Improve your Vocabulary: Stop saying VERY!

İngilizce Kelime hazineni geliştir : VERY demeyi bırak

48,201,957 views ・ 2018-05-22

ENGLISH with James


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
"Getting from here to there, it's been a long while."
0
299
4331
"Buradan oraya gideli uzun bir zaman oldu. " Lütfen artık bilmeyen çeviri yapmasın. Eski halinden toparlamaya çalışıyorum. Stop translating If you do not know Eng or Tr.
00:04
Oh, hi.
1
4630
1420
A merhaba.
00:06
My time is finally here.
2
6050
1450
Sonunda ben geldim.
00:07
James from engVid.
3
7500
2880
engVid'den James.
00:10
I can't believe this, this is like the Mirror Universe.
4
10380
2110
Buna inanamıyorum, bu aynı ''Mirror Universe (ayna evren)'' gibi.
00:12
If you watch Star Trek, you'll understand; if not, go watch Mirror Universe with Star
5
12490
4629
Star Trek'i izlerseniz, anlayacaksınız; eğer izlemediyseniz, Star Trek'i seyretmeye gidin.
00:17
Trek.
6
17119
1000
Trek.
00:18
I have two, look at them, I have two Mr. Es.
7
18119
2861
İki tane var, onlara bakın. İki tane Bay Es'im var.
00:20
In the first one Mr. E is hot, and the first one Mr. E is cold.
8
20980
3990
Birincisinde, Bay E sıcak, ve birincisi Bay E soğuk.
00:24
Let's go to the board.
9
24970
1269
Tahtaya bakarsak...
00:26
E, what's up?
10
26239
2160
E, n'aber?
00:28
"It's very hot.
11
28399
1000
"Çok sıcak.
00:29
35 degrees centigrade."
12
29399
1000
35 santigrat derece. "
00:30
You're right.
13
30399
1000
Haklısın.
00:31
I see you're wearing your Bermuda shorts.
14
31399
2761
Bermuda şortlarını giydiğini görüyorum.
00:34
And the second E is saying he's very cold: "It's minus 30 degrees centigrade."
15
34160
4230
Ve ikinci E, onun çok soğuk olduğunu söylüyor: "Eksi 30 santigrat derece."
00:38
Ow, this isn't good.
16
38390
2349
Ah, bu iyi değil.
00:40
I feel for you.
17
40739
2101
Seni anlayabiliyorum.
00:42
But don't you think there are better ways to say it's very hot or it's very cold?
18
42840
5760
Ama onun çok sıcak ya da çok soğuk olduğunu söylemek için daha iyi yollar düşünmüyor musun?
00:48
I think so, and in today's lesson I'm going to teach some of you...
19
48600
4540
Ben öyle düşünüyorum ve bugün derste bazılarınıza öğreteceğim.
00:53
Not some of you.
20
53140
1000
Bazılarınıza değil.
00:54
I'm going to teach all of you how to get rid of the word "very" to describe everything,
21
54140
5309
Hepinize, her şeyi tanımlarken kullandığınız ''very (çok)'' kelimesinden nasıl kurtulacağınızı öğreteceğim.
00:59
and use other words which give more information, which will make you sound more like a native
22
59449
4410
eğer bu tarz kelimeleri söylerseniz bu kelimeler sizi o dili aktif olarak konuşan yerli bir insan gibi gösterecek,
01:03
speaker and make your writing phenomenal.
23
63859
3111
ve yazılarınızı olağanüstü hale getirecek.
01:06
Oh, "phenomenal"?
24
66970
1660
Oh, "olağanüstü"?
01:08
That's a word for "very good".
25
68630
1210
Bu, "çok iyi" tanımı yerine kullanabileceğiniz ideal bir kelime.
01:09
Are you ready?
26
69840
1100
Hazır mısınız?
01:10
Let's go to the board.
27
70940
1880
Tahtaya bakalım.
01:12
So, today's lesson is on "very".
28
72820
3690
Bugünün dersi "çok" kelimesi üzerine.
01:16
"Very" is a very good word, that's why we use it, but when you're writing, to hear somebody
29
76510
6560
"Çok" çok iyi bir kelime, bu yüzden kullanıyoruz, ama yazarken birinin söylediklerini duymak:
01:23
say: "Very, very, very, very, very, very, very, very" is what we call monotonous, it
30
83070
4220
"Çok, çok, çok, çok, çok, çok, çok " işte bu monoton dediğimiz şey, ''monotonous'' yani monoton kelimesi
01:27
means "mono" as one, "tonous", one tone, one sound - very boring.
31
87290
4450
''mono'' yani bir ve ''tounus'' yani tekdüze anlamına gelir, tek ses- çok sıkıcı!
01:31
So let's change that from you being...
32
91740
3000
Artık bunu değiştirelim
01:34
You know, using "very" because I teach and I notice a lot of students saying things,
33
94740
5280
Biliyorsunuz, ''çok'' kelimesini kullanmak, ki bunu bir çok öğrencinin söylediği bir şey olduğunu fark ettim,
01:40
like: "Teacher, today it's very cold outside."
34
100020
2490
örneğin: "Öğretmenim, bugün dışarısı çok soğuk."
01:42
I'm like: -"Yeah, it is."
35
102510
1000
Ben de: - "Evet, öyle."
01:43
-"And I'm very tired and very hungry."
36
103510
2130
''Çok yorgunum ve çok açım''.
01:45
I'm like: "Okay, okay."
37
105640
1200
Ben de: "Tamam, tamam."
01:46
It's like being punched in the face again and again, and I just want to say: "Stop with
38
106840
5540
Bu tam olarak yüzüne defalarca, tekrar ve tekrar, yumruk atma gibi bir şey ve ben sadece şunu söylemek istiyorum: ''çok kelimesini kullanmayı
01:52
the 'very'.
39
112380
1080
bırak.''
01:53
Use a different word."
40
113460
1270
Farklı bir kelime kullan''.
01:54
But it's not fair because "very" is a very good word-there, I did it again-we just need
41
114730
6300
ama bu adil değil çünkü ''çok'' kelimesi kullandığımız yerde(orada) çok iyi bir kelime, Bunu tekrar yaptım, bizim sadece
02:01
to find other words to make your language sound richer to improve it so you sound more
42
121030
4610
geliştirmek amacıyla dilimizi daha zengin bir hale getirmek için farklı kelimeler bulmamız gerekiyor ki böylelikle ana dili ingilizce olan bir kişiye
02:05
like a native English speaker, and to make it more interesting for you because it will
43
125640
4250
daha çok benzemiş olmakla beraber,
02:09
express more of who you are and your ideas in a better way.
44
129890
4280
kim olduğunuzu daha fazla ifade edin ve Fikirlerinizi daha iyi bir şekilde.
02:14
It makes you unique.
45
134170
1790
Seni eşsiz kılıyor.
02:15
You ready?
46
135960
1000
Hazır mısın?
02:16
Let's go to the board.
47
136960
1300
Tahtaya dönelim.
02:18
You'll notice I put "very" in red because this is something we don't want to do, we
48
138260
3770
Kırmızı kutuya 'çok' yazdığımı fark edersin çünkü bu istemediğimiz bir şey, biz
02:22
don't want to keep saying: "very".
49
142030
2140
'çok' diyip durmayı istemiyoruz.
02:24
We want to change that up.
50
144170
1000
Bunu değiştirmek istiyoruz.
02:25
And I'm going to give you a list of words that people or students usually say when they
51
145170
4390
Ve sana insanların genellikle 'çok' demek yerine kullandığı
02:29
say "very" that I've heard many, many times.
52
149560
3000
bir kelime listesi vereceğim.
02:32
And maybe you've done this.
53
152560
1640
Ve belki bunu yaptın.
02:34
And today I'm going to give you singular words to use instead.
54
154200
3920
Ve bugün sana vereceğim bunun yerine kullanacağın tekil kelimeler.
02:38
I'll explain them, just in case they're difficult.
55
158120
2920
Onları açıklayacağım, anlaşılması zor olabilir diye.
02:41
Let's start with the first one.
56
161040
2590
İlk ile başlayalım.
02:43
People say: "Very rude", instead of saying that, you can say: "vulgar".
57
163630
4010
İnsanlar şöyle diyor: "Çok kaba", yerine diyerek şöyle diyebilirsiniz: "vulgar".
02:47
"Vulgar" means very rude, and if somebody says to me: "Your language is vulgar", I'll
58
167640
4470
"Vulgar" çok kaba, ve eğer birisi bana dedi ki: "Sen çok kaba konuşuyorsun", ben
02:52
probably stop talking because it means it's not right, it's inappropriate, it's very bad.
59
172110
4980
Muhtemelen konuşmaktan vazgeçerim çünkü doğru değil, uygunsuz, çok kötü.
02:57
Vulgar.
60
177090
1000
Kaba.
02:58
"I don't like your vulgar tone", your rude tone.
61
178090
3360
'Senin bu kaba ses tonundan ve kaba dilinden hiç hoşlanmıyorum'
03:01
It's strong.
62
181450
1990
Bu güçlü.
03:03
"Very short", another word we say is "brief", which means small.
63
183440
4510
"Çok kısa", başka bir kelime küçük olan "kısa" dır.
03:07
We had a very brief...
64
187950
1480
Çok kısa bir süreliğine ...
03:09
We had a very brief conversation, a very short conversation.
65
189430
3190
Çok kısa bir sohbet ettik. çok kısa bir konuşma.
03:12
Cool?
66
192620
1300
Güzel?
03:13
"Boring".
67
193920
1289
"Sıkıcı".
03:15
When you say: "Class was very boring today", you can say: "dull".
68
195209
5351
"Ne dersin?" bugün sıkıcı ", diyebilirsiniz:" donuk ".
03:20
"Dull" means very boring.
69
200560
1780
"Donuk" çok sıkıcı anlamına gelir.
03:22
It also means... See?
70
202340
2540
Aynı zamanda ... Ayıktın mı?
03:24
Here's a bonus when you use these words, stupid.
71
204880
4200
İşte size bir bonus Bu kelimeleri kullan, mesela aptal.
03:29
If you say someone is dull, you can say they're very boring, or dull meaning they're stupid.
72
209080
7440
Birisinin sıkıcı olduğunu söylerseniz, Çok sıkıcı, ya da 'dull' un diğer anlamı onlar aptal olur.
03:36
Don't use it like that too often; people don't like being called stupid.
73
216520
4970
Onu çok sık kullanmayın; insanlar kendilerine aptal denilmekten hoşlanmıyorlar.
03:41
And if you say: "He's rather dull, isn't he?"
74
221490
2990
Ve eğer diyorsan: "O" oldukça sıkıcı değil mi? "
03:44
I have to listen for context to mean stupid or boring.
75
224480
5060
Benim aptal ya da sıkıcı dediğini anlamam için tam olarak ne dediğini anlamam gerek.
03:49
Next one, everybody's favourite: "Very good".
76
229540
3300
Bir sonraki, herkes favori: "Çok iyi".
03:52
"Teacher, the food is very good.
77
232840
1950
"Öğretmen, yemek çok güzel.
03:54
The lesson is very good.
78
234790
1390
Ders çok güzel.
03:56
I like this, it's very good."
79
236180
1880
Bunu beğendim, çok güzel. "
03:58
Why don't we change that to the word "superb"?
80
238060
3370
Neden onu değiştirmiyoruz? "süper" kelimesine mi?
04:01
Look carefully at the word "superb", you have the word "super" written inside it.
81
241430
3630
"Süper" kelimesine dikkatlice bak, seni İçinde "süper" kelimesi var.
04:05
"Super" means what?
82
245060
2120
"Süper" ne anlama geliyor?
04:07
Above average, excellent, or superb, very good.
83
247180
4290
Ortalamanın üstünde, mükemmel, ya da süper, çok iyi.
04:11
"The food was superb."
84
251470
3019
"Yemekler mükemmeldi."
04:14
People don't usually use this word, so if you tell me when I cook for you that it's
85
254489
4640
İnsanlar genellikle bu kelimeyi kullanmazlar. Senin için ne zaman yemek yaptığımı söyle
04:19
superb, I'm telling you right now I will take that as such an amazing compliment.
86
259129
6231
süper, sana söylüyorum şimdi yapacağım Bunu inanılmaz bir iltifat olarak kabul et.
04:25
Gentlemen, if you tell a woman she looks superb, she'll be like: "Thank you.
87
265360
6010
Beyler, göründüğü bir kadına söylersen Mükemmel, o gibi olacak: "Teşekkür ederim.
04:31
Really?"
88
271370
1000
Harbi mi lan?"
04:32
Because no one says it.
89
272370
1509
Çünkü kimse söylemiyor.
04:33
All right?
90
273879
2491
Kavradın mı?
04:36
"Freezing", you can say: "It's very cold outside", but in minus 35, it's freezing.
91
276370
5540
"Donuyorum" diyebilirsiniz ki: "Çok soğuk dışarıda, ama eksi 35'de, donuyor.
04:41
I can put meat outside and it will turn to ice, it's freezing, that's how cold it is.
92
281910
5469
Eti dışarı koyabilirim. buz, donuyor, bu kadar soğuk.
04:47
And if you tell me it's freezing, I'm going to get a jacket and another coat, and a hat,
93
287379
3690
Ve eğer bana donuyorsa, ben gidiyorum bir ceket ve başka bir ceket ve bir şapka almak
04:51
and a scarf because I know it's very, very cold.
94
291069
3840
ve bir eşarp çünkü biliyorum çok, çok soğuk.
04:54
You don't have to say: "It's very, very cold today."
95
294909
2491
Söylemek zorunda değilsin: "Bu bugün çok, çok soğuk. "
04:57
Say: "It's freezing."
96
297400
2699
De ki: 'Dondurucu."
05:00
Next, here's a nice word, this is what we call a $10 word.
97
300099
3801
Sonra, güzel bir kelime, bu 10 dolarlık bir kelime diyoruz.
05:03
Cha-ching.
98
303900
1000
---para ile ilgili asya kökenli bir kelime.---
05:04
"Ravenous".
99
304900
1000
"Ravenous".
05:05
Even when you say it, there's: "Arr, arr".
100
305900
3789
Söylediğin zaman bile, orada: "Arr, arr".
05:09
When you're ravenous, you're not hungry.
101
309689
2241
Eğer sen 'ravenous' isen, sen aç değilsin
05:11
If you walk into a restaurant and say: "I'm ravenous", they will get all the cooks together
102
311930
5299
Bir lokantaya gidip şöyle diyorsun: "Ben ''ravenous'' ", bütün aşçıları bir araya getirecekler
05:17
and start cooking right away, immediately, knowing that they have to feed you because
103
317229
3731
ve hemen yemek yapmaya hemen Sana yemek yapmak zorunda olduklarını anlayacaklar çünkü
05:20
you'll eat everything.
104
320960
1889
her şeyi yiyeceksin.
05:22
You can use this about l'amour, the love.
105
322849
2901
Bunu aşk anlamında da kullanabilirsin.
05:25
"I'm ravenous for l'amour.
106
325750
1460
"Ben aşkına ravenous'um. Ravenous, u know, very hungry, yani 'çok aç' türkçe meaning'i rahmetli.
05:27
I love it.
107
327210
1049
Onu seviyorum.
05:28
I'm hungry for it.
108
328259
1000
Onun aşkına açım be!
05:29
I want it desperately."
109
329259
1630
Umarsızca istiyorum. "
05:30
It's a great word.
110
330889
1500
Bu harika bir kelime.
05:32
You can be ravenous about reading, it means: "I want to eat it and take all of it."
111
332389
4180
Okumak konusunda acımasız olabilirsiniz, demek ki: "Onu yemek ve hepsini almak istiyorum."
05:36
Nice word, I like this word, even the: "Arr", it's so sexy.
112
336569
4380
Güzel söz, bu kelimeyi seviyorum Hatta: "Arr", çok seksi.
05:40
Sorry.
113
340949
1000
Afedersiniz.
05:41
"Sluggish".
114
341949
1000
"Biraz ağır".
05:42
In the morning when I get up I move very slowly, you know?
115
342949
6261
Sabah kalktığımda ben çok yavaşım, bilirsin ya?
05:49
Like, real, word, if you're in Toronto the TTC is rather sluggish in the morning.
116
349210
4949
Gerçekte, kelime, Toronto’daysan Sabahları TTC oldukça yavaş.
05:54
You know what I'm saying?
117
354159
1440
Ne anlattığımı anlıyor musun?
05:55
You're always late.
118
355599
1000
Her zaman geç kaldın.
05:56
It means very slow.
119
356599
1141
Çok yavaş demektir.
05:57
But in the morning I'm usually sluggish, I'm moving slow, you know?
120
357740
5620
Ama sabahları genelde yavaş, yavaş hareket ediyorum, biliyor musun?
06:03
Slow, sluggish, like a slug, like a bug.
121
363360
3279
Yavaş, yavaş, gibi Bir böcek gibi, bir böcek gibi.
06:06
Slow.
122
366639
1000
Yavaş.
06:07
His sluggish reaction.
123
367639
3381
Onun tepkisi yavaşç
06:11
Slow reaction.
124
371020
2389
Yavaş reaksiyon.
06:13
This one has an asterisk: "Very fast", when something's very fast.
125
373409
5780
Bu bir yıldız işareti var: "Çok hızlı ", bir şey çok hızlı olduğunda.
06:19
I read many of your comments and it's like: "He speaks: 'Blah-blah-blah-blah'.
126
379189
2780
Yorumlarınızın çoğunu okudum ve gibi: "Blah-blah-blah-blah" diyor.
06:21
He speaks so quickly, so rapidly.
127
381969
1021
O konuşuyor hızlı, çok hızlı.
06:22
I don't understand anything."
128
382990
1599
Ben bir şey anlamıyorum. "
06:24
Yes, James is a rapid speaker.
129
384589
2401
Evet, James hızlı bir konuşmacıdır.
06:26
I speak very quickly or I speak very fast.
130
386990
2919
Çok hızlı konuşuyorum ya da çok hızlı konuşuyorum.
06:29
They moved quickly or you say they moved at a rapid pace, very quickly, very fast.
131
389909
5331
Hızlı hareket ettiler ya da taşındıklarını söylediniz Hızlı bir hızla, çok hızlı, çok hızlı.
06:35
So, instead of saying: "Very quickly, very fast", you can use the word: "rapid" or "rapidly".
132
395240
5449
Yani, "Çok hızlı, çok hızlı" demek yerine "hızlı" veya "hızlı" kelimesini kullanabilirsiniz.
06:40
Right?
133
400689
1000
Sağ?
06:41
Adverb.
134
401689
1000
Zarf.
06:42
You can say: "rapidly".
135
402689
3061
"Hızlı" diyebilirsiniz.
06:45
Okay?
136
405750
1000
Tamam?
06:46
I told you I'm going to give you lots of information so you can really change up your vocabulary
137
406750
5139
Sana çok bilgi vereceğimi söyledim bu yüzden kelime bilginizi gerçekten değiştirebilirsiniz
06:51
and sound amazing.
138
411889
2171
ve ses harika.
06:54
Sound superb.
139
414060
3089
Süper ses.
06:57
When you're tired, you're coming home from work, you can say: "I'm so tired.
140
417149
4211
Yorgunken, eve geliyorsun işten, şöyle diyebilirsiniz: "Çok yorgunum.
07:01
I'm very, very tired.
141
421360
1320
Ben çok çok yorgunum.
07:02
I'm always very tired."
142
422680
1630
Ben her zaman çok yorgunum.
07:04
Use the word "exhausted".
143
424310
1770
"Yorgun" kelimesini kullan.
07:06
That means done, finished, totalled, toast, no more.
144
426080
4139
Bu bitti demek bitmiş, Toplam, tost, artık yok.
07:10
I'm exhausted.
145
430219
1980
çok yoruldum.
07:12
Cool?
146
432199
1670
Güzel?
07:13
It means you want to go to sleep now.
147
433869
2580
Istediğin anlamına geliyor şimdi uyumaya gitmek.
07:16
Or if you're exhausted of this conversation, then no more, I can't do any more, I'm done,
148
436449
5291
Ya da bu konuşmadan yorulmuşsanız, artık yok, daha fazla yapamam, bittim
07:21
it's over.
149
441740
3560
bitti.
07:25
"Poor", a lot of people like to use the word "poor".
150
445300
5670
"Zavallı", bir çok insan gibi "fakir" kelimesini kullanmak için.
07:30
Most native speakers don't even use the word I'm going to teach you because it's so strong.
151
450970
6469
Çoğu ana dili konuşan sözcüğü bile kullanmıyor Sana öğreteceğim çünkü çok güçlü.
07:37
If you say: "I'm very poor" it means I have no money.
152
457439
2820
Eğer diyorsan: "Ben çok fakirim" bu benim param olmadığı anlamına geliyor.
07:40
If I'm destitute, you live on the street, my friend, you eat with the rats.
153
460259
4571
Eğer ben yoksundur, sokakta yaşıyorsun. arkadaşım, farelerle yersin.
07:44
Okay?
154
464830
1000
Tamam?
07:45
You and the rats share Kentucky Fried Chicken out of garbage at night.
155
465830
2569
Sen ve sıçanlar Kentucky Fried'i paylaşıyorsunuz Geceleri çöp dışarı tavuk.
07:48
All right?
156
468399
1000
Tamam?
07:49
I'm just saying.
157
469399
1000
Ben sadece söylüyorum.
07:50
But if you say: "I'm destitute", it means: "I'm very poor."
158
470399
2890
Ama eğer sen diyorsan: "Ben hastayım" Anlamı: "Ben çok fakirim."
07:53
You want to remember this word for the next time your English friend says: -"Hey, Jimmy.
159
473289
4000
Bu kelimeyi bir daha hatırlamak istiyorsun İngiliz arkadaşının dediği zaman: - "Hey, Jimmy.
07:57
Can I borrow 5 dollars?"
160
477289
2150
5 dolar borç alabilir miyim? "
07:59
-"Sorry, dude.
161
479439
1000
-"Üzgünüm dostum.
08:00
I'm destitute."
162
480439
2680
Ben çulsuzum.
08:03
He will give you 5 dollars and be like: "I didn't know it was so bad.
163
483119
3961
Size 5 dolar verecek ve gibi: "Çok kötü olduğunu bilmiyordum.
08:07
You're so poor, you're destitute?"
164
487080
2019
Sen çok mu fakirsin, çulsuz musun?
08:09
It means my house is...
165
489099
1000
Bu benim evim
08:10
I live on the street.
166
490099
1000
sokaklar demek.
08:11
My house, I have nothing.
167
491099
1220
Benim evim, mevim hiçbir şeyim yok.
08:12
I'm destitute.
168
492319
1400
Ben çulsuzum
08:13
After the divorce, most people are destitute.
169
493719
3741
Boşanmadan sonra, çoğu insanlar yoksundur.
08:17
Don't get divorced.
170
497460
1129
Boşanma.
08:18
Okay, next.
171
498589
1431
Tamam, sıradaki.
08:20
"Rich", "very rich".
172
500020
2149
"Zengin", "çok zengin".
08:22
I know, students love to: "I'm studying English because one day I hope to be very, very rich.
173
502169
5340
Biliyorum, öğrenciler şunları seviyor: "İngilizce çalışıyorum çünkü bir gün çok, çok zengin olmayı umuyorum.
08:27
I'm telling you I'm going to be rich.
174
507509
1371
Sana söylüyorum zengin olacak.
08:28
You know?
175
508880
1000
Bilirsin?
08:29
I'm going to be very rich."
176
509880
1000
Çok zengin olacağım. "
08:30
And I go: "You want to be rich?
177
510880
1119
Ve ben gidiyorum: "Zengin olmak ister misin?
08:31
I want to be wealthy."
178
511999
1401
Zengin olmak istiyorum. "
08:33
And they say: "Teacher, what's the difference?
179
513400
1840
Ve diyorlar ki: "Öğretmen, fark ne?
08:35
'Very rich' means I have everything."
180
515240
2229
'Çok zengin' demek ben Her şeye sahip olmak."
08:37
So I say: "Okay, so, you know Michael Jordan?"
181
517469
2880
Ben de dedim ki: "Tamam, yani sen Michael Jordan'ı tanıyor musun? "
08:40
They go: "Yes, yes, he's a very rich man", I go: -"Yeah, he's very rich."
182
520349
3110
Gidiyorlar: "Evet, evet, o çok zengin. adam ", ben gidiyorum: -" Evet, o çok zengin. "
08:43
-"They pay him millions of dollars."
183
523459
1680
- "Ona para ödüyorlar milyonlarca dolar."
08:45
I go: "Yeah, yeah, yeah."
184
525139
1301
Ben gidiyorum: "Evet, evet, evet."
08:46
I say: "I want to be the man who pays Michael Jordan -- that guy's wealthy."
185
526440
5210
Ben diyorum ki: "Ödenen adam olmak istiyorum Michael Jordan - bu adam zengin. "
08:51
Sudden silence, and then their vocabulary changes instantly: "I would like to be wealthy,
186
531650
4520
Ani sessizlik ve daha sonra kelime hazineleri anında değişir: "Zengin olmak isterim,
08:56
yes, I think it would be superb to be wealthy.
187
536170
2660
evet, olacağını düşünüyorum varlıklı olmak çok güzel.
08:58
In fact, I'm looking for a rapid change in my environment so I can become wealthy."
188
538830
5129
Aslında, hızlı bir değişim arıyorum çevrem bu yüzden zengin olabilirim. "
09:03
I go: "Oh, you understand."
189
543959
1630
Ben gidiyorum: "Ah, anlıyorsun."
09:05
Change your vocabulary, change your brain, change your life.
190
545589
4081
Kelime bilginizi değiştirin Beynini, hayatını değiştir.
09:09
Right?
191
549670
1000
Sağ?
09:10
Okay, anyway, before I go on that, I don't want to become dull going over the same points
192
550670
3870
Tamam, peki, ben buna başlamadan önce, aynı noktaların üzerinden geçerek sıkılmak istiyorum
09:14
again and again.
193
554540
1310
tekrar ve tekrar.
09:15
I'm going to try to keep it brief, okay?
194
555850
2070
Ben denemek için gidiyorum Kısa tut, tamam mı?
09:17
Ah, I do want to talk about one difference here, that's why I have it.
195
557920
3089
Ah, birinden konuşmak istiyorum. Buradaki fark, bu yüzden sahibim.
09:21
We talked about hot, "scalding" and "scorching", they're not quite the same.
196
561009
4361
Sıcak, "haşlama" ve "kavurucu", tamamen aynı değiller.
09:25
These both mean very hot, but usually we use "scolding" for liquids, like water.
197
565370
5839
Bunlar her ikisi de çok sıcak ama genelde su gibi sıvılar için "azarlamak" kullanın.
09:31
Right?
198
571209
1000
Sağ?
09:32
The water is scolding, it will burn you it's so hot.
199
572209
2141
Su azalıyor, o seni yakacak kadar ateşli.
09:34
And we say "scorching" for hot for heat like the summer sun.
200
574350
2430
Ve sıcak için "kavurucu" deriz Yaz güneşi gibi ısı için.
09:36
So you say, if the water...
201
576780
1530
Yani diyorsun, eğer su ...
09:38
If the coffee is scolding, it will burn you because it's a liquid; but it's scorching
202
578310
5180
Kahve azarsa, seni yakar çünkü bir sıvıdır; ama yakıcı
09:43
outside, it's hot from the fire or the sun.
203
583490
2709
dışarıdan, sıcak ateş ya da güneş.
09:46
They're similar, it's just we use it a little differently.
204
586199
3070
Onlar benzer, biz sadece biraz farklı kullanın.
09:49
Okay?
205
589269
1000
Tamam?
09:50
You wouldn't probably say: "It's scolding outside."
206
590269
1820
Muhtemelen söylemezsin: "Dışarıda azarlanıyor."
09:52
People would go: "Huh?
207
592089
1211
İnsanlar giderdi: "Huh?
09:53
Is there water that I'm going to step in?"
208
593300
2010
Var su var mı adım atılacak mı? "
09:55
You go: "No, no, no.
209
595310
1519
Sen git: "Hayır, hayır, hayır.
09:56
It's scorching, very hot, 35 degrees.
210
596829
2271
Bu kavurucu, çok Sıcak, 35 derece.
09:59
But don't go and put your foot in the water, it's scolding.
211
599100
2770
Ama gitme ve ayağını koyma suda, azarlıyor.
10:01
It will burn you and send you to the hospital."
212
601870
2070
Seni yakıp gönderecek Hastaneye sende. "
10:03
Cool?
213
603940
1000
Güzel?
10:04
All right.
214
604940
1300
Tamam.
10:06
I'll see you in a second.
215
606240
2130
Seni bir saniye sonra göreceğim.
10:08
[Snaps]
216
608370
1000
[Enstantane]
10:09
Okay, so if you're ready, I want you to pay attention.
217
609370
5180
Tamam, eğer hazırsan, ben dikkat etmeni istiyorum.
10:14
Remember I taught you a lot of words, you know: "very happy", "very tired", and we're
218
614550
5660
Sana çok fazla kelime öğrettiğimi hatırla, seni biliyorum: "çok mutlu", "çok yorgun" ve biz
10:20
going to see how well you understood it by two speeches that I have on the board.
219
620210
5179
ne kadar iyi anladığını görmeye gidiyorum tahtada sahip olduğum iki konuşmayla.
10:25
And the first speech I'm going to read it to you and I want you to identify where I've
220
625389
5890
Ve ilk konuşmayı okuyacağım sen ve ben nerede olduğumu belirlemeni istiyorum
10:31
used "very" and another word together, like an adjective like "hot" or "cold", and tell
221
631279
6271
"çok" ve birlikte başka bir kelime kullandı, "sıcak" veya "soğuk" gibi bir sıfat ve söyle
10:37
me where they are.
222
637550
1000
Bana nerede olduklarını.
10:38
Because if you can't identify them, we can't fix them and use the new vocabulary.
223
638550
4370
Çünkü onları tanımlayamazsan, biz Onları tamir edemez ve yeni kelimeleri kullanamazsın.
10:42
You will probably also notice that the story seems or the speech seems very repetitive
224
642920
4899
Muhtemelen hikayenin de farkına varacaksınız. görünüyor ya da konuşma çok tekrarlayıcı görünüyor
10:47
as I keep saying "very, very", and why I said that, once we get rid of that word and use
225
647819
4851
"çok, çok" derken ve neden söyledim bu kelimeden kurtulduktan sonra
10:52
other words, not only your writing because this is writing, but your vocabulary and speech
226
652670
6070
diğer kelimeler, sadece sizin yazdığınız için değil yazıyor, ama kelime bilginiz ve konuşmanız
10:58
will seem much more natural and fluent.
227
658740
1670
çok daha fazla görünecek doğal ve akıcı.
11:00
Are you ready?
228
660410
1170
Hazır mısın?
11:01
Let's go to the board.
229
661580
1290
Hadi tahtaya gidelim.
11:02
Okay, so: "My name is Tiago."
230
662870
3050
Tamam, öyleyse: "Benim adım Tiago."
11:05
By the way, Tiago is James in Brazil, so my Brazilian friends and the three Tiagos I've
231
665920
4650
Bu arada, Tiago, Brezilya’da James’dir. Brezilyalı arkadaşlar ve üç Tiagos Ben
11:10
met, how you doing?
232
670570
1010
Tanıştın, nasılsın?
11:11
Okay, so: "My name is Tiago.
233
671580
2770
Tamam, öyleyse: "Benim adım Tiago.
11:14
I live in a very poor"...
234
674350
1500
Çok fakir yaşadım "...
11:15
Or, sorry.
235
675850
1000
Ya da üzgünüm.
11:16
"...a very poor part of Toronto.
236
676850
2219
"... Toronto’nun çok zayıf bir parçası.
11:19
I have to work long hours, so I am usually very tired.
237
679069
4520
Uzun saatler çalışmak zorundayım. bu yüzden genellikle çok yorgunum.
11:23
My home has a very good view of the city, but my apartment is often very cold in the
238
683589
6881
Evimin şehrin güzel bir görüntüsü var. ama benim dairem genellikle çok soğuk
11:30
winter and very hot in the summer.
239
690470
2989
kış ve yazın çok sıcak.
11:33
I work hard so one day I will be very rich."
240
693459
3060
Çok çalışıyorum bir gün Çok zengin olacağım. "
11:36
It's not a bad speech or story, but I would say that's about a grade 3 or grade 4, that's
241
696519
8050
Kötü bir konuşma ya da hikaye değil, ama 3. sınıf veya 4. sınıf ile ilgili
11:44
children's classes in Canada.
242
704569
2501
Kanadada ki çocukların yaptıkları gibi.
11:47
You don't want to sound like that.
243
707070
1650
Böyle şeyler duymak istemezsin.
11:48
So why don't we add a few words, some seasoning, some masala?
244
708720
5479
O zaman neden birkaç kelime eklemiyoruz? Biraz baharat, biraz masala?
11:54
Make it same thing, but now we'll sound much more interesting to the ear.
245
714199
3852
Aynı şeyi yap, ama şimdi ses çıkaracağız Kulağa daha ilginç.
11:58
You'll notice you'll have to work a little harder with your vocabulary so you'll get
246
718051
2679
Biraz çalışman gerekeceğini fark edeceksiniz. kelime hazinenizle daha da zorlaşacaksınız
12:00
better at speech, and people will like what...
247
720730
2940
konuşmada daha iyi ve insanlar ne gibi ...
12:03
You know, like listening to you more.
248
723670
1519
Bilirsin daha fazla dinliyorum.
12:05
Are you ready?
249
725189
1971
Hazır mısın?
12:07
Now let's go to the board.
250
727160
1590
Şimdi tahtaya gidelim.
12:08
The first thing we're going to do is identify the parts that we want to change.
251
728750
5279
Yapacağımız ilk şey Değiştirmek istediğimiz parçaları tanımlamak.
12:14
So, again, we go: "My name is Tiago", got it.
252
734029
3821
Öyleyse yine başlıyoruz: "Benim Adı Tiago ", anladım.
12:17
"I live in a very poor", see?
253
737850
2440
"Çok fakir bir ülkede yaşıyorum", görüyor musun?
12:20
We have this and we did learn another word to say it for that.
254
740290
3680
Bunu aldık ve öğrendik Bunu söylemek için başka bir kelime.
12:23
Right?
255
743970
1239
Sağ?
12:25
What's the next one?
256
745209
2651
Sıradaki nedir?
12:27
"I have to work long hours so I'm usually very tired", there's another one we want to
257
747860
5810
"Uzun saatler çalışmak zorundayım, bu yüzden genellikle çok yorgun ", istediğimiz başka bir tane var
12:33
change.
258
753670
1000
değişiklik.
12:34
"My home has a very good view", oh, I think we've said two sentences and "very" three
259
754670
6750
"Evimin çok güzel bir görünümü var", sanırım iki cümle ve "çok" üç dedim
12:41
times.
260
761420
1000
zamanlar.
12:42
Okay? "...but my apartment is often very cold in the winter and very hot"-there we go-"in
261
762420
11519
Tamam? "... ama benim dairem genellikle çok soğuk kışın ve çok sıcak "-e gidiyoruz-"
12:53
the summer.
262
773939
1260
yaz.
12:55
And I work very hard because I..."
263
775199
3401
Ve çok çalışıyorum zor çünkü ben ... "
12:58
Or, sorry.
264
778600
1000
Ya da üzgünüm.
12:59
"I work hard because I want to be very rich."
265
779600
2229
"Çok çalışıyorum çünkü çok zengin olmak istiyorum. "
13:01
That's a lot of them.
266
781829
1000
Bu onların birçoğu.
13:02
So, take a look and you can see how we use the word "very" a lot of times in a very small
267
782829
6921
Yani, bir göz atın ve nasıl kullandığımızı görebilirsiniz. çok "çok" kelimesini çok küçük
13:09
area.
268
789750
1730
alanı.
13:11
Right?
269
791480
1740
Sağ?
13:13
Let's change it up now that we have identified what we want to change, and look for better
270
793220
5760
Şimdi belirlediğimiz şeyi değiştirelim ne değiştirmek istiyoruz ve daha iyi görünmek için
13:18
words.
271
798980
1000
kelimeler.
13:19
Well, I've taught you the better words, so why don't we just...?
272
799980
2909
Eh, sana daha iyi öğrettim kelimeler, neden biz sadece ...
13:22
Why don't we just put them in there?
273
802889
2111
Neden biz sadece Onları oraya koymak?
13:25
You ready?
274
805000
1000
Hazır mısın?
13:26
So the first part is: "My name is Tiago.
275
806000
2209
Yani ilk bölüm: "Benim adım Tiago.
13:28
I live in a _________ poor part of Toronto."
276
808209
4221
Da yaşıyorum _________ Toronto'nun zayıf kısmı. "
13:32
What was the word we used for "very poor", almost homeless?
277
812430
10089
Kullandığımız kelime neydi? "çok fakir", neredeyse evsiz mi?
13:42
That's right: "destitute".
278
822519
7271
Doğru: "yok".
13:49
When you're destitute, you're very poor, so in this case: "I live in a very poor part
279
829790
3720
Yoksul olduğunuzda, çok fakirsiniz. bu durumda: "Çok fakir bir bölgede yaşıyorum
13:53
of Toronto".
280
833510
1079
Toronto'nun ".
13:54
"I have to work long hours, so I am usually _________..."
281
834589
5641
"Uzun saatler çalışmak zorundayım. bu yüzden ben genellikle _________... "
14:00
Another word for "very tired".
282
840230
3820
"Çok yorgun" için başka bir kelime.
14:04
"Exhausted", that's right, I'm very tired, exhausted.
283
844050
8310
"Yorgun", doğru. Çok yorgunum, yorgunum.
14:12
"My home has a _________ view of the city."
284
852360
3279
"Evimin bir _________ Şehrin görünümü.
14:15
Do you know what my favourite...?
285
855639
9131
Ne var biliyor musun benim favorim...?
14:24
Well, my favourite hero is this guy here, the bat, but his best friend is who?
286
864770
6140
En sevdiğim kahraman buradaki adam. Yarasa, ama en iyi arkadaşı kim?
14:30
Ah, remember I told you, "superb"?
287
870910
5400
Ah, hatırladım dedim sen "mükemmel"
14:36
"Super" is in that word because it's super.
288
876310
2450
"Süper" bu kelimede çünkü süper.
14:38
"A superb view of the city."
289
878760
1439
"Şehrin muhteşem bir görüntüsü."
14:40
"...but my apartment is often _________ in the winter..."
290
880199
5820
"... ama benim dairem sık sık _________ kışın..."
14:46
What would it be in the winter?
291
886019
2391
Kışın ne olurdu?
14:48
Not "very cold"...
292
888410
6057
"Çok soğuk" değil ...
14:54
"freezing", it means very cold.
293
894493
2346
"donma", çok soğuk anlamına gelir.
14:56
"...and in the summer _________..."
294
896839
1670
"...Ve içinde yaz _________..."
14:58
You have to be careful because I taught you two words, remember?
295
898509
4101
Dikkatli olmalısın çünkü ben Sana iki kelime öğretti, hatırladın mı?
15:02
Both start with S. Which one would it be?
296
902610
13840
Her ikisi de S ile başlar. Hangisi olurdu?
15:16
Not "scolding", but "scorching".
297
916450
2299
"Azalı" değil, "kavurucu".
15:18
Scorching hot, scorching.
298
918749
4210
Kavurucu sıcak, kavurucu.
15:22
And finally, do you remember I told you the story about Michael Jordan and the man who
299
922959
8240
Sonunda, sana söylediğimi hatırlıyor musun? Michael Jordan ve adam hakkında hikaye
15:31
pays Michael Jordan, or the woman?
300
931199
1941
Michael Jordan'ı öder ya da kadın?
15:33
Oprah's rich, she can pay him, too.
301
933140
3290
Oprah zengin, o Onu da öderim.
15:36
I don't want to be a rich man, I want to be a wealthy man.
302
936430
4649
Zengin bir erkek olmak istemiyorum. Zengin bir adam olmak istiyorum.
15:41
Now, if you look at the story now...
303
941079
2630
Şimdi, bakarsan şimdi hikaye ...
15:43
Let's read it.
304
943709
1000
Hadi okuyalım.
15:44
"My name is Tiago.
305
944709
1000
"Benim adım Tiago.
15:45
I live in a destitute part of Toronto.
306
945709
2230
Ben bir yoksulluk içinde yaşıyorum Toronto'un bir parçası.
15:47
I have to work long hours, so I am usually exhausted.
307
947939
3500
Uzun saatler çalışmak zorundayım. bu yüzden genellikle tükendim.
15:51
My home has a superb view of the city, but my apartment is often freezing in the winter
308
951439
4361
Evimin şehrin muhteşem bir görüntüsü var ama Dairem kışın donuyor
15:55
and scorching in the summer.
309
955800
1750
ve yaz aylarında kavurucu.
15:57
I work hard because one day I want to be a wealthy man."
310
957550
2469
Çok çalışıyorum çünkü bir gün ben varlıklı bir adam olmak istiyorum. "
16:00
Sounds a little better, doesn't it?
311
960019
3000
Biraz sesler daha iyi değil mi?
16:03
Yeah, I thought so.
312
963019
2791
Evet ben de öyle düşündüm.
16:05
Good.
313
965810
1000
İyi.
16:06
So, you...
314
966810
1100
Yani sen...
16:07
You know me, I'm not doing this for free.
315
967910
1520
Sen beni tanıyorsun bunu ücretsiz olarak yapıyor.
16:09
I have a bonus for you.
316
969430
1490
Senin için bir bonusum var.
16:10
I'll teach you the bonus, but you notice that we can change the statement and make it much
317
970920
4380
Sana ikramiyeyi öğreteceğim ama sen dikkat et ifadeyi değiştirebilir ve çok yapabiliriz
16:15
more interesting, okay?
318
975300
1370
daha ilginç, tamam mı?
16:16
You're going to work your tongue to work on better pronunciation and vocabulary, saying
319
976670
4709
Çalışmak için dilini çalışacaksın daha iyi telaffuz ve kelime
16:21
words like: "superb", "destitute", okay?
320
981379
3430
gibi kelimeler: "süper", "yok", tamam mı?
16:24
Much better than: "very", "very".
321
984809
2231
Çok daha iyi: "çok çok".
16:27
But as a bonus because I like you so much, I'm going to go through another five words.
322
987040
5020
Ama bonus olarak seni çok seviyorum çünkü Başka beş kelimeden geçeceğim.
16:32
Now, I call these level two words.
323
992060
2050
Şimdi buna derim. Seviye iki kelime.
16:34
And you're saying: "Level two, what?"
324
994110
1969
Ve diyorsun ki: "Seviye iki, ne?"
16:36
Well, level two because these are words Canadians don't even use a lot of the time, so when
325
996079
5620
Eh, seviye iki çünkü bunlar kelimeler Kanadalılar Hatta çok fazla zaman kullanmayın,
16:41
you pull out this word, let's say you're speaking like this, see?
326
1001699
3921
sen bu kelimeyi çıkar, diyelim Böyle konuşuyorsun, anladın mı?
16:45
And you say: "I'm rather jubilant about this situation", people will go: "What the hell?"
327
1005620
5250
Ve sen diyorsun: "Ben bu konuda çok sevecen durum ", insanlar gidecek:" Ne cehennem? "
16:50
like that.
328
1010870
1000
bunun gibi.
16:51
"You know, I'm very happy about what's going on here.
329
1011870
1779
"Biliyorsun, çok mutluyum Burada neler olduğu hakkında.
16:53
How are you feeling about it, huh?"
330
1013649
1910
Nasıl hissediyorsun bu konuda, ha? "
16:55
You know?
331
1015559
1000
Bilirsin?
16:56
"I see you seem very anxious about what's going to go on, but don't worry, I'm rather
332
1016559
4000
"Görüyorum ki ne olduğu konusunda çok endişeli görünüyorsun devam edecek, ama endişelenme, daha doğrusu
17:00
parched.
333
1020559
1000
kavrulmak.
17:01
Could you please get me a beer?"
334
1021559
1000
Bana bir bira getirebilir misin lütfen? "
17:02
They're going to go: "Whoa.
335
1022559
1000
Gidecekler: "Whoa.
17:03
Where's this person coming from, so educated, so eloquent?"
336
1023559
3061
Bu kişi nereden geliyor? Çok eğitimli, bu kadar elverişli? ”
17:06
This will be you, so let's go to level two.
337
1026620
2530
Bu sen olacaksın, yani İkinci seviyeye gidelim.
17:09
"Jubilant" means very happy.
338
1029150
2460
"Jubilant" çok mutlu demektir.
17:11
If you're feeling jubilant, you're very happy.
339
1031610
2990
Eğer coşkulu hissediyorsanız, çok mutlusun.
17:14
I'm telling you right now: 90% of Canadians don't use this word at all.
340
1034600
5440
Şuan söylüyorum:% 90 Kanadalılar bu kelimeyi hiç kullanmazlar.
17:20
They know it, but they don't use it.
341
1040040
2440
Biliyorlar ama kullanmıyorlar.
17:22
How about you?
342
1042480
1040
Sen nasılsın?
17:23
When you're very nervous, you're very nervous, you say: "anxious".
343
1043520
1519
Çok gergin olduğunda çok gergin, diyorsun: "endişeli".
17:25
It means I'm waiting for something to happen and I feel very strongly about it in a nervous
344
1045039
4611
Bir şeyin olmasını beklediğim anlamına geliyor ve bir gerginlik içinde çok güçlü hissediyorum
17:29
way.
345
1049650
1040
yol.
17:30
"Parched", it's a nice word, use it at a bar.
346
1050690
4190
"Parched", güzel kelime, bir barda kullanın.
17:34
You get points for that one.
347
1054880
1000
Bunun için puan alırsın.
17:35
"I'm rather parched", very thirsty.
348
1055880
2540
"Daha doğrusu kavrulmuş" çok susamış.
17:38
The earth can be parched, and when you see the earth is parched there's usually holes
349
1058420
3410
Dünya kavrulmuş olabilir ve gördüğünüzde toprak genellikle delikler var
17:41
or cracks in the ground, it means it needs water.
350
1061830
2370
veya zeminde çatlaklar, Suya ihtiyacı olduğu anlamına gelir.
17:44
You know where you put your flowers, and it's like cracks?
351
1064200
2480
Nereye koyduğunu biliyorsun çiçekler ve çatlaklar gibi mi?
17:46
You say the water...
352
1066680
1000
Suyu söyle ...
17:47
The earth is parched, it means it's extremely thirsty.
353
1067680
2210
Dünya kavrulmuş, demek Son derece susadı.
17:49
So, trust me, when you go to the bar and say: "parched", they'll get you drinks right away.
354
1069890
6010
O zaman bana güvenin ve bara gittiğinizde: "kavrulmuş", hemen içki alabilecekler.
17:55
"Squalid", this means very dirty.
355
1075900
4110
"Squalid", bu çok kirli demektir.
18:00
And believe me, if an English person walks in your house and says: "Your house is squalid"...
356
1080010
7540
Ve inanın, ingiliz bir kişi içeri girerse Evin ve diyor ki: "Evin şempanze" ...
18:07
Let me rephrase that.
357
1087550
1370
Bunu tekrar söyleyeyim.
18:08
If an English person says your house is squalid, they will not walk in your house.
358
1088920
4210
Eğer bir insansı evini söylüyorsa squalid, evinizde yürümeyecekler.
18:13
They might call people to come and take you out and take down the building.
359
1093130
4020
İnsanları gelip almak için arayabilirler sen dışarı çık ve binayı indir.
18:17
Okay?
360
1097150
1000
Tamam?
18:18
So when you say that, someone might cry, you're like: "Your place is squalid and you live
361
1098150
4150
Yani bunu söylediğinde, birisi ağlayabilir, sen Gibi: "Senin yerin squalid ve sen yaşıyorsun
18:22
in a destitute fashion."
362
1102300
1870
yoksul bir şekilde. "
18:24
I mean that's going to make me cry, because that's worse than saying bad words, trust
363
1104170
4880
Yani bu beni ağlatacak, çünkü Kötü sözler söylemekten daha kötüsü, güven
18:29
me.
364
1109050
1000
ben mi.
18:30
Okay?
365
1110050
1000
Tamam?
18:31
And if you...
366
1111050
1190
Ve eğer sen...
18:32
If you have kids you can use this or if you're an employer at work, or you know, anyone's
367
1112240
3370
Çocuklarınız varsa bunu kullanabilir veya iş yerinde bir işveren, ya da biliyorsun, kimsenin
18:35
getting on your nerves, you can say: "I need this place spotless before you go."
368
1115610
3510
sinirlerinize binerek şunları söyleyebilirsin: "Ben Gitmeden önce bu yere lekesiz ihtiyacın var. "
18:39
That's not just clean, that means nothing exists in that area; there's not germs, nothing.
369
1119120
6840
Bu sadece temiz değil, yani hiçbir şey yok demektir o bölgede; mikrop yok, hiçbir şey yok.
18:45
Spotless.
370
1125960
1000
Lekesiz.
18:46
Do you understand me?
371
1126960
2010
Beni anlıyor musun?
18:48
Very strong.
372
1128970
1000
Çok güçlü.
18:49
All right?
373
1129970
1000
Tamam?
18:50
So these are your bonus level two words, save them, put them in your back pocket for when
374
1130970
2940
Yani bunlar bonus seviyeniz iki kelimedir, tasarruf edin onları ne zaman istersen arka cebine koy
18:53
you have to correct some English speaker.
375
1133910
2370
düzeltmelisin bazı İngilizce konuşanlar.
18:56
Okay?
376
1136280
1000
Tamam?
18:57
Show them you do speak English and you know it well.
377
1137280
2650
İngilizce konuştuğunuzu gösterin ve sen iyi biliyorsun.
18:59
Of course we have homework.
378
1139930
1700
Tabi ki ödevim var.
19:01
So, before you go, I want you to do this, I want you to think of five other "very" collocations,
379
1141630
4460
Yani gitmeden önce bunu yapmanı istiyorum, istiyorum Diğer beş “çok” kollokasyonu düşünmek,
19:06
because this is collocations, words that go with "very" that you use, and I want you to
380
1146090
4080
çünkü bu, çağrışımlar, kelimeler Kullandığınız "çok" ile ve sizi istiyorum
19:10
share them on engVid.
381
1150170
1000
bunları engVid'de paylaşın.
19:11
Do you say: "very cheap", do you say: "very..."?
382
1151170
3900
Diyor musunuz: "çok ucuz", diyorsun: "çok ..."
19:15
I don't know.
383
1155070
1000
Bilmiyorum.
19:16
I don't know what you say, that's the whole point.
384
1156070
1680
Ne dediğini bilmiyorum tüm nokta budur.
19:17
After you do the quiz there's usually comments, go there, leave a comment and say: "I use
385
1157750
4250
Sınavı yaptıktan sonra genellikle yorumlar vardır. oraya git, yorum bırak ve şunu söyle: "kullanıyorum
19:22
these ones", and see what other people say, maybe they have another word that can help
386
1162000
3450
bunlar "ve başkalarının ne dediğini gör belki yardımcı olabilecek başka bir kelime var
19:25
you improve your English or maybe you'll surprise people, and maybe even someone like myself
387
1165450
4450
İngilizcenizi geliştirirsin ya da belki şaşırtacaksın insanlar ve belki de kendim gibi biri
19:29
will stop by and go: "Whoa, you can't say that.
388
1169900
2110
uğrayacak ve gidecek: "Bunu söyleyemezsin.
19:32
You have to say that" or: "That's not even English."
389
1172010
2500
Bunu söylemelisin "veya: "Bu İngilizce bile değil."
19:34
Community is a good thing.
390
1174510
1370
Topluluk iyi bir şeydir.
19:35
Anyway, I got to go.
391
1175880
1140
Her neyse, gitmeliyim.
19:37
I need you to subscribe, there's something around here, the "Subscribe" button, press
392
1177020
3780
Abone olmana ihtiyacım var, bir şey var. buralarda "Abone Ol" düğmesi
19:40
it.
393
1180800
1000
o.
19:41
A bell should come up.
394
1181800
1000
Bir zil gelmeli.
19:42
You know, a little bell?
395
1182800
1200
Bilirsin, küçük bir çan?
19:44
Like Taco Bell.
396
1184000
1530
Taco Bell gibi.
19:45
Just ding that bell and you'll get the latest and greatest that comes out from engVid from
397
1185530
3200
Sadece o çanı doldur ve en son ve engVid gelen en büyük
19:48
myself and other teachers.
398
1188730
1410
kendim ve diğer öğretmenlerim.
19:50
You won't have to worry, it'll come on your cellphone, or your laptop, or what have you.
399
1190140
3960
Endişelenmene gerek yok, o senin gelecektir cep telefonu veya dizüstü bilgisayarınız ya da neyin var?
19:54
Anyway, you have a good one.
400
1194100
1230
Her neyse, iyi bir tane var.
19:55
I have probably given you something to be jubulous about.
401
1195330
3340
Muhtemelen sana verdim hakkında titiz bir şey.
19:58
Jubulous...
402
1198670
1000
Jubulous ...
19:59
Jubilant about, and I'll see you soon.
403
1199670
1790
Hakkında ve Yakında görüşürüz.
20:01
Thanks a lot.
404
1201460
550
Çok teşekkürler. Arkadaşlar Ben Peter Sagan, önceki çevirisini güncelleyeceğim gözüme çarpan hataları düzelttim ve güncelleyeceğim. İyi forumlar.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7