Meaning of GOOD NEWS and BAD NEWS - A Really Short English Lesson with Subtitles

Well, hello, everyone, this isn't exactly

Pekala millet merhaba, bu tam olarak

an English lesson, it is just me telling you

bir İngilizce dersi değil, sadece

that I have some good news today.

bugün size güzel haberlerim olduğunu söylüyorum. Kalbime baktıkları anjiyogram adı verilen

I went to the hospital for a routine test

rutin bir test için hastaneye gittim

called an angiogram where they took a look at my heart.

.

You can see the bandage here is where they went in

Bandajı burada görebilirsiniz,

to insert dye into my heart and they took a look

kalbime boya sokmak için girdikleri yer burası ve

at my heart and everything looks good.

kalbime bir baktılar ve her şey yolunda görünüyor.

I'm really happy about that, as some of you might know,

Buna gerçekten çok sevindim, bazılarınızın bildiği gibi

I had heart surgery about a year and a half ago,

yaklaşık bir buçuk yıl önce kalp ameliyatı oldum

and I have been recovering well,

ve iyileşiyorum

but today I was just really happy to get some good news.

ama bugün güzel bir haber aldığım için gerçekten çok mutlu oldum. Yine de

I will teach you a little bit of English, though,

sana biraz İngilizce öğreteceğim

because I can't help it.

çünkü elimde değil.

In English, sometimes we'll say to people, I've got

İngilizce'de bazen insanlara,

some good news and I've got some bad news.

bazı iyi haberlerim ve bazı kötü haberlerim var deriz.

Which news do you want to hear first?

İlk önce hangi haberi duymak istersiniz?

In my case today, I only have good news to share

Bugün benim durumumda, sizinle paylaşacağım sadece iyi haberlerim var

with you, so you don't have to choose.

, bu yüzden seçim yapmak zorunda değilsiniz.

So today was good news for me.

O yüzden bugün benim için iyi bir haberdi.

So when we say to people though, do you want to hear

İnsanlara önce

the good news or the bad news first, usually, in English,

iyi haberi mi yoksa kötü haberi mi duymak istersiniz diye sorduğumuzda, genellikle İngilizce olarak,

people will choose to hear the bad news first.

insanlar önce kötü haberi duymayı seçecektir.

I know if someone says to me, I've got some good news

Biliyorum, biri bana bir iyi bir de

and I've got some bad news, I usually choose to hear

kötü haberim var derse, genellikle

the bad news first.

önce kötü haberi duymayı seçerim. Paylaşmaları gereken

I would rather hear the bad news and get that

iyi

out of the way before I hear the good news

haberleri duymadan önce kötü haberleri duymayı ve bunu ortadan kaldırmayı tercih ederim

that they have to share.

.

Anyways, Bob the Canadian is super happy today

Her neyse, Kanadalı Bob bugün çok mutlu

because I don't know if some of you have ever had

çünkü bazılarınızın hiç

heart problems, but I am very relieved and very happy

kalp problemi yaşadı mı bilmiyorum ama

that I got good news today that my heart

bugün kalbimin

is in good shape and that hopefully going forward,

iyi durumda olduğuna ve umarım iyi gittiğine dair iyi haberler aldığım için çok rahatladım ve çok mutluyum. İleri,

I will eat well and I will exercise

iyi besleneceğim ve egzersiz yapacağım

and I will keep it that way.

ve bu şekilde devam edeceğim.

Anyways, it's Bob the Canadian here, just want to say

Her neyse, ben Kanadalı Bob ,

hi to all of you.

hepinize merhaba demek istiyorum.

I hope you are all having a good day, and I hope

Umarım hepiniz iyi bir gün geçiriyorsunuzdur ve umarım

you are still enjoying learning English with me.

hala benimle İngilizce öğrenmekten keyif alıyorsunuzdur.