English Fluency Expert Reacts To Shinjiro Koizumi's "SEXY" comment 小泉進次郎 「セクシー」

Hello there!

Selamlar!

I am Drew Badger, the Founder of EnglishAnyone.com and I just wanted to make this quick video

Ben EnglishAnyone.com'un Kurucusu Drew Badger ve haberlerde olan bir şey yüzünden bu hızlı videoyu yapmak istedim

because of something that happened in the news.

.

This is just a little bit of interesting and kind of funny English in the news, especially

Bu, özellikle burada, Japonya'da, haberlerde biraz ilginç ve biraz komik bir İngilizce

here in Japan.

.

This happened a few days ago where I believe it was the Minister of the Environment, the

Bu, birkaç gün önce, Çevre Bakanı,

new Minister of the Environment, Shinjirō Koizumi.

yeni Çevre Bakanı Shinjirō Koizumi olduğuna inanıyorum.

So this is the son of the old Prime Minister Koizumi who used to be a few years ago before

Bu, Abe'nin başbakan olmasından birkaç yıl önce eski Başbakan Koizumi'nin oğlu

Abe was the Prime Minister.

.

But, his son now is the Minister of the Environment and he was giving a recent speech.

Ama oğlu şimdi Çevre Bakanı ve geçenlerde bir konuşma yapıyordu.

Watch this and then I'll show you exactly what he did in that conversation.

Bunu izle, sonra sana o konuşmada tam olarak ne yaptığını göstereceğim.

On tackling such a big scale issue like climate change, it gotta be fun.

İklim değişikliği gibi büyük ölçekli bir meseleyle uğraşmak eğlenceli olmalı.

I...

Ben...

It gotta be cool.

Havalı olmalı. Sen

You gotta be sexy, too.

de seksi olmalısın.

Listening to what he said, the interesting thing that happened in the news in Japan,

Söylediklerini dinlerken, Japonya'daki haberlerde yaşanan ilginç olay, bir

lots of talk shows were talking about this.

çok talk show bundan bahsediyordu.

It was in newspapers out here and people were saying it's really odd that he's using the

Buradaki gazetelerdeydi ve insanlar onun

word sexy to describe something like climate change and wanting to take care of the environment.

seksi kelimesini iklim değişikliği gibi bir şeyi tanımlamak için kullanmasının ve çevreyi korumak istemesinin gerçekten tuhaf olduğunu söylüyorlardı.

Now, before we talk about that, I just want to mention very briefly, the interesting thing

Şimdi, bundan bahsetmeden önce, çok kısaca bahsetmek istiyorum,

I noticed as an educator, a teacher, as a native English speaker, is that the rest of

bir eğitimci, bir öğretmen, anadili İngilizce olan biri olarak fark ettiğim ilginç şey, cümlenin geri kalanının zaten

the sentence, it wasn't grammatically correct anyway.

gramer açısından doğru olmamasıydı .

When people, especially the kind of the obvious thing the Japanese media would notice is the

İnsanlar, özellikle de Japon medyasının seksi kelimesini fark edeceği bariz bir şey olduğunda

word sexy, but most people didn't notice the rest of the conversation or the rest of the

, ancak çoğu insan konuşmanın geri kalanını veya

sentence that the word sexy was in.

seksi kelimesinin içinde bulunduğu cümlenin geri kalanını fark etmedi.

This is when he was talking about, "It got to be cool.

" Harika olmalı.

It got to be fun.

Eğlenceli olmalı.

You got to be sexy."

Seksi olmalısın."

He might have kind of miss said it, but what's interesting is that using a word like sexy,

Bunu biraz özlemiş olabilir, ama ilginç olan şey, seksi gibi bir kelime kullanmak, bunu ifade etmenin

this is a very conversational and natural way of expressing that.

çok konuşkan ve doğal bir yolu.

And I'll talk about that in a second, but the more important point here for you as a

Ve birazdan bundan bahsedeceğim, ama burada bir dil öğrenen olarak sizin için daha önemli olan nokta

language learner, if you're especially trying to learn English and you want to communicate

, eğer özellikle İngilizce öğrenmeye çalışıyorsanız ve akıcı bir şekilde iletişim kurmak istiyorsanız

fluently, it's better to be correct grammatically first than to try to use expressions that

, denemektense önce gramer açısından doğru olmak daha iyidir. gerçekten doğru olmayan ifadeler kullanmak

don't really, maybe they kind of don't sound right if you're not speaking correctly.

, doğru konuşmuyorsanız kulağa doğru gelmiyor olabilir.

The idea is kind of like if you live in a very messy house, but you have a really clean,

Fikir, çok dağınık bir evde yaşıyorsanız, ama gerçekten temiz, tıpkı

just like some like nice piece of furniture that's really clean inside your house, but

güzel bir mobilya gibi, evinizin içinde gerçekten temiz, ama

everything else is messy.

diğer her şey dağınık.

People will wonder about that.

İnsanlar bunu merak edecek.

Why is that like your sofa or your chair looks really nice, but everything else in your room

Neden kanepen ya da sandalyen çok güzel görünüyor da odandaki diğer her şey

is messy?

dağınık?

And is kind of what it feels like when you listen to a grammatically incorrect sentence,

Ve dilbilgisi açısından yanlış bir cümleyi dinlediğinizde böyle hissettiriyor,

but it's got some really interesting conversational word or expression in it.

ama içinde gerçekten ilginç bir konuşma kelimesi veya ifadesi var.

He said, "It got to be cool or it got to be fun.

"Harika olmalı ya da eğlenceli olmalı.

It got to be cool."

Havalı olmalı" dedi.

And instead of saying it's.

Ve öyle olduğunu söylemek yerine.

It gotta be fun.

Eğlenceli olmalı.

I...

Ben...

It gotta be cool.

Havalı olmalı. Sen

You gotta be sexy, too.

de seksi olmalısın.

so, the full non-contracted form is, it has got to be, but we contract this to it's got

yani, tam sözleşmesiz form, olması gerektiğidir, ancak bunu olması gerektiği için sözleşmeliyiz

to.

.

But, he said, "It gotta", instead of, "It's got to."

Ama "olmalı" yerine "olmalı " dedi.

This is really important and even though he's just missing just that little s sound on both

Bu gerçekten önemli ve her iki

of those words where he says, "It gotta be fun.

kelimede de " Eğlenceli olmalı.

It gotta be cool."

Harika olmalı" dediği o küçük sesi kaçırıyor olsa da.

And then, he probably meant to say, "It's got to be sexy as well."

Ve sonra muhtemelen " Aynı zamanda seksi de olmalı" demek istemiştir.

But, he said, "You gotta be sexy", where you can kind of hear that a little bit.

Ama, "Seksi olmalısın" dedi, bunu biraz duyabileceğiniz bir yerde.

Now again, the correct thing is, it's got to be, so it has got to be.

Şimdi yine, doğru olan şey, olması gerektiği, yani olması gerektiği.

This just means it really should be.

Bu sadece gerçekten olması gerektiği anlamına gelir.

Now, we can get to talking about the word sexy and did he use it correctly or not?

Şimdi seksi kelimesinden bahsetmeye başlayabiliriz ve bunu doğru kullanmış mı, kullanmamış mı?

Now in my opinion, I understand exactly what he's saying.

Şimdi bence, ne dediğini tam olarak anlıyorum .

I don't really understand why the Japanese media didn't really understand that, but it

Japon medyasının bunu neden gerçekten anlamadığını gerçekten anlamıyorum, ama

makes sense.

mantıklı.

Thinking about kind of the Japanese media is looking at a word like sexy and they wouldn't

Japon medyasının seksi gibi bir kelimeye baktığını düşünürsek,

describe that for this kind of situation.

bunu bu tür bir durum için tarif etmezler.

Now, a person from the United States would describe this kind of understanding what he's

Şimdi, Amerika Birleşik Devletleri'nden bir kişi, onun neden

talking about, where he's saying that if we want to make people think about climate change

bahsettiğini, insanların iklim değişikliği hakkında düşünmelerini

or to care more about the environment, we can't just say to them like you should care

veya çevreyi daha fazla önemsemelerini sağlamak istiyorsak, onlara şöyle diyemeyiz, bu tür bir anlayışı tarif ederdi.

about the environment because it's important.

çevreyi önemsemelisiniz çünkü bu önemlidir.

Now, even if that's true, a lot of people just won't listen because it's not sexy.

Şimdi, bu doğru olsa bile, pek çok insan seksi olmadığı için dinlemiyor.

To describe something as sexy, what you're really saying is that it's something interesting

Bir şeyi seksi olarak tanımlamak için, gerçekten ilginç bir şey olduğunu

or that people care about that, whether that's really good for them or not.

veya insanlar için gerçekten iyi olsa da olmasa da insanların bunu önemsediğini söylüyorsunuz.

But, the point is it's attractive to people and that's what he was trying to say.

Ama mesele şu ki, insanlar için çekici ve onun söylemeye çalıştığı da buydu. Demek

I really understand his point, exactly what he was trying to say.

istediğini, tam olarak ne söylemeye çalıştığını gerçekten anlıyorum.

Although, the grammar was incorrect, which was like a little bit weird.

Yine de dilbilgisi yanlıştı, ki bu biraz tuhaftı.

Especially if you're trying to give a talk, you're like a politician or somebody and it's

Özellikle bir konuşma yapmaya çalışıyorsanız, bir politikacı veya başka biri gibisiniz ve

important for you to express yourself.

kendinizi ifade etmeniz sizin için önemli. Kulağa biraz daha ilginç gelen ve hatırlanacak bir şeyi

It's better to be correct than to try to use something that sounds a little bit more interesting

kullanmaya çalışmaktansa doğru olmak daha iyidir

that might be remembered and you're not really using it correctly.

ve siz onu gerçekten doğru kullanmıyorsunuzdur.

When he's saying we need to care about the environment because it's a good thing to do,

Çevreyi önemsememiz gerektiğini çünkü bu yapılacak iyi bir şey

but to convince other people about that we have to make it fun.

ama diğer insanları buna ikna etmek için bunu eğlenceli hale getirmemiz gerektiğini söylediğinde.

We have to make it cool.

Onu havalı yapmalıyız.

We have to make it sexy.

Onu seksi yapmalıyız.

Now, you'll hear this used in business terms a lot where business expressions, where people

Şimdi, bunun iş terimlerinde çokça kullanıldığını duyacaksınız, burada iş ifadeleri, burada insanlar

talk about being in a sexy industry.

seksi bir sektörde olmaktan bahsediyorlar.

Now, a sexy industry might be technology, people making like some kind of different

Şimdi, seksi bir endüstri teknoloji olabilir, insanlar bir tür farklı

software or something like that.

yazılım ya da onun gibi bir şey yapıyor.

Software now is like a sexy business or a sexy industry to be in, but maybe making aluminum

Yazılım şimdi seksi bir iş ya da seksi bir endüstri gibi, ama belki de alüminyum

cans or sofas or something is not very sexy.

kutular ya da kanepeler ya da başka bir şey yapmak çok seksi değil.

You could say, I work in a very boring industry, like I don't know, making tables.

Çok sıkıcı bir sektörde çalışıyorum, bilmem masa yapımı gibi diyebilirsiniz.

Maybe something like that, it's a good thing and people need tables, but it's just not

Belki böyle bir şey, bu iyi bir şey ve insanların masalara ihtiyacı var ama bu

a very sexy thing.

çok seksi bir şey değil. Ne demeye

I understood exactly what he was trying to say, but remember, when you are trying to

çalıştığını tam olarak anladım ama unutmayın,

express yourself, be correct first.

kendinizi ifade etmeye çalışırken önce doğru olun.

Make sure you're saying something.

Bir şey söylediğinden emin ol.

Notice how he's saying, "It's got to."

Nasıl "Zorunda" dediğine dikkat edin.

So , he said got to correctly, but instead of it's got to, he said it got to.

Yani, doğru bir şekilde yapması gerektiğini söyledi, ancak yapması gerektiği yerine yapması gerektiğini söyledi.

It got to be fun.

Eğlenceli olmalı.

It got to be cool.

Havalı olmalı.

You got to be sexy.

Seksi olmalısın.

Remember, you don't really want to describe someone as being sexy, but he's talking about

Unutma, birini gerçekten seksi olarak tanımlamak istemiyorsun , ama o, çekici kılmak

you have to make something sexy in order to make it appealing, so that you can make some

için seksi bir şey yapman gerektiğinden bahsediyor , böylece

kind of change for it.

onun için bir çeşit değişiklik yapabilirsin.

I think what he said was a great thing.

Bence söylediği harika bir şeydi.

I don't see why the Japanese press had like, or they really shouldn't have had that big

Japon basınının neden hoşlandığını anlamıyorum ya da gerçekten bu kadar büyük

of a deal about it.

bir anlaşma yapmamaları gerekirdi.

People just need something to talk about.

İnsanların sadece konuşacak bir şeye ihtiyacı var.

But remember that, be correct.

Ama şunu unutma, doğru ol.

And once you're correct, you develop the habit of being correct, then you can start throwing

Ve haklı olduğunuzda, doğru olma alışkanlığını geliştirirsiniz, o zaman

in those interesting phrases and people think, "Wow, really?

o ilginç ifadeleri kullanmaya başlarsınız ve insanlar "Vay canına, gerçekten mi?

You sound like a native English speaker."

Ana dili İngilizce olan biri gibi konuşuyorsun" diye düşünür.

Well, that's it for this quick lesson.

Bu hızlı ders için bu kadar.

I just thought that was interesting.

Bunun ilginç olduğunu düşündüm.

If you have any thoughts about that, let me know in the comments down below.

Bununla ilgili herhangi bir fikriniz varsa, aşağıdaki yorumlarda bana bildirin. Haberlerde geçen bazı ilginç şeyler

If you'd like to hear more about maybe just some interesting things that happen in the

hakkında daha fazla şey duymak istersen,

news or something, let me know and maybe I'll make some more of these.

bana haber ver, belki bunlardan birkaç tane daha yaparım. İşte

Well, that has been it.

bu kadardı.

Again, I'm Drew Badger, the founder of EnglishAnyone.com and if you'd like to learn more about how

Yine, ben EnglishAnyone.com'un kurucusu Drew Badger ve İngilizcenizi nasıl geliştireceğiniz hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız

to improve your English, just do these three simple things right now...

, şu üç basit şeyi şimdi yapın...