Meaning of BARGAIN HUNTING - A Really Short English Lesson with Subtitles

So in English, when you go bargain hunting,

Yani İngilizce'de pazarlık avına çıktığınızda,

it means that you are looking for things

to buy that are on sale.

indirimde olan şeyleri satın almak için aradığınız anlamına gelir.

Today is Boxing Day in Canada.

Bugün Kanada'da Boxing Day.

Boxing Day is the day after Christmas,

Boxing Day, Noel'den sonraki gündür

and it is one of the best days to find bargains,

ve

if you are shopping in Canada.

Kanada'da alışveriş yapıyorsanız, pazarlık yapmak için en iyi günlerden biridir.

Bargains are when things are on sale,

Pazarlık, bir şeyin indirimde olduğu,

when the price is reduced.

fiyatın düştüğü zamandır.

People go shopping on Boxing Day because usually,

İnsanlar Boxing Day'de alışverişe gider çünkü genellikle

every store has sales on a lot of things in the store,

her mağazada birçok şeyde indirim vardır ,

maybe 10% off, maybe 30% off.

belki %10, belki %30 indirim.

If you're lucky, 50 or 70% off.

Şanslıysanız %50 veya %70 indirim.

That's usually what I look for.

Genelde aradığım şey bu. %

I love the sales where it is 70 or 80% off,

70 veya %80 indirimli satışları seviyorum,

because Bob the Canadian is kind of a cheapskate.

çünkü Kanadalı Bob bir tür cimri.

That's someone who doesn't like to spend money.

Bu para harcamayı sevmeyen biri.

So I like to go bargain hunting,

Bu yüzden pazarlık avına çıkmayı seviyorum

but the bargains (chuckles) have to be really, really good.

ama pazarlıklar (kıkırdamalar) gerçekten çok iyi olmalı.

When people shop a lot, sometimes we will say,

İnsanlar çok alışveriş yaptığında, bazen "

you shop 'til you drop.

bırakana kadar alışveriş yapın" deriz. Yorulana

When you shop 'til you drop, it means you go out

kadar alışveriş yaptığınızda ,

early in the morning and you shop all day,

sabah erkenden dışarı çıkıp bütün gün alışveriş yaptığınız

and you buy a lot of things.

ve bir sürü şey satın aldığınız anlamına gelir. Yorulana

When we say you shop 'til you drop,

kadar alışveriş yapın dediğimizde,

you don't actually, like, fall over unconscious

aslında

because you're tired from shopping.

alışveriş yapmaktan yorulduğunuz için bilinçsizce düşmezsiniz.

But it does mean a really, really long day of shopping.

Ama bu gerçekten çok uzun bir alışveriş günü anlamına geliyor.

I don't usually shop 'til I drop.

Genelde düşene kadar alışveriş yapmam.

I'm not a really good shopper.

Ben gerçekten iyi bir alışverişçi değilim.

I actually don't like going to too many stores in a row.

Aslında arka arkaya çok fazla mağazaya gitmeyi sevmiyorum.

I'm the kind of shopper where I like to think

of what I need, go to the store and buy it,

Neye ihtiyacım olduğunu düşünmeyi, mağazaya gitmeyi ve onu almayı, iyi

hopefully it's a bargain, and then go straight home.

bir pazarlık olduğunu ummayı ve sonra doğruca eve gitmeyi seven türden bir alışverişçiyim.

Anyways, Bob the Canadian here,

Her neyse, Kanadalı Bob burada

and (chuckles) you're learning a little bit

ve (kıkırdar)

of English with me every day.

benimle her gün biraz İngilizce öğreniyorsun.

I hope you're having a good day.

Umarım iyi bir gün geçiriyorsundur.