How to Learn and Remember Prepositions in English | Go Natural English

"Method to Remember Prepositions in English"

Gabby: Hey there! How are you doing? I'm Gabby Wallace and this is Go Natural English. Thanks

"İngilizce Edatları Hatırlama Yöntemi"

Gabby: Merhaba! Nasılsın? Ben Gabby Wallace ve bu da Go Natural English.

so much for watching on YouTube and for listening to the podcast on iTunes and on Stitcher.

YouTube'da izlediğiniz ve podcast'i iTunes ve Stitcher'da dinlediğiniz için çok teşekkürler.

Make sure to subscribe on YouTube and on iTunes, so you'll never miss one of the free English

YouTube ve iTunes'a abone olduğunuzdan emin olun, böylece

tips three times a week now. In this English tip, this is going to help

haftada üç kez verilen ücretsiz İngilizce ipuçlarını asla kaçırmazsınız. Bu İngilizce ipucunda, bu size

you a lot with prepositions. We're going to take a look at cheat sheet or a chart for

edatlarla ilgili çok yardımcı olacak. Edatların nasıl kullanılacağını hatırlamak için kopya kağıdına veya bir tabloya göz atacağız

remembering how to use prepositions. And it's not just a cheat sheet but I'm going to share

. Ve bu sadece bir kopya kağıdı değil, aynı zamanda

with you my methodology for learning language and remembering really tricky, difficult things

sizinle dil öğrenme ve İngilizce'deki edatlar gibi gerçekten zor, zor şeyleri hatırlama metodolojimi paylaşacağım

like prepositions in English. So, the most important point to remember, or what's going

. Bu nedenle, hatırlanması gereken en önemli nokta veya

to help you remember is to connect ideas. Connection.

hatırlamanıza yardımcı olacak şey, fikirleri birbirine bağlamaktır. Bağlantı.

Connection is the most important thing, because in our brains we know a lot of things, right?

Bağlantı en önemli şeydir, çünkü beynimizde pek çok şeyi biliriz, değil mi?

You're a smart person. You know a lot of things, right? Now, in order to learn new things or

Sen akıllı bir insansın. Çok şey biliyorsun değil mi? Şimdi, yeni şeyler öğrenmek veya

how to do new things, skills such as speaking English fluently, we need to make new pathways

yeni şeyleri nasıl yapacağımızı, İngilizceyi akıcı bir şekilde konuşmak gibi becerileri,

in our brain from the old things that we know to the new things or the new skills, new ways

beynimizde bildiğimiz eski şeylerden yeni şeylere veya yeni becerilere, yeni

of doing things like speaking a language. So, how do we make those pathways? How do

yollara kadar beynimizde yeni yollar açmamız gerekiyor. bir dili konuşmak gibi şeyler yapmak. Peki, bu yolları nasıl yapacağız?

we make it easier for our brains to process this new information and to do the new skills?

Beynimizin bu yeni bilgiyi işlemesini ve yeni becerileri yapmasını nasıl kolaylaştırırız?

We have to connect. Connect the old and new. How do we connect? Well, I'm going to show

Bağlanmak zorundayız. Eski ve yeniyi birbirine bağlayın. Nasıl bağlanırız? Pekala, size edatları

you some examples about how I would connect prepositions. Let's say it's new information

nasıl bağlayacağıma dair bazı örnekler göstereceğim . Benim için yeni bir bilgi diyelim

for me. Let's pretend I'm just learning prepositions, with something I already know.

. Halihazırda bildiğim bir şeyle edatları öğrendiğimi farz edelim .

So, our connection could be an example, it could be connecting similar ideas or sounds

Yani bağlantımız örnek olabilir, benzer fikirleri veya

or words that will remind you. Something that you can bring up in your mind later on. A

size hatırlatacak sesleri veya kelimeleri birbirine bağlamak olabilir. Daha sonra aklınıza getirebileceğiniz bir şey. Bir

connection can also be related to a person or an experience or an emotion.

bağlantı aynı zamanda bir kişiyle , bir deneyimle veya bir duyguyla ilgili olabilir.

And so, that's one of the reasons why I recommend to practice English with a real person. I

İşte bu yüzden, gerçek bir insanla İngilizce pratik yapmayı tavsiye etmemin nedenlerinden biri de bu.

prefer online and I actually want to recommend that you try a two for one lesson at iTalki.

Online'ı tercih ediyorum ve aslında iTalki'de bire iki dersi denemenizi tavsiye etmek istiyorum.

My friends are giving a special offer, so that you can try practicing and connecting

Arkadaşlarım, pratik yapmayı ve bir kişiyle bağlantı kurmayı deneyebilmen için özel bir teklif sunuyor

with a person. Not just a person but a native English speaking teacher whose qualified to

. Sadece bir kişi değil, anadili İngilizce olan ve öğretme yetkisine sahip bir öğretmen

teach. And you can claim your free lesson after you pay for your first one at gonaturalenglish.com/italki.

. İlk dersinizin ücretini ödedikten sonra ücretsiz dersinizi gonaturalenglish.com/italki adresinden talep edebilirsiniz.

That's I-T-A-L-K-I. So, I want you to know where you can do that,

Bu I-T-A-L-K-I. Bu yüzden, bunu nerede yapabileceğinizi bilmenizi istiyorum

because I recommend to connect with a real person and use the language. I want you to

çünkü gerçek bir insanla bağlantı kurmanızı ve dili kullanmanızı tavsiye ederim.

connect the language with the use of the language. And to remember how to use the language through

Dili, dilin kullanımıyla ilişkilendirmenizi istiyorum. Ve

your relationships with your teacher, with your friends, with your colleagues. That's

öğretmeninizle, arkadaşlarınızla, meslektaşlarınızla olan ilişkileriniz aracılığıyla dili nasıl kullanacağınızı hatırlamak.

how the language comes alive and how you're going to become fluent. But let me stop talking

Dil bu şekilde canlanır ve bu şekilde akıcı hale gelirsiniz. Ama

about my method and let's talk about the prepositions. So, we have "at", "on" and "in". And we have

benim yöntemimden bahsetmeyi bırakayım da edatlardan bahsedelim. Yani, "at", "on" ve "in" var. Ve

place and time. So, these are prepositions that we use to talk about both place and time.

yerimiz ve zamanımız var. Yani bunlar hem yer hem de zaman hakkında konuşurken kullandığımız edatlardır.

So, for example, let's start with place and "at". "I'm at the bus station." So, how do

Örneğin, yer ve "at" ile başlayalım. "Otobüs durağındayım." Peki,

I connect this? Well, A-T, at. AT reminds of a city in the United States at Atlanta.

bunu nasıl bağlarım? Şey, A-T, at. AT, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Atlanta'daki bir şehri hatırlatıyor.

So, I might think I'm at the Atlanta bus station. So, next time I think about what preposition

Yani, Atlanta otobüs istasyonunda olduğumu düşünebilirim. Yani, bir dahaki sefere

should I use if I'm saying that "I'm _____ bus station." I'm "in", "on", "at"? Ah! Atlanta.

"Ben _____ otobüs durağıyım" dersem hangi edatı kullanmam gerektiğini düşünüyorum. Ben "in", "açık", "at" mıyım? Ah! Atlanta.

I'm at the bus station. So, this is how we're making new pathways with your brain.

otobüs durağındayım İşte bu şekilde beyninizle yeni yollar oluşturuyoruz.

Now, my example, "Atlanta", might not work for you. Because if you're not familiar with

Şimdi, benim örneğim "Atlanta" size uymayabilir. Çünkü Atlanta şehrine aşina değilseniz

the city Atlanta, it's new information. So, I want you to connect "at". "I'm at the bus

, bu yeni bir bilgidir. Yani, "at" ile bağlanmanı istiyorum. "Otobüs

station." "I'm at the train station." Maybe there's a city that you know that is ... has

durağındayım." "Tren istasyonundayım." Belki içinde AT olduğunu bildiğiniz bir şehir vardır

AT in it or there' a whole another idea that you want to connect this with.

veya bunu ilişkilendirmek istediğiniz başka bir fikir vardır .

So, let's look at "on". So, "place". "I'm on the platform." "I'm on the train platform."

Öyleyse, "açık" a bakalım. Yani "yer". " Platformdayım." "Tren peronundayım."

For example. "I'm on the corner of Broadway and Main Streets." So, "on" is when you're

Örneğin. "Broadway ve Main Streets'in köşesindeyim." Yani "açık",

on a surface, right? "On" is also something we can connect with an idea like, let's see,

bir yüzeyde olduğunuz zamandır, değil mi? "Açık" aynı zamanda bir fikirle bağ kurabileceğimiz bir şeydir, bakalım,

I'm on ... What would start with on? Ontario is a place that starts with on, right? O-N.

ben açıkım ... Ne ile başlardı? Ontario on ile başlayan bir yer, değil mi? AÇIK.

Ontario, Canada. So, if I'm on the platform to take the train to Ontario, I'll remember

Ontario, Kanada. Yani, eğer Ontario'ya giden trene binmek için perondaysam,

I'm not in the platform. I'm not at the platform. I'm on the platform to take the train to Ontario.

peronda olmadığımı hatırlayacağım. Peronda değilim. Ontario'ya giden trene binmek için perondayım.

So, that's just an example about how my brain works and how I remember things. But I think

Bu sadece beynimin nasıl çalıştığı ve bazı şeyleri nasıl hatırladığımla ilgili bir örnek. Ama

it will work for you too if you take a minute to connect the preposition with an example

bir dakikanızı ayırıp edatı aklınızdaki bir örnekle ilişkilendirirseniz işinize yarayacağını düşünüyorum

in your mind. "In". So, place. You can use "in" to talk

. "İçinde". Yani yer. Bir yerin içindeyken hakkında konuşmak için "in" kullanabilirsiniz

about when you're inside a place. So, "I'm in the station." "I'm in the bus station."

. Yani, " istasyondayım." "Otobüs durağındayım."

"I'm in the bus station in India." So, India, I-N, "in". So, I think, okay. "In the bus

"Hindistan'da otobüs durağındayım." Yani, Hindistan, I-N, "in". Yani, bence tamam. "

station in India." So, I'm inside the place. Now, "time". "At", "on", "in". "I'll meet

Hindistan'daki otobüs durağında." Yani mekanın içindeyim. Şimdi zamanı". "At", "açık", "içeride". "

you at the bus station." That could be right outside the bus station or it could be in

Seninle otobüs durağında buluşuruz." Bu, otogarın hemen dışında da olabilir, otogarda da olabilir

the bus station. We're not sure. But "at" is a point on the map. So, "I'll meet you

. Emin değiliz. Ancak "at" haritada bir noktadır. Yani, "Seninle

at the bus station at 3:00 p.m." So, at a time. Okay? A specific time, 3:00 p.m.

saat 15:00'te otogarda buluşuruz." Yani bir seferde. Tamam aşkım? Belirli bir saat, 15:00.

"On time". Well, "on time" is actually an expression in itself. "I'm on time, I'm not

"Zamanında". "Zamanında" aslında başlı başına bir ifadedir. "Zamanında geldim,

late." Something like that. Or "I'm on my way." Means I'm going to a place. But for

geç kalmadım." Bunun gibi bir şey. Veya " Yoldayım." Bir yere gideceğim anlamına geliyor. Ancak

example, "on a day" like on Monday. I'm going to Ontario on... Let's see, a specific day

örneğin, Pazartesi gibi "bir günde". Ben Ontario'ya gidiyorum... Bakalım belirli bir gün

like. "On the 10th of March, I'm going to be on the train platform because I'm going

gibi. "10 Mart'ta tren peronunda olacağım çünkü

to Ontario." Alright. And "in", so, duration of time. Like, "In

Ontario'ya gidiyorum." Peki. Ve "in", yani süre. "

five minutes, I'll call you... Or "In a month, I'm going to travel to India." Okay. Just

Beş dakika sonra seni arayacağım... Veya "Bir ay sonra Hindistan'a seyahat edeceğim." Tamam. Sadece

an example. Just to connect the ideas. So, "in" is for duration, "on" is for a day

bir örnek. Sadece fikirleri birleştirmek için. Yani "in" süre, "açık" bir gün içindir

or ... Sorry. "In" can also be for a month. Like, "In March, I'm travelling to India."

veya ... Üzgünüm. "İçinde" bir ay için de olabilir. Örneğin, "Mart ayında Hindistan'a seyahat ediyorum." "

"On" is for a day and "at" is for a specific time. And again, place, at a point like at

Açık" bir gün içindir ve "at" belirli bir zaman içindir ve yine yer,

the station, at the airport, at the school, at work. "On" is for a surface. On the corner,

istasyonda, havaalanında, okulda, işte gibi bir noktada. "Açık" bir yüzey içindir. Köşede,

on the street, on the platform. And "in" is for when you enter a place, like, "In the

sokakta, peronda. Ve "in", "İstasyonda" gibi bir yere girdiğinizde içindir.

station." Like, think of a box and you open the top of the box and you put something inside.

Bir kutu düşünün ve kutunun üstünü açıp içine bir şey koyun.

So, "You're in the station." "I'm in the car." "I'm in the store." So, in a place. Alright.

Yani, "İstasyondasınız. " "Arabadayım." "Mağazadayım." Yani, bir yerde.

So, I hope that this is helpful for you to get a quick overview of these prepositions.

And I really recommend that after watching this video actually or listening to the podcast,

Bu videoyu fiilen izledikten veya podcast'i dinledikten sonra

that you watch or listen again and try to come up with your own connections that will

tekrar izlediğiniz veya dinlediğiniz ve edatları hatırlamanıza yardımcı olacak kendi bağlantılarınızı bulmaya çalıştığınız

help you to remember the prepositions. And then once you do that, I want you to try scheduling

. Ve bunu yaptıktan sonra,

an online practice session and take advantage of the offer for a two for one lesson from

çevrimiçi bir pratik oturumu planlamayı denemenizi ve iTalki'nin ikiye bir ders teklifinden yararlanmanızı istiyorum

iTalki. Again, at gonaturalenglish.com/italki. I-T-A-L-K-I.

. Yine, gonaturalenglish.com/italki adresinde. I-T-A-L-K-I.

Thanks so much for watching. Don't forget to subscribe on YouTube and on iTunes. And

İzlediğiniz için çok teşekkürler. YouTube ve iTunes üzerinden abone olmayı unutmayın.

I'll see you soon in the next English tip, "How to speak English fluently."

Bir sonraki İngilizce ipucunda görüşmek üzere, "İngilizceyi akıcı bir şekilde nasıl konuşulur?"

Alright. Thanks so much for joining me at Go Natural English and I'll see you soon.

Peki. Go Natural English'te bana katıldığınız için çok teşekkürler, yakında görüşürüz.

Bye for now. ************************************************************************

Thank you for being a wonderful part of the Go Natural English community. Come back to

http://gonaturalenglish.com, share your comments, and find more English learning resources!

Şimdilik hoşça kal. *********************************************** ********************** Go Natural English topluluğunun

harika bir parçası olduğunuz için teşekkür ederiz . http:

//gonaturalenglish.com'a geri dönün, yorumlarınızı paylaşın ve daha fazla İngilizce öğrenme kaynağı bulun!

Go Natural English Your Notes: Gabby Wallace, M.Ed TESOL

Page 3

Go Natural English Notlarınız: Gabby Wallace, M.Ed TESOL

Sayfa 3