Learn the English Phrases TO GET THE WRONG IDEA and ROUGH IDEA

In this English lesson

Bu İngilizce dersinde,

I wanted to help you learn the English phrase,

"To get the wrong idea."

"Yanlış fikre kapılmak için" İngilizce deyimini öğrenmenize yardımcı olmak istedim.

When you get the wrong idea about someone,

Birisi hakkında yanlış bir fikre kapıldığın zaman,

it means that you've seen them do something

onun bir şeyler yaptığını gördüğün

and so you think they do that all the time.

ve bu yüzden de bunu her zaman yaptıklarını düşündüğün anlamına gelir. Bir

You kind of judge them.

nevi onları yargılıyorsunuz.

Here's a good example.

İşte iyi bir örnek.

Let's say I'm driving down the road and it's really warm

Diyelim ki yolda ilerliyorum ve hava gerçekten sıcak, bu

so I roll my window down.

yüzden camımı indiriyorum.

Actually, you just push a button now, don't you?

Aslında, şimdi sadece bir düğmeye basıyorsun, değil mi?

Anyways, I have the window down

Her neyse, pencereyi indirdim

and maybe there's some garbage in my van

ve belki minibüsümde biraz çöp vardır

and the wind inside the van makes it blow around

ve minibüsün içindeki rüzgar onu savurur

and it flies out the window.

ve pencereden dışarı uçar.

My neighbor might see me and they might get the wrong idea.

Komşum beni görebilir ve yanlış fikre kapılabilir.

They may think that I'm someone that doesn't care

about the environment and someone who just throws things

Çevreyi umursamayan ve

out their window all the time.

her zaman pencereden bir şeyler fırlatan biri olduğumu düşünebilirler.

So when you get the wrong idea about someone,

Yani biri hakkında yanlış bir fikre kapıldığında,

you make a judgment about them,

onun hakkında bir yargıya varırsın, senin

you think they are a certain way

because of an action they've seen you do.

yaptığını gördükleri bir eylem yüzünden onun kesin bir şekilde olduğunu düşünürsün. Araba sürerken camdan

Certainly I do not throw garbage

çöp atmam elbette

out the window when I drive,

but if some blew out while I was driving accidentally,

ama ben araba kullanırken kazara camdan bir çöp atılırsa,

someone might get the wrong idea about me.

birileri benim hakkımda yanlış bir fikre kapılabilir. Bugün size öğretmek

The second phrase I wanted to teach you today is the phrase,

istediğim ikinci cümle,

"A rough idea."

"Kaba bir fikir" ifadesidir.

So a rough idea is like an estimate or a guess

Yani kaba bir fikir, bir şeyin

about how much or how long something will take

ne kadar veya ne kadar süreceği

or how far something is.

veya bir şeyin ne kadar uzak olduğu hakkında bir tahmin veya tahmin gibidir.

If someone said to me,

Biri bana

"Bob, do you have a rough idea

"Bob,

how long it takes you to get to work?"

işe gitmenin ne kadar sürdüğüne dair kabaca bir fikrin var mı?"

I would say, "It takes about 10 or 15 minutes."

" Yaklaşık 10 veya 15 dakika sürer" derdim.

I don't know exactly how long it takes,

Tam olarak ne kadar sürdüğünü bilmiyorum

but I have of a rough idea how long it takes.

ama ne kadar süreceğine dair kabaca bir fikrim var.

So a rough idea is just an estimate.

Yani kaba bir fikir sadece bir tahmindir. Evimde

If I was getting something fixed on my house

bir şeyi tamir ettiriyor olsaydım

and if the person said,

ve kişi

"I'm not sure how much it's going to cost," I might say,

"Ne kadara mal olacağından emin değilim " derse, "

"Hey, can you just give me a rough idea?

Hey, bana kabaca bir fikir verebilir misin?

Will it be $1,000 or $1,500?

1000 dolar mı yoksa 1.500 dolar mı?

Just give me a rough idea."

Bana sadece kabaca bir fikir ver."

So, not an exact amount,

Yani, kesin bir miktar değil,

but at least something that is in the ballpark.

ama en azından basketbol sahasında olan bir şey.

There's another phrase for you to look up.

Bakman gereken başka bir cümle daha var.

Anyways, to review, to get the wrong idea.

Her neyse, gözden geçirmek, yanlış bir fikir edinmek için.

When you get the wrong idea about someone

Birisi hakkında yanlış bir fikre kapıldığın zaman, onun yaptığını gördüğün bir şey yüzünden

it means you think they are a certain way

onun kesin bir şekilde olduğunu düşündüğün anlamına gelir

because of something you've seen them do.

.

And when you want to have a rough idea

Ve kabaca bir fikre sahip olmak istediğinizde,

it can mean kind of an estimate or a guess

bu bir tür tahmin, bir tahmin

or an approximation of something.

veya bir şeyin tahmini anlamına gelebilir.

The geese are certainly flying around today, aren't they?

Kazlar bugün kesinlikle uçuyor , değil mi?

I don't know if you've seen them yet.

Henüz onları gördünüz mü bilmiyorum.

We'll go look at them later,

Onlara daha sonra bakacağız

but first let's look at a comment from a previous video.

ama önce bir önceki videodan bir yoruma bakalım.

This comment is from Arya,

Bu yorum Arya'dan,

"I have a hunch that these short lessons are made for me

"Bu kısa derslerin benim

and people like me.

ve benim gibi insanlar için yapıldığına dair bir önsezim var.

I am relatively new here and I am absolutely enjoying it.

Burada nispeten yeniyim ve bundan kesinlikle keyif alıyorum.

I like to riff on the two phrases that you come up with

until the next video is out. Thank you, Bob the Canadian."

sonraki video çıktı.Teşekkürler Kanadalı Bob."

And my response, "You're welcome.

Ve yanıtım, "Rica ederim. Cümleleri ezbere

I'm glad to hear you are riffing on the phrases."

söylediğini duyduğuma sevindim ."

So I don't know if you saw the video

Bu yüzden, riffing hakkında konuştuğum videoyu gördünüz mü bilmiyorum

where I talked about riffing.

.

When you riff on something

Bir şeyi riff ettiğinizde,

it means you come up with different ways to use it.

onu kullanmanın farklı yollarını bulduğunuz anlamına gelir.

So for instance, if I say,

Örneğin,

"I'm going to talk about the word idea today,"

" Bugün fikir kelimesi hakkında konuşacağım" dersem

and then I riff on it,

ve sonra bunun üzerine kafa yorarsam,

it means I come up with a few different phrases

bu,

that have the word idea in it.

içinde fikir kelimesi geçen birkaç farklı ifade bulduğum anlamına gelir.

But I did say we would look at the geese, didn't I?

Ama kazlara bakacağımızı söylemiştim , değil mi?

I should do that before we run out of time.

Zamanımız dolmadan bunu yapmalıyım.

Here we go.

İşte başlıyoruz.

I'm not sure if you can see them really well,

Onları gerçekten iyi görebildiğinden emin değilim,

but there are probably,

ama muhtemelen orada

I think probably about 100 or 200 geese down there.

100 veya 200 kadar kaz olduğunu düşünüyorum.

Some in the river, some on the shore, some across the river.

Kimi nehirde, kimi kıyıda, kimi nehrin karşısında.

And then there's also a cat down here.

Ve burada bir de kedi var.

I just heard a cat meowing.

Az önce bir kedi miyavlaması duydum.

There's a cat coming up.

Bir kedi geliyor.

It must be out hunting for something.

Bir şey için avlanıyor olmalı.

But certainly, the geese have come back.

Ama kesinlikle, kazlar geri geldi.

Now, I think I've mentioned this before.

Şimdi, sanırım bundan daha önce bahsetmiştim.

I'm not 100% sure if those are the geese

Bunların güneye gidip geri gelen kazlar olup olmadığından %100 emin değilim

that go south and come back.

.

There's actually, I think two kinds of geese here in Canada.

Aslında, sanırım burada Kanada'da iki tür kaz var.

I think one kind stays year-round

Sanırım bir tür yıl boyunca kalıyor

and one kind flies south and then comes back.

ve bir tür güneye uçuyor ve sonra geri dönüyor.

I just know that these geese here visit quite a few times

Sadece bu kazların ilkbaharda epeyce ziyaret ettiğini biliyorum

in the spring.

.

Oh, they're flying off now.

Oh, şimdi uçuyorlar. Bunu

I'm not sure if you could see that, a few of them.

görebildiğinizden emin değilim, birkaç tanesi.

It's probably too small to see, isn't it?

Muhtemelen görülemeyecek kadar küçük, değil mi?

Yeah, I'll get my better camera out someday

Evet, bir gün daha iyi olan kameramı alıp

and give you a better look.

sana daha iyi bakacağım.

See you in a couple days

with another short English lesson, bye.

Birkaç gün sonra

başka bir kısa İngilizce dersi ile görüşmek üzere, hoşçakalın.