bastır. İlaç yalnızca semptomları bastırdı.

Unbearable. She experienced unbearable pain.

Dayanılmaz. Dayanılmaz bir acı yaşadı.

Day in, day out. Her family was  there to comfort her day in, day out.

Gün içinde, gün dışında. Ailesi her gün onu rahatlatmak için oradaydı.

The love of one's life. She thought  he was the love of her life.

Hayatının aşkı. Onun hayatının aşkı olduğunu düşündü.

First love. She lost her first love.

İlk aşk. İlk aşkını kaybetti.

Duty. A duty to do something. She felt a duty  to live not only for herself but also for him.

Görev. Bir şeyler yapmak için bir görev. Yalnızca kendisi için değil, aynı zamanda onun için de yaşamayı bir görev hissetti.

And the second thing that happened was I had this  really significant dream. I I hold dreams in high  

Ve olan ikinci şey, gerçekten önemli bir rüya görmemdi. Ben hayallere büyük değer veririm

esteem. I believe they give us messages, and in  this dream...do you know in a in a in a nightmare  

. Bize mesajlar verdiklerine inanıyorum ve bu rüyada...bir kabusta

where you kind of feel like something bad is going  happen? That eeriness you feel that... Of course,  

kötü bir şey oluyormuş gibi hissettiğiniz bir yer biliyor musunuz ? Hissettiğiniz o ürkütücü... Tabii ki

we all know it, I'm sure. Yeah. And it had  that eeriness, like, "Oh, something bad is  

bunu hepimiz biliyoruz, eminim. Evet. Ve "Ah, kötü bir şey olacak" gibi tuhaf bir havası vardı

going to happen." Yeah and it was, I think, the  dead of night, in the dead of winter. And I was  

. Evet ve sanırım gecenin körüydü, kışın körüydü. Ve

walking on a huge frozen lake of ice, and I looked  behind me and there was miles of ice behind me.  

büyük, donmuş bir buz gölü üzerinde yürüyordum ve arkama baktım ve arkamda kilometrelerce buz vardı.

Huh. And I looked in front of me, and about a  mile away was a hospital. And as soon as I saw it,  

Ha. Önüme baktım ve yaklaşık bir mil ötede bir hastane vardı. Ve onu görür görmez,

I felt this deep desperation to get to that  hospital. And, Jennifer, this...this dream was  

o hastaneye gitmek için derin bir çaresizlik hissettim . Ve Jennifer, bu... bu rüya

so vivid that I felt my bare feet on the ice.  I felt the cold air biting at my skin. I felt  

o kadar canlıydı ki çıplak ayaklarımı buzun üzerinde hissettim. Soğuk havanın tenimi ısırdığını hissettim.

parts of my body going numb, and so I started to  walk. I started to walk. And as I started to walk,  

Vücudumun bazı kısımlarının uyuştuğunu hissettim ve bu yüzden yürümeye başladım. yürümeye başladım Yürümeye başladığımda

the ice cracked beneath me and I plunged into  the water. And I accelerated deeper and deeper  

altımdaki buz çatladı ve suya daldım. Ve bu suyun içinde daha derine ve

and deeper and deeper and deeper and deeper and  deeper and deeper into this water. And when I  

daha derine   ve daha derine ve daha derine ve daha derine ve daha derine ve daha derine ve daha derine doğru hızlandım. Ve

finally stopped, I looked up and I was miles away  from the surface. Huh. And this dream felt so  

nihayet durduğumda, yukarı baktım ve yüzeyden kilometrelerce uzaktaydım . Ha. Ve bu rüya çok

vivid. I thought it was a perfect opportunity  to let go and to accept a cold dark death.

canlı hissettirdi. Bunun, bırakmak ve soğuk, karanlık bir ölümü kabul etmek için mükemmel bir fırsat olduğunu düşündüm.

And that moment was very dark. And I I still...it  still brings me chills when I think about it.  

Ve o an çok karanlıktı. Ve ben hala... bunu düşündüğümde hala içim ürperiyor.

And I looked back up...and do you know when you  see a small glimmer of light through water> It  

Ve tekrar yukarı baktım... ve suyun içinden küçük bir ışık parıltısı gördüğünüzde biliyor musunuz? O

shines just a little bit. Yes, a little  bit. There was a small glimmer of light  

sadece biraz parlıyor. Evet biraz. Düştüğüm yerde küçük bir ışık parıltısı vardı

where I'd fallen, and I felt this fear  come up. Was it too late to want to live?

ve bu korkunun ortaya çıktığını hissettim. Yaşamayı istemek için çok mu geç?

And then this will to live washed over me, and so  I started to swim I started to swim. I started to  

Ve sonra bu yaşama isteği üzerime çöktü ve ben de yüzmeye başladım. Yüzmeye başladım,

swim, I started swim, and as I was swimming,  it was getting harder and harder to swim. It  

yüzmeye başladım, yüzmeye başladım ve yüzdükçe yüzmek giderek zorlaşıyordu.

was like there was more and more resistance. It  was like swimming through water, then honey, then  

Gittikçe daha fazla direnç varmış gibiydi. Suda yüzmek gibiydi, sonra bal, sonra

Jell-O and concrete, like it got harder and  harder and harder. And after what felt like hours,  

Jell-O ve beton, sanki gitgide zorlaşıyormuş gibi. Ve saatler gibi gelen bir sürenin ardından

I finally pulled myself onto the ice. The  sun was coming up. I was super excited,  

sonunda kendimi buza çektim. Güneş doğuyordu. Çok heyecanlandım

and then this defeat and loneliness  crept up my spine. I realized no  

ve ardından bu yenilgi ve yalnızlık tüylerime diken diken oldu.

matter how far I just swam, I was still  all alone stuck on ice. And in my defeat,  

Ne kadar uzağa yüzersem yüzeyim, yine de buz üzerinde yapayalnız kaldığımı fark ettim. Ve yenildiğimde,

I looked off to the side and I saw two men in a  boat. The boat was half sunken into the water,  

yana baktım ve bir teknede iki adam gördüm . Tekne yarı yarıya suya batmıştı

and somehow they got to me and asked me, "Do  you need help?" I said, "Yes, please!" But in  

ve bir şekilde yanıma gelip " Yardıma ihtiyacın var mı?" diye sordular. "Evet, lütfen!" dedim. Ama

the back of my mind, I was wondering, how can  they help me if they're drowning themselves?  

aklımın bir köşesinde, kendi kendilerini boğuyorlarsa bana nasıl yardım edebilirler diye düşünüyordum.

And so I woke up with three very significant  messages that came to me. The first was that  

Ve böylece bana gelen çok önemli üç mesajla uyandım. Birincisi şuydu ki

it was...there was still a will to live. Yes.  Still. I still wanted to live. The second was  

... hala yaşama isteği vardı. Evet. Hala. Hala yaşamak istiyordum. İkincisi,

that it was going to take all of my strength  to get out of the dark hole that I was in,  

içinde bulunduğum karanlık delikten çıkmak için tüm gücümü alacaktı

and it was...there was going to be more and more  resistance the closer I got to the surface. And  

ve bu... yüzeye yaklaştıkça daha fazla direnç olacaktı.

the third was that I was asking help from people  who were struggling in their lives themselves.

Üçüncüsü ise kendi hayatlarında mücadele eden insanlardan yardım istememdi. Bu

And so I took a brand-new black notebook and I  wrote down "Cassidy's Health Plan" or "Cassidy's  

yüzden yepyeni bir siyah defter aldım ve "Cassidy'nin Sağlık Planı" veya "Cassidy'nin

Healing Plan." I can't remember which  one. And when I wrote that down, I had  

İyileştirme Planı" yazdım. Hangisi olduğunu hatırlayamıyorum . Ve bunu yazdığımda,

the intention that I was going to get healthy,  and absolutely nothing was going to stop me.  

sağlığıma kavuşmak niyetindeydim ve kesinlikle hiçbir şey beni durduramayacaktı.

And it brought me down the most beautiful journey  of healing physically, mentally, emotionally, and  

Ve beni fiziksel, zihinsel, duygusal ve

spiritually. And this this holistic health became  my greatest accomplishment, my greatest gift. You  

ruhsal olarak en güzel iyileşme yolculuğuna çıkardı. Ve bu bütünsel sağlık benim en büyük başarım, en büyük hediyem oldu.

know, when we think about health, we think about  not being sick...we think about avoiding pain and  

Biliyorsunuz, sağlık hakkında düşündüğümüzde, hasta olmamayı düşünürüz... Acı ve hastalıktan kaçınmayı düşünürüz

illness. But rather on my journey, I found there's  a health that we can feel in every single one of  

. Ama daha ziyade yolculuğumda, her birimizde hissedebileceğimiz bir sağlık olduğunu keşfettim

ourselves. It's a health that allows us to feel  connected to life, connected to people around us,  

. Hayata, etrafımızdaki insanlara,

connected to ourselves. It's...it's a health  that you radiate. This health. And people  

kendimize bağlı hissetmemizi sağlayan bir sağlıktır. Yaydığınız bir sağlıktır . Bu sağlık. Ve insanlar

want to soak in your energy. It's a health  that brings you to a higher quality of life,  

enerjinizi emmek ister. Sizi daha yüksek bir yaşam kalitesine götüren sağlıktır

and this is what I call vibrancy. That's it.  That's it. That's a vibrant health. Yes. And that  

ve ben buna canlılık diyorum. Bu kadar. Bu kadar. Bu canlı bir sağlık. Evet. Ve

is what I call the Vibrancy Codes. People could  ask me..., "How did you do this?" Yes. "How did  

ben buna Titreşim Kodları diyorum. İnsanlar bana sorabilir... "Bunu nasıl yaptın?" Evet. "

did you make this happen?" And they kept asking,  "What's that one pill? What's that one...what's  

Bunu nasıl başardın?" Ve durmadan sordular, "O hap da ne? O da ne...

that one healing modality?" And I said, "It's not  one...just one." It was every single decision I  

Şu şifa yöntemi de ne?" Ben de " Bir değil... sadece bir" dedim. Sağlığımla ilgili verdiğim her karar buydu

made towards my health. And I said, "I could write  an entire book about what I did." So you did.

. Ben de " Yaptığım şey hakkında koca bir kitap yazabilirim" dedim. Yani yaptın. Az önce

We just heard a key word as Cassidy defines  it. Vibrancy is a state of being. For her,  

Cassidy'nin tanımladığı şekliyle bir anahtar kelime duyduk . Canlılık bir var olma halidir. Onun için

it's a high quality of life. According to  Cassidy, vibrant health is not just avoiding  

yüksek bir yaşam kalitesi. Cassidy'ye göre canlı sağlık, yalnızca

pain and illness, but being healthy in our whole  body and being connected to life, to ourselves,  

ağrı ve hastalıktan kaçınmak değil, aynı zamanda tüm vücudumuzda sağlıklı olmak ve hayata, kendimize

and to people around us. It's a kind of health  that brings us to a higher quality of life.

ve etrafımızdaki insanlara bağlı olmaktır. Bu, bizi daha yüksek bir yaşam kalitesine götüren bir tür sağlıktır.

"Vibrant" is the adjective. "Vibrancy" is the  noun. Cassidy's Vibrancy Codes allow you to  

"Canlı" sıfattır. "Canlılık" isimdir. Cassidy'nin Titreşim Kodları,

achieve vibrant health. "Vitality"  is the energy she mentioned. It's  

canlı bir sağlığa kavuşmanıza olanak tanır. "Canlılık", bahsettiği enerjidir.

the lively energy she demonstrates. Let's  quickly review other words from her story.  

Gösterdiği canlı enerjidir. Hikayesindeki diğer kelimeleri hızlıca gözden geçirelim.

Eeriness. The eeriness in her dream made her  think that something bad was going to happen.

ürkütücü. Rüyasındaki tuhaflık, ona kötü bir şey olacağını düşündürdü.

Desperation. Deep under the  water, she felt desperation.

çaresizlik Suyun derinliklerinde çaresizlik hissetti.

Vivid. Her dream was very vivid.

Canlı. Rüyası çok canlıydı.

Accelerate. Her fall accelerated.

Hızlanmak. Düşüşü hızlandı.

Glimmer. Deep underwater,  she saw a glimmer of light.

ışıltı. Suyun derinliklerinde bir ışık parıltısı gördü.

Creep up. A chill crept up her spine.

Sürünerek ilermelek. Sırtından yukarı bir ürperti yükseldi.

Cassidy, I think you share so openly and  so honestly about your struggles. What is  

Cassidy, mücadelelerini çok açık ve dürüstçe paylaştığını düşünüyorum .

it that you want people to take away? It's...you  know, we talk about...like so-called sob stories,  

İnsanların alıp götürmesini istediğiniz şey nedir? Bu... biliyorsunuz, biz sözde... sözde acıklı hikayeler gibi,

and and some people use sob stories to gain  attention. That's not what you're doing. I know  

ve bazı insanlar dikkat çekmek için acıklı hikayeler kullanır . Yaptığın şey bu değil.

you have this pure heart. What do you want people  to take away from hearing about your struggles?  

Bu saf kalbe sahip olduğunu biliyorum. İnsanların mücadelelerinizi duymaktan ne anlamasını istiyorsunuz?

I want people to know no matter where you're  starting from, you can create these higher quality  

İnsanların, nereden başlıyor olursanız olun, henüz mümkün olduğunu bile bilmediğiniz bu yüksek kaliteli

levels of life that you may not even know are  possible yet. I didn't know it was possible. It  

yaşam düzeylerini yaratabileceğinizi bilmesini istiyorum . Bunun mümkün olduğunu bilmiyordum.

was through my struggles that I was able to to put  on some armor that I didn't even know was creating  

Mücadelelerim sayesinde,

me to these new higher levels of health and  well-being. But whatever you're going through, no  

beni bu yeni daha yüksek sağlık ve esenlik seviyelerine getirdiğini bile bilmediğim bir zırh giyebildim. Ama ne yaşarsanız yaşayın,

matter where you're starting, I tell my story so  vulnerably and authentically because people think,  

nereden başlarsanız başlayın, hikayemi o kadar savunmasız ve özgün bir şekilde anlatıyorum ki insanlar şöyle düşünüyor:   "

"Oh, you're just a happy person. Oh you just  have great energy. Oh, this is easy for you." Oh,  

Ah, sen sadece mutlu bir insansın. Ah, harika bir enerjin var. Ah, bu senin için kolay." Oh

honey. It was not easy. I started from a place  that was so low and so dark, but no matter where  

Balım. Kolay değildi. Çok alçak ve çok karanlık bir yerden başladım, ama nereden

you're starting from...even if you're at mediocre  and you're ready to get these higher levels...no  

başlarsanız başlayın...vasat durumda olsanız bile ve bu daha yüksek seviyeleri almaya hazırsanız...

matter where you're starting from, you can always  reach a new level of health and well-being. And if  

nerede olursanız olun ' başlayarak, her zaman yeni bir sağlık ve esenlik düzeyine ulaşabilirsiniz. Ve eğer

there's a small fire of desire, allow...allow  these stories to take you up to these places  

küçük bir arzu ateşi varsa, izin verin... bu hikayelerin dibe vurmak zorunda kalmadan sizi bu yerlere götürmesine izin verin

without having to go through rock-bottom. I don't  want you to have to go through rock-bottom like I  

.

did to get to these higher levels. I went through  it, so I can teach you rather instead of you having  

Bu daha yüksek seviyelere ulaşmak için benim yaptığım gibi dibe vurmak zorunda kalmanı istemiyorum. Ben geçtim , böylece sizin o dibe vurmak yerine size öğretebilirim

to go through that rock-bottom. Right. Right.  And so much of what you're saying resonates  

. Sağ. Sağ. Ve söylediklerinizin çoğu

with what I believe. It's that what we want it  becomes a choice, right? Like, even health, good  

benim inandığım şeylerle örtüşüyor. İstediğimiz şeyin bir seçim haline gelmesi, değil mi? Mesela sağlık bile, iyi

health is often a matter of choice. There's that  will, will to live, will to live and be healthy.  

sağlık genellikle bir seçim meselesidir. İşte irade, yaşama isteği, yaşama ve sağlıklı olma isteği.

There's something I read. I was visiting your  website, and something, um, caught my attention.  

Okuduğum bir şey var. Web sitenizi ziyaret ediyordum ve bir şey dikkatimi çekti.

It's like you said...you made this decision and  you knew that you were "born not just to survive  

Dediğiniz gibi... bu kararı verdiniz ve "sadece hayatta kalmak için değil

but to thrive." And I think so much, so many of  us...we all have these dark moments, dark times,  

gelişmek için doğduğunuzu" biliyordunuz. Ve bence, pek çoğumuz... hepimiz bu karanlık anları, karanlık zamanları yaşıyoruz,

um, some to a higher degree than others, but  we all know darkness. We all know dark times,  

um, bazılarımız diğerlerinden daha yüksek derecede, ama hepimiz karanlığı biliriz. Hepimiz karanlık zamanları biliyoruz,

um, but so often it seems like we're surviving and  not doing enough of that thriving. In your words,  

um, ama çoğu zaman hayatta kalıyormuşuz ve bu gelişmeyi yeterince yapmıyormuşuz gibi görünüyor. Kendi sözlerinizle   hayatta kalmakla başarılı olmak

how do you make the distinction between  surviving and thriving? What a great question!  

arasındaki ayrımı nasıl yaparsınız ? Ne harika bir soru!

Because I was really in this survival state.  It's when you feel like you're grappling at  

Çünkü gerçekten bu hayatta kalma durumundaydım. Bu, size

anything and anyone to help you to try to...help  you. And again this is when the realization of  

yardım edecek  herhangi bir şeyle ve herhangi biriyle boğuşuyormuş gibi hissettiğiniz zamandır... size yardım etmeye çalışmaktır. Ve yine bu, kendi hayatlarında

I was asking help from people who are struggling  in their lives themselves, and then I started to  

mücadele eden insanlardan yardım istediğimin farkına vardığım zamandı ve sonra

look -- Who's thriving in their life? How can  I emulate that? Well, how can I ask them for  

bakmaya başladım -- Hayatlarında kim başarılı oluyor? Bunu nasıl taklit edebilirim? Peki, onlardan nasıl

help? Or even, how can I start to become my own  savior? I'm surviving is like me that is mediocre,  

yardım isteyebilirim? Hatta kendi kurtarıcım olmaya nasıl başlayabilirim ? Hayatta kalıyorum, benim gibi vasat,

like I'm surviving. Yeah. I've made it happen,  but it's not fulfilling. Thriving is feeling  

hayatta kalıyormuşum gibi. Evet. Bunu gerçekleştirdim, ancak tatmin edici değil. Başarılı olmak, yaptığınız

that fulfillment in every single thing that  you do no matter...no matter if things start  

her şeyde o tatmini hissetmektir... her şey

to crumble and fall, you still thrive because  you have this internal power. And thrive I would  

parçalanıp düşmeye başlarsa başlasın, yine de başarılı olursunuz çünkü bu içsel güce sahipsiniz. Ve gelişmek,

say is is an internal power that you cultivate.  Cultivate. So, it's not something you...again,  

geliştirdiğiniz içsel bir güçtür diyebilirim. Yetiştirmek. Yani, bu senin bir şey değil...yine,

the magic pill isn't there and you just don't take  it -- poof! You're happier and healthy. Right? So,  

sihirli hap orada değil ve sen onu almıyorsun -- puf! Daha mutlu ve sağlıklısın. Sağ? Bu nedenle,

your book is called again The Vibrancy Code: A  Guide to Vibrant Health and Vitality. Codes. Codes  

kitabınızın adı yeniden The Vibrancy Code: A Guide to Vibrant Health and Vitality. Kodlar.

that are common to all of us, that we can all  learn to apply. How did you crystallize that idea?  

Hepimizde ortak olan ve uygulamayı öğrenebileceğimiz kodlar. Bu fikri nasıl kristalleştirdiniz?

So the word code, in itself it means something  you can embody. It's not just having knowledge,  

Yani kelime kodu, kendi içinde somutlaştırabileceğiniz bir şey anlamına gelir . Bu sadece bilgi sahibi olmak değildir,

because knowledge is nothing without  implementation. For example, everyone knows  

çünkü uygulama olmadan bilgi bir hiçtir . Örneğin,

meditation is a great thing to integrate. We know  the studies. We've seen the benefits, but a lot  

meditasyonun bütünleştirmenin harika bir şey olduğunu herkes bilir. Çalışmaları biliyoruz. Faydalarını gördük, ancak birçok

of people said I've tried meditation. When I...  when then I ask, "Okay, so you tried meditation.  

kişi meditasyon yapmayı denediğimi söyledi. Ben...  o zaman "Tamam, meditasyon yapmayı denedin.

Um, how many...how frequently?" Okay. Maybe once  or twice a week. Maybe once or twice in itself  

Um, kaç tane... ne sıklıkla?" Tamam aşkım. Belki haftada bir veya iki kez. Belki bir veya iki kez

you've tried meditation. And then I ask, "Have you  tried to meditate for 15 minutes a day daily for  

meditasyon yapmayı denediniz. Sonra şunu soruyorum: "Üç ila dört ay boyunca günde 15 dakika meditasyon yapmayı denediniz mi

three to four months?" And they look at me like,  "What?" Because I'm like, "That's what the studies  

?" Ve bana "Ne?" der gibi bakıyorlar. Çünkü "Çalışmalar bu şekilde

are. That's where you see the immense benefits."  It's through the daily implementation of these  

. Muazzam faydaları burada görüyorsunuz." Bu

healthy habits that make these...this thriving  inevitable. But it's through that consistency that  

sağlıklı alışkanlıkların günlük olarak uygulanması, bunları... bu başarılı kaçınılmaz hale getirir. Ancak bu tutarlılık sayesinde

you see the immense benefits. That's why people  say, "I''ve tried." You really haven't tried if  

muazzam faydaları görürsünüz. Bu nedenle insanlar "Denedim" der. Aylarca, yıllarca

you haven't tried to implement it every single day  for a matter of months to years. Because that's  

her gün uygulamaya çalışmadıysanız gerçekten denememişsinizdir . Çünkü

where you see the real changes. So "codes" means  not just doing the things, but how are you...how  

gerçek değişiklikleri burada görürsünüz. Yani "kodlar" sadece bir şeyleri yapmak anlamına gelmez, aynı zamanda siz...

are you actually doing them? How are you being  while you're doing? It's this "beingness" that we  

bunları gerçekte nasıl   yapıyorsunuz? Yaparken nasılsın? Tamamen değişen şey, yapma sırasında sahip olduğumuz bu "varlık"tır

have during the doing that completely shifts...it  shifts what you're able to do for yourself.  

... kendiniz için yapabileceklerinizi değiştirir.

Let's take another look at key vocabulary. I'll  give you phrases and sentences for context.  

Anahtar sözcüklere bir kez daha göz atalım. Bağlam için size kelime öbekleri ve cümleler vereceğim.

Sob story. Tell a sob story. Share  a sob story. Armor. Put on armor.  

Hıçkırık hikayesi. Hüzünlü bir hikaye anlat. Acıklı bir hikaye paylaşın. Zırh. Zırh giyin.

Vulnerable. Vulnerably. Cassidy made herself  vulnerable. She told her story vulnerably.

Hassas. Savunmasız. Cassidy kendini savunmasız bıraktı. Hikayesini savunmasız bir şekilde anlattı.

Mediocre. A mediocre life. Rock-bottom. Start from  rock-bottom. Be at rock-bottom. Hit rock-bottom.  

Vasat. Ortalama bir hayat. Dibinde. En alttan başlayın. Dibe vurun. Dibe vur.

Thrive. Cassidy decided to  thrive and not just survive.

Gelişmek. Cassidy sadece hayatta kalmaya değil gelişmeye de karar verdi.

Grapple. She was grappling with  problems and searching for answers.

kıskaç. Sorunlarla boğuşuyor ve cevaplar arıyordu.

Emulate. You can emulate people  who are successful and happy.

Benzemeye çalışmak. Başarılı ve mutlu insanları taklit edebilirsiniz.

Cultivate. We can cultivate a healthy, happy life.

Yetiştirmek. Sağlıklı, mutlu bir hayat geliştirebiliriz.

Crystallize. Crystallize an  idea. Crystallize our thoughts.  

Kristalleştirin. Bir fikri netleştirin. Düşüncelerimizi kristalleştirin.

Implementation. The successful  implementation of an idea.

Uygulama. Bir fikrin başarılı bir şekilde uygulanması.

Consistency. Meditate with consistency.

Tutarlılık. Tutarlılıkla meditasyon yapın.

Right. And I think it makes it all the more  believable to know that you're not promising  

Sağ. Ve bence bu çözüm için söz vermediğinizi bilmek durumu daha da inandırıcı kılıyor

this solution: "Hey, you read the codes --  you got it." And okay, "Now I got the codes,  

: "Hey, kodları okudunuz -- anladınız." Ve tamam, "Şimdi kodları aldım,

I'm all fine." It's a it's a set of practices that  need to be implemented, and of course, to learn  

iyiyim." Bu, uygulanması  gereken bir dizi uygulamadır ve elbette,

all of them, we'd have to read, um,  to learn...because I also know you don't just,  

hepsini öğrenmek için okumamız gerekir, um, öğrenmek...çünkü biliyorum ki sadece,

um, have the book and you're not just sharing your  ideas, um, in print. You also practice as a coach.  

um, kitap ve siz sadece fikirlerinizi basılı olarak paylaşmıyorsunuz. Antrenör olarak da çalışıyorsunuz.

Right? So, what kinds of people do you serve? What  kinds of people do you work with? Yeah. For me,  

Sağ? Peki, ne tür insanlara hizmet ediyorsunuz? Ne tür insanlarla çalışıyorsunuz? Evet. Benim için

I really work with only those who are ready to  reach the next level of health and well-being for  

yalnızca kendileri için bir sonraki sağlık ve esenlik düzeyine   ulaşmaya hazır olanlarla gerçekten çalışıyorum

themselves. Like they're ready and they're willing  and they're...they're like, "Okay. I am ready for  

. Sanki hazırlar ve istekliler ve onlar... "Tamam. Bir

that next level." It's...this willingness, this  readiness saying "I'm ready to be supported" is  

sonraki aşama için hazırım." Bu... bu isteklilik, "Desteklenmeye hazırım" diyen bu hazır olma durumu

what's really important because I'm here as a  support on your journey, and so those are the  

gerçekten önemli çünkü ben sizin yolculuğunuzda bir destek olarak buradayım ve bu yüzden

people that I help. The ones who are truly ready  for the transformation. It's so true. It's like  

yardım ettiğim kişiler bunlar. Dönüşüme gerçekten hazır olanlar . Bu çok doğru. Sanki

we're wanting help, but not necessarily open  to help, and I think it again it comes down to  

yardım istiyoruz, ancak yardıma açık olmak zorunda değiliz ve bence yine

that choice. Do you want to be helped? Do you  choose to be helped? Are you looking actively  

bu seçime bağlı. Yardım edilmek istiyor musun? Yardım almayı seçer misiniz?

for those two guys in the boat? Have you ever  figured out who...what they represent exactly  

Kayıktaki o iki adamı aktif olarak mı arıyorsunuz? Tam olarak kimi... neyi temsil ettiklerini hiç anladınız mı

or is it...? That's I was realizing. They were  drowning and they were coming to say like, "Oh,  

yoksa bu...? Bunu fark ediyordum. Boğuluyorlardı ve "Ah,

do you need help?" And because they were ...they  were drowning, I was like, "Yeah, I need help,"  

yardıma ihtiyacınız var mı?" Ve onlar ... boğuluyorlardı, "Evet, yardıma ihtiyacım var" dedim

but clearly they couldn't help me. They were  drowning themselves. And so I realized, okay,  

ama bana yardım edemeyecekleri açıktı. Kendilerini boğuluyorlardı. Ve anladım ki, tamam,

it's time for me to become my own savior.  It's time for me to build my own boat,  

kendi kurtarıcım olma zamanım geldi. Kendi teknemi inşa etme zamanım

and it's time for me to be the captain of my ship.  There you go. It's so true. It's like you don't  

ve gemimin kaptanı olma zamanım geldi. İşte gidiyorsun. Bu çok doğru. Sanki

want to just be helped and then it's a temporary  state of stability or security. You want to build  

sadece yardım almak istemiyorsunuz ve bu geçici bir istikrar veya güvenlik durumu.

a secure place long term...our boat...whatever it  may be. Um, what is something that we could do,  

Uzun vadeli güvenli bir yer inşa etmek istiyorsunuz...teknemiz...her ne olursa olsun. Um, yapabileceğimiz bir şey nedir,

of course, we don't have immediate access right  now to your set of codes, but is there something  

tabii ki, şu anda kod grubunuza anında erişimimiz yok, ancak

that you can share with us as a healthy  practice that anyone can start doing if  

sağlıklı bir uygulama olarak bizimle paylaşabileceğiniz bir   şey var mı?

they have the will to start doing it? Absolutely.  I mean I already mentioned you know implementing  

yapmaya başlama isteği? Kesinlikle. Demek istediğim,

15 minutes a day...meditation daily, you know,  that's great. One thing I want to say is that  

günde 15 dakika uygulamayı bildiğinizden bahsetmiştim... her gün meditasyon, bilirsiniz, bu harika. Söylemek istediğim bir şey

it's how you implement the codes and that's  the practice I'm going to show you now.  

kodları nasıl uyguladığınızdır ve şimdi size göstereceğim uygulama da budur.

And implementing the codes first and foremost, you  want to just sit with yourself and with your body,  

Ve her şeyden önce kodları uygulayarak, kendinizle ve vücudunuzla oturmak istiyorsunuz,

and I invite the listeners...just maybe just  close their eyes for a moment and just ask your  

ve ben dinleyicileri davet ediyorum... belki sadece bir an için gözlerini kapatın ve

body, "What do you need right now?" Um, we  continue to look for doctors and people, and  

vücudunuza "Şu anda neye ihtiyacınız var?" diye sorun. ?" Um, doktorları ve insanları aramaya devam ediyoruz ve

all these people tell us what we need. How about  you ask your body, what do you need right now?  

tüm bu insanlar bize neye ihtiyacımız olduğunu söylüyor. Vücudunuza şu anda neye ihtiyacınız olduğunu sormaya ne dersiniz?

And that is first and foremost how you want  to cultivate a relationship with your body  

Ve bu her şeyden önce bedeninizle nasıl bir ilişki geliştirmek istediğinizdir

so that you're able to implement these healthy  habits and physically, mentally, emotionally,  

böylece bu sağlıklı alışkanlıkları fiziksel, zihinsel, duygusal

and spiritually. That's beautiful. So many of  the answers that we're searching for are within,  

ve ruhsal olarak uygulayabilirsiniz. Bu çok güzel. Aradığımız yanıtların çoğu içimizde,

aren't they? Yeah. It's...just you have to  find that quiet moment to do it. Create the  

değil mi? Evet. Bu... sadece bunu yapmak için o sessiz anı bulmanız gerekiyor.

quiet moment. Yes. Thank you. Right. Is  there any final message that you'd like  

Sessiz anı yaratın. Evet. Teşekkür ederim. Sağ. Paylaşmak istediğiniz son bir mesaj

to share or any information you'd like to  give? Yeah, I just want to remind you all  

veya vermek istediğiniz herhangi bir bilgi var mı ? Evet, hepinize hatırlatmak istiyorum

no matter where you are, no matter where you're  starting from, no matter if you're you're happy,  

nerede olursanız olun, nereden başlarsanız başlayın, ister mutlu olun,

but you feel like there's more fulfillment to feel  and you might even feel guilty like, "I'm already  

ama hissedilecek daha fazla tatmin varmış gibi hissedersiniz ve hatta kendinizi suçlu hissedebilirsiniz "Ben zaten

happy. I already have a great life...and I want  more." You can want more, and you can create it  

mutluyum. Zaten harika bir hayatım var... ve daha fazlasını istiyorum." Daha fazlasını isteyebilir ve

for yourself. It's okay to have desires. Follow  the burning path of your desire because these  

kendiniz için oluşturabilirsiniz. Arzuların olması sorun değil. Arzunuzun yanan yolunu takip edin çünkü bu

higher levels and higher quality levels of life  are available to you, and you are worthy of them.  

daha yüksek seviyeler ve daha yüksek yaşam kalitesi seviyeleri sizin için mevcuttur ve siz onlara layıksınız.

Thank you. All right. How can people find  you? How can they buy your book? Yes, so,  

Teşekkür ederim. Elbette. İnsanlar sizi nasıl bulabilir ? Kitabınızı nasıl satın alabilirler? Evet, öyleyse,

The Vibrancy Codes: A Guide to Vibrant Health  and Vitality. You can buy it on Amazon,  

Titreşim Kodları: Canlı Sağlık ve Canlılık Rehberi. Amazon'dan satın alabilirsin,

um, or Barnes & Noble or, um, you know  other places, but Amazon just seems to  

um, veya Barnes & Noble veya, um, başka yerler biliyorsun, ama görünüşe göre Amazon doğru

be the place. And then you can follow me on  social media @cassidyamberchapman. That's both  

yer. Ardından beni sosyal medya @cassidyamberchapman üzerinden takip edebilirsiniz. Bu hem

for Instagram...Facebook and LinkedIn. I'm very  active on Instagram. And Instagram and Facebook  

Instagram için... Facebook hem de LinkedIn için geçerli. Instagram'da çok aktifim. Ve Instagram, Facebook

and Linkedin have all my other...website and  things like that. You can check out if you  

ve Linkedin'de tüm diğer...web sitem ve buna benzer şeyler var.

are looking for coaching or things like that,  but "Cassidy Amber Chapman" is for all those  

Koçluk veya buna benzer şeyler arıyorsanız kontrol edebilirsiniz, ancak "Cassidy Amber Chapman" tüm bu

platforms. And I will include all links in  the video description. Cassidy, thank you so  

platformlar içindir. Ayrıca tüm bağlantıları video açıklamasına ekleyeceğim. Cassidy,

much for taking the time to talk with us. Thank  you. Thank you. Thank you. It's been an honor.  

bizimle konuşmak için zaman ayırdığın için çok teşekkür ederim. Teşekkür ederim. Teşekkür ederim. Teşekkür ederim. Bu bir onurdu.

I hope you enjoyed the interview with Cassidy.  You can buy her book The Vibrancy Codes: A Guide  

Umarım Cassidy ile yaptığımız röportajdan keyif almışsınızdır. The Vibrancy Codes: A Guide

to Vibrant Health and Vitality on Amazon. You can  also follow her on Instagram and learn about her  

to Vibrant Health and Vitality adlı kitabını Amazon'dan satın alabilirsiniz. Ayrıca onu Instagram'da takip edebilir ve cassidyamberchapman.com web sitesinde

coaching services and speaking engagements  on her website cassidyamberchapman.com.

koçluk hizmetleri ve konuşmaları hakkında bilgi edinebilirsiniz .

That's all for now Please remember to like and  share the video. And subscribe if you haven't  

Şimdilik bu kadar. Lütfen videoyu beğenmeyi ve paylaşmayı unutmayın. Henüz abone olmadıysanız   abone olun

already. Remember you can take your studies  beyond my videos as a channel member here on  

. YouTube'da bir kanal üyesi olarak çalışmalarınızı videolarımın ötesine taşıyabileceğinizi unutmayın

YouTube. Click the JOIN button. I invite advanced  learners to become Lifelong Learners with me on  

. KATIL düğmesine tıklayın. Gelişmiş öğrencileri benimle Patreon'da Yaşam Boyu Öğrenenler olmaya davet ediyorum

Patreon. As always, thanks for watching,  everyone, and I wish you happy studies.  

. Her zaman olduğu gibi, izlediğiniz için teşekkürler, herkese iyi çalışmalar dilerim.

Follow me on Instagram, Facebook, Twitter,  

Beni Instagram, Facebook, Twitter

and Patreon. And don't forget to subscribe  here on YouTube. Turn on those notifications.

ve Patreon'da takip edin. Burada, YouTube'da abone olmayı unutmayın. Bu bildirimleri açın.