Advanced English Listening Practice - Fluency Training To Speak Automatically

Hi there I'm Drew Badger, the English Fluency Guide, and in this video, I'm going to talk

Merhaba ben Drew Badger, İngilizce Akıcılık Rehberi ve bu videoda akıcılığınızı geliştirmek

about some basic training you can do to help develop your fluency. It should be a fun video.

için yapabileceğiniz bazı temel eğitimlerden bahsedeceğim . Eğlenceli bir video olmalı.

I hope you do enjoy it and hopefully it gets you thinking in a different way about how

Umarım beğenirsiniz ve nasıl

to practice and how to develop fluency. Now, fluency, that's what I do, really helping

pratik yapacağınız ve akıcılığı nasıl geliştireceğiniz konusunda farklı bir şekilde düşünmenizi sağlar. Şimdi, akıcılık, benim işim bu,

people use all of the language they already know and one of the most fun things or the

insanların zaten bildikleri tüm dili kullanmalarına gerçekten yardımcı oluyorum ve öğrencilerime söylemekten hoşlandığım en eğlenceli ya da

most interesting things I like to tell my students is that you can become fluent without

en ilginç şeylerden biri,

learning any new words or grammar, because likely if you're watching this, you already

yeni kelimeler öğrenmeden akıcı hale gelebileceğinizdir. gramer, çünkü muhtemelen bunu izliyorsanız, zaten

know a lot, it's just a question of, how do you develop fluency? How do you learn to use

çok şey biliyorsunuzdur, bu sadece bir soru, akıcılığı nasıl geliştirirsiniz? Bir şeyler

all these things without having to think about things and translate things in your head?

hakkında düşünmek ve kafanızda bir şeyler tercüme etmek zorunda kalmadan tüm bunları kullanmayı nasıl öğrenirsiniz?

And that's what fluent means, it means to communicate automatically and often people

Akıcının anlamı da bu, otomatik olarak iletişim kurmak demektir ve çoğu zaman insanlar

get stuck, and I'll explain a little bit about why this happens in this video.

takılıp kalır ve bunun neden olduğunu bu videoda biraz açıklayacağım.

But if you look at little kids, it will remind you of a very important and powerful truth

Ama küçük çocuklara bakarsanız, size dil öğrenimiyle ilgili çok önemli ve güçlü bir gerçeği hatırlatacaktır

about language learning. And that is that the amount of words that you know has no real

. Ve bu, bildiğiniz kelime miktarının

connection to how well you speak. So your level of fluency is not really connected to

ne kadar iyi konuştuğunuzla gerçek bir bağlantısı olmadığıdır. Yani akıcılık seviyeniz, bildiğiniz kelime miktarıyla gerçekten bağlantılı değil

the amount of words you know. Obviously, if you know maybe two words in a different language

. Açıkçası, öğrenmekte olduğunuz farklı bir dilde belki iki kelime biliyorsanız

that you're learning, it doesn't really matter how confident you feel, you don't have enough

, kendinize ne kadar güvendiğiniz önemli değildir,

words to express yourself. But if you can understand this video, and most of the people

kendinizi ifade etmek için yeterli kelimeye sahip değilsinizdir. Ancak bu videoyu anlayabiliyorsanız ve

I help they already have a good level of vocabulary, you should be able to communicate fluently

yardım ettiğim insanların çoğu zaten iyi bir kelime dağarcığına sahipse, sadece

if you practice and actually develop fluency, rather than just learning more words. Now,

daha fazla kelime öğrenmek yerine pratik yaparsanız ve akıcılığı gerçekten geliştirirseniz akıcı bir şekilde iletişim kurabilmelisiniz. Şimdi,

we know this is true because you can look at little children, and I have two young daughters

bunun doğru olduğunu biliyoruz çünkü küçük çocuklara bakabilirsiniz ve şu anda iki küçük kızım var

right now, a four year old and a one year old, and the one year old is already starting

, biri dört yaşında, biri bir yaşında ve bir yaşında olan şimdiden

to speak more. I should get her in a video. Let me know if you want to see Noelle in a

daha fazla konuşmaya başlıyor. Onu bir videoya çekmeliyim. Noelle'i de bir videoda görmek istersen bana haber ver

video too. I'm actually in the studio again. Coronavirus

. Aslında yine stüdyodayım. Coronavirüs

is still happening, but now I am back and I can record videos. But we'll see. Maybe

hala devam ediyor ama şimdi geri döndüm ve video kaydedebiliyorum. Ama göreceğiz. Belki

I will bring them to the studio sometime. So, anyway, if you look at little kids and

bir ara onları stüdyoya getiririm. Her neyse, küçük çocuklara bakarsanız ve

watch how they speak, they're able to communicate and express themselves quite well. Now, they

nasıl konuştuklarını izlerseniz, iletişim kurabiliyorlar ve kendilerini oldukça iyi ifade edebiliyorlar. Şimdi,

might not know a lot, but they're able to take the words that they do know and use them

pek bir şey bilmiyor olabilirler ama bildikleri kelimeleri alıp

very well. So understanding all this, really, the idea of developing fluency is, can you

çok iyi kullanabiliyorlar. Yani tüm bunları anlamak, gerçekten, akıcılığı geliştirme fikri, durup bir şeyler düşünmek zorunda

just communicate and express yourself without having to stop and think about things? And

kalmadan sadece iletişim kurabilir ve kendinizi ifade edebilir misiniz ? Ve

so what I'd like to help you do in this video is just give you some basic training that

bu videoda yapmanıza yardımcı olmak istediğim şey,

I do, even myself as I'm just trying to think about ways to improve my Japanese or talking

Japoncamı geliştirmenin veya

with my own kids or just helping personal students when I meet them or other students

kendi çocuklarımla konuşmanın veya sadece yardım etmenin yollarını düşünürken kendim bile yaptığım bazı temel eğitimleri size vermek. onlarla veya senin gibi diğer öğrencilerle çevrimiçi tanıştığımda kişisel öğrenciler

like yourself online. So a way to do this, again, because fluency

. Bunu tekrar yapmanın bir yolu, çünkü akıcılık

is really about making connections, so what happened for many learners in a conversation

gerçekten bağlantı kurmakla ilgilidir, yani bir sohbette birçok öğrencinin başına gelen şey

or if they're trying to think of something they're practicing by themselves is they will

ya da kendi başlarına uyguladıkları bir şeyi düşünmeye çalışıyorlarsa ,

maybe have an idea in their mind, they want to say something, there's a particular expression

belki de bir fikir sahibi olacaklardır. zihinlerinde bir şey söylemek isterler, iletmek istedikleri belirli bir ifade

or some situation or something that they want to communicate and they're using or thinking

veya bir durum veya bir şey vardır ve

of a specific word or phrase to express that thing. And if they don't remember that, then

o şeyi ifade etmek için belirli bir kelimeyi veya deyimi kullanır veya düşünürler . Ve eğer bunu hatırlamazlarsa,

their mind just goes blank. Does that ever happen to you? If it does, it's very common.

zihinleri boşalır. Hic senin basina geldimi? Eğer öyleyse, çok yaygın.

And again, the reason it does is because most people are learning through translations.

Ve yine, bunun nedeni, çoğu insanın çeviriler aracılığıyla öğrenmesidir.

And even if you're not doing that now, so it's great that you're watching this video

Ve şu anda bunu yapmıyor olsanız bile, bu videoyu izliyor olmanız harika

because it's all in English, but you've probably spent many years learning through your native

çünkü tamamı İngilizce, ancak muhtemelen anadiliniz aracılığıyla ve genellikle anadiliniz aracılığıyla öğrenmek için uzun yıllar harcadınız.

language and often when you're learning through your native language, you have kind of a one

dil,

to one connection between the native vocabulary and whatever that word is in English. So when

yerel kelime dağarcığı ile o kelime İngilizce'deki her neyse arasında bir tür bire bir bağlantınız var. Yani

you want to express something in English, there's usually just one way to express that.

İngilizce bir şey ifade etmek istediğinde, genellikle bunu ifade etmenin tek bir yolu vardır.

But if we're going to talk about the same situation, so you've got the situation, and

Ama eğer aynı durum hakkında konuşacaksak , durumu anladınız ve

then here's the vocabulary you use to describe that. In your native language, maybe you have

işte bunu tarif etmek için kullandığınız sözcük dağarcığı . Ana dilinizde belki de

10 ways of expressing that. So maybe you can even take something very basic like snow and

bunu ifade etmenin 10 yolu vardır. Yani belki kar gibi çok basit bir şeyi bile alabilir ve

you could describe that with many different words in your native language, whatever that

onu ana dilinizde birçok farklı kelimeyle tanımlayabilirsiniz , o

word happens to be. So the idea here is that what you've really developed in your native

kelime her ne ise. Buradaki fikir şu ki, ana dilinizde gerçekten geliştirdiğiniz şey

language, the fluency comes from making connections and what you're also doing kind of as a child

, akıcılık bağlantılar kurmaktan geliyor ve bir çocuk olarak öğrenirken yaptığınız şey de,

when you're learning is you're making these same kind of connections just in the world

aynı türde bağlantılar kurmak. sadece dünyada

and then you're learning to make those same connections with language. So I'll talk about

ve sonra dil ile aynı bağlantıları kurmayı öğreniyorsunuz. Bu yüzden

two basic things that you can do. The first one, makes sure this is coming up here. So

yapabileceğiniz iki temel şeyden bahsedeceğim. İlki, bunun buraya geldiğinden emin olur. Yani

the first one is connecting words. And then here, we'll get to the second one in a minute.

ilki kelimeleri birleştirmek. Ve sonra burada, bir dakika sonra ikincisine geçeceğiz.

But the first one, just talking about connecting words, to develop fluency, all you want to

Ama ilki, sadece kelimeleri birbirine bağlamaktan bahsediyoruz , akıcılığı geliştirmek için tek

do is just take two words, it doesn't matter what they are, you can take words that are

yapmanız gereken sadece iki kelime almak, ne oldukları önemli değil, birbiriyle

maybe related or you think they're similar to each other, like we could take cat, I'm

ilişkili olabilecek veya benzer olduğunu düşündüğünüz kelimeleri alabilirsiniz. kedi alabilirmişiz gibi birbirimize,

going to put this here. I almost misspelled the word dog. That's pretty funny. So if we

bunu buraya koyacağım. Köpek kelimesini neredeyse yanlış yazıyordum . Bu oldukça komik.

take the words, cat and dog, now I want to free associate and try to make as many connections

Kedi ve köpek kelimelerini alırsak, şimdi serbest çağrışım yapmak ve

between them as I can just to practice speaking. So I could begin with something very simple

sadece konuşma pratiği yapmak için aralarında olabildiğince çok bağlantı kurmaya çalışmak istiyorum. Yani çok basit bir şeyle başlayabilirim

like, cats are scared of dogs. So that's one sentence I could make. And again, this can

, kediler köpeklerden korkar. Yani kurabileceğim tek cümle buydu. Ve yine, bu

be very simple. Cats are smaller than dogs. Cats don't like dogs. Or I could become much

çok basit olabilir. Kediler köpeklerden daha küçüktür. Kediler köpekleri sevmez. Veya

longer depending on what my level of ability is. But if you really struggle with expressing

yetenek seviyemin ne olduğuna bağlı olarak çok daha uzun olabilirim . Ama kendinizi ifade etmekte gerçekten zorlanıyorsanız

yourself, you're looking for a way to make a connection between this word and that word

, sırf zihninizi farklı şeyler arasında bağlantı kurmaya alıştırmak için bu kelime ile o kelime arasında bir bağlantı kurmanın bir yolunu arıyorsunuz demektir

just to get your mind used to making connections between different things.

.

And this is a pretty easy one because cats and dogs, it's kind of a common thing. Maybe

Ve bu oldukça kolay çünkü kediler ve köpekler için bu oldukça yaygın bir şey. Belki

I have a cat but my neighbor has a dog. Again, it doesn't matter what the situation is, but

bir kedim var ama komşumun bir köpeği var. Yine, durumun ne olduğu önemli değil, ama

you're just trying to connect both of these words and allow your mind to make that connection.

sen sadece bu iki kelimeyi birbirine bağlamaya çalışıyorsun ve zihninin bu bağlantıyı kurmasına izin veriyorsun.

So your mind will make a connection between two different things naturally if you just

Yani, eğer izin verirseniz, zihniniz doğal olarak iki farklı şey arasında bir bağlantı kuracaktır

allow it to do that. Now, again, this is a basic example where we're taking two things

. Şimdi, yine, bu,

that are often related where people, when you think about cats, you kind of naturally

insanlar hakkında düşündüğünüzde, doğal olarak

think about dogs. But maybe we talk about a cat and we think of something a little bit

köpekleri düşündüğünüzde, genellikle birbiriyle ilişkili olan iki şeyi aldığımız temel bir örnektir. Ama belki bir kedi hakkında konuşuyoruz ve biraz

more different or less connected, obviously connected like a pencil. You've got that in

daha farklı veya daha az bağlantılı, açıkça bir kalem gibi bağlantılı bir şey düşünüyoruz.

there. So we have, cat and pencil. Now, what you should be doing is thinking, how can I

Orada var. Yani elimizde kedi ve kalem var. Şimdi, yapmanız gereken, sadece buna bakarak nasıl bu kadar

come up with a sentence as quickly as that just by looking at this? So, my cat is bigger

çabuk bir cümle kurabilirim diye düşünmektir. Yani kedim

than my pencil. Again, it doesn't matter what the exact sentence

kalemimden daha büyük. Yine, tam olarak cümlenin ne olduğu önemli değil

is, but the point is you're just making connections between just individual words like this and

, ama mesele şu ki, bunun gibi tek tek kelimeler arasında bağlantılar kuruyorsunuz ve

seeing if you can make those connections faster, because that's what fluency is. It's enabling

bu bağlantıları daha hızlı yapıp yapamayacağınızı görüyorsunuz, çünkü akıcılık budur.

you to think of different things and make connections between these different things,

Farklı şeyler düşünmenizi ve bu farklı şeyler arasında bağlantılar kurmanızı sağlıyor

and especially more like the crazier thing is or the more obviously different they seem

ve özellikle daha çılgınca bir şey ya da ne kadar çok eğitim alıyorsanız o kadar bariz bir şekilde farklı görünüyorlar

the more training you're getting. So we could have this word be battleship or snow snowstorm

. Yani bu kelimeyi savaş gemisi veya kar fırtınası

or something like that. And as you make it a little bit less obvious, you just take some

veya bunun gibi bir şey olabiliriz. Ve biraz daha az belirgin hale getirdiğinizde,

random words, this can even be a thing that you do if you have some vocabulary flashcards

rastgele bazı kelimeler alırsınız, hatta bu, bazı kelime bilgi kartlarınız

or even you have a dictionary, you open up one page and you look at one word and then

veya hatta bir sözlüğünüz varsa yaptığınız bir şey olabilir, bir sayfa açarsınız ve bir tanesine bakarsınız.

close the dictionary again and open it up and find a different word, and as quickly

sözlüğü kapatıp tekrar açın ve farklı bir kelime bulun ve mümkün olan en kısa sürede

as you can try to make a sentence about that. It's really very simple and you can begin

bununla ilgili bir cümle kurmaya çalışın. Gerçekten çok basit ve

with a one word thing, one word here, and maybe two or three words between them.

tek kelimelik bir şeyle başlayabilirsiniz, burada bir kelime ve aralarında iki veya üç kelime olabilir.

So I like cats and pencils. Very simple. I mean, cat and pencil is even a very basic

Bu yüzden kedileri ve kalemleri severim. Çok basit. Demek istediğim, kedi ve kalem bunu bağlamanın çok basit bir

way to connect this. Cat or pencil. Very simple. So whatever your level is, you can and you

yolu. Kedi veya kalem. Çok basit. Yani seviyeniz ne olursa olsun, o şeyden

should be able to make some kind of sentence out of that thing. But this will train you

bir tür cümle kurabilirsiniz ve yapabilmelisiniz . Ama bu sizi

to develop fluency and this is why I call it basic fluency training. So it's not about

akıcılık geliştirmeniz için eğitecek ve bu yüzden buna temel akıcılık eğitimi diyorum. Yani mesele

just knowing these words, it's about, how can I make a connection between these? And

sadece bu kelimeleri bilmek değil, bunlar arasında nasıl bir bağlantı kurabilirim? Ve

then you should challenge yourself to try to make something more interesting, try to

sonra bir şeyi daha ilginç hale getirmek için kendinize meydan okumalısınız,

make it longer. So many years ago, I had a cat and he ate one of my pencils and he had

onu daha uzun yapmaya çalışmalısınız. Yıllar önce bir kedim vardı ve kalemlerimden birini yedi ve

to go to the hospital. Now, that's not really true, but I'm just making this as an example

hastaneye gitmek zorunda kaldı. Şimdi, bu gerçekten doğru değil, ama bunu nasıl uygulayabileceğime bir örnek olarak yapıyorum

of how I can practice that. So if I'm doing this in Japanese, like similar thing, like…

. Yani bunu Japonca yapıyorsam, benzer bir şey gibi, yani...

So here I am using Japanese when just comparing these two things or figuring out what's a

Yani burada sadece bu iki şeyi karşılaştırırken veya

way to connect them. A silly story of yesterday, I saw one of those cats that's walking around

onları bağlamanın bir yolunu bulurken Japonca kullanıyorum. Dünün aptalca bir hikayesi, mahallede dolaşan kedilerden birini gördüm

the neighborhood. I tried to give him a pencil to eat, but he didn't want to eat it, basically.

. Ona yemesi için bir kalem vermeye çalıştım ama temelde onu yemek istemedi.

So again, when you're looking at these, this is just one very simple way. Even as a teacher,

Yine, bunlara baktığınızda, bu çok basit bir yol. Bir öğretmen olarak bile,

you can do this in the classroom, just giving people two words and letting them free associate

bunu sınıfta, insanlara sadece iki kelime vererek ve

to make some sentences about them. So that's a very simple way to do this. The second way

onlar hakkında bazı cümleler kurmaları için serbest çağrışım yapmalarına izin vererek yapabilirsiniz. Yani bu, bunu yapmanın çok basit bir yolu.

to do this, and this is what you do in your native language already, is to find alternatives.

Bunu yapmanın ikinci yolu, ki zaten ana dilinizde yaptığınız da budur, alternatifler bulmaktır.

So again, I mentioned at the beginning of this video that we come across a problem when

Yine bu videonun başında,

we're speaking where we have one way of expressing something and if we can't think of how to

konuşurken bir şeyi tek bir şekilde ifade ettiğimizde bir sorunla karşılaştığımızdan ve bunu nasıl söyleyeceğimizi düşünemezsek,

say that then we're stuck. So you need to train yourself to find different ways. If

o zaman takılıp kaldığımızdan bahsetmiştim. Bu yüzden farklı yollar bulmak için kendinizi eğitmeniz gerekiyor.

this way doesn't work, we find some other way of saying that.

Bu yöntem işe yaramazsa, bunu söylemenin başka bir yolunu buluruz.

So if you think about water, like moving down here, I talk about this in my Speak Like Me

Suyu düşünürseniz, buraya taşınmak gibi , bunu benim gibi Speak Like Me programımda konuşuyorum

program, which shows more about how to communicate like a native in the same way that you're

, bu program sizin

developing fluency. So what water does, water is very lazy and so water is moving like this.

akıcılığınızı geliştirirken anadiliniz gibi nasıl iletişim kurabileceğinizi gösteriyor. Yani su ne yapar, su çok tembeldir ve su bu şekilde hareket eder.

Usually, water is just going in a straight line unless there's something in front of

Genellikle, önünde kaya gibi bir şey olmadıkça su düz bir çizgide akar

it like a rock, but then the water will go around that. The water doesn't really get

, ancak o zaman su bunun etrafında döner.

stuck unless this is just a really big wall, but over time the water will fill up and then

Bu gerçekten büyük bir duvar olmadıkça su gerçekten tıkanmaz, ancak zamanla su dolar ve sonra

overflow that thing. So water is always finding a way to move around something and you need

o şeyden taşar. Yani su her zaman bir şeyin etrafında hareket etmenin bir yolunu buluyor ve İngilizce

to be thinking like that when you're speaking English as well. So if you have to express

konuşurken de böyle düşünmen gerekiyor . Bu nedenle, bir şeyi ifade etmeniz gerekiyorsa

something and you don't know how to say it, try to think about what's a different way

ve bunu nasıl söyleyeceğinizi bilmiyorsanız, söyleyecek bir şeyiniz olmadığı için endişelenmek yerine, o şeyi söylemenin farklı bir yolunun ne olduğunu düşünmeye çalışın

you can say that thing instead of being worried about not having something to say.

.

So there are different ways of doing this. One way could be, you could describe that

Yani bunu yapmanın farklı yolları var. Bunun bir yolu olabilir, o şeyi tarif edebilirsin

thing. So if I'm talking about an animal, so "Yesterday I saw an alligator." Now, if

. Yani eğer bir hayvandan bahsediyorsam, "Dün bir timsah gördüm." Şimdi,

I want to talk about the word alligator but I don't remember the word, so I know I have

timsah kelimesinden bahsetmek istersem ama kelimeyi hatırlamıyorsam, bu yüzden

a picture in my mind of an alligator, so this is the situation here but I just don't have

aklımda bir timsah resmi olduğunu biliyorum, yani buradaki durum bu ama benim kelime

the vocabulary. I don't remember what that is. So yesterday I saw a ... What's the name

dağarcığım yok. Bunun ne olduğunu hatırlamıyorum . Dün bir şey gördüm...

of that thing? It's like a big lizard, lives in the water, and so I'm just describing that

O şeyin adı ne? Büyük bir kertenkele gibi, suda yaşıyor ve ben de

thing right now. Usually, the listener, if I give them enough clues, I could use some

şu anda o şeyi tarif ediyorum. Genellikle dinleyici, onlara yeterince ipucu verirsem, bazı

gestures or something like that, people would say, "Ah, you're talking about an alligator."

jestler veya buna benzer bir şey kullanabilirim, insanlar "Ah, bir timsahtan bahsediyorsun" der.

And I say, "Ah, oh yes." And natives do this all the time. You probably do this in your

Ben de "Ah, oh evet" diyorum. Ve yerliler bunu her zaman yapar. Muhtemelen bunu

native language as well, because we often even forget words or some person's name or

ana dilinizde de yapıyorsunuz, çünkü çoğu zaman kelimeleri veya bir kişinin adını veya

something like that and we have to kind of, like water, move around that thing.

buna benzer bir şeyi bile unutuyoruz ve su gibi, o şeyin etrafında hareket etmemiz gerekiyor.

So what you don't want to do is just freeze and say, "Ah, I don't know how to say that."

Yani yapmak istemediğiniz şey donup kalmak ve "Ah, bunu nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum" demek.

So you practice finding alternatives by just trying to speak for as long as you can in

Bu yüzden,

the same way that I'm doing right now. Now, I've practiced this for a long time and that's

benim şu anda yaptığım gibi, yapabildiğin kadar uzun süre konuşmaya çalışarak alternatifler bulma alıştırması yapıyorsun. Şimdi, bunu uzun zamandır uyguluyorum ve bu

why I can continue to speak the way I can. I could probably talk for hours, but maybe

yüzden elimden geldiğince konuşmaya devam edebiliyorum. Muhtemelen saatlerce konuşabilirim, ama belki

that would bore you I think so I don't want to talk to them long. But what I'm doing is

bu sizi sıkar, bu yüzden onlarla uzun süre konuşmak istemiyorum. Ama yaptığım şey

coming up with alternatives, especially I might be saying something and then actually

alternatifler bulmak, özellikle bir şey söylüyor olabilirim ve sonra gerçekten

make a mistake. I noticed this yesterday when I was saying something to my daughter, I was

bir hata yapabilirim. Bunu dün kızıma bir şey söylerken fark ettim,

saying something and I noticed I was about to say something incorrect.I used some kind

bir şey söylüyordum ve yanlış bir şey söylemek üzere olduğumu fark ettim.

of grammar correctly because of how I said it. So I thought in my mind, "Okay, I'm good

Söyleme şeklimden dolayı bir tür grameri doğru kullandım . Bu yüzden içimden "Tamam, ben iyiyim,

continue talking," but I switched to using the passive voice or something like that.

konuşmaya devam et" diye düşündüm ama pasif sese veya onun gibi bir şeye geçtim.

I don't remember what exactly the example was, but I recognize them when it's happening.

Örneğin tam olarak ne olduğunu hatırlamıyorum, ancak gerçekleştiğinde onları tanıyorum.

And often when you see people who can speak continuously, that's what they're doing. So

Ve sık sık sürekli konuşabilen insanları gördüğünüzde , yaptıkları şey budur. Yani

they're thinking a little bit, planning a little bit in their mind what they're saying,

biraz düşünüyorlar, ne söyleyeceklerini kafalarında biraz planlıyorlar,

that's exactly what I'm doing right now. And then, like the water, you let yourself, you

şu anda tam olarak bunu yapıyorum. Ve sonra, su gibi, bunu yapmak için kendinize izin verirsiniz,

trust yourself to do that. But part of this comes with just practicing. So you've got

kendinize güvenirsiniz. Ancak bunun bir kısmı sadece pratik yapmakla gelir. Yani

both of these very simple, basic fluency building techniques. You're connecting words and then

bu çok basit, temel akıcılık geliştirme tekniklerinin her ikisine de sahipsiniz . Kelimeleri birbirine bağlıyorsun ve sonra

you're also finding alternative. So if I can't think of a cat, I have to think of, what's

alternatif de buluyorsun. Yani eğer bir kediyi düşünemiyorsam, düşünmeliyim,

a different way of describing that? Or if I can't remember some other situation or something,

bunu tanımlamanın farklı bir yolu nedir? Ya da başka bir durum falan hatırlamıyorsam

how can I find an alternative? What's a different way to do that? But these are what you do

nasıl bir alternatif bulabilirim? Bunu yapmanın farklı bir yolu nedir? Ama bunlar

instead of just freezing and saying nothing. And it's easier if you do these while you're

sadece donup hiçbir şey söylememek yerine yaptığınız şeyler. Ve bunları,

just practicing by yourself, especially something like cat, dog, or whatever. And a way to check

özellikle kedi, köpek ya da her neyse, kendi başınıza pratik yaparken yaparsanız daha kolay olur. Ve bunu kontrol etmenin bir yolu

this would be just to, again, you're going to maybe a search engine like Google and you

, yine, belki Google gibi bir arama motoruna gidiyorsunuz ve

just type in both of these words, cat and dog. And after you've maybe taken some time

bu iki kelimeyi de yazıyorsunuz, kedi ve köpek. Ve bunu uygulamak için biraz zaman ayırdıktan sonra

to practice that, type in cat and dog and then you will get lots of examples of sentences

, cat and dog yazın ve bunları içeren birçok cümle örneği alacaksınız

that contain these. And so you can practice, you can check your grammar, you can see, "Oh,

. Ve böylece pratik yapabilirsin, gramerini kontrol edebilirsin, "Oh,

did I say that correctly?" Or, "What are some other ways I could do it?" I was being interviewed

bunu doğru mu söyledim?" Veya, " Bunu yapabileceğim başka yollar nelerdir?" Geçenlerde bir röportaj yapıyordum

recently and talking about this, about how you can even take something as basic as a

ve bunun hakkında konuşuyordum, bir kurşun kalem veya tükenmez kalem kadar basit bir şeyi nasıl alabileceğiniz hakkında

pencil or a pen, or this is a marker here, and I can describe it in many different ways.

veya bu burada bir keçeli kalem ve bunu birçok farklı şekilde tanımlayabilirim.

And that's, again, another very simple way to develop fluency. It's not about learning

Ve bu da akıcılığı geliştirmenin çok basit bir başka yolu .

new words all the time. It's about taking the words that you do know and learning to

Her zaman yeni kelimeler öğrenmekle ilgili değil. Bu, bildiğiniz kelimeleri almak ve

make connections between all these things so when you're in a conversation you can speak

tüm bunlar arasında bağlantılar kurmayı öğrenmekle ilgilidir, böylece bir sohbetteyken

without hesitating. Does that make sense? All right. Well, I don't want to talk too

tereddüt etmeden konuşabilirsiniz. bu mantıklı mı? Elbette. Pekala,

much about that, but this is really simple, basic stuff, but a lot of people don't think

bunun hakkında çok fazla konuşmak istemiyorum, ama bu gerçekten basit, temel şeyler, ancak birçok insan

about it because most teachers are focusing on, how can we teach more when you don't really

bunun hakkında düşünmüyor çünkü çoğu öğretmen , siz öğretmezken biz nasıl daha fazla öğretebiliriz' üzerine odaklanıyor.

know how to use the words you already know fluently. Does that make sense? It doesn't

Halihazırda akıcı bir şekilde bildiğiniz kelimeleri nasıl kullanacağınızı gerçekten bilmiyorum . bu mantıklı mı? Bu

really make sense. So that's why, again, even with a very small vocabulary, you can learn

gerçekten mantıklı değil. Bu nedenle, yine, çok küçük bir kelime dağarcığıyla bile, kullanamayacağınız bir sürü kelime öğrenmeye çalışmaktan endişe etmek yerine,

how to speak fluently about those things or with that vocabulary rather than worrying

o şeyler hakkında veya o kelime dağarcığıyla akıcı bir şekilde konuşmayı öğrenebilirsiniz

about trying to learn lots of words that you can't use. So improve your fluency, and that

. Bu yüzden akıcılığınızı geliştirin ve bu

will make you feel more confident. It will help you just enjoy conversations more, understand

kendinizi daha güvende hissetmenizi sağlayacaktır. Sohbetlerden daha fazla zevk almanıza,

more native speakers, and really you will just develop much faster because it's a skill

anadili daha fazla olan konuşmacıları anlamanıza yardımcı olacak ve gerçekten çok daha hızlı gelişeceksiniz çünkü bu

that builds on itself. Hopefully, you've enjoyed that. If you have,

kendi kendine gelişen bir beceridir. Umarım bundan zevk almışsındır. Eğer varsa,

let me know. Click the like button and also be sure to share this video with other people

bana bildirin. Beğen düğmesini tıklayın ve ayrıca bu videoyu mücadele eden diğer insanlarla paylaştığınızdan emin olun

who also struggle. Maybe they know a lot of vocabulary but they can't quite communicate

. Belki çok fazla kelime biliyorlar ama akıcı bir şekilde iletişim kuramıyorlar

fluently. This is part of the way you develop it and this is exactly what kids do. Just

. Bu, onu geliştirme şeklinizin bir parçasıdır ve bu tam olarak çocukların yaptığı şeydir.

talking with my daughter today and she was saying, "This thing looks like that thing."

Bugün kızımla konuşurken "Bu şey şu şeye benziyor" dedi.

Again, this cat looks like a dog. Again, it doesn't matter if it's true, but you're using

Yine, bu kedi bir köpeğe benziyor. Yine, doğru olup olmaması önemli değil, ama

the language in a fluent way. That's the key. All right, well, if you have enjoyed this,

dili akıcı bir şekilde kullanıyorsunuz. Anahtar bu. Pekala, eğer bundan hoşlandıysan,

do can do click that like button, subscribe, click the bell icon. And if you'd like to

o beğen düğmesine tıklayabilir, abone olabilir, zil simgesine tıklayabilirsin. Ve

learn more about this, this is what I do in premium programs like the Fluency Course,

bununla ilgili daha fazla bilgi edinmek isterseniz, Fluency Course,

Fluent For Life, and you can click on the link in the upper right of this video to learn

Fluent For Life gibi premium programlarda bunu yapıyorum ve bu videonun sağ üst kısmındaki bağlantıya tıklayarak

more about that. And if you'd like to continue learning with me right here on YouTube, just

bu konuda daha fazla bilgi edinebilirsiniz. Ve benimle burada, YouTube'da öğrenmeye devam etmek istiyorsanız,

do these three simple things right now: 1. Click on this link to subscribe to my YouTube

şu üç basit şeyi hemen yapın: 1.

channel for over 500 free videos. 2. Click on this link to download my #1 eBook

500'den fazla ücretsiz video için YouTube kanalıma abone olmak için bu bağlantıya tıklayın. 2. Hızlı akıcılık için 1 numaralı e-Kitap rehberimi ÜCRETSİZ indirmek için bu bağlantıya tıklayın

guide to fast fluency, FREE! And… 3. Click here to watch the most popular video

! Ve… 3. YouTube'da İngilizce akıcılığıyla ilgili en popüler videoyu buradan izlemek için buraya tıklayın

on English fluency here on YouTube!

!