5 Things I No Longer Believe About Fluency - EnglishAnyone.com

find here let's see how we're doing

burada bulun bakalım nasıl

all right hopefully everyone can can see this  it usually takes a moment for YouTube to to  

iyi durumdayız umarım herkes bunu görebilir.

fire up and tell people I am Drew Badger the  founder of English anyone.com in the English  

fluency guide and it is a pleasure to welcome  you to another live video here let me know if  

sizi başka bir canlı videoya davet etmekten büyük mutluluk duyuyorum

sound is coming through correctly you want to  make sure everybody can uh can hear me see me  

sesin doğru şekilde gelip gelmediğini bana bildirin herkesin beni duyabildiğinden emin olmak istiyorsunuz...

I think we should be doing all right uh so  I have been teaching now professionally for  

this is my 20th year so we're starting uh 20  years now amazing uh and I've actually been  

20. yılım, yani 20 yıla başlıyoruz, şimdi harika ve aslında

helping people learn for a lot longer than that  back in like college and high school but now I  

bundan çok daha uzun süredir kolej ve lisede insanların öğrenmesine yardımcı oluyorum ama şimdi

get to help lots of people all over the world  and all right Robert says we're doing good we  

dünyanın her yerinden birçok kişiye yardım edebiliyorum ve pekala Robert iyi gidiyoruz diyor,

should be all right so in this video I wanted  to talk about five things I no longer believe  

iyi olmalıyız bu yüzden bu videoda akıcılıkla ilgili artık inanmadığım beş şeyden bahsetmek istedim

about fluency I'll be answering questions as well  I'll try to keep the video short I know I like to  

soruları da yanıtlayacağım videoyu kısa tutmaya çalışacağım Biliyorum,

explain things in detail but I'll leave that  to you if you have any questions so these are  

her şeyi ayrıntılı olarak açıklamayı severim, ancak herhangi bir sorunuz varsa bunu size bırakacağım, yani bunlar

five things that I no longer believe after I've  been teaching for a number of years you start  

artık inanmadığım beş şey. Ben birkaç yıldır öğretmenlik yaptıktan sonra

believing one thing and you're doing things one  way when you begin and then over time you learn  

bir şeye inanmaya başlıyorsunuz ve siz Başladığınızda işleri tek yönlü yapıyorsunuz ve zamanla öğreniyorsunuz

more you improve and you figure out better  ways of doing things so let's talk about that  

daha fazla gelişiyorsunuz ve işleri yapmanın daha iyi yollarını buluyorsunuz bu yüzden hadi bunun hakkında konuşalım  bu

so I'll talk about a wide range of things uh and  just to keep this simple I'll talk about before

yüzden çok çeşitli şeylerden bahsedeceğim uh ve bunu basit tutmak için I önce

and now and these aren't necessarily uh  like like this isn't like a timeline of  

ve şimdi hakkında konuşacağım ve bunlar ille de böyle değil, şeylerin zaman çizelgesi gibi değil,

things these are just to make it very simple  for people I just want to focus on the ideas  

bunlar sadece insanlar için işleri çok basit hale getirmek için, sadece fikirlere odaklanmak istiyorum

and hopefully this will make sense so  the first thing I want to talk about  

ve umarım bu mantıklı olacaktır bahsetmek istediğim ilk şey

uh is confidence so what I used to believe  about confidence uh and this is what you'll  

güvendir, yani güven hakkında eskiden inandığım şey uh ve bu

normally hear from teachers is that you  have to get out and kind of power through

normalde öğretmenlerden duyacağınız şey, dışarı çıkmak zorunda olduğunuzdur ve bu sayede bir tür güç,

this is a very useful  phrasal verb to power through

çok yararlı bir deyimsel fiildir başarmak,

if I can fit that in there so to power through  means to use your effort or energy and and try  

eğer bunu oraya sığdırabilirsem, üstesinden gelmek, çabanızı veya enerjinizi kullanmak ve

to push through something even though it's  difficult for you so what I used to believe  

sizin için zor olsa da bir şeyi aşmak anlamına gelir, bu nedenle

about language learning is that even if you make  mistakes you should still get into conversations  

dil öğrenimi hakkında eskiden inandığım şey, hata yapsanız bile yine de sohbetlere katılmalısın

and try to speak with people now this seems like  a reasonable thing that you should be doing but  

ve insanlarla konuşmaya çalışmalısın şimdi bu yapman gereken  makul bir şey gibi görünüyor ama

what I discovered and again this is me evolving  as a teacher but also as a learner myself so  

keşfettiğim şey ve yine bu benim bir öğretmen olarak ve aynı zamanda bir öğrenci olarak da gelişmem yani

I'm trying to improve my own language learning and  become a better language learner influence speaker  

gelişmeye çalışıyorum kendi dil öğrenmem ve daha iyi bir dil öğrenicisi olmam

myself in Japanese as I'm helping people learn  English so all the things that I learn I want to  

kendimi Japonca olarak etkilemek çünkü insanların İngilizce öğrenmesine yardımcı oluyorum böylece öğrendiğim her şeyi

share those with Learners as well as I teach so  what I discovered not only about myself but also  

Öğrenenlerle paylaşmak istiyorum ve öğrettiğim gibi sadece kendimle ilgili değil keşfettiklerim ama aynı zamanda

about the people I help is that the powering  through idea that really comes from teachers  

yardım ettiğim kişilerle ilgili olarak,

who are not doing a good job of helping students  understand vocabulary or grammar or really just  

öğrencilerin kelime veya dil bilgisini anlamalarına veya gerçekten sadece

use the language that they're learning and so  the the easy thing to say for a teacher is is  

öğrendikleri dili kullanmalarına yardımcı olma konusunda iyi bir iş çıkarmayan   öğretmenlerden gelen güçlü fikirdir ve bu nedenle öğrenilmesi kolay olan şey bir öğretmen için,

like just you know keep trying to speak even  though you make mistakes but it's not really  

bildiğiniz gibi, hata yapsanız bile konuşmaya devam edin, ancak bu, insanların

dealing with the the the basic problem of why  people make mistakes and that's because of a lack  

neden hata yaptıkları temel sorunuyla gerçekten ilgilenmiyor ve bunun nedeni

of understanding so what I now believe is that  it's the teacher's fault so it's the teachers

anlayış eksikliğidir, bu yüzden şimdi inanıyorum ki bu öğretmenin suçu yani öğretmenler yani kendine

so it's really the teacher's fault if you do not  feel confident and it's because you don't really  

güvenmiyorsan bu gerçekten öğretmenin hatasıdır ve bunun nedeni ne

understand what you're learning so often we'll  talk a little bit more in this video about how you  

öğrendiğini çok sık anlamadığındır, bu videoda nasıl öğrendiğin hakkında biraz daha konuşacağız öğretmeye başladığımdan daha

should be learning and how I do things differently  now than when I began teaching but the basic idea  

farklı bir şekilde öğrenmeli ve şimdi işleri nasıl yaptığımla ilgili olmalı, ancak buradaki temel fikir

here is that if the teacher is not actually good  at helping you understand something then of course  

şu ki, eğer öğretmen bir şeyi anlamanıza gerçekten yardımcı olmuyorsa, o zaman elbette

you will not feel confident in conversations  so rather than trying to power through and to  

konuşmalarda kendinize güvenmezsiniz bu nedenle güç vermeye çalışmak yerine Baştan sona   hata yapmanın  sorun olmayacağına

try to try to maybe convince yourself that it's  okay to make mistakes sure you will make probably  

kendinizi ikna etmeye çalışın emin olun muhtemelen

some mistakes and there will always be new things  that you learn but in general you really should  

bazı hatalar yapacaksınız ve her zaman öğreneceğiniz yeni şeyler olacaktır, ancak genel olarak gerçekten

be feeling very confident about what you know  and it's the confidence that helps you speak  

bildikleriniz konusunda kendinize çok güvenmelisiniz ve bu konuşmanıza yardımcı olan güven

so what I really understand now is that if you  don't feel confident it's because you just don't  

yani şimdi gerçekten kendinizi emin hissetmiyorsanız bunun nedeni bir

understand something and it could be vocabulary  or pronunciation or whatever but it's usually the  

şeyi anlamamanızdır ve bu kelime veya telaffuz veya her neyse olabilir, ancak genellikle

doubt that you have in your mind that stops you  you from speaking so rather than just trying to  

aklınızdaki şüphe

power through to say the wrong thing and and then  feel bad about that that's actually going to stop  

yanlış bir şeyi söylemek için güçlü bir şekilde ikna etmeye çalışmak ve sonra bunun aslında gelişmenizi engelleyeceği için kendinizi kötü hissetmek yerine, bu şekilde konuşmanızı engeller,

you from improving so there might be a few people  that really just have like a lot of confidence  

bu nedenle gerçekten çok fazla güvene sahip birkaç kişi olabilir

even if they're making mistakes but it's much  easier and you improve much more smoothly if  

hata yapıyorlarsa ama bu çok daha kolaysa ve siz çok daha sorunsuz gelişirseniz

you do this over here you rely on a teacher to  actually make things understandable or if you're  

bunu burada yaparsanız gerçekten bir  şeyi anlaşılır kılmak için   bir öğretmene  güvenirsiniz veya

learning them by yourself so you make sure you  really understand something very well and then  

bunları   kendi başınıza öğrenerek bir şeyi gerçekten çok anladığınızdan emin olursunuz. peki ve sonra

you start using it okay so hopefully that makes  sense so fluency really relies on your ability  

kullanmaya başlarsınız, tamam, umarım bu mantıklıdır, yani akıcılık, gerçekten

to understand the language rather than you trying  to repeat things that you don't really understand  

anlamadığınız şeyleri tekrar etmeye çalışmak yerine gerçekten dili anlama yeteneğinize bağlıdır   bu mantıklı mı,

does that make sense hopefully uh people get this  but this is a very basic thing that instead of  

umarım insanlar bunu anlar ama bu çok basit bir şey

just saying well the teacher will put some things  on the board and it's your job to remember it and  

sadece iyi demek yerine öğretmen tahtaya bazı şeyler yazacak ve bunu hatırlamak ve   anlamak sizin işiniz hayır hayır hayır buna

understand it no no no I don't believe that  at all I believe it's my job as the teacher  

inanmıyorum hiç öğretmen olarak benim işim

to make something understandable if you don't  feel confident and you don't feel comfortable  

anlaşılır bir şey, eğer kendine güvenmiyorsan ve kendini rahat hissetmiyorsan   o zaman

then you're not going to speak so if I can  make the language understandable that's when  

konuşmayacaksın, yani ben dili anlaşılır hale getirebilirsem, o zaman

you start speaking hopefully that makes sense  all right let's go on to the next thing again  

konuşmaya başlarsın, umarım bu mantıklıdır  pekala, bir sonraki şeye geçelim yine

I want to keep this short we're at six minutes  already if you do have questions about anything  

Kısa tutmak istiyorum, altı dakikayı doldurduk herhangi bir konuda sorunuz varsa

I'm talking about just put them in the chat  I'll go back and check the chat after I'm done  

bahsediyorum sadece onları sohbete ekleyin Bitirdikten sonra geri dönüp sohbeti kontrol edeceğim

but let me know if anything is not clear so that I  can make it clear while I'm covering each of these  

ancak bana bildirin net olmayan bir şey varsa, böylece bunların her birini ele alırken netleştirebileyim,

things so the first one was about confidence  number two is about memory so what I used to  

yani ilki özgüvenle ilgiliydi, ikincisi hafızayla ilgiliydi, bu yüzden eskiden

believe is that you want to use like mnemonics  we'll make sure I can spell this properly m n e  

anımsatıcılar gibi kullanmak istediğinize inanırdım biz bunu düzgün bir şekilde heceleyebildiğimden emin olun mnemonic

m o n i c so mnemonics so this has a silent M at  the front of it mnemonics so mnemonics are a way  

so mnemonics yani bunun önünde sessiz bir M var mnemonics yani mnemonikler

of remembering something as an example here in  Japan uh there are lots of places that sell or  

bir şeyi hatırlamanın bir yoludur, örnek olarak burada Japonya'da uh satan birçok yer var veya   çok satan

they like restaurants that have barbecue and the  Japanese word for meat is so this is also like you  

restoranları seviyorlar mangal yapın ve Japonca et için kullanılan kelime yani bu da sizin gibi

can write it like we'll just write it in English  here so niku but niku is also like me for number  

bunu İngilizce olarak yazacağız gibi yazabilirsiniz yani niku ama niku aynı zamanda

two and coup for number nine so often on days  of the month uh like the 29th day of the month  

iki numara ve dokuz numara için darbe için de benim gibi. ay uh ayın 29'u gibi

other than February every month has the 29th  day uh so this would be like niku nohi so this  

Şubat dışında her ayın 29'u vardır uh yani bu niku nohi gibi olur yani bu

is like meat day and you get a discount on meat or  something like that so this is a mnemonic a way of  

et günü gibi ve ette indirim veya benzeri bir şey oluyor yani bu bir anımsatıcı yol

remembering something or a way of making a kind  of mental Connection in your mind so I used to  

bir şeyi hatırlamanın veya zihninizde bir tür zihinsel Bağlantı kurmanın bir yolunun, bu yüzden

believe that mnemonics were very useful uh for  speaking uh and what I what I thought about as  

anımsatıcıların konuşmak için çok yararlı olduğuna inanırdım ve ne hakkında düşündüm, çünkü

I was trying to build the vocabulary uh and  also help people learn is that this is less  

kelime dağarcığı oluşturmaya ve insanlara yardım etmeye çalışıyordum Bunun,

effective uh than helping people learn and build  new categories of words in their mind so this is  

insanların zihinlerinde yeni kelime kategorileri öğrenmelerine ve oluşturmalarına yardımcı olmaktan daha az etkili olduğunu öğrenin, bu nedenle   hızlı bir şekilde

really important if you want to build a vocabulary  quickly so we'll just call this a category

bir kelime dağarcığı oluşturmak  istiyorsanız bu gerçekten önemlidir, bu yüzden buna tıbbi olarak bir kategori diyeceğiz,

medically so new categories of things in your  mind as an example we begin with a computer

böylece yeni şeyler kategorileri zihninizi örnek olarak bir bilgisayarla başlıyoruz

and I call this really uh the billion dollar  memory secret because this is what companies  

ve ben buna gerçekten milyar dolarlık hafıza sırrı diyorum çünkü şirketlerin

are doing in order to help you remember words  are in their case like Remember products and  

kelimeleri hatırlamanıza yardımcı olmak için yaptıkları şey budur Ürünleri hatırla ve

remember their company specifically so the  first company or the first you know person  

şirketlerini özel olarak hatırla, yani ilk önce şirket ya da ilk tanıdığınız kişi

or whatever to to come out with the idea of  a computer uh you will remember that person  

ya da bir bilgisayar fikriyle aklınıza ne gelirse gelsin, uh o kişiyi hatırlayacaksınız

because it's first it's essentially first in  your mind when you think about that so you  

çünkü bunu düşündüğünüzde aslında ilk o gelir aklınızdan, yani

might think about like if you think about those  large you know like big towers those big boxes  

onlar hakkında düşünürseniz şöyle düşünebilirsiniz büyük kuleler gibi o büyük

of computers you will see those inside uh like  a large Warehouse or something like a Mainframe

bilgisayar kutularını içinde göreceksiniz uh büyük bir Depo gibi veya Ana Bilgisayar Ana Bilgisayar gibi bir şey

Mainframe computer or you can think about  this in really any any industry but when you  

veya bunu gerçekten herhangi bir sektörde düşünebilirsiniz, ancak

think about like going to different levels of  this we might have a desktop computer as well

farklı düzeylere gitmeyi düşündüğünüzde bu bizim bir masaüstü bilgisayarımız da olabilir,

so if every company begins making these large  boxes and then a new company makes a laptop  

yani eğer her şirket bu büyük kutuları yapmaya başlarsa ve ardından yeni bir şirket bir dizüstü

computer then they have created a new category  in your mind that makes it very easy to remember  

bilgisayar yaparsa, o zaman zihninizde yeni bir kategori oluşturmuş olurlar, bu da

this new thing of a of a laptop computer or  a desktop computer or a tablet computer and  

bu yeni şeyi hatırlamayı çok kolaylaştırır  bir dizüstü bilgisayar veya bir masaüstü bilgisayar veya bir tablet bilgisayar ve

so each one of these things that you think about  you you have this kind of space in your mind for  

yani, sizin hakkınızda düşündüğünüz her bir şey için   o şey için zihninizde bu tür bir alan var, bu

for that thing now the reason it's important to  think about vocabulary this way this is really  

nedenle kelime dağarcığı hakkında bu şekilde düşünmenin önemli olmasının nedeni bu gerçekten

how you learn your native language and how  you build vocabulary in your native language  

ana dilinizi nasıl öğrenirsiniz ve ana dilinizde kelime dağarcığını nasıl oluşturursunuz, örneğin İngilizce'de sahip olabileceğimiz

by getting kind of more specific things like  we might have in in English well these are  

gibi daha spesifik şeyler elde ederek bunlar

you know examples of the English language as  well but another example for me like learning  

İngilizce örnekleri de bilirsiniz ancak benim için Japonca öğrenmek gibi başka bir örnek

Japanese is when I'm trying to learn vocabulary  I might have like yeah there's a special kind of  

kelime öğrenmeye çalışırken Evet, özel bir türü var

it's a little decorative Moss ball usually with a  little plant in it and you can buy these in Japan  

bu genellikle içinde küçük bir bitki bulunan küçük dekoratif bir Yosun topu olabilir ve bunları Japonya'da satın alabilirsiniz

and often like you can I think maybe these are  sold in other there's no voice can you not hear  

ve genellikle sizin gibi, belki bunların satıldığını düşünüyorum  diğer ses yok beni duyamıyor musun

me really you should be able to hear me make sure  make sure you turn up your your volume it looks  

gerçekten beni duyabiliyor olmalısın emin ol sesini yükselt

like people should be able to hear me uh but in  Japanese to try to remember this this is called  

a Koke dama so ball I know black ball means  Tama or ball and coque means moss and so when  

Koke dama so ball Siyah topun Tama veya top anlamına geldiğini biliyorum ve coque yosun anlamına gelir ve bu yüzden

I'm learning this I think I've created this new  category in my mind for a moss ball so Moss ball

bunu öğrendiğimde sanırım bu yeni kategoriyi aklımda bir yosun topu için oluşturdum, böylece Moss ball

and you can think about this the same way so  if you're learning English and you don't really  

ve siz bunu düşünebilirsiniz aynı şekilde, İngilizce öğreniyorsanız ve

remember the word Moss but you learn Moss ball  first you've created a new category in your mind  

Moss kelimesini gerçekten hatırlamıyorsanız, ancak Moss topunu öğrenirseniz, önce bunu hatırlamanın bir yolu olarak zihninizde yeni bir kategori oluşturmuş olursunuz

for a way to remember this and as you build these  categories it creates these networks in your mind  

ve siz bu kategorileri oluştururken o da bunları oluşturur.

about how to remember things and as you learn the  native way and you do this so these two things  

şeyleri nasıl hatırlayacağınız hakkında   zihninizde ağlar   ve yerel yolu  öğrendiğinizde ve bunu yaptığınızda bu iki şey

I'll talk a little bit more about the second one  in a moment but it's much better than having a  

İkincisi hakkında birazdan konuşacağım  ama bu, bir anımsatıcıya sahip olmaktan çok daha iyidir,

mnemonic so what a mnemonic does it makes you  take time to think about uh like something you  

yani ne olmuş anımsatıcı, bir şey hakkında düşünmek için zaman ayırmanıza neden olur, uh, zihninizde

have to create a story or think about something  in your mind and as you create more steps in  

bir hikaye oluşturmanız veya bir şey hakkında düşünmeniz gerekir ve bir şey hakkında düşünmek için zihninizde daha fazla adım oluşturdukça,

your mind to think about something then you have  to think about these same steps when you speak  

o zaman bu aynı adımları düşünmek zorunda kalırsınız. konuş

all right so some people are saying they can't  hear or is that the same person let me see

pekala yani bazı insanlar duyamadıklarını söylüyor veya aynı kişi görmeme izin veriyor evet pekala

yes all right so I think that's the same person  uh sound sound is not coming through is sound  

yani bence bu aynı kişi uh ses gelmiyor ses

coming through or is it not coming through  this is weird should be okay let me know  

geliyor mu yoksa bu  gelmiyor tuhaf olmalı tamam bana bildirin

everybody let me know if sound is coming through  it should be working fine I got the microphone on  

herkes bana haber versin ses geliyorsa düzgün çalışıyor olmalı mikrofonu açtım

sound is coming in yes yes it is okay everything  is okay all right you guys making me nervous  

ses geliyor evet evet sorun değil her şey yolunda tamam beyler beni sinirlendiriyorsunuz

everybody with the individual check your  check your device turn your volume up  

herkes bireysel kontrol edin, cihazınızı kontrol edin, sesi açın,

all right so hopefully this makes sense I don't  want to spend too much time talking about this  

tamamdır, umarım bu mantıklıdır, bunun hakkında konuşarak çok fazla zaman harcamak istemiyorum,

because I've covered this in many videos but  again the idea is anytime you have to add steps  

çünkü bunu birçok videoda ele aldım, ancak yine  fikir şu ki, istediğiniz zaman adım eklemeniz gerekir

to your thinking before before you think or while  you're trying to speak that's going to create more  

düşünmeden önce veya  konuşmaya çalışırken  düşünmeniz, konuşmalarda

steps that you can't respond automatically and  confidently in conversations so with this you're  

otomatik olarak ve  kendinize güvenerek yanıt veremeyeceğiniz daha fazla   adıma yol açacaktır.

really trying to build a strong memory that  you can use automatically and in speech this  

konuşmada bu

is helpful now I will say that mnemonics are  very helpful for learning to read and write so  

yardımcı oluyor şimdi anımsatıcıların okuma ve yazmayı öğrenmek için çok yararlı olduğunu söyleyeceğim, bu nedenle

it's less helpful for speech because you need to  communicate quickly but for reading and writing so  

konuşma için daha az yardımcı oluyor çünkü hızlı  iletişim kurmanız gerekiyor, ancak okuma ve yazma için bu nedenle

again like using Japanese as an example I can  remember something like if I'm learning kanji  

yine örnek olarak Japonca kullanmak gibi, şöyle bir şey hatırlayabilirim kanji öğreniyorsam

so these are like Japanese borrowed Chinese  characters that are written in Japanese so I  

yani bunlar Japonca yazılmış ödünç alınmış Çince karakterler gibidir, böylece

can remember oh that's a person kind of leaning  on a tree and because I have time to think when  

hatırlayabilirim ah bu bir ağaca  yaslanmış bir  kişidir ve çünkü   okuyup yazarken düşünecek zamanım olur,

I'm reading and writing it's okay I don't mind  having steps in my in my learning of something  

sorun olmaz ben bunun gibi bir şeyi öğrenmemde adım atmayı umursamayın, bu

like that so the the the kind of the test of this  is whether you have time to use the uh like use  

yüzden bunun testinin türü, uh'u kullanmak için zamanınızın olup olmadığıdır,

the information in a conversation or not so when  you're reading and writing it's okay to take time  

bilgileri bir konuşmada kullanın veya kullanmayın, okurken ve yazarken zaman ayırıp

and think but when you're in a conversation  you really need to communicate quickly does  

düşünmekte sorun yoktur   ancak bir sohbetteyken gerçekten hızlı bir şekilde iletişim kurmanız gerekir   bu

that make sense so the the better idea is as  you're understanding the language like a native  

mantıklıdır, bu nedenle daha iyi bir fikir dili ana diliniz gibi anlıyor ve

speaker so you're learning English as a first  language not trying to learn it through your  

böylece İngilizce'yi olduğu gibi öğreniyor olmanızdır ana diliniz aracılığıyla öğrenmeye çalışmayan bir ilk dil,

native language you really should be building  new categories of words and that will help you  

gerçekten yeni kelime kategorileri oluşturmalısınız ve bu, bazı

remember things much easier and you can learn more  about this just check the YouTube channel for like  

şeyleri çok daha kolay hatırlamanıza yardımcı olacaktır ve bu konuda daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

how to remember any English word we have a program  about that as well but you can learn about this  

bununla ilgili bir programımız da var ancak bu

basic idea it goes into more detail there so let  me erase this we'll get into the next thing so  

temel fikri öğrenebilirsiniz, orada daha ayrıntılı olarak ele alınır, bu yüzden bunu sileyim, bir sonraki konuya geçeceğiz, bu nedenle

we've covered two things already we're talking  about memory and we're talking about confidence

iki konuyu zaten ele aldık, hafıza hakkında konuşuyoruz ve

number three is that there are different  kinds of learner so I used to think there are

üç numaralı güvenden bahsediyoruz, farklı öğrenen türleri olduğu için ben de

different kinds of learners

farklı türde öğreniciler olduğunu düşünürdüm,

there are different kinds of Learners so people  believe that you know I need to learn English in  

farklı türde Öğrenenler vardır, bu nedenle insanlar benim gibi belirli bir şekilde İngilizce öğrenmem gerektiğini bildiğinize inanırlar.

a certain way like I like to sing songs or  I need to play music or I need to you know  

şarkı söylemeyi seviyorum veya Müzik çalmam gerekiyor veya bilmeni istiyorum

whatever the different different ways people are  learning but now I believe there's really just one  

insanların farklı öğrenme yöntemleri ne olursa olsun, ama şimdi gerçekten sadece bir tane olduğuna inanıyorum

there's really only one kind of learner because we  all learn in the same way now I really want to be  

gerçekten sadece bir tür öğrenen var çünkü hepimiz aynı şekilde öğreniyoruz artık gerçekten

clear about this idea because I know it's useful  to learn in many different ways so you might be  

bu fikir konusunda net olmak istiyorum çünkü birçok farklı şekilde öğrenmenin yararlı olduğunu biliyorum, bu nedenle

getting information from an audio podcast where  you're only listening to something or if you're  

yalnızca bir şey dinlediğiniz veya

watching a video like you're watching this video  or if you're reading a book these are all ways of  

bunu izliyormuşsunuz gibi bir video izliyorsanız sesli bir podcast'ten bilgi alıyor olabilirsiniz. video veya kitap okuyorsanız bunların hepsi

getting information but the reason there's only  one is because the only the only really important  

bilgi almanın yollarıdır, ancak yalnızca bir tanesinin olmasının nedeni, gerçekten önemli olan tek

thing is do you understand that information or  not so we all eat the same way digest food the  

şeyin bu bilgiyi anlayıp anlamamanızdır, bu nedenle hepimiz aynı şekilde yiyoruz, yiyecekleri aynı şekilde sindiriyoruz

same way look the same way all these processes  like hearing is the same for all of us so there's  

tüm bu süreçler aynı şekilde görünür, örneğin işitme hepimiz için aynıdır, bu nedenle

no logical reason why language learning would  be different for all different groups of people  

dil öğrenmenin tüm farklı insan grupları

or people in different places so the truth is  even if you're using video or audio or whatever  

veya farklı yerlerdeki insanlar için farklı olmasının mantıklı bir nedeni yoktur, yani gerçek şu ki video kullanıyor olsanız bile veya ses veya her neyse

and you should be using lots of those things when  I'm teaching people I often use all of these even  

ve ben insanlara öğretirken bunlardan çokça yararlanmalısınız. Bunların hepsini                            daha fazla kişinin

reading and writing to help people get fluent  point but the point is that understanding is  

akıcı bir nokta almasına yardımcı olmak için   kullanırım, ancak asıl mesele şu ki

the key so if you don't understand what I'm  saying it doesn't matter if it's reading or  

anahtar  anlamaktır, bu yüzden anlamazsanız ne dediğimi anlama önemli değil okuma veya

writing or a song or anything like that the point  is to help you understand and you should be using  

yazma veya bir şarkı veya buna benzer herhangi bir şey anlamanıza yardımcı olmaktır ve

different ways to to reach that so if you're just  watching you know YouTube videos it could be a  

buna ulaşmak için   farklı yollar kullanmalısınız, bu nedenle yalnızca izliyorsanız bilirsiniz YouTube videoları bir

video but if it's not helping you understand  the problem is not video it's just that you  

video olabilir, ancak anlamanıza yardımcı olmuyorsa, sorunun video olmadığını anlamanız

just don't understand the content and again as  I mentioned the first thing I talked about for  

yalnızca içeriği anlamamanızdır ve yine ilk bahsettiğim şey

confidence is that really you want to have people  understand and it's the teacher's fault if you  

güven için   gerçekten sahip olmak istediğinizdir. insanlar anlıyorlar ve anlamadıysanız bu öğretmenin hatası

don't understand all right so this is again the  number three thing that I wanted to talk about  

o yüzden bu yine konuşmak istediğim üç numaralı konu

but Learners often because traditional lessons  don't help people understand very well they think  

ancak Öğrenciler genellikle çünkü geleneksel dersler insanların çok iyi anlamalarına yardımcı olmaz

there's a different way that they need to learn  when really the problem is just that most lessons  

farklı bir yol olduğunu düşünürler öğrenmeleri gerekirken, asıl sorun çoğu dersin

are not taught in a way that makes a language  understandable so if the teacher is doing a bad  

bir dili anlaşılır kılacak şekilde öğretilmemesidir; bu nedenle, eğer öğretmen

job of making the language understandable then  of course the students will struggle all right  

dili anlaşılır kılmak konusunda kötü bir iş yapıyorsa, o zaman tabii ki öğrenciler mücadele edeceklerdir   yani

so all of these different things you will notice  they are connected if you have any questions about  

hepsi bu farklı şeylerin birbiriyle bağlantılı olduğunu fark edeceksiniz bu konuda herhangi bir sorunuz varsa

this let me know again I'm not getting like a  lot of comments other than people can't hear me  

bana tekrar bildirin insanlar beni duyamıyor dışında pek fazla yorum almıyorum

but hopefully uh people understand where I'm  going with this and I'll go back and check  

ancak umarım insanlar bununla nereye gitmek istediğimi anlar ve geri dönüp yorumları kontrol edeceğim

comments and answer questions all right we're up  at 16 minutes now all right so I've covered three  

ve soruları cevaplayacağım, tamam, şimdi 16 dakikada ayaktayız, şu ana kadar üç

things so far uh hopefully again let me know if  you have any questions but we'll continue going  

konuyu ele aldım uh umarım tekrar herhangi bir sorunuz olursa bana bildirin, ancak devam edeceğiz

uh so next before I used to think you need a  live teacher uh and now I believe you do not

uh bundan sonra daha önce canlı bir öğretmene ihtiyacın olduğunu düşünürdüm uh ve şimdi ihtiyacın olmadığına inanıyorum

so I used to believe you need to have a live  teacher in order to get fluent uh but a few things  

bu yüzden akıcı konuşmak için canlı bir öğretmenin olması gerektiğine inanırdım uh ama birkaç şey

made me realize this is not true number one many  people learn with live teachers uh for many years  

bunun doğru olmadığını anlamamı sağladı bir numara  birçok kişi yıllarca canlı öğretmenlerle öğreniyor

and still don't become fluent speakers okay let me  repeat that many students learn with live teachers  

ve yine de akıcı konuşamıyorlar tamam birçok öğrencinin canlı öğretmenlerle

like in a classroom or online or whatever and they  still don't become fluent okay many teachers you  

örneğin bir sınıfta veya çevrimiçi olarak veya her neyse öğrendiğini tekrar edeyim ve yine  akıcı konuşamıyorlar tamam birçok öğretmen

know they've been teaching students I know people  that have you know gone to classes with people  

öğrencilere ders verdiklerini biliyorsunuz tanıdığınız insanlar

like once a week classes or many times a week and  they're still not becoming fluent all right even  

haftada bir kez veya haftada birçok kez insanlarla sınıflara gittiler ve canlı bir öğretmenle bile hala akıcı konuşamıyorlar.

with a live teacher all right so that's one thing  uh and the second thing you understand I'll talk  

şey uh ve anladığınız ikinci şey

about this with uh with the last uh the last thing  that I've changed my mind about and that is that  

bu konuda  uh ile hakkında fikrimi değiştirdiğim son şeyle konuşacağım ve bu

you don't you don't really get fluent by having a  live teacher you get fluent by understanding the  

canlı yaşayarak gerçekten akıcı konuşamıyorsunuz Öğretmen,

language like a native all right so if you have a  live teacher that can help you understand like a  

dili bir ana diliniz gibi anlayarak akıcı hale gelirsiniz, bu nedenle, bir ana diliniz gibi anlamanıza yardımcı olabilecek canlı bir öğretmeniniz varsa, bu harika bir şeydir,

native that's fantastic most people do not do that  and really it's difficult even with a live teacher  

çoğu insan bunu yapmaz ve gerçekten de bunu yapan canlı bir öğretmenle bile zordur.

who is who is making the language understandable  so right now I'm just talking generally about  

anlaşılır bir dil yani şu anda genel olarak

language learning I'm not really giving you  English lessons even though you can learn some  

dil öğreniminden bahsediyorum  size gerçekten İngilizce dersi vermiyorum, ancak

English from the way I'm speaking right now uh the  point here is that even if you have a a particular  

şu anda benim konuşma tarzımdan bazı   İngilizce öğrenebilseniz de buradaki önemli nokta şu ki, anadili

live teacher that can help you understand like  a native you still need to get naturally varied  

gibi anlamanıza yardımcı olabilecek belirli bir canlı öğretmen, yine de doğal olarak çeşitli

review meaning you need to hear language from  actual different native speakers so you need  

incelemeler almanız gerekir, yani dili gerçek anadili olarak konuşanlardan duymanız gerekir, bu nedenle

to hear different accents different dialects and  you need a lot more examples than just one live  

farklı aksanları, farklı lehçeleri duymanız gerekir ve birden çok daha fazla örneğe ihtiyacınız vardır canlı

teacher so really the the best way would be if  you had a live group of teachers and make it all  

öğretmen yani gerçekten en iyi yol, canlı bir öğretmen grubunuz olması ve

all work with you and help you learn that would  basically be like learning in a native environment  

hepsinin sizinle birlikte çalışmasını ve öğrenmenize yardımcı olmasını sağlamanızdır;

but it would still be helping you understand  the language like a native all right so I don't  

anadiliniz gibi, yani

believe you need a live teacher what you really  need is the information that a teacher can give  

canlı bir öğretmene ihtiyacınız olduğuna inanmıyorum, gerçekten ihtiyacınız olan şey, bir öğretmenin size verebileceği bilgidir

you and as long as you understand something that's  really the key so again you can study with a live  

ve bir şeyi anladığınız sürece, bu gerçekten anahtardır, böylece tekrar canlı bir

teacher for years and if you're not becoming  more fluent it means that the live teacher isn't  

öğretmenle 20 saat çalışabilirsiniz. yıllar ve daha akıcı hale gelmiyorsanız, bu canlı öğretmenin

the essential thing you need the essential  thing is that you understand like a native

ihtiyacınız olan temel şey olmadığı anlamına gelir, asıl önemli olan şey ana diliniz

[Music]  

[Müzik] gibi anlamanızdır

now when I say understand like a native what I  really mean is that you without having to think  

şimdi ana diliniz gibi anlayın dediğimde gerçekten demek istediğim şey

or translate in your native language the language  is understandable so if I'm teaching you something  

ana dilinizde düşünmek   veya tercüme etmek zorunda kalmadan dil anlaşılırdır, bu nedenle size bir şey öğretiyorsam   size rengi  öğreteceğim

I want to use a visual example like I'm going  to teach you the color like this is blue and I  

gibi görsel bir örnek kullanmak istiyorum, örneğin bu mavidir ve size

show you other things like this is blue blue blue  blue this is a very basic lesson but rather than  

diğer   gösteririm bunun gibi şeyler mavi mavi mavi mavi bu çok temel bir ders ama

me translating from one language to another I'm  going to give you just the lesson in English or  

bir dilden diğerine çeviri yapmam yerine size sadece İngilizce dersi vereceğim veya

if I'm teaching you Japanese or German or French  or whatever the language is you're learning it all  

size Japonca, Almanca veya Fransızca öğretiyorsam veya her neyse dil şu ki, her şeyi o

in the language and it's understandable okay so  the understandable part is is like really really  

dilde öğreniyorsunuz ve bu anlaşılabilir tamam yani anlaşılır kısım şu ki gerçekten gerçekten

important now I'm getting getting some comments  from people like haven't seen me in a long time  

önemli

that's I think maybe YouTube doesn't tell people  when I do lives I guess or whenever I release new  

YouTube insanlara ne zaman yaşadığımı söylemiyor sanırım ya da ne zaman yeni

videos but yes I'm still here I'm still alive uh  just helping mostly uh all of all the students  

videolar yayınlasam ama evet hala buradayım hala hayattayım uh sadece çoğunlukla tüm öğrencilere yardım ediyorum

we have like 40 000 students in our programs so we  spent a lot of time helping people who are already  

programlarımızda yaklaşık 40.000 öğrencimiz var yani Halihazırda bize katılmakta olan insanlara yardım etmek için çok zaman harcadık

joining us so I do like to go back on YouTube and  make sure people understand but really it's been  

bu yüzden YouTube'a geri dönüp insanların anladığından emin olmak istiyorum ama gerçekten

it's been like a week or maybe two weeks I guess  so this is my first video of the new year uh but  

bir veya belki iki hafta oldu sanırım yani bu benim ilk videom yeni yıl ah ama

if you go back and look at the channel you'll find  live videos look at the live tab on the channel  

geri dönüp kanala bakarsanız yalnızca videolar yerine kanalın canlı sekmesine bakan canlı videoların   olduğunu görürsünüz

rather than just videos I don't know why YouTube  does that they really should put everything in  

YouTube  bunu neden yapıyor bilmiyorum gerçekten her şeyi

one tab but yes Happy New Year it's been a while  I don't know when you can like stop saying uh like  

bir sekmeye koymaları gerekir ama evet Yeni Yılınız Kutlu Olsun uzun zaman oldu

happy New Year but uh anyway it's good to see you  all yes double check your notifications but but do  

Yeni Yılınız Kutlu Olsun demekten ne zaman vazgeçebilirsiniz bilmiyorum ama yine de sizi görmek güzel  evet bildirimlerinizi bir kez daha kontrol edin ama yine de   şuna

look at look at the the two tabs on the channel so  you've got videos and then you've got live and I  

bakın: ekrandaki iki sekmeye bakın kanal yani videolarınız var ve sonra canlı yayınınız var ve

don't know why they separate that but check live  because you'll see all of the recent videos that  

bunu neden ayırdıklarını bilmiyorum ama canlı olarak kontrol edin çünkü   sahip olduğum son videoların tümünü göreceksiniz

I've had uh often I'm on around this time so  it is my Thursday morning uh and uh yeah you  

uh sık sık bununla ilgileniyorum bu yüzden bu benim Perşembe sabahım uh ve uh evet

can you can find me here and on Instagram usually  my Monday morning around the same time all right  

beni burada ve Instagram'da bulabilirsin genellikle Pazartesi sabahım yaklaşık aynı saatlerde   yani

so this is the the number four thing so having  a live teacher is not necessary the important  

bu dört numaralı şey yani canlı bir öğretmene sahip olmak gerekli değil önemli

thing is just understanding like a native and  so if you can get that information that's really  

sadece bir yerli gibi anlamaktır ve bu yüzden gerçekten   akıcı olmanızı sağlayan bu bilgiyi edinebilirseniz

what gets you fluent all right and so that  leads us into the number five thing [Applause]  

ve bu da bizi beş numaralı şeye götürür [Alkış]

now this is probably going to be the  like the uh the most unbelievable

şimdi bu  muhtemelen uh en inanılmaz

all right so before I used to believe this  speech so speaking we'll just say speaking

şey olacak hemen önce bu konuşmaya inanırdım, bu yüzden konuşurken sadece

foreign

speaking where speech is essential so it's  essential that you speak if you want to  

konuşmanın gerekli olduğu yerlerde yabancı konuşma diyeceğiz, bu nedenle

become a fluent speaker and now I no longer  believe that's the case isn't that crazy  

akıcı bir konuşmacı olmak istiyorsanız konuşmanız çok önemlidir ve şimdi artık durumun böyle olduğuna inanmıyorum, öyle değil mi çılgın

so a teacher who thinks that speaking is no  longer essential to becoming a fluent speaker  

yani akıcı bir konuşmacı olmak için konuşmanın artık gerekli olmadığını düşünen bir öğretmen

I know this sounds weird this is probably the  most unbelievable thing that I talk about but  

Bunun kulağa garip geldiğini biliyorum  bu muhtemelen bahsettiğim en inanılmaz şey ama

if you if you paid attention to the other things  I just listed it makes sense so understanding is  

diğer şeylere dikkat ederseniz az önce sıraladığım şey mantıklı yani anlamak

really the key I'll just put this back up here  again because this is so important foreign

gerçekten anahtardır Bunu buraya tekrar koyacağım  çünkü bu çok önemli yabancı

so understanding is key we can imagine uh like  when people talk about speaking practice usually  

yani anlamak anahtardır uh örneğin insanlar konuşma pratiği hakkında konuşurken genellikle

they mean repeating things uh maybe you're  sitting in your car as you drive to work and  

bazı şeyleri tekrarlamak isterler uh belki de kendi masanızda oturuyorsunuzdur işe giderken arabanızı kullanıyorsunuz ve   cümleleri

you're repeating things to yourself like repeating  phrases or you're listening to a speaker and  

tekrarlamak gibi  şeyleri kendi kendinize tekrarlıyorsunuz veya bir konuşmacıyı dinliyorsunuz ve

you're trying to repeat after that speaker or even  if you're in a conversation and you're trying to  

o konuşmacıdan sonra tekrar etmeye çalışıyorsunuz veya hatta bir konuşma içindeyseniz ve

use what you know if you don't first understand  uh the language really well or whatever that that  

bildiklerinizi kullanın, eğer önce dili gerçekten iyi anlamazsanız veya o

word or phrase or that grammar point then you will  not feel confident using it and you will probably  

kelime veya kelime öbeği ya da gramer noktası her ne ise, o zaman onu kullanırken kendinize güvenmezsiniz ve muhtemelen

make a mistake and then you will feel worse about  trying to uh like trying to trying to communicate  

bir hata yaparsınız ve sonra denemekten dolayı kendinizi daha kötü hissedersiniz iletişim kurmaya çalışmaktan hoşlanmak

and again it will it will make your progress  worse it will harm your progress all right so  

ve yine bu ilerlemenizi daha da kötüleştirir  ilerlemenize zarar verir bu yüzden

I used to believe that speaking is essential  you have to speak but really what I discovered  

konuşmanın çok önemli olduğuna inanırdım konuşmak zorundasınız ama gerçekten keşfettiğim şey   aslında

is that it's actually understanding that makes  you fluent so just to give you uh an example of  

anlamanızdır akıcı konuşuyorsun sadece sana bir örnek vermek için

this my my younger daughter Noel she just turned  four years old uh last week uh so we were doing  

buna küçük kızım Noel daha yeni dört yaşına girdi uh geçen hafta uh yani biz yapıyorduk  um o

um what was it I was I was talking about I've  been teaching them I'll teach you kind of an  

neydi ben hakkında konuşuyordum onlara öğretiyorum yapacağım size bir

advanced word to see if I'll give you a quick  quiz just to keep you guys excited over here  

ileri düzey kelime öğretmek için sizi burada heyecanlandırmak için hızlı bir test yapıp yapamayacağımı görmek için

uh what's the name for see if anybody knows this  this is pretty Advanced vocabulary uh so animals

uh bunun adı nedir bakalım kimse bunu biliyor mu bu oldukça Gelişmiş kelime dağarcığı uh yani

that are awake in the daytime  so let's just say like awake  

gündüzleri uyanık olan hayvanlar yani sadece uyanık

or active during the day and then animals  that are active and awake at night

veya gündüz aktif gibi diyelim ve ardından geceleri aktif ve uyanık olan hayvanlar

do you all know the name for this  this is some Advanced vocabulary but  

bunun adını biliyor musunuz?

this is this is one of the things  that you know because I'm able to  

teach my own kids I teach them lots of  advanced vocabulary or oh very good wow

kendi çocuklarıma öğretebiliyorum Onlara çok sayıda gelişmiş kelime öğretiyorum ya da oh çok iyi vay

very good yeah most people don't most people  don't know that one very good very good  

çok iyi evet çoğu insan bilmiyor çoğu insan bir tanesinin çok iyi çok iyi olduğunu bilmiyor evet bu yüzden

yeah so we got uh the active  in the daytime is diurnal  

gündüz aktif olan gündüzdür

and usually more people know the uh the  nighttime one that's it's a bit more common

ve genellikle daha fazla insan gece olanını bilir, bu biraz daha yaygındır,

so the the the night one uh night one is nocturnal  so animals like a bat or often like lions like  

yani gece bir uh gece biri nokturnal  yani yarasa gibi hayvanlar veya genellikle aslanlar gibi

even Lions you know they they sleep like 20  hours a day but then they're awake at night so  

Aslanlar gibi hatta günde 20 saat kadar uyuduklarını bilirsiniz ama o zaman geceleri uyanıktırlar, bu yüzden

they're active at night so you could say lions  are nocturnal Hunters uh so we got nocturnal  

geceleri aktiftirler, bu nedenle aslanların gece Avcıları olduğunu söyleyebilirsiniz uh, yani bizde gece

and diurnal nocturnal and diurnal and so I'm  teaching uh this vocabulary to my kids especially  

ve gündüz gece ve gündüz var ve bu yüzden bu kelime dağarcığını çocuklarıma, özellikle

my younger daughter Noel who loves animals uh  Batman that's correct so Batman is nocturnal  

küçük kızım Noel'e öğretiyorum. hayvanları sever uh Batman bu doğru yani Batman gececidir   Batman

Batman is Batman is nocturnal and  Spider-Man is diurnal I guess you could say  

Batman gececidir ve Örümcek Adam gündüzdür sanırım

yeah crime if there's no crime at night  let's see I can't get your handwriting  

evet gece suç yoksa suç  bakalım el yazını alamıyorum

okay let me let me make this more clear yes  I'm I'm trying to in 2023 try to have better  

tamam izin ver bunu yapayım daha net evet 2023'te daha iyi bir

handwriting if you look back at the chat  you'll see both of them written already

el yazısına sahip olmaya çalışıyorum   sohbete dönüp bakarsanız ikisinin de zaten yazılmış olduğunu göreceksiniz

and knock

ve

nocturnal nocturnal so diurnal meaning you're  active during the day yes uh thank you Elena  

nocturnal nocturnal'ı tıklattığınızda diurnal yani gündüzleri  aktifsiniz evet uh teşekkür ederim Elena

uh so active during the day in nocturnal means  you're active at night now here's how I taught  

gündüzleri geceleri çok aktifsin artık geceleri aktifsin anlamına geliyor

these to my kids so when I'm talking  about different animals I kind of like  

bunları çocuklarıma şu şekilde öğrettim bu yüzden farklı hayvanlardan bahsederken bir şekilde

I'm kind of explaining things to them  I say oh they're they're awake at night  

onlara bir tür açıklama yapıyorum ah onlar geceleri uyanıklar

uh they're awake at night it means they're diurnal  or they're they're nocturnal excuse me so I'm  

uh geceleri uyanıklar bu onların gündüz olduğu anlamına gelir veya onlar gecedir kusura bakmayın yani

talking about them I'm describing bats or we're  looking at some pictures and I say look they're  

onlardan bahsediyorum yarasaları tarif ediyorum veya biz bazı resimlere bakıyorum ve diyorum ki

flying around at night there's the moon and they  come out of the cave they sleep during the day  

bak gece uçuyorlar ay var ve mağaradan çıkıyorlar gündüz uyuyorlar

and they come out at night they're nocturnal and  so after repeating this a few times and using it  

ve geceleri çıkıyorlar gece oluyorlar ve bunu birkaç kez tekrarladıktan ve kullandıktan sonra

in different situations so this is what I call  naturally varied review we might be watching a  

farklı durumlarda, yani ben buna doğal olarak değişen inceleme diyorum bir

TV show I'm just putting that vocabulary into  their mind even if they don't repeat what I  

TV şovu izliyor olabiliriz ben sadece bu kelime onların zihnine  koyuyorum hatta onlar tekrar etme

say I'm just giving them the vocabulary the same  way they might get it from a TV show so you don't  

ben onlara sadece aynı kelime dağarcığını veriyorum Bir TV programından alabilecekleri bir şekilde   bir TV şovunda

repeat back to a TV show a TV show or a movie  or a book you're just receiving the information  

bir TV şovunu, bir filmi veya bir kitabı tekrarlamayın, bilgiyi yeni alıyorsunuz

and then one day uh like maybe a couple days ago  Noel just said oh look like nocturnal like the bat  

ve sonra bir gün, belki birkaç gün önce Noel dedi ki oh yarasa gibi gececi görünüyor

like this animal is I don't I don't remember what  animal it was but we were talking about something  

bu hayvan gibi, hangi hayvan olduğunu hatırlamıyorum ama bir şeyden bahsediyorduk  mesela

in like oh that or maybe it was like fireflies  or something it's like look they're nocturnal  

ah öyle veya belki ateşböcekleri gibiydi veya benzer bir şey, bak onlar gececi

and I was just like oh yeah look like she got  it all right yes John is nocturnal as well  

ve Ben de aynen öyleydim ki, evet, görünüşe göre anladı, tamam evet John da gececidir   evet

yes you can be nocturnal you can have like a  nocturnal lifestyle where you're awake at night  

gececi olabilirsin gece uyanık olduğun bir yaşam tarzına sahip olabilirsin

like you're a vampire or something uh but this  is the basic idea and so the point is it's not I  

vampir falansın ama bu temel fikir ve bu yüzden asıl mesele şu

don't I don't teach my own children by having them  repeat phrases over and over so I don't say repeat  

değil   kendi çocuklarıma ifadeleri tekrar tekrar tekrar ettirerek öğretmiyorum, bu yüzden

after me nocturnal nocturnal nocturnal nocturnal  because in a in a weird way that actually makes it  

benden sonra tekrar   demiyorum nocturnal nocturnal nocturnal nocturnal çünkü garip bir şekilde bu aslında ona

less vote it it makes you forget the vocabulary so  you take any word and try to repeat it again and  

daha az oy verir, kelime dağarcığını unutmanıza neden olur, böylece herhangi bir kelimeyi alıp tekrar etmeye çalışırsınız ve

again the vocabulary uses its meaning but as they  learn it and they understand it they understand  

tekrar kelime anlamını kullanır, ancak öğrendikçe ve anladıkça

it like a native oh and they they understand the  word nocturnal means animals that live and fly  

bir yerli gibi anlarlar oh ve onlar gececi kelimesini anlamak, geceleri yaşayan ve etrafta uçan hayvanlar anlamına gelir

around at night and as they hear more examples  they might hear it from me or from a TV show or  

ve daha fazla örnek duydukça benden veya bir TV programından veya

somebody else then they really feel confident and  that's when the word comes out all right so they  

başka birinden duyabilirler ve  o zaman gerçekten kendilerine güvenirler ve  işte o zaman kelime doğru bir şekilde ortaya çıkar, böylece   gerçekten hatırlamasalar veya bilmeseler

can try to repeat something even if they don't  really remember it or know it but you build the  

bile bir şeyi tekrar etmeye çalışın, ancak zamanla

the memory and the understanding and the ability  to speak over time Time by getting that input all  

bu girdiyi alarak zamanla hafızayı, anlayışı ve konuşma yeteneğini geliştirirsiniz,

right hopefully this makes sense but these are  the five things really uh pretty good we kept  

umarım bu mantıklıdır, ancak bunlar gerçekten beş şeydir uh oldukça iyi

this under half an hour very nice so these are the  five things uh that I now believe about fluency  

bunu yarım saatin altında tuttuk çok güzel yani bunlar daha önce inanmadığım halde akıcılık hakkında şimdi inandığım beş şey.

that I did not believe before so just to recap  to recap this is a good word for you to recap  

so to cover everything again to explain it again  very quickly to recap so number one I believe that  

tekrar tekrar açıklamak çok hızlı bir şekilde özetlemek için ilk olarak

if you're trying to build confidence you should  really understand everything very well rather  

güven oluşturmaya çalışıyorsanız   bir şeyleri anlamadıysanız  hazır olmadan  kendinizi konuşmaya zorlamak yerine   her şeyi  gerçekten çok iyi anlamanız gerektiğine inanıyorum

than try to force yourself to speak before you're  ready if you don't understand things and you're  

ve siz

just trying to repeat things you will not have a  good time learning you will not feel good about  

sadece şeyleri tekrar etmeye çalışıyorsunuz iyi zaman yapmayacaksınız öğrenmek için kendinizi iyi hissetmeyeceksiniz

expressing yourself in conversations so it's much  better to understand everything the second thing  

konuşmalarda kendinizi ifade etme konusunda  iyi hissetmeyeceksiniz, bu nedenle her şeyi anlamak çok daha iyidir ikinci şey

is for building memory you really want to create  new categories of words as you learn like a native  

hafıza oluşturmak içindir, gerçekten yeni kelime kategorileri oluşturmak istiyorsunuz ana dili İngilizce olan biri gibi öğrendiğinizden,

speaker so you're learning English as a first  language rather than learning it through your  

İngilizceyi

second language or through your first language  so everybody it doesn't matter where you are can  

ikinci diliniz veya ana diliniz aracılığıyla öğrenmek yerine birinci dil olarak öğreniyorsunuz böylece nerede olursanız olun herkes

learn English like it's their first language  it's not about living in an English-speaking  

İngilizce'yi ilk diliymiş gibi öğrenebilir  değil İngilizce konuşulan   bir ülkede yaşamakla ilgili olarak,

country it's just about learning the same way  native speakers are learning all right and I  

ana dili İngilizce olan kişiler nasıl öğreniyorsa aynı şekilde öğrenmekle ilgili ve

also talked about again understanding is key  and that goes really for everything so that you  

ayrıca anlamaktan tekrar bahsetmiştim ve bu gerçekten her şey için geçerli, böylece

don't need to have a live teacher with you and you  don't need to be like a specific kind of learner  

yanınızda canlı bir öğretmene ihtiyaç duymazsınız ve belirli bir tür öğrenen gibi olmanıza gerek yoktur

there's no specific method that's special for you  because we all learn the same way but either you  

size özel belirli bir yöntem yoktur çünkü hepimiz aynı şekilde öğreniriz ancak

understand the information or you do not okay  either you understand the information or you do  

bilgileri ya anlarsınız veya anlamazsınız bilgileri anlarsınız veya

not and this means you also get fluent without  speaking so fluency is actually something you  

anlamazsınız ve bu, konuşmadan da akıcı hale geldiğiniz anlamına gelir, bu nedenle akıcılık aslında

develop as you understand the Ang the the English  language or whatever language you're learning if  

İngilizce  Ang'ı veya öğrendiğiniz herhangi bir dili

you understand that really well that's when you  feel confident using it okay but if you don't feel  

anladığınızda geliştirdiğiniz bir şeydir. kendine

confident it means you don't really understand  it it could be watching it like watching a video  

güvenmiyorsun bu gerçekten anlamadığın anlamına geliyor bu videoyu izliyormuş gibi izliyor olabilir

or listening to something if you don't really  understand that then of course you're not going to  

veya bir şey dinliyor olabilirsin eğer gerçekten anlamıyorsan o zaman tabii ki

feel confident using it so you notice all of these  things are connected and it's really fundamentally  

onu kullanırken kendine güvenmeyeceksin ve böylece her şeyi fark edeceksin bunların birbiriyle bağlantılıdır ve bu gerçekten temelde

about two different ways of learning so the  first is kind of learning as a second language

iki farklı öğrenme yöntemiyle ilgilidir, yani ilki bir tür ikinci dil olarak öğrenmektir, bu yüzden şunu

so I'll just put that there my writing is not  very clear I apologize just writing this clearly  

belirteyim ki yazım çok net değil.

so learning as a second language and this is your  first language over here so if you learn English  

ikinci dil ve bu sizin buradaki ilk dilinizdir. Dolayısıyla   İngilizce'yi

as a first language you will speak like English  is your first language and if you learn English  

birinci dil olarak öğrenirseniz, İngilizce'nin ilk dilinizmiş gibi konuşacaksınız ve İngilizce'yi

as a second language you will learn it and try  to think and translate and you will hesitate  

ikinci dil olarak öğrenirseniz, onu öğrenecek, düşünmeye ve tercüme etmeye çalışacaksınız ve yapacaksınız tereddüt

and forget words when you speak then you will  certainly not feel confident because you just  

ve konuştuğunuz zaman kelimeleri unutun, o zaman kesinlikle kendinizi güvende hissetmeyeceksiniz çünkü

won't really know everything well enough to feel  confident enough to speak all right so these are  

her şeyi yeterince iyi bilip konuşacak kadar kendinize güvenmeyeceksiniz yani bunlar bunlar bunlar

the five things uh just at the start of this New  Year again happy New Year uh to everyone out there

bu yeni yılın hemen başında tekrar mutlu olmak için gereken beş şey Dışarıdaki herkese yeni yıl,

now people are looking at  everybody using nocturnal very good  

artık insanlar nocturnal'ı çok iyi kullanan herkese bakıyor, bu

so it's okay uh there are some people who like  learning at night to some people who like learning  

yüzden sorun değil, bazı insanlar geceleri öğrenmeyi severken, bazı insanlar öğrenmeyi seviyor

uh you can yeah you can use diurnal and nocturnal  for for anything you could talk about people who  

uh yapabilirsiniz, evet diurnal ve nocturnal'ı istediğiniz her şey için kullanabilirsiniz insanlar hakkında konuşabilir   geceleri uyanık olan insanlar hakkında konuşabilirsiniz

people who are awake at night you could talk about  I'm I'm a diurnal learner or a nocturnal learner  

Ben gündüz veya gece öğrenen biriyim

people would understand what that means and  again the the understanding the you can you can  

insanlar bunun ne anlama geldiğini anlar ve yine öğrenci olduğunuzda

tell when students uh when students are trying to  ask ask questions it means like they're trying to  

öğrenci olduğunuzda anlayabilirsiniz sorular sormaya çalışıyorlar, yani

develop and refine their understanding so I might  I might teach you a word like nocturnal or diurnal  

anlamalarını geliştirmeye ve rafine etmeye çalışıyorlar, böylece size nocturnal veya diurnal gibi bir kelime öğretebilirim

and then immediately your mind is like well what  about this situation or can I talk about that or  

ve sonra hemen aklınız bu durum hakkında ne düşünüyorsunuz veya bunun hakkında konuşabilir miyim? veya

can I talk about that and as you're understanding  improves it's like ah okay so I can use this for  

bunun hakkında konuşabilir miyim ve anladığınız gibi  düzeliyor, ah tamam, bu yüzden bunu

Animals I can use this for people I can use this  for I don't know rock bands or something like  

Hayvanlar için kullanabilirim Bunu insanlar için kullanabilirim, çünkü rock gruplarını bilmiyorum veya bunun gibi bir şey

that as you get more examples of something that's  really what develops your confidence because you  

daha fazla bilgi aldıkça Özgüveninizi gerçekten geliştiren şey örnekleri, çünkü bir

really understand something very well all right so  the first time you hear vocabulary if I just write  

şeyi gerçekten çok iyi anlıyorsunuz, pekala, kelime dağarcığını ilk duyduğunuzda

the word Nocturnal on the board and then I give  you a like a translation of that thing you will  

tahtaya Gece kelimesini yazarsam ve sonra size o şeyin benzer bir çevirisini verirsem,

most likely forget that vocabulary and probably  not understand it when people are using it in  

en çok anlayacaksınız muhtemelen bu kelime dağarcığını unutur ve insanlar onu konuşmalarda kullandığında muhtemelen anlamaz,

conversations but if I can give you lots and lots  of varied examples this is what I call naturally  

ancak size çok sayıda farklı örnek verebilirsem, buna doğal olarak

varied review if I can give you all these  varied examples that's when you finally become  

çeşitli inceleme derim, eğer size tüm bu çeşitli örnekleri verebilirsem, sonunda siz de o zaman siz olursunuz

fluent because your understanding improves as you  get every example for each example I should say  

akıcı çünkü her örnek için her örneği aldıkça anlayışınız gelişiyor.

all right let me go back through comments  and see if anybody has any questions  

this is some strong Market this is difficult to  take off here but uh that was the the the basic  

temel

lesson just the things that I wanted to cover the  five things I no longer believe in the things that  

ders sadece anlatmak istediğim şeyler artık inanmadığım beş şey

I now do believe about fluency and these again  are things that I've tested with myself so I  

şu anda akıcılık hakkında inandığım şeyler ve bunlar yine kendimle test ettiğim şeylerdir, bu nedenle

wouldn't teach you anything that I'm not also  using that's why I use a lot of life examples  

size öğrettiğim hiçbir şeyi öğretmezdim Ben de kullanmıyorum  bu yüzden

about my own learning or teaching my children as  I talk about teaching Learners all right let's go  

kendi öğrenmem veya çocuklarıma öğretmemle ilgili birçok yaşam örneği kullanıyorum Öğrencilere öğretmekten bahsederken  pekala

back through and see if we have it's like a couple  of good comments here all right yeah so people are  

geri dönelim ve burada birkaç  iyi yorum var mı görelim. insanlar   hala hayatta olduğumu bilmiyorlarmış gibi söyleyen

it looks like there are quite a few people who are  saying like they hadn't they didn't know I'm still  

epeyce insan varmış gibi görünüyor

alive or or they're not getting uh notifications  again I haven't released a uh like a regular video  

veya yine bildirim almıyorlar Normal bir video gibi bir şey yayınlamadım

where I where I you know edit a video and update  a video upload a video I should say uh in a long  

nerede bildiğim yerde bir videoyu düzenle ve bir videoyu güncelle bir videoyu yükle uzun bir süre sonra söylemeliyim

time and the reason is it's much faster for me to  just make content like this I don't have to worry  

ve bunun nedeni benim için çok daha hızlı bunun gibi içerikler yapmak endişelenmeme gerek yok

I can just plan something very quickly and then  talk with Learners and answer questions if I if  

sadece plan yapabilirim bir şeyi çok hızlı bir şekilde yapın ve ardından Öğrencilerle konuşun ve soruları yanıtlayın, eğer

I get any questions from people it's just much  faster and easier for me to do that uh let's see  

insanlardan herhangi bir soru alırsam, bunu yapmak benim için çok  daha hızlı ve daha kolaydır, haydi bakalım

yeah so you don't have to worry about missing me  it's good good to be missed though all right uh  

evet, böylece beni gözden kaçırma konusunda endişelenmenize gerek kalmaz özleyeceğim ama tamam uh   uh bir

uh let's see all right so Elena all right we'll  go back from this one so I understand everything  

bakalım tamam o halde Elena tamam bundan  geri döneceğiz yani her şeyi anlıyorum   sadece

you say I just get slow when speaking all right  so this is about uh this is a very common thing  

konuşurken yavaşlıyorum diyorsun tamam  yani bu yaklaşık uh bu çok yaygın bir şey

Elena not just you but many people around the  world experience this really in any language  

Elena değil sadece siz ama dünyadaki pek çok insan bunu gerçekten herhangi bir dilde deneyimliyor

um and again the the the problem with the  problem most people have is that their level  

um ve yine çoğu insanın sahip olduğu sorunun sorunu,

of understanding is not very good so they might  hear a word one time like the word nocturnal

anlama düzeylerinin   çok iyi olmamasıdır, bu nedenle gece kelimesi gibi bir kelimeyi bir kez duyabilirler.

so Nocturne null uh and then if you only hear  something one time you will most likely forget  

Nocturne null uh ve o zaman bir şeyi yalnızca bir kez duyarsanız büyük olasılıkla

it and you will also not know well how is the  pronunciation of this like maybe it sounds a  

onu unutursunuz ve ayrıca bunun telaffuzunun nasıl olduğunu da iyi bilmezsiniz.

little bit different from you know different  people if someone in Texas says it rather than  

someone in Boston or something like that and so  your mind always has these questions because your  

Boston'daki biri veya onun gibi bir şey yerine, zihninizde her zaman bu sorular vardır çünkü

mind is really trying to understand something to  protect you from making an embarrassing mistake  

zihniniz sizi bir sohbette utanç verici bir hata yapmaktan korumak için gerçekten bir şeyler anlamaya çalışır, bu

in a conversation so your mind is like trying  to trying to prepare you uh for that uh and  

nedenle zihniniz sizi hazırlık yapmaya çalışır gibidir. o uh ve

so you you go back and as you hear lots of these  different examples uh so from different speakers  

böylece geri dönersiniz ve bu  farklı örneklerin çoğunu duydukça

in different situations okay you learn that a bat  is nocturnal but you also learn that maybe someone  

farklı durumlarda  farklı konuşmacılardan  tamam bir yarasanın gececi olduğunu öğrenirsiniz ama aynı zamanda belki

formatting newspapers in the middle of the night  is nocturnal as well all right so you're learning  

gecenin bir yarısı gazeteleri biçimlendiren birinin gececi olduğunu da öğrenirsiniz ayrıca pekala öğreniyorsun

ah okay your mind is getting these questions  answered automatically and that's how you develop  

ah tamam, zihnin bu soruları otomatik olarak yanıtlıyor ve bu şekilde kendine

confidence all right so if you if you understand  what people are saying it means you can recognize  

güven geliştiriyorsun, yani insanların ne dediğini anlarsan bu,

words you understand at a very basic level but  to use that you really have to get more and more  

anladığın  kelimeleri çok temel düzeyde tanıyabileceğin anlamına gelir ancak bunu kullanmak için, gerçekten

examples until you really feel confident in your  understanding and that's when you become fluent  

anladığınızdan emin olana kadar daha fazla    örnek almalısınız ve işte o zaman akıcı olur

all right so fluent you don't you don't become  fluent by repeating something again and again you  

pekala  çok akıcı olmaz  bir şeyi tekrarlayarak akıcı hale gelmezsiniz

could get fluent by understanding it very well and  then you will become really just naturally a great  

elde edebilirsiniz çok iyi anlayarak akıcı hale getirin ve o zaman otomatik olarak gerçekten harika bir

speaker automatically and the great the great  thing about this just to make it clear is that  

konuşmacı olacaksınız ve bununla ilgili harika olan şey,

you don't need to have a live teacher there so  whether you're watching this with me now or you're  

orada canlı bir öğretmeninizin olması gerekmediğini netleştirmektir, dolayısıyla izliyor olsanız da bunu şimdi benimle ya da

watching it later like a year from now you're  still getting the same benefit from this video  

onu   bir yıl sonra izliyorsun bu videodan hâlâ aynı faydayı alıyorsun

all right oh no now I lost my place because  we got more comments then all right uh I'm  

tamam oh hayır şimdi yerimi kaybettim çünkü daha fazla yorum aldık o zaman tamam uh

gonna try to hold this here and answer all these  yeah so still people saying like we miss we miss  

deneyeceğim bunu burada tutmak ve tüm bunları cevaplamak için  evet bu yüzden hala insanlar özledik gibi özledik diyorlar   tamam özlenmek

okay it's good to be missed all right let's see  here uh uh happy to see you again hey it's been  

güzel tamam tamam bakalım burada uh uh seni tekrar gördüğüme sevindim hey

a while happy New Year you were my first teacher  I've learned all by myself online many years ago  

bir süre geçti mutlu yıllar ilk öğretmenimdin Yıllar önce internette kendi kendime öğrendim

nowadays I'm fluent already traveled the world  has so many places thanks a lot Drew fantastic  

bugünlerde akıcıyım zaten dünyayı dolaştım çok yer var çok teşekkürler Drew

that's great yeah that's what I want to hear  I will double check my notifications all right  

harika   bu harika evet duymak istediğim bu bildirimlerimi tekrar kontrol edeceğim

so happy New Year yes lots of people getting  a happy New Year uh Ronald says uh how is it  

pekala   çok mutlu yıllar evet Ronald,

for Foreigner being a foreigner living in Japan I  really like Japan a lot it's a great country for  

Japonya'da yaşayan bir yabancı olmak için Japonya'yı gerçekten çok seviyorum, kişisel olarak benim için harika bir ülke,

me personally for a number of reasons I can talk  about those if people are interested but I've also  

birçok nedenden dolayı Ronald diyor ki, insanlar ilgilenirse bunlar hakkında konuşabilirim. ama aynı zamanda

talked about that uh quite a bit on the channel  if you have any specific questions about that let  

kanalda bu konudan epeyce bahsettim  bununla ilgili belirli sorularınız varsa

me know we'll see how these other questions go so  Sam wow Sam Walton like the original the founder  

bana bildirin   diğer soruların nasıl gideceğini görelim yani Sam vay Sam Walton orijinali beğeniyor

of Walmart or is that just a coincidence that you  guys have the same name but thank you for changing  

Walmart'ın kurucusu   yoksa bu mu? aynı isme sahip olmanız sadece bir tesadüf ama inançlarımı değiştirdiğiniz için teşekkürler bu benim için bir

my beliefs it's my pleasure remember my my beliefs  just like I'm showing you here I've changed my  

zevk inançlarımı hatırlayın tıpkı size burada gösterdiğim gibi

beliefs about learning uh and that's why I'm able  to speak Japanese fluently now so happy birthday  

öğrenmeyle ilgili inançlarımı değiştirdim uh ve bu yüzden konuşabiliyorum Japonca akıcı bir şekilde şimdi kızımın doğum günü kutlu olsun

to my daughter yes thank you very much Elena uh  yes she is uh four years old she turned four on  

evet çok teşekkür ederim Elena uh  evet o dört yaşında 7 Ocak'ta dört yaşına bastı

January 7th so what last week I think that was I  know you're my teacher glad to hear it so Batman  

yani geçen hafta neydi sanırım öğretmenim olduğunu duyduğuma sevindim yani Batman

okay uh I can't wholesale I got all these already  so hello from Brazil so how did I oh so so Sam is  

tamam ah toptan yapamam bunların hepsini zaten aldım Brezilya'dan merhaba o yüzden nasıl yaptım oh öyleyse Sam   nasıl

also asking how you learn is how you speak thank  you drew yes yes exactly so how you learn if you  

öğrendiğini de soruyor teşekkür ederim çizdin evet evet tam olarak yani nasıl öğrenirsin eğer

have steps in your learning or you have to  think and process in your head while you're  

adımların varsa öğreniyor veya konuşmaya çalışırken kafanızda düşünmek ve işlemek zorunda olduğunuzda,

trying to trying to speak then you will obviously  communicate uh poorly you'll struggle with what  

o zaman açıkça uh zayıf iletişim kuracaksınız

you want to say or forget your words uh Ellis  I wish I could meet you in your hometown yeah  

söylemek   istediğiniz şeyle mücadele edeceksiniz veya kelimelerinizi unutacaksınız ah Ellis sizinle tanışmak isterdim memleketin evet

are you in in Chicago let me know if you're over  there I haven't been back to Chicago in a while  

Chicago'da mısın oradaysan bana haber ver Bir süredir Chicago'ya dönmedim

I'm sure I will get back at some point though  uh Elizabeth nice to see you there so nocturnal  

Eminim bir noktada geri döneceğim ama uh Elizabeth seni orada görmek güzel çok gece izliyor

watching me all right every day let's see  uh okay I think we answered these already  

ben pekala her gün bakalım uh tamam sanırım bunları zaten cevapladık   bu

so what languages do you speak by the way so I  speak Japanese uh and English English is obviously  

arada hangi dilleri konuşuyorsunuz yani  Japonca konuşuyorum ve İngilizce

my native language but uh I speak Japanese  fluently as well all right would you like to  

to

please to repeat the pronunciation of the word  diurnal Dior null die urinal di urinal all right  

lütfen diurnal kelimesinin telaffuzunu tekrar edin Dior null die urinal di urinal tamam   evet evet

yes yes Ellen are really excited to meet me back  in Chicago I'm guessing you're in Chicago let me  

Ellen benimle Chicago'da buluşacağı için gerçekten heyecanlı.

know so your channel is genuinely informative  uh says lately hopefully I'm pronouncing that  

son zamanlarda umarım bunu   doğru şekilde telaffuz ediyorum

correctly and you literally changed my whole  mindset about getting fluent I've been following  

ve akıcı konuşma konusundaki tüm fikrimi tam anlamıyla değiştirdiniz

a channel since like six years ago wow thank you  so much I didn't know you were still doing live  

altı yıl kadar önce bir kanalı takip ediyorum vay canına çok teşekkür ederim hala canlı videolar çektiğinizi bilmiyordum,

videos so I was pretty unsure trying to purchase  the fluency tools online now I can do it without  

bu yüzden oldukça iyiydim şu anda çevrimiçi akıcılık araçlarını satın almaya çalışmaktan emin değilim

any fear yes so again most of what I do on YouTube  is is helping people change the way they think  

herhangi bir korku    olmadan yapabilirim  evet, bu yüzden YouTube'da yaptığım çoğu şey insanların öğrenme hakkındaki   düşüncelerini değiştirmelerine yardımcı olmak

about learning and then like all of the lessons  and things like I have that's it's taking people  

ve ardından tüm dersleri beğenmek ve benim sahip olduğum gibi şeyler insanları

through the steps so the people who are who are  best able to go through that they already believe  

adım adım ilerletiyor, böylece en iyi şekilde ilerleyebilen insanlar zaten benim

what I believe about language learning so if you  think you need a live teacher then you should go  

dil öğrenimi hakkında inandığım şeye inanıyorlar, yani canlı bir öğretmene ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız o zaman gidip

find a live teacher and and people many people  do do that and it's okay if your live teacher  

canlı bir öğretmen bulmalısınız ve birçok insan bunu yap ve canlı öğretmenin

is teaching you the way I teach then fantastic but  even then you really need to have multiple uh real  

sana benim öğrettiğim şekilde öğretiyorsa sorun yok, o zaman harika ama  o zaman bile gerçekten

examples of native speakers and that's why what  I do in fluent for life is giving you not only  

anadili İngilizce olan birçok gerçek   örneğe ihtiyacınız var ve bu yüzden hayat boyunca akıcı bir şekilde yaptığım şey size sadece

me if you only listen to slow easy to understand  English like the English I'm using then it will  

beni değil benim kullandığım İngilizce gibi sadece yavaş ve anlaşılması kolay İngilizce dinlerseniz, bu    insanları

make it more difficult for you to understand  people if you're not also prepared for that so  

anlamanızı  zorlaştıracaktır, eğer buna da hazırlıklı değilseniz   bu

that's why I need to give you my English also my  English at a faster speed as well as the English  

yüzden size İngilizcemi de vermem gerekiyor Daha yüksek bir hızda İngilizce ve

of many many other people and at different speeds  in different accents in different situations and  

diğer pek çok kişinin   İngilizcesi ve farklı hızlarda farklı durumlarda farklı aksanlarda ve   akıcılığınızı

that's what's going to automatically build your  fluency so you don't need to have a native speaker  

otomatik olarak geliştirecek olan budur, böylece

with you or a native friend or a native teacher  you really just need to understand the language  

sizinle veya anadili İngilizce olan birisine   ihtiyaç duymazsınız bir arkadaşınız veya ana diliniz olan bir öğretmen dili gerçekten

very well and you do that by getting lots of  varied examples right the best the best way of  

çok iyi anlamanız gerekir   ve bunu birçok farklı örnek alarak yaparsınız, öğrenmenin en iyi yolu

learning that's probably way uh is analyzing  less and enjoy the whole thing by performing  

muhtemelen daha az analiz etmek ve her şeyin tadını çıkarmaktır.

imitating in a in a repeating practice yes you  again I wanted to tell people like repeating  

tekrarlama pratiğinde evet yine insanlara şunu söylemek istedim, bir

things doesn't get you uh fluent repeating  doesn't get you fluent repeating repeating  

şeyleri tekrar etmek akıcılık sağlamaz ah akıcı tekrar etmek akıcılık sağlamaz Bir

things especially if you don't understand them  very well is not going to get you fluent either  

şeyleri tekrar etmek özellikle onları çok iyi anlamadıysanız akıcılık da sağlamaz almak

it's getting different examples so rather than  getting and I've given this example many times  

yerine farklı örnekler alıyor ve bu örneği birçok kez verdim

but we always have new people joining us so  maybe some new people can benefit from this  

ancak aramıza her zaman yeni insanlar katılıyor bu yüzden belki bazı yeni insanlar da bundan yararlanabilir   bu

too so there are three basic ways of learning  the first one is you you hear a word or phrase  

nedenle öğrenmenin üç temel yolu vardır ilki siz duyarsınız bir kelime veya kelime öbeği

and you don't repeat it all right so this is  the first way and most likely you will forget  

ve bunu doğru bir şekilde tekrar etmiyorsunuz, bu nedenle  bu ilk yol ve büyük olasılıkla

that vocabulary way number two is you hear  something and then you try to repeat it again and  

ikinci yol olan kelime dağarcığını unutacaksınız   bir şey duyarsınız ve ardından onu tekrarlamaya çalışırsınız ve   tekrar tekrar ve tekrar

again and again and again and you might remember  that but probably not uh and so this is a like a  

ve siz bunu hatırlayabilir  ama muhtemelen değil ve bu yüzden bu

little bit more memorable but the best thing you  can get is naturally varied review where you're  

biraz   daha akılda kalıcıdır, ancak elde edebileceğiniz en iyi  şey doğal olarak çeşitli bir incelemedir; burada                                         süre boyunca,

getting lots of different examples all related to  a particular topic and the reason we want to do  

tamamı                    "

this is so that we're prepared in a conversation  for different kinds of speech so the the the art  

bunu yapın, böylece bir sohbette farklı türde konuşmalar için hazırlıklı oluruz, bu nedenle

of conversation is really about being able to  deal with Dynamic situations so you don't know  

konuşma sanatı gerçekten Dinamik durumlarla başa çıkabilmekle ilgilidir, bu nedenle

if someone will say hey or hi how's it going  how are you how you been where are you going  

birisinin merhaba mı yoksa merhaba mı diyeceğini bilemezsiniz nasıl gidiyor nasılsın nasılsın nereye gidiyorsun

people are asking all these different things  in a greeting and if the only thing you learn  

insanlar bir selamlamada  tüm bu farklı şeyleri soruyorlar ve

in an English class is hello you're going to be  overwhelmed and not prepared when you actually  

bir İngilizce dersinde   öğrendiğiniz tek şey merhaba ise, bunalmış olacaksınız ve gerçekten   derse girmeniz gerektiğinde hazırlıklı olmayacaksınız

have to be in a real conversation with real people  so what we do when I'm teaching is I want to begin  

gerçek insanlarla gerçek bir konuşma yani ben öğretirken yaptığımız şey şu:

with a kind of topic or a situation and then  help help you understand the different ways  

Bir tür konu veya durumla   başlamak ve ardından

that people might respond to that or the different  things people might say in that situation so I've  

insanların buna   farklı şekillerde yanıt verebileceği    veya insanların söyleyebileceği farklı  şeyleri anlamanıza yardımcı olmak istiyorum bu durumda Japonya'da

often talked about how one of the things I've  done to get naturally varied review by myself  

kendi kendime doğal olarak çeşitli yorumlar almak için yaptığım şeylerden birinin

in Japan is I would go to a cafe and just sit  and listen to different people ordering food  

bir kafeye gidip sadece oturup farklı insanların yemek sipariş etmelerini dinlemek olduğundan sık sık bahsettim   Kulağa şöyle geldiğini

I know it sounds like kind of a silly thing to do  but if I go to a cafe in Japan and I sit near the  

biliyorum biraz aptalca ama Japonya'da bir kafeye gidersem ve tezgahın yanında oturursam

counter I can hear all of these different people  ordering food and they're going to use slightly  

tüm bu farklı insanların yemek sipariş ettiğini duyabiliyorum ve biraz

different vocabulary their pronunciation will be  a little bit different and some really developing  

farklı kelime dağarcığı kullanacaklar, telaffuzları biraz farklı olacak ve bazıları

my understanding like a native and I might find  some phrases that are easy for me or some that  

anadili gibi anlayışımı gerçekten geliştiriyor ve benim için kolay olan veya

are more difficult but I'll learn a lot of new  things and really become a much more confident  

daha zor olan bazı ifadeler bulabilirim ancak birçok yeni şey öğreneceğim ve gerçekten çok daha özgüvenli bir

speaker and I will feel much more comfortable  in conversations because I can understand a  

konuşmacı olacağım ve çok daha fazla hissedeceğim konuşmalarda rahatım çünkü

much wider range of things so this is where we  get naturally varied review and it's much better  

çok daha geniş bir yelpazedeki şeyleri anlayabiliyorum bu yüzden burada doğal olarak çeşitli incelemeler alıyoruz ve bu çok daha iyi oluyor

I made a video if you go back and watch the live  video I did about 15 if you only have 15 minutes  

to learn do this and that's where I'm talking  about the way you should be getting naturally  

bunu öğren ve burada

varied review all right so rather than learning  something once and then forgetting it so if you  

watch a YouTube video that teaches you 10 phrases  and you never see those again you're basically  

sana  10 kelime öbeği öğreten bir YouTube videosu izlersen ve bunları bir daha asla görmezsen  bir şeyi bir kez öğrenip sonra unutmak yerine doğal olarak çeşitli incelemeler alman gerektiğinden bahsediyorum. temelde

wasting your time second thing is even if you  try to repeat something again and again it's not  

zamanınızı boşa harcıyorsunuz ikinci şey, bir şeyi tekrar tekrar tekrarlamaya çalışsanız bile bu

really preparing you for dynamic conversations  so if you want to be able to communicate  

sizi gerçekten dinamik konuşmalara hazırlamıyor bu nedenle   dinamik olarak iletişim kurabilmek,

dynamically to understand and to express yourself  spontaneously you need naturally varied review  

anlamak ve kendinizi kendiliğinden ifade edebilmek  istiyorsanız, doğal olarak çeşitli incelemelere ihtiyacınız var

all right let's go back see  if uh all right okay and

pekala geri dönelim  peki tamam tamam ve

okay so Abraham asks uh am I think about releasing  any new courses um I might actually I have I've  

tamam öyleyse Abraham yeni kurslar yayınlamayı düşünüyor muyum diye soruyor.

had an idea for a few years about a new kind of  course to create but it would be quite different  

from what I've been doing so far but right now  I've created like everything I need to help  

şimdiye kadar yaptığımdan oldukça farklı olurdu ama şu anda herkesin akıcı konuşmasına yardımcı olmak için ihtiyacım olan her şeyi yarattım,

anybody get fluent so anybody who joins fluent  for life today will be in the next uh within the  

böylece bugün ömür boyu akıcılığa katılan herkes bir

next 30 days be speaking fluently so you won't  know everything about the language but you learn  

sonraki 30 gün içinde olacak. akıcı konuşarak dil hakkında her şeyi bilmeyeceksin ama öğreniyorsun

and you get fluent in certain vocabulary as you  learn it so as you know something really well you  

ve öğrendikçe belirli kelimelerde akıcı oluyorsun yani bir şeyi gerçekten iyi bildiğin için

get fluent in that vocabulary then you move on to  the next thing and get fluent in that as well so  

o kelime dağarcığında akıcı oluyorsun, sonra bir sonraki şeye geçiyorsun ve akıcı oluyorsun bunda da   benim gibi

you don't have to spend time like me you know me  creating new information or you learning lots of  

zaman harcamak zorunda değilsiniz, beni bilirsiniz yeni bilgiler oluşturmak veya  birçok

other new things you just focus on the things in  the program that we already have so we don't need  

yeni şey öğrenmek için programda halihazırda sahip olduğumuz şeylere odaklanın, böylece yayınlamamıza   gerek kalmaz

to release anything new do I have any Japanese  lessons uh no I do not there I'm sure there are  

yeni bir şey var mı Japonca dersim var ah hayır orada yok eminim

lots of other people teaching Japanese I don't  know if there's anyone who teaches Japanese the  

Japonca öğreten birçok kişi vardır Japoncayı benim

way I teach English I've not heard of anybody like  that but I don't use any I don't watch like like  

İngilizce öğrettiğim şekilde öğreten var mı bilmiyorum Böyle birini duymadım ama hiçbirini kullanmıyorum Japonca öğrenmek için YouTube'da

YouTube videos like language learning lessons  on YouTube for learning Japanese or anything  

dil öğrenme dersleri gibi YouTube videoları gibi izlemiyorum

all right so Atlanta says yes Chicago uh why do  I live why you went so far from here so I I moved  

tamam yani Atlanta evet Chicago diyor uh neden yaşıyorum neden buradan bu kadar uzağa gittin ben de taşındım

to Japan because I wanted to study Japanese  gardening that's why I came here all right  

Japonya'ya çünkü Japon bahçıvanlığı okumak istiyordum bu yüzden buraya geldim pekala

uh I speak English Italian French nowadays I'd  love to learn Japanese with you pretty please  

uh bugünlerde İngilizce İtalyanca Fransızca konuşuyorum sizinle Japonca öğrenmeyi çok isterim lütfen

yes you don't need me specifically to  learn Japanese learn Japanese the same  

evet özellikle Japonca öğrenmek için bana ihtiyacınız yok Japonca'yı aynı şekilde öğrenin

way I'm learning it like begin with basic  information like watch Japanese kids shows  

Japonca çocuk şovlarını izlemek gibi temel bilgilerle başlamak gibi öğreniyorum

and you're starting to understand the  vocabulary like a native sometimes I'll  

ve siz kelime dağarcığını ana diliniz gibi anlamaya başlıyorsunuz, bazen   sizin

give a few Japanese lessons like you  probably seen my quick marker lesson

gibi birkaç Japonca dersi vereceğim muhtemelen hızlı işaretçi dersimi görmüşsünüzdür

a

a

Kudo akka AO Kuro kuroi shots and remember the  first time you hear this if you're if you've  

Kudo akka AO Kuro kuroi çekim yapın ve bunu ilk duyduğunuzda hatırlayın, eğer

never heard any Japanese or you've never heard me  give this lesson before you will likely forget the  

hiç Japonca duymadıysanız veya beni hiç duymadıysanız önce bu dersi verin, size az önce

vocabulary I just gave you but if tomorrow we came  back and I could give you another lesson about  

verdiğim kelime dağarcığını muhtemelen unutacaksınız, ancak yarın geri gelirsek size bununla ilgili başka bir ders verebilir

this and talk about other things so kudo kudo I've  made the language understandable so your brain is  

ve başka şeyler hakkında konuşabilir, bu yüzden kudo kudo dili anlaşılır hale getirdim, böylece beyniniz

like ah okay it probably means black all right  so what is the topic today Kudo yeah and it's  

ah tamam, muhtemelen siyah anlamına gelir, peki bugünün konusu nedir Kudo evet ve bu

sound and again like you might think like k-u-d-o  uh but the like the Japanese here like uh kudo  

sağlam ve yine sizin gibi k-u-d-o  uh gibi düşünebilir ama buradaki Japonlar gibi uh kudo gibi

it's the this this dough is like a  combination of R D and L together Kudo kudo  

bu hamur, RD ve L'nin birlikte  bir kombinasyonu gibi Kudo kudo

so another just like very simple example this  like if you're if you're hearing that from  

yani başka bir çok basit örnek bu gibi, eğer öyleyseniz, bunu sizden duyuyorsanız

many different people then over time you will  understand ah he's saying this because you will  

birçok farklı insan o zaman zamanla anlayacaksın ah o bunu söylüyor çünkü

hear me say kudo and someone else will say kudo  Kudo Kudo and after a while you will you will  

benim  kudo dediğimi duyacaksın ve bir başkası kudo  Kudo Kudo diyecek ve bir süre sonra

actually understand the the pronunciation very  well so you really you don't learn as well from  

aslında telaffuzu çok iyi anlayacaksın, bu yüzden gerçekten anlamıyorsun

one teacher and that's why I have like I think  they're probably over 100 I think uh different  

bir öğretmenden de öğren ve bu yüzden sanırım  muhtemelen 100'ün üzerindeler bence farklı

native speakers influent for life that you learn  with uh so another another quick example this is  

anadili İngilizce olan kişiler yaşam boyunca etkilidir ve birlikte öğrenirsin  yani başka bir hızlı örnek bu

just an example of naturally varied review but  also helping you understand like a native so we  

yalnızca doğal olarak çeşitli incelemelere bir örnek, aynı zamanda  bir yerli gibi anlamanıza yardımcı olmak için

use this same example so this is coup uh and if  we're getting let's say we'll just give another  

aynı örneği kullanıyoruz, yani bu darbe uh ve eğer başka bir

example here this is key so these are Japanese  characters now let me see if I can teach you  

örnek verelim, burada bu anahtar yani bunlar Japonca karakterler, şimdi size öğretebilir miyim bir bakayım

a lesson and I bet you could figure this out  for yourself so this is coup and this is key

bir ders ve bahse girerim bunu kendi başınıza çözebilirsiniz  yani bu bir darbe ve bu anahtardır

I put these little lines over  here and this becomes goo crew gu

Bu küçük satırları buraya  koyuyorum ve bu goo ekip gu oluyor

what do you think that is

sizce bu

key what do you think that  is I bet you could guess coup

anahtar ne sizce bu ne  bahse girerim sanırım darbe

yep very good very simple  all right so this is coup

evet çok iyi çok basit  pekala yani bu darbe

ghee so you learn ah okay if I  if I put these little little we  

ghee yani öğrenirsin ah tamam eğer bu küçükleri koyarsam

call it 10 10 in in Japanese uh you  learn like ah I understand now it's  

buna Japonca'da 10 10 inç deriz uh siz şöyle öğrenirsiniz ah şimdi anlıyorum

going to change the the character uh  so another thing like you might hear

karakteri değiştirecek uh gibi başka bir şey duyabilirsiniz, bu yüzden size

so let me give you the simple  example so this is a cot

basit  bir örnek vereyim yani bu bir karyola

goop Ki gee

goop Ki gee

Google Ki ghee Ka what do you think that  is God all right very simple all right so  

Google Ki ghee Ka sizce Tanrı pekala çok basit pekala

part of part of like good teaching is is to to  help you understand something and that you feel  

iyi öğretimin bir parçası bir şeyi anlamanıza ve kendinizi iyi hissetmenize yardımcı olmaktır, yani

good like ah I came up with the answer so if the  teacher tells you everything you're really losing  

cevabı ben buldum, yani eğer öğretmen size her şeyi söylerse, gerçekten

a chance of learning this is very powerful thing  for you as a learner when you understand something  

öğrenme şansınızı kaybedersiniz, bu bir öğrenci olarak bir şeyi anladığınızda sizin için çok güçlü bir şeydir

yourself and this is why I try to give you lots  of examples of things rather than just tell you  

kendiniz ve bu yüzden size

what a definition or a rule is okay because when  you discover it for yourself you're like ah oh my  

bir tanımın veya kuralın ne olduğunu söylemek yerine birçok  örnek vermeye çalışıyorum çünkü bunu kendiniz keşfettiğinizde ah aman

God like yeah I got it like he said cool and like  so I'm teaching you a rule here and then I give  

tanrım evet gibi anladım havalı dedi ve beğendi, bu yüzden sana burada bir kural öğretiyorum ve sonra

you another example and then I give you another  example cop GA and you can probably guess how it  

sana başka bir örnek veriyorum ve sonra sana başka bir polis GA örneği veriyorum ve muhtemelen bunun nasıl çalıştığını tahmin edebilirsin

works all right so this is just learning like the  basic uh writing system I'm not I'm not trying to  

yani bu sadece temel yazma sistemi gibi öğreniyor Size

teach you Japanese but the point is to have the  understanding of when you're learning something  

Japonca öğretmeye çalışmıyorum ama önemli olan, bir şeyi öğrenirken

understanding is the key and also helping  you understand it like a native so that  

anlamanın anahtar olduğunu anlamak ve aynı zamanda Japoncayı ana diliniz gibi anlamanıza yardımcı olmaktır, böylece

you really discover things for yourself and and  you you feel confident about using the language  

gerçekten kendiniz için bir şeyler keşfedersiniz ve ve dili kullanma konusunda kendinize güveniyorsunuz

uh let's see okay what can one do to speak for  three to five minutes without being stuck so John  

uh, bakalım, üç ila beş dakika boyunca takılıp kalmadan konuşmak için neler yapılabilir, John  bunu

asks that uh so the answer to John's question is  to understand the language very well so whatever  

sorar, yani John'un sorusunun cevabı dili çok iyi anlamaktır, yani dilbilginiz ne olursa olsun

your your grammar point or your topic whatever  it is you want to talk about uh the more you  

nokta veya konunuz her neyse, hakkında konuşmak istediğiniz şey ne kadar çok

understand or the better you understand the easier  it is for you to speak if you don't feel confident  

anlarsanız veya ne kadar iyi anlarsanız, o kadar kolay konuşursunuz, eğer

talking about something then you will not it  doesn't matter if it's in your native language  

bir şey hakkında konuşurken kendinize güvenmiyorsanız, o zaman konuşmazsınız, farketmez ana dilinizde olsun

or not but you will not feel confident talking  about something but if you know about something  

veya olmasın ama bir şey hakkında konuşurken kendinizi rahat hissetmezsiniz ancak bir şeyi

really well you will feel confident about speaking  about it all right uh Regine if I'm pronouncing  

gerçekten iyi biliyorsanız onun hakkında konuşmak konusunda kendinize güvenirsiniz pekala uh Regine, eğer

that correctly it's my first time here I have  difficulty with listening but I understand you I  

doğru telaffuz ediyorsam   bu benim ilk kez buradayım dinlemekte zorluk çekiyorum ama seni anlıyorum

hope to uh to come back here yeah it's my pleasure  so remember I'm trying to make the language  

buraya tekrar gelmeyi umuyorum  evet bu benim için bir zevk  bu yüzden unutmayın ki  dili anlaşılır kılmaya çalışıyorum bu yüzden

understandable uh so I do that I know that most  of the people who watch my videos have have like  

videolarımı izleyen çoğu kişinin

a certain maybe intermediate or advanced level  of understanding if I speak slowly and clearly  

belli belki orta veya ileri düzeyde anlama, eğer yavaş ve net konuşursam

all right so if I speak slowly and clearly  uh but you really want to get up here to this  

pekala, eğer yavaş ve net konuşursam uh, ama buraya gerçekten çıkmak istiyorsunuz

like higher level where the natives are  so the natives are speaking fast they're  

yerlilerin olduğu yerde daha yüksek seviye yani yerliler hızlı konuşuyorlar

using conversational English maybe they're  saying things that you don't quite understand  

konuşma İngilizcesi kullanıyorlar belki tam olarak anlamadığınız şeyler söylüyorlar

because the accent is difficult so this is  why like in a program like fluent for life

çünkü aksan zor yani bu yüzden  fluent for life gibi bir programda

let me write this clearly ah I'm trying to be good  for 2023 fluent you guys already know this word  

şunu net bir şekilde yazayım ah 2023 için iyi olmaya çalışıyorum akıcı sen beyler bu kelimeyi zaten biliyor

I'll write it all capitals the flu d n t four now  I can't write I can't write properly I can't speak  

hepsini büyük yazacağım akıcı d n t dördü şimdi yazamıyorum düzgün yazamıyorum

and write at this time at the same time or life so  fluid for life is basically this process where I  

aynı anda konuşamıyorum   ve yazamıyorum veya hayat çok hayat için çok akıcı insanları anlayabilmeniz ve gerçek konuşmalar yapabilmeniz için

move you from your current level of understanding  up to uh the basic native level so you can  

sizi mevcut anlayış düzeyinizden temel yerel düzeye taşıdığım bu süreç,

understand people and have real conversations it's  really difficult to jump from here all the way up  

buradan yerel düzeye atlamak gerçekten zordur,

to the native level but if you go in simple steps  you understand the vocabulary you hear it used by  

ancak basit adımlarla giderseniz kelime dağarcığını anlarsınız

different speakers you automatically become fluent  I just had someone today mail us uh so we get lots  

farklı konuşmacılar tarafından kullanıldığını duyarsınız  otomatik olarak akıcı hale gelirsiniz Bugün biri bize

of emails from people and he was like hey how can  I get more lessons because they're working very  

e-posta gönderdi, bu nedenle insanlardan çok   e-posta aldık ve o, hey  nasıl daha fazla ders alabilirim çünkü benim

well for me but everybody's using this process  because this is how everybody gets fluent all  

için çok   iyi çalışıyorlar dedi. ben ama herkes bu süreci kullanıyor çünkü herkes bu şekilde akıcı konuşabiliyor tamam  tamam

right let's go back and see I think there are like  a few more all right I'm Arturo hope to I hope the  

geri dönelim ve bakalım birkaç tane daha var tamam tamam ben Arturo umarım

name rings a bell yes yes oh is it you have like  a different uh uh did you change your your screen  

adı bir zil çalar evet evet oh var mı farklı bir uh uh ekran

name because I think it used to say Arturo maybe  you're is that AI or Al I can't tell yeah yes I'm  

adınızı değiştirdiniz çünkü eskiden Arturo diyordu çünkü belki o AI veya Al'sınız söyleyemem evet evet

living in Chicago I want to meet you glad to hear  it uh what is the topic today so the topic today  

Chicago'da yaşıyorum sizinle tanışmak istiyorum duyduğuma sevindim o uh bugünkü konu nedir yani bugünün konusu

uh is five things I used to believe about fluency  that I do not so perfect lesson will be uh that  

uh akıcılık hakkında eskiden inandığım beş şey  o kadar mükemmel ders olmayacağım uh o

I would subscribe for sure yeah uh I don't know  maybe I'll teach Japanese in the future but I'm  

Kesinlikle abone olurum evet uh bilmiyorum belki Japonca öğretirim gelecekte ama

sure there are plenty of people uh uh anyas and  Ellen is also getting emails glad to hear uh so  

eminim pek çok insan olacak ve Ellen da duymaktan memnun olduğu e-postalar alıyor, bu yüzden

you'll be awesomely awesome teaching Japanese can  you give us a quick review on how to blend words  

Japonca öğretmek için harika olacaksınız.

in sentences while speaking okay so another thing  uh if you want to learn more about pronunciation

konuşmak tamam yani başka bir şey uh telaffuz hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız

so the two things you need for pronunciation I'll  

yani telaffuz için ihtiyacınız olan iki şey

cover this very quickly number one  is understanding the sound rules

buna çok hızlı bir şekilde değineceğim bir numara ses kurallarını anlamak

the sound rules of English I just read a a  newspaper article uh like a week ago it was  

İngilizce'nin ses kuralları Az önce bir gazete makalesi okudum uh hafta önce   bunlardan

talking about uh these are like teachers in the  United States so American Native English teachers  

bahsediyordum  uh bunlar ABD'deki öğretmenler gibidir, yani Amerikan Yerli İngilizce öğretmenleri

they're not teaching the English language they're  just regular like kindergarten or Elementary  

İngilizce öğretmiyorlar sadece anaokulu veya İlkokul öğretmenleri gibiler

School teachers and they don't know some of these  rules about how to teach reading so this is not  

okuma nasıl öğretilir yani bu

just non-native Learners this is even a lot of  native people don't know how to teach reading and  

sadece ana dili İngilizce olmayan Öğrenciler değil, hatta birçok yerli insan okumayı nasıl öğreteceğini bilmiyor ve   bu nedenle

so in the English language we have the the English  language is a tricky language to learn because we  

İngilizce dilinde İngilizce öğrenmesi zor bir dil çünkü

have like two different kinds of words the first  kind of word is about 84 of the languages words  

iki farklı kelime türü gibi, birinci tür kelime yaklaşık 84 dildeki

that have sound rules as an example I can learn  like let's see uh what's a good word so this is  

ses kuralları olan kelimeler örnek olarak öğrenebilirim  mesela bakalım ne iyi bir kelime, yani bu

not a word I'll just put it up here anyway  just for the for the purposes of the example

bir kelime değil, sadece buraya koyacağım her neyse sadece örneğin amaçları doğrultusunda,

so if I have a word like back this is not a word  but uh it might you know you might hear it in  

yani geri gibi bir kelimem varsa, bu bir kelime değildir ama biliyor olabilirsiniz

something else uh bake is a word but what you  notice is that when there's an e at the end of  

başka bir şeyde duyabilirsiniz uh bake bir kelimedir, ancak fark ettiğiniz şey,

the word like this it changes the sound of this  so this is ah and this one is book a all right  

e'nin   sonunda  bunun gibi  bunun sesini değiştirir yani bu ah ve bu kitap a pekala

so because the E is here we change the the sound  of this so it goes from a short vowel to a long  

yani E burada olduğu için bunun sesini  değiştiriyoruz böylece kısa sesliden uzuna gider

vowel now it's not important that you know that  but as you learn the rules of how pronunciation  

sesli harf şimdi bunu bilmeniz önemli değil ancak telaffuzun   nasıl çalıştığının kurallarını öğrendikçe,

works then it becomes very easy to pronounce words  really like a native I'll give you another example  

kelimeleri gerçekten bir yerli gibi telaffuz etmek çok kolay hale geliyor.

so again point is to get lots of different  examples so pin is still the short vowel sound

now if we put an e on the end of  that this becomes the long i i sound  

şu anda hala kısa ünlü sesin sonuna bir e koyarsak, bu uzun i i sesi olur,

it pin becomes I Pine all right pin Pi so  this is the first thing we've got the sound  

pin I Pine olur, pin Pi olur yani bu, yaklaşık yüzde 84 olan ses kurallarına sahip olduğumuz ilk şeydir

rules that are about 84 percent of the language  and the remaining ones are the rule Breakers  

dilin ve geri kalanlar Kural Bozanlardır

I can't speak I can't speak and  write at the same time rule Breakers

Konuşamıyorum aynı anda hem konuşup hem de

so a rule breaker is a word like the if we try  to pronounce this with sound rules we would get  

yazamam

e like a short e sound but we don't say fair we  say the the the so when you're learning English  

e kısa bir e sesi gibi ama adil demiyoruz İngilizce öğrenirken bu yüzden öyle diyoruz

if you learn the sound rules which are which  are really easy to learn and also the rule  

öğrenmesi gerçekten kolay olan ses kurallarını ve ayrıca kuralı

Breakers and there are not that many of them for  a conversational speech if you know these two so  

çiğneyen kuralları öğrenirseniz ve o kadar çok şey yoksa bir konuşma konuşması için bu ikisini biliyorsanız yani

this is the the first part of pronunciation  uh then you really start sounding a lot more  

bu telaffuzun ilk kısmıdır uh o zaman gerçekten daha fazla

like a native now the question was asked about  pronunciation in sentences and so that's the the  

bir yerli gibi konuşmaya başlarsınız şimdi soru cümlelerdeki telaffuzla ilgili sorulmuştur ve bu yüzden bu

second part of pronunciation here is where  we're connecting different sounds like that

telaffuzun ikinci kısmıdır işte burada farklı sesleri bir araya getiriyoruz.

train now English Learners might say that  train and they would pronounce it clearly  

to make sure they can say everything and that  they're understood that train that train but if  

you listen carefully in a conversation we don't  want to have this sound because it just it makes  

bu sese sahip olmak istemiyoruz çünkü bu sadece

it more difficult to to say what you're trying to  say so that train if we have the same sound here  

söylemeye çalıştığınız şeyi söylemeyi zorlaştırıyor yani burada aynı sese sahipsek

this is just one example I call this the one rule  for pronunciation because it applies to so many  

bu tren sadece bir örnektir buna telaffuz için tek kural diyorum çünkü pek çok

different things and it really helps you sound  much more like a native speaker we just eliminate  

farklı şey için geçerlidir ve gerçekten  anadili gibi konuşmanıza  çok yardımcı olur

the first sound and we get that train that  train that train so we leave a little bit of  

ilk sesi ortadan kaldırırız ve o treni                           .

space here we don't say it that train that train  that train and you really sound native and smooth  

o tren o tren o tren ve siz gerçekten yerli ve akıcı konuşuyorsunuz

even if you speak smoothly or slowly all right  so I can still sound like a native speaker that  

düzgün veya yavaş konuşsanız bile  pekala  yani o treni eğiten bir anadili gibi konuşabilirim

train that train but I sound less native if  I over pronounce like that train that train  

ama  o tren o tren   gibi aşırı telaffuz edersem daha az yerli gibi konuşurum

all right now natives will sometimes keep the T  in there if they're trying to to be very clear  

şu anda yerliler bazen çok net olmaya çalışıyorlarsa T harfini orada tutuyorlar,

like oh that that tree that train over there all  right but in general we're trying to blend the  

örneğin şuradaki tren giden ağaç gibi, pekala ama genel olarak biz

sounds of things together and as you learn both  of these things you become a fluent speaker you  

şeylerin seslerini birbirine karıştırmaya çalışıyoruz ve siz ikisini de öğrendikçe Bunlardan akıcı bir konuşmacı olursunuz

understand natives much more easily and you really  communicate smoothly uh with a nice smooth accent  

yerlileri çok daha kolay anlarsınız ve gerçekten hoş, pürüzsüz bir aksanla sorunsuz iletişim kurarsınız

uh and if you'd like to do both of these  things I show you how to do that in Frederick

uh ve bunların ikisini de yapmak isterseniz, bunu Frederick'te nasıl yapacağınızı gösteriyorum.

if anyone has the app already uh let me know how  it's going please leave a review for it as well  

uygulama zaten nasıl gittiğini bana bildirin lütfen onun için de bir inceleme bırakın

but we're releasing updates all the time for  it so this is a new kind of app first app of  

ancak onun için sürekli güncellemeler yayınlıyoruz, bu nedenle bu yeni türde bir uygulama   türünün   ilk uygulamasıdır ve

its kind that takes you all the way through the  pronunciation step by step and lets you teach  

sizi tüm yol boyunca götürür telaffuzu adım adım ve

yourself so you discover like I was talking about  before I want you to discover the pronunciation  

kendi kendine öğrenmeni sağlar, böylece daha önce bahsettiğim gibi keşfedebilirsin, telaffuzu

by yourself so you really feel confident about  it like ah I learned that I taught myself that  

kendi başına keşfetmeni istiyorum, böylece bu konuda gerçekten kendinden emin hissedersin, ah o şeyi kendime öğrendiğimi öğrendim

thing and that's how you feel really confident  about pronouncing words so we get lots of males  

ve sen gerçekten böyle hissediyorsun kelimeleri telaffuz etme konusunda kendimize güveniyoruz, bu yüzden

for people who go through the program and they've  gone through the whole thing like 2 000 words and  

programa giren ve 2.000 kelime gibi her şeyi bitiren insanlar için çok sayıda erkek buluyoruz ve

they're still looking for more information uh but  get Frederick you can find about more uh on the  

hala daha fazla bilgi arıyorlar ama Frederick'i edinin uh hakkında daha fazlasını bulabilirsiniz

website at englishanyone.com all right uh see if I  got anybody else all right so joke in Spanish how  

englishanyone.com'daki web sitesi pekala uh bak başka birini yakaladım mı peki İspanyolca şaka nasıl

do you say secretary secretary and is that a joke  in Spanish secretary in English what is secretary  

sekreter sekreter ve bu bir şaka mı İspanyolcada  İngilizce sekreter nedir

actually I don't know the word for secretary I  don't have a secretary so I guess I don't like  

aslında sekreterin kelimesini bilmiyorum Sekreterim yok bu yüzden sanırım sevmiyorum

I don't know if there is like uh that same there  must be somebody who has that kind of job that's  

Aynı şey var mı bilmiyorum bu tür bir işi olan biri olmalı bu

a good question let me check I have to check  what that is Japanese I somebody looked that up  

iyi bir soru bir bakayım kontrol etmeliyim ne olduğunu Japonca Birisi buna baktı

because I probably maybe I've heard that before  but I never use the word secretary I don't really  

çünkü muhtemelen bunu daha önce duymuşumdur ama sekreter kelimesini asla kullanmam gerçekten

like think of it's not it's not people don't  have like a kind of secretary in the same way  

sevmiyorum düşünmek değil bu değil insanların aynı şekilde bir tür sekreteri yok

here but I don't work in the corporate world so  maybe there are there are people again another  

burada ama kurumsal dünyada çalışmıyorum bu yüzden belki yine insanlar vardır,

reason why maybe I should not be teaching uh some  Japanese it's always good to learn with a native  

belki de biraz Japonca öğretmememin başka bir nedeni vardır, bazı şeyleri anlamanıza gerçekten yardımcı olabilecek yerli birinden öğrenmek her zaman iyidir

who can actually help you understand some things  uh that a non-native would not uh so is input 90  

yerel olmayan olmaz yani 90 girişi

important in speaking 10 I would say input is  100 of of like what you're doing for Learning  

konuşmada önemlidir 10 Girişin 100'ü Öğrenme için yaptığınız şeye benziyor

and then the speech just comes out naturally so as  you as you understand something there's a very I  

ve ardından konuşma doğal bir şekilde ortaya çıkıyor, böylece bir şeyi anladığınızda çok ciddi bir şey var

mean you could say like five percent I wouldn't  I don't know uh like an exact scientific number  

yüzde beş gibi diyebilirsin, söylemem Tam olarak bilimsel bir sayı bilmiyorum

for how much so some people will say you need  to think about muscle memory and how the mind  

ne kadar olduğu için, bazı insanlar kas hafızası ve

you know how the how the mouth moves but really  if you see enough examples of somebody actually  

zihnin nasıl                                                                                                                                                                                                                                           ⬇️ birinin gerçekten konuştuğuna dair yeterince örnek görürseniz,

speaking you can copy those people pretty well  so the point is understanding and then that last  

o insanları oldukça iyi kopyalayabilirsiniz yani mesele anlamaktır ve sonra bu son

little bit is maybe some muscle memory but  most of that like we can get even mentally  

küçük parça belki biraz kas hafızasıdır, ancak bunun gibilerin çoğunu zihinsel olarak bile elde edebiliriz

with uh like mental rehearsal of things like that  so if I'm trying to learn a language like Spanish  

gibi şeylerin zihinsel provası gibi yani  İspanyolca gibi bir dil

or something I can usually copy the pronunciation  pretty well like almost perfectly especially if I  

veya başka bir şey öğrenmeye çalışıyorsam, genellikle telaffuzu neredeyse mükemmel bir şekilde kopyalayabilirim, özellikle de

hear it from enough examples but remember the  reason you shouldn't be learning only with me  

yeterince örnekten duyarsam, ancak neden  yalnızca benimle

or only with one teacher is because you need to  get lots of different examples of pronunciation  

veya yalnızca bir öğretmenin nedeni, farklı durumlarda birçok farklı telaffuz örneği

and vocabulary in different situations that's  how you get fluent so it's not about trying  

ve kelime dağarcığı almanız gerektiğidir, bu şekilde akıcı hale gelirsiniz, yani mesele

to repeat you know one teacher or copy them or  something like that um then you know that that's  

bir öğretmeni bildiğinizi tekrar etmeye çalışmak veya onları kopyalamak veya buna benzer bir şey değildir, o zaman bunun bu

that's how you actually become a fluent speaker  so understanding really is it's like it's like 99  

şekilde olduğunu bilirsiniz aslında akıcı bir konuşmacı oluyorsunuz yani anlamak gerçekten yüzde 99   gibi

of percent of it because if you don't understand  you don't get anything else all right uh why do I  

çünkü anlamazsanız başka hiçbir şey anlamıyorsunuz pekala uh

have to say I was this much to winning last  time when I was this much to win last time  

geçen sefer kazanmak için bu kadar çok şey yaptığımı neden söylemek zorundayım geçen sefer bu kadar kazanmaya bu kadar yakınken

I don't know what that means that sentence doesn't  I was this much to winning do you mean this close  

bu cümlenin ne anlama geldiğini bilmiyorum kazanmaya bu kadar yakındım  kazanmaya bu kadar yakın mıydınız

to winning Arturo let me know if you if you're  thinking about something different if I'm not  

Arturo farklı bir şey düşünüyorsanız  bana bildirin

understanding it correctly hi I'm Bangladeshi I'm  getting better with you glad to hear wow do you  

doğru anlamıyorum merhaba ben Bangladeşliyim sizinle daha iyiye gidiyorum bunu duyduğuma sevindim vay canına

have any lessons or seminar uh on Zoom I'm from  South Korea nice to see you uh just get fluent for  

Zoom'da herhangi bir dersiniz veya semineriniz var mı uh Güney Koreliyim sizi görmek güzel uh sadece hayat için akıcı konuşun

life really that's all you need uh don't waste  your time with live lessons and another good  

gerçekten tek ihtiyacınız olan bu canlı derslerle zamanınızı boşa harcamayın ve

reason not to use live lessons is because you have  to schedule your life around that when it's much  

canlı dersleri kullanmamak için bir diğer iyi neden de hayatınızı buna göre planlamak zorunda olmanızdır.

better just to get all the input you can so if you  can spend like 15 minutes with one teacher or you  

bir öğretmenle 15 dakika gibi veya farklı konuşmacılardan

can spend 15 minutes getting like five different  examples from different speakers it's much better  

beş farklı örnek almak için 15 dakika harcayabilirsiniz

to get this one over here all right so remember  live teachers are nice if you can find them uh  

bunu buraya getirmek çok daha iyi olur bu yüzden unutmayın canlı öğretmenler bulabilirseniz güzeldir uh

I don't do live teaching anymore actually I did  a live lesson I taught for a friend of mine who  

Canlı öğretim yapmıyorum artık aslında canlı bir ders yaptım bir arkadaşım için öğrettim o

was uh he was well he was sick I think or his  daughter was sick or something he couldn't he  

iyi o hastaydı sanırım veya kızı hastaydı ya da bir şey yapamadı o

couldn't teach I was taking over for him so I did  get to teach do a live lesson which was fun but  

öğretemedi onun yerini alıyordum bu yüzden yaptım öğretmek eğlenceliydi ama

I told them like you you don't get fluent by by  like repeating things you get fluent by getting  

Onlara sizin gibi akıcı olamayacağınızı birçok örnek alarak akıcı hale geldiğiniz şeyleri tekrarlayarak  akıcı olamayacağınızı söyledim

lots of examples and so these were adult Japanese  Learners that have been learning English for many  

ve bu nedenle bunlar, birçok   birçok kişi için İngilizce öğrenen yetişkin Japon Öğrenicileriydi.

many years and still were like I could I could see  they were thinking and hesitating and translating  

yıllar geçti ve hala görebiliyordum konuşmadan önce düşündüklerini, tereddüt ettiklerini ve tercüme ettiklerini

before they were speaking so again you don't  get fluent by having live lessons uh okay let's  

bu yüzden yine canlı ders alarak akıcı konuşamıyorsunuz uh tamam hadi  bakalım

see so hey I want to meet you directly but how I  don't know why do people want to meet me directly  

hey sizinle doğrudan tanışmak istiyorum ama nasıl İnsanların neden benimle doğrudan görüşmek istediğini bilmiyorum

the whole point of what I do is that I can  I can be out there and help everybody there  

yaptığım şeyin tüm amacı, orada olabilirim ve oradaki herkese yardımcı olabilirim

there's nothing different that I would tell you  in person uh that I would that I would like you  

size şahsen söyleyeceğimden farklı bir şey yok uh, isterdim ki,

know not tell you online or whatever uh by the  way are you still active on Facebook Messenger  

bilmenizi isterim   sana çevrimiçi veya her neyse söylemem bu arada hala Facebook Messenger'da aktif misin

yeah we don't we don't uh communicate with anybody  there if you need to contact us just send us an  

evet biz kimseyle iletişim kurmuyoruz eğer bizimle iletişime geçmeniz gerekirse bize bir

email info englishanyone.com uh let's see natural  varied review you got it from Kazakhstan uh ill  

e-posta gönderin englishanyone.com uh doğal olarak görelim çeşitli incelemeler Kazakistan'dan aldınız uh hasta

can't see that ildar you're so smart Drew those  English teachers on YouTube should take notes  

ildar'ı göremiyorsunuz çok zekisiniz Drew YouTube'daki İngilizce öğretmenlerinin not tutması gerekir

actually a lot of them a lot of them do  if you if you look up uh this is pretty  

aslında pek çoğu not alıyor eğer yukarı bakarsanız uh bu oldukça

funny now I learned a lot from from from  like you know just experience and having  

komik şimdi bildiğiniz gibi deneyimlerden ve

seen what other teachers have done also uh  but my my most popular video is get fluent

diğer öğretmenlerin yaptıklarını da görmüş olmaktan çok şey öğrendim uh ama en popüler videom

with one trick I think it has maybe 20 million  views at this point uh but this if you search for  

tek bir numarayla akıcı hale geliyor, sanırım bu noktada belki 20 milyon izlendi uh, ama bu eğer

this on YouTube get fluent with one trick you will  find like lots of people who did the same thing  

bunu YouTube'da arayın  tek bir numarayla akıcı olun aynı şeyi yapan pek çok kişi gibi   bulacaksınız

and I haven't watched all those videos I don't I  don't know if they uh if they even talk about the  

ve ben bu videoların hepsini izlemedim Bilmiyorum onlar hakkında konuşup konuşmadıklarını bile bilmiyorum

same thing but I the same thing I'm teaching you  today in this video is the same thing I teach in  

aynı şey ama ben bugün size bu videoda öğrettiğim şeyle aynı şey,

that video which is you have to understand like  a native if you want to speak like one so you  

o videoda öğrettiğim şeyle aynı, yani bir yerli gibi anlamak zorundasınız, eğer bir yerli gibi konuşmak istiyorsanız, böylece

should learn like a native learn like English  is your first language rather than learning it  

bir yerli gibi öğrenmelisiniz. İngilizce öğrenmek yerine ilk diliniz

like it's your second language so that's the  same thing I've been teaching for uh 20 years  

ikinci dilinizmiş gibi yani 20 yıldır öğrettiğim şeyle aynı

uh but yeah so lots of people have copied that  and I've seen this like in Japanese get fluent  

uh ama evet, pek çok insan bunu kopyaladı ve bunun Japonca'daki gibi akıcı   olduğunu gördüm

in one trick in French in German I think they're  different uh different examples of that uh thanks  

Fransızca'da Almanca'da bir numara bence farklı uh farklı örnekler bunun uh teşekkürler

a billion it's worth learning glad to hear it live  I have the app glad to hear yeah Elena let us know  

bir milyar öğrenmeye değer canlı duyduğuma sevindim Uygulamam var duyduğuma sevindim evet Elena bize bildirin

how it's going for it Secretariat really I don't  think so maybe uh joke secretary in Spanish means  

nasıl gidiyor Secretariat gerçekten bilmiyorum öyle düşünmüyorum belki uh şaka sekreter İspanyolca'da

something like office assistant perhaps taking  notes from her boss now I know what an assistant  

ofis asistanı gibi bir şey anlamına gelir belki belki patronundan notlar almak artık bir asistanın ne olduğunu biliyorum tamam bu

is okay that's interesting oh sorry my Vault yes I  have seen some examples of his eye was this close  

ilginç oh üzgünüm Kasam evet onun gözünün kazanmaya bu kadar yakın olduğuna dair bazı örnekler gördüm

to winning uh in my head I thought it would be  correct to say I was this close to win I was  

uh kafamda kazanmaya bu kadar yakın olduğumu söylemenin doğru olacağını düşündüm   bu kadar    evet

this close yes it like and again it's helpful  to understand that visually so if you're if  

bu kadar yakındım ve yine bunu görsel olarak anlamak yardımcı oluyor yani eğer

you're running a race and uh and right before so  here's we'll draw the the Finish Line over here  

bir yarış koşuyorsanız ve uh ve hemen önce yani işte Bitiş Çizgisini buraya çizeceğiz

and here are two people running so this is this  is you and then the other the other person like  

ve işte iki kişi koşuyor yani bu  bu sizsiniz ve sonra diğer kişi

right in front of you they like just step on the  line like you're you're that close to winning  

tam önünüzdeki gibi sanki çizgiye adım atıyormuşsunuz gibi kazanmaya

that's how close you were so you owe me  you were that close you were that close  

bu kadar yakındın, bu yüzden bana borçluydun,

to winning now you can use this again and we the  the naturally varied review comes in when we talk  

kazanmaya bu kadar yakındın, şimdi bunu tekrar kullanabilirsin ve biz, doğal olarak, bir

about I was this close to doing something so I  almost it's just another way of saying almost  

şeyi yapmaya bu kadar yakın olduğumdan bahsettiğimizde çeşitli incelemeler geliyor. Ben neredeyse   demenin başka bir yolu

and this is again why we use naturally  varied review because we want to know we  

ve bu nedenle yine doğal çeşitli incelemeler kullanıyoruz çünkü

want to understand the situation so you almost did  something you were very close to doing something  

durumu   anlamak istediğimizi bilmek istiyoruz, dolayısıyla bir şeyi neredeyse  yapıyordunuz  bir şeyi yapmaya çok yakındınız   bu

so in my case maybe I was very close to becoming  a doctor I almost became a doctor almost but I  

yüzden benim durumumda belki ben çok doktor olmaya yakın neredeyse doktor oluyordum ama

missed my and I was late to my appointment for  something now this is not true I I wasn't about  

randevumu kaçırdım ve bir şey için randevuma geç kaldım şimdi bu doğru değil

to become a doctor but as an example so I was  I was this close to becoming a doctor I almost  

doktor olmaya niyetim yoktu ama örnek olarak öyleydim  bu kadar yaklaşmıştım doktor olmak neredeyse

became a doctor like something I was I was almost  going to do it and then maybe something happened  

doktor oluyordum sanki olduğum bir şey gibi neredeyse yapacaktım ve sonra belki bir şey oldu

or something changed okay so the more examples  you get the more you feel confident of like I was  

veya bir şey değişti tamam, ne kadar çok örnek alırsanız o kadar çok kendinize güvenirsiniz, sanki

this close to to doing something I was this close  to uh to traveling to Thailand instead of Japan  

bir şeyi yapmaya bu kadar yakınmışım gibi Japonya yerine Tayland'a seyahat etmeye bu kadar yakın mıydı

all right and then you can again get the  naturally varied review with different examples  

pekala ve sonra farklı konuşmacılardan farklı örneklerle  doğal olarak çeşitli incelemeler alabilirsiniz,

from different speakers so you listen to someone  else say the same sentence or you hear related  

böylece başka birinin aynı cümleyi söylemesini dinlersiniz veya o çok

sentences like she was this close or he was or we  were so my family was this close to moving we were  

yakınmış gibi ilgili cümleler duyarsınız ya da öyleydi ya da biz ailem taşınmaya bu kadar yakındı biz

this close to moving to a different place now you  notice there's nothing fancy about what I'm doing  

farklı bir yere taşınmaya bu kadar yakındık şimdi fark edersiniz ki yaptığım şeyde hiç süslü bir şey yok

I'm not trying to give you uh lots of examples  like like linguistic explanations of things it's  

size pek çok örnek vermeye çalışmıyorum örneğin şeylerin linguistik açıklamaları,

really just helping you understand the same way  a native would understand so natives think about  

gerçekten sadece bir yerlinin anlayacağı şekilde anlamanıza yardımcı olur, böylece yerliler durumlar hakkında düşünür

situations and then there are different ways  of expressing this so I almost did something  

ve sonra bunu ifade etmenin farklı yolları vardır, bu yüzden neredeyse bir şey yapıyordum

or I was this close I was this close and you will  often hear that in conversations like people use  

veya bu kadar yakındım Bu kadar yakındım ve sık sık duyacaksınız insanların kullandığı gibi konuşmalarda

like I was this close to winning I was this not  why I was this close to when uh that's a that's  

kazanmaya bu kadar yakındım gibi  bu değildim neden bu kadar yakındım uh bu

like a bit longer of an explanation but the the  basic idea like if we say I was this close I was  

biraz daha uzun bir açıklama gibi ama temel fikir, bu kadar yakındım dersek öyleydim

this close to win you're you're I'm trying  to think of like a simple explanation for it  

kazanmaya bu kadar yakın sen sensin bunun için basit bir açıklama gibi düşünmeye çalışıyorum

but basically uh we're talking about the action  happening right now even if it's in a different  

ama temelde farklı bir zaman diliminde olsa bile şu anda gerçekleşen eylemden bahsediyoruz

different time period so you're you're talking  about it like it's kind of like in the present  

yani sen sensin bundan şu anki gibi bahsediyoruz

um you you could say like I  was about to win or I almost  

um kazanmak üzereydim veya neredeyse

won but in this particular construction this  is how we use it so I was this close to when  

kazanacaktım diyebilirsiniz, ancak bu özel yapıda bu şekilde kullanıyoruz, bu yüzden kazanmaya bu kadar yakındım

to winning I was this close to winning okay so  I rather rather than thinking about like why is  

kazanmaya bu kadar yakın tamam o yüzden neden böyle değil diye düşünmek yerine bu

it why is it not this like this is this is the  the general construction this is different from  

genel yapı bu bu

something where you're saying like uh like  I like I like to eat or I like like eating

sizin şöyle dediğiniz bir şeyden farklı: uh gibi yemek yemeyi seviyorum veya Burada yemek yemeyi seviyorum,

here both of these are fine and we're just talking  about in general um like I like eating or I like  

bunların ikisi de iyi ve genel olarak hakkında konuşuyoruz, yemek yemeyi severim veya

to eat both of those are fine you can use either  one but in this one you're talking about like and  

ikisini de yemeyi severim, ikisini de kullanabilirsiniz, ancak bunda bahsettiğiniz gibi ve

and a specific activity happening like right at  that moment and often stories are told uh that way  

ve belirli bir aktivite tam o anda oluyor ve hikayeler genellikle bu şekilde anlatılıyor

like in a kind of like an active it's happening  right now just it makes it more exciting that way  

bir tür aktif gibi şu anda oluyor gibi  bu şekilde daha heyecanlı hale geliyor

but you you still are using like the infinitive  plus two I don't even want to say infinitive  

ama siz hala mastar gibi kullanıyorsunuz artı iki ben mastar bile demek istemiyorum

just the the basic the basic verb and two will  say that so I was about to win or I almost won  

sadece temel fiil ve iki kişi bu yüzden kazanmak üzereydim veya neredeyse kazanacaktım

but I was this close to winning here it's  like happening right now in the moment  

ama burada kazanmaya bu kadar yakındım şu anda oluyormuş gibi   pekala

all right I was this close to winning we were  this close to move but again when you're in a  

iyiydim kazanmaya bu kadar yakındık harekete bu kadar yakındık ama yine bir

conversation you will learn these simple examples  oh I almost want that's the most basic thing I  

konuşma içindeyken bu basit örnekleri öğreneceksiniz oh neredeyse istiyorum bu neredeyse kazandığım en temel şeydi

almost won so the most basic is if you won like I  won yay I won but ah I almost won I almost won I  

yani en temel şey benim kazandığım gibi siz de kazandıysanız yaşasın ben kazandım ama ah neredeyse kazanıyordum neredeyse kazanıyordum

was so close so another another example like I was  so close to winning same thing so I was I was so  

çok yakındım yani başka bir örnek, aynı şeyi  kazanmaya çok  yakındım yani

close to winning or I was this close to winning  all right so you will learn for this situation  

kazanmaya çok   yakındım veya kazanmaya bu kadar yakındım pekala bunun için öğreneceksiniz durum

to talk about being close to doing something  we have many different ways of expressing that  

bir şeyi yapmaya yakın olmaktan bahsetmek için bunu ifade etmenin birçok farklı yolu var

and the more examples you hear the  more confident you feel about that  

ve ne kadar çok örnek duyarsanız bu konuda kendinize o kadar güvenirsiniz   pekala

all right uh do you think mimicking lines  from dramas or film would help uh Jericho asks  

uh, dizilerden veya filmlerden  replikleri taklit etmenin yardımcı olacağını düşünüyor musunuz, uh Jericho soruyor

um it's helpful if you first understand what  people are talking about remember understanding  

um bu yardımcı olur önce insanların ne hakkında konuştuğunu anlarsanız, anlamayı hatırlayın   insanların ne dediğini anlamazsanız

is the foundation that's the most basic thing if  you don't understand what people are saying uh  

en temel şey budur uh

like like children will repeat things all the time  even though they don't understand what what adults  

tıpkı çocuklar gibi  yetişkinlerin ne olduğunu anlamasalar bile  her zaman bir şeyleri tekrar edecek

are talking about they just repeat stuff but you  can tell they don't really understand what they're  

hakkında konuşurken bir şeyleri tekrar ederler ama ne dediklerini gerçekten anlamadıklarını söyleyebilirsiniz   kulağa

saying they just think like something sounds  funny or something but when you can tell when  

komik gelen bir şeymiş gibi düşünürler, ancak ne zaman   bir

they actually understand something first so if you  understand something first and then you're getting  

şeyi gerçekten anladıklarını anladığınızda, yani önce bir şeyi anlarsanız, sonra siz anlarsınız

uh information like you want to repeat something  you can do that but really the understanding is  

bir şeyi tekrarlamak istediğin gibi bilgiler alıyorsun bunu yapabilirsin ama gerçekten anlayış

the most important part uh and it's also better  to spend your time getting like those same  

en önemli kısım uh ve ayrıca

like speeches or lines for movies and things from  different people so you can go watch like watch  

aynı konuşmalar veya filmler için replikler veya farklı insanlardan şeyler almak için zamanınızı harcamak daha iyidir, yani siz gidip

different people impersonate Arnold Schwarzenegger  so he'll give you know Arnold Schwarzenegger in  

farklı insanların Arnold Schwarzenegger'i taklit etmesini izleyebilir böylece o size Arnold Schwarzenegger'i

movies he has all these we call them one-liners  so he'll say things I think I gave an example  

filmlerde tanıtır, tüm bunlara sahiptir biz onlara tek satırlık sözler diyoruz bu yüzden o şeyler söyler sanırım

before in the movie Predator so he goes into a  building it's like a little a little Shack so  

daha önce Predator filminde bir örnek vermiştim bu yüzden o bir binaya girer, bu küçük bir Kulübe gibi, yani

like a small wooden wooden house and he goes in  there and there's a guy with a gun about to shoot  

küçük bir ahşap ahşap ev gibi ve oraya girer ve silahlı bir adam onu ​​vurmak üzeredir

him and Arnold takes this big knife that he has  and just like throws it into the guy's chest like  

ve Arnold elindeki bu büyük bıçağı alır ve sanki adamın göğsü gibi

and it kind of goes almost through  him and like sticks this guy onto a  

ve neredeyse onun içinden geçiyor ve bu adamı içinde bulunduğu odadaki bir

pole a wooden a wooden beam in the in the  room he's in and Arnold says stick around  

direğe, tahta bir kirişe yapıştırıyor ve Arnold, etrafta dolaşın

stick around now if you go to if you look up  on YouTube like Arnold Arnold Schwarzenegger  

şimdi giderseniz, YouTube'a bakarsanız  şöyle diyor Arnold Arnold Schwarzenegger

impersonating so people like mimicking Arnold you  will see lots of different people and like most of  

insanlar Arnold'u taklit etmeyi sevsinler diye taklit ediyor, pek çok farklı insan göreceksiniz ve çoğu gibi

them are are not very good some of them are really  good but it's a good idea just to hear all these  

pek iyi değil, bazıları gerçekten iyi, ancak tüm bu

different people saying that as a learner of the  language so you will learn that and it's funny to  

farklı insanların bir öğrenen olarak bunu söylediğini duymak iyi bir fikir dil böylece bunu öğreneceksiniz ve

think like Arnold is also you know his English is  like it's pretty good but because of his accent  

Arnold gibi  düşünmek komik  İngilizcesini de biliyorsunuz sanki  oldukça iyi ama aksanı nedeniyle

you know that's that's what kind of one of the  the kind of funny things about him you know it's  

bunun onun hakkında ne tür  komik şeylerden biri olduğunu biliyorsunuz bu

like he'll he'll play a person in who's been like  living in the United States for a long time or  

uzun süredir Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşayan birini oynayacakmış gibi veya

something like he's in the Army but he can't speak  very well but I love Predator it's a it's a great  

ordudaymış gibi bir şey ama çok iyi konuşamıyor ama Predator'ı seviyorum yine harika bir

movie again the point is to get lots of different  examples all right let me see if I got everybody  

film nokta pek çok farklı örnek elde etmektir, bakayım, buradaki herkesi alıp almadığım   pekala,

here all right if people understand me I can make  shadowing with you uh in the same time yeah so you  

eğer insanlar beni anlıyorsa, sizinle aynı anda gölgeleme yapabilirim, evet, yani siz

can you can also copy what I say but you should  be doing that with lots of different speakers the  

benim söylediklerimi de kopyalayabilir misiniz, ancak olmalısınız  bunu birçok farklı konuşmacıyla yapmak   birden

the multiple examples uh is the is the the most  important thing but I can talk like you where  

çok örnek uh en en en şey ama senin gibi konuşabilirim

where my I can talk like you wear my problem I  don't understand that I am regularly keep up a  

nerede   senin gibi konuşabilirim benim sorunum anlamıyorum ki düzenli olarak çok ayak uyduruyorum Evet,

lot of listening to Native can I become native yes  if you understand what natives are talking about  

yerlilerin ne hakkında konuştuğunu anlarsanız

then you can become the point is to learn English  like it's your first language so if you if you're  

o zaman amacınız İngilizce'yi ana dilinizmiş gibi öğrenmek olabilir, bu nedenle

listening to lots of natives but but you don't  spend time uh really focusing on a particular  

çok sayıda yerli dil dinliyorsanız ama dinlemiyorsanız gerçekten belirli bir şeye odaklanarak zaman harcarsanız,

thing then you're probably going to forget a  lot of what you learn all right so I talk about

muhtemelen öğrendiklerinizin çoğunu unutacaksınız, bu yüzden

a lot of a lot of lessons are like helping people  plant seeds so I want to teach you something like  

birçok dersten bahsediyorum, çoğu ders insanların tohum ekmesine yardımcı olmak gibidir, bu yüzden size şöyle bir şey öğretmek istiyorum

nocturnal or diurnal but then I want to give you  water and sunshine and and fertilizer to really  

gece veya gündüz ama sonra

help the plant grow into like a big strong tree  that's how you remember the vocabulary again the  

bitkinin büyük, güçlü bir ağaç gibi büyümesine gerçekten yardımcı olmak için size su, güneş ışığı ve gübre vermek istiyorum   bir şeyi ilk duyduğunuzda kelime dağarcığını bu şekilde yeniden hatırlarsınız   anlayabilirsiniz

first time you hear something you might understand  it but you will probably forget that vocabulary  

ama muhtemelen unutursunuz o kelime dağarcığı

and I got the sun coming in right here good thing  I'm not a vampire I'm not nocturnal like that but  

ve güneşin tam buraya gelmesi iyi bir şey  ben bir vampir değilim, o kadar gececi değilim ama   işte

here we are again I'm trying to give you more  examples and you should get them from different  

yine buradayız size daha fazla  örnek vermeye çalışıyorum ve bunları farklı

people in different uh in different you know from  different people in different situations this is a  

insanlardan farklı    insanlardan almalısınız uh, farklı  durumlarda  farklı kişilerden  bilirsiniz, bu

naturally varied review that we give in fluent for  Life uh but this is how you how you become become  

doğal olarak çeşitli bir incelemedir ve Life için akıcı olarak sunmaktayız uh, ancak bu şekilde

fluent automatically so the the if you're learning  uh Native like you're watching native TV shows  

otomatik olarak akıcı  hale gelirsiniz, yani eğer öğreniyorsanız  uh Yerli gibi yerel TV şovlarını izlemek

or getting uh uh I don't know like where wherever  the content is coming from let's take the TV show  

veya uh uh almak, içeriğin nereden geldiğini bilmiyorum, hadi TV şovunu ele alalım

Friends I know that's a popular TV show for people  if you watch one episode of friends and then  

Friends Arkadaşların bir bölümünü izledikten sonra

watch another episode of Friends and watch another  episode you will learn quite a bit of the language  

Friends'in başka bir bölümünü izlerseniz, bunun insanlar için popüler bir TV programı olduğunu biliyorum. ve başka bir bölüm izleyin, dili biraz öğreneceksiniz

but it's much better to focus on one episode  make sure you really understand the vocabulary  

ancak bir bölüme odaklanmak çok daha iyidir kelime dağarcığını gerçekten anladığınızdan emin olun

read the transcript of it you know spend some  time with the language you will the the thing  

onun transkriptini okuyun, bildiğiniz dille biraz  zaman geçirin,

that you will really get uh across the episodes uh  is like catch phrases so one thing like in in the  

yapacağınız şey   gerçekten bölümleri geçmek ah deyimler gibidir, yani

TV show Seinfeld there's a character named Elaine  she's like Jerry's uh like the woman female friend  

Seinfeld TV şovunda olduğu gibi bir şey vardır, Elaine adında bir karakter vardır.

of Jerry uh and she will hear something  unbelievable and she will say get out  

and you will hear like when it's unbelievable get  out and you will see her you know like saying that  

ve inanılmaz olduğunda 'dışarı çık' gibi bir şey duyacaksınız ve onu

again and again those are the kinds of things  again it's naturally very review you're hearing  

tekrar tekrar söylediğinizi göreceksiniz, bunlar bu türden şeyler  yine doğal olarak çok inceleme, bunu

it in different situations over time but this is  the thing that's going to get you fluent so lots  

zaman içinde farklı durumlarda   duyuyorsunuz ama bu  olan şey sizi akıcı hale getirecek

of people who can understand these episodes uh  but they still don't speak fluently it just means  

bu bölümleri anlayabilecek pek çok  kişi uh ama yine de akıcı konuşamıyorlar bu sadece

they don't really understand because they didn't  spend enough time with the language all right so  

gerçekten anlamadıkları anlamına gelir çünkü dille yeterince zaman geçirmediler pekala  bu yüzden

that's that's the important thing that's why we  get naturally varied review uh all right so John  

önemli olan bu bu yüzden doğal olarak çeşitli incelemeler alıyoruz uh pekala, yani John bu

says is it a gerundive sentence a gerundif  sentence well if we're I'll let you let you  

bir ulaç cümlesi mi?

look that up I don't want to spend much time going  over like I I really dislike uh covering like like  

gerçekten sevmiyorum uh örtmek gibi gibi

the kind of linguistic uh understanding of  the language you're talking about like is  

bahsettiğiniz dilin dilbilimsel anlayışı gibi   bu

it a gerund or is it not because it's not  helpful for people uh like natives would  

bir ulaç mı yoksa insanlar için

not know that information so it's not helpful  for you to know that information either it's  

yararlı olmadığı için mi? bu bilgiyi bilin ya   aynı durumun  farklı örneklerine

much better to spend your time looking at  different examples of that same situation  

bakarak zamanınızı harcamak çok daha iyidir

but if you if you want to look up like particular  grammar things like just type you know whatever  

ancak yalnızca yazmak gibi belirli  gramer konularına bakmak isterseniz,

that grammar point is into Google and it will give  you examples of anything you like uh uh let's see  

o dilbilgisi noktasının Google'da ne olduğunu bilirsiniz ve size örnekler verir  bakalım   bu yüzden

so Sam asked me speaking of movies what's your  favorite film of all favorite film you've ever  

Sam bana filmlerden bahsetmişken şimdiye kadar izlediğin en sevdiğin filmlerden en sevdiğin filmin ne olduğunu sordu benim

seen my favorite movie uh I don't know if I I mean  I have like a couple different movies that I like  

en sevdiğim film uh bilmiyorum öyle mi demek istiyorum Sevdiğim birkaç farklı film var

a lot I like um well I like Untouchables so that's  a Kevin Costner movie The Untouchables uh I like  

çok seviyorum Untouchables'ı seviyorum yani bu bir Kevin Costner filmi The Untouchables uh Seviyorum

Shawshank Redemption I like Karate Kid lots of a  lot probably lots of movies if I if I saw like a  

Shawshank Redemption Karate Kid'i çok  çok seviyorum muhtemelen bir sürü film eğer bir

list of them I could tell you but yeah I don't  I don't really have like a number one favorite  

listesi görseydim size anlatabilirdim ama evet Gerçekten sevdiğim bir numaralı

movie there's lots of lots of movies I enjoy hmm  hasta la vista baby yes there's another example  

film yok   hoşlandığım bir sürü film var hmm hasta la vista baby evet başka bir örnek var

hasta la vista baby and so that's from uh  Terminator Terminator two all right Ellen is  

hasta la vista baby ve bu uh Terminator Terminatör iki'den pekala Ellen is

Asa how to get your full app so if you're talking  about Frederick uh when you're inside Frederick  

Asa tam uygulamanızı nasıl edinebilirsiniz, yani Frederick'ten bahsediyorsanız, Frederick'in içindeyken

go to the level select uh screen so after you when  you turn on the app you'll see the little triangle  

seviye seçme ekranına gidin, böylece uygulamayı açtıktan sonra küçük üçgeni, isterseniz küçük üçgeni

play button if you if you already have the app  installed uh you should see that go to level three  

oynat düğmesini göreceksiniz. uygulama zaten kurulu  uh, bunun üçüncü seviyeye geçtiğini görmelisiniz

and then you can uh hit the buy button and get  all access to all the all the levels in the app  

ve ardından satın al düğmesine basabilir ve uygulamadaki tüm seviyelere tam erişim elde edebilirsiniz   pekala

all right well let's see so it's 8 15 p.m in your  hometown right now all right we should be getting  

bakalım, memleketinizde saat 20 15, doğru mu şimdi pekala yatmaya

ready for bed then it's time to go to sleep let's  see how long have you been going well it's already  

hazırlanmalıyız sonra uyku zamanı bakalım ne kadar zamandır iyisin

11 o'clock oh my God it's getting late over here  uh and any thanks with some hearts that sounds  

like a great place to end all right if you have  enjoyed this do go back uh and share it with other  

bitirmek için harika bir yer tamam eğer bundan keyif aldıysanız geri dönün ve diğer   kişilerle paylaşın geri dönün

people go back and watch it from the beginning  as well remember the more review you get you  

ve baştan izleyin ayrıca unutmayın ne kadar çok yorum alırsanız

obviously learn new things each time you you learn  something new uh all right Sam's got one more  

her yeni öğrendiğinizde yeni şeyler öğreneceğiniz açıktır ah pekala Sam'in bir   sorusu daha var

question here does fluency have to do with being  intelligent uh nope I I I think fluency doesn't  

burada akıcılığın  zeki olmakla  ilgisi var mı uh hayır bence akıcılığın   zeki

have anything to do with being intelligent because  there are lots of stupid people who can speak well  

olmakla hiçbir ilgisi yok çünkü iyi konuşabilen bir sürü aptal insan var

you know like if we're going to rank intelligence  like basically everybody on the planet can speak  

bilirsiniz eğer biz zekayı sıralayacağız temelde gezegendeki herkes

their native language all right so it's kind  of like a basic thing we can do in the same way  

kendi ana dilini konuşabiliyor   gibi  yani  bizim de aynı şekilde yapabileceğimiz temel bir şey gibi

people can like eat and move like really everybody  learns a language and a way of communicating and  

insanlar yemek yemeyi ve hareket etmeyi sevebilir, sanki gerçekten herkes bir dil ve iletişim kurmanın bir yolunu öğrenir ve

we do that automatically so there's nothing um  I don't know nothing nothing to me that's like  

bunu otomatik olarak yapıyoruz, böylece hiçbir şey kalmıyor um Benim için hiçbir şey bilmiyorum

special about uh language learning and this is  another like belief that people have about it it's  

uh dil öğrenimiyle ilgili   özel bir şey ve bu insanların bu konuda sahip olduğu başka bir benzer inanç,   birden

like oh you can speak multiple languages it's like  well pride has learned them like a native in the  

fazla dil konuşabilirsiniz gibi, gurur onları öğrenmiş gibi bir yerli gibi

same way that you might speak you know like most  people uh like even if you think you speak one  

aynı şekilde konuşabilirsiniz çoğu insan gibi bilirsiniz uh seversiniz bir   dil konuştuğunuzu düşünseniz bile

language you actually speak many so in Japanese  for example there's the way you would speak to  

aslında çok fazla konuşursunuz örneğin Japonca'da  çocuklarla konuşma şekliniz

children and the way you would speak uh in like  a public speech or you're talking to your boss or  

ve konuşma şekliniz vardır uh kamuya açık bir konuşma gibi veya patronunuzla veya   başka

something so these are two different languages  with two different uh kinds of vocabulary so I  

bir şeyle konuşuyorsunuz yani bunlar iki farklı kelime dağarcığına sahip iki farklı dildir, yani   gitmek

might uh say like like iku for go and ikimasu for  like go but it's the same word but I'm speaking  

için like like iku ve like go için ikimasu diyebilirim ama bu aynı kelime ama ben

in a more kind of like prop way and again so  everybody knows different languages you might  

Daha çok dekora benzer şekilde konuşuyorum ve yine herkes farklı dilleri biliyor olabilir    şirketinizin

know different languages like the language  of your company so your company might have  

dili gibi farklı diller bilebilirsiniz, böylece şirketinizin

particular words or ways of doing or describing  things or if you're learning math or science or if  

belirli kelimeleri veya bir şeyleri yapma veya açıklama yöntemleri olabilir veya matematik öğreniyorsanız veya bilim veya

you're learning computer programming these are all  different languages so in the same way you might  

bilgisayar programlamayı öğreniyorsanız, bunların hepsi farklı dillerdir, yani aynı şekilde

become a doctor or a lawyer you're learning the  different languages for those particular things  

bir doktor veya avukat olabilirsiniz , bu belirli şeyler için farklı diller öğreniyorsunuz

so it's very easy and we have the ability to  learn these different languages it's just whether  

bu nedenle bu çok kolay ve biz de öğrenme yeteneğine sahibiz bu farklı diller, sadece

you learn them as a first language or you're  trying to learn them through another language  

onları ana dil olarak öğreniyor olmanız veya başka bir dil aracılığıyla öğrenmeye çalışıyor olmanız

so the number one thing that I teach and this  is the big thing that has not changed for me uh  

yani öğrettiğim bir numaralı şey ve bu benim için değişmeyen en büyük şey uh

like all over the 20 years that I've been teaching  and that's that you should be understanding like a  

tüm 20'de olduğu gibi Yıllardır öğretmenlik yapıyorum ve bu, bir yerli gibi anlamalı,

native you should be learning the language uh like  a native and then that's how you become a fluent  

dili bir anadil gibi öğrenmelisiniz ve sonra işte böyle akıcı bir

speaker all right someday I'm going to meet you  glad to hear it all right well come to Japan there  

konuşmacı oluyorsunuz, pekala bir gün sizinle tanışacağım bunu duyduğuma sevindim pekala Japonya'ya gelin,

you go so if I can't come to Chicago or if I don't  make it back to Chicago anytime soon uh people  

siz gidin yani eğer Chicago'ya gelemezsem veya yakın zamanda Chicago'ya geri dönemezsem uh insanlar   dışarı

can come out and some some people have met me just  walking around Nagasaki they're like hey it's Drew  

çıkabilir ve bazı insanlar benimle sadece Nagasaki'de dolaşırken karşılaştılar, onlar hey ben Drew

and so I know I have to be on on my best behavior  that's a good expression for you to be on my best  

ve bu yüzden en iyi şekilde davranmam gerektiğini biliyorum  bu sizin en iyi   davranışınızda olmanız için iyi bir ifadedir,

behavior it means I'm behaving well I don't  walk around the streets you know hitting people  

bu benim iyi davrandığım anlamına gelir  bildiğiniz gibi sokaklarda insanlara vurarak    dolaşmıyorum

or stealing stuff you know I have to be good  because I don't know who's watching me out there  

veya hırsızlık yapmıyorum iyi olmam gerektiğini biliyorsun çünkü orada beni kimin izlediğini bilmiyorum   tamam

all right well I think that's a good  place to end thank you for joining me  

tamam bence bu bitirmek için iyi bir yer bana katıldığınız için teşekkür ederim

if you'd like to learn more about not only  Frederick but fluent for life you can click  

sadece  Frederick hakkında değil, aynı zamanda akıcı hayat

on the link in the description of this  video but really there's one thing I've  

bu videonun açıklamasındaki bağlantıya tıklayabilirsiniz ama gerçekten 20 yıldır öğrettiğim bir şey var

been teaching for 20 years and that's really  helping people understand like a native so if  

ve bu gerçekten insanların ana dilleri gibi anlamalarına yardımcı oluyor.

you understand the language like a native you  will speak like all right one way or another  

öyle ya da böyle

I'm going to get you like the song One Way oh  another I'm not I'm not a great singer but yes  

One Way oh  other şarkısını beğendireceğim harika bir şarkıcı değilim ama evet

be careful all right everyone have a fantastic  day and I'll see you in the next video bye-bye

dikkatli olun herkese harika  bir gün geçirin ve bir sonraki videoda görüşürüz güle güle