COME OR GO? | Learn British English Grammar*

- Very important. Can't teach without it.

- Çok önemli. Onsuz öğretemez.

Muah!

Muah!

Hello everyone and welcome back to English With Lucy.

Herkese merhaba ve English With Lucy'ye tekrar hoş geldiniz.

Today is going to be a video about the verb,

Bugün

to come and the verb to go

to come fiili ve to go fiili ile

and when to use which one.

hangisinin ne zaman kullanılacağı hakkında bir video olacak.

Even some of my most advanced students make the mistake

En ileri düzeydeki öğrencilerimden bazıları bile hata yapıyor,

so let's clarify exactly when to use them

bu yüzden onları tam olarak ne zaman kullanacağımızı netleştirelim

and I hope it helps you improve your English.

ve umarım İngilizcenizi geliştirmenize yardımcı olur.

Now firstly, I'd like to thank you all

Şimdi öncelikle

for subscribing to my channel and using me as a resource.

kanalıma abone olup beni kaynak olarak kullandığınız için hepinize teşekkür etmek istiyorum.

We've had 25,000 subscribers

25.000 abonemiz oldu ki

which for me is absolutely unbelievable.

bu benim için kesinlikle inanılmaz.

It's happen so quickly.

Çok çabuk oldu.

And I'm even starting to get hate comments

Hatta

which I actually find quite exciting

that people care enough to leave me hateful messages

insanların bana nefret dolu mesajlar bırakacak kadar önemsemelerini oldukça heyecan verici bulduğum nefret yorumları bile almaya başlıyorum

but they were rather amusing.

ama oldukça eğlenceliydi.

Yeah, so that's really amazing

Evet, bu gerçekten harika

and keep showing my videos with your friends

ve videolarımı arkadaşlarınızla birlikte göstermeye devam edin

and keep on watching and stay subscribed

ve izlemeye devam edin ve abone olun

or subscribe right now if you haven't already.

veya henüz yapmadıysanız hemen abone olun .

Before we get started, I just like to give you

Başlamadan önce,

a little tip on improving your English conversation

İngilizce konuşmanızı geliştirmeniz

and speaking even further.

ve daha fazla konuşmanız için size küçük bir ipucu vermek istiyorum.

And that is by using the website called italki.

Ve bu, italki adlı web sitesini kullanarak.

So, italki is a website that I 100% recommend.

Bu yüzden italki, %100 tavsiye ettiğim bir web sitesidir.

I've actually used it myself for learning Italian.

Aslında İtalyanca öğrenmek için kendim kullandım. Gerçek nitelikli dil öğretmenleri ile

It's a website that allows you to connect

bağlantı kurmanıza izin veren bir web sitesidir

with real qualified language teachers.

.

Not just for English.

Sadece İngilizce için değil. Öğrenmek istediğiniz

There might be another language that you're looking to learn

başka bir dil olabilir

and you can book yourself in for Skype lessons with them

ve onlarla Skype dersleri için rezervasyon yaptırabilir

and become more fluent more quickly.

ve daha hızlı bir şekilde daha akıcı hale gelebilirsiniz.

And I've got a present for you.

Ve sana bir hediyem var.

I can give you 100 italki credits which is about $10

as soon as you make your first purchase.

İlk satın alma işleminizi yaptığınız anda size yaklaşık 10 ABD doları olan 100 italki kredisi verebilirim.

So if you're interested in improving even more,

Dolayısıyla, daha da geliştirmekle ilgileniyorsanız,

then click on the link in the description box.

açıklama kutusundaki bağlantıya tıklayın.

Alright. Let's get back to the class.

Peki. Sınıfa geri dönelim.

So the verb to come and the verb to go.

Yani gelmek fiili ve gitmek fiili.

Very easily confused.

Çok kolay karışır.

Now, there are two simple rules

Şimdi, onları anlamanıza yardımcı olacak iki basit kural var

that will help you understand them.

.

Firstly though, you need to understand

Öncelikle

what a speaker is and what a listener is.

konuşmacının ve dinleyicinin ne olduğunu anlamanız gerekir.

Well, the speaker is the person talking.

Yani konuşmacı konuşan kişidir.

Right now, I am the speaker

Şu anda konuşmacı benim

and the listener is the person the speaker is talking to.

ve dinleyici konuşmacının konuştuğu kişi.

The person listening.

Dinleyen kişi.

So right now, you my friend, are the listener.

Yani şu anda, sen, dostum, dinleyicisin.

Or at least I hope.

Ya da en azından umuyorum.

So the first use for to come

Yani gelmek için ilk kullanım,

is movement between the speaker and the listener.

konuşmacı ile dinleyici arasındaki harekettir.

If I say, Juan, come here,

Juan, buraya gel dersem,

I'm asking Juan to move to me or if I say,

Juan'dan bana taşınmasını istiyorum ya da

don't worry, Juan, I'll come to you.

merak etme Juan, sana geleceğim dersem.

I'm moving to where Juan is.

Juan'ın olduğu yere taşınıyorum. Konuşmacının veya dinleyicinin bulunduğu başka bir yerden

We also use to come to talk about movement

hareket hakkında konuşmak için de geliriz

form another place to where the speaker or listener is.

.

Now, go on the other hand,

Şimdi, öte yandan,

we use to show movement from where the speaker

konuşmacının

or listener is to another place, okay?

veya dinleyicinin bulunduğu yerden başka bir yere hareketi göstermek için kullanırız, tamam mı?

So come from another place to where the speaker

Öyleyse başka bir yerden konuşmacının

or listener is and go from where the speaker

veya dinleyicinin olduğu yere gelin ve konuşmacının

or listener is to another place.

veya dinleyicinin olduğu yerden başka bir yere gidin.

Okay, so that's pretty easy

Tamam, bu oldukça kolay

but thinking about to in the moment

ama sohbet ederken bunu düşünmek

when your having a conversation

can be quite challenging.

oldukça zor olabilir.

I often hear my students say,

Öğrencilerimin sık sık,

yeah, next year, I'll come back to Spain.

evet, gelecek yıl İspanya'ya geri döneceğim dediklerini duyarım.

But they're telling me whilst they're in London.

Ama bana Londra'dayken söylüyorlar.

So they should say, I'm going back to Spain.

Yani İspanya'ya geri dönüyorum demeliler.

If they were talking to they're parents in Spain on holiday,

İspanya'da tatilde olan aileleriyle konuşuyorlarsa,

then say, yes, I'll come back to Spain next year.

o zaman evet, seneye İspanya'ya geri geleceğim deyin.

That would be correct.

Bu doğru olurdu.

But since they're in London, it's go.

Ama Londra'da olduklarına göre, gidiyor. Bir şeyleri düşünmenin

Another really nice way of thinking of things

gerçekten güzel bir başka yolu da,

is thinking of come as moving closer

gelmeyi yaklaşmak

and go as moving away.

ve gitmeyi uzaklaşmak olarak düşünmektir.

So, what happens?

Peki ne olur?

Which one do we use if we're talking about somebody,

another different person that is neither the speaker

Ne konuşmacı

nor the listener.

ne de dinleyici olan başka bir farklı kişiden bahsediyorsak hangisini kullanırız?

Well, it all depends from which point of view

Her şey olaylara hangi bakış açısından

we're seeing things.

baktığımıza bağlı.

My best friend is called Felicity

En iyi arkadaşımın adı Felicity

and she is going to talk to her mother for some help.

ve biraz yardım için annesiyle konuşacak.

So let's look at two different sentences

Öyleyse

using both go and come.

hem git hem de gel kullanan iki farklı cümleye bakalım.

The first one,

İlki,

Felicity came to her mother for help.

Felicity yardım için annesine geldi.

The second,

İkincisi,

Felicity went to her mother for help.

Felicity yardım için annesine gitti.

The first sentence, she came to her mother for help.

İlk cümle, yardım için annesine geldi.

We're looking at it from her mother's view point.

Annesinin gözünden bakıyoruz.

In the second one, when Felicity went

İkincisinde, Felicity

to her mother for help,

yardım için annesine gittiğinde,

we're looking at it from Felicity's point of view.

olaya Felicity'nin bakış açısıyla bakıyoruz.

From Felicity's view point.

Felicity'nin bakış açısından. Gel

So, that's how we use come and go.

ve git'i böyle kullanıyoruz.

Alright. Now I've said a lot of words

Peki. Şimdi çok şey söyledim

but I think its time to put this into practise.

ama sanırım bunu pratiğe dökmenin zamanı geldi.

So, I'm going to do a quiz with you right now.

O yüzden şimdi sizinle bir sınav yapacağım.

So, I'm going to give you some phrases

Bu yüzden, size bazı ifadeler vereceğim

and you need tell me if they're come or go.

ve gelip gelmediklerini bana söylemeniz gerekiyor .

You have three seconds and then I will show you the answer.

Üç saniyen var, sonra sana cevabı göstereceğim.

So don't forget to pause it if you need more time to think.

Bu yüzden, düşünmek için daha fazla zamana ihtiyacınız varsa duraklatmayı unutmayın.

Okay, so we're going to do five questions.

Tamam, beş soru yapacağız.

The first one.

İlki.

One second, I'm just calling Felicity.

Bir saniye, sadece Felicity'yi arıyorum.

I'm at Juan's party.

Juan'ın partisindeyim.

Why don't you, too?

Neden sen de yapmıyorsun?

I'm at Juan's party.

Juan'ın partisindeyim.

Why don't you, too?

Neden sen de yapmıyorsun?

Which one will it be?

Hangisi olacak?

So the answer is come.

Yani cevap geldi.

I'm at the party,

Partideyim,

so I want Felicity to come to me.

bu yüzden Felicity'nin bana gelmesini istiyorum.

Okay, I'm still on the phone to Felicity

Tamam, hala Felicity ile telefondayım

but let's do number two.

ama hadi iki numarayı yapalım.

Felicity, I loved Seville.

Felicity, Sevilla'yı sevdim.

I'd love to, back there one day.

Bir gün oraya gitmeyi çok isterim.

Felicity, I loved Seville.

Felicity, Sevilla'yı sevdim.

I'd love to, back there one day.

Bir gün oraya gitmeyi çok isterim.

So, Felicity lives in London

Yani, Felicity Londra'da yaşıyor,

so maybe the answer would be different

bu yüzden Seville'deki bir arkadaşımı arasaydım belki cevap farklı olurdu

if I was calling a friend in Seville

but Felicity is here.

ama Felicity burada.

So the answer is go.

Yani cevap git.

I'd love to go back there one day.

Bir gün oraya geri dönmek isterim.

Okay, number three.

Tamam, üç numara.

I went to see the new Bridget Jones film last night.

Dün gece yeni Bridget Jones filmini izlemeye gittim. Size de

I recommend that you, and see it too.

tavsiye ederim, görün.

I went to see the new Bridget Jones film last night.

Dün gece yeni Bridget Jones filmini izlemeye gittim. Size de

I recommend that you, and see it too.

tavsiye ederim, görün.

Come?

Gelmek?

Or go?

Ya da git?

It's go.

I recommend that you go and see it too.

Gidiyor.

Sizin de gidip görmenizi tavsiye ederim.

I've already been so I'm not inviting you with me.

Ben çoktan gittim, bu yüzden seni benimle davet etmiyorum.

And I'm not there right now so it has to be go.

Ve şu anda orada değilim, bu yüzden gitmesi gerekiyor.

Okay, number four.

Tamam, dört numara. Ofiste

Let's pretend that I'm talking to my boss

patronumla konuşuyormuşum gibi yapalım

in the office, okay?

, tamam mı?

I, to work by bus today

Ben, bugün işe otobüsle gideceğim

but I'm going to, home by train.

ama eve trenle gideceğim.

I, to work by bus today

Ben, bugün işe otobüsle gideceğim

but I'm going to, home by train.

ama eve trenle gideceğim.

Okay, well. I'm in the office

Tamam iyi. Bugün ofisteyim o

so I came to work by bus today

yüzden bugün işe otobüsle geldim

but I'm going to go home by train.

ama eve trenle gideceğim.

Okay, so now I finished work and I'm at home

Tamam, şimdi işim bitti ve evdeyim

and I'm telling my flatmate what I did today.

ve ev arkadaşıma bugün ne yaptığımı anlatıyorum.

It's gonna be a very exciting conversation.

Çok heyecanlı bir sohbet olacak.

Lucky flatmate.

Şanslı ev arkadaşı.

So, Angelo and Alisha,

Angelo ve Alisha,

I, to work by bus today

ben bugün işe otobüsle gideceğim

but I, home by train.

ama eve trenle gideceğim.

I, to work by bus today

Ben, bugün işe otobüsle gideceğim

but I, home by train.

ama ben, eve trenle.

Well, since I'm at home,

Peki, evde olduğum için

I went to work by bus

işe otobüsle gittim

and I came home by train.

ve eve trenle geldim.

How lovely that my flatmates and I

Ev arkadaşlarımla benim

can have such exciting conversations.

böyle heyecan verici sohbetler yapabilmemiz ne güzel.

Alright. That was the last one.

Peki. Bu sonuncusuydu.

I hope this video has served to clarify

Umarım bu video gel

the meanings and the uses of come and go.

ve git'in anlamlarını ve kullanımlarını netleştirmeye hizmet etmiştir.

And I hope that you now feel slightly more confident

Ve umarım şimdi İngilizce konuşurken biraz daha özgüvenli hissediyorsundur

while speaking in English.

.

Don't forget to connect with me

on all of my social media.

Tüm sosyal medya hesaplarımdan benimle bağlantı kurmayı unutmayın.

What am I doing?

Ne yapıyorum ben?

(laughs)

(gülüyor)

And I like to welcome you back for another English lesson

Ve çok ama çok yakında başka bir İngilizce dersi için tekrar hoşgeldiniz demek istiyorum

very, very soon.

.

Muah!

Muah!