SUNDAY Live English Lesson / 1st September 2019 / USA & British English - 1 language 2 influences

are we on? yes I think we are on

açık mıyız evet sanırım

testing testing 1 2 3 Here I am with my little English treat

test yapıyoruz 1 2 3

just for you all on a Sunday afternoon and as you can see the weather is

Pazar öğleden sonra hepiniz için küçük İngilizce ikramımla karşınızdayım ve görebileceğiniz gibi hava

looking a lot better today yesterday we had lots of rain in fact yesterday I

bugün çok daha iyi görünüyor dün çok yağmur yağdı aslında dün ben sırılsıklam ıslanarak

started off my livestream by getting soaking wet but today we have none of

canlı yayınıma başladım ama bugün bunların hiçbiri yok

that because the Sun is out it is a little bit windy but as you can see

çünkü güneş çıktı hava biraz rüzgarlı ama gördüğünüz gibi

things are looking quite nice in the distance look at that and there you can

uzaktan her şey çok güzel görünüyor şuna bakın ve orada

see in the distance a live view of one of the newly harvested fields looking

uzaktan görebilirsiniz yeni biçilmiş tarlalardan birinin

over into the distance but the big question is where is mr. Duncan where

uzaklara bakan canlı görüntüsü ama asıl soru şu ki bay nerede? Duncan

are you mr. Duncan we can't see you hi everybody this is mr. Duncan in England

neredesiniz bayım? Duncan sizi göremiyoruz selam millet ben bay. Duncan İngiltere'de

how are you today are you ok I hope so are you happy well

bugün nasılsın iyi misin umarım öyleyse mutlusundur iyi misin

are you happy I really hope so here we go it's Sunday everyone a fun

mutlusundur gerçekten umarım işte başlıyoruz bugün pazar herkes eğlenceli bir

day it's time to improve your English listening for a Sunday afternoon

gün bir pazar öğleden sonra İngilizcenizi dinleyerek geliştirme zamanı

and my name is mr. Duncan and I am very pleased to be with you on this beautiful

ve benim adım bay. Duncan ve ben bu güzel Pazar gününde sizinle birlikte olmaktan çok memnunuz,

Sunday as you can see the Sun is out today yesterday it was absolutely

görebileceğiniz gibi, bugün güneş çıktı, dün kesinlikle

pouring with rain I got soaking wet yes it was a very

sağanak yağmur yağıyordu, sırılsıklam sırılsıklam oldum evet,

memorable moment of YouTube history I'm sure at the end of 2019 YouTube on their

YouTube tarihinde çok unutulmaz bir andı eminim 2019'un sonu YouTube

epic rewind video will be including a clip of me getting wet probably not

epik geri sarma videolarında benim ıslandığım bir klip içerecek muhtemelen değil, o yüzden

so here we go the first thing we have to do is take a look at the live chat of

başlıyoruz, yapmamız gereken ilk şey canlı sohbete bir göz atmak

course that's the reason why we are here it isn't just me it's also you as well

elbette burada olmamızın nedeni bu sadece ben değil, sen de hat sohbetine

you have a chance to get involved on the line

dahil olma şansın var

chat or you have to do is type something into the chat box press ENTER and then

ya da yapman gereken sohbet kutusuna bir şeyler yazmak ENTER'a basmak ve sonra

as if by magic your text will appear in front of me and then I can read what you

sanki sihirle metnin önümde belirecek ve sonra

have written to the whole world isn't that amazing I love technology I really

Yazdıklarını tüm dünyaya okuyabiliyorum o kadar da harika değil mi Teknolojiyi gerçekten seviyorum o yüzden

do so let's see who was first oh hello to Luis Mendez hello to you you

ilk kimmiş görelim oh Luis Mendez'e merhaba merhaba

are first on today's livestream so hello to you and congratulations for being the

bugünün canlı yayınında ilk sizsiniz bu yüzden size merhaba ve geldiğiniz için tebrikler bugün

first person to say hello on the live chat today

canlı sohbette ilk merhaba diyen kişi dün bugün canlı sohbette ilk

congratulations to Luis Mendez for being first on the live chat today yesterday I

olduğu için Luis Mendez'i tebrik ediyoruz

had a problem with my my clapping apparently some people couldn't hear it

alkışlarımla ilgili bir sorun yaşadım görünüşe göre bazı insanlar bunu duyamadı bu

so I hope you can get my clap today here we go

yüzden umarım bugün alkışımı burada alabilirsiniz gidiyoruz

so Luis Mendez congratulations you are first also Alamgir hello Alamgir Husein

yani Luis Mendez tebrikler sen birincisin ayrıca Alamgir merhaba Alamgir Husein

you are second on the live stream today also chris is here as well Julie hello -

canlı yayında ikincisin bugün ayrıca chris de burada Julie merhaba -

Julie nice to see you here as well Anna is here Mika is also here watching in

Julie de seni burada görmek güzel Anna burada Mika da burada Japonya'da izliyor

Japan Massimo says hello also grace chin I believe you are

Massimo merhaba diyor ayrıca Grace chin

watching in Malaysia I think so also we have Tamas here is well hello to mr.

Malezya'da izlediğinize inanıyorum sanırım bizde de Tamas var burada Bay'a merhaba.

Duncan and everyone yes isn't that nice you might see lots of horrific stories

Duncan ve herkes evet o kadar hoş değil, haberlerde pek çok korkunç hikaye görebilirsiniz

in the news but can I just remind you that generally speaking most people on

ama size genel olarak konuşursak gezegendeki çoğu insanın

the planet are really nice and we are all here to prove that is the case so

gerçekten iyi olduğunu ve hepimiz durumun böyle olduğunu kanıtlamak için burada olduğumuzu hatırlatabilir miyim, bu yüzden

thank you very much to Caesar as well hi to everyone around this small classroom

teşekkür ederim Sezar'a da çok selam bu küçük sınıfın etrafındaki herkese selam

I'm not sure about small I think this classroom is quite large in fact I think

Küçük olduğundan emin değilim Bu sınıfın oldukça büyük olduğunu düşünüyorum aslında

actually to be honest with you I think my classroom is pretty big because it's

size karşı dürüst olmak gerekirse sınıfımın oldukça büyük olduğunu düşünüyorum çünkü

the whole world isn't that nice Michele is here hello from southern

tüm dünya O kadar güzel Michele burada güney

Italy oh now I'm quite interested to find out what the weather is like in

İtalya'dan merhaba oh şimdi güney İtalya'da havanın nasıl olduğunu öğrenmekle oldukça ilgileniyorum

southern Italy now a couple of friends of ours mentioned that they met they

şimdi birkaç arkadaşımız tanıştıklarından bahsettiler

went on holiday to a lovely place in Tuscany an apparently Tuscany is a very

tatile Toskana'da güzel bir yere gittiklerini görünüşe göre Toskana

nice part of the world Alamgir says hello to everyone including Julie and

dünyanın çok güzel bir parçası Alamgir, Julie ve Mika dahil herkese merhaba diyor, Chris de

Mika isn't that nice also Chris it is a lovely September

o kadar hoş değil, güzel bir Eylül evet

yes of course today pinch punch it's a new month so September the first it's a

elbette bugün çimdik yumruk yeni bir ay yani ilk Eylül

brand new month do you have anything planned for September is there something

yepyeni ay eylül ayı için planladığınız bir şey var mı eylül ayı

nice happening in your life during the month of September if so perhaps you

boyunca hayatınızda güzel bir şeyler oluyor mu eğer öyleyse belki

would like to share it with us all today on the live chat ooh hello also - Kunal

bugün canlı sohbette hepimizle paylaşmak istersiniz ooh merhaba ayrıca - Kunal

nice to see you back again beet trees Caesar Massimo Wow so many people

sizi tekrar görmek güzel pancar ağaçlar Caesar Massimo Vay be o kadar çok insan

already on the livestream it would appear that many people are now putting

zaten canlı yayında, öyle görünüyor ki birçok insan şimdi

aside their plans on Sunday afternoon or Sunday morning or Sunday evening and

Pazar öğleden sonra veya Pazar sabahı veya Pazar akşamı planlarını bir kenara bırakıyor ve

they are deciding to spend it with us all together on the live chat isn't that

canlı sohbette hep birlikte bizimle geçirmeye karar veriyorlar değil mi? bu

nice by the way for those who are wondering

arada merak edenler için

you can catch the live stream the live lessons on Saturday 12 p.m. that is just

canlı dersleri Cumartesi 12:00 canlı yayında izleyebilirsiniz. bu, Birleşik

after lunchtime UK time and also on Sunday 2 p.m. UK time which is what you

Krallık saatiyle öğle yemeğinden hemen sonra ve ayrıca Pazar günü 14:00.

are watching right now and we have details of how to get in touch with me

Şu anda izlediğiniz İngiltere saati ve benimle nasıl iletişime geçeceğimize dair ayrıntılara sahibiz,

you can follow me on facebook if you want you can also email me and if you

beni facebook'ta takip edebilirsiniz, isterseniz bana e-posta da gönderebilir ve

would really like to you can also donate as well I received a couple of lovely

gerçekten isterseniz de bağışta bulunabilirsiniz.

donations yesterday on PayPal so thank you very much for your lovely donations

dün PayPal'da birkaç güzel bağış aldı, bu yüzden güzel bağışlarınız için çok teşekkür ederim,

if you would like to send something you are more than welcome to do so I'm not

bir şey göndermek isterseniz, memnuniyetle kabul edersiniz, bu yüzden

forcing you to do it but there are some lovely generous people out there who

sizi bunu yapmaya zorlamıyorum ama bazı sevimli cömert insanlar var. bağış

feel that they would like to make a donation so you can use PayPal if you

yapmak isteyeceklerini hissedenler var, böylece PayPal'ı kullanabilirsiniz,

would like also we have all hello who else is on here today we also have r SE

isterseniz hepimize merhaba var bugün burada başka kimler var ayrıca r SE

m-- on here today Rasim Yousef apparently Rasim is watching in Norwich

m-- bugün burada Rasim Yousef görünüşe göre Rasim Norwich'te izliyor

over towards it's that way over towards the east

burası da

so Norwich is over towards the east of the UK tea

asses here as well it's very windy today by the way I think I should mention that

çok rüzgarlı bu arada sanırım

the wind is very strong I hope I don't get blown away so ts says hello to

rüzgarın çok kuvvetli olduğunu belirtmeliyim umarım esmezim uzakta bu yüzden ts herkese merhaba diyor

everyone and a good evening from Indonesia of course ts is watching a

ve Endonezya'dan iyi akşamlar elbette ts

head of the UK pear thin Cathy Ann or Parthian says hello

İngiltere'nin armut başını izliyor Cathy Ann veya Parthian merhaba diyor

also Arash hello to be curious hello be curious how are you today

ayrıca Arash merhaba merak etmek için merhaba merhaba merak edin bugün nasılsınız

I haven't heard you here before is it your first time here

sizi duymadım burada daha önce buraya ilk gelişiniz mi

also Ana says hello Chris once again is here

Ana da merhaba diyor Chris bir kez daha burada

Helena hello Helena everybody mr. Duncan we are all here together again to

Helena merhaba Helena millet bay. Duncan,

improve our English language today I am talking about the subject of English and

bugün yine İngilizce dilimizi geliştirmek için bir aradayız. İngilizce konusundan bahsediyorum ve

I'm going to show you some lovely video clips where I talk about the differences

size

between American English and British English and there are some differences

Amerikan İngilizcesi ile İngiliz İngilizcesi arasındaki farklardan ve bazı farklılıklardan bahsettiğim bazı güzel video klipler göstereceğim.

and this is something that I like to talk about from time to time because I

ve bu zaman zaman bahsetmekten hoşlandığım bir konu çünkü

think it's a very interesting subject it's also a subject that many people get

bence çok ilginç bir konu bu aynı zamanda birçok insanın kafasının karıştığı bir konu

confused about because some people believe that American English and

çünkü bazı insanlar Amerikan İngilizcesi ile

British English are completely different languages but this is not true so the

İngiliz İngilizcesinin tamamen farklı diller olduğuna inanıyor ama bu değil doğrudur yani

base of both ways of using English is the same so the root of both British and

İngilizceyi kullanmanın her iki yolunun da temeli aynıdır yani hem İngiliz hem de

American English is the same so there is no real difference however as I will

Amerikan İngilizcesinin kökü aynıdır yani gerçek bir fark yoktur ancak daha

explain later on there are many differences between the way things are

sonra açıklayacağım gibi bazı şeylerin telaffuz edilme biçimleri ile aynı zamanda arasında birçok fark vardır. kelimelerin

pronounced and also there are some differences between the spellings of

yazılışları arasında bazı farklılıklar var

words but to be honest with you English there is only one language when it comes

ama size karşı dürüst olmak gerekirse İngilizce söz konusu olduğunda sadece bir dil vardır,

to the English language just 1 not 2 not 20

sadece 1 değil 2 değil 20

so the main differences between British English and American English tends to be

bu nedenle İngiliz İngilizcesi ile Amerikan İngilizcesi arasındaki temel farklar genellikle

the way words are spelt there are some differences and we will take a look at

kelimelerin yazım biçimleridir. hecelendiğinde bazı farklılıklar vardır ve

those later on also the main difference and this is something that happens even

bunlara daha sonra bir göz atacağız, ayrıca ana fark ve bu,

here in the UK the way in which the language is spoken and by that I mean

burada Birleşik Krallık'ta bile dilin konuşulma biçiminde olan bir şeydir ve bununla,

accents we are talking all about the way English is spoken with different accents

konuştuğumuz aksanları kastediyorum. İngilizcenin farklı aksanlarla konuşulma şekli

so when we say American English we don't actually mean a separate type of English

yani Amerikan İngilizcesi dediğimizde aslında ayrı bir İngilizce türü kastetmiyoruz,

it is still English it's a little bit like going to Scotland and hearing

bu biraz İskoçya'ya gidip

people in Scotland speaking with their accent and then saying that they're

İskoçya'daki insanların kendi aksanlarıyla konuşmalarını ve sonra şunu söylemelerine benziyor

using Scottish English there is no such thing as Scottish English there is no

İskoç İngilizcesi kullanıyorlar İskoç İngilizcesi diye bir şey yok

such thing as Welsh English there is no such thing as Indian English so that is

Galce İngilizcesi diye bir şey yok Hint İngilizcesi diye bir şey yok bu yüzden

what I want to express first of all because I do get a lot of people getting

öncelikle bunu ifade etmek istiyorum çünkü birçok insanın anlamasını sağlıyorum.

confused about this they think that the two types of pronunciation and spelling

bu konuda kafaları karışmış durumda, iki tür telaffuz ve imlanın

are actually completely separate languages but they are not the base of

aslında tamamen ayrı diller olduğunu düşünüyorlar ama bunlar

all of these languages is the same there is only one I repeat there is only one

tüm bu dillerin temeli değiller aynı sadece bir tane var tekrar ediyorum sadece bir tane

English language there is only one I mentioned earlier on my live streams

ingilizce var sadece bir tanesinden bahsettim canlı yayınlarımda daha önce

don't forget also next Wednesday there is a new recorded lesson as well a new

unutmayın, gelecek Çarşamba günü de yeni kaydedilmiş bir ders ve yeni bir

full English lesson so lots of things to keep you entertained and hopefully I

tam İngilizce dersi olacak, sizi eğlendirecek çok şey var ve umarım

will also help you to improve your English as well back to the live chat

İngilizcenizi geliştirmenize ve canlı yayına geri dönmenize yardımcı olacağım. sohbet

because there are so many people here today thank you very much now I know I

çünkü bugün burada çok fazla insan var çok teşekkür ederim şimdi

don't say this enough so I'm going to say it now I really do appreciate the

bunu yeterince söylemediğimi biliyorum o yüzden şimdi söyleyeceğim

fan that you are willing to give up your

hayranlara Pazar gününden vazgeçmeye istekli olduğun için gerçekten minnettarım

Sunday so some people are just waking up some people are having their lunch

bu yüzden bazı insanlar yeni uyanıyorlar bazı insanlar öğle yemeğini yiyor

whilst others are getting ready for bed so I really do appreciate the fact that

diğerleri yatmaya hazırlanıyor bu yüzden

you are here sharing some of your time with me

burada benimle zamanınızın bir kısmını paylaştığınız için gerçekten

I I think it's fantastic to be honest Ricardo says hello it is a long time

minnettarım bence dürüst olmak harika Ricardo merhaba diyor uzun zaman oldu

since I said hello hello Ricardo I must be honest I don't remember you maybe you

merhaba dediğimden beri merhaba Ricardo dürüst olmalıyım seni hatırlamıyorum belki

could say something to remind me maybe you could say something to jog my memory

bana hatırlatacak bir şeyler söyleyebilirsin belki hafızamı canlandıracak bir şeyler söyleyebilirsin bu harika bir

that's a great expression isn't it if you jog someone's memory it means you

ifade değil mi birinin hafızasını hareket ettirirsen bu yardım ettiğin anlamına gelir

help them to remember something so maybe something that happened a long time ago

bir şeyi hatırlamaları için, belki uzun zaman önce uzak geçmişte olan bir şeyi,

in the distant past something that happened many many years ago and perhaps

çok uzun yıllar önce olan bir şeyi ve belki ben

I have forgotten about it but perhaps you still remember you can say something

unutmuşum ama belki hala hatırlıyorsun,

to help me remember you helped me to jog my memory so something that helps you

bana koşmama yardım ettiğini hatırlamama yardımcı olacak bir şeyler söyleyebilirsin. bellek yani geçmişten bir şeyi hatırlamanıza yardımcı olan bir şey,

remember a thing from the past we can say that it jogs your memory so jog

hafızanızı canlandırdığını söyleyebiliriz, bu nedenle jog,

means to move suddenly or to move suddenly or quickly it jogs your memory

aniden hareket etmek anlamına gelir veya aniden veya hızlı hareket etmek, hafızanızı çalıştırır,

it helps it to work and speed up hello from Irene Carmen Aileen join me today

çalışmasına ve hızlanmasına yardımcı olur Irene'den merhaba Carmen Aileen katıl bugün

on my livestream also hello to Michelle mr. Duncan I can see behind you the

canlı yayınımda ben de Michelle Mr. Duncan arkanda

trees are moving it is very windy you are not kidding let's have a look yes

ağaçların hareket ettiğini görebiliyorum çok rüzgarlı şaka yapmıyorsun hadi bir bakalım evet

you can see in the distance the trees are really blowing because it is windy

uzaktan görebiliyorsun ağaçlar gerçekten esiyor çünkü hava rüzgarlı

it is a very windy day I will be honest with you already it feels a little bit

çok rüzgarlı bir gün sana karşı dürüst olacağım şimdiden biraz

like autumn because today can you believe it is the first day of

sonbahar gibi hissettiriyor çünkü bugün meteorolojik sonbaharın ilk günü olduğuna inanabiliyor musunuz, bu

the meteorological autumn so all of the weather forecasters all of the people

nedenle tüm hava tahmincileri, hava durumu uzmanı olan tüm insanlar

who's specialists field is the weather are are today studying the forthcoming

bugün önümüzdeki

autumn season so technically today is the first day of autumn so happy autumn

sonbahar sezonunu çalışıyorlar, yani teknik olarak bugün sonbaharın ilk günü herkese mutlu sonbaharlar

to everyone and it does feel a little bit like autumn because the wind is

ve biraz sonbahar gibi hissettiriyor çünkü rüzgar

blowing quite often during autumn you will get strong winds you don't normally

sonbaharda oldukça sık esiyor, kuvvetli rüzgarlar alacaksınız,

get a lot of rain during autumn or at least you're not supposed to so who

sonbaharda normalde çok yağmur yağmaz veya en azından siz' kim

knows Martha is here hello Martha in Poland

bilir Martha burada merhaba Martha Polonya'da

thank you for joining me today hello also to Julie Belarusian Masud

bugün bana katıldığınız için teşekkür ederim ayrıca Julie Belarusian'a merhaba Masud

also Maya hello Maya nice to see you here today a lot of

da Maya merhaba Maya bugün sizi burada görmek güzel birçok

people were admiring my tie yesterday now this particular tie represents what

insan dünkü kravatıma hayrandı şimdi bu özel kravat temsil ediyor

we call the Union Flag some people also call it the Union Jack did you know that

bizim Union Bayrağı dediğimiz şeye, bazı insanlar buna Union Jack de diyorlar,

that is actually the incorrect phrase to use the Union Jack is only called the

aslında bunun yanlış bir tabir olduğunu biliyor muydunuz? Union Jack, yalnızca

Union Jack when it is being flown on a ship and normally in times of distress

bir gemide dalgalanırken ve normalde tehlike zamanlarında Union Jack olarak adlandırılır.

they will actually put it upside down so it will actually be reversed so the

aslında baş aşağı koyacak, bu yüzden aslında tersine çevrilecek, bu yüzden

Union flag is what it's normally called but a lot of people also call it the

normalde Union bayrağı deniyor ama birçok insan ona

Union Jack even though that is incorrect mmm and very bossy today have you

Union Jack diyor, ancak bu yanlış mmm ve bugün çok patronluk taslıyor,

noticed I seem to be very bossy today potage ask grandmother for details

fark ettiniz mi çok görünüyorum otoriter bugün potage ayrıntılar için büyükanneye sorun

please mr. Duncan say that you don't support brexit while you're asking me

lütfen bay. Duncan Brexit'i desteklemediğini söylerken bana

well 60 days there are just 60 days to go before we leave

60 gün diye sorarken ayrılmamıza sadece 60 gün kaldı

before we leave the European Union 60 days from today we will leave Europe now

Avrupa Birliği'nden ayrılmadan önce bugün 60 gün sonra Avrupa'dan ayrılacağız şimdi

this is something that was supposed to happen way back in March on the 29th and

bu olması gereken bir şeydi 29 Mart'ta çok önce oldu ve

this has been in the planning for over three and a half years I'm not joking so

bu üç buçuk yıldan fazla bir süredir planlamadaydı Şaka yapmıyorum bu yüzden

it would appear that we will as far as I can tell we will be leaving the European

söyleyebileceğim kadarıyla Avrupa

Union on the 31st of October which also happens to be the anniversary of my

Birliği'nden 31'inde ayrılacağız gibi görünüyor. Aynı zamanda youtube kanalımın yıl dönümü olan ekim ayı,

youtube channel can you believe it oh I see

inanabiliyor musunuz,

potage asks mr. Duncan please say that you don't support brexit so you are

potage'in bay'a sorduğunu görüyorum. Duncan lütfen brexit'i desteklemediğini söyle, bu yüzden

asking what I voted you are asking what my vote was I see I see what you're

neye oy verdiğimi soruyorsun, oyumun ne olduğunu soruyorsun, görüyorum ki

doing now interesting shall I make things controversial today maybe not not

şimdi ne yapıyorsun ilginç, bugün bazı şeyleri tartışmalı hale getireyim mi, belki

just yet anyway hello Belarus er hi Belarusian nice to see you back look the

henüz değil, her neyse, merhaba Belarus er merhaba Belaruslu sizi tekrar görmek güzel bakın

Sun has come out just for Belarus yeah so it's very nice to see you here also

güneş sadece Belarus için doğdu evet bu yüzden sizi burada görmek çok güzel

Corrie hello Cory or Corey Corey watching in France hello to you a big

Corrie merhaba Cory veya Corey Corey Fransa'da izliyor merhaba size

bonjour from Monsieur Dan Karn very nice also

Mösyö Dan Karn'dan büyük bir bonjour ve Mulla da çok hoş

Mulla is here what is the difference between shall will and sound and voice

burada will ve ses ve ses arasındaki fark nedir,

well shall and will are similar they are used in a similar way

will ve will benzerdir, benzer şekilde kullanılırlar

I shall go I will go so both of those phrases actually express intention

I will go i will go yani bu iki ifade de aslında niyeti ifade eder,

something you intend to do also the sound and voice well sound is a general

aynı zamanda ses ve ses iyi yapmayı düşündüğünüz bir şeyi ifade eder ses,

term for anything you can hear so a sound is any

duyabileceğiniz her şey için genel bir terimdir, bu nedenle ses, herhangi bir

type of noise sound noise and voice is something that normally produces a

tür gürültüdür ses gürültüsü ve ses, normalde bir

speech pattern of some sort so when we talk about voice we can talk about mr.

tür konuşma modeli üreten bir şeydir, bu nedenle ses hakkında konuştuğumuzda, bay hakkında konuşabiliriz.

Duncan's voice we can talk about the voice of a group of people when they are

Duncan'ın sesi Bir grup insanın

expressing their opinions so it is anything that is vocal voice anything

fikirlerini ifade ederkenki seslerinden bahsedebiliriz yani bu sesli olan herhangi bir şeydir ses

that is spoken or vocal you can voice your opinion

Konuşulan veya sesli olan herhangi bir şey fikrinizi dile getirebilirsiniz

you can tell people how you feel about something maybe you want to voice your

insanlara bir şey hakkında ne hissettiğinizi söyleyebilirsiniz belki istediğiniz bir şey

opinion about brexit Oh controversial hello Maggid hello everyone this is my

brexit hakkındaki düşüncelerinizi dile getirmek için Oh tartışmalı merhaba Maggid merhaba millet, bu benim

first moment being in live stream is it your first time a gened well can I just

canlı yayında olduğum ilk an, ilk kez mi gened kuyusu açıyorsunuz?

say congratulations and I will give you a special round of applause

Tebrikler diyebilir miyim ve size özel bir alkış vereceğim.

I hope you enjoyed those we also of course have some fireworks would you

ayrıca tabii ki biraz havai fişek var, siz

like to have some fireworks as well because I have a big box of fireworks

de biraz havai fişek ister misiniz çünkü tam burada büyük bir havai fişek kutum var, bu yüzden

right here so let's have some fireworks as well to say a big hello to Majeed

Majeed kaboom'a büyük bir merhaba demek için biraz havai fişek de atalım.

kaboom do welcome Majeed to my SuperDuper livestream on a

Sunday afternoon coming to you live from England my goodness we also have a Zahir

öğleden sonra İngiltere'den canlı yayında size geliyor aman Allah'ım bizim de Zahir'imiz var merhaba

hello teacher how is it going it is going pretty well

hocam nasıl gidiyor çok güzel gidiyor itiraf

I must admit I must be honest with you yesterday at the start of my livestream

etmeliyim ki dün canlı yayınımın başında dün

yesterday it was raining so much and I got soaking wet yesterday if you would

çok yağmur yağdı ve ben geldim dün sırılsıklam

like to see something funny watch the first few moments of yesterday's

komik bir şey görmek istiyorsanız dünkü canlı yayının ilk birkaç anını izleyin

livestream because I got very wet yesterday hello to Palmyra hello Palmyra

çünkü dün çok ıslandım Palmyra'ya merhaba merhaba Palmyra

hello also - I think tsukete is here hello tsukete I haven't seen you for a

merhaba da - sanırım tsukete burada merhaba tsukete sizi bir süredir görmüyorum

while nice to see you back hello also - satury No hello mr. Duncan you're

güzel tekrar görüşmek üzere merhaba ayrıca - satury Hayır merhaba bayım. Duncan, sen

British Thai sounds like a hard brexit oh I see so you think because I'm

İngiliz Taylandlısısın, kulağa zor bir ayrılık gibi geliyor oh görüyorum ki

wearing this that I support brexit oh I see

bunu giydiğim için brexit'i desteklediğimi düşünüyorsun oh

interesting theory mm very interesting Anna Anna oh thank you very much Anna

ilginç bir teori görüyorum mm çok ilginç Anna Anna oh çok teşekkür ederim Anna

Anna for your lovely comment this morning thank you very much I was

Anna bu sabahki güzel yorumun için çok teşekkür ederim

waiting for your lesson well here I am today I think I was on time I think I

dersini bekliyordum işte buradayım bugün zamanında geldim sanırım

was actually on time today I can't believe it hello also - Michelle look on

aslında bugün zamanında gelmiştim merhaba da inanamıyorum - michelle

the console again in southern Italy apparently it's very hot at the moment

konsola bak yine güney italya'da görünüşe göre çok şu anda

in southern Italy I want to go to Tuscany I really do

güney İtalya'da sıcak Toskana'ya gitmek istiyorum Gerçekten istiyorum

I want to visit to skinny mmm we have some new messages coming up let me just

Sıska'yı ziyaret etmek istiyorum mmm bazı yeni mesajlarımız geliyor.

skip ahead here we go to an to an our dung asks I often make mistakes about

the tents so what should I do to improve it well what you need to do is learn

çadırları iyi geliştirmek için ne yapmalıyım, yapmanız gereken

some of the basic words in the English language and then you can look you can

bazı temel İngilizce kelimeleri öğrenmek ve sonra bakabilirsin

find out you can study what the tenses are so maybe there are tenses for

öğrenebilirsin zamanların ne olduğunu çalışabilirsin yani belki kesin olarak zamanlar vardır

certain words something that you have done something that you are doing and

kelimeler, yaptığınız bir şey, yaptığınız bir

something that you will do hello Chris one mistake that English people tend to

şey ve yapacağınız bir şey merhaba Chris, İngilizlerin anlama eğiliminde olduğu bir hata,

understand is the word Dorian and Jorian oh I see well there is there is a Dorian

Dorian ve Jorian kelimesidir.

that is a type of fruit that smells very bad you see them a lot in Malaysia

çok kötü kokuyorlar Malezya'da onları çok görüyorsun

hello also to blue thunder hello blue thunder we missed you yesterday everyone

mavi gök gürültüsüne de merhaba merhaba mavi gök gürültüsüne de merhaba dün seni özledik herkes

was asking where is Blue Thunder the other question is where is petrol has

Mavi Gök Gürültüsü nerede diye soruyordu diğer soru da petrol nerede

anyone seen Pedro Belmont I haven't seen him for a very long time to be honest

Pedro Belmont'u gören oldu mu Onu çok uzun zamandır görmedim dürüst olmak gerekirse uzun zamandır Pedro

with you I'm slightly concerned about Pedro where has Pedro gone Pedro is one

hakkında biraz endişeliyim Pedro nereye gitti Pedro

of my viewers in Brazil but I haven't seen Pedro for a very long time what has

Brezilya'daki izleyicilerimden biri ama Pedro'yu çok uzun zamandır görmedim

happened to petrol does anyone know does anyone know what has happened to Pedro

petrole ne oldu bilen var mı bilen var mı Pedro Belmont Belmont'un başına geldi

Belmont Belmont where is he

UNICEF ah I don't know Chris morels thank you very much for your lovely

UNICEF nerede ah bilmiyorum Chris morels güzel mesajınız için çok teşekkür ederim

message just also we have Anna Anna Anna says hello to blue thunder as well of

Anna da var Anna Blue Thunder'a da merhaba diyor

course blue thunder is one of my younger viewers

Blue Thunder benim genç izleyicilerimden biri

I have viewers of all ages from teenage to people of my age yes that's all why

Gençlerden benim yaşımdaki insanlara kadar her yaştan izleyicim var evet hepsi bu yüzden bu

are there so many mr. Duncan's in the thumbnail oh yes the thumbnail is the

kadar çok bay var. Küçük resimdeki Duncan oh evet küçük resim

picture that advertises today's livestream and you will notice there is

bugünün canlı akışının reklamını yapan resim ve benden çok olduğunu fark edeceksiniz

there are lots of me and then somewhere there is a different mean so you'll see

ve sonra bir yerlerde farklı bir anlam var, bu yüzden

a different mr. Duncan and that is just showing that sometimes being different

farklı bir bay göreceksiniz. Duncan ve bu sadece bazen farklı olmanın

is not necessarily a bad thing that is something that I'm going to cover also

mutlaka kötü bir şey olmadığını gösteriyor, bu

on Wednesday in my full English lesson talking of the English language in a

Çarşamba günü tam İngilizce dersimde de ele alacağım bir şey, birazdan İngilizce dilinden bahsedeceğiz.

moment we are going to take a look at one of my short videos where I talk all

about the differences between British and American English so stay tuned for

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasındaki farklardan bahsettiğim kısa videolarımdan biri bu yüzden bizi izlemeye devam edin

that hello also to be curious again can you

merhaba ayrıca tekrar merak etmek için

please describe silent words in English when you say silent words do you mean

lütfen sessiz kelimeleri İngilizce olarak tarif eder misiniz sessiz kelimeler derken

silent letters now I have made a youtube video all about silent letters so if you

sessiz harfleri mi kastediyorsunuz şimdi yaptım tamamen sessiz harflerle ilgili bir youtube videosu yani

go to my youtube channel you can search my videos just put mr. Duncan silent

youtube kanalıma giderseniz videolarıma mr. Duncan sessiz

letters and the video will come up as if by magic so yes I have made a lesson all

harfler ve video sanki sihirle gelecek bu yüzden evet tamamen

about silent words silent letters so a certain word that has some letters

sessiz kelimeler hakkında bir ders yaptım sessiz harfler yani belirli bir kelime içinde bazı harfler bulunan ve uzaktan telaffuz

contained within it that you don't pronounce

etmediğiniz deyimler

in the distance is it idioms in the distance I'm not sure

emin değilim

Oh in the distance I suppose in the distance can be used as an idiom because

Oh in the distance Sanırım mesafe bir deyim olarak kullanılabilir çünkü

it might be something that has happened or will happen in the near distance or

yakın mesafede veya

in the far distance we can use that phrase to to say that something is pest

uzak mesafede olmuş veya olacak bir şey olabilir bu ifadeyi söylemek için kullanabiliriz bir şeyin haşere olduğunu

or approaching so it can be an object but also it can be a moment of time as

veya yaklaştığını, bu yüzden bir nesne olabilir ama aynı zamanda bir an da olabilir

well Pedro is alive but I don't know maybe he

Pedro yaşıyor ama bilmiyorum belki

is very busy yes I think Pedro has other things to do do you remember

çok meşguldür evet bence Pedro'nun yapacak başka işleri var, hatırlıyor musun

Pedro used to disappear during my Sunday life's dreams so I have a feeling that

Pedro Pazar hayatımın rüyaları sırasında kaybolurdu, bu yüzden

Pedro has something I think he has something very important to do on a

Pedro'nun bir

Sunday instead of watching me on YouTube hello also to know Noemi

Pazar günü beni YouTube'da izlemek yerine yapacak çok önemli bir işi olduğunu düşünüyorum merhaba ayrıca

hello Noemi Noemi I'll saw says you have pupils much older than you I am 64 says

Noemi'yi bilmek için merhaba Noemi Noemi göreceğim diyor ki sen varsın senden çok daha büyük öğrenciler ben 64 yaşındayım diyor

Noemi really well nowadays I'm going to be honest with you can I be honest with

Noemi bugünlerde gerçekten iyi

you do you mind if I'm honest with you I don't think 64 is very old nowadays I

think 64 is still young a lot of people when they are 64 they travel around the

64 hala genç bir çok insan 64 yaşına geldiklerinde dünyayı dolaşıyorlar

world if they go on cruises they explore parts of the world that they've always

eğer deniz yolculuğuna çıkarlarsa dünyanın her zaman

wanted to visit so I think actually 64 isn't very old I think so

ziyaret etmek istedikleri bölgelerini keşfediyorlar bu yüzden bence aslında 64 çok yaşlı değil bence çok

thank you very much also to twang again where do you live in England where do I

teşekkür ederim siz de tekrar tınlamanız için İngiltere'de nerede yaşıyorsunuz ben

live I live in the countryside a beautiful place called Much Wenlock in

kırsalda yaşıyorum İngiliz kırsalında Much Wenlock adında güzel bir yer

the English countryside you can see actually at the moment you can see some

aslında şu anda bazı

views there we go so there is one view that is actually live at the moment and

manzaralar görebilirsiniz oraya gidiyoruz yani orada Şu anda gerçekten canlı olan bir görüntü ve

you can see in the distance many of the many of the fields that have recently

yakın zamanda

been harvested so you can see many of the fields have been harvested all of

hasat edilmiş birçok tarlanın çoğunu uzaktan görebilirsiniz, böylece birçok tarlanın hasat edildiğini görebilirsiniz, tüm

the crops have been collected and just behind me you can see a view of some of

mahsuller toplandı ve hemen arkamda bazı

the trees blowing in the wind the answer my friend

ağaçların rüzgarda sallandığını görebilirsiniz cevap arkadaşım

the answer is blowing in the wind I think it's trying to rain I think it's

cevap rüzgarda esiyor sanırım yağmur yağmaya çalışıyor sanırım

actually trying to rain can you believe it is it really trying to rain I think I

gerçekten yağmur yağmaya çalışıyor inanabiliyor musunuz gerçekten yağmur yağmaya çalışıyor diye düşünüyorum

think we might get some rain I don't like that I don't like that at all

Sanırım biraz yağmur yağabiliriz Bunu sevmiyorum Bunu hiç sevmiyorum

hello also to Rodrigues lose a funny Rodriguez hello to you the sun is

Rodrigues'e de merhaba komik bir Rodriguez'i kaybetmek sana merhaba Güneş

shining behind you sometimes so sometimes the Sun is out and sometimes

arkanda parlıyor bazen bu yüzden bazen Güneş dışarı çıkar ve bazen

the Sun goes in it goes behind the clouds yes

Güneş gider içinde bulutların arkasına gidiyor evet

neo zero makes a very good point 64 is the new middle age now they used

neo sıfır çok iyi bir noktaya değiniyor 64 şimdi yeni orta yaş,

to say that life begins at 40 so many years ago people considered the age of

hayatın 40'ta başladığını söylerlerdi, çok uzun yıllar önce insanlar

40 to be the beginning of your later life so you can have this new this new

40 yaşını sonraki hayatınızın başlangıcı olarak görüyorlardı, bu yüzden siz bu yeni

feeling of youth and vitality so some people believe or they used to believe

gençlik ve zindelik hissine sahip olabilir, bu yüzden bazı insanlar

that life started at 40 but I think nowadays the attitude to getting older

hayatın 40 yaşında başladığına inanırlar veya inanırlardı ama bence günümüzde yaşlanmaya karşı tutum

has changed a lot and I think one of the reasons is

çok değişti ve bence sebeplerden biri

more and more people of a certain age have disposable income so they are able

daha fazla insan Belli bir yaştakilerin harcanabilir gelirleri var, bu yüzden

to save more money as they get older so they they are more willing to explore

yaşlandıkça daha fazla para biriktirebiliyorlar, bu yüzden dünyayı keşfetmeye daha istekliler, zaten bence de bu, bu yüzden bence evet

the world that's what I think anyway so I think yes you're right the age of 64

haklısın, 64 yaş

is no longer old so there is definitely hope for me let me just see what's

artık yaşlı değil bu yüzden benim için kesinlikle umut var, sadece

happening with the weather because I think it's raining yes there is there is

havaya ne olduğuna bir bakayım, çünkü sanırım yağmur yağıyor, evet,

a rain cloud going across so whilst the rain falls we're going to have a look at

üzerinden geçen bir yağmur bulutu var, bu yüzden yağmur yağarken

the first part of my special selection of videos and today we are talking all

ilk bölümüme bir göz atacağız. özel video seçkisi ve bugün

about the differences between British and American English hi everybody this

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasındaki farklardan bahsediyoruz herkese merhaba, ben

is mr. Duncan in England how are you today are you okay

mr. Duncan İngiltere'de bugün nasılsın iyi misin

I hope so are you happy I hope so in today's lesson we will look at one of

umarım mutlusundur umarım bugünün dersinde

the most varying parts of the English language which seems to cause a great

İngilizce dilinin en çeşitli bölümlerinden birine bakacağız ki bu

deal of confusion for those who are in the process of learning it today we will

İngilizce'de olanlar için büyük bir kafa karışıklığına neden oluyor bugün öğrenme sürecinde

look at the differences between British and American English

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasındaki farklara bakacağız

you

when we say British English what we are actually referring to is the way in

İngiliz İngilizcesi derken aslında kastettiğimiz şey,

which English is spoken in the United Kingdom this includes Wales Scotland and

İngilizcenin Birleşik Krallık'ta konuşulma şeklidir, buna Galler, İskoçya ve

Northern Ireland where English is spoken widely for some people the term British

Kuzey İrlanda dahildir, burada İngilizce Bazı insanlar için yaygın olarak konuşulan İngiliz

English is a misleading one but the fact remains that this terminology is the

İngilizcesi terimi yanıltıcıdır, ancak gerçek şu ki, bu terminoloji,

usual one when it comes to describing the way in which English is spoken here

in the UK these days the terms standard English is slowly being used less and

bu günlerde burada Birleşik Krallık'ta İngilizcenin konuşulma şeklini açıklamaya gelince olağan terminolojidir. İngilizce

less mainly due to the realisation that there is no real standard way of

konuşmanın gerçek bir standart yolu olmadığının farkına varılması nedeniyle giderek daha az kullanılmaktadır, İngilizcenin

speaking English the basic academic rules of English tend to be the same

temel akademik kuralları dünyanın neresinde kullanılırsa kullanılsın aynı olma eğilimindedir, bu

wherever in the world it is being used it is a common question and one which is

yaygın bir sorudur ve

often posed to me what are the differences between the way English is

sıklıkla sorulan bir sorudur. Bana

spoken here in England and the way it is used in the USA well this is not an easy

burada İngiltere'de İngilizce'nin konuşulma şekli ile ABD'de kullanılma şekli arasındaki farklar nelerdir?

question to answer quickly it would be better to break the differences down

into sections differences between nouns differences between spelling and grammar

ve

differences between pronunciation

telaffuz arasındaki dilbilgisi farklılıkları

when it comes to word usage there are quite a large number of words which

kelime kullanımı söz konusu olduğunda

differ between British and American English now we will take a look at some

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasında farklılık gösteren oldukça fazla sayıda kelime vardır şimdi

of these words this list is not exhaustive but many of the words here

bu kelimelerin bazılarına göz atacağız bu liste kapsamlı değil ama buradaki kelimelerin çoğu

are in common use general words flat apartment building block pavement

ortak kullanım genel kelimeler düz apartman bina kaldırım kaldırım

sidewalk road route motorway freeway Junction fork roundabout traffic circle

yol rota otoyol otoban Kavşak çatal dolambaçlı trafik daire

phone box phone booth these days payphone is used in both British and

telefon kulübesi telefon kulübesi bu günlerde ankesörlü telefon hem İngiliz hem de

American English film movie headmaster principal caretaker janitor photo

Amerikan İngilizcesinde kullanılmaktadır film film okul müdürü müdür bekçi hademe fotoğraf

snapshot public school private school state school public school marks grades

enstantane devlet okulu özel okul devlet okulu devlet okulu notlar

term semester when it comes to actually speaking English then the slight

yarıyıl notları İngilizce fiilen konuşmaya geldiğinde,

differences between British and American English become more obvious American

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasındaki küçük farklar daha belirgin hale gelir Amerikan

English tends to put more emphasis on the consonant sounds especially the

İngilizcesi ünsüz seslere, özellikle

letter R this is very apparent in words beginning with r such as red red really

R harfine daha fazla vurgu yapma eğilimindedir, bu, kırmızı gibi r ile başlayan kelimelerde çok belirgindir kırmızı gerçekten

really robert robert and rich rich vowel sounds such as those made by the letter

gerçekten robert robert ve A harfi tarafından yapılanlar gibi zengin zengin ünlü sesler

A are also emphasized the letter T is a good one to look closely at occasionally

de vurgulanır T harfi yakından bakmak için iyi bir harftir

in American English the T sound is not pronounced the same as it is in British

Amerikan İngilizcesinde ara sıra T sesi İngiliz İngilizcesindeki ile aynı şekilde telaffuz edilmez

English for letter letter better better bottle

mektup için mektup daha iyi daha iyi şişe şişe gaz kelebeği gaz kelebeği

bottle throttle throttle metal medal more general words tap for sit power

metal madalya daha genel kelimeler oturmak için dokunun elektrik prizi elektrik prizi

socket power outlet power cut out inch tin pan shopping trolley shopping cart

elektrik kesintisi inç teneke tava alışveriş arabası alışveriş sepeti mağaza

shop store food shop grocery store corner shop convenience store sellotape

gıda dükkanı bakkal köşe dükkanı market seloteyp bant

scotch-tape tippex wite-out Ceti sofa couch holiday vacation maths math iced

tippex wite-out Ceti kanepe kanepe tatil tatil matematik matematik

lollies popsicle crisps potato chips sweets candy candy floss cotton candy

buzlu şekerlemeler dondurma cipsleri patates cipsi tatlılar şekerleme şekerleme ipi pamuk şekeri

cash point ATM till cash register estate agent real tall there are many ways of

para çekme noktası ATM'den kasaya kadar emlakçı çok uzun

finding out the differences between American and British English

Amerikan ve İngiliz İngilizcesi arasındaki farkları bulmanın birçok yolu vardır

most English dictionaries now point out these variations within their word

artık çoğu İngiliz sözlükleri bu varyasyonlara işaret etmektedir kelime

definition listings normally with the alternative spelling being placed next

tanımı listelerinde normalde alternatif yazım,

to whichever word is being defined parts of a car or an automobile bonnet hood

tanımlanan kelimenin yanına yerleştirilir bir arabanın veya otomobilin parçaları kaput kaput bagaj bagaj

boot trunk petrol gas windscreen windshield number plate license plate

benzin gaz ön cam ön cam plaka plaka vites kolu vites egzoz borusu egzoz borusu kamyon kamyon

gear leaver gear shift exhaust pipe tailpipe lorry truck fire engine fire

itfaiye yangın

truck caravan trailer police car patrol car estate car station wagon car park

kamyon karavan treyler polis arabası devriye arabası emlak araba istasyonu vagonu

parking lot car journey roadtrip overtake pass clothing trousers pants

otopark park yeri araba yolculuğu yol gezisi sollamak geçiş giyim pantolon pantolon pantolon pantolon

slacks pants underwear shorts jockey shorts pumps plimsolls gym shoes

iç çamaşırı şort jokey şort pompalar plimsolls jimnastik ayakkabısı

trainers sneakers polo neck jumper turtleneck sweater dressing-gown

eğitmenler spor ayakkabısı polo boyun jumper balıkçı yaka kazak sabahlık bornoz

bathrobe wellington boots galoshes jumper pullover sweater nappy diaper

wellington botları galoş jumper kazak kazak bez bebek bezi yelek yelek

waistcoat vest vest undershirt

fanila

and there it was so that is the first part of our look today at the

ve işte bu, bugün

differences between British and American English so I hope you enjoyed that

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasındaki farklara bakışımızın ilk kısmıydı, umarım bu

something helpful now I know that some of you have seen that before but there

faydalı bir şey hoşunuza gitmiştir, bazılarınızın bunu daha önce gördüğünü biliyorum ama

are many there are many many people who haven't seen it and there will be

var izlemeyen çok insan var ve

another video clip coming later on yes it just rained and whilst you were

daha sonra bir video daha gelecek

watching that I was busily trying to put the cover over my head so so I wouldn't

have a repeat of yesterday when I got really really wet thank you very much

gerçekten çok ıslandığım dünün tekrarı,

for your lovely views today and your views on certain subjects some very

bugünkü güzel görüşleriniz için çok teşekkür ederim ve belirli konulardaki görüşleriniz için çok teşekkür ederim,

interesting questions one or two of you are asking mr. Duncan how did you vote

bir veya ikiniz bayım çok ilginç sorular soruyorsunuz. Duncan

in the brexit referendum did you vote to leave Europe or did you vote to remain

brexit referandumunda nasıl oy kullandınız Avrupa'dan ayrılmak için mi yoksa Avrupa'da kalmak için mi oy kullandınız

in Europe and there is only 60 days 60 days left before the 31st of October

ve gidip gitmeyeceğine karar vermemiz gereken 31 Ekim'e sadece 60 gün 60 gün kaldı.

when we have to decide whether or not it is going to go ahead oh my goodness

aman tanrım

thanks also to Tuan also to Carlos hello Carlos watching in Colombia nice to see

Tuan'a ayrıca Carlos'a teşekkürler merhaba Carlos Kolombiya'da izliyor

you here today hello to Lionel hello Lionel Lionel

bugün sizi burada görmek güzel Lionel'e merhaba Merhaba Lionel Lionel

watching in Vietnam as well nice to see you here Cory asks is your town located

Vietnam'da izliyor ve sizi burada görmek güzel Cory şehrinizin

in the Cotswolds no it isn't it's a very long way from the Cotswolds it's about

Cotswolds'ta olup olmadığını soruyor hayır değil Cotswolds'tan çok uzun bir yol değil,

where I live is around maybe 80 maybe 80 miles away from the Cotswolds so I live

yaşadığım yer Cotswolds'tan yaklaşık 80 belki 80 mil uzakta, bu yüzden

quite a long way so the place I live is in the county of Shropshire Shropshire

oldukça uzun bir yolda yaşıyorum, bu yüzden yaşadığım yer Shropshire ilçesinde

and the town is called Much Wenlock a very beautiful place very rural very

ve kasabanın adı Shropshire Çok Wenlock çok güzel bir yer çok kırsal çok

scenic as you can see behind me when it isn't raining when it isn't raining it's

manzaralı arkamda görebileceğiniz gibi yağmur yağmıyorken yağmur yağmıyorken çok

lovely here

güzel burada

also we have who else is on the live chat Bluebell

ayrıca canlı sohbette başka kim var Bluebell

hello Bluebell I haven't seen your name here before is it your first time I

merhaba Bluebell Sizinkini görmedim adı daha önce burada mı ilk kez mi

wonder blue thunder says I like your hat my hat I'm wearing my red hat because I

merak ediyorum mavi gök gürültüsü şapkanı beğendim diyor

want to match this to my tie hello also - let's have a look head in

benim şapkam

hello Henan or Henan hello Hanan now you are watching in Tunisia I like to knizia

şimdi tunus'ta izliyorsunuz knizia'yı severim

I've always wanted to go to Tunisia do you know why because Tunisia is famous

hep tunus'a gitmek istemişimdir neden biliyor musunuz çünkü tunus

for being one of the locations of one of the Star Wars movies in fact the first

star wars filmlerinden birinin mekanlarından biri olmasıyla ünlüdür aslında ilk

Star Wars movie a lot of the scenes especially the desert scenes were filmed

star wars filmi çoktur sahneler özellikle çöl sahneleri

in Tunisia it's true hello Sergio hello to you as for me there is there are much

Tunus'ta çekildi bu doğru merhaba Sergio size merhaba çünkü The Archers'ı dinlediğimde

bigger differences among British accents when I listen to The Archers

İngiliz aksanları arasında çok daha büyük farklar var benim için

do you really listen to the arches now The Archers is actually a radio program

kemerleri gerçekten dinliyor musunuz şimdi The Archers aslında bir radyo BBC'de

that has been running for I think 50 years on the BBC and it is like a weekly

sanırım 50 yıldır yayınlanmakta olan bir program ve haftalık bir

drama so there are lots of people involved playing different roles and the

drama gibi, bu yüzden farklı roller oynayan birçok insan var ve

archers is actually set in the countryside but it is a radio program

okçular aslında kırsalda geçiyor ama bir radyo programı.

that has been running for many many years

uzun yıllar

there are many regional accents in the archers it is the second time that I

okçularda birçok bölgesel aksan var canlı yayınınıza ikinci kez katılıyorum çok teşekkür ederim

have joined your live stream thank you very much Bluebell lovely to see you

bluebell bugün sizi burada görmek çok güzel

here today here is a question I get asked so many

burada bana çok kez sorulan bir soru

times mr. Duncan do you like football I don't follow football at all I think I

bay. Duncan futbolu seviyor musun ben futbolu hiç takip etmiyorum sanırım

should have a t-shirt that I'm going to make I'm going to have a t-shirt made

yapacağım bir tişörtüm olmalı bir tişört yaptıracağım

and on the front it's going to I don't follow football because I don't

ve ön tarafında da olacak yok ' futbolu takip etmiyorum çünkü

I don't really have any interest in football yes it would appear that

futbola gerçekten ilgi duymuyorum evet,

everyone in the UK is crazy about football but I can tell you now it's

İngiltere'deki herkesin futbol için deli olduğu anlaşılıyor ama size şu anda

only a small percentage of the whole population so not everyone is crazy

tüm nüfusun yalnızca küçük bir yüzdesi olduğunu söyleyebilirim, bu yüzden herkes değil

about football trust me hello - c-czar hello Cesar nice to see you

futbol delisi güven bana merhaba - c-czar merhaba cesar seni görmek güzel

it is nice to start my day listening to your class although I am working at the

güne senin dersini dinleyerek başlamak güzel şu

moment as a welder can I just say I wish you could come round to my house because

anda kaynakçı olarak çalışmama rağmen keşke evime gelebilseydin diyebilir miyim çünkü

there are some repairs some parts of the house are actually falling to pieces I'm

bazı tamiratlar var evin bazı bölümleri aslında parçalara ayrılıyor şaka

not joking talking of which mr. Steve has been very busy this morning would

yapmıyorum hangi baydan bahsediyorum. Steve bu sabah çok meşguldü, Bay

you like to see what mr. Steve has been doing here we go so this is something

Başkan'ın ne yaptığını görmek ister misiniz? Steve burada yapıyor, yani bu,

that I filmed on my phone this morning I don't know if you can see that I will

bu sabah telefonumda çektiğim bir şey, kameramı daha parlak yapacağımı görüyor musunuz bilmiyorum,

make my camera brighter there he is there's mr. Steve and can you see what

orada bay. Steve ve ne yaptığını görebiliyor musunuz,

he's doing he's actually repairing some of the small cracks that have appeared

aslında

on top of the roof above my studio so you can see there mr. Street mr. Steve

stüdyomun üstündeki çatının tepesinde beliren bazı küçük çatlakları onarıyor, böylece orada Mr. sokak bey Steve

is actually above my studio painting some special it looks like paint but it

aslında stüdyomun üstünde özel bir boya yapıyor, boya gibi görünüyor ama

isn't it is actually designed to to repair cracks in the roof so that's what

aslında çatıdaki çatlakları onarmak için tasarlanmamıştı, bu yüzden

mr. Steve has been doing this morning and as you can see he has been very busy

Mr. Steve bu sabah yapıyor ve gördüğünüz gibi çatıda çok meşgul, bu

up on the roof so for those wondering what Steve has been doing today there

yüzden Steve'in bugün ne yaptığını merak edenler için

you can actually see him on the roof painting he's putting some special

onu çatıda boyarken görebilirsiniz,

compound on top of the roof to prevent the water from coming through into my

çatının üstüne özel bir bileşik koyuyor. Suyun stüdyoma girmesini engellemek

studio so that's what Steve has been doing today he has been up on the roof

için, Steve'in bugün yaptığı da buydu, çatıya çıktı

mr. Steve has been up on the

bay. Steve üstüne çıktı

there was actually a song called up on the roof there was I'm not joking

aslında çatıda çağrılan bir şarkı vardı oradaydı altyazılı

for those who would like to see this with captions don't forget you can press

görmek isteyenler için şaka yapmıyorum unutmayın

this if you press this button on your keyboard you can actually get live

klavyenizde bu tuşa basarsanız buna basabilirsiniz

captions for those who who don't know that a few moments ago I mentioned Star

Birkaç dakika önce Star

Wars and last night mr. Steve and also I settled down to actually watch a movie

Wars'tan bahsettiğimi ve dün gece Mr. Steve ve ben aslında bir film izlemek için yerleştik

it's been a very long time since we've actually sat down and watched a movie

çok uzun zaman oldu birlikte oturup film izleyeli

together it's been ages so we decided to do it last night and we watched a

uzun zaman oldu bu yüzden dün gece yapmaya karar verdik ve

brilliant movie called Vanilla Sky has anyone ever seen it it's a brilliant

Vanilla Sky adlı harika bir film izledik. hiç kimse onu görmedi harika bir

movie Tom Cruise is the star and it's a brilliant movie I've heard a lot about

film Tom Cruise yıldız ve harika bir film Yıllar boyunca film hakkında çok şey duydum

the film over the years it isn't a new film it's around 18 years old but

yeni bir film değil 18 yaşında ama

vanilla Skies is is well it's a very interesting film it's like a love story

vanilya Skies iyi bir şey çok ilginç bir film bu bir aşk hikayesi gibi

but also it is also science fiction as well so I thoroughly enjoyed it I can't

ama aynı zamanda bilim kurgu da bu yüzden çok keyif aldım.

remember the last time I actually sat down to watch a movie and I really

enjoyed it and Steve enjoyed it as well and then it

sonra

made me think about other things it made me think about when was the best period

bana başka şeyler düşündürdü, filmler için en iyi zamanın ne zaman olduğu hakkında düşündürdü,

of time for movies when was the best decade for movies now in my opinion and

şimdi bence filmler için en iyi on yıldı ve

this is just my opinion by the way I think I really do think the 1980s was

bu sadece benim görüşüm, bu arada gerçekten 1980'leri düşünüyorum

the best period for movies some of the best movies ever made were actually made

filmler için en iyi dönemdi şimdiye kadar yapılmış en iyi filmlerden bazıları aslında

in the 1980s and I'm going to show you one or two of the movies that I think

1980'lerde çekildi ve size

are not only the best movies of the 1980s but also the best movies ever made

sadece 1980'lerin en iyi filmleri değil, aynı zamanda en iyi filmleri olduğunu düşündüğüm bir veya iki filmi göstereceğim.

however ever and they all come from the 1980s so I was trying to think

ancak şimdiye kadar yapılmış ve hepsi 1980'lerden geliyor, bu yüzden

how many good movies there were during the 1990s and I couldn't think of many

1990'larda kaç tane iyi film olduğunu düşünmeye çalışıyordum ve pek aklıma gelmiyordu,

however if I think of how many good movies were around in the 1980s I can

ancak 1980'lerde kaç tane iyi film olduğunu düşünürsem yapabilirim

think of lots and lots I can think of five straight away ghostbusters

çok şey düşünüyorum hemen aklıma beş hayalet avcısı geliyor

the original Ghostbusters a brilliant movie really Ferris Bueller's Day Off a

orijinal Ghostbusters harika bir film gerçekten Ferris Bueller's Day Off

great John Hughes classic yes have you seen Ferris Bueller's Day Off a

harika bir John Hughes klasiği evet Ferris Bueller's Day Off'u

brilliant movie all about teenagers and some of the difficult situations that

tamamen gençler ve bazı zor durumlar hakkında harika bir film

they can get into sometimes so John Hughes by the way was a very famous film

bazen içine girebilirler, bu arada John Hughes çok ünlü bir film

director he had a lot of big movies out during the 1980s we will have a look at

yönetmeniydi, 1980'lerde çok sayıda büyük filmi vardı,

one of those in a minute in fact another movie and one of the first movies to be

bir dakika içinde bunlardan birine bakacağız, aslında başka bir film ve ilk filmlerden biri

released in 1980 Star Wars Star Wars The Empire Strikes Back one of my all-time

1980'de gösterime girecek Star Wars Star Wars The Empire Strikes Back tüm zamanların

favorite movies and also my all-time favorite Star Wars movie so I love the

en sevdiğim filmlerinden biri ve aynı zamanda tüm zamanların en sevdiğim Star Wars filmi bu yüzden

Empire Strikes Back and most people think that this is the best of the Star

Empire Strikes Back'i seviyorum ve çoğu insan bunun Star'ın en iyisi olduğunu düşünüyor

Wars movies and I think so as well so this movie 1980 this was released in

Savaş filmleri ve ben de öyle düşünüyorum, bu yüzden bu film 1980, bu film

the UK and around the world so this is a 1980s movie it really is The Empire

Birleşik Krallık'ta ve tüm dünyada gösterime girdi, yani bu bir 1980'ler filmi, gerçekten The Empire

Strikes Back a classic maybe one of the best movies ever made also another one

Strikes Back bir klasik, belki de şimdiye kadar yapılmış en iyi filmlerden biri ve

also from 1980 here is another movie one of the best movies ever made this is a

aynı zamanda başka bir filmden 1980 yapımı başka bir film şimdiye kadar yapılmış en iyi filmlerden biri bu Viktorya

biography of a person who lived during Victorian times and his real name was

döneminde yaşamış bir kişinin biyografisi ve gerçek adı

Joseph Merrick and a movie was made about his life a tragic life the name of

Joseph Merrick ve onun hayatı hakkında bir film yapılmış trajik bir hayat

the movie the Elephant Man and this was made in 1980

filmin adı Fil Adam ve bu 1980'de yapıldı,

still one of the best movies ever made I think this movie is incredible if you

hala yapılmış en iyi filmlerden biri Bence bu film inanılmaz, eğer

haven't seen it I suggest you do because it's fantastic it stars John Hurt

izlemediyseniz izlemenizi öneririm çünkü harika, başrolde John Hurt,

Anthony Hopkins John Gielgud so so many great British actors of

Anthony Hopkins, John Gielgud, pek çok büyük İngiliz aktör var

course we can't talk about the 1980s without mentioning this movie you know

elbette. bu filmden bahsetmeden 1980'lerden bahsetmek olmaz

which movie I'm on about if I was to say Harrison Ford and lots of robots we are

hangi film hakkında olduğumu biliyorsunuz harrison ford ve bir sürü robot dersem

talking Blade Runner also from the 1980s one of the best movies possibly possibly

yine 1980'lerden blade runner'dan bahsediyoruz en iyi filmlerden biri belki de

the best science fiction movie ever made so the original Blade Runner 1982 this

en iyisi bilim kurgu filmi şimdiye kadar yapılmış, bu yüzden orijinal Blade Runner 1982, bu

was released very successful there are many versions of this particular movie

çok başarılı bir şekilde yayınlandı, bu filmin birçok versiyonu var,

apparently the original version of this movie had lots of narration because the

görünüşe göre bu filmin orijinal versiyonunda çok fazla anlatım vardı çünkü

studio executives were worried that no one would understand what the film was

stüdyo yöneticileri, kimsenin filmin ne olduğunu anlayamamasından endişe ediyorlardı.

about so they had this terrible narration with Harrison Ford talking all

hakkında bu yüzden, Harrison Ford'un filmin her yerinde konuştuğu bu korkunç anlatıma sahiplerdi,

over the movie but this particular version doesn't have it later versions

ancak bu özel sürümde yok

of Blade Runner had all of the awful narration mood removed at the end so

Blade Runner'ın sonraki sürümlerinde, sonunda tüm korkunç anlatım havası kaldırıldı, bu yüzden

there I am proving my case already that the 1980s the best the best decade for

zaten davamı kanıtlıyorum. 1980'ler filmler için en iyi on yıl

movies and there are so many Back to the Future Back to the Future the original

ve pek çok Geleceğe Dönüş Geleceğe Dönüş orijinali Geleceğe

Back to the Future released in 1985 right in the middle of the 1980s so

Dönüş 1985'te 1980'lerin ortasında çıktı, bu yüzden

there are so many great movies and that's the reason why I believe in my

pek çok harika film var ve bu yüzden ben

own opinion that the 1980s is definitely the golden era of big expensive but also

1980'lerin kesinlikle büyük pahalı ama aynı zamanda harika filmlerin altın çağı olduğuna kendi görüşüme inanıyorum

brilliant movies I think so anyway another movie from the 1980s this from

1982 it is yes robert de niro well then well spotted

there he is Robert De Niro a film called the King of Comedy now this is a very

Şimdi Komedi Kralı olarak adlandırılan bu çok

interesting movie because it talks all about or the story explores the world of

ilginç bir film çünkü her şeyden bahsediyor ya da hikaye ünlülerin dünyasını keşfediyor, bu yüzden

celebrity so even though this was made in 1982 it still seems very relevant now

bu 1982'de yapılmış olmasına rağmen şu anda hala çok alakalı görünüyor,

so a brilliant movie starring Robert De Niro and also the late great Jerry Lewis

bu yüzden Robert De Niro'nun oynadığı harika bir film ve ayrıca rahmetli büyük Jerry Lewis

as well playing a talk show host brilliant movie one of the best movies

aynı zamanda bir talk show sunucusunu oynuyor harika bir film en iyi filmlerden biri

one of one of Robert De Niro's best movies as well before he started making

Robert De Niro'nun en iyi filmlerinden biri de

those terrible dirty grandpa movies why did he do that Robert De Niro why did

o korkunç kirli büyükbaba filmlerini yapmaya başlamadan önce neden yaptı bunu Robert De Niro neden yaptın

you do that why did you make such a terrible movie like dirty grandpa when

neden bunun gibi klasikler çekerken kirli büyükbaba gibi korkunç bir film yaptın, bu

you were making classics like this so I really do like 1980s movies can you

yüzden 1980'lerin filmlerini gerçekten seviyorum.

tell here's another one from the 1980s another one you may or may not have

heard of this is called national lampoon's vacation

starring Chevy Chase and Beverly D'Angelo a very funny movie it's a comedy

Chevy Chase ve Beverly D'Angelo'nun oynadığı tatil çok komik bir film

about a family going to I want to say Disneyland but of course it isn't

bir ailenin Disneyland'a gitmesini konu alan bir komedi Disneyland demek istiyorum ama tabii ki

Disneyland so in the movie the place they are going to has a different name

Disneyland değil bu yüzden filmde gidecekleri yerin adı farklı

but national lampoon's vacation

ama ulusal lampoon'un tatili

a fantastic movie very funny so many great movies from the 1980s some

fantastik bir film çok komik 1980'lerden pek çok harika film

good suggestions here from you as well an officer and a gentleman a brilliant

sizden de bazı iyi öneriler burada bir subay ve bir beyefendi harika bir

movie love lifts us up where we belong Richard Gere Richard Gere now I'm trying

film aşk bizi ait olduğumuz yere yükseltiyor Richard Gere Richard Gere şimdi

to remember who else was in an officer and a gentleman

başka kimleri hatırlamaya çalışıyorum bir subay ve bir beyefendiydi,

so there was Richard Gere but I can't remember the lady who was the lady that

bu yüzden Richard Gere vardı ama fabrikanın sonunda kaçırdığı bayanın kim olduğunu hatırlayamıyorum,

he carried off at the end from the factory I can't remember her name isn't

adını hatırlayamıyorum, o

that terrible life is beautiful with the excellent Benini life is beautiful I

kadar korkunç değil mi hayat onunla güzel mükemmel Benini hayat güzel

have heard of that film and that is on my to watch film list so yes that is one

bu filmi duymuştum ve bu benim izlenecek filmler listemde o yüzden evet bu bir

film I would like to see life is beautiful as I understand it it is a

film görmek isterim hayat güzeldir anladığım kadarıyla

very serious film but also a very heartwarming film as well I've never

çok ciddi ama aynı zamanda çok iç açıcı bir film filmi de kendim hiç izlemedim

seen it myself Irene is going oh I have to go now bye

Irene gidiyor oh benim şimdi gitmem lazım hoşçakalın

mr. Duncan and everyone okay Irene see you later

bayım. Duncan ve herkes tamam Irene görüşürüz sonra görüşürüz

catch you later hopefully you will be able to watch this later on

sizi sonra yakalar umarım bunu daha sonra izleyebilirsiniz

Belarusian says I can see you love movies mr. Duncan I used to watch movies

Belarusça filmleri sevdiğinizi görebiliyorum diyor bay. Duncan

many years ago but nowadays I have no time that's true well the same thing

Yıllar önce film izlerdim ama bugünlerde zamanım yok bu doğru aynı şey

happened to me and also Steve as well so last night we sat down to watch a movie

benim başıma geldi ve ayrıca Steve de dün gece

that we wanted to watch for a long time called vanilla skies and it's a

uzun zamandır izlemek istediğimiz vanilya adlı bir film izlemek için oturduk. gökyüzü ve

brilliant movie starring Tom Cruise Tilda Swinton is in it as well can I

Tom Cruise'un oynadığı harika bir film Tilda Swinton da içinde var,

just let you in on a little secret Tilda Swinton really to scare me a bit I don't

sana küçük bir sır verebilir miyim Tilda Swinton gerçekten beni biraz korkutmak için

know why whenever I see her in a film I always feel a little afraid do you know

Neden onu bir filmde her gördüğümde bilmiyorum biraz korkak,

who I mean Tilda Swinton she has bright red hair and she has a very stern

kimi kastettiğimi biliyor musun Tilda Swinton parlak kızıl saçları var ve çok sert

looking face but yes a brilliant movie called vanilla skies it's a love story

görünen bir yüzü var ama evet vanilya gökyüzü adında harika bir film bu bir aşk hikayesi

but it's also science fiction as well Alexandra says my favorite movie is The

ama aynı zamanda bilim kurgu da Alexandra en sevdiğim filmin The The

Green Mile now I don't think that's from the 1980s

Green Mile şimdi 1980'lerden olduğunu sanmıyorum

I think the Green Mile was the early 1990s maybe 92 or 93 I might be wrong

Green Mile 1990'ların başıydı belki 92 ya da 93'dü yanılıyor olabilirim

but I don't think the Green is from the 1980s but it's still a good

ama Green'in 1980'lerden olduğunu sanmıyorum ama yine de iyi bir

movie hello also to sue Kat says I am also

film merhaba ayrıca Sue Kat, Tilda Swinton'dan da korktuğumu söylüyor,

afraid of Tilda Swinton good thank goodness for that

bunun için çok şükür,

so it's not just me so other people feel slightly afraid of Tilda Swinton have

bu yüzden sadece ben değilim, bu yüzden diğer insanlar Tilda Swinton'dan biraz korkuyor,

you watched Harry Potter well of course Harry Potter is not from

Harry Potter'ı iyi izlediniz mi elbette Harry Potter 1980'lerden değil, ne yazık ki

the 1980s so sadly he doesn't make it onto my list

izlemiyor listeme alın

I'm afraid however this movie does one of my all-time favorite movies it's also

korkarım ama bu film tüm zamanların en sevdiğim filmlerinden birini yapıyor aynı zamanda

from the 1980s made in 1985 this particular movie pee-wee's big adventure

1980'lerden 1985'te yapılmış bu özel film pee-wee'nin büyük macerası

starring pee-wee Herman so I absolutely love this movie very funny movie have

başrolde pee-wee Herman bu yüzden bu filmi kesinlikle çok seviyorum çok komik Filmi

you ever seen it and did you know that this is one of Tim Burton's first ever

hiç gördünüz mü ve bunun Tim Burton'ın kurgusunu

movies that he edited so this is Tim Burton's he produced he directed it and

yaptığı ilk filmlerinden biri olduğunu biliyor muydunuz, bu yüzden yapımcılığını üstlendiği Tim Burton'ın filmi ve

it stars the ever young pee-wee Herman and it's a very funny movie as well

başrolde genç çiş Herman var ve çok komik bir film. peki merhaba

hi mr. Duncan oh that looks like is that Korean or Japanese I can't tell the

bay Duncan ah şu Korece mi Japonca mı

difference sometimes I'm sorry about that koto says I want to watch movies

Farkı anlayamıyorum bazen bunun için üzgünüm koto

during the week or at the weekend but I have no time either I know I don't know

hafta içi veya hafta sonu film izlemek istiyorum diyor ama benim de zamanım yok biliyorum bilmiyorum

what's happening at the moment I seem to have no time to actually sit down and

Şu anda neler olduğunu biliyorum Aslında oturup dinlenmek için hiç zamanım yok gibi görünüyor

relax because I'm always busy I'm always preparing or filming or editing or

çünkü her zaman meşgulüm Şu anki gibi her zaman hazırlanıyorum, film çekiyorum, kurgu yapıyorum ya da

presenting like now so I always seem to have very little time to sit down and

sunum yapıyorum, bu yüzden oturup ve dinlenmek için her zaman çok az zamanım oluyor gibi görünüyor.

watch a movie yes tsukete Tim Burton has made some

bir film izle evet tsukete Tim Burton bazı

very good movies Edward Scissorhands is one of my favorite movies

çok iyi filmler yaptı Edward Scissorhands

also from the nineteen eighties you see it is so easy to to name a good movie

1980'lerde de en sevdiğim filmlerden biri, 1980'lerden iyi bir filme isim vermek çok kolay

from the 1980s because there were so many there were so many who remembers

çünkü o kadar çok film vardı ki o kadar çok vardı

this movie and also its sequel as well this is a movie that makes you feel both

bu filmi ve devam filmini hatırlayanlar hem

happy and a little sad as well cocoon who remembers this movie cocoon and also

mutlu eden hem de biraz hüzünlendiren bir film koza kim bu filmi hatırlayan koza ve

the sequel as well so there was actually a sequel to this movie cocoon and this

devam filmini de hatırlayan koza yani bu koza filminin devamı varmış aslında ve bu

is also a science fiction movie all about some aliens that come back to

aynı zamanda, okyanusun altındaki arkadaşlarını kurtarmak için geri dönen bazı uzaylılarla ilgili bir bilim kurgu filmi

rescue their friends that have been under the ocean and these elderly people

ve bu yaşlı insanlar

find these they look like shells or eggs and they are actually in a swimming pool

bunları kabuk veya yumurta gibi görüyorlar ve aslında bir yüzme havuzundalar

and all these elderly people from a nearby elderly care home find these eggs

ve tüm bu yaşlı insanlar bir Yakındaki yaşlı bakım evi bu yumurtaları

in a swimming pool I think in the movie they call them pods pods and it makes

bir yüzme havuzunda buluyor sanırım filmde onlara bakla bakla diyorlar ve bu

them young again so they become young and lively and they have lots of energy

onları tekrar gençleştiriyor, böylece genç ve canlı oluyorlar ve çok fazla enerjileri var

but it also has a very sad story as well that is definitely a film that will make

ama bir de çok üzücü bir hikayesi var. kesinlikle

you cry a little bit I think so so as you can see there are so many great

sizi biraz ağlatacak bir film bence öyle ki

movies from the 1980s classic movies we've already mentioned Back to the

1980'lerin klasik filmlerinden pek çok harika film olduğunu gördüğünüz gibi Geleceğe Dönüş'ten daha önce bahsetmiştik

Future in fact there were three three Back to the Future movies there was Back

aslında üç tane vardı Geleceğe Dönüş filmler vardı

to the Future one where he goes back in time then there was Back to the Future 2

Zamanda geriye gittiği Geleceğe Dönüş filmi vardı, sonra zamanda ileriye giderek 2015'e gittiği Geleceğe Dönüş 2 vardı,

where he goes forward in time to 2015 can you believe it

inanabiliyor musunuz

2015 was four years ago I I don't remember seeing Michael J Fox running

2015 dört yıl önceydi Michael J Fox'u ortalıkta koştururken gördüğümü hatırlamıyorum

around on his hoverboard to be honest so yes there are so

dürüst olmak gerekirse uçan kaykayında yani evet pek

many great movies ET the extra-terrestrial a great movie starring

çok harika film var ET the extra-terrestrial Henry Thomas'ın Elliot rolünde oynadığı harika bir film Tam

Henry Thomas as Elliot I will be right here sorry

burada olacağım üzgünüm bu

that was terrible although I do look a bit I look a little bit like et don't

korkunçtu ama biraz görünsem de biraz et don gibi görünüyorum İngilizce derslerimin

you think so right we're gonna have a look at another clip from one of my

birinden başka bir klibe bakacağız

English lessons and this is talking all about the differences between British

ve bu tamamen İngiliz

and American English and then after that we are back with the live chat the

ve Amerikan İngilizcesi arasındaki farklardan bahsediyor ve ardından canlı sohbete, yani

British slang word for a cigarette is fag while in American English this word

İngiliz argo kelimesine geri dönüyoruz. çünkü sigara ibnedir, Amerikan İngilizcesinde bu kelimenin

has a very different and offensive meaning it is a derogatory and insulting

çok farklı ve saldırgan bir anlamı vardır,

word for a gay man or homosexual so asking an American for a fag may at the

eşcinsel bir erkek veya eşcinsel için aşağılayıcı ve aşağılayıcı bir kelimedir, bu nedenle bir Amerikalıdan [ __ ] istemek

very least cause some confusion and at the very worst a great deal of offense

en azından biraz kafa karışıklığına neden olabilir ve en sonunda en kötü büyük suç

past simple past participle the following verbs have two acceptable

geçmiş zaman ortacı aşağıdaki fiiller hem Amerikan hem de İngiliz İngilizcesinde geçmiş zaman ortacının iki kabul edilebilir biçimine sahiptir,

forms of the past simple past participle in both American and British English

however the irregular form is generally more common in British English and the

ancak düzensiz biçim genellikle İngiliz İngilizcesinde daha yaygındır ve

regular form is more common to American English burn burnt or burned dream

normal biçim Amerikan İngilizcesinde daha yaygındır yanmak yanmış veya yanmış hayal edilmiş veya hayal edilmiş yalın ödünç verilmiş veya

dreamt or dreamed lean lent or leaned learn learnt or learned smell smelt or

eğilmiş öğrenilmiş veya öğrenilmiş koklama veya koku alma büyü heceleme

smelled spell spelt or spelled spill spilt or spilled

veya heceleme dökülme dökülmüş veya dökülmüş ganimet

spoil spoilt or spoiled in present perfect

şımarık veya şimdiki mükemmel

temps there are some slight differences for example I've lost my wallet I lost

sıcaklıklarda şımarık bazı küçük farklılıklar vardır örneğin cüzdanımı kaybettim I

my wallet possessive clauses there are two forms to express possession in

cüzdanımı kaybettim iyelik cümlecikleri İngilizce'de mülkiyeti ifade etmek için iki biçim vardır

English have or have got do you have a car have you got a car he hasn't got any

have veya have have a arabanız var mı arabanız var mı onun hiç

friends he doesn't have any friends she has a beautiful new home she's got a

arkadaşı yok onun hiç arkadaşı yok onun güzel yeni bir evi var onun var

beautiful new home while both forms are correct and acceptable in both British

güzel bir yeni ev hem İngiliz hem de Amerikan İngilizcesinde her iki biçim de doğru ve kabul edilebilirken sahip oldunuz mu o

and American English have got have you he hasn't got are generally the

sahip değil genellikle

preferred forms of British English while most speakers of American English use do

İngiliz İngilizcesinin tercih edilen biçimleridir, Amerikan İngilizcesini konuşanların çoğu ise

you have he doesn't have they don't have the verb

sizde var mı o yok mu get fiilinin

get the past participle of the verb get is gotten in American English for

geçmiş ortacı olsun Amerikan İngilizcesinde alınmaz,

example he's got much better at playing tennis he's gotten much better at

örneğin tenis oynamakta çok daha iyi hale geldi tenis oynamakta çok daha iyi hale geldi Amerikan İngilizcesine özgü

playing tennis there are some words which are unique to American English a

bazı kelimeler var

good example of this is the word busboy which means a person in a restaurant who

buna iyi bir örnek Busboy, bir restoranda masalardan

collects the dirty plates and cutlery from the tables not to be confused with

kirli tabakları ve çatal-bıçakları toplayan kişi anlamına gelen bir kelimedir,

a waiter who takes the orders and serves the food there are some differences

siparişleri alan ve yemeği servis eden bir garsonla karıştırılmamalıdır,

between the spelling of British and American English words for example words

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi kelimelerinin yazılışı arasında bazı farklılıklar vardır.

ending with E are such as centre and meter and words ending with C II

E ile biten örnek kelimeler merkez ve ölçü gibi ve lisans ve i sv ile biten savunma kelimeleri gibi C II ile biten kelimeler, en aza

such as license and defense words ending in i sv such as minimize patronize prize

indirgemek patronize ödül

recognized specialize there are some differences in the way prepositions are

tanınan uzmanlaşmak gibi edatların

used for example at the weekend on the weekend in the team on the team

kullanım biçiminde bazı farklılıklar vardır, örneğin hafta sonu takımdaki ekipte hafta sonu

write to me soon write me soon some words are pronounced differently between

bana yakında yaz bana yakında yaz bazı kelimeler

British and American English for example aluminium aluminium basil basil data

İngiliz ve Amerikan İngilizcesinde farklı telaffuz edilir, örneğin alüminyum alüminyum fesleğen fesleğen veri

data duty duty oregano oregano process process tomato tomato

veri görev görev kekik kekik süreç süreç domates domates tüpü

tube tube VARs vase

tüp VAR'lar vazo

and there it is part 2 of our look at the differences between British and

ve işte orada parçası İngiliz ve

American English and it is a Sunday afternoon live English with myself mr.

Amerikan İngilizcesi arasındaki farklara bakışımızın 2'si ve Pazar öğleden sonra kendimle canlı İngilizce Mr.

Duncan and there you can see a beautiful view of the English countryside live on

Duncan ve orada,

a Sunday afternoon and it's myself mr. Duncan as well I hope you're having a

bir Pazar öğleden sonra İngiliz kırsalının güzel bir manzarasını canlı olarak görebilirsiniz ve bu benim Bay Duncan. Duncan da umarım

good time today we have talked about so many things we are talking about classic

bugün iyi vakit geçiriyorsunuzdur o kadar çok şey hakkında konuştuk ki

movies from the 1980s and also American and British English as I said at the

1980'lerin klasik filmlerinden ve ayrıca Amerikan ve İngiliz İngilizcesinden bahsediyoruz

start of today's live stream the main differences between British and American

bugünkü canlı yayının başında söylediğim gibi İngilizler ve İngilizler arasındaki temel farklar ve Amerikan

English are in the spelling of certain words and also the pronunciation of

İngilizcesi bazı kelimelerin yazılışında ve aynı zamanda

certain words but generally speaking the root of both languages is exactly the

bazı kelimelerin telaffuzunda da var ama genel olarak konuşursak her iki dilin kökü de tamamen

same there is only one there is only one English only one English apparently the

aynı sadece bir tane var sadece bir tane İngilizce sadece bir İngiliz görünüşe göre

co-star in officer in the gentlemen was Debra Winger how could I not know that

memurdaki yardımcı yıldız beyefendiler Debra Winger'dı bunu nasıl bilemezdim

of course Debra Winger whatever happened to Debra

tabii ki Debra Winger Debra Winger'a her ne olduysa 1980'lerin

Winger it appeared that she was going to be one of the biggest super actresses of

en büyük süper aktrislerinden biri olacak gibi göründü

the 1980s and then she sort of disappeared Debra Winger whatever

ve sonra bir şekilde ortadan kayboldu Debra Winger her ne

happened to her hello also to Blue Thunder Oh blue

olduysa merhabasına da Oh mavi gök

thunder apparently feels a little bit tired today slightly tired by the way I

gürültüsü görünüşe göre bugün biraz yorgun hissediyor, bu arada

will be going in 15 minutes so if you have something to say or ask do it now

15 dakika sonra gideceğim, bu yüzden söyleyeceğiniz veya soracağınız bir şey varsa şimdi yapın

please another classic movie from the 1980s all

lütfen 1980'lerden başka bir klasik film

I can say from my own point of view the 1980s was the best era the best period

kendi bakış açıma göre 1980'ler en iyi dönemdi, harika

of time for great successful classic movies and here is another one I

başarılı klasik filmler için en iyi dönemdi ve işte

mentioned John Hughes earlier because John Hughes was a very prolific director

daha önce John Hughes'dan bahsettiğim başka bir dönemdi çünkü John Hughes çok üretken bir yönetmendi,

sadly no longer around unfortunately but John Hughes directed

ne yazık ki artık ortalıkta yok ama John Hughes

many great movies including home alone as well which I think I might be wrong I

birçok harika film yönetti. evde tek başına da dahil ki bence yanılıyor olabilirim

think home alone might be from the 1980s but I think it was the late 1980s so I

evde tek başına 1980'lerden olabilir ama bence 1980'lerin sonuydu bu yüzden

think home alone the first movie was was the late 1980s it might even be the

evde tek başına ilk film 1980'lerin sonuydu hatta

early 90s but I think home alone the original one was in the 1980s and it was

90'ların başı olabilir ama Sanırım orijinali 1980'lerdeydi ve

directed by the late great John Hughes here is another movie that John Hughes

merhum büyük John Hughes tarafından yönetildi. İşte John Hughes'un

directed one of my all-time favorite movies trains planes and automobiles

yönettiği, tüm zamanların en sevdiğim filmlerinden biri olan,

starring Steve Martin and John Candy I absolutely love this movie released in

Steve Martin ve John Candy'nin oynadığı trenler, uçaklar ve otomobiller, kesinlikle sevdiğim başka bir film. 1987'de vizyona giren bu

1987 this movie stars two comedy legends as I've already mentioned and the story

film, daha önce de bahsettiğim gibi iki komedi efsanesini canlandırıyor ve hikaye Şükran Günü için eve

concerns two businessmen trying to get home for Thanksgiving and it has some

gitmeye çalışan iki iş adamıyla ilgili ve bazı

great moments of comedy also some very sad moments as well it is a brilliant

harika komedi anları ve bazı çok üzücü anları da var.

movie one of the best movies of the 1980s but then most movies from the

1980'lerin en iyi filmlerinden biri ama 1980'lerin çoğu filmi

1980s were really good John Hughes also directed another one of my favorite

gerçekten iyiydi John Hughes ayrıca en sevdiğim seksenlerden biri olan

eighties movies Ferris Bueller's Day Off and also The

Ferris Bueller's Day Off'u ve ayrıca The

Breakfast Club as well so he often directed movies all about teenagers and

Breakfast Club'ı da yönetti, bu yüzden sık sık gençler ve sorunlar hakkında filmler yönetti.

the problems they face in life but sadly no longer around unfortunately hello

hayatta yüzleşiyorlar ama ne yazık ki artık ortalıkta yok maalesef merhaba

also 2ts once again Pedro isn't here as I mentioned earlier what has happened to

ayrıca 2ts bir kez daha Pedro burada değil daha önce bahsettiğim gibi Pedro'ya ne oldu Pedro

Pedro where is he Pedro we are all missing you so much

nerede o Pedro hepimiz seni çok özlüyoruz

where are you what are you doing over there in Brazil grow up grow up oh hello

neredesin sen orada ne yapıyorsun Brezilya büyüyor büyümek oh merhaba

there apparently home alone ah home alone was made in 1990 I thought so

orada görünüşe göre evde yalnız ah ev yalnızlığı 1990'da yapılmıştı Düşündüm de öyle düşündüm yani

you see I thought so I thought it was the late 80s or early 1990s so yes sadly

80'lerin sonu ya da 1990'ların başı olduğunu düşündüm yani evet ne yazık ki

home alone is not from the 1980s but it is still a good movie it is still quite

evde tek başına 1980'lerden değil ama hala iyi bir film yine de oldukça

a good movie another one and this is the last one no I've just made a mistake

iyi bir film bir tane daha ve bu sonuncusu hayır az önce burada bir hata yaptım

here I was going to show you this movie I was going to mention this but of

size bu filmi gösterecektim bundan bahsedecektim ama

course this is not from the 1980s it isn't from the 1980s a lot of people

tabi bu 1980'lerden değil 1980'lerden değil, birçok insan

believe that Groundhog Day is from the 1980s but it isn't Groundhog Day is

Groundhog Day'in 1980'lerden olduğuna inanıyor ama aslında Groundhog Day değil,

actually from the 1990s it was released in 1993 but even I sometimes forget that

aslında 1990'lardan, 1993'te yayınlandı ama bazen ben bile

Groundhog Day is actually from the 1990s I always think that this is from the

Groundhog Day'in aslında 1990'lardan olduğunu unutuyorum. Her zaman bunun 1980'lerden olduğunu düşünüyorum,

1980s I don't know why I really don't know why and once again a very good

neden gerçekten bilmiyorum ve bir kez daha çok iyi bir

movie though so even though it's not from the 1980s it is still a really good

film olsa da, 1980'lerden olmasa da, başrolde

movie starring Bill Murray and also and the McDowell what is Andie MacDowell

Bill Murray'in oynadığı gerçekten iyi bir film ve ayrıca ve McDowell Andie MacDowell

doing nowadays the last time I saw Andie MacDowell

bugünlerde ne yapıyor Andie MacDowell'i en son gördüğümde

she was advertising moisturizer for your face I think I should do that

yüzünüz için nemlendirici reklamı yapıyordu Sanırım bunu yapmalıyım Erkek kozmetiği için

I think I would be a very good spokesperson for for male cosmetics I

çok iyi bir sözcü olurdum

think so I would be brilliant at that that's what I think anyway home alone is

Sanırım bu yüzden bunda harika olurdum bence de bu zaten evde tek başına

a fantastic movie they show it every year at Christmastime can I just mention

harika bir film her yıl Noel'de gösteriyorlar Noel'den

something while we're talking about Christmas can I mention something to you

bahsederken bir şeyden bahsedebilir miyim size bir şeyden bahsedebilir miyim

there is a TV channel here in the UK and at the moment you might not believe it

burada Birleşik Krallık'ta bir TV kanalı var ve şu anda siz İnanmayabilirler

but during September they are showing Christmas movies I have no idea why why

ama Eylül ayında Noel filmleri gösteriyorlar Bunu neden yaptıklarına dair hiçbir fikrim yok,

are they doing that so there is a movie channel here in the

bu yüzden burada Birleşik Krallık'ta bir film kanalı var ve

UK so we can actually get it on television here and during September I

onu burada televizyonda gerçekten yayınlayabiliyoruz ve Eylül boyunca

don't know why they are actually showing Christmas movies and one of the movies

neden bilmiyorum aslında Noel filmleri gösteriyorlar ve gösterdikleri filmlerden biri

they are showing is home alone but I don't know why why are they showing them

evde yalnız ama neden onları

during September it doesn't make sense tsukete says oh my husband and I watched

Eylül ayında gösteriyorlar bilmiyorum, bu hiç mantıklı değil tsukete diyor ki ah kocam ve ben

ground OCH groundhog day a thousand times and we'll be watching it all over

OCH köstebek bir gün yerde izledik bin kez ve tekrar tekrar izliyor olacağız

again ah I know what you did there yes very clever I like that so to watch

ah orada ne yaptığını biliyorum evet çok zekice Bunu sevdim bu yüzden

Groundhog Day over and over is very similar to the actual plot of the movie

Groundhog Day'i tekrar tekrar izlemek filmin gerçek konusuna çok benziyor

because Bill Murray has to live the same day over and over again I like that very

çünkü Bill Murray yaşamak zorunda. aynı gün tekrar tekrar bunu beğendim çok

good yes very good but have you ever seen vanilla skies

iyi evet çok iyi ama vanilya gökyüzünü gördünüz mü

it's a brilliant movie if you haven't seen it please see it it stars Tom

harika bir film eğer izlemediyseniz lütfen izleyin yıldızları tom

Cruise can I just be honest with you here I I don't mind Tom Cruise but there

cruise burada size karşı dürüst olabilir miyim Tom Cruise'a aldırış etmeyin ama oynadığı

are certain things certain movies that he's been in where he's being terrible

belirli filmlerde korkunç olduğu bazı şeyler var,

yet in other movies he's really good if you haven't seen another brilliant movie

ancak diğer filmlerde gerçekten iyi, Tom Cruise'un oynadığı 1980'lerden başka bir harika film izlemediyseniz

from the 1980s starring Tom Cruise do you know which movie I'm on about in

hangi filmde olduğumu biliyor musunuz? aslında

fact it's the first movie he was ever in risky business if you've never seen

bu, onun riskli işlere girdiği ilk film,

risky business starring a very young Tom Cruise you have to see it it is a

çok genç bir Tom Cruise'un oynadığı riskli bir işi hiç görmediyseniz, onu görmelisiniz,

brilliant movie and in fact it is the movie that made Tom Cruise famous so one

harika bir film ve aslında Tom Cruise'u ünlü yapan film.

of his first-ever movies called risky business also made in the 1980s you see

riskli iş adlı ilk filmlerinden biri de 1980'lerde çekildi,

so it would appear that there are many good movies around in the 1980s talking

yani 1980'lerde oyunculuktan bahseden pek çok iyi film var gibi görünüyor,

of acting there is a person that I know in my life

hayatımda tanıdığım ve oyunculuktan çok zevk alan bir kişi var. onun

who enjoys acting very much do you know who that is

kim olduğunu biliyorsun bayım

it's mr. Steve yes he likes acting very much and today I was wondering whether

Steve evet oyunculuğu çok seviyor ve bugün

mr. Steve was going to show up because I thought maybe he was but it would appear

Mr. Steve gelecekti çünkü belki de öyle olduğunu düşünmüştüm ama görünüşe göre şu

that he's not here at the moment so I don't know earlier he was on the roof

anda burada değil, bu yüzden daha önce çatıda

fixing the roof but I don't know what's happened to him before we leave we will

çatıyı tamir ediyordu bilmiyorum ama bizden önce ona ne olduğunu bilmiyorum. bırak

have part three of our observation our close look at the world of English the

gözlemimizin üçüncü bölümüne geçeceğiz İngilizce dünyasına yakından bakacağız

differences between British and American English in fact more differences between

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasındaki farklar aslında yazım arasında daha fazla fark var

spelling the most well-known difference between British and American English

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasındaki en iyi bilinen fark

appears in words ending with oh you are such as color favor flavor honor

oh you are so ile biten kelimelerde ortaya çıkıyor renk favori tat şeref

neighbour and of course words such as coloured favorite dishonor neighborhood

komşu ve tabii renkli favori şerefsizlik mahalle gibi kelimelerin

when it comes to word definitions there are not that many serious variations

kelime tanımları söz konusu olduğunda

between words used in England and those used in the USA it is not as if you are

İngiltere'de kullanılan kelimeler ile ABD'de kullanılan kelimeler arasında çok ciddi farklılıklar yoktur, öğrenmek zorundaymışsınız gibi değil.

having to learn two new languages I know that when someone says mailman they mean

iki yeni dil biliyorum ki biri postacı dediğinde

postman I know that a freeway is a motorway and I know that pence are

postacı demek istiyor Otoyolun otoyol olduğunu biliyorum ve

trousers when it comes to basic grammar British and American English are almost

temel gramer söz konusu olduğunda peninin pantolon olduğunu biliyorum İngiliz ve Amerikan İngilizcesi neredeyse

the same it is also worth remembering that word usage can vary even in one

aynı, kelime kullanımını da hatırlamakta fayda var bir ülkede bile değişebilir

country a word used in one part of the USA may not be used in another the same

ABD'nin bir yerinde kullanılan bir kelime başka bir yerde kullanılmayabilir aynı

rule is also true here in the UK

kural burada Birleşik Krallık'ta da geçerlidir

more general words property or land real estate supermarket assistant clerk bank

daha genel kelimeler emlak veya arazi emlak süpermarket yardımcısı memur banka

cashier teller postman mailman chemist pharmacy drugstore label tag helicopter

kasiyer veznedar postacı postacı kimyager eczane eczane etiket etiket helikopter

chopper injection jab shot rubbish garbage trash waste bin garbage can

kıyıcı enjeksiyon jab atış çöp çöp çöp çöp kutusu çöp tenekesi çöp tenekesi

trash can mobile phone cell phone TV erial antenna wardrobe closet curtains

cep telefonu cep telefonu televizyon anteni gardırop dolap perdeler perdeler morg tabut tabut

drapes mortuary morgue coffin casket prison

hapishane

penitentiary child kid mum or mother mum pew line believe it or not English is

cezaevi çocuk çocuk anne veya anne anne sıralı hat inanın ya da inanmayın ingilizcesi

one of the easiest languages to learn but it can also be one of the most

öğrenmesi en kolay diller ama aynı zamanda en kafa karıştırıcı dillerden biri de olabilir

confusing the differing uses between British and American English may appear

İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasındaki farklı kullanımlar

to make the language very complicated but in oral English the differences are

dili çok karmaşık yapıyor gibi görünebilir ama sözlü İngilizcede farklar

far fewer if I were to visit the USA I would have very little trouble

çok daha azdır ABD'yi ziyaret edecek olsaydım çok şey yapardım

understanding what people were saying in fact when it comes to speaking the only

insanların ne dediğini anlamada çok az sorun aslında konuşma söz konusu olduğunda tek

real difficulty may come from the misconception or negative thinking that

gerçek zorluk yanlış anlamadan veya

there will be a problem I may imagine that there will be difficulties when in

bir sorun olacağına dair olumsuz düşünceden gelebilir.

fact there are virtually none the real differences tend to exist within the

various regional accents rather than the type of English being spoken when it

comes to speaking English be it British or American

İngiliz veya Amerikan olsun, İngilizce konuşmak söz konusu olduğunda, konuşulan İngilizce türünden ziyade çeşitli bölgesel

there are many accents around that subject we will save for another lesson

aksanlar içinde var olma eğilimindedir.

there is one important word which I have left up for long lives and I have

uzun ömürler için ve

decided to leave it to last in British English you go to the toilet all of the

bunu en son İngiliz İngilizcesinde bırakmaya karar verdim tuvalete gidersiniz tüm tuvalet

lavatory in American English you go to the washroom men's room or bathroom

Amerikan İngilizcesinde tuvalete gidersiniz erkekler tuvaletine veya banyoya

the British slang words for toilet are FARC or loot why are the American slang

İngiliz argosunda tuvalet için kullanılan kelimeler FARC veya ganimet neden Amerikan

words for toilet are jar and though it was I hope you enjoyed that so I hope

tuvalet için kullanılan argo sözcükler kavanozdur ve öyleydi ama umarım bundan hoşlanmışsınızdır, bu yüzden umarım

things are a little clearer now the differences between British and American

şimdi İngiliz ve Amerikan İngilizcesi arasındaki farklar biraz daha nettir

English and there are many many different types many differences indeed

ve pek çok farklı türde pek çok fark vardır, gerçekten de

you are watching live English and it is Sunday afternoon with myself mr. Duncan

canlı İngilizce izliyorsunuz ve bugün Pazar öğleden sonra kendimle mr. Duncan

and maybe perhaps I'm not sure maybe joining me very soon maybe mr. Steve

ve belki de emin değilim, belki çok yakında bana katılır belki Mr. Steve

will be lurking around after 3:00 everybody shout where is mr. Steve 1 2 3

saat 3:00'ten sonra ortalıkta dolaşacak, herkes Bay nerede diye bağıracak. Steve 1 2 3 Bay

where is mr. Steve where is mr. Steve where is mr. sir oh there is mr. Steve

nerede? Steve Bay nerede? Steve Bay nerede? efendim oh bey var Steve,

he's lurking around behind me mr. Steve has returned once more with his

arkamda dolaşıyor bayım. Steve bir kez daha el arabası ile geri döndü, onun

wheelbarrow his wheelbarrow your wheelbarrow and now mr. Duncan hello

el arabası, sizin el arabanız ve şimdi Mr. Duncan merhaba

well hello to everybody what have you got in your wheelbarrow Berbera can you

herkese merhaba el arabanızda ne var Berbera

smell it I stink I smell I smell of fumes nothing new

koklayabilir misiniz Kokuyorum kokuyorum duman kokusu yeni bir şey yok

there different lives on today Mister Donut then these gloves are very

bugün farklı hayatlar var Bay Donut o zaman bu eldivenler çok

interesting yes now it looks from these gloves it looks as if you've been

ilginç evet şimdi bu eldivenlerden öyle görünüyor

handling as material what is true hazardous

gerçek tehlikeli tehlikeli bir

hazardous if something is hazardous it means dangerous or harmful

şey tehlikeliyse, bu tehlikeli veya zararlı demektir

I need them when I'm near mr. Duncan because he's contaminated yes so what

. Duncan çünkü o kirlendi evet, ben ne

have I been handling mr. Duncan what have you been doing I've been on the

halt ettim Bay Duncan? Duncan ne yapıyorsun

roof on my knees well what you what you don't know Steve is earlier I was

Dizlerimin üzerinde çatıdaydım peki sen ne bilmiyorsun Steve daha önce

secretly filming you what calm down secretly filming me mr. Duncan

seni gizlice çekiyordum ne sakin ol gizlice beni filme çekiyorum bayım. Duncan

I don't like being spied on oh so that there was Steve earlier I will turn the

gözetlenmekten hoşlanmıyorum oh, bu yüzden daha önce Steve vardı

light up on the camera there there was Steve from earlier he was actually on

kameranın ışığını açacağım orada daha önce Steve vardı o aslında

the roof doing some repairs so what what are you actually doing there Steve well

çatıda bazı onarımlar yapıyordu, o yüzden orada gerçekte ne yapıyorsun Steve peki

mr. Duncan this is the flat roof the flat roof as opposed to a pitched roof

Bay. Duncan bu düz çatıdır, eğimli bir çatının aksine düz çatı,

this is that this is a flat roof so a pitch roof is pointed and a flat roof as

bu düz bir çatıdır, bu nedenle eğimli bir çatı sivridir ve düz bir çatı

its name suggests is flat covered in felt and that felt

adından da anlaşılacağı gibi düz bir şekilde keçe ile kaplıdır ve

unlike the tiles on a pitched roof probably only got a 20 25 year lifespan

kiremitlerden farklı bir his verir. eğimli çatı muhtemelen sadece 20 25 yıllık bir ömre sahipti

okay I've noticed and this flat roof is above mr. Duncan's studio yes we don't

tamam fark ettim ve bu düz çatı mr. Duncan'ın stüdyosu evet,

want rainwater coming into my studio exactly so I've been monitoring this

stüdyoma tam olarak yağmur suyunun girmesini istemiyoruz, bu yüzden bunu

very carefully okay over many years and I've noticed a deterioration a

çok dikkatli bir şekilde izliyorum tamam, uzun yıllardır bir bozulma fark ettim bir

deterioration a deterioration yes cracks have been appearing and the top coating

bozulma bir bozulma evet çatlaklar ortaya çıkıyor ve üst kaplama

is as withered away in the Sun I know the feeling and yes and so what I've

solmuş gibi Güneşin dışında bu duyguyu biliyorum ve evet ve bu yüzden yaptığım şey,

been doing is I've been scraping all the moss off okay all right and then I

tüm yosunları kazımaktı, tamam, tamam ve sonra

thought well I'll give it a coat because it's too expensive I don't want to have

iyi düşündüm, ona bir ceket vereceğim çünkü çok pahalı değil.

it repaired yet by a ruthless pastor somebody who repairs your roof is a

Acımasız bir papaz tarafından henüz tamir edilmesini istemiyorum, çatınızı tamir eden biri,

roofer we call one okay and you know I are there's no short stories with me mr.

çatı ustası diyoruz, tamam ve bilirsiniz, bende kısa hikayeler yok bayım.

Duncan well other is because we've got like four minutes before we go right

Duncan diğer bir şey çünkü sağa gitmeden önce dört dakikamız var tamam tamam

okay I'll speed it up so yes basically I found

hızlandıracağım yani evet temelde ömrünü uzatmak için

this compound that you can put onto the roof to extend its life so it's very

çatıya koyabileceğiniz bu bileşimi buldum bu yüzden çok

clever it looks like paint but you actually paint it onto the roof and then

zekice, boya gibi görünüyor ama onu gerçekten çatıya boyayorsunuz ve sonra

magically it fills all the cracks yes it's got like fibers in it and some kind

sihirli bir şekilde tüm çatlakları dolduruyor evet içinde lifler var ve bir

of sort of a DS if the other thing I know the other thing I know Steve it

çeşit DS var, eğer diğer bildiğim diğer şey Steve,

absolutely stinks I'm on a high mr. Duncan I've been breathing in fumes all

kesinlikle kokuyor. yüksek bay Duncan, bütün sabah dumanları soludum, yukarı çıkmak

morning it's taking me back three hours up there I've been working hard as you

beni üç saat geriye götürüyor, çok çalışıyorum, senin de

know well the roof the roof is only just above my head so so for the past hour

bildiğin gibi, çatı çatı sadece başımın hemen üstünde, bu yüzden

and a half I have also been breathing in all of the fumes a very messy job stinky

son bir buçuk saattir ben de tüm dumanları soluyoruz çok pis bir iş

as well fully we'll get another five five or six years life out of that roof

hem de pis kokuyor o çatıdan bir beş beş altı yıl daha kurtulacağız

but you have to have it let's have a look before we go then because we are

ama buna sahip olmalısınız gitmeden önce bir bakalım o zaman çünkü

going soon there we go look you can see by the outside of this cam and it's

yakında oraya gidiyoruz gidip bakıyoruz bu kameranın dışından görebiliyorsunuz ve onu

absolutely horrible stuff to use it sir it stinks it stinks of solvent oh I

kullanmak kesinlikle korkunç bir şey efendim kokuyor solvent kokuyor oh ben

wasn't going to give the name lots of products like this on the market this

isim vermeyecektim piyasada buna benzer bir sürü ürün var buna

one's called roof fix so this I love the name of this because it's called a roof

çatı düzeltme deniyor bu yüzden bunun adını seviyorum çünkü buna çatı

fix so it really does tell you everything that it does it's used to fix

tamiri deniyor, bu yüzden size gerçekten yaptığı her şeyi anlatıyor,

your roof to fit fix your flat roof and just keep it going for a bit longer

çatınızı düz çatınıza uyacak şekilde tamir etmek için kullanılıyor ve sadece biraz daha uzun süre devam etmesini sağlıyor

because it's only around the edges that where the water collects that the

çünkü sadece etrafta kenarlarda suyun biriktiği yerde

deterioration in the felt have taken place so if something deteriorates it

keçede bozulma meydana gelmiştir yani bir şey bozulursa bu

means it becomes worn or damaged something deteriorates over time it

aşınmış veya

becomes damaged that's the problem with flat bruise and many people if you've

hasar görmüş demektir

got to if you work in buildings or live in buildings with flat roofs they're

binalarda çalışın veya düz çatılı binalarda yaşayın,

always prone to leaking and you've got to take the moss off and you've got a

her zaman sızdırmaya eğilimlidirler ve yosunu temizlemeniz gerekir ve bazı

repair that'll keep them going well in some countries they have nothing but

ülkelerde bunların iyi durumda kalmasını sağlayacak bir onarım yaptırırsınız,

flat roofs so the roofs don't look like this they look like this they're flat so

düz çatılardan başka bir şeyleri yoktur yani çatılar böyle görünmüyor düz gibi görünüyorlar bu yüzden

yeah I think having a flat roof is not is not necessarily a good thing because

evet bence düz bir çatıya sahip olmak mutlaka iyi bir şey değil çünkü

you can get leaks you can get more to drip

sızıntılar olabilir alanlardaki su havuzlarından daha fazla damlama elde edebilirsiniz

being through water pools in areas and then the felt rots away and then you get

ve sonra keçe çürür ve sonra

a leak and we don't want a leak in mr. Duncan's studio because he won't be able

bir sızıntı olur ve biz bayda bir sızıntı istemiyoruz. Duncan'ın stüdyosu çünkü dünyanın her yerinde size İngilizce öğreterek

to continue doing his important work teaching English to you lot around the

önemli işini yapmaya devam edemeyecek,

world as I think now there will be people on the roof of my studio drilling

çünkü sanırım şimdi stüdyomun çatısında

holes in the roof to sabotage everything because the rain if the rainwater goes

her şeyi sabote etmek için delikler açan insanlar olacak çünkü yağmur yağarsa yağmur suyu

through it will damage all of my lovely equipment yes and I can turn my and all

geçerse tüm güzel ekipmanlarıma zarar verir evet ve her

types of work okay then I don't know why why do you announce everything like

türlü işimi çevirebilirim tamam o zaman neden her şeyi anons

you're on a stage applause applause for you

ediyorsun sahnedeymişsin gibi alkış alkış alkış senin için ben

I'm is Alexandra Watson aleksander been doing that deserves applause well awes

Alexandra Watson aleksander, alkışı hak eden bir şey yapıyor,

for you so here are some applause for mr. Steve I deserve it

sizin için hayranlık uyandırıyor, bu yüzden burada bay için bazı alkışlar var . Steve bunu hak ediyorum

yes as usual working very hard unlike some of us

evet her zamanki gibi bazılarımızın aksine çok sıkı çalışıyorum

now you're working hard in a more intellectual way I'm working hard in a

şimdi siz daha entelektüel bir şekilde çok çalışıyorsunuz ben el emeği ile çok çalışıyorum

manual way manual labor hmm and of course I'm fighting fit as we know

el emeği hmm ve tabii ki formda mücadele ediyorum bildiğimiz gibi çünkü

because I'm doing all these jobs however I'm hoping not to get liver cancer from

ben Tüm bu işleri yapıyorum ancak

all the fumes in 20 years time okay that's so so if you've white spirit or

20 yıl içinde tüm dumanlardan karaciğer kanserine yakalanmamayı umuyorum tamam öyleyse, eldivenlerimden

Terps white spirit to take all this off my gloves you should have seen them and

tüm bunları çıkarmak için beyaz ruhu veya Terps beyaz ruhu varsa onları görmeliydin ve

I came down I was covered in this goo it's got all over my clothes

aşağı indim, bu çamura bulanmıştım, kıyafetlerimin her tarafı bulaşmış,

it's disgusting it stings you act you absolutely stink of this stuff it says

iğrenç, sokuyor gibi davranıyorsun, kesinlikle bu pis kokuyorsun, çatıda olmadığım

that to me all the time even when I'm not on the roof there

zamanlarda bile bana her zaman

can I go mr. dent okay they we are about to wrap things up what does that mean

gidebilir miyim bayım diyor. . dent tamam, işleri bitirmek üzereyiz, bu ne anlama geliyor,

well if you wrap things up it means it's time to end well I meant what happens

bu ne anlama geliyor, eğer bir şeyleri toparlarsanız, iyi bitirmenin zamanı geldi demektir,

after you've finished the live stream Oh after we finished the live stream we are

canlı yayını bitirdikten sonra ne olacağını kastetmiştim Ah, canlı yayını bitirdikten sonra

having a cup of tea and the tea cake we are everybody saying oh everyone saying

bir bir fincan çay ve çay keki biz herkes diyoruz oh herkes

hello hello and good night please we're going to bed of course I haven't seen

merhaba merhaba ve iyi geceler diyor lütfen yatağa gidiyoruz tabii ki

Jeff on here today Jeff yes Jeff is here and hey anything to me yes he did he

bugün jeff'i burada görmedim jeff evet jeff burada ve hey benim için her şeyi yaptı evet gördü

said yeah it's mr. Steve there it is I've got at least one fan

evet bey dedi Steve işte en az bir hayranım var

yayyyyy I think Jeff really does like you I've noticed one thing that Jeff

yayyyyy sanırım Jeff senden gerçekten hoşlanıyor Fark ettiğim bir şey var ki Jeff

only says something when you appear mice most my things falling down technical

sadece fareler göründüğünde bir şeyler söylüyor çoğu şeyim teknik

problems but mr. Duncan is clever he can fix all those technical issues I heard

problemler yüzünden düşüyor ama mr. Duncan zekidir, tüm bu teknik sorunları çözebilir

him coming inside earlier because it was raining it started raining I was

Daha önce içeri girdiğini duydum çünkü yağmur yağıyordu yağmur yağmaya başladı

panicking earlier I thought I was going to have a repeat of yesterday when I got

Daha önce paniğe kapılmıştım Dünün tekrarını yapacağımı düşünmüştüm sırılsıklam ıslandığımda

soaking wet we can't have rain because because father was no forecast for rain

yağmur yağamaz çünkü çünkü babam yağmur tahmini yapmadı

and I did the roof because you've got to leave it 12 hours without any rain

ve çatıyı ben yaptım çünkü kurumadan önce 12 saat yağmursuz bırakmanız gerekiyor

before it dries mmm so we don't want that right I'm off to make the tea cakes

mmm bu yüzden bunu istemiyoruz ben çay keklerini yapmaya gidiyorum

bye to everybody lovely to see you all and hopefully see you again next week

herkese hoşçakalın güzelim hepinizi görmek ve umarım haftaya el arabamdaki

with some mystery object in my wheelbarrow I wonder what will be in mr.

gizemli bir nesneyle tekrar görüşmek dileğiyle, acaba bayım ne olacak?

Steeves wheelbarrow next week Oh to be you ha that was mr. Steve of course he

Gelecek hafta Steeves el arabası Oh sen olmak ha o Bay'dı. Steve tabii ki

likes to drop in and relax too he likes to drop in and say hello and that's it

uğrayıp rahatlamayı da seviyor, uğrayıp merhaba demeyi de seviyor ve bu

that's almost time for us to say goodbye it is almost time to say goodbye to

kadar vedalaşma vaktimiz geldi herkese veda etme vakti geldi

everyone I hope you've enjoyed it yes it is a very interesting there he goes

umarım beğenmişsinizdir evet öyledir çok ilginç,

it is a very interesting type of paint so it looks like paint but apparently

çok ilginç bir boya türü, bu yüzden boya gibi görünüyor ama görünüşe göre

apparently it has lots of fiber inside like almost like material that you make

içinde çok fazla lif var, neredeyse kıyafet yaptığınız malzemeye benziyor, bu yüzden

clothes out of so you paint it on and then it seals everything up so the water

üzerine boyayorsunuz ve sonra her şeyi kapatıyor, böylece su

doesn't go through so it's actually quite good thank you very much for your

geçmiyor bu yüzden aslında oldukça iyi şirketiniz için çok teşekkür ederim bugün oldukça fazla

company today we've done quite a lot of things a very busy 90 minutes today I

şey yaptık çok yoğun bir 90 dakika bugün

will see you next Saturday of course here are the times Saturday

görüşürüz gelecek cumartesi tabii işte saatler cumartesi

12:00 midday UK time Sunday 2:00 p.m. and also full English a new recorded

12:00 İngiltere saati ile öğlen Pazar 14:00 ve ayrıca her Çarşamba tam İngilizce yeni bir kayıtlı

lesson every Wednesday and you can also if you want you can follow me on

ders ve ayrıca isterseniz beni Facebook'ta takip edebilir,

Facebook you can email me and if you want to make it own

bana e-posta gönderebilir ve paypal'da sahip olmak istiyorsanız,

on paypal you can there is the address send me a donation and then that will

adres var, bana bağış gönderebilir ve sonra o

allow all of my work to continue forever and ever don't forget I don't charge

tüm çalışmalarımın sonsuza kadar devam etmesine izin verecek ve asla unutma bunu

anything for doing this I do everything for free I don't charge anything and so

yapmak için hiçbir ücret almıyorum her şeyi ücretsiz yapıyorum hiçbir ücret almıyorum ve bu yüzden

your donations would be gladly received very much so thank you very much don't

bağışlarınız memnuniyetle karşılanır, bu yüzden çok teşekkür ederim

forget to send your likes don't forget also to hit the subscribe button don't

beğenilerinizi yollamayı unutmayın abone ol butonuna da basmayı unutmayın

forget to subscribe because a lot of people don't subscribe they they just

abone olmayı unutmayın çünkü çoğu kişi abone olmuyor abone

watch without subscribing so if you subscribe and if you activate the

olmadan sadece izliyor abone olursanız ve bildirimleri açarsanız

notifications that means you won't miss any of my live streams or recorded

canlı yayınlarımdan veya kayıtlı

streams Thank You Massimo thank you also to Helena see you Rose Thank You rose I

yayınlarımdan hiçbirini kaçırmayacağınız anlamına gelir Teşekkürler Massimo Helena'ya da teşekkür ederim görüşürüz Rose Teşekkürler rose

hope that next time I get a round of applause well rose rose bush I love your

Umarım bir dahaki sefere alkış alırım pekala rose rose bush Bu

name by the way just before I go I will give you a round of applause

arada adınızı seviyorum gitmeden hemen önce size bir alkış vereceğim

I hope you enjoyed that time to go time to say goodbye

umarım gitmek için o zamanı beğenmişsinizdir veda zamanı

see you next week and of course I hope you have a great week stay happy it is

haftaya görüşürüz ve tabii ki umarım harika bir hafta geçirirsiniz mutlu kalın eylül ayı iyi

September enjoy yourself have a super-duper time and of course until the

eğlenceler zaman ve tabii ki

next time we appear all together here on YouTube

YouTube'da bir dahaki sefere hep birlikte görünene kadar,

this is mr. Duncan saying thanks for watching see you later and of course you

bu Mr. Duncan izlediğiniz için teşekkür ediyor sonra görüşürüz ve tabii ki

know what's coming next yes you do...

sırada ne olduğunu biliyorsunuz evet yaparsınız...

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta 8-)