The English Fluency Checklist - EnglishAnyone.com

foreign

yabancı

well hello there I am Drew Badger the founder of  englishany1.com and the English fluency guide and  

merhaba merhaba, ben englishany1.com'un ve İngilizce akıcılık rehberinin kurucusu Drew Badger ve

today I want to help you just go through the  exact process I used to get fluent in Japanese  

bugün size tam olarak Japonca'da akıcı olmak için kullandığım süreçten geçmenize yardımcı olmak istiyorum

this is what I've been teaching for 20 years  to Learners all over the world about how to  

20 yıldır öğrettiğim şey bu dünyanın her yerindeki Öğrencilere

get fluent in English because it works in any  language I just happen to focus on English but  

İngilizce'de nasıl akıcı olunacağı konusunda   çünkü bu herhangi bir  dilde çalışır.

hopefully you're enjoying your day I will keep  the chat open so people can ask questions but  

I'd really like to go through this with you so I  want to make sure everyone can understand how to  

Bunu sizinle birlikte ele almak istiyorum, bu yüzden herkesin nasıl

get fluent and the exact steps so this will be  like like a checklist of really the only three  

akıcı konuşacağını ve tam adımları anladığından emin olmak istiyorum, böylece bu gerçekten

things you need to become a fluent speaker how  I found these things and how you can get them  

akıcı bir konuşmacı olmak için ihtiyacınız olan üç şeyi içeren bir kontrol listesi gibi olacak bunları nasıl buldum ve onları nasıl harika

been actually become a great speaker all  right uh so let's talk about this very quickly  

bir konuşmacı haline getirebilirsiniz?

so if you don't know my story I know many people  are new to the channel and they have asked lots of  

questions about me and my programs and everything  so I wanted to answer a lot of those in this video  

programlarım ve her şey bu yüzden bu videoda bunların çoğunu yanıtlamak istedim

and also if you have questions in the chat you  can let me know I'll try to keep them focused  

ve ayrıca sohbette sorularınız varsa bana iletebilirsiniz  onları

to this video but for my story basically  I started learning my first uh different  

bu videoya   odaklamaya çalışacağım   ancak hikayem için temel olarak  kendi programımı öğrenmeye başladım ilk uh farklı

language when I was like a first grader in  elementary school uh and so that was Latin

ben ilkokulda birinci sınıf öğrencisiyken uh ve yani bu

long time ago and I failed at doing that uh  and just my my whole kind of long language  

uzun zaman önce Latinceydi ve bunu yapmakta başarısız oldum uh ve benim tüm uzun dil

learning story basically goes from Latin uh  to French in high school Spanish and College

öğrenme hikayem temel olarak lisede Latince'den Fransızca'ya geçiyor okul İspanyolca ve Kolej

and then Japanese uh learning here in Japan  

ve ardından Japonca uh burada Japonya'da öğreniyor

and so the problem I experienced probably a lot  of the same things you all experience over there  

ve bu yüzden benim yaşadığım sorun muhtemelen hepinizin orada deneyimlediği şeylerin aynısı   Birazdan

I'll get back to comments in a second I want  to go through this but keep saying hello let  

yorumlara geri döneceğim bu konuyu ele almak istiyorum ancak merhaba demeye devam edin

me know where you are and I'll go back and read  comments in a little bit but basically I I learned  

nerede olduğunuzu bana bildirin ve biraz sonra geri dönüp yorumları okuyacağım ama temelde öğrendim   Konuşmak için

I I struggled to speak and I thought uh it was  basically impossible for me to to get fluent  

mücadele ettim ve akıcı konuşmamın temelde imkansız olduğunu düşündüm

because I had struggled for so many years and I  want to talk about why I struggled and why so many  

çünkü çok uzun yıllar mücadele ettim ve Neden mücadele ettiğim ve

other Learners struggle as well because I spent  so many years thinking about this trying to solve  

diğer birçok Öğrencinin de neden mücadele ettiği hakkında konuşmak istiyorum çünkü

this problem not only for myself but also for  all the people that I helped now so after I was  

bu sorunu sadece kendim için değil, aynı zamanda şimdi yardım ettiğim tüm insanlar için de bu mücadeleyi verdikten sonra çözmeye çalışmak için uzun yıllar harcadım.

struggling and failing so I I know a little bit of  Latin I mean I remember some of the words I know a  

ve başarısız olduğum için biraz Latince biliyorum yani bazı kelimeleri hatırlıyorum

little bit of French and a little bit of Spanish  as well and then Japanese this is the only other  

biraz Fransızca ve biraz da İspanyolca biliyorum ve sonra Japonca bu

language I can speak fluently I'll explain why I  wouldn't be why I became able to speak fluently  

akıcı konuşabildiğim diğer tek dil açıklayacağım biraz sonra akıcı bir şekilde konuşabilmemin nedeni

in a little bit but I want to go through the  problems and show you exactly what's missing from  

ama sorunları  ele almak ve size

the traditional methods that most people use and  show you that really there are just three things  

çoğu insanın kullandığı geleneksel yöntemlerde tam olarak neyin eksik olduğunu göstermek ve size gerçekten bunu yapan yalnızca üç şey olduğunu göstermek istiyorum

that you need to become a fluent speaker so when  I looked at the problems I had you can think about  

akıcı bir konuşmacı olmanız gerekir, bu nedenle  sahip olduğum sorunlara baktığımda

like the traditional methods that people use  or you can think about where people live so a  

insanların kullandığı geleneksel yöntemler  gibi  düşünebilirsiniz veya insanların nerede yaşadığı  hakkında düşünebilirsiniz, bu nedenle

lot of people a lot of Learners assume that if  you live in an English-speaking country you get  

birçok  kişi   birçok Öğrenci, eğer yaşıyorsanız  öyle olduğunu varsayar İngilizce konuşulan bir ülkede

fluent I thought the same thing so if I moved  to Japan then I definitely will get fluent but  

akıcı olursanız ben de aynı şeyi düşünmüştüm yani Japonya'ya taşınırsam kesinlikle akıcı olacağım ama

I didn't actually get fluent uh and so this was a  we call this a wake-up call you know it was it was  

aslında akıcı olamadım ve bu yüzden bu bir  buna bir uyandırma çağrısı diyoruz biliyorsunuz

just crazy to see uh wow I actually didn't become  a fluent speaker even though I was living in Japan  

Japonya'da yaşıyor olmama rağmen aslında akıcı bir konuşmacı olamadığımı görmek   delilik miydi

so I want to talk about why that happened  uh and also as I go through this video  

bu yüzden bunun neden olduğu hakkında konuşmak istiyorum uh ve ayrıca bu videoyu incelerken

But first you can let me know in the oh yeah nice  to see people chatting in the comments section  

Ama önce bana haber verebilirsiniz evet, yorumlar bölümünde sohbet eden insanları görmek güzel

so let me know if you have specific problems  with your learning but they probably fall into  

bu nedenle öğrenmenizle ilgili belirli sorunlarınız varsa bana bildirin, ancak bunlar muhtemelen

three categories so the first one these are the  things I experienced when I was learning Japanese  

üç kategoriye ayrılır, yani ilki  bunlar Japonca öğrenirken yaşadığım şeyler

so even after living in Japan for almost a year  and studying every day and being around Japanese  

yani sonrasında bile neredeyse bir yıldır Japonya'da yaşamak ve her gün ders çalışmak ve

people every day I still couldn't speak so  the basic problems I had so number one make  

her gün Japonların yanında olmak hala konuşamıyordum bu yüzden bir numaralı temel sorunlarım

sure this fits on there oh it looks like it just  fits so number one uh the language I was studying  

bunun oraya uyduğundan emin olun oh görünüşe göre tam olarak bir numaraya uyuyor gibi görünüyor uh Çalıştığım dil

was not the language that people were  really using in conversations so this is  

insanların konuşmalarda  gerçekten kullandıkları dil değildi, bu nedenle

the thing that that English Learners will often  complain about so it sounds like a different

İngilizce Öğrenenlerin sıklıkla şikayet edeceği şey bu, bu yüzden kulağa farklı bir

a different language so I'm going to write  this pretty badly up here but the language  

farklı bir dil gibi geliyor, bu yüzden bunu  buraya oldukça kötü yazacağım ancak

I was learning in the classroom is basically  a different language from what people were  

sınıfta öğrendiğim dil, temel olarak insanların gerçek dünyada konuştuklarından   farklı bir dildir,

speaking in the real world so I couldn't really  understand people even though I had a textbook I  

bu nedenle bir ders kitabım olmasına rağmen insanları gerçekten anlayamıyordum

often tell the story of a uh just learning basic  greetings in Japanese and so I was working at a  

sık sık sadece temel selamlaşmaları öğrenmenin hikayesini anlatırım Japonca ve yani bir   okulda çalışıyordum

school and I came into the building and  I said hello I said good morning I said  

ve binaya geldim ve merhaba dedim, günaydın dedim

Ohio gozaimasu a nice clear Japanese and the uh  one of the guys working there he just said us  

Ohio gozaimasu güzel ve anlaşılır bir Japon dedim ve uh orada çalışan adamlardan biri az önce bizi dedi

it was that's all he said and so I was really  surprised because wait a minute that that  

tüm söylediği buydu ve bu yüzden gerçekten şaşırdım çünkü bir dakika bu

wasn't the language that's in the textbook  so again I'm I'm not learning uh the actual  

ders kitabındaki dil değildi yani yine

language that people are using and so I couldn't  understand and I couldn't speak naturally people  

insanların kullandığı gerçek  dili öğrenmiyorum ve bu yüzden anlayamadım ve yapamadım' doğal olarak konuşmuyorum   bu yüzden sahip olduğum

so the second thing or the second kind  of set of problems I had uh is that I'm  

ikinci şey veya ikinci tür sorunlar grubu şuydu:

struggling with my actual communication so  the communication itself I'm having all of  

gerçek iletişimimle mücadele ediyorum yani iletişimin kendisi

these difficulties about expressing myself so  like remembering I'll just say forgetting words

kendimi ifade etme konusunda tüm bu zorlukları yaşıyorum yani hatırlamak gibi sadece söyle kelimeleri

pronunciation

telaffuz

grammar

dilbilgisini unutuyorum

so I'm having trouble remembering what I want  to say having trouble thinking about particular  

bu yüzden ne söylemek istediğimi hatırlamakta güçlük çekiyorum belirli

grammar rules I'm making mistakes about uh like  maybe trying to think and organize sentences in  

dilbilgisi kurallarını düşünmekte zorlanıyorum uh hakkında hatalar yapıyorum belki konuşmadan önce kafamda   cümleleri düşünmeye ve düzenlemeye çalışıyorum

my head before I speak um and so I'm going to  answer that so we just got a question asking  

um ve bu yüzden ben buna cevap vereceğim, bu yüzden gramerle ilgili bir sorumuz var

about grammar so this whole video is talking  about all of these different pieces and how  

yani tüm bu video tüm bu farklı parçalardan ve bunların

they work together to improve your fluency  so these are the the kinds of problems that I  

akıcılığınızı geliştirmek için nasıl birlikte çalıştıklarından bahsediyor yani bunlar benim yaşadığım türden sorunlar

experienced so the first one it was days basically  a different language than what I was learning uh  

yani ilk bir gündü temelde öğrendiğimden farklı bir dil uh

or the the people that are actually speaking the  language natively are using different vocabulary  

veya dili ana dili olarak konuşan insanlar var olandan farklı kelime dağarcığı kullanıyorlar

than there's and they're speaking faster uh and  their pronunciation is is much more difficult to  

ve daha hızlı konuşuyorlar ve telaffuzlarını anlamak çok daha zor   bu

understand so their accents are different as well  so number two I had these communication problems  

yüzden onların aksanlar da farklı yani iki numara, bu iletişim sorunlarım vardı

and I'll talk about why I had those in a second  and then number three I had no confidence so no

ve neden bunları yaşadığım hakkında birazdan konuşacağım ve sonra üç numara, kendime güvenim yoktu, bu yüzden

so no confidence and no fluency all right now all  of the people I help they fit into one at least  

hayır, yani güvenim ve akıcılığım pekala, şu anda konuştuğum tüm insanlar bu sorun kategorilerinden en az birine uymalarına yardımcı olun,

one of these categories of problems so either they  they they don't understand what the actual words  

böylece ya yerlilerin söylediği gerçek kelimeleri anlamazlar

natives are saying and so they have problems  understanding or they actually have trouble  

ve bu nedenle anlama sorunları yaşarlar ya da iletişim becerilerinde gerçekten sorun yaşarlar, bu nedenle

with their communication skills so the way they  learn and I'll talk about that in just a second  

öğrenme biçimleri ve Birazdan

is causing them all of these difficulties and then  so we have number three here which is the lack of  

onlara tüm bu zorluklara neden olan şeyden bahsedeceğim ve sonra burada üç numaramız var, bu da

confidence and the lack of fluency and so let's  say I don't let's see the correct way okay never  

özgüven eksikliği ve akıcılık eksikliği ve bu yüzden diyelim ki doğru yolu görmeyelim tamam mı

mind so make sure I'm not getting distracted  by the comments over here so the basic idea is  

boşverin bu yüzden buradaki yorumların dikkatimi dağıtmayacağından emin olun yani temel fikir şu:

that you will have at least one of these three  problems uh if you're watching this video right  

bu üç sorundan en az birini yaşayacaksınız uh eğer bu videoyu şu

now if you don't have any problems then you should  go do something else because this is going to be a  

anda izliyorsanız herhangi bir sorun yaşamıyorsanız o zaman gidip başka bir şey yapmalısın çünkü bu

waste of your time all right so let's talk about  how I solved these and how I figured out actually  

senin için zaman kaybı olacak pekala bunları nasıl çözdüğümden ve nasıl

how to become fluent Because unless you solve all  three of these problems then you will not be able  

akıcı hale geleceğimi gerçekten nasıl öğrendiğimden bahsedelim.

to speak so if you know the actual vocabulary that  natives use but you can't use it fluently then you  

konuşamamak yani yerlilerin kullandığı gerçek kelime dağarcığını biliyorsanız ama akıcı bir şekilde kullanamıyorsanız o zaman

can't communicate and even if you are learning  maybe you're studying with some textbooks or  

iletişim kuramazsınız ve öğreniyor olsanız bile belki bazı ders kitaplarıyla veya

something like that and you know the information  very well if you don't feel confident then you  

onun gibi bir şeyle çalışıyorsunuzdur ve bilirsiniz bilgiler çok iyi, kendinize güvenmiyorsanız o zaman

won't actually use anything in a conversation  fluently okay so this is a system it's like a  

bir konuşmada hiçbir şeyi akıcı bir şekilde kullanmazsınız tamam yani bu

like a stool where we got three legs and you  can think about them actually supporting each  

bir   tabure gibi üç bacağımızın olduğu bir sistem ve aslında birbirlerini desteklediklerini düşünebilirsiniz

other if you only have two of them or you only  have one then the thing will fall over all right  

eğer sadece iki tane varsa veya sadece bir tane varsa o zaman her şey alt üst olur

so when I was thinking about this I was really  trying to understand because uh most most people  

yani ben bunu düşünürken gerçekten anlamaya çalışıyordum çünkü uh çoğu insan bana

when they ask ask me questions about fluency ask  me questions about learning they just say I have  

akıcılıkla ilgili sorular sorduklarında bana akıcılıkla ilgili sorular soruyorlar sadece

trouble with fluency or I have trouble speaking or  something so I want people to understand this and  

akıcılıkla ilgili sorunum olduğunu veya konuşma sorunum olduğunu söylüyorlar, bu yüzden insanların bunu anlamasını ve

get these pieces uh really understand these things  very well because when you understand exactly what  

bu parçaları anlamasını istiyorum, uh gerçekten bu şeyleri çok iyi anlıyor çünkü probleminizin tam olarak ne

your problem is it's very easy to solve all right  so the first thing I'm thinking about because of  

olduğunu anladığınızda çözmek çok kolay, tamam mı yani bu problemler yüzünden ilk düşündüğüm şey

these problems number one is I don't understand  what what natives are actually saying so the  

yerlilerin aslında ne dediğini anlamıyorum bu yüzden

first thing I have to do we can we can imagine  kind of what I'm learning at first we can we can  

yapmam gereken ilk şey ilk başta ne öğrendiğimi hayal edebiliyoruz

call this like textbook textbook textbook Japanese  or textbook English for for the people learning a  

buna   ders kitabı ders kitabı ders kitabı Japonca veya ders kitabı İngilizce diyebilir miyiz, çünkü

language typically in a classroom you're getting  this but natives actually know this much so they  

genellikle bir sınıfta bir dil öğrenen insanlar için bunu elde edersiniz, ancak yerliler aslında bu kadarını bilirler, bu nedenle

know the textbook vocabulary but they also know  all of this out here all right so this is the  

ders kitabının kelime dağarcığını bilirler, ancak burada bunların hepsini de bilirler pekala bu

slang and the idioms and all of that the real  conversational language that natives are speaking  

argo ve deyimler ve tüm bunlar yerlilerin konuştuğu gerçek konuşma dili

and not just the vocabulary but the faster speech  the uh the weird incorrect grammar that they might  

ve sadece kelime dağarcığı değil, daha hızlı konuşma uh garip yanlış dilbilgisi

use the slang cultural references other things  like that that's all out here so this in here  

kullanabilecekleri   argo kültürel referanslar bunun gibi diğer şeyler  hepsi burada, bu burada

the textbook version of the language is like the  kind of safe and easy version that people teach  

dilin ders kitabı versiyonu, insanların sınıfta öğrettiği  güvenli ve kolay bir versiyon gibidir,

in the classroom but if you only learn this  then it becomes much more difficult for you  

ancak yalnızca bunu öğrenirseniz o zaman  gerçekten konuşmanız çok daha zor hale gelir,

to actually have conversations all right I want  to make sure I want to take this very slowly and  

pekâlâ istiyorum Bunu çok yavaş yapmak istediğimden ve

make sure everybody understands all these pieces  because they're all very important all right so  

herkesin tüm bu parçaları anladığından emin olmak için çünkü hepsi çok önemli, bu nedenle

you will know exactly what your particular issue  is and how to solve that just by following these  

sorununuzun tam olarak ne olduğunu  ve yalnızca bu   adımları izleyerek sorunu nasıl çözeceğinizi bileceksiniz,

steps so the first thing you must do is you must  move into this space over here so some of the the  

böylece ilk yapman gereken şey, buradaki  bu boşluğa taşınmalısın, böylece

English that you know it's perfectly fine English  it natives again use the things in textbooks as  

gayet iyi olduğunu bildiğin İngilizcenin bir kısmı, anadili İngilizce  yine ders kitaplarındaki şeyleri kullanır

well but they also use way more that's found  outside of that so the first thing I had to do

ama aynı zamanda bunun dışında bulunan  çok daha fazlasını da kullanırlar, yani ilk

in order to become fluent in Japanese  so number one we call this check number  

Japonca'da akıcı olmak için yapmam gereken bir şey bu yüzden bu kontrole bir numara diyoruz

one on the fluency checklist is  to learn or we just call this

akıcılık kontrol listesindeki bir numara öğrenmek veya buna sadece

the real spoken language

gerçek konuşma dili

foreign so I know some people are already  learning and even if they don't have any  

yabancı diyoruz, bu yüzden bazı insanların zaten öğrenmekte olduğunu biliyorum ve öğrenmiş olsalar bile bunların hiçbirine   sahip değil

of these things maybe they can understand some  of what I'm saying it's because they've already  

belki söylediklerimin bir kısmını anlayabilirler çünkü zaten

studied some textbook English but they're not  really learning all the things outside uh in  

İngilizce ders kitaplarından bazılarını çalışmışlar, ancak gerçek konuşmalarda olan her şeyi gerçekten öğrenmiyorlar.

that happen in real conversations so we have the  real spoken language and I'll just give you a  

gerçek konuşma dili ve size

quick example of this but I would be in meetings  so I came to Japan to teach English and I would  

bunun kısa bir örneğini vereceğim ama toplantılarda olurdum bu yüzden İngilizce öğretmek için Japonya'ya gelirdim ve ders verdiğim

be sitting in meetings at the school where I was  teaching and listening to people talk and there's  

okulda toplantılarda oturur ve insanların konuşmalarını dinlerdim ve

the kind of the like the business maybe the formal  vocabulary that people would use during meetings  

iş gibi bir şey var, belki de insanların toplantılar sırasında kullandıkları resmi kelime dağarcığı

and I knew a few of those expressions like  greetings and okay we're going to talk about  

ve selamlaşma gibi ifadelerden birkaçını biliyordum ve tamam  bunun hakkında konuşacağız

this or that I could understand some of that  but then the like my uh like fellow teachers  

veya bunun bir kısmını anlayabilirdim ama sonra benzerleri benim ah, öğretmen arkadaşlarım

or other staff members they would ask me questions  about things that are not out that are not in this  

veya diğer personeller bana bu konuda olmayan şeyler hakkında   sorular sorarlardı

so they would ask me about like my weekend  or they would ask me like about a movie or  

bu nedenle bana hafta sonum gibi veya bana bir film gibi veya

they would ask me about other things like this  that are completely outside of this textbook  

bana başka şeyler hakkında sorular sorarlardı bunun gibi şeyler bu ders kitabı bilgilerinin   tamamen dışındadır

information and because I didn't know any of  this I couldn't talk about that I was really  

ve bunların hiçbirini bilmediğim için konuşamazdım, gerçekten

nervous and worried about having to talk with  anybody so I'd be very shy and it was hard for  

gergindim ve kimseyle konuşmak zorunda kalacağım için endişeliydim, bu yüzden çok utangaç olurdum ve öyleydi Onlarla konuşabilmem için İngilizce konuşan İngilizce öğretmenleri dışında birlikte çalıştığım diğer insanlarla

me to to actually develop any relationships with  the other people I worked with so other than the  

gerçekten herhangi bir ilişki geliştirmek benim için zor

like the English teachers who spoke English so I  could talk with them but I really had difficulty  

ama buradaki

communicating with people uh about these other  things over here all right so when I'm talking  

diğer  şeyler hakkında insanlarla iletişim kurmakta gerçekten zorluk çektim tamam mı yani ben

about learning the real spoken language when  I decided okay I've got to learn this stuff  

gerçek konuşma dilini öğrenmekten bahsederken tamam bu şeyleri öğrenmem gerektiğine karar verdiğimde   işte

over here that's where I start okay now that that  makes that's like something I must have in order  

buradan başlıyorum tamam şimdi bu akıcı bir konuşmacı olmak için sahip olmam gereken bir şey gibi görünüyor bunu yapar herkes

to become a fluent speaker does that make sense to  everybody I know you might know this already but  

için mantıklı biliyorum bunu zaten biliyor olabilirsiniz ama

I want to cover everything very slowly just let  me know in the comments if if you understand this  

her şeyi çok yavaş anlatmak istiyorum, eğer bunu anlarsanız yorumlarda bana bildirin   bu nedenle, sahip olmanız gereken

so the first thing you must have okay you must  have this you must have real spoken English so  

ilk şey tamam, buna sahip olmalısınız, gerçekten İngilizce konuşmalısınız gerçek konuşma İngilizcesini

you must develop an actual vocabulary for using  real spoken English any questions about that  

kullanmak için gerçek bir kelime dağarcığı geliştirmelisiniz bununla ilgili herhangi bir soru

asking my students out there any questions about  that making sure this makes sense all right  

öğrencilerime bununla ilgili herhangi bir soru sorarak bunun mantıklı olduğundan emin olun   pekala

all right this one should be pretty easy to  understand because if you don't know the words  

bunu anlamak oldukça kolay olmalıdır çünkü kelimeleri bilmiyorsanız

then you won't understand people and you won't  communicate fluently or you won't communicate  

o zaman insanları anlamayacaksın ve akıcı bir şekilde iletişim kuramayacaksın veya

naturally even if you're speaking slowly okay so  once I once I learned this or I discovered okay  

yavaş konuşsan bile doğal olarak iletişim kuramayacaksın tamam yani bir kez bunu öğrendiğimde veya keşfettiğimde tamam

I'm not learning the real vocabulary that natives  are using so I should start learning that so the  

Yerlilerin bildiği gerçek kelimeleri öğrenmiyorum kullanıyorum bu yüzden bunu öğrenmeye başlamalıyım yani

question is how do you learn that information  all right so step by step thank you Andre  

soru şu: bu bilgiyi nasıl öğreniyorsunuz  pekala bu yüzden adım adım teşekkür ederim Andre

or Henry make sure I'm pronouncing that  correctly so you have to have real spoken  

veya Henry bunu  doğru telaffuz ettiğimden emin olun, bu nedenle soruyu gerçekten İngilizce konuşmuş olmanız gerekir

English the question then uh so I'm going to  understand in one form or another okay [Laughter]  

o zaman uh yani Şu ya da bu şekilde anlayacağım tamam [Gülüşmeler]

so if you have real spoken English then  the question is how do you learn that  

yani gerçekten İngilizce konuşabiliyorsanız o zaman soru şu ki bunu

how do you learn that information all right so I'm  so far I'm learning with the kind of textbook so  

nasıl öğreniyorsunuz   bu bilgiyi nasıl öğreniyorsunuz pekala yani ben şimdiye kadar birlikte öğreniyorum bu tür bir ders kitabı yani

we have this over here so we're going to try to  solve this problem up here about the language  

burada buna sahibiz yani dilin farklı olmasıyla ilgili buradaki sorunu çözmeye çalışacağız

being different but now we want to actually solve  this more difficult problem of how do we learn the  

ama şimdi bu daha zor sorunu gerçekten çözmek istiyoruz, dili nasıl öğreniriz,

language how do we understand the language so that  we can use it automatically and I spent a lot of  

dili nasıl anlarız otomatik olarak kullanabilmemiz için dili otomatik olarak kullanabildim ve

time thinking about this and this is where I went  to a park in Japan not far from my house and I  

bunu düşünmek için çok zaman harcadım ve burası Japonya'da evimden pek de uzak olmayan bir parka gittim ve

was very frustrated because even though I knew  I had to learn the real language I didn't know  

çok hüsrana uğradım çünkü öğrenmem gerektiğini bilmeme rağmen gerçek dili

how to do that so I would get phrase books and  at that time there was no YouTube I couldn't I  

nasıl yapacağımı bilmiyordum, bu yüzden kalıp kitaplarını alırdım ve o zamanlar YouTube yoktu Yapamazdım

was even in Japan before YouTube and for learning  things like that but there were phrase books and  

YouTube'dan önce ve bunun gibi şeyleri öğrenmek için Japonya'da bileydim ama anlatım kitapları ve

other things that you could get to try to learn  the language or watching TV that kind of thing  

başka şeyler vardı dili öğrenmeye çalışabileceğinizi veya televizyon izleyerek bu tür şeyler yapabileceğinizi

so I tried doing lots of these different things  and they didn't really work even trying to have  

bu yüzden bu farklı şeylerden pek çok şey yapmaya çalıştım ve konuşmaya

a uh like a private tutor someone who could try  to speak with me a little little bit it really  

çalışabilecek özel bir öğretmen gibi bir şey bulmaya çalışmak bile gerçekten işe yaramadı bende biraz

wasn't working and I didn't understand why it  wasn't working until I was on this walk and  

işe yaramıyordu ve ben bu yürüyüşe çıkana kadar neden işe yaramadığını anlamadım ve

I'm walking through this park and I start seeing  little kids talking with their parents and I all  

Bu parkta yürüyorum ve küçük çocukların ebeveynleriyle konuştuğunu görmeye başlıyorum ve hepimiz

of a sudden I noticed like wow they're doing the  exact opposite of everything I'm doing to learn  

birdenbire vay canına, benim dili öğrenmek için yaptığım her şeyin tam tersini yaptıklarını fark ettim,

the language so when you when you remember kids  and how you learn the language and especially  

bu yüzden çocukları hatırladığınızda ve dili nasıl öğrendiğinizi ve özellikle   eğer

like you know if you look at if you have children  yourself or other children you know when you are  

çocuğunuz varsa bilirsiniz kendiniz veya tanıdığınız diğer çocuklar

teaching a child to learn a language you do not  use any translations and the reason you don't use  

bir çocuğa bir dili öğrenmesini öğretirken herhangi bir çeviri kullanmıyorsunuz ve çevirileri kullanmamanızın nedeni,

translations is because a child doesn't understand  even that first language so there's nothing to  

bir çocuğun o ilk dili bile anlamamasıdır, bu nedenle çeviri yapacak hiçbir şey yoktur

translate with and the only way to teach a child  then you can't teach them to read because they  

ve Bir çocuğa öğretmenin tek yolu o zaman onlara okumayı öğretemezsiniz çünkü onlar

don't really know how to read yet they don't  know how to write yet either so the only thing  

gerçekten okumayı bilmiyorlar ama henüz yazmayı da bilmiyorlar bu yüzden yapabileceğiniz tek şey

you can do is make the language understandable  all right so make the language understandable  

dili anlaşılır kılmaktır doğru, yani dili anlaşılır yap

so when I'm thinking okay I need to learn  real spoken English so maybe I should get some  

bu yüzden tamam olduğunu düşündüğümde gerçek konuşma İngilizcesi öğrenmem gerekiyor, bu yüzden belki

phrase books or in my case learning Japanese  but for you trying to learn spoken English  

deyim kitapları almalıyım veya benim durumumda Japonca öğrenmeliyim , ancak sizin için konuşma İngilizcesi öğrenmeye çalışıyorsanız   bu

so the second thing you need is  you need to get understandable

nedenle ihtiyacınız olan ikinci şey sizsiniz

the understandable messages and this is all  in English All In English all in English  

Anlaşılabilir mesajları anlamanız gerekiyor ve bunların hepsi İngilizce'de Tamamı İngilizce'de

now the reason you do that again is  because if you do not do this this  

şimdi bunu tekrar yapmanızın nedeni çünkü  bunu yapmazsanız   insanların öğrenirken karşılaştıkları

is what's causing all of the problems that  people have when they're learning all right  

tüm sorunlara neden olan şey budur pekala

so if you're forgetting words or if you have  trouble with your pronunciation or if you have  

kelimeleri unutuyorsanız veya telaffuzunuzla ilgili sorun yaşıyorsanız veya

trouble with your grammar or any of the other  basic skills of communication it's because you're  

dilbilginizle veya diğer temel iletişim becerilerinizle ilgili sorununuz varsa bunun nedeni

not learning with understandable messages all  right so I talk about this a lot but how you learn  

anlaşılır mesajlarla öğrenmiyorsanız pekala bundan bahsedeceğim bu çok ama nasıl öğrenirsen nasıl

is how you speak so how you learn is how you speak  and what happens is if you are learning through  

konuşursan öyle öğrenirsin nasıl konuşursan öyle olur ve olan şu ki çeviriler yoluyla öğreniyorsan

translations or you are studying grammar tables  or you are trying to basically you're learning  

veya gramer tablolarını çalışıyorsan  veya temel olarak

through your native language the same way you  would learn any other language you're going to  

ana dilinden öğreniyorsun   tıpkı başka bir dili öğreneceğiniz gibi,

actually do those same kinds of things when you  speak so if you learn through translations then  

aslında konuşurken aynı tür şeyleri yapacaksınız, yani çeviriler yoluyla öğrenirseniz, o zaman

you have to think about translations when you  speak and this is what will cause you to stutter  

konuşurken çevirileri düşünmeniz gerekir ve bu, kekemeleşmenize

and hesitate in conversations does that make sense  so the reason a lot of people like they even even  

ve tereddüt etmenize neden olur   konuşmalarda bu mantıklı mı yani pek çok kişinin bu dili sevmesinin nedeni

though people are still learning the real spoken  language and you can find a lot of this right  

insanlar hâlâ gerçek konuşulan  dili öğreniyor olsalar ve bunun çoğunu doğrudan

here on YouTube there are plenty of YouTube videos  that will teach you real spoken English but again  

burada, YouTube'da bulabilseniz de size gerçek konuşmayı öğretecek pek çok YouTube videosu  var İngilizce ama yine

this is only one part it's one third of the the  three pieces that you need in order to get fluent  

bu yalnızca bir kısımdır akıcı olmak için ihtiyacınız olan  üç parçanın üçte biridir

so the second part here this is even more  important because you can really learn  

yani buradaki ikinci kısım bu daha da önemlidir çünkü

anything if you learn it the right way but  the point is to get understandable messages  

doğru şekilde öğrenirseniz gerçekten her şeyi öğrenebilirsiniz ama asıl nokta  anlaşılır mesajlar elde etmektir

and the more kind of technical term for this  is I'll just write it up here comprehensible

ve bunun için daha teknik bir terim  şu şekildedir: buraya yazacağım anlaşılır

comprehensible input so comprehend to understand  something in input just means it's coming to you  

anlaşılır girdi anlamak için bir şey sadece size geliyor

so comprehensible input so I'll give you  some comprehensible input in Japanese I've  

çok anlaşılır girdi bu yüzden size bazı anlaşılır bilgiler vereceğim Japonca giriş

done this example many times but I think it will  be helpful for more people especially people who  

Bu örneği birçok kez yaptım, ancak daha fazla kişiye yardımcı olacağını düşünüyorum, özellikle

are new to the channel so I'll just teach you  some Japanese right quick very simple lesson  

kanalda yeni olanlara bu yüzden size biraz Japonca öğreteceğim, doğru hızlı çok basit bir ders

maca Maca maca akaimaka AKA awimaka  how kuroimaka kudo hakka AO kudo

maca Maca maca akaimaka AKA awimaka nasıl kuroimaka kudo hakka AO kudo

AO how how all right very simple lesson in  Japanese and again even in that I didn't use  

AO nasıl pekala Japonca çok basit bir ders ve yine

your native language to teach you some people  watching this might know Japanese already hello  

size öğretmek için ana dilinizi kullanmadım bunu izleyen bazı insanlar Japonca biliyor olabilir merhaba

if you're a Japanese speaker but the general idea  is that if you're learning in the language that  

Japonca konuşuyorsanız ama genel Buradaki fikir şu ki, öğrenmekte olduğunuz dilde öğreniyorsanız,

you're learning so you're not learning through  Portuguese or French or Taiwanese or Spanish or  

yani Portekizce veya Fransızca veya Tayvanca veya İspanyolca veya

whatever any whatever the language happens to  be an alien language it doesn't matter you're  

her ne olursa olsun  herhangi bir şekilde öğrenmiyorsanız, yabancı bir dil olmanızın bir önemi yoktur. dilde

learning everything and understanding everything  all in the language and remember how you learn is  

her şeyi öğrenmek ve her şeyi anlamak ve nasıl öğrendiğini hatırla,

how you speak so if you can learn the language in  the language then you speak the language without  

nasıl konuştuğundur, yani o dildeki dili öğrenebilirsen, o zaman dili

translating all right so this is solving problem  number two up here where all of the particular  

tercüme etmeden konuşursun, yani bu, buradaki iki numaralı sorunu çözüyor, burada tüm

issues that people have about communication they  come from the way people learn okay so it's not  

insanların iletişimle ilgili sahip olduğu belirli sorunlar, insanların öğrenme şekillerinden kaynaklanır tamam, bu yüzden

where you live it's it's not that people struggle  because they don't live in an English-speaking  

yaşadığınız yer değil, insanlar İngilizce konuşulan bir ülkede yaşamadıkları için

country uh or because they uh like they don't  have native parents or whatever they don't have  

veya sahip olmadıklarını düşündükleri için mücadele etmiyorlar yerli ebeveynler veya her neyse onların

an English-speaking friend or something like that  really the only the only reason is because of this  

İngilizce konuşan bir arkadaşı veya onun gibi bir şeyi yoksa gerçekten tek sebep bu yüzden

so learning it like a student rather than learning  it like a native so when you understand the  

onu ana diliniz gibi öğrenmek yerine öğrenci gibi öğrenmek yani

language as a native speaker then you can speak  without having to to worry or stress about the  

dili ana diliniz gibi anladığınızda konuşmacı o zaman dil hakkında endişelenmenize veya strese girmenize gerek kalmadan konuşabilirsiniz,

language all right I want to stop right here and  make sure everybody understands this because this  

tamam burada durmak ve herkesin bunu anladığından emin olmak istiyorum çünkü bu

is very important and this is this is probably I  wouldn't say that well again all three of these  

çok önemli ve bu muhtemelen üçü için de bu kadar iyi söylemezdim

things are very important to your ability to  speak because you need all three of them but  

Bunlardan   konuşma beceriniz için çok önemlidir, çünkü üçüne de ihtiyacınız vardır, ancak

this one might be the most difficult to understand  uh and not because it's it's a difficult lesson  

bu anlaşılması en zor olan olabilir uh ve bu zor bir ders olduğu için değil

but because it's unbelievable so I have I have  trouble uh explaining this to people because uh  

ama inanılmaz olduğu için bunu açıklamakta güçlük çekiyorum uh insanlara çünkü uh

they find it unbelievable that they can learn a  language like a native does anybody think that's  

bir dili ana dili gibi öğrenebileceklerini inanılmaz buluyorlar bunun

unbelievable does anybody think they cannot learn  English the way they learn their native language  

inanılmaz olduğunu düşünen var mı kimse İngilizceyi anadilini öğrendiği şekilde öğrenemeyeceğini düşünüyor mu

all right I want to just stop here and answer any  questions that people have about that if I do not  

pekala burada durup insanların sorduğu soruları yanıtlamak istiyorum bununla ilgili

see any questions I will assume people understand  everything and I can just move on all right but  

herhangi bir soru görmezsem, insanların her şeyi anladığını varsayacağım ve normal şekilde devam edebilirim ama

I'm guessing maybe some people still don't believe  this is possible so some of the kinds of things  

sanırım bazı insanlar hala bunun mümkün olduğuna inanmıyor, bu nedenle bazı tür şeyler

I hear uh yes learn like an alien so this is  exactly the same the same way an alien coming to  

duyuyorum uh evet bir uzaylı gibi öğren yani bu tamamen aynı şekilde

planet Earth how would an alien learn the language  there's only one way an alien can learn any Earth  

Dünya gezegenine gelen bir uzaylı   bir uzaylı dili nasıl öğrenir bir uzaylının herhangi bir Dünya dilini öğrenmesinin tek bir yolu vardır

language and that's this way the alien would  have to understand things all in the language  

ve bu şekilde uzaylı her şeyi  anlamak zorunda kalır

they're learning because you can't translate what  you don't there's no way to translate anything  

öğrendikleri dilde   tercüme edemezsiniz çünkü tercüme edemediğiniz şeyi tercüme edemezsiniz  hiçbir şeyi tercüme etmenin bir yolu yoktur

all right John says yes anybody else any questions  about this I want to make sure well Henry says I  

tamam John evet diyor başkasının bununla ilgili sorusu  emin olmak istiyorum Henry yapabileceğimi söylüyor

could but oh we have a butt over there if you  have questions let me know that's why that's why  

ama oh bir eğer sorularınız varsa bana bildirin bu yüzden

I do these live presentations because I want to  make sure everybody understands the process how  

bu canlı sunumları yapıyorum çünkü sürecin nasıl çalıştığını herkesin anladığından emin olmak istiyorum

it works and then it really becomes a lot easier  as an adult is complicated okay so people think  

ve sonra gerçekten çok daha kolay hale geliyor çünkü bir yetişkin karmaşıktır, tamam bu yüzden insanlar

some people yes I've heard this uh this this  reason before why do you think it's complicated  

biraz düşünür insanlar evet bunu duydum bu  bu nedenle daha önce neden karmaşık olduğunu düşünüyorsunuz   yetişkin olduğunuz için

if anyone thinks it's difficult  because you're an adult let me know  

bunun zor olduğunu düşünen varsa bana bildirin

and I don't know how old you are if you  are 20 years old or you're 80 years old  

ve 20 yaşındaysanız kaç yaşında olduğunuzu bilmiyorum veya siz 80 yaşındayım

let me know but again the ability to understand  something just like I gave that example before  

bana bildirin ama yine bir şeyi anlama yeteneği tıpkı daha önce verdiğim örnek gibi   sadece ben

you can understand the language with just me  speaking Japanese I don't need to teach you  

Japonca konuşarak dili anlayabilirsiniz  size   kendi

Japanese through your language all right and  the reason I do that is because I want you to  

diliniz aracılığıyla Japonca öğretmeme gerek yok tamam ve nedeni Bunu yapma sebebim

not translate in your head when you have to speak  alright so remember how you learn is how you speak  

konuşman gerektiğinde kafanda çeviri yapmamanı istiyorum bu yüzden nasıl öğrendiğini unutma, nasıl konuştuğunu

just making making this clear you'll see that  it actually is possible to do this uh and the  

sadece bunu açıklığa kavuşturarak bunu  gerçekten yapmanın  mümkün olduğunu ve

advantages that people have because they're adults  are much stronger than anything you might think so  

avantajları insanlar yetişkin oldukları için düşünebileceğiniz her şeyden çok daha güçlüler bu yüzden

I'm 39 is it possible for me to speak English  fluently yes absolutely I have people over 80  

39 yaşındayım akıcı bir şekilde İngilizce konuşmam mümkün mü?

years old in my programs uh and it's because uh  there's nothing stopping you from learning if  

öğrenmekten, eğer

you're if you're still able to learn things in  your native language then you're then of course  

hala ana dilinizde bir şeyler öğrenebiliyorsanız, o zaman tabii ki

you would be able to learn things in a different  language as well now sometimes a child you know  

farklı bir dilde de bir şeyler öğrenebileceksiniz, şimdi bazen tanıdığınız bir çocuk  vay

they might think wow there's nothing in their mind  already so we can just put lots of language in  

canına diye düşünebilirler. zihinlerinde hiçbir şey zaten bu yüzden oraya çok fazla dil koyabiliriz

there but the difference is that an adult also has  the ability to focus the ability to ask questions  

ancak fark şu ki, bir yetişkin soru sorma becerisine odaklanma yeteneğine de sahiptir

and they can learn much more systematically than  a typical child can all right so there are lots  

ve tipik bir çocuğun yapabileceğinden çok daha sistematik bir şekilde öğrenebilirler.

of advantages to being an adult let me go back  and make sure all these questions get answered  

yetişkin olmanın pek çok avantajı geri döneyim ve tüm bu soruların yanıtlandığından emin olun

here I listen to a lot of videos in English in  my comprehension is like 70 80 percent depends  

burada çok fazla İngilizce video dinliyorum anlayışım 70 gibi %80

on the content but I still in the same level for  a long time okay I'm going to talk about that too  

içeriğe bağlı   ama yine de aynı düzeydeyim uzun zaman tamam ben de bunun hakkında konuşacağım

don't you think of for don't you think of  foreign you've already spoken can prevent  

düşünmüyor musun çünkü zaten konuştuğun  yabancı bir

you to speak another one like a native I'm 35  and just finished high school one year where  

yabancıyı anadil gibi konuşmana engel olabilir   35 yaşındayım ve liseyi yeni bitirdim bir yıl   nereden

should I start from okay so great questions so  let's see the this specific question about about  

başlamalıyım tamam çok güzel sorular o yüzden  yeni bir dil öğrenmenizi engelleyen bir dile sahip olmakla ilgili bu özel soruyu görelim.

having a language that is like preventing  you from learning a new one remember that  

in your native language whatever your native  language is if it's Spanish or Portuguese or  

Chinese or whatever the language is you already  know multiple different languages within that

Çince veya hangi dil olursa olsun, bu dil içinde zaten birden çok farklı dil biliyorsunuz

So within your native language you've got  maybe how you communicate professionally how  

Yani kendi ana dilinizde belki profesyonelce nasıl iletişim kurduğunuz,

you communicate like in bed you know talking with  your like your spouse or your girlfriend or your  

yatakta nasıl iletişim kurduğunuz, eşinizle veya kız arkadaşınızla veya

boyfriend or whatever uh you got how you talk  with little little kids how you talk casually  

erkek arkadaşınızla veya her neyse onunla konuştuğunuzu bilirsiniz. uh, küçük çocuklarla nasıl konuştuğunuz var, nasıl gelişigüzel konuşuyorsunuz

these are all actually different languages  and you would communicate in a different way  

bunların hepsi aslında farklı diller ve bunların her birinden  farklı  şekilde iletişim kurarsınız

from each of these and you also learn different  languages like computer programming or learning  

ve ayrıca bilgisayar programlama veya

the language of your particular industry so you  have to learn that language or even the language  

kendi sektörünüzün dilini öğrenmek gibi farklı  diller öğrenirsiniz. o dili veya hatta

of your particular company if you have you know  particular processes things like that so again  

kendi şirketinizin dilini öğrenmeniz gerekir, eğer bunun gibi belirli süreçleri biliyorsanız, yani yine  tüm

all of these things are different languages that  you already speak they're within this same native  

bunlar zaten konuştuğunuz farklı dillerdir, bunlar aynı ana

language but the point is you can easily learn  something new there's nothing stopping you from  

dildedir, ancak önemli olan sizsiniz kolayca yeni bir şey öğrenebilir, sizi

learning a different language it's just you know  there's no difference from learning something in  

farklı bir dil öğrenmekten  alıkoyan hiçbir şey yoktur, sadece bilirsiniz   İngilizce bir şey öğrenmekle

English or learning something over here to your  mind it's just some new words and vocabulary and  

veya burada  zihninize göre bir şey öğrenmek arasında hiçbir fark yoktur, bu yalnızca bazı yeni kelimeler ve kelime dağarcığı ve

and maybe some grammar something like that all  right but the basic idea is that you're not too  

ve belki biraz gramer bunun gibi bir şeydir doğru ama temel fikir şu ki

old to do this because you're still doing this  in your native language all right and you have  

bunu yapmak için çok yaşlı değilsiniz çünkü bunu hâlâ kendi anadilinizde yapıyorsunuz ve

the ability if you learn the right way to to  get this same fluency in a different language  

doğru yolu öğrenirseniz aynı akıcılığı farklı bir dilde elde etme yeteneğine sahipsiniz

but remember to your brain there's really  no difference between like something in this  

ama beyninize bu dildeki bir şeyle bu dildeki bir şey arasında gerçekten hiçbir fark olmadığını unutmayın, bu

language and something in that one it's it's more  psychological uh than actually like a practical  

aslında

thing about the language all right so if you  speak one way to a child and you speak one way  

dille ilgili pratik bir şey gibi olmaktan çok psikolojiktir, pekala yani bir çocukla tek yönlü konuşursanız ve tek yönlü konuşursunuz

professionally those are really two different  language systems that you're using all right  

profesyonel olarak bunlar gerçekten kullandığınız iki farklı dil sistemidir

there's going to be some overlap there but you  actually have a different pronunciation different  

orada bazı örtüşmeler olacaktır ama aslında  farklı bir telaffuza sahipsiniz farklı   konuşma

way of speaking you might speak with your parents  One Way speak with your friends a different way  

biçiminiz ebeveynlerinizle konuşabilirsiniz arkadaşlarınızla Tek Yönlü konuşun   farklı bir şekilde

you use completely different vocabulary in some  cases all right so these are all examples where  

kullanıyorsunuz bazı  durumlarda tamamen farklı kelime dağarcığı tamam yani bunların hepsi

you already know multiple languages fluently all  right and so it's easy to do this with a different  

birden fazla dili akıcı bir şekilde bildiğiniz örneklerdir ve bu nedenle bunu farklı bir   dil ile yapmak kolaydır,

language the only difference is that let's see  thanks so much for the answer okay all right just  

tek fark şu ki bakalım yanıt için çok teşekkürler tamam tamam sadece

want to make sure that makes sense because again  it's it's often the beliefs people have about how  

Bunun mantıklı olduğundan emin olmak istiyorum çünkü yine insanların nasıl   öğrendiklerine dair sahip oldukları inançlar

they learn that stop them from getting fluent and  once you understand oh look I I already do speak  

akıcı olmalarını engeller ve  bir kez anladığınızda ah, bakın ben zaten konuşuyorum   birden

multiple languages I know I know like multiple  languages already and now you can just apply that  

çok dil biliyorum biliyorum zaten birden çok  dil gibi biliyorum ve şimdi yapabilirsiniz sadece

same way of learning to learning more English all  right let's say I agree with you confidence is the  

aynı öğrenme yöntemini daha fazla İngilizce öğrenmek için uygulayın, pekala diyelim ki size katılıyorum

key to become more fluent yes so confidence is  a key but we'll explain how how the confidence  

daha akıcı olmanın anahtarı güvendir evet bu nedenle güven anahtardır ancak özgüvenin nasıl

develops all right so any more questions about  this we've had some good questions already but  

geliştiğini açıklayacağız tamam bu yüzden hakkında daha fazla soru bu zaten bazı güzel sorularımız var ama   bunu

I want to make sure everybody understands this  so this idea of understanding the language all  

herkesin anladığından emin olmak istiyorum yani dili tamamen İngilizce olarak anlama fikri bu yüzden

in English so I love learning English because  my Spanish vocabulary increase at the same time  

İngilizce öğrenmeyi seviyorum çünkü İspanyolca kelime dağarcığım aynı zamanda artıyor

yeah so there are a lot of a lot of words that  are also the same between the two languages I  

evet yani çok şey var iki dil arasında da aynı olan birçok kelime

remember when I was when I was young living back  in Chicago I had Spanish-speaking friends and I  

hatırlıyorum, gençken Chicago'da yaşarken İspanyolca konuşan arkadaşlarım vardı ve

worked on a construction crew so helping to  remodel houses and I worked with a team of  

bir inşaat ekibinde çalışıyordum, bu yüzden evlerin yeniden modellenmesine yardımcı oluyordum ve bir ekiple çalışıyordum

Spanish guys uh Spanish speaking guys I should  say and they would listen to the radio like  

İspanyol adamlar uh İspanyolca konuşan adamlar söylemeliyim ve onlar

Spanish radio all the time and so I learned some  words and and just talking with them and trying  

her zaman İspanyol radyosu gibi radyo dinlerlerdi ve bu yüzden bazı kelimeler öğrendim ve sadece onlarla konuşarak

to improve my pronunciation I love saying like  Univision I I dislike the like the sound the  

telaffuzumu geliştirmeye çalışıyorum Univision I gibi söylemeyi seviyorum Univision I gibi şeyleri sevmiyorum

sound of those words over there it always uh  made me laugh when I was getting to practice  

oradaki kelimelerin sesi pratik yapmaya başladığımda beni her zaman güldürürdü

that with them and they thought my pronunciation  was very funny all right someone said I'm still  

onlarla ve telaffuzumun çok komik olduğunu düşündüler tamam birisi dedi ki ben hala

young fantastic I'm 42 years old I don't know if  that's young or not but it feels young to me all  

gencim harikayım 42 yaşındayım bilmiyorum' genç mi değil mi bilmiyorum ama bana genç geliyor

right but I love that K Buena I remember that  show I don't know if that's all all kinds of uh  

tamam ama K Buena'yı seviyorum o şovu hatırlıyorum

like what like Central America South America as  well but I love I love the sound of that anyway  

Orta Amerika Güney Amerika gibi her türden mi bilmiyorum ama seviyorum ben yine de bunun üslubunu seviyorum

so if there are no more questions about this  this [ __ ] it shouldn't make sense so far so the  

bu nedenle bu [ __ ] hakkında başka soru yoksa, şu ana kadar bir anlam ifade etmemelidir, bu nedenle   akıcı

first thing you must have if you want to become a  fluent speaker you have to know the actual native  

bir konuşmacı olmak istiyorsanız sahip olmanız gereken ilk şey, gerçek yerel

vocabulary that natives are using okay it's pretty  simple second thing is that you have to understand  

kelime dağarcığını bilmeniz gerekir yerliler kullanıyor tamam bu oldukça basit ikinci şey,

that like a native and that means that you're not  thinking about words uh and translations as you  

bunu bir yerli gibi anlamanız gerektiğidir ve bu, bir şeyler öğrenirken kelimeleri ve çevirileri düşünmediğiniz anlamına gelir, bu yüzden

learn something so just like I gave you with this  little marker example all right well I'm young  

tıpkı size bu küçük işaretleyici örnekle verdiğim gibi hepsi pekala ben gencim

young and handsome says Marie all right young and  handsome well thank you you're too kind all right  

genç ve yakışıklıyım Marie tamam genç ve yakışıklı diyor teşekkür ederim çok naziksin

so the third thing now as I'm as I'm learning  these and I'm thinking okay how can I develop  

tamam

fluency uh for myself so I need to learn the real  spoken language and I need to understand it like  

kendi kendime akıcılık geliştirmek için gerçek konuşma dilini öğrenmem gerekiyor ve onu

a native if I want to use it without struggling  and and stuttering and forgetting my words and  

bir yerli gibi anlamam gerekiyor, eğer mücadele etmeden ve kekemelik yapmadan ve kelimelerimi ve

conversations so the thing I was still missing and  this is the big thing that most of the students  

konuşmalarımı unutmadan kullanmak istiyorsam, yani hala eksik olduğum şey ve bu öğrencilerin çoğunun   şu anda kaçırdığı büyük şey

I help now are missing all right can anybody  guess what this is what it what is the thing oh

şu anda kimse tahmin edebilir mi bunun ne olduğunu oh [

[Laughter] yeah uh so let me let me know what what  this third thing is here what are we still missing  

Gülüşmeler] evet uh o halde bu üçüncü şeyin ne olduğunu bana bildirin burada hala ne durumdayız özlüyorum   yardım ettiğim

so lots of the people I help they're  already learning real language  

pek çok kişi zaten gerçek dili öğreniyorlar

and often they can understand it like a  native but they're still missing one thing  

ve çoğu zaman onu bir ana dili gibi anlıyorlar ama yine de bir şeyi kaçırıyorlar

can anybody guess what this is what is  the one thing the last thing we need  

bunun ne olduğunu tahmin eden olmamız gereken son şey  nedir

to become a fluent speaker so this was  the thing that I I struggled with for a  

akıcı bir konuşmacı yani bu bir    süre boyunca mücadele ettiğim bir şeydi

while I said okay I know I need to know  the real vocabulary all right practice

tamam biliyorum gerçek kelime dağarcığını bilmem gerekiyor pekala pratik pekala o kadar

all right so very simple stop translating in  your head confidence yes confidence confidence  

çok basit kafanın içinde tercümeyi bırak kendine güven evet güven güven

is a result speaking practice thinking in English  practice practice all right so what does that mean  

bir sonuçtur konuşma pratiği düşünme İngilizce'de pratik pratik pekala bu ne anlama geliyor

and how do you actually practice the language all  right so we know really fluency fluency is a habit

ve dili fiilen nasıl pratik yapıyorsunuz? peki akıcılığın gerçekten olduğunu biliyoruz akıcılık bir alışkanlıktır

thank you

teşekkürler

fluency is a habit fluency is a habit no  we definitely do not want to translate  

akıcılık bir alışkanlıktır akıcılık bir alışkanlıktır hayır kesinlikle tercüme etmek istemiyoruz   yani

so fluency is a habit this means it's something  you do automatically without thinking about it  

akıcılık bu bir alışkanlıktır bu, düşünmeden otomatik olarak yaptığınız bir şey olduğu anlamına gelir

when you do it correctly all right just like I'm  doing right now I'm not really thinking I might  

doğru yaptığınızda pekala şu anda yaptığım gibi

try to organize something in my head but I'm  doing it all in English all right so fluency  

kafamda bir şeyi düzenlemeyi gerçekten   düşünmüyorum ama yapıyorum  hepsi İngilizce tamam yani akıcılık

is a habit something you do without thinking  and to develop the Habit you need practice  

bir alışkanlıktır düşünmeden yaptığın bir şey ve Alışkanlığı geliştirmek için pratik

okay but how do you develop  that that's the question  

yapmalısın tamam ama soru bu

how do you develop the practice  how do you develop the practice

can anyone answer that for me how do you develop  practice how do you practice your English so you  

bana nasıl pratik geliştirirsin   akıcı bir konuşmacı olmak için İngilizce'ni nasıl pratik edersin,

become a fluent speaker let's keep this going how  do you practice so you become a fluent speaker  

buna devam edelim, akıcı bir konuşmacı olmak için nasıl pratik yaparsın

how do you practice I'm going to take  a sip of water while you answer that  

nasıl pratik yaparsın, sen buna cevap verirken ben bir yudum su alacağım bana

for me how do you practice so  you become a fluent speaker

göre akıcı bir konuşmacı olmak için nasıl pratik yaparsınız

started learning English in an American language  

bir Amerikan dilinde İngilizce öğrenmeye başlarsınız

School in Brazil reading Mark  Twain's Adventures of Tom Sawyer

Brezilya'da okulda Mark Twain'in Tom Sawyer'ın Maceraları'nı okuyarak

getting some by speaking every  single day record yourself by  

her gün konuşarak biraz bilgi edinebilirsiniz

speaking every single day so we've got  some options up here speak every day

her  gün konuşarak kendinizi kaydedin, bu nedenle bazı seçeneklerimiz var burada her gün konuş

record yourself

kendine

anything else speaking  English with someone listening

başka bir şey kaydet başka biriyle İngilizce konuşarak konuşabilirsin

so you can speak I guess you speak by yourself  speak to yourself speak to other people

böylece konuşabilirsin

Echo I guess that's maybe repeat talk to other  people in other languages listening reading  

speaking and writing listening reading speak with  yourself watch videos try to talk like a native  

kendinizle konuşun okuyun videoları izleyin bir yerli gibi konuşmaya çalışın

listening to Native people all right so we've  got a lot of a lot of good ideas here a lot of  

yerli insanları dinleyin tamam yani burada pek çok iyi fikrimiz var

the same basic ideas that most people are using  you have probably done or tried to do most of  

çoğu insanın kullandığı temel fikirlerin çoğu muhtemelen siz yapmış veya denemişsinizdir bunların çoğunu   yapmak

those things already all right right so watching  TV reading speaking all right so what I'm going  

zaten iyi, bu yüzden TV izlemek  okumak konuşmak pekala  bu yüzden

to recommend is that you don't do any of this  all right now this is going to sound very weird  

bunların hiçbirini yapmamanızı tavsiye edeceğim  pekala şimdi bu kulağa çok tuhaf gelecek

but the these kinds of things are not going to  help you and I'm going to explain why all right  

ama bu tür bazı şeyler size  yardımcı olmayacak ve ben nedenini açıklayacağım

so this is going to sound a little bit weird but  this is this is the most the most difficult thing  

yani bu kulağa biraz garip gelecek ama bu, insanların anlaması   için en en zor şey

for people to understand because it's the  most unbelievable all right now if you have  

çünkü şu anda en inanılmaz şey.

been doing all of these things so most people  think okay I need to speak to become fluent  

tüm bunları yapıyorsanız, çoğu insan tamam düşünür.

I need to speak to become fluent I need to  record myself to become fluent I need to I  

need to again Watch News to become fluent I  need to do all the baby baby method I don't  

bebek bebek yönteminin tamamını yapmak için

know what that is baby method yes you should  understand you understand understand like a  

bunun bebek yönteminin ne olduğunu bilmiyorum evet anlamalısın anlamalısın

native that's up here but this part this is the  practice that builds fluency and the thing that  

buranın yerlisi gibi anla ama bu kısım akıcılığı oluşturan uygulamadır ve

most people think they need to do is not what  they actually should be doing all right I know  

çoğu insanın ihtiyaç duyduğunu düşündüğü şeydir yapmak aslında yapmaları gereken şey değil pekala biliyorum

again this will be so unbelievable to people  that I really need to take I need to take time  

yine bu insanlar için o kadar inanılmaz olacak ki gerçekten almam gerekiyor

uh explaining it to you so you do need practice  okay the question is how you get the practice  

uh sana açıklamak için zaman ayırmam gerekiyor, böylece pratik yapman gerekiyor tamam soru şu: alıştırma

so let's look at speaking by itself so we'll  erase these over here and let's say your goal  

o halde kendi kendine konuşmaya bakalım, dolayısıyla bunları  buradan  sileceğiz ve diyelim ki  amacınız

is to practice speaking all right so I just I'm  going to practice I'm going to speak to myself  

pekala konuşma pratiği yapmak, bu yüzden ben pratik yapacağım Kendi kendime konuşacağım

speak to myself now if you don't already uh  so what should we be doing yes I'm going to  

şimdi kendi kendime konuşun isterseniz zaten yapmıyoruz yani ne yapmalıyız evet

explain that right now but I I first want to talk  about the things that you should not do and why  

bunu şimdi açıklayacağım ama önce yapmamanız gereken şeyler ve bunların neden

they don't help you all right because if I don't  explain that first people will just continue doing  

size yardımcı olmayacağı hakkında konuşmak istiyorum çünkü eğer yapmazsam' İlk insanların bunları yapmaya devam edeceklerini

them and they will they will keep staying stuck  because most of the people probably the people  

ve takılıp kalmaya devam edeceklerini açıklayın çünkü muhtemelen

watching this video the people who watch most  of my videos uh they're doing the same kinds of  

bu videoyu izleyen insanların çoğu videolarımın çoğunu izleyen insanlar aynı tür

things so they know like okay I should be speaking  so I'm going to speak I'm going to talk to myself  

şeyleri yapıyorlar yani biliyorlar tamam konuşmalıyım yani konuşacağım kendi kendime konuşacağım   Konuşma

I'm going to look for speaking practice Partners  I'm going to try to find somebody like that but  

pratiği arayacağım Ortaklar Böyle birini bulmaya çalışacağım ama

here's why that doesn't work all right so most  people again if you're doing those things but  

işte bu yüzden işe yaramıyor pekala, çoğu insanlar yine bunları yapıyorsanız, ancak

you're not fluent then that should be a clue that  it's not working okay so if you're speaking right  

akıcı değilseniz, o zaman bu işe yaramadığına dair bir ipucu olmalıdır, bu nedenle   şu

now if you're already finding people to speak with  you're talking to yourself you're trying to record  

anda konuşuyorsanız, zaten sizinle konuşacak insanları buluyorsanız ' kendi kendine konuşurken kendini kaydetmeye çalışıyorsun

yourself or whatever you're watching the news or  whatever those kinds of things if you do those  

ya da haberleri ne izliyorsan ya da bu tür şeyler her neyse bunları yapıyorsan ve

things and you're not speaking fluently then it  it's a it's a clue it means you should probably  

akıcı konuşmuyorsan o zaman bu bir ipucudur muhtemelen

not be doing that but let's explain why or  talking to your cat that's the secret right there  

yapmaman gerektiği anlamına gelir bunu yapıyoruz ama nedenini açıklayalım veya kedinizle konuşmanın sırrı burada

yes talk to your cat that might be actually a  good a good idea but the the idea of speaking  

evet kedinizle konuşun, bu aslında iyi bir  iyi fikir olabilir, ancak bunun    kendi kendinize konuşma fikri

to yourself the reason this is not a good idea  all right let's say you've got uh like 15 minutes  

bunun iyi bir fikir olmamasının nedeni  pekala hadi 15 dakikanız olduğunu söyleyin

fit this in here so I've got 15 minutes  to practice my English so I've got a busy  

bunu buraya sığdırın bu yüzden İngilizce pratik yapmak için 15 dakikam var bu yüzden yoğun bir

schedule I've got work I've got taking care of  my kids I only have a little bit of time during  

programım var işim var çocuklarımla ilgilenmem  var sadece bir işim var

the day to practice my English so if I've got  15 minutes a day and I want to speak all I can  

İngilizce pratiği yapmak için gün boyunca biraz zaman, yani eğer günde  15 dakikam varsa ve konuşmak istiyorsam, yapabileceğim tek şey

really do is just repeat words to myself so you  can only let's say this is your vocabulary here  

kelimeleri kendi kendime tekrarlamak, böylece sadece bu sizin kelime dağarcığınız diyelim

so these are all the words you know the only  thing you can do by talking to yourself is  

yani bunlar bildiğin tüm kelimeler kendi kendine konuşarak yapabileceğin tek şey zaten

just repeating things that you already know okay  you're repeating things that you already know  

bildiğin şeyleri tekrarlamak tamam mı zaten bildiğin şeyleri tekrar ediyorsun

I know that this is kind of a complicated  idea but it's basically you can only use  

Bunun biraz karmaşık bir fikir olduğunu biliyorum ama temelde sadece sen yapabilirsin

the vocabulary you already know okay so like  you you can't use anything else outside of  

zaten bildiğiniz kelime dağarcığını kullanın tamam yani sizin gibi  bunun dışında başka bir şey kullanamazsınız

that and this this is not a problem by itself  but if you already know something like if I  

ve bu kendi başına bir sorun değildir ancak zaten bir şey biliyorsanız,

know the word cat all right we'll just take the  word cat as an example and I just repeat that  

kedi kelimesini biliyorsam tamam tamam alırız örnek olarak kedi kelimesini ve bu

word to myself cat cat cat cat or I'm going to  look at a flash card with the word cat on it

kelimeyi kendi kendime tekrarlıyorum kedi kedi kedi kedi veya üzerinde kedi kelimesinin olduğu bir flash karta bakacağım

and uh if it doesn't have a you know a  translation or something that's better but  

ve uh, bildiğiniz bir tercümesi veya benzeri bir şey yoksa daha iyi ama

really I don't recommend flash cards either so  either you're just repeating it to yourself or  

gerçekten bilgi kartları da önermiyorum bu yüzden ya bunu kendi kendine tekrarlıyorsun ya da

maybe you were getting uh what some people  call spaced repetition so you're trying to  

bazılarının aralıklı tekrar dediği şeyi alıyordun, bu yüzden

learn something okay I'm going to learn it now  and in five minutes or in two days I will try  

bir şey   öğrenmeye çalışıyorsun tamam şimdi öğreneceğim ve beş dakika ya da iki gün sonra

to cover it again uh but you're only just  repeating the things that you already know  

onu tekrar ele almaya çalışacağım uh ama siz yalnızca zaten bildiğiniz şeyleri tekrarlıyorsunuz

and usually what happens when people learn is  they will learn something one time and they will  

ve genellikle insanlar öğrendiğinde olan şey, bir şeyi bir kez öğrenecekleri ve

just repeat that one word again and again so as an  example I think last on Monday I did a video where  

bunu tekrar edecekleri kelimeyi tekrar tekrar örnek olarak sanırım geçen Pazartesi günü

I was teaching the word uh what did I teach heavy  so I was talking about uh the different examples  

uh ne öğrettim ağır kelimesini öğrettiğim bir video yaptım bu yüzden belirli bir kelimeyi öğrenirken farklı örneklerden   bahsediyordum kelime

of when you're when you're learning a particular  word there's like two things you can do when you  

öğrenirken yapabileceğiniz iki şey var,

learn vocabulary you can you can learn one example  of something like a translation and then repeat  

çeviri gibi bir şeyin bir örneğini öğrenebilir ve ardından

that again and again or you can do what I'll  recommend in just a minute but the point here  

bunu tekrar tekrar yapabilirsiniz veya bir dakika içinde önereceğim şeyi yapabilirsiniz, ancak buradaki nokta

is that you're not actually developing fluency  in something by repeating a word to yourself  

şu   aslında bir şeyi kendi kendine tekrarlayarak akıcılık geliştirmiyorsun

okay you're not developing fluency  by repeating a word to yourself  

tamam kendi kendine bir kelimeyi tekrarlayarak

you're not developing fluency by repeating a word  to yourself I'm repeating myself right here but  

akıcılık geliştirmiyorsun   bir kelimeyi kendi kendine tekrarlayarak akıcılık geliştirmiyorsun.

I really want to make this point very clear  the repetition isn't what builds the fluency  

bu noktayı çok açıklığa kavuşturmak istiyorum akıcılığı oluşturan şey tekrar değildir   tekrar akıcılığı

repetition isn't building fluency repetition  isn't building fluency all right I'm repeating  

geliştirmiyor tekrar akıcılığı oluşturmuyor tamam mı tekrar ediyorum

myself because this is very important but  the repetition is not what builds fluency  

çünkü bu çok önemli ancak  akıcılığı oluşturan şey tekrar değildir   bu

so shadowing I'm not worried about shadowing  either we'll talk about what you should do  

nedenle gölgeleme Gölgeleme konusunda endişelenmiyorum ya da birazdan ne yapmanız gerektiği hakkında konuşacağız

in a moment but I'm trying to explain at this  point you need practice you need review but just  

ancak bu noktada uygulamaya ihtiyacınız olduğunu açıklamaya çalışıyorum, gözden geçirmeye ihtiyacınız var ama sadece

repeating something to yourself or saying that to  other people is not going to build your fluency  

bir şeyi kendinize tekrarlamak veya bunu diğer insanlara söylemek değildir. akıcılığınızı oluşturacaksınız

because the fluency the fluency doesn't come  from the repetition fluency comes from a network

çünkü akıcılık tekrardan  gelmez  akıcılık, dilin zihninizde oluşturduğunuz bir ağdan gelir

that you build in your mind of the of the language  all right so fluency comes from the network that  

pekala akıcılık,

you build in your mind of the language and we're  going to talk about that right now all right  

dilin zihninde oluşturduğunuz  ağdan gelir ve şimdi bunun hakkında konuşacağız pekala

so just to be clear you need to have practice  but repeating something to yourself or speaking  

yani netleştirmek için pratik yapmalısınız ancak kendi kendinize bir şeyi tekrarlamak veya

to others let's say you have only 15 minutes a day  I'm going to maybe find someone to practice with  

başkalarıyla konuşmak   günde sadece 15 dakikanız olduğunu varsayalım belki yapacak birini bulacağım

I'll try using my English a little bit or I'll try  repeating myself or talking to my cat or my dog  

İngilizcemi biraz kullanmayı deneyeceğim veya kendimi tekrarlamayı veya kedimle veya köpeğimle konuşmayı

or whatever talking to the Mirror these things  are less helpful because they're taking what  

veya her neyse Ayna ile konuşmayı deneyeceğim  bu şeyler daha az yardımcı olur çünkü

you already know and repeating that rather than  building the network that you need to communicate  

zaten bildiklerinizi alıp tekrarlarlar iletişim kurmak için ihtiyacınız olan ağı kurmak yerine   konuşmanıza yardımcı olan tek

all right it's not individual words  that help you speak it's a network  

tek kelimeler değildir   bu,

that helps you speak all right so what should you  do if you actually want to speak fluently this is  

konuşmanıza yardımcı olan bir ağdır, yani gerçekten akıcı konuşmak istiyorsanız ne yapmalısınız   bu

the final thing I discovered that was like oh  my God the the biggest secret the biggest uh  

keşfettiğim son şey aman tanrım en büyük sır en büyük uh

thing so first of all just to recap these other  things that we learned over here if you want to  

şey gibi yani her şeyden önce burada öğrendiğimiz diğer  şeyleri özetlemek için

speak fluently you have to know the real spoken  language okay and that should be very obvious  

akıcı  konuşmak istiyorsanız  gerçek konuşma dilini bilmelisiniz tamam ve bu insanlar için çok açık olmalıdır

to people everyone should understand uh second  you have to understand it like a native so you  

ikinci olarak herkes anlamalı, onu bir yerli gibi anlamalısın, bu yüzden

should be learning all in English and making sure  everything is understandable so you're not getting  

tamamen İngilizce öğreniyor olmalısın ve her şeyin anlaşılır olduğundan emin olmalısın, böylece

grammar tables or translations or definitions  it's the same way if I teach my daughter if I  

dilbilgisi tabloları veya çeviriler veya tanımlar almayacaksın kızıma öğretirsem aynı şekilde olur o

say don't touch that stove it's hot I can tell  her that I can tell her it's hot but when she  

sobaya dokunma çok sıcak ona sıcak olduğunu söyleyebileceğimi söyleyebilirim ama

touches the stove by herself she learns the lesson  okay that's understanding it like a native so the  

sobaya kendi başına dokunduğunda dersi alıyor

raw real understanding of the language that's  how you get that and again this is just called  

bunu anlayın ve yine buna

comprehensible input all right so the final  piece of this is how do you take the knowledge  

anlaşılır girdi denir, tamam yani bunun son parçası, bilgiyi nasıl alırsınız

how do you take the knowledge and turn  that into fluency and how do you do this  

bilgiyi nasıl alırsınız ve bunu akıcılığa nasıl dönüştürürsünüz ve bunu

automatically without needing someone to  practice with because again for spending  

birinin pratik yapmasına gerek kalmadan otomatik olarak nasıl yaparsınız çünkü tekrar

your time if you only have 15 minutes a day  and just repeating something to yourself or  

günde yalnızca 15 dakikanız varsa ve sadece kendinize veya   diğer insanlara akıcılığınızı artırmayacak bir şeyi tekrarlayarak zamanınızı harcamak için

to other people that's not really going  to build your fluency so what do you do  

now if you if you've spent any time learning  with me or watching my videos here's the secret

şimdi   eğer benimle öğrenmeye biraz zaman ayırdıysanız veya videolarımı izlemenin sırrı burada

naturally varied review naturally varied review  naturally varied review now what do I mean by  

doğal olarak çeşitli inceleme doğal olarak çeşitli inceleme  doğal olarak çeşitli inceleme şimdi

naturally varied review so typical review  again in a textbook or in a language lesson  

doğal olarak çeşitli inceleme yani tipik inceleme  ile ne demek istiyorum  yine bir ders kitabında veya bir dil dersinde

you're going to repeat something again and again  like you will practice saying a certain word  

bir şeyi tekrar tekrar yapacaksınız pratik yapacaksınız gibi belirli bir kelime

or phrase to yourself over and over again  when when really what actually builds the  

veya tümceciği kendinize tekrar tekrar söylemek oysa  zihninizin ihtiyaç duyduğu akıcılığı gerçekten oluşturan şey,

fluency the practice that your mind needs is the  network that you get from naturally varied review  

doğal olarak çeşitli incelemelerden elde ettiğiniz  ağdır

and so if you look at some of the the videos  that I've done before like teaching the word  

ve bu nedenle, bazı videolara bakarsanız Daha önce kelimeyi öğretmek

heavy or teaching over or teaching uh it  doesn't really matter that's just vocabulary  

ağır veya öğretmek veya öğretmek gibi gerçekten önemli değil bu sadece kelime dağarcığı

examples with naturally varied review but  you're getting lots of different examples  

doğal olarak çeşitli incelemelere sahip örnekler, ancak  aynı şeyin birçok farklı örneğini

of the same thing in different ways okay so  you're getting something in different ways  

farklı şekillerde alıyorsunuz, tamam farklı şekillerde bir şeyler

I'm going to erase these over here maybe I'll  put them back up on the board again in a second

Bunları buradan sileceğim, belki bir saniye sonra tekrar tahtaya koyacağım,

but just to review uh some of the examples I gave  with my lessons previously so we talked about the  

ancak daha önce derslerimle verdiğim bazı örnekleri gözden geçirmek için bu yüzden kelime hakkında konuştuk.

word over as a child when you're learning this if  you're following these three steps so the first  

çocukken bunu öğrenirken bu üç adımı izliyorsanız

thing you're learning is the real vocabulary as  an example you might learn the word over so a  

öğrendiğiniz ilk şey gerçek kelime bilgisidir, örneğin kelimeyi baştan öğrenebilirsiniz, böylece

young child hears this the second step to this is  we're going to have to learn this like a native to  

küçük bir çocuk bunu duyar bunun ikinci adımı bunu bir yerli gibi öğrenmemiz gerekecek

have to understand this like a native rather than  using a textbook so wording different contracts  

bunu bir ders kitabı kullanmak yerine bir yerli gibi anlamamız gerekecek yani farklı sözleşmeler ifade etmek

yes that's one example one example so we get we  begin with the word over and next we're going  

evet bu bir örnek bir örnek yani anladık kelimeyle başlıyoruz ve sonra devam ediyoruz

to have it we're going to try to understand the  word uh just to understand what it means simply  

ona sahip olmak için uh kelimesini anlamaya çalışacağız, sadece ne anlama geldiğini anlamak için, yani

so we begin with the word over and again this is  kind of like you would find this in a textbook  

kelimeyle tekrar tekrar başlayacağız, bu bunu bir ders kitabında bulacağınız gibi

and you also would find this just in regular  conversations but to understand the context

ve aynı zamanda bunu da hemen içinde bulacaksınız normal konuşmalar ancak bağlamı anlamak için

so here's how I would teach you the word over  without using your native language so let's say  

işte size ana dilinizi kullanmadan kelimeyi şu şekilde öğreteceğim, yani   hiç

if you don't understand any English at all  so the circle is over and this circle is on

İngilizce anlamadıysanız diyelim ki daire bitti ve bu daire açık

all right so very simple so this is a simple  example we get much more difficult things from  

pekala çok çok basit yani bu basit bir örnek, yerlilerin gerçekten konuştuğunu gördüğünüzde hikayelerden çok daha zor şeyler elde ediyoruz

stories uh and lots of examples when you're seeing  natives actually speaking but the basic idea is  

ve pek çok örnek, ancak temel fikir,

that you're understanding it like a native so  if we put this together so we begin with a word  

onu bir yerli gibi anladığınızdır, yani bunu bir araya getirirsek başlarız bir kelimeyle

this is a real word that people use in everyday  conversation so that's number one a real language  

bu, insanların günlük konuşmalarda kullandıkları gerçek bir kelimedir, yani bu bir numara gerçek bir dil

number two you want to understand it like a native  all right it's okay I'm learning this in English  

iki numara onu anadiliniz gibi anlamak istersiniz tamam sorun değil bunu İngilizce olarak öğreniyorum

not through Japanese or or Portuguese or whatever  or Hindi or whatever you can see the difference  

Japonca veya Portekizce veya her neyse ya da Hintçe ya da her neyse farkı görebilirsin

so this ball this circle there's a space here  and your mind can understand that without me  

yani bu top bu daire burada bir boşluk var ve zihniniz şunu anlayabilir ki ben

giving you lots of explanations or translating  or grammar tables or any of that all right does  

size bir sürü açıklama veya çeviri veya gramer tablosu veya bunların herhangi birini vermeden de

everyone everyone get this part so far so we begin  with a word that people really use in conversation  

herkes bu kısmı anladı yani insanların sohbette gerçekten kullandıkları bir kelimeyle başlıyoruz

second step we understand it like a native like a  native so we're not using translations it's like  

ikinci adım onu ​​yerli gibi anlıyoruz bu yüzden çeviri kullanmıyoruz yani

oh I can I can see that that makes sense to me all  right makes sense over doesn't necessarily touch  

oh bunun bana mantıklı geldiğini görebiliyorum pekala mantıklı değil değil ille de dokunmuyorum

yes so it's a it's above it's on top of that thing  so fluency practice of myself uh inward in my mind  

evet yani bu bir o yukarıda o şeyin üzerinde yani kendi kendime akıcılık pratiği uh zihnimde

copying every Diaries and responsibilities uh  talking to myself in English helping me each  

tüm Günlükleri ve sorumlulukları kopyalıyorum uh kendi kendime İngilizce konuşarak her

moment Google translate just at the moment I  went somewhere that I'll know it don't say but  

an bir yere gittiğim anda Google çeviri yapmama yardım ediyor bileceğimi söyleme ama

and viewing your wise lessons yes people call  me master and Professor I'm not a master I'm  

ve bilgece derslerini izleyerek evet insanlar bana usta ve Profesör diyorlar ben usta değilim ben

not a professor either I'm just a guy who  figured out how to learn the language are  

profesör de değilim ben sadece dili nasıl öğreneceğini bulmuş bir adamım

there any Vlogs dedicated learning English where  we can learn visually yes I have a whole program  

İngilizce öğrenmeye adanmış görsel olarak öğrenebileceğimiz herhangi bir Vlog var mı evet evet bununla ilgili koca bir programım var

about that but I just want to make sure this  is clear so far so we begin with a word okay  

ancak buraya kadar net olduğundan emin olmak istiyorum bu yüzden tamam kelimesiyle başlıyoruz tamam

now we understand the word like a native okay very  simple and this is just a basic example you might  

şimdi kelimeyi anadilimiz gibi anlıyoruz tamam çok basit ve bu sadece temel bir örnektir

say well this works for something you can see but  what about like a more difficult thing obviously  

bunun görebildiğiniz bir şey için işe yaradığını söyleyebilirsiniz, ancak daha zor bir şeye ne dersiniz

the language is built up over time so natives  begin with these things and then they move on to  

dil zamanla oluşur, bu nedenle yerliler bu şeylerle başlar ve sonra

that naturally varied review all right so how  does that work so you begin with the naturally  

doğal olarak değişen incelemeye geçerler pekala, bu nasıl işliyor, bu yüzden doğal

varied review we begin with a word like over and  now we're going to get that in lots and lots of  

çeşitli incelemeyle başlıyorsunuz, bitti gibi bir kelimeyle başlıyoruz ve şimdi bunu birçok

different ways and this is what builds the network  so right here we just have it at this point  

farklı yolla elde edeceğiz ve ağı oluşturan da bu  yani burada sadece bu noktada

we only have one one usage one meaning of this  word that we understand okay the word over now  

bu kelimeyi anladığımız tek bir anlama sahibiz, tamam kelimeyi bitirin

we're going to expand your understanding over and  out okay we're going to start using the word and  

anlayışınızı tekrar tekrar genişleteceğiz tamam, kelimeyi kullanmaya başlayacağız ve

help people really understand what it means by  building the network of understanding it's the  

insanların gerçekten anlamalarına yardımcı olacağız anlama ağı oluşturmanın ne anlama geldiğini

network that builds your fluency and that's what  allows you to speak all right so we have over  

akıcılığınızı oluşturan  ağdır ve bu pekala  konuşmanıza izin verir, bu nedenle   ve

and what we talked about in that video like  let's say we we have the idea of physically  

o videoda  şu şekilde  hakkında konuştuk diyelim ki  fiziksel olarak    gibi bir şey hakkında bir fikrimiz var

over something like this and we might go  like we have pay and then we have overpay

bu ve ödememiz varmış gibi gidebiliriz ve sonra fazla ödememiz var

now this is vocabulary naturally varied  review vocabulary naturally varied review  

şimdi bu kelime dağarcığı doğal olarak çeşitli inceleme kelime dağarcığı doğal olarak çeşitli inceleme   bu

so we're going to take the word and we're  going to play with it a little bit to make  

yüzden kelimeyi alacağız ve bunu kolaylaştırmak için onunla biraz oynayacağız

it easier to understand all right so we begin  with over and I go to a restaurant for example

tamam anlamak için baştan başlıyoruz ve örneğin bir restorana gidiyorum

and I say oh I've got I was supposed  to pay like five dollars but I paid 10.

ve diyorum ki, beş dolar gibi ödemem gerekiyordu ama 10 ödedim.

I overpaid I overpaid and as soon as a native  speaker hears this so a child hears the word over  

Fazla ödedim fazla ödedim ve anadili İngilizce olan biri duyar duymaz bu, bir çocuğun kelimeyi duyması için

and then they just think okay over means this but  when they hear this the network begins to build

ve sonra tamam bunun şu anlama geldiğini düşünür, ancak bunu duyduklarında ağ oluşmaya başlar,

does that make sense this is just one more example  where it's like ah okay over can also mean this  

bu mantıklı

over can also mean this all right  so it's a it's related to that  

mı? yani bu bununla ilgili bir şey

and then they think to themselves wait a minute  well if by if I overpay What if I underpay

ve sonra kendi kendilerine bir dakika beklerlerse eğer fazla ödeme yaparsam ya eksik ödersem,

so they begin using their native understanding  of the language to construct a network

böylece bir ağ oluşturmak için kendi yerel dil anlayışlarını  kullanmaya başlarlar

and as you add more and more examples of this this  

ve siz daha fazlasını ekledikçe ve bunun daha fazla örneği bu   size dili

is what really gives you strong  understanding of the language

gerçekten güçlü  şekilde anlamanızı sağlayan şeydir,

okay so this is just one example you should  get many many many many and this is only  

tamam yani bu yalnızca bir örnek  birçok  çok çok  elde etmeniz gerekir ve bu yalnızca

vocabulary all right so another way you  get this is listening and pronunciation  

kelime dağarcığıdır, bu yüzden  bunu elde etmenin başka bir yolu da dinlemek ve telaffuzdur

if I hear the word over in different contexts  from different people at different times and  

eğer duyarsam farklı bağlamlarda, farklı kişilerden, farklı zamanlarda kelime tekrarı ve   bu

so I'm hearing it like maybe in the past in the  present that's the grammar naturally varied review  

yüzden bunu geçmişte belki  günümüzde gibi duyuyorum, doğal olarak çeşitli dil bilgisi incelemesi

pronunciation listening all of these things  are connected so the practice that you're  

telaffuz dinleme tüm bunları  birbiriyle bağlantılıdır, dolayısıyla

getting right here is the naturally  varied review this is the practice  

tam burada elde ettiğiniz uygulama doğal çeşitli gözden geçirmedir bu uygulamadır

and without you speaking so  if you could spend 15 minutes  

ve siz konuşmadan 15 dakika ayırabilirseniz

you could spend 15 minutes repeating the word  over to yourself or you could spend 15 minutes  

15 dakika kelimeyi kendi kendinize tekrar ederek geçirebilir veya 15 dakika

building your network and that way when you  get into a conversation you know all of these  

ağınızı oluşturarak harcayabilirsiniz ve bu şekilde bir sohbete girdiğinizde tüm bu

different things and wow I really understand how  to speak and you just start speaking fluently  

farklı şeyleri biliyorum ve vay canına nasıl konuşacağını  gerçekten anlıyorum ve siz sadece akıcı bir şekilde konuşmaya başlıyorsunuz   pekala

all right does this make sense it's  very very important it's a game over

bu mantıklı mı çok çok önemli bu bir oyun üzerinden

game over uh the meaning is not connected with  over as you just said well it's just finished  

oyun bitti uh anlamla bağlantılı değil henüz az önce söylediğiniz gibi yeni bitti   bu yüzden

so we have like the start of it that's over yeah  it's finished game over all right now remember  

başlangıcını beğendik bitti evet oyun bitti tamam şimdi unutmayın

not every usage of the word will be exactly the  same or linked up in that same way all right so  

kelimenin her kullanımı tamamen aynı  olmayacak veya aynı şekilde bağlantılı olmayacak, tamam yani

not everything is like that you might have a word  that has like a completely different usage and you  

her şey sahip olabileceğiniz gibi değil tamamen farklı bir kullanıma sahip bir kelime ve siz

will learn those over time over time over time all  right but the point is you're yes overdue overdue  

bunları zamanla zamanla zamanla öğreneceksiniz tamam ama mesele şu ki evet gecikti gecikti bu yüzden işte oldu

overdue so here it's do oh no  now it's overdue we're late  

oh hayır şimdi gecikti geç kaldık tamam

all right I'm over time so here's time  here overtime so here's the game game over  

tamam ben' zaman geçti işte zaman burada fazla mesai yani işte oyun oyun bitti

game's finished okay but remember that you're  you're you're thinking like a like a student  

oyun bitti tamam ama unutma ki bir öğrenci gibi düşünüyorsun

like a learner if you're if you're trying to put  everything neatly into like one one category or  

öğrenci gibi düşünüyorsun eğer her şeyi ortaya koymaya çalışıyorsan düzgün bir şekilde tek bir kategoriye veya

one space all right when the truth is that most of  the time this works but you you will still learn  

tek bir alana, pekala gerçek şu ki çoğu zaman bu işe yarar, ancak yine de

obviously things outside of that but you will  have a much better understanding of those things  

tabii ki bunun dışındaki şeyleri öğreneceksiniz, ancak bu şeyleri çok daha iyi anlayacaksınız

if you build this network rather than trying to  repeat one word or one phrase over and over again  

bu ağı bunun yerine kurarsanız bir kelimeyi veya bir deyimi tekrar tekrar tekrar etmeye çalışmaktansa

so and this is this is not just my idea but this  is this is basically how language experts have  

yani ve bu sadece benim fikrim değil ama bu temelde bu  dil uzmanlarının

found that we uh we learn languages and so Dr  Stephen krashen is a very good example of this  

dil öğrendiğimizi bulma şeklidir ve bu nedenle Dr Stephen krashen çok iyi bir örnektir bundan   benim yaptığımın

he discovered the same thing I did I discovered it  at a park in in Japan but I mean he did it after  

aynısını keşfetti Japonya'da bir parkta keşfettim ama yani

lots of research but he found in the same way uh  that you don't get fluent by speaking to yourself  

çok araştırmadan sonra yaptı ama aynı şekilde kendi kendine veya başkalarıyla konuşarak akıcı konuşmadığını buldu. bir aynada

or talking to yourself in a mirror even in a  conversation it's the listening to other people  

kendinizi bir sohbette bile başkalarını dinlemektir   akıcılığınızı geliştiren

it's the network you build that actually gets your  uh gets your fluency developed that's the practice  

aslında kurduğunuz ağdır

okay so once you're doing this then you get  into a conversation and the words just come  

tamam bu yüzden bunu yaptığınızda bir  sohbete girersiniz ve kelimeler hemen gelir

out automatically because you know the language  so well most Learners they will know one meaning  

otomatik olarak çıkıyor çünkü dili o kadar iyi biliyorsunuz ki çoğu Öğrenci bir şeyin tek bir anlamını   bilecek

of something and so when they hear a different  meaning they get into a conversation and they  

ve bu nedenle farklı bir anlam duyduklarında sohbete giriyorlar ve

hear overpay they're like wait a minute  I thought over means like above something  

fazla ödeme duyduklarında bir dakika bekleyin gibi bir şey düşündüm

okay but the truth is they're all connected  it's a it's a network that you build that  

tamam ama gerçek şu ki hepsi birbirine bağlı bu sizin oluşturduğunuz bir ağdır ve

actually helps you speak fluently do you work  overtime yes same idea so this is the amount of  

aslında akıcı bir şekilde konuşmanıza yardımcı olur fazla mesai yapıyor musunuz evet aynı fikir yani bu   süre  bu

time this is an additional to that over time  I'm feeling overworked I'm working too much  

zamana ek olarak  fazla çalıştığımı hissediyorum Çok fazla çalışıyorum

I overpaid okay and so once you start developing  this you're and you're thinking more like a native  

Fazla ödedim tamam ve bu yüzden bunu geliştirmeye başladığınızda, daha çok bir yerli gibi düşünürsünüz

you begin asking questions like ah what about  under so I can underpay and overpay or overwhelm  

ah, peki ya az ödeyeyim, fazla ödeyeyim veya bunaltabileyim  gibi sorular sormaya başlarsınız

same thing does fluency for life have a study  plan that you can follow until you become fluent  

aynı şey akıcılık için de geçerli hayatın akıcı hale gelene kadar takip edebileceğin bir çalışma planı var

yes so Malik is asking about fluent for life I can  answer questions about that if they like so I need  

evet yani Malik ömür boyu akıcılıkla ilgili sorular soruyor bununla ilgili soruları yanıtlayabilirim eğer isterlerse

someone to train my English is there anyone may I  be in contact with someone overwhelmed all right  

İngilizcemi eğitecek birine ihtiyacım var bunalmış biriyle iletişim kurabilir miyim? pekala

so if you get this every day and you learn in  different ways with different speakers and you  

yani bunu her gün alırsanız ve farklı konuşmacılarla  farklı şekillerde  öğrenirseniz ve

hear different examples you get the grammar  uh and you get this you build the network  

farklı örnekler duyarsanız, dilbilgisini anlarsınız ve bunu anlarsanız, ağı kurarsınız

then when you get into a conversation you would  build that automatically and you can feel the  

sonra bir sohbete girdiğinizde bunu  otomatik olarak kurarsınız ve siz

network building as you learn this way so when I  begin with over and just a very simple like your  

bu şekilde öğrenirken ağ oluşturmayı hissedebiliyorsunuz, bu yüzden baştan başladığımda ve çok basit bir şekilde,

mind is thinking about over like physically  above something over but then I think overpay  

zihniniz fiziksel olarak bir şeyin üzerinde düşünüyor gibi ama sonra bence beyninizdeki fazla ödeme

in your brain makes that connection your brain is  automatically doing that you don't need to have a  

bu bağlantıyı kuruyor beyniniz otomatik olarak bunu yapıyor

like I don't know what do you what do you I  forget what I what I called it before just  

bilmem ne yapıyorsun sen ne yapıyorsun gibi bir şeye ihtiyacın yok

the uh the structured review in that way it's  not about having the uh now I'm forgetting that  

I'm forgetting that word uh or that phrase but  when you're learning a little bit uh each time  

O kelimeyi ya da cümleyi unutuyorum ama her seferinde biraz uh öğrendiğinizde   bir

you're kind of remembering something and maybe  trying to practice it in the next five minutes  

tür şey hatırlıyorsunuz ve belki sonraki beş dakika içinde pratik yapmaya çalışıyorsunuz   bu

that's crazy I just I just used it like 10  minutes ago now I forget what I'm talking about  

çılgınca ben sadece 10 gibi kullandım dakikalar önce neden bahsettiğimi unuttum

uh but the point is that it reviewing the same  exact thing uh if I'm gonna if I'm gonna practice  

uh ama asıl mesele şu ki, aynı şeyi tekrarlıyor uh eğer pratik yapacaksam

one time I learn the word over and then in five  minutes I hear the word over again in five more  

bir kez kelimeyi tekrardan öğreniyorum ve ardından beş dakika içinde şunu duyuyorum: beş

minutes and five days or whatever uh it's much  much faster to just build the network like that  

dakika ve beş gün sonra veya her neyse, ağı bu şekilde oluşturmak çok  çok daha hızlı   pekala,

all right so I don't need to do this this  building of like the repetition or whatever  

bu yapıyı tekrarlama gibi veya her neyse

it's much faster if you just build the network  so if you learn in a structured way that's  

sadece oluşturursanız çok daha hızlı olur ağ yani yapılandırılmış bir şekilde öğrenirseniz,

how it would actually help you uh build your  fluency without having someone to speak with  

konuşacak birine sahip olmadan akıcılığınızı geliştirmenize aslında bu şekilde yardımcı olur

now one final point I'll make about this is that  if you if you speak to yourself I mean you can  

şimdi bununla ilgili son bir noktaya değineceğim, eğer kendi kendinize konuşursanız, demek istediğim, yapabilirsiniz

speak to yourself if you like but it's much  you're going to get more uh like for the time  

isterseniz kendi kendinize konuşun ama daha fazla girdi almaktan daha iyi bir şey bulamayacakmışsınız gibi

that you spend doing it like you're not going  to find anything better than getting more input  

bunu yapmak için harcadığınız zamana göre daha çok beğeneceksiniz, bu

so getting the naturally varied review so it's  not about spaced repetition that's the thing  

nedenle doğal olarak çeşitli incelemeler elde edin, yani mesele bu değil aralıklı tekrarlama işte mesele bu

I'm looking for spaced repetition it's not about  repeating the same thing it's about building your  

Aralıklı tekrarı arıyorum aynı şeyi tekrarlamakla ilgili değil

understanding of that word or phrase and hearing  that from many different people all right the  

bu kelimeyi veya deyimi anlamanızı sağlamakla ve pek çok farklı insandan

brain is built like the method you describe  exactly the brain is built like the method  

beynin sizin tanımladığınız yöntem gibi inşa edildiğini duymakla ilgili tam olarak beyin yöntem gibi inşa edilmiştir

I described now what's interesting about this is  this is how everybody learns their native language  

Şimdi anlattığım şey bununla ilgili ilginç olan şey herkes ana dilini böyle öğrenir

this is how everybody learns their native language  this is how you learn to speak your native  

herkes kendi ana dilini bu şekilde öğrenir bu şekilde kendi anadilinizi konuşmayı öğrenirsiniz,

language but people think they just believe that  a native language is different somehow than a new  

ancak insanlar bir anadilin yalnızca buna inandıklarını düşünürler yeni bir   dilden bir şekilde farklı,

language so I learned French as my native language  and now I'm trying to learn Japanese or whatever  

bu yüzden anadilim olarak Fransızca öğrendim ve şimdi Japonca veya başka bir şey öğrenmeye çalışıyorum

and I have to learn it in in like a special way  with a textbook or something no no no you learn a  

ve bunu özel bir şekilde bir ders kitabı veya başka bir şeyle öğrenmem gerekiyor hayır hayır hayır yeni bir dil öğrenirsin

new language the same way you learned your your  native language or your first language they're  

ana dilinizi veya ilk dilinizi öğrendiğiniz gibi,

all just different languages it's not a different  way you learn them you learn them all the same way  

hepsi farklı dillerdir, onları öğrenme şekliniz farklı değildir, hepsini aynı şekilde öğrenirsiniz,

all right and so if you build the network  that's how you get fluent that's what fluency is  

tamam ve bu nedenle, ağı kurarsanız bu şekilde akıcı hale gelirsiniz akıcılık nedir

all right so and and I want to make it clear here  uh that it's not it's not just vocabulary this  

pekala peki ve ve burada açıklığa kavuşturmak istiyorum ki bu sadece kelime dağarcığı değil bu

is an example with vocabulary but you're  also hearing it from different speakers  

kelime dağarcığıyla ilgili bir örnek ama aynı zamanda farklı konuşmacılardan da duyuyorsunuz

remember how you learned your native language your  mother would tell you something your father would  

annenizin anlatacağı ana dilinizi nasıl öğrendiğinizi hatırlayın sen babanın

tell you something you have maybe brothers or  sisters or friends or your teachers other people  

sana bir şey söyleyeceği bir şeysin belki kardeşlerin veya arkadaşların veya öğretmenin diğer insanlar

so all these different people are saying things  so you're listening and your pronunciation will  

yani tüm bu farklı insanlar bir şeyler söylüyor yani dinliyorsun ve

put like a little ear right here you're  getting from all these different people

telaffuzun   tam burada küçük bir kulak gibi olacak tüm bu farklı insanlar

and that's how you build your pronunciation  that's how you build your listening this  

ve telaffuzunuzu bu şekilde geliştirirsiniz dinleme becerinizi bu şekilde geliştirirsiniz   bu

is how you're able to understand  uh even difficult or fast speech  

şekilde zor veya hızlı konuşmaları bile anlayabilirsiniz

because you're used to it in a typical classroom  you're going to hear the word over one time  

çünkü tipik bir sınıfta buna alışkınsınız kelimeyi birden fazla kez

and it's usually from one speaker so one  teacher will say the word over nice and clearly  

ve bu genellikle tek bir konuşmacıdan gelir, bu nedenle bir öğretmen kelimeyi çok güzel ve net bir şekilde söyler   bu

so when you're in a conversation and someone  says like oh over there over there you don't  

nedenle, bir sohbetteyken birisi ah şuradaki gibi derse,

you don't understand what they're saying because  you're not actually getting that naturally varied  

anlamazsın   ne yaptıklarını anlamıyorsun' diyorsun çünkü aslında o doğal olarak çeşitli

review you're getting one example of something  someone says over there over there over there  

incelemeyi almıyorsun orada birinin söylediği bir şeyin bir örneğini alıyorsun orada orada orada orada

over there I'm saying the same words but people  don't all pronounce them like that this is the  

aynı kelimeleri söylüyorum ama insanlar bu şekilde telaffuz etmiyorlar

point of getting the naturally varied review all  right now I wanted to say like last point about  

doğal olarak çeşitli incelemeler almanın amacı şu anda  hakkında   son nokta gibi şunu söylemek istiyorum ki,

that is if you do want to speak it's okay there's  no problem with getting into a conversation it's  

eğer konuşmak istiyorsanız sorun yok, bir sohbete girmekte sorun yoktur, bu

just the input from other people that's really  building your fluency all right and you should  

sadece diğer insanlardan gelen girdiler sizin akıcılığınızı gerçekten  geliştirir. doğru ve   rahatsız

not speak if you feel uncomfortable doing so  if you feel shy about speaking because maybe  

hissediyorsan konuşmamalısın konuşmaktan çekiniyorsan çünkü belki

you'll make mistakes or you're worried about your  pronunciation or something like that if you don't  

hata yapacaksın veya telaffuzun  konusunda endişeleniyorsun veya bunun gibi bir şey, eğer

feel comfortable you will only hurt your ability  to get fluent by speaking so this is the way to  

rahat hissetmiyorsan   sadece yeteneğini zedelersin konuşarak akıcı hale

get fluent without speaking with other people okay  as long as you're getting the input you get the  

gelmek için başka insanlarla konuşmadan akıcı konuşmanın yolu budur tamam girdiyi aldığınız sürece

input you understand you can actually develop  your pronunciation this way just by listening  

girdiyi alırsınız anladığınız  aslında telaffuzunuzu bu şekilde sadece

to lots of different people saying something often  Learners are very they're very hard on themselves  

birçok farklı insanı dinleyerek geliştirebilirsiniz sık sık bir şeyler söyleyerek Öğrenciler kendilerine karşı çok katıdır   tam şuradaki  anadili öğretmenleri

about trying to say something exactly like their  native teacher all right over there over there

gibi bir şey söylemeye çalışmak konusunda çok katıdırlar,

yes from predator so again that's another the  Predator the Predator he didn't really learn  

evet yırtıcıdan yani yine Predator the Predator'u orada gerçekten öğrenmedi

over there but I mean he was repeating what the uh  what what uh Bill Duke was saying or the other guy  

ama ben yani Bill Duke'un ya da diğer adamın ne dediğini tekrarlıyordu,

was saying like come here or whatever all right  so if you want to become fluent without worrying  

buraya gel ya da her neyse tamam, bu yüzden endişelenmeden akıcı olmak istiyorsan,

about the uh uh like the the problems that people  have about communication so they have to find  

insanların iletişimle ilgili sorunları gibi.

somebody to practice with uh they have to spend  time practicing and that's a pain just by itself  

pratik yapacak birini bulmak zorundalar, uh pratik yapmak için zaman harcamak zorundalar ve bu kendi başına bir acı,

to look for people find a good person to practice  with uh but also if you're worried about making  

insanları aramak için birlikte pratik yapacak iyi bir insan bulmak, uh, aynı zamanda

mistakes in front of other people this is the  solution to that problem it's how you got fluent  

diğer insanların önünde hata yapmaktan endişeleniyorsanız bu bu sorunun  çözümü ana dilinizde nasıl akıcı hale geldiğiniz

in your native language and it's how you will  get fluent in English all right so if you want  

ve İngilizce'yi nasıl akıcı hale getireceğinizdir, bu yüzden

to speak you can but if you don't feel comfortable  Don't force yourself to do that it's not necessary  

konuşmak istiyorsanız konuşabilirsiniz ancak kendinizi rahat hissetmiyorsanız Kendinizi bunu yapmaya zorlamayın

to become a fluent speaker all right and this is  not me like research has proved this this same  

akıcı bir konuşmacı olmak gerekli değil pekala ve bu ben değilim, araştırma aynı

thing so the basically the way your brain works  is there's what I call a fluent communication  

şeyi kanıtladı, bu yüzden temel olarak beyninizin çalışma şekli, beyninizin içinde benim akıcı bir iletişim anahtarı dediğim şey var,

switch inside your brain if you understand  something and you getting this naturally varied  

eğer bir şeyi anlarsanız ve anlıyorsanız bu doğal olarak çeşitli

review then you can use it fluently but if you  don't understand something then you can't speak  

inceleme, o zaman onu akıcı bir şekilde kullanabilirsiniz ancak bir şeyi  anlamazsanız konuşamazsınız

okay if you're worried about your pronunciation or  your grammar or you're worried what other people  

tamam, telaffuzunuz veya dilbilginiz hakkında endişeleniyorsanız veya diğer insanların

might ask you then of course you won't be able  to speak fluently so it's much better to build  

size ne sorabileceği   konusunda endişeleniyorsanız tabii ki akıcı bir şekilde konuşamayacaksınız bu yüzden ağı kendi başınıza kurmanız çok daha iyidir ki bunu

the network by yourself which you can do very  quickly and that's how you become a fluent speaker  

çok hızlı bir şekilde yapabilirsiniz ve bu şekilde akıcı bir konuşmacı olursunuz   tamam

all right any questions about all this I know  this is a complicated thing I re I wish I wish

tüm bunlarla ilgili herhangi bir soru biliyorum bu karmaşık bir şey ben ben Keşke

what Indonesian is watching all right I wish I  could say this as like one one thing that you  

ne Endonezyalı izliyorsa tamam Keşke bunu yapabileceğin tek şey gibi söyleyebilseydim bu

can do it's really just understanding like a  native all right when you when you you put all  

gerçekten bir yerli gibi anlayışlı Pekala tüm

this together if I'm gonna going to put it all  as one thing it's understanding like uh native  

bunları bir araya getirdiğinde hepsi tek bir şey olarak, anadil gibi anlamak,

understanding like a native but if I tell people  you have to understand like a native or learn  

yerli gibi anlamak, ama insanlara bir yerli gibi anlamanız veya

like a native they just think that's impossible  so this is why I explain all this I really want  

bir yerli gibi öğrenmeniz gerektiğini söylersem, bunun imkansız olduğunu düşünürler, bu yüzden tüm bunları açıklamamın nedeni bu, gerçekten

you to understand the pieces of all these things  and that way you know what part you are stuck on  

anlamanızı istiyorum. tüm bu şeylerin parçaları ve bu şekilde hangi kısımda takılıp kaldığınızı bilirsiniz

many Learners know conversational English you  can find this anywhere but if you go to YouTube  

birçok Öğrenci konuşma İngilizcesi bilir bunu  herhangi bir yerde bulabilirsiniz ancak YouTube'a giderseniz

you will find most videos it's like here's  we're going to learn a hundred useful phrases  

çoğu videoyu bulacaksınız, burada olduğu gibi yüzlerce faydalı öğreneceğiz ifadeler

or 10 useful phrases about whatever and then you  forget the information because you don't get this  

veya herhangi bir şey hakkında 10 yararlı ifade ve sonra bilgileri unutursunuz çünkü bunu

okay so you can you can have native vocabulary  and you can even some teachers are actually  

anlamazsınız   tamam, böylece ana dilinizde kelime dağarcığına sahip olabilirsiniz ve hatta bazı öğretmenler aslında

actually good about understanding it or  helping you understand it like a native  

onu anlama veya ana diliniz gibi anlamanıza yardımcı olma konusunda gerçekten iyidir

some of them are you will find though most of the  language learning lessons on YouTube are grammar  

YouTube'daki dil öğrenme derslerinin çoğu gramer

tables and and trying to explain something to you  rather than help you understand it intuitively  

tabloları olsa da bunlardan bazıları bulacaksınız ve sezgisel olarak anlamanıza yardımcı olmak yerine size bir şeyi açıklamaya çalışıyorum

okay so how can I use this method with  difficult words give me a difficult  

peki bu yöntemi zor kelimelerle nasıl kullanabilirim bana zor   bir

word what's it what's a difficult word  what do you mean by a difficult word

kelime verin zor bir kelime nedir zor bir kelime ile ne demek istiyorsunuz,

if anyone has any questions about this  now is the time now is the time I will  

bununla ilgili herhangi bir sorusu olan varsa şimdi tam zamanı, şimdi tam zamanı   yaşam için

also answer questions about fluent  for life if you would like to know  

akıcı  ile ilgili soruları da yanıtlayacağım

more about this because fluent for life  is how I help you build this automatically  

bu konuda daha fazla     bilmek istiyorsanız   çünkü akıcı için hayat, bunu otomatik olarak oluşturmanıza nasıl yardımcı olduğumdur

shot all right so an example like that if you're  going to take uh and that's a German word but  

pekala, böyle bir örnek, eğer uh alacaksanız ve bu Almanca bir kelimedir, ancak

yeah we'll use we use that in English as well uh  but if you're going to take an example like that

evet, bunu İngilizce'de de kullanırız uh ama eğer gidiyorsanız bunun gibi bir örnek alırsak,

then you would hear it in many different contexts  

o zaman bunu birçok farklı bağlamda duyarsınız

all right contemporary all right contemporary  so contemporary in the same way uh you you're  

pekala çağdaş pekala çağdaş  çok çağdaş aynı şekilde uh siz

using all of these different things so  we've got the vocab so we're going to work  

tüm bu farklı şeyleri kullanıyorsunuz, bu yüzden kelime dağarcığımız var, o yüzden gidiyoruz

like contemporary I'll just put contempt over  there so I might talk about contemporary music  

çağdaş gibi çalışmak için oraya aşağılama koyacağım, böylece çağdaş müzik hakkında konuşabilirim

and again we're talking about something like temp  and I might even break down the word smaller like  

ve yine temp gibi bir şeyden bahsediyoruz ve hatta kelimeyi daha küçük parçalara ayırabilirim,

uh like a period of time like temperature  or temperature time uh so contemporary  

örneğin bir zaman periyodu gibi, sıcaklık veya sıcaklık zaman gibi uh çok çağdaş

Khan meeting with at the same time contextual and  I might if I'm teaching something like this and I  

Khan aynı zamanda bağlamsal olarak buluşuyor ve eğer bunun gibi bir şey öğretiyorsam ve

want to focus on just vocabulary naturally varied  review I'm going to just I'm going to go at this  

sadece doğal olarak çeşitli kelime dağarcığına odaklanmak istiyorsam  gözden geçireceğim.

from many different angles that's really the whole  point of when you're teaching something like this  

açılar, böyle bir şey öğrettiğinizde gerçekten tüm mesele bu oluyor

and then once we look at the language we're  going to look at it in different contexts  

ve sonra dile baktığımızda farklı bağlamlarda bakacağız

so I might talk about contemporary music or  I might talk about contemporary historians  

bu nedenle çağdaş müzik hakkında konuşabilirim veya çağdaş tarihçiler

or contemporary any anything else in that way  where we're talking about really just getting  

veya çağdaş hakkında konuşabilirim bu şekilde başka herhangi bir şey hakkında konuştuğumuz yerde gerçekten sadece

you to understand okay what does it mean  without uh like telling you the definition  

anlamanızı sağlamak için size tanımı söylemeden bunun ne anlama geldiğini   bu nedenle

so it's okay to use a definition but it's much  better if you can help someone understand what  

bir tanım kullanmakta sorun yoktur, ancak birinin bir şeyin ne anlama geldiğini anlamasına yardımcı olabilirseniz çok  daha iyi olur

something means so two things are happening you  know at the same time so a contemporary of that  

yani aynı anda iki şey oluyor yani o

person or something so we begin with vocabulary  and then we want to give it maybe a context  

kişinin çağdaşı falan yani kelime dağarcığıyla başlıyoruz ve sonra ona belki bir bağlam vermek istiyoruz

so I would teach you uh we're going to hear it  like from this person from that person so that's  

bu yüzden size şunu öğretirim uh bunu şu şekilde duyacağız yani bu

like listening and pronunciation as well and then  we also want to do it in sentences where you're  

aynı zamanda dinleme ve telaffuz gibi ve sonra bunu ayrıca   dilbilgisini öğrendiğiniz cümlelerde yapmak istiyoruz, çünkü

getting the grammar uh for for helping people  understand it without trying to think about the  

insanların

rules all right so it doesn't matter what the word  is the point is to get the network to building  

kuralları düşünmeye çalışmadan anlamalarına  yardımcı olmak için   pekala   öyle olmasın kelime ne olursa olsun amaç, ağın bunu inşa etmesini sağlamaktır

that and even just hearing that in different  ways in different times from different speakers

ve hatta bunu farklı zamanlarda farklı şekillerde farklı konuşmacılardan duymak

okay so this is how you reach conversational level  one this is how you become fluent in the language  

tamamdır, bu şekilde konuşma düzeyine ulaşırsınız bir, bu şekilde dilde akıcı hale gelirsiniz

okay so it's not it's not like there's there's  really nothing other than this this is the only  

tamam öyleyse aslında bundan başka hiçbir şey yokmuş gibi değil, bunu

way you do it so I've been working in English for  more than a year and I feel that I don't speak it  

yapmanın tek  yolu bu, bu yüzden bir yıldan fazla bir süredir İngilizce çalışıyorum ve akıcı bir şekilde konuşamadığımı hissediyorum bir

fluently let's see so Network thinking is a very  good solution and quiet cognitive Revolution so my  

bakalım, ağ düşüncesi çok iyi bir çözüm ve sessiz bilişsel Devrim bu yüzden

teacher said make mistakes and you will learn from  them all right you're overqualified for teaching  

öğretmenim dedi hatalar yapın ve onlardan öğreneceksiniz tamam, öğretmek için gereğinden fazla niteliklisiniz

is I'm overqualified I'm way too qualified all  right I'm actually I'm like perfectly qualified  

şu ki ben gereğinden fazla nitelikliyim Ben çok fazla nitelikliyim tamam aslında ben mükemmel gibiyim

for this position because of all the things  I've done studying about psychology philosophy  

bu pozisyon için kalifiye oldum çünkü psikoloji, felsefe

language learning learning it myself and me  understanding this me speaking another language  

dil öğrenmek, kendim öğrenmek ve ben bunu anlamak, başka bir dil konuşmak

I know this inside and out as a learner and a  teacher and I've been doing this for 20 years  

Bunu bir öğrenci ve bir öğretmen olarak içten dışa biliyorum ve bunu yıllardır yapıyorum 20 yıl

and that's why I know I can get anybody fluent  in England just like I'm doing for my own kids  

ve bu yüzden, tıpkı evde kendi çocuklarım için yaptığım gibi  İngiltere'de akıcı konuşabilen herkesi bulabileceğimi biliyorum

at home and they spend most of their time speaking  Japanese so I get a little bit of time each day to  

ve onlar zamanlarının çoğunu Japonca konuşarak geçiriyorlar, bu yüzden her gün onlarla pratik yapmak için biraz zamanım oluyor.

practice with them in English and their English  is is developing very well reading and writing

İngilizceleri ve İngilizceleri çok iyi gelişiyor okuma ve yazma

all right I want to make sure I don't miss anybody  here so why it seems easy to hear and understand  

tamam. Burada kimseyi kaçırmadığımdan emin olmak istiyorum  bu yüzden neden duymak ve anlamak kolay görünüyor

but difficult to speak fluently again it's the  same thing if I'm if I'm riding in a car and  

ancak akıcı bir şekilde konuşmak tekrar zor geliyorsa eğer yine  aynı şeyse Bir arabaya biniyorum ve

someone else is driving I can get a pretty good  idea of where I should be going but when I have  

başka biri kullanıyor Nereye gitmem gerektiğine dair oldukça iyi bir fikir edinebiliyorum ama

to drive now I really have to think the passive  like listening and and reading that kind of thing  

şimdi araba kullanmam gerektiğinde gerçekten pasif düşünmek zorundayım, örneğin dinlemek ve ve bu tür şeyleri okumak   çok

it's much easier skill than having to write uh  or to create language yourself and that's only  

fazla yazmaktan veya kendi başınıza dil oluşturmaktan daha kolay bir beceridir ve bu yalnızca

possible if you build that Network okay so as  long as you know the meaning uh uh um as long  

o Ağı kurarsanız mümkündür, tamam, anlamını bildiğiniz sürece uh uh um

as you know the meaning again like what meaning  of that the meaning is the network this is the  

anlamı tekrar bildiğiniz sürece, bunun anlamının ne olduğu gibi ağ bu

thing most most Learners don't understand the  word by itself if I say what does this word mean

çoğu Öğrencinin kelimeyi  kendi başına anlamadığı şeydir, eğer bu kelimenin ne anlama geldiğini söylersem,

what does that word mean bark

a word can have more than one meaning  and so the point is to understand that  

bir kelimenin birden fazla anlamı olabilir ve bu nedenle önemli olan  bunu anlamak

and to build the network we're like  ah okay it might mean like the sound  

ve ağ gibiyiz ah tamam bu,

that a dog makes so we have a dog over  here barking like but we also have the

bir köpeğin çıkardığı ses gibi olabilir, yani burada  havlayan bir köpeğimiz var ama aynı zamanda

the bark of a tree the outside skiing of  the tree this is just one example so the  

bir ağacın kabuğuna da sahibiz ağacın dış kısmında  kayıyor  bu yalnızca bir örnek yani

point is not to just hear it one time and know  know the meaning it's it's really building the  

nokta sadece bir kez duymak ve anlamını bilmek değildir, bu gerçekten bir

network so you can understand that when people  are saying oh like they're not talking about a  

ağ oluşturmaktır, böylece insanlar bir köpekten bahsetmiyorlarmış gibi

dog they're talking about a tree okay so it's  the outside skiing as the the bark of the tree  

bir ağaçtan bahsediyorlar tamam yani dışarısı derken bunu anlayabilirsiniz ağacın kabuğu kadar kayak

the bark of a tree all right see if I have any  more questions over here I've always loved you  

bir ağacın kabuğu pekala bak başka  sorum var mı burada

forever to the moon and back wow thank you very  much for uh for is that freed or fried fried  

all right I think that's every everything if  anybody has any questions about this let me  

pekala bence her şey bu konuda herhangi bir sorusu olan varsa bana

know would anyone like to learn how to do this  by yourself I can show you how to do that right  

söylesin bunu kendi başına nasıl yapacağını öğrenmek isteyen olursa sana bunu nasıl yapacağını hemen gösterebilirim

now if you'd like to know just let me know that  that's the this is the the end of the helping  

şimdi öğrenmek istersen bana söylemen yeterli işte bu kadar akıcılığın ne olduğunu anlamanıza yardımcı olmanın sonu bu,

you uh understand what fluency is how to do it  and then I'll show you how to do it right now uh  

nasıl yapacağınızı ve sonra size

with a program called fluent for life if you're  interested in that if you're not already in that  

fluent for life adlı bir programla şimdi nasıl yapacağınızı göstereceğim eğer ilgileniyorsanız eğer zaten o konuda değilsiniz   bu nedenle

so you need the context to understand some words  yes exactly that's the whole point the context  

bazı kelimeleri anlamak için bağlama ihtiyacınız var evet tam olarak bütün mesele bu bağlam

is is part of the way that you learn it and the  reason you get the context is because you have  

onu öğrenme şeklinizin bir parçasıdır ve bağlamı anlamanızın nedeni,

to learn and understand it like a native it's  the network that builds your fluency not just  

onu   şu şekilde öğrenmek ve anlamak zorunda olmanızdır yerel dil akıcılığınızı geliştiren ağdır sadece   hatırlamaya

having like one example that you're trying  to remember I downloaded some app recently  

çalıştığınız  bir örneğe sahip olmakla kalmaz, yakın zamanda bazı uygulamalar indirdim

just seeing how how other people are teaching and  it's like okay here's one word and a translation  

sadece diğer insanların nasıl öğrettiğini görüyorum ve  tamam gibi, işte bir kelime ve bunun bir çevirisi   hayır hayır gibi

of that like no no no no no no no no no no don't  don't do that of course that's going to stop you  

hayır hayır hayır hayır hayır hayır bunu yapma tabii ki bu sizi

from communicating because you're going to think  about translations and you're getting one example  

iletişimden alıkoyacaktır çünkü çeviriler hakkında düşüneceksiniz ve

of a word that's not learning the language and  it's not learning to speak you won't build the  

dili öğrenmeyen bir kelimenin bir örneğini alacaksınız ve konuşmayı öğrenmek değil   burada açıkladığım

network unless you actually learn the way I've  described here so we've got these three basic  

şekilde gerçekten öğrenmezseniz ağ kuramazsınız, yani bu üç temel

problems and that's how you solve them you have  to learn the real language that natives use and  

sorunumuz var ve bunları bu şekilde çözersiniz yerlilerin kullandığı gerçek dili öğrenmeniz gerekir ve

you have to understand it like a native and then  you have to get that naturally varied review to  

anadili gibi anlamanız gerekir ve ardından   gerçekten   gerçekten iyi anladığınızdan emin olmak için o doğal çeşitlilikteki incelemeyi almalısınız

make sure you really really understand it well  and that's how you build the memory that's how  

ve bu şekilde hafıza oluşturursunuz

you build the speaking confidence and it's really  how you build the certainty about the language  

konuşma güvenini bu şekilde oluşturursunuz ve gerçekten  bu şekilde  kesinliği oluşturursunuz dil   bir şey

so as you get more and more examples about  something you feel more certain that you will use  

hakkında daha fazla örnek aldıkça

something correctly in a conversation or that you  will understand natives or you will communicate  

bir konuşmada bir şeyi doğru kullanacağınızdan veya anadil dilini anlayacağınızdan veya üzerinde

well without thinking about it and it's the  certainty that gives you the confidence to speak  

düşünmeden iyi iletişim kuracağınızdan daha emin hissedersiniz ve bu kesinlik size konuşma konusunda güven verir

all right so what uh why does the sentence  contain two had had all right you can go  

pekala peki neden cümle iki hadi hadi içeriyor pekala

back and watch my video on half where I explain  that I want that beginning Japanese class with  

geri dönebilirsin ve videomun yarısını izleyebilirsin burada seninle Japonca dersine başlamak istediğimi açıklıyorum

you you are teaching Japanese oh no no I'm not  I'm not a Japanese teacher there are plenty of  

seninle Japonca öğretiyorsun oh hayır hayır ben değilim ben' Japonca öğretmeni değilim,

people who already teach Japanese I don't I  don't think anybody teaches the way I do uh  

halihazırda Japonca öğreten pek çok kişi var. Kimsenin Japonca için benim yaptığım gibi öğrettiğini sanmıyorum

for Japanese but that's that's not something  I focus on in the future I might do something  

ama bu, gelecekte odaklanacağım bir şey değil. Bir şeyler yapabilirim

but right now just helping lots of people learn  English as I also learned Japanese in the same way  

ama şu anda sadece birçok insanın İngilizce öğrenmesine yardımcı oluyorum, çünkü ben de aynı şekilde Japonca öğrendim

but the the things that I'm telling you to do in  English these are all the things I do in Japanese  

ancak size İngilizce olarak yapmanızı söylediğim şeyler, bunların hepsi Japonca yaptığım şeylerdir   Japonca'nın konuştuğu

I'm trying to learn the actual language that  Japanese speakers use and I want to understand  

gerçek dili öğrenmeye çalışıyorum konuşmacılar kullanıyor ve ben

it like a Japanese person and I'm going to  have naturally very review all right do you  

bunu bir Japon gibi anlamak istiyorum ve doğal olarak çok inceleyeceğim, pekala

think Duolingo is a good tool to learn languages  I don't recommend Duolingo because number one you  

Duolingo'nun dil öğrenmek için iyi bir araç olduğunu düşünüyor musunuz Duolingo'yu önermiyorum çünkü bir numara

can't really control what you're learning uh the  way I teach in Frederick so the the highest level  

gerçekten kontrol edemiyorsunuz ne öğreniyorsan Frederick'te öğrettiğim şekilde yani dil öğreniminin en yüksek seviyesi

of language learning is where you can discover  something yourself so I made the world's first uh  

kendi başına bir şeyler keşfedebileceğin yerdir, bu yüzden dünyanın ilk uh

basically English language Discovery system so you  can actually teach yourself the language and it's  

temelde İngilizce dili Keşif sistemini yaptım, böylece kendine  dili gerçekten öğretebilirsin ve bu

the first level for understanding pronunciation  spelling reading it's called Frederick if you  

telaffuzu anlamak için ilk seviye heceleme okuması buna Frederick denir, eğer

don't have this app already definitely  get that one Frederick f-r-e-d-e-r-i-c-k

bu uygulamaya zaten sahip değilseniz kesinlikle onu edinin Frederick f-r-e-d-e-r-i-c-k

you can find that in English anyone.com but this  is the world's first language Discovery system  

bunu İngilizce'de herkes.com'da bulabilirsiniz ama bu dünyanın ilk dil Keşif sistemidir

and the point here is that you control what  you're learning and often when you're trying  

ve burada önemli olan sizin ne  öğrendiğinizi kontrol edin ve

to learn a language you're really just answering  questions in your mind about what about this and  

bir dili öğrenmeye  çalıştığınızda, gerçekten de bununla ilgili  ve   bununla ilgili  aklınızdaki soruları yanıtlıyorsunuz.

what about that this is why students have  so many questions for teachers when they're  

learning because actually teachers are creating  a lot of doubt in the minds of students so they  

çünkü aslında öğretmenler öğrencilerin kafasında çok fazla şüphe yaratıyorlar, bu yüzden

don't explain something fully they don't give  enough naturally varied review and that's why  

bir şeyi tam olarak açıklamıyorlar, doğal olarak yeterince çeşitli inceleme yapmıyorlar ve bu yüzden

people have so many questions about things they  don't understand them very well so they don't  

insanlar, onları çok iyi anlamadıkları şeyler hakkında çok fazla soru soruyorlar.

feel confident about using things all right so in  Frederick I actually show you you can control the  

her şeyi doğru kullanma konusunda kendilerine güvenmiyorlar, bu yüzden Frederick'te aslında size

language yourself and start teaching yourself  you understand uh over 2 000 words this way so  

dili kendi başınıza kontrol edebileceğinizi ve kendi kendinize öğretmeye başlayabileceğinizi gösteriyorum bu şekilde 2000'den fazla kelimeyi anlıyorsunuz yani

it's using Discovery you're teaching yourself  rather than someone telling you what it is  

Discovery'yi kullanarak birisinin söylemesi yerine kendi kendinize öğretiyorsunuz  sen nesin   o

so why is it easier to read or write English  but when speaking I tend to stutter or freeze  

halde neden İngilizce okumak veya yazmak daha kolay ama konuşurken kekemelik veya donakalma eğilimindeyim

so for Fernando as a good question that's  a very common problem many people have and  

yani Fernando için iyi bir soru olarak bu birçok insanın sahip olduğu çok yaygın bir sorundur ve

that's again it's these three things if you don't  get all three of these things that's why you will  

yine bu üç şey, eğer bilmiyorsanız bu üç şeyi de alırsınız, bu nedenle

stutter typically the stuttering comes from like  either you don't know something very well or you  

kekeleyeceksiniz  tipik olarak kekemelik  ya bir şeyi çok iyi bilmiyorsunuz ya da

haven't reviewed it enough so most Learners again  they might know a word but because they learned it  

yeterince gözden geçirmemişsiniz, bu nedenle çoğu Öğrenci yine bir kelime biliyor olabilir, ancak bunu kendi

through their native language or because they  didn't get naturally varied review they don't  

dilleri aracılığıyla öğrendikleri için ana dilde veya doğal olarak çeşitli incelemeler almadıkları için

really feel confident using it so I have a student  uh wrote me recently he knows a lot of vocabulary  

onu kullanırken gerçekten kendilerine güvenmiyorlar, bu yüzden geçenlerde bir öğrencim var bana yazdı, çok fazla kelime bilgisi biliyor

but he'll worry about the pronunciation sometime  I said well you're still not getting enough review  

ancak bir ara telaffuz konusunda endişelenir iyi dedim hala yeterince inceleme almıyorsunuz

so you need to hear more  people saying that vocabulary  

bu yüzden daha fazla kişinin bu kelime dağarcığını söylediğini duymanız gerekiyor

okay so you need to get more and more examples of  that thing for you to feel very confident about  

tamam, bu yüzden  ona karşı kendinize çok güvenmeniz için   bu konuda daha fazla örnek almalısınız

him if you go uh some people might be watching  this in the United States right now but different  

giderseniz uh bazı insanlar bunu  Birleşik Krallık'ta izliyor olabilir Amerika'da şu an farklı

places in America just like maybe where you are  you will have different accents different dialects  

yerler gibi, tıpkı belki bulunduğunuz yerde farklı aksanlara sahip olacaksınız, farklı lehçeler

and each of those places like in the United  States I gave the example like a while ago

ve bu yerlerin her biri Amerika'daki gibi bir süre önce pasta örneğini verdim

pie so I'll draw a picture of a pie  right here here's a lovely Delicious Pie  

yani bir pastanın resmini çizeceğim işte burada yabanmersinli turta gibi güzel bir Lezzetli Turta   bu

like a blueberry pie or something so if I ask  native speakers please say this word for me I'm  

yüzden anadili İngilizce olanlara sorarsam lütfen bu kelimeyi benim için söyle

going to hear lots of different pronunciation  they'll be similar but some of them will be  

birçok farklı telaffuz duyacağım benzer olacak ama bazıları

quite different so when I was a kid I used to  go have a dinner at this friend of my parents  

oldukça farklı olacak yani ne zaman Çocuktum, ailemin bir arkadaşının evinde akşam yemeği yemeye giderdim

place and she was from Georgia this is a  Southern state in the United States and  

ve o Georgia'lıydı, bu Amerika Birleşik Devletleri'nin bir Güney eyaletiydi ve

she would say so after dinner I love I loved  her accent I love the sound of her voice so  

yemekten sonra bunu söylerdi Seviyorum aksanına bayıldım Sesine bayılıyorum sesi çok

this is a thing you won't learn unless you're  getting lots of different accents from people

bu, insanlardan çok  farklı aksan almadığınız sürece öğrenemeyeceğiniz bir şeydir,

she'd say y'all want some pie y'all  want some pie y'all want some pie

hepiniz biraz turta istediğinizi söyler, hepiniz turta istersiniz, hepiniz biraz turta istersiniz.

so y'all is you all you oh so  would you all like some pie  

hepiniz ah yani hepiniz biraz turta ister misiniz

would you all like some pie  all right but she said Pat

hepiniz biraz turta ister misiniz pekala ama dedi Pat

it's the same word but people pronounce  it differently the only reason natives  

bu aynı kelime ama insanlar bunu farklı telaffuz ediyor yerlilerin bunu almasının tek nedeni

are getting this is because they're  getting naturally varied review  

doğal olarak çeşitli incelemeler alıyor

it's not because they're born native it's  because they just get lots and lots of review  

olmalarıdır   değil yerli olarak doğdukları için bu çünkü çok ve çok sayıda inceleme alıyorlar

this way this is the thing that's building their  fluency this is how you can understand people  

bu şekilde akıcılıklarını geliştiren şey budur bu, daha önce duyduysanız bildiğiniz

in your native language who speak different  dialects you know if you've heard them before  

farklı lehçeleri konuşan  ana dilinizdeki insanları bu şekilde anlayabilirsiniz

but some people even in your native  language it will be hard to understand

ama bazı insanlar kendi anadilinizde bile anlamak zor olacak,

y'all want some pie y'all want some Pat y'all want  some pie okay so when I'm teaching in a lesson  

hepiniz biraz turta istiyorsunuz, hepiniz biraz Pat istiyorsunuz, tamam, bu yüzden ben bir derste ders anlatırken

like this I'm intentionally being more clear with  my speech so you can understand what I'm saying  

böyle kasıtlı olarak daha fazla oluyorum ne dediğimi anlayabilmen için konuşmamla net ol

but in fluent for life I'm going to take you from  understanding this level to understanding like a  

ama hayatın boyunca akıcı olacak şekilde seni bu düzeyden  bir anadil gibi anlama düzeyine çıkaracağım

native because you're going to listen to lots  and lots of different speakers saying things  

çünkü birçok ve pek çok farklı konuşmacının bir şeyler söylediğini dinleyeceksin

okay all right so native people speak differently  that's why learning is difficult yes so why okay  

tamam o zaman yerel insanlar farklı konuşur  bu yüzden öğrenmek zor evet öyleyse neden tamam

so I answered that one can you please tell us  some eBooks to download some eBooks to download  

ben de cevapladım ki lütfen bize  indirmemiz için bazı e-Kitaplar söyleyebilir misiniz   indirebileceğiniz bazı e-Kitaplar

you can get I mean you can learn with anything  you want to if you understand it and you're  

alabilirsiniz yani istediğiniz herhangi bir şeyle öğrenebilirsiniz  demek istiyorum bunu anlayın ve

getting naturally varied review all I've done in  fluent for life has made this a very systematic  

doğal olarak çeşitli incelemeler alıyorsunuz tüm yaptığım yaşam boyunca akıcı bir şekilde bunu

process to teach you this incredibly quickly so  I take the native process where you're learning  

size bunu inanılmaz hızlı bir şekilde öğretmek için çok sistematik bir süreç haline getirdi, bu yüzden uzun yıllar boyunca öğrendiğiniz yerel süreci   alıyorum

for many many years and just chunk it down into  something very simple and that's fluent for life

ve sadece yığın çok basit bir şeye indirgenir ve bu yaşam için akıcıdır,

so you will find a link in the description of  this video if you'd like to learn more about  

bu nedenle bununla ilgili daha fazla bilgi edinmek isterseniz bu videonun açıklamasında bir bağlantı bulacaksınız,

that but very simply what Native for life  does number one it's going to give you the  

ancak çok basit bir şekilde Native for life bir önce size özgürlük verecektir.

freedom to learn what you want to learn all  right so right now you're you're having this  

ne öğrenmek istediğini öğrenmek için pekala yani şu anda

lesson with me and I'm talking about fluency  by itself sometimes I'll talk about you know  

benimle bu dersi alıyorsun ve ben kendi başına akıcılıktan bahsediyorum bazen senin hakkında konuşacağım bilirsin

have or a different vocabulary or whatever  but influent for life you have the freedom

sahipsin veya farklı bir kelime dağarcığın veya her neyse ama senin için etkili hayat özgürlüğüne sahipsin

so the freedom to choose

yani seçme özgürlüğüne sahipsin

do you want to learn about uh things that you  would use in business contexts or academic or  

iş bağlamlarında veya akademik ortamlarda kullanacağın şeyler hakkında mı yoksa

just everyday conversations talking about  people or places or different experiences  

sadece günlük konuşmalarda insanlar veya yerler hakkında konuşmak mı yoksa farklı deneyimler hakkında mı bilgi edinmek istiyorsun

travel moving to different locations you  pick what you want to learn and then I get  

seyahat farklı yerlere taşınarak istediğini seçiyorsun öğrenin ve sonra

you fluent in that in 30 days or less all  right so we're going to give you a system  

30 gün veya daha kısa sürede bu konuda akıcı olmanızı sağlarım, pekala bu yüzden size bunu takip etmeniz için bir sistem vereceğiz.

for following this so This same approach that  I'm talking about in this video is what I do in  

fluent for life but it's it's just again like  taken systematically and the problem with me  

ama yine sistematik olarak çekilmiş gibi ve benim sorunum   soruları veya bunun gibi diğer şeyleri

doing a live video as I'm stopping to answer  questions or other things like that but fluent  

yanıtlamak için durduğumda  canlı bir video yapmak   ama akıcı  çünkü

for life is set up systematically so it gets you  fluent even if you have no one to practice with  

hayat sistematik olarak ayarlanmıştır, böylece konuşacak kimseniz olmasa bile akıcı olmanızı sağlar ile pratik yapın

so you get fluent by yourself

böylece

guaranteed

if you have watched my videos on YouTube and  you have improved with them but you're still  

YouTube'da videolarımı izlediyseniz ve onlarla kendinizi geliştirdiyseniz, ancak yine de

not getting enough review this is what you're  missing right here all right and so you get me

yeterince inceleme almıyorsanız, kendi kendinize akıcı konuşmanız garanti edilir, burada kaçırdığınız şey bu, tamam mı ve bu yüzden beni anlıyorsunuz

this is where I go through and actually explain  all like the little things that uh that you learn  

as you've been doing something for 20 years so I  know a lot about language learning I know a lot  

20 yıldır bir şeyler yaptığınız için, dil öğrenimi hakkında çok şey biliyorum,

about the language itself and how to use and learn  things much more effectively so I share those  

dilin kendisi ve bazı şeyleri nasıl kullanıp öğreneceğiniz hakkında çok şey biliyorum. çok daha etkili yani ben

things as well but fluent for life is for people  who need to use English like for their career uh  

de bunları paylaşıyorum ama fluent for life, kariyerleri için English like'ı kullanması gereken insanlar içindir uh

or I mean anybody could use it but really it's  for people who actually need a strong they have  

veya demek istediğim, herkes kullanabilir ama gerçekten güçlü bir şeye ihtiyaç duyan insanlar için

a strong reason uh to give me or like to to get  fluent so you need to have a good reason to get  

güçlü bir nedenleri vardır uh bana akıcı olmayı vermek veya sevmek bu yüzden akıcı olmak için   iyi bir nedeniniz olması gerekir

fluent uh if you don't really care about it you  will probably not enjoy the program I mean it's  

uh eğer onu gerçekten umursamıyorsanız muhtemelen  programdan hoşlanmazsınız yani bu

a good program but you will probably not care so  much you know if you just want to maybe understand  

iyi bir programdır ama muhtemelen umursamazsınız çok şey biliyorsun belki anlamak istersen

some movies or something just keep watching movies  if you want to do that but if you want to speak  

bazı filmler veya başka bir şey anlamak istersen sadece film izlemeye devam et ama konuşmak istiyorsan

that's what this is all right all right let me  see here all right let me answer a couple more  

mesele bu tamam tamam buraya bir bakayım tamam birkaç tane daha cevap vereyim

questions over so as we were talking about  fluency do you think mastering phonetic is  

sorular bitti yani biz akıcılıktan bahsederken fonetikte uzmanlaşmanın

a good way to have a good pronunciation yes  that's what I do in Frederick so Frederick  

iyi bir telaffuza sahip olmanın iyi bir yolu olduğunu düşünüyor musunuz evet ben Frederick'te bunu yapıyorum bu yüzden Frederick

teaches you all about uh pronunciation and  again it's giving you naturally varied review  

size telaffuz hakkında her şeyi öğretiyor ve yine size doğal olarak çeşitli incelemeler veriyor

all right perfectly okay I can't say thank you  enough I remember a video of you and your friend  

tamam mükemmel tamam Yeterince teşekkür edemem Senin ve arkadaşının bir videosunu hatırlıyorum

uh he told you I don't care about your complaint  yes I think you're probably talking about Richard  

uh sana şikayetin umrumda değil demişti  evet sanırım muhtemelen Richard'dan

about the character yes there's a carrot cake  that we made that's correct yeah yeah you can  

karakter hakkında bahsediyorsun evet yaptığımız havuçlu kek var bu doğru evet evet

find that video on YouTube that was the food  and baking uh Master Class video example and  

YouTube'da yemek ve fırıncılık Ustalık Sınıfı video örneği olarak bulabilirsiniz ve

so in that lesson set I take you through all the  vocabulary and teach you that before you hit the  

bu yüzden o ders setinde size tüm kelimeleri öğretiyorum ve videoya girmeden önce size bunu öğretiyorum

video and so that way it makes you understand  everything really easily again the point is they  

ve bu şekilde her şeyi gerçekten kolayca anlıyorsunuz yine önemli olan şu ki,

give you naturally varied review and as you go  through the different lesson sets as well those  

size doğal olarak çeşitli incelemeler veriyorlar ve siz farklı ders setlerinden geçerken bu

lesson sets are building on each other as you  learn more and more all right so Maria would  

ders setleri siz daha fazla öğrendikçe birbirinin üzerine inşa ediliyor, pekala, böylece Maria

like some pecan pie yeah so some people say pecan  and other other people say pecans and pecan pie  

cevizli turta ister evet yani bazı insanlar cevizli ve diğer insanlar cevizli ve cevizli turta

became pie hello from Brazil thank you for your  helpful live you have an amazingly clear English  

turta oldu diyor Brezilya'dan merhaba yararlı yaşamınız için teşekkür ederim inanılmaz derecede net bir İngilizceniz var

yes I'm speaking intentionally clearly so people  can understand what I'm saying my normal speaking  

evet insanların  ne dediğimi anlayabilmesi için kasıtlı olarak net konuşuyorum normal konuşmam

is a little bit more difficult to understand all  right but I do that in fluent for life so I want  

anlamak biraz daha zor tamam ama bunu ömür boyu akıcı bir şekilde yapıyorum bu yüzden

to teach English for beginner as voluntary but  looking for resources uh if you go to my YouTube  

gönüllü olarak yeni başlayanlar için İngilizce öğretmek istiyorum ancak kaynak arıyorum uh zaten benim YouTube

channel where you're already on my YouTube  channel go to uh the best beginning go to  

kanalımda olduğunuz YouTube kanalıma giderseniz gidin en iyi başlangıç ​​için

my playlists video playlists and you will  see from absolute zero uh to it's like 20  

oynatma listelerime video oynatma listelerine gidin ve mutlak sıfırdan 20

videos I think they begin in that in that video  series so do that and download Frederick as well

videoya kadar göreceksiniz. Sanırım bu video serisinde başlıyorlar, bu yüzden bunu yapın ve Frederick'i de indirin,

so Frederick is for uh beginners but it's also for  people who want to improve their pronunciation so  

böylece Frederick yeni başlayanlar içindir ama bu ayrıca telaffuzlarını geliştirmek isteyen kişiler için

you use the same system for all these different  people to improve so if you'd like to learn more  

tüm bu farklı  kişilerin gelişmesi için aynı sistemi kullanırsınız, bu nedenle daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız

excuse me about fluent for life if you want to  become a fluent speaker just click on the link  

ömür boyu akıcı konuşma hakkında kusura bakmayın, akıcı bir konuşmacı olmak istiyorsanız bağlantıya tıklamanız yeterli

in the video or the link under this video under  this video and you can learn more about that I  

videoda veya bu videonun altındaki bağlantıda bu konuda daha fazla bilgi edinebilirsiniz

explain everything about the program and if you  have any questions you can always email me at  

program hakkında her şeyi açıklıyorum ve herhangi bir sorunuz varsa   info englishanyone.com adresinden bana her zaman e-posta gönderebilirsiniz

info englishanyone.com and we'll get back to you  all right let's see if we have any final questions  

; size geri döneceğiz tamam bakalım son sorularımız var mı

here uh what is the level required to subscribe on  the course so if you're talking about fluent for  

burada  uh kursa abone olmak için gereken seviye nedir öyleyse  ömür boyu akıcılıktan bahsediyorsanız

life if you can understand what I'm saying right  now but you cannot speak fluently you are at the  

şu anda ne dediğimi anlıyorsanız ancak akıcı konuşamıyorsanız

right level for the program all of the lesson  sets have the same level so at at that point  

program için   doğru seviye tüm ders setlerinin aynı seviyeye sahip olması dolayısıyla o noktada

you're you're kind of focusing on basic grammar  and more difficult things but you the language  

temel dil bilgisine ve daha zor şeylere odaklanıyorsunuz ama dil

doesn't become infinitely difficult it's more  about learning different topics and then building  

sonsuz derecede zor hale gelmiyor, daha çok öğrenmekle ilgili ve ardından

your fluency and making your connections and your  network from there so building a network that  

akıcılığınızı  geliştirmek ve bağlantılarınızı ve ağınızı oradan oluşturmak böylece

helps you understand fluently rather than trying  to learn just a bunch of random words and phrases  

rastgele bir grup kelime ve kelime öbeği öğrenmeye çalışmak yerine   akıcı bir şekilde anlamanıza yardımcı olacak bir ağ oluşturmak

do you recommend reading a lot I recommend  doing anything that will give you naturally  

çok okumanızı önerir misiniz  size yardımcı olacak herhangi bir şey yapmanızı öneririm size doğal olarak

varied review so part of that is Reading part  of it is writing listening speaking all of those  

çeşitli incelemeler sunar, yani bunun bir kısmı, Okumanın  kısmı yazmak, dinlemek, konuşmaktır, bunların

are important to do but the point is you should  be getting naturally varied review focus on one  

yapılması önemlidir, ancak asıl mesele, doğal olarak çeşitli incelemeler almanız gerektiğidir, bir

thing it could be one topic one phrase or whatever  and then hit that from different angles until you  

şeye odaklanın, bu bir konu, bir cümle veya her neyse olabilir ve sonra buna farklı açılardan vurun ta ki

really get it until you really feel confident  about that thing typical review is very boring  

gerçekten anlayana kadar o şey hakkında gerçekten emin olana kadar tipik inceleme çok sıkıcıdır

because people try to practice or repeat the same  thing again and again all right but it's just  

çünkü insanlar aynı şeyi tekrar tekrar uygulamaya veya tekrar etmeye çalışırlar, tamamdır ama bu sadece

really very boring for people because the brain is  always looking for new information that's why you  

insanlar için gerçekten çok sıkıcıdır çünkü beyin her zaman yeni bilgiler arıyor, bu yüzden

will find people uh making videos on YouTube that  are it's it's like a new 10 you know 10 phrases or  

YouTube'da videolar yapan insanlar bulacaksınız, yani yeni bir 10 gibi 10 kelime öbeği falan biliyorsunuz

something but you forget the previous 10 phrases  that you learned all right so it's good for people  

ama önceki 10 kelime öbeğini unutuyorsunuz tamamdır  bu yüzden bu videoyu yapan insanlar için iyi

making the videos but really not good for people  watching the videos if you're already at a high  

videolar ancak videoları izleyen insanlar için gerçekten iyi değil, eğer zaten yüksek bir

level and you can learn something that quickly  great most people cannot it's much better to focus  

seviyedeyseniz ve çoğu insanın

on something until you know it very very very  well and so that means you're understanding it for  

öğrenemeyeceği kadar hızlı bir şekilde öğrenebiliyorsanız, bir şeyi çok çok çok iyi bilene kadar bir şeye odaklanmak çok daha iyidir ve bu da sizin

grammar pronunciation all of those things and that  way you can use it with confidence all right can  

dilbilgisi telaffuzu için tüm bu şeyleri anlıyoruz ve bu şekilde onu güvenle kullanabilirsiniz pekala

you speak you know let's see do you can you speak  your normal English just to see how it comes out  

konuşabilir misiniz bilir misiniz bakalım yapabilir misiniz normal İngilizcenizi konuşabiliyor musunuz sadece nasıl çıktığını görmek için

for one minute all right what is a tefl and how  can you help getting better at teaching uh well  

bir dakikalığına pekala ne bir tefltir ve iyi öğretmenlik konusunda daha iyi olmaya nasıl yardımcı olabilirsiniz

if you're looking for a specific uh teaching test  or teaching qualifications I don't know anything  

belirli bir öğretmenlik sınavı veya öğretmenlik nitelikleri arıyorsanız  bunlar hakkında hiçbir şey bilmiyorum

about those specifically I'm sure you could  find uh like online some information about that  

özellikle bunlar hakkında  çevrimiçi gibi bazı bilgiler bulabileceğinizden eminim o   uh,

uh I'll give you a just a quick example of some of  my regular spoken English right now so it depends  

size şu anda düzenli olarak konuştuğum İngilizce'den bazılarına hızlı bir örnek vereceğim, bu nedenle   neden

on what I'm talking about but I mean usually  especially if I'm with my friends and they you  

bahsettiğime bağlıdır, ancak genellikle özellikle arkadaşlarımla birlikteysem ve onlar

know I'm like really speaking quickly and trying  to get things out you guys are probably a pretty  

benim olduğumu bilirlerse gerçekten hızlı konuşmak ve bazı şeyleri anlamaya çalışmak gibi...

good understanding of what I'm saying right  now even though I'm speaking more quickly uh  

şu anda daha hızlı konuşuyor olmama rağmen muhtemelen ne dediğimi oldukça iyi anlıyorsunuz uh

but typically I kind of like Mumble some words  and really if you don't understand exactly what  

ama tipik olarak bazı kelimeleri Mırıldanmayı severim  ve gerçekten de ' tam olarak ne

I'm saying if you're not really paying attention  you don't know my voice already it's going to be  

dediğimi anlamıyorsunuz   gerçekten dikkat etmiyorsanız sesimi zaten bilmiyorsunuz

much more difficult for you to understand so  if I'm like let's say you guys you know you've  

anlamanız çok daha zor olacak bu yüzden  şöyle dersem, diyelim ki siz çocuklar, bildiğinizi biliyorsunuz

been spending some time with me already I'm just  really like wow you know I kind of know his voice  

zaten benimle biraz zaman geçiriyorum gerçekten vay canına biliyorum onun sesini bir nevi tanıyorum

already you kind of have a like understanding of  the way I speak you might understand better than  

zaten konuşma tarzımı anlıyor gibisin

other two other maybe students who don't really  know like they've never heard me before they've  

diğer iki belki öğrenciden daha iyi anlayabilirsin gerçekten anlamayan beni daha önce hiç duymamış gibi bilirler

never heard my voice to them it would just sound  like they can't quite understand what I'm saying  

sesimi onlara hiç duymamışlar gibi gelir   ne dediğimi tam olarak anlamamış gibi görünürler

but typically if I'm speaking quickly if I'm  really excited about something I'm trying to  

ancak genellikle hızlı konuşuyorsam bir şey hakkında gerçekten heyecanlanırsam

speak very fast and explain a lot of information  but it's much easier if I slow down and make sure  

Çok    hızlı konuşmaya ve birçok bilgiyi açıklamaya çalışıyorum ancak yavaşlarsam ve

everybody can understand what I'm talking about  speak more clearly and again it's how you you  

herkesin neden bahsettiğimi anladığından emin olursam daha net konuşursam çok daha kolay olur  ve yine

level up to that level so if you if you want to  go from understanding this Drew to understanding  

o düzeye   bu şekilde yükselirsiniz. eğer bu Drew'u anlamaktan

fast Drew and not just me but all like just native  speakers in general that's how you do it you do it  

hızlı Drew'u anlamaya geçmek istiyorsanız ve sadece ben değil, genel olarak herkes ana dili İngilizce olan kişiler gibi bunu

in simple steps and that's what we do in fluent  for life any more questions if there are no more  

basit adımlarla yaparsınız ve biz de ömür boyu akıcı bir şekilde yaptığımız şey budur başka soru varsa başka

questions we've been going for 82 minutes  already I don't know what time it is but 82  

soru yok 82 dakikadır uğraşıyoruz şimdiden saatin kaç olduğunu bilmiyorum ama 82

minutes I can feel it in my voice I'll give you  one more minute to see if anybody has questions

dakika sesimde hissedebiliyorum sorusu olan var mı diye bakmanız için size bir dakika daha vereceğim. Japonca

did you use that methodology to learn  Japanese yes that's exactly what I did  

öğrenmek için bu metodoloji evet, benim yaptığım tam olarak buydu  bu yüzden

so basically I struggled with these same problems  and I wanted to figure out why exactly I wasn't  

temelde aynı sorunlarla mücadele ettim ve tam olarak neden tam olarak

learning and why I wasn't getting fluent and  this was it so number one I was not learning  

öğrenemediğimi ve neden akıcı konuşamadığımı anlamak istedim ve bu yüzden bir numaralı değildim

the real vocabulary that natives are using number  two I was not understanding it like a native so I  

yerlilerin kullandığı gerçek kelime dağarcığını öğrenmek iki numaralı kelimeyi bir yerli gibi anlamıyordum bu yüzden

was translating trying to study grammar tables  that kind of thing and number three I wasn't  

gramer tablolarını incelemeye çalışıyordum bu tür şeyleri ve üçüncüsü

getting enough review so it had nothing to do  with speaking it was just I didn't understand  

yeterince inceleme almıyordum bu yüzden bunu konuşmakla hiçbir ilgisi yoktu sadece

the language well enough and I wasn't getting the  review that I needed to speak so everything that  

dili yeterince iyi anlamamıştım ve konuşmam gerektiği değerlendirmesini almıyordum, bu nedenle

I teach now because I do speak Japanese fluently  I can I can teach those same lessons if I didn't  

şu anda öğrettiğim her şeyi akıcı bir şekilde Japonca konuştuğum için alamazsam aynı dersleri verebilirim

get fluent I couldn't really teach you anything  because I wouldn't have like a way to prove that  

akıcı sana gerçekten hiçbir şey öğretemedim çünkü işe yaradığını kanıtlamak için bir yolum olmazdı  bu yüzden bir

it works so I know number one it works because  uh linguists like Stephen crash and discovered  

kere işe yaradığını biliyorum çünkü ah Stephen gibi dilbilimciler

this already and number two this is how we all  get fluent in our native language number three I  

bunu çoktan keşfetti ve iki numara bu şekilde hepimiz akıcı hale geliyoruz üç numaralı anadilimizde

did this personally to become fluent number four  I've got lots of students who've also done the  

akıcı dördüncü olmak için bunu kişisel olarak yaptım

same thing I've been teaching for about 20 years  and this is how they've all become fluent speakers  

Yaklaşık 20 yıldır öğrettiğim şeyi  yapan birçok öğrencim var ve bu şekilde hepsi akıcı konuşmacılar haline geldi

so all the people I help this is what  they do and it's a it's much easier than  

bu yüzden yardım ettiğim tüm insanların yaptıkları şey bu ve bu,

trying to find people and learn through your  native language and then try to find speaking  

insanları bulup kendi anadilinizde öğrenmeye çalışmaktan ve ardından konuşma

practice partners and all that uh can you speak  Japanese to us what would you like me to say

pratik ortakları bulmaya çalışmaktan çok daha kolay ve tüm bunları bizimle Japonca konuşabilir misiniz ne istersiniz?

um [Music]

[Müzik]

foreign

yabancı

foreign

yabancı

all right so that's just an example of  me talking about Japanese and this this  

pekala diyeceğim yani bu sadece Japonca hakkında konuşmamın bir örneği ve bu

particular video uh and like when I came  to Japan and I didn't know any Japanese  

belirli video uh ve benzeri Japonya'ya geldiğimde hiç Japonca bilmiyordum  bu

so when I came to Japan I did not know so

yüzden Japonya'ya geldiğimde biliyordum bilmiyorum

um

all right Steve Kaufman also yeah this this  is the way to get fluent in any language so  

pekala Steve Kaufman ayrıca evet bu herhangi bir dilde akıcı olmanın yolu bu yüzden

it doesn't doesn't matter uh what language  you're learning this is how you get fluent  

hangi dili öğrendiğinizin bir önemi yok bu şekilde

in New Lynn like in New languages within your  native language all right so how many languages  

New Lynn'de tıpkı Yeni dillerde olduğu gibi akıcı hale gelirsiniz ana dilinizde pekala, kaç tane dil

do I speak I only speak English and Japanese but  I know quite a bit of other languages and I could  

konuşuyorum   sadece İngilizce ve Japonca biliyorum ama epeyce başka dil biliyorum ve

use this to learn other languages but it's much  much easier if I if I have someone to teach me  

bunu diğer dilleri öğrenmek için kullanabilirim, ancak öğretecek biri olursa çok  çok daha kolay olur ben

so it was difficult for me to learn Japanese  this way because I'm I'm trying to teach myself  

Japonca'yı bu şekilde öğrenmek benim için zordu çünkü kendi kendime öğretmeye çalışıyorum   bu

so I wanted to make it easy for English  students and that's why when I created  

yüzden İngilizce  öğrencilerinin işini kolaylaştırmak istedim ve bu yüzden

fluent for life so fluent for life is a  collection of lesson sets that I used to  

fluent for life so fluen for life'ı oluşturduğumda bu yüzden bir koleksiyondur eskiden

offer monthly and so each month we would cover  a different thing but I made fluent for life so  

aylık olarak sunduğum ders setleri ve böylece her ay farklı bir konuyu ele alırdık ama ben ömür boyu akıcı hale getirdim böylece

that you could go back and actually review all  of these things in in whatever order you like  

geri dönüp tüm bunları gerçekten istediğiniz sırayla gözden geçirebilesiniz  tamam

all right so uh no I do not speak Korean  uh but I do actually yeah I'll tell you a  

yani hayır yapmıyorum Korece konuşmuyorum uh ama aslında biliyorum evet size

quick story about that so this is an example of  understanding the language like a native I was in

bununla ilgili kısa bir hikaye anlatacağım yani bu dili anadilim gibi anlamanın bir örneğidir

this would be my last story before my voice  uh before my voice leaves me I was in a Korean  

bu benim sesimden önceki son hikayem olurdu uh sesim beni terk etmeden önceki son hikayem olurdu ben aslında

barbecue restaurant here in Japan in a different  city actually and I was waiting for a friend of  

burada Japonya'da farklı bir şehirde bir Kore barbekü restoranındaydım ve bir

mine to come up and uh I looked on the wall at  this restaurant and I saw a movie poster for the  

arkadaşımın yukarı gelmesini bekliyordum ve uh bu restoranın duvarına baktım ve After Earth filminin bir film afişini gördüm

movie After Earth and it was all in Korean and I  said oh I wonder if I could figure out some Korean  

ve öyleydi tamamı Korece ve dedim ki  ah, acaba biraz Korece çözebilir miyim

could I discover something myself so again I want  to understand it like a native rather than trying  

kendim bir şey keşfedebilir miyim, bu yüzden yine  çeviriler üzerinden düşünmeye çalışmak yerine ana dili gibi anlamak istiyorum

to think through translations and I couldn't  translate anything I don't know Korean but I  

ve bilmediğim hiçbir şeyi çeviremedim Korece ama

looked at it and I'm going to draw some characters  on the board but these are not Korean it's just  

ona   baktım ve tahtaya bazı karakterler  çizeceğim ancak bunlar Korece değil, yalnızca

for example purposes but I'm trying to discover  something and understand it from the context  

örnek amaçlı ama bir şey  keşfetmeye ve bağlamdan anlamaya çalışıyorum

so the movie that this is the English  English movie after oops a f t e r Earth  

yani filmin İngilizcesi İngiliz filmi oops after Earth

so the English movie After Earth this is a Will  Smith movie and his son Jaden Smith is in the  

yani İngiliz filmi After Earth bu bir Will Smith filmi ve oğlu Jaden Smith

movie also and knowing that so we got a picture  of like here's Will Smith and here's his son Jaden  

de   filmde ve bunu bildiğimiz için işte Will Smith ve işte oğlu Jaden

Smith in the movie and I look up at the top and  usually a movie poster will have the uh the name  

Smith filmde ve yukarıya bakıyorum ve genellikle bir film afişinde

of the actors up at the top and usually like from  left to right is like the more important actors  

oyuncuların adı üstte olur ve genellikle soldan sağa doğru daha önemli oyuncular gibidir

and they go kind of like from left to right like  that so I looked at the at the name it was kind  

ve bunlar bir şekilde soldan sağa böyle gider bu yüzden isme baktım bir nevi  böyleydi falan filan gibiydi

of like this it was like blah blah blah and then  it was like this and then something something and  

ve sonra böyleydi ve sonra bir şey bir şey ve

then same same thing over here uh so I looked  at this and I said oh my goodness I bet this  

burada aynı şey uh bu yüzden buna baktım ve aman tanrım dedim Bahse girerim bu

means Smith I bet this means Smith and so I'm  looking at it and so in Japanese if I'm gonna  

Smith anlamına gelir Bahse girerim bu Smith anlamına gelir ve bu yüzden ona  bakıyorum ve bu yüzden Japonca'da eğer   Japonca

if I'm gonna write it in Japanese uh it's like  Sue meat Witness so the Korean language is is  

yazacaksam uh Sue et Witness gibi yani Kore dili

similar in this way to Japanese whether you've  got these uh pieces of the of the vocabulary  

bunda   benzerdir Kelime dağarcığının bu uh parçalarına sahip olup olmadığınızı Japoncaya çevirin   fonetik

it's like phonetic sections of it so suit me  suit and the same thing up here so it's like

bölümleri gibi, bu yüzden bana uygun  takım elbise ve burada aynı şey yani

so I figured out okay the same character here this  probably means a suit this means a Sue and that's  

burada aynı karakterin tamam olduğunu anladım bu muhtemelen bir takım elbise anlamına gelir bir Sue anlamına gelir ve bu

probably meat in the middle and then this same  thing is also over here so we have like Will Smith  

ortadaki et'tir ve sonra aynı şey burada da var, yani Will Smith

and Jaden Smith so I couldn't figure out anything  else but from the context this was Smith and then  

ve Jaden Smith gibiyiz, bu yüzden bağlamdan başka bir şey çözemedim, bu Smith'ti ve sonra

in the name of the movie so we have After Earth  and just like uh Japanese like they don't have the  

adına film yani bizde After Earth var ve tıpkı Japonlar gibi

th like after Earth sound in Korean or at least  not not for this but the the name of the movie  

Korece'de th like after Earth sesi yok veya en azından bunun için değil ama filmin adında

also had this same triangle character in it and  so I said look at that I figured out some Korean  

içinde aynı üçgen karakter vardı ve yani Bak dedim ki biraz Korece öğrendim

now I forgot it because again like the second  step is only understanding something like a  

şimdi unuttum çünkü yine ikinci adım bir şeyi yalnızca bir   yerli gibi anlamak

native it was like yes but the exciting part  is when you understand something not because  

olduğu gibi evet gibiydi ama heyecan verici kısım  bir şeyi

a teacher told it to you but because you  really got it and your brain you feel that  

bir öğretmen size söylediği için değil, çünkü anladığınız zamandır. gerçekten anladınız ve beyniniz o

thing when it when you learn you're like ah  yes I got it okay does that make sense and  

şeyi hissediyorsunuz öğrendiğinizde ah evet anladım tamam bu mantıklı mı ve

understanding it is just this just the Second  Step the third step is all the review because  

anlamak sadece bu sadece İkinci Adım üçüncü adım tüm inceleme çünkü

you will forget even a lesson that you learn  like that if you don't get the right review

yapacaksın öğrendiğiniz bir dersi bile unutun doğru incelemeyi almazsanız tamam,

okay looks like a bunch of people  are still watching me though  

görünüşe göre bir grup insan hala beni izliyor   pekala

all right but I really I really want to make it  clear uh that it's again understanding the real  

ama gerçekten gerçekten gerçekten gerçek dili tekrar anladığını açıklığa kavuşturmak istiyorum

language like a native speaker and then the  naturally varied review that gets you fluent  

anadili gibi ve ardından  akıcı olmanızı sağlayan doğal olarak çeşitli inceleme

all right you need to have all three of those  things if you are missing even one of these things  

pekala bu  şeylerden birini bile kaçırıyorsanız

you will not speak so if you don't get review  you will just have a passive vocabulary that  

konuşmayacaksınız, dolayısıyla inceleme almazsanız sadece sahip olacaksınız

you can understand quite well but you struggle  when you speak if you have that problem fluent  

oldukça iyi anlayabileceğiniz, ancak konuşurken zorlandığınız pasif bir kelime dağarcığı, eğer bu probleminiz

for Life we'll solve that for you by giving you  the naturally varied review that you need to speak  

hayat için akıcıysa, konuşmanız gereken doğal olarak çeşitli incelemeler vererek bunu sizin için çözeceğiz   pekala,

all right see if there are any final questions  over here all right good night hello from Brazil  

herhangi bir final olup olmadığına bakın sorular burada pekala iyi geceler Brezilya'dan merhaba   pekala

all right I think uh do I also teach private  lessons I don't know if that's for me or not but  

sanırım ben de özel ders veriyorum mu bilmiyorum bana uygun mu değil mi ama

uh no I do not let's see here all right I think  that's it I think we have uh everybody covered if  

uh hayır burada görelim pekala sanırım  bu kadar bence biz

you have any more questions you can just email us  at info englishanyone.com but this is it this is  

başka sorunuz varsa info englishanyone.com adresinden bize e-posta gönderebilirsiniz, ancak bu kadar

how I got fluent in Japanese this is how all of my  students get fluent in English and again if you'd  

Japonca'yı bu şekilde akıcı hale getirdim, tüm öğrencilerim bu şekilde İngilizce'yi akıcı hale getiriyor ve yine

like to do this anywhere anytime without needing  a speaking practice partner or a live teacher or  

isterseniz   bunu herhangi bir zamanda, herhangi bir zamanda, bir konuşma pratiği partnerine veya canlı bir öğretmene veya

a native speaking friend or anything you could be  living on some Mountain up somewhere it doesn't  

anadili konuşan bir arkadaşa veya herhangi bir şeye  ihtiyaç duymadan, bir dağda yaşıyor olabilirsiniz,

matter where you live if you get fluent for life  you will be speaking fluent English in the next  

nerede yaşadığınızın bir önemi yoktur, eğer ömür boyu akıcı konuşursanız, akıcı konuşmuş olacaksınız önümüzdeki

30 days or less just by doing this all right  we will leave it with uh Enrique right there  

30 gün veya daha kısa sürede İngilizce sadece bunu tamamlayarak son yorum için uh Enrique'yi orada bırakacağız

for the final comment from Mexico from Medina  hopefully uh or medina right there hopefully you  

Medine'den Meksika'dan umarım uh veya medine orada umarım

all are enjoying your day thank you for joining  me and I'll see you in the next video bye-bye

hepiniz günün tadını çıkarıyorsunuz bana katıldığınız için teşekkürler Bir sonraki videoda görüşmek üzere bye bye